Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
Ulus Basımevi pıu' Çankırı caddesi Ankara 2 7 Telgraf: Ulus - Ankara TELEFON MART Başmuharrir y 1938 Fransızca Ankara 1063 e Yazı işlç_ri" "41'962-1053 5 KURUŞ İAd&ı;;emudurluzu İgg: ADIMIZ ANDIMIZDIR. 9/4/938 Cumartesi Atletizm müsabakaları 10/4/938 Harbiye — Muhafız 17/4/938 Pazar First Vienna — Ankara ŞEHİR muhteliti. Hitler yeni bir teminat veriyor! Almanya artık bir çok almanları kendi sınırlarına almaktan vaz geçti! Türk Tarih Kurumu asbaşkanı Profesör Âfet Profesör Pitar'la beraber Kültür hayafı Fransız edebiyatında üç kadın — Madam Pita r'ın konferansı — Evelisi gün Ankara kız lisesinin geniş ve ferah ders odalarından bi- rinde Madam Pitar, muallim ve tale- beden müteşekkil çok dikkatli ve me- raklı bir dinleyici kafilesi önünde e- debi bir musahabe yaptı. Profesör Pitar'ı, en mühim ve en parlak hakikat mevzularından biri ü- aa vak g-e saat sonra onun can arkadaşını zen- gin bir his ve hayal mevzuu üzerinde dinleyebilmek benim için cidden bü- yük bir kazanç olmuştüu. Madam Pi- tar'ı mümtaz bir kalem g&ahibi olarak tanırdım; fakat onu edebi bir mevzu, bir tahlil ve tenkid mevzuu üzerinde dinlememiştim. Madam Pitar'ın o gün için intihab etmiş olduğu musahabe zemini hayli nazik ve çetin idi; bize üç fransız kadın edibinden bahsede- cekti. Kendisi de bir kadın ve bir mu- harrir kadın olmak itibariyle bu saha- da ne dereceye kadar bitaraf kalabile- ceğine merak ediyordum. Konferans kürsüsünde ilk sözü 'Türk Tarih Kurumu Asbaşkanı Pro- fesör Âfet aldı. Profesör Âfet bize profesör Pitar'ın aynı zamanda bir çalışma arkadaşı olan Madam Pitar'ı edebi ve içtimat sahada tanıttı. İlmin temiz ve faziletli çerçevesi içinde bu iki yüksek varlığın nasıl bir ahenk ile çalıştıklarını, fransız edebiyatına otuzdan fazla eser hediye eden Ma- dam Pitar'ın, aynı zamanda meselâ Dobrice türkleri üzerinde antropolo- jik tetkikat yapan kocasına nasıl yar- dım ettiğini, nihayet türklüğe tahsis ettiği iki kıymetli eserle türk dostlu- ğunu, türk sevgisini, türklüğe alâka ve irtibatını nasıl tesbit etmiş oldu- ğunu anlattı. Bayan (Âfet) in bu ha- kiki ve samimi sözlerinden Ssonra Madam Pitar “genç türk kızları ö- nünde bir musahabe yapmak vazifesi- ne davet edilmiş olmaktan çok bahti- yarım; çünkü ben genç kızları ve türkleri pek eskiden, onları tanıdım tanıyalı, yani siz daha henüz dünya- GÜNDELİK Sözden fiile vazifesini muvaffakıyetle bitirdik- ten sonra ,Ankaraya dönüyor. Ce. nevre anlaşmasına göre, Hatay hal- kımın seçim serbestliği hiç bir müda- hale ile ihlâl edilmiyecek, Sancakta oturanların vatandaşlık hak ve hüri- yetleri, tecavüzden masun olacak. tır. Cenevre'den aldığımız bu haber. ler, maatteessüf, Türkiye gazeteleri- nin sütunlarında Hatay'dan gelen bir takım aksi havadislerle buluşu- yor: Yüce l in Hatay ziyareti, sanki yeni Cenevre itilâflarını tek. zib eden bir nümayiş olmuştur. Aşi - kâr haksızlığa uğrayan bir ha. taylıyı müdafaa eden türk gazetesi, keyfi olarak kapatılmıştır. Nihayet hataylı olmak hakkından istifade et- mek üzere Sancakta bulunan türk. lerin oradan sürülmek ve koğulmak istenildiklerini