22 Kasım 1937 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Pazartesi z gramman oli Bugün 7. incide 22 Çankırı Caddesi: Ankara Si f SONTEŞRİN TEE;ON inema say asI D aN Bib aşmuharrir No. 5863 İdare 1061 ADIMIZ Atatürkün Doğu seyahati intibaları y v "Hakiki insanlık, tereddütsüz kabul ederki Türkiye Cumhuriyeti ve onun bugünkü sahibleri olan türkler bütün dünya medeniyet ve insanlığı için bir imtisal örneğidir,, A Büyük Şef Doğu