22 Kasım 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

Bu yılın zeytinyağı rekoltesi 39 bin ton Bu miktarın 32 bin tonunu Ege ve geri kalanını diğer mıntakalar verecek Her tarafta yeni mahsulün toplanmasına devam ediliyor d:n“*"'f. (Hususi) — Vilâyetimiz - n;'hn"f zeytin mahsulü çok iyidir. ü iyede bütün zeytinyağı fabrika » t _'lmı Bgeçmiştir. Bu sene min . y lğı'ki zeytinyağı rekoltesinin Üç İ Kilo olacağı tahmin edilmekte- Di mm'î;!etıxıfan Edremit, Ayvalık ha- Yihu. de bu yıl zeytinler verimlidir. Öönla dek havalisinde mahsul, ge . '—"ı!ır,ıokm arın tesiriyle pek iyi olma- Bğe :" Mınlakasında ıı'f,.;_dmmlınım. ait 'zeytin vaziyeti e eç .:î:"m'mlhhnmn hemen hemen Türlaraş “0a Yağan sürekli ve bol yağ- “Yip 'ı:“hıule faydası olmuştur. Süraklıp laı lanberi devam eden * Mıntakasının Kuşadası Mevvalardaki iş hastalıklar mi £ mıntakasında $ bir mücadele Teketi başladı k Tuşusi) — Arifiyede Kirazcı İt Ziraat Vekâletince açılan elma Şi h:——-:ı yetiştirilecek fidanları bü- N._ *alide müstevli olan haşere ve Yap,, S ıı'n korumak üzere vilâyetçe r;,_q :ı Arifiye, Derbent mıntakala . Mönea İr bir meyva hastalıkları mü- Güeng, / Priması Kararlaştirılmışur, I. Sütün memurlarla ilâç ve levas mlara teksifi muvafık gö . * tekmil muhtarlıklara bir bes B“t' Yazılmıştır. :_':ı:rde bütün ilâç ve levazımı €© gönderilmektedir. Çok kı. VA " tr, Pnanda mücakeleye başlanacak- Paç bo, asını alamayınca $lunun çocuğanu &,, Raçırdı! ©h (Hususi) — Hasan isminde Yünden Tinda bir çocük Bakırtolu kö, !w,ı% Tim isminde bir adam tara - Sq.":lîmlmuur. Çocuğun — babası Tz * Polise müracaat ederek Ke- de İ: Alacak meselesinden kendisi . ’ü*ien *T olduğunu ve socuğunun bu ’nu. "S!rıldığmı söylemiştir. $ocı lleı.ı ha ö ve Söke taraflarındaki mahsule — biraz zarat yapmışsa da yağmmtırlar bu zararı telâfi ederek rekoltenin artmasına se. bep olmuştur. Filhakika mevsim bidayetindenberi ' Ege mıntakasında 30—33 bin ton ara- sında olacağı tahmin edilen mahsulün son yağmurların tesiriyle 35 bine çıka- cağı anlaşılmaktadır. Diğer mmtakalar da da 4—5 bin ton yağ İstihsal oluna . cağı dikkate alındığı takdirde bu sene zeytinyağı rekoltemizin 38 — 39 bin tonu bulacağına hükmetmek lâzım ge- lir. Kalite iyi Miktar itibariyle bol olan yeni rekol. | tenin kalite itibariyle de iyi bir vaziyette bulunduğu görülmektedir. Eğe mın . takasında istihsal olunup şimdiye ka- dar İzmir piyasasına sevkedilmiş bulu- nan yeni mahsul yağların arit miktarı . vın yüzde üçü geçmediği anlaşılmakta - dır. Çeşme ve Urla mıntakalarından alı- nan yağlar diğer mıntakalara nisbetle daha fazla asitli ise de bunlar ehemmi . Yetli bir yekün teşkil etmemektedir. Bütün mıntakalarda yeni mahsulün toplanmasına devam olunmaktadır. E- ğe mıntakasında istihsal olunan yağlar ümumiyetle sabunluk mallardır. Bu mıntakalarda