öğreniyoruz. Cenevre ve Berut birbirini hâlâ nakzediyor: Öyle zannedilebilir ki Suriye ve Sancakta, sanki kendileri- ni hiç bir tarafa karşı mesul addet- miyen bazı kimseler, hataylıları is- tedikleri rejime kavuşmaktan, Tür- kiye ve Fransayı birbirile anlaş- maktan menetmeğe ahdetmişlerdir. Kısaca söylemek lâzım gelirse, Pa. risle Berutun bu meselyi ayrı düşün- dükleri, bizim murahhaslarımızın konuştuğu fransız dış bakanlığı me- murları ile Sancakta hizmet eden fransız koloni memurları arasında telâkki ve hareket gayrılığı olduğu tarzındaki tereddüd ve telkinlere Türkiye'de inanacak hiç kimse kal . mamıştır. Böyle bir şey, kâfi derece ünakaşa edilmiyen, fransız hükü - da yok iken severim,, mukadd y- le musahabesinin mevzuuna girdi. Mevzu, üç fransız kadın edibine aid idi: Matmazel Skuderi, Madam dö la Fayet, Madam dö Sevinye. Madam Pitar, bu üç kadının fran- sız edebiyatındaki rollerini izaha baş- lamadan evel on altıncı asrın sonla- rında ve on yedinci asrın iptidaların- da edebiyat lisanının nasıl başıboş, çiy ve hattâ kaba olduğunu, bundan çok müteessir olan Markiz Rambuye- nin Paris'teki ikametgâhının muhte- şem salonlarında o zamanın fikir ve kalem sahiblerinden müteşekkil bir sosyete teşkil ederek fransız lisanının temizliğine ve edebiyatın ilerlemesi- ne nasıl çalıştığını anlattı. Bu me- yanda kadın ediblerden bazılarımın içtimaf ve edebi rollerini izah etti. Bu salonda toplanan yüksek seviyeli insanlar, erkek ve kadın, fransız 1li- san ve edebiyatına ilk hizmeti salon muhaverelerinin tarziyle yapmışlar- dır. Eski kaba, dürüşt, çıplak ve ba- ( Sonu 8. inci sayfada ) metini doğrudan doğruya meşgul et- miyen, iki devlet arasındaki müna- sebetleri tayin edecek ehemiyette ol. mıyan ikinci derece işler için bahis mvzuu olabilir. Hatay böyle de- ğildir: İskenderun'da veya Suriye- de, doğrudan doğruya veya vasıta ile Fransaya bağlı olan her memur, hiç şüphesiz merkezin emirlerini ye- rine getirmektedir. Bu sadece, siyasi hava ve hâdiseler hak. kında Paris'i aldatmakta ve oradan istedikleri emir ve direktifleri ge- tirtmekte olabilirler. İşte o kadar! Söz safhasından fiil safhasma yaklaşıyoruz. Edebiyat yapmaktan usandık. Hatay anlaşmazlığı sulh müdafaasının hususi bir ehemiyet al- dığı bu zamanlarda, derhal ve kati olarak nihayet bulması gereken bir davâdır. Ve bu davâ, ancak, bize ve- rilmiş olan sözün tutulması, yani taahhüd, hak ve adalet prensipleri. nin âdi politikacılığa galebe çalması ile hallolunabilir. lar, Çekoslovakyaya gelince: Südet almanları yeni seçim isfiyorlar Çekoslovak hükümeti milli ekalliyetler için hukuk müsavatı tesis etmek istiyor Berlin, 26 (A.A.) — Hitler bu ak- şam Laypzig'de söylediği nutukta bu günkü Avrupa hududlarından hiç bi - rinin milletlerin ihtiyaçlarını karşıla- madığını anlatmış ve demiştir ki : Almanya birçok almanları kendi hududları içine almaktan vaz geçmiş- tir, Ancak bunun için bir şart koşu- yoruz: Kan kardeşlerinden aytr kal: mak felâketlerine bir de tazyik ve zu- lüm inzimam etmesin. Henlayn yeni seçim istiyor Prag, 26 (A.A.) — Südet alman partisinin merkez bürosunun toplan - tısında bir nutuk söyliyen Henlayn demiştir ki: “— Devletin ve çek milletinin men- faatlerine dayanarak yeniden umumi seçim yapılmasını istiyorum.,, ( Sonu 8. inci sayfada ) Südet almanları şefi Henlayn “Ankâta kız lisesinde _Profesör Pitar ve refikası şerefine Bir çay ziyafeti verildi Ziyafet çok samimi geçti. Misafirler türk gençliğinden büyük takdirle bahsediyorlar Gölcükte Yüzbaşı Ata tarafından yapılan yağ gemimiz denize açılırken temamiyle türk elinden çıkmış bir eser: İzmit, (Telefon- Atak mayın gemisi dün denize indirildi Gölcükte yapılacak 5 inci gemimiz olan Dalgıcın ilk civatası dün törenle atıldı la) — Gölcük de- niz fabrikalarında yapılan Atak ma- yın gemimizin de- nize indirilme tö- reni bugün büyük bir sevinç tezahü- rü ve heyecanı i- çinde yapıldı. Törende İzmit valisi B. Hâmid Oskay ve refikala- rı, ğgeneral Mürsil Baki, amiral Hulü- si, deniz fabrikaları müdürü albay Naim Arnel, emniyet müdürü, Göl- cük kaymakamı, deniz komutanlığı subayları ve sayısı beş bini bulan Göl- Yeni mayin gemimizin bir şeması cük halkı hazır bulundular. 'Tören başlamadan evel, misafirler şerefine deniz mahfelinde mükellef ( Sonu 8. inci sayfada ) Atatürkle Irak kralı arasında telgraflar Irak kıralı Majeste Gazi'nin doğum yıldönümü ü betiyle aşağıdaki telgraflar teati edilmiştir: Majeste birinci Gazi Irak Kıralı Bağdad Majestelerinin doğum günlerinin yıldönümü münasebetiyle samimi teb- riklerimi ve şahsi saadetleriyle dost ve kardeş Irak milletinin refah ve ikbali hakkında halisane temennilerimi arze- derim. | ? K. ATATÜRK Türk Tarih Kupr:.ılı;ıruAa;î:î:a;âz Plriı;î::ğâeAfel ve B_ayan Ekselâns K. Atâtürk Türkiye Cumhur Başkanı (Yazısı 8. inci sayfada) Ankara Yıldönümüm mü betiyle Ekse- 40 vagon dolusu Japon cesedi Şanghaya getirildi Çinliler büyük bir faarruza geçtiler İÇin taarruzuna dair gelen haberler 8. inci sayfamızdadırl; dJansları tarafından irsal buyurulan tebrik telgrafından dolayı pek ziyade mütehassis olarak ,samimi teşekkürle- rimi ve şahsi saadetleriyle asil türk milletinin ikbali hakkındaki en iyi te- mennilerimi arza müsaraat eylerim. GAZİI (a.a.) B EEŞA ŞÜŞÜ HLŞAĞ B A Topyekün harb Yazan: Necib Ali Küçüka 2 inci sayfamızda I Fon Papen Ankara büyük elçiliğine fayin ediliyor Berlin, 26 (A:A.) — Yakında Al- manyanın hariçteki mümessilliklerin - de bazı tadilât yapılması bekleniyordu. Londrabüyük elçiliğine Varşova büyük elçisi Moltke, onun yerine de eski Moskova büyük elçisi Fon Derşu- lenburg, tayin edilecektir.Moskova bü yük elçiliği bir maslahatgüzara bırakı- lacaktır. Hariciye müsteşarı fon Ma- kenzen Roma büyük elçiliğine gidecek- tir. Almanyaya yaptığı fevkalâde hiz « metlerden dolayı geçenlerde Hitler ta- rafından nasyonal - sosyalist partisinin altın madalyasiyle taltif edilen eski Vi- yana büyük elçisi fon Papen de Anka- ra büyük elçiliğine tayin olunacaktır. B. Tövfik'R” Arlü nisan ayı içinde Mısıra gidiyor Kahire, 26 (A.A.) — Salâhiyetli ma- kamlar Türkiye Hariciye Vekili Dr. Aras'ın ziyaretini tehir etmiyerek ni- san içinde Ankaradaki Mısır sefiri ile Kahireye geleceğini, ziyareti esnasın- da bazı muahedelerin akdini ,ezcümle ticaret muahedesini görüşeceğini söye lemektedirler, d