yemeklik yağların istihsa- line ancak bugünlerde başl: atumuştır. Bursa mıntakasında Bursa mıntakasından alınan malüma . fa nazaran. vilâyetin muhtelif yerlerin- deki zeytinyaği tekölteleri yöyle tahmin edilmektedir: Mudanya 1.250.000 kilo, Orhaniye 2,000,000; Gemlik 1,250.000; Karaca - çabey 1,275; Bursa $0,000 -— ve 4,551,375 tir. Konya Ticaret Odası Tüccarlar için daktilo, muhasebe ve lisan kursları açıyor Konya (Hususi) — Uzun zamandan. beri faaliyet gösteremeyen Ticaret Oda- mız nihayet kımıldanmağa başlamış ve esaslı bir faaliyet proğramı hazırlamı$ş - tır. Odada bir kaç gün evvel yapılan bir yekün Altın Tolgalı Sarışın TÜT AD CD ESAYEM CASUS Hatıralarını anlatan: Mart Rişar Fransanın en meşhur kadın casusu - 1 — S Game H'niş— _r-.m Bı O6 r n yanından Boi Ytfa da, aklımızı ı oynattınız?, Malıv mi edeceksiniz? zerine, kadın, çahutak uzaklaştı enevyev _.;ml' ım.v.ıııîmıı:yc öallleş (aa Kilş yalAN, bu “oyuncak,, Tarm bir te: *uıqbî'_ bir deposunun berhava Ozş, “Gini düşündükçe.. » bu “pastil,, lerin, birer kor- Mit olduğunu anladım, li N yerdiği rstiraptan — şikâyet k;hind'âl“ Jilsen teyze, odanın bir a çi * bana bir yatak hazırladı. Ya- rdi, ; M ve, birar sonra uyumuş Yaptem : hsaç dit Yar; ttti I E Yevin bir mum yakarak, ma- #ânın önüne oturduğunu gördüm. Seri bir hareketle, hasta bakıcı peçesini bir az kaldırdı ve saçlarının arasma gizle- miş olduğu iki küçük töbü çıkardı. 'Tübleri açtı ve masaya, bükülmüş kâğıt parçaları koydu. Bu iş bittikten sonta, ayağa kalktı ve yanıma yaklaşarak Üzerime eğildi. Alis yavaş bir sesle, öna: — Uyuyor! dedi. O zaman Jenevyev peçesini çıkardı. Onu ilk defa olarak, başı açık görüyor dum. Böl ve altın saçları meydana çı- kınca: “Altın tolgalı sarışın!,, diye ba- irmamak için, kendimi güç zaptet- tim, Bu delfa, artık şüphem kalmamıştı: ÜÇ SİLARŞORLAR resimi D_Zrî aıw,;ddo Pevilin Iwrş& , gahına İlgğı zarman, bü, bBidanın mr'g;wngrn Üzerinde dörl Silahsar duruyordu.Bir ozyukanıda auran birisi | Vili Fİk ziyaretin- * < ee de DArbanyan 3 meyölar okuma ile karşılaşmış oldu. ALEXANDRE DUMAS'NIN Y/vd,, ona doğru keşarken, Alıs' Vai a ae f Li ö ı Küçük okuyucularımız dikkatle okusunlar Sizin için hazırladığımız resimli Üç Silâhşorlar romanmı Cumartesi günü vermeye başlamıştık. Bugün ikincisi. ni veriyoruz. Her Pazartesi günü, romanmızı arayınız. Evvelce de söylediğimiz gibi, koyduğumuz kuponları kesip saklaymız. Roman bittiği zaman, kuponları tam getirenlere, resimli Üç Silühgorlar romanmı kitap olarak hediye & deceğiz. yenler hakkında kanuni muamele yapı- lacaktır. 2 — Odaya en az lise tahsili görmüş uhasebe ve ticari mühabere usullerin- den anlar bir muhasebeci almacak, ec . nebi lisanlarından birine vükıf olan ter- cih olunacaktır, Bunun için ayın 22 in- ci pazartesi günü Odada müwsbaka im . tihanı yapılacaktır. 3 — Odada, tilecarlarımız iç Jenevyev, Roland Garrosun bize bahs: ettiği ve bütün müttefik polisinin ara- dığı meşhur tasusta! Bütün vücudum, müthiş bir buhranı içinde titremeğe başladı. Ne korkunç bir tuzağa dÜşmüştüm! Bana ağabeyimin yaralandığını haber veren ve beni Brey - Dün'e çağıran imrasız mektubu düşündüm. Bunun kimin ta- rafından yazılmış olduğunu hiçbir za- man anlamamıştım. Şimdi artık her şe- yi anlıyordum. Garrosla — dostluğumu bilen “altın tolgalı sarışın,, “cehenni mi tayyare, nin sı7rını öğrenmek ümi- dile, beni yanına çağırımıştı. Ben bu düşünceler içinde kıvranır. ken, birdenbire, kapr yeniden çalındı. Plânlar kuruluyor 'yumuş olan küçük yavru, ağlaya- Tak uyandı. / Bu defa pencereyi, Jenevyev açtı. Maksimin sesini tanıdım:; — Ne çabuk. döndünüz!. Diyordu. Jenevyev de alçak sesle cevap ver- di; — Oraya gidemedik! — Yaralandı. — 10, usulü mühasebe ve lisan kursları çılacaktır. Hazırlıklara başlanmıştır. 4 — Tüeccarlarımızın şehir içi ve dışı telefonla konuşmalarını kolyalaştırmak ve bu vasıtalartina geniş ölçüde fayda - Janmalarını mümkün kılmak için Oda binasmda bir muhabere salonu açılacak- tir. Görülüyor ki, Odamız faal bir mü - essese olmak arilesindedir. onu buraya getirmek mec- buriyetinde kaldım! bi — Doğru yapmamışsınız.. Alis söze kazıştı: — Ben de, aynı şeyi söyledim. Ta- rumadığımız bir kadını buraya - getir- mek büyük bi tedbirsizliktir. Bize hiçbir faydası dokunamaz, buna muka- bil, bizi pekâlâ ele verebilir.. Maksim asabt bir sesle: — Yeter! Diye sözünü kesti ve iki kadını yan- daki odaya sürükledi. ulağımt duvara dayayarak, mükü- bazı duymağa muvaffak oldum. Maksim, Jenevyeve: — Bu kadını ne yapmağa niyetiniz var? Diye sordu. O da şu cevabı verdi: — Her şeyden evvel onu banyoya kapatacağım, böylelikle bizi ele vere- mez! — Fena değil? Jenevyev soğuk bir sesle: — Sonra, düşünürüz! dedi, Artık her şey anlaşılmıştı! Ne yap- malı? Vaziyetim feci bir hal alıyor- yerlerini | Jilsen babanı e Resimli | |Üç Silâhşorlar ”""ıi'.î"iı.';;';î:;'î.'e';?;"î"“z'“'"“ saklayınız — ? tek arzum vardı. Bu evden ka- çarak, bütün şebekeyi polise teslim et mek. Bir taraftan kaçmanın yollarını arır- yor, diğer taraftan da, duvarın öbür tarafında cereyan eden muhavereyi ta- kip ediyordum. Jenevyev şöyle diyordu! — Esasen elindeki kâğıtlarla biz. den kaçamaz.. — Niçin? — Bu kâğıtlar Jilsenin kızı Marinin kâğıtları da ondan!, — Yal, Çok iyi! volduğumu hissetim. h uyanmca, Maksimin işle meşgul olduğunu gördüm. kendisine verdiği mado- Düğme biraz sonra açıldı ve m buradan ufacık kâğıt parçaları çıkararak bunları açtı. Sonra, küçük kâğıtları yeniden bü- kerek, Jenevyevin saçlarında sakladığı küçük alünminyom vüblere yerleştirdi: Nihayet bu işi de bitirince, yandaki odaya geçti ve orada Jenevyevle, şid- detli bir münakaşaya tutuştu. Devamı var CARR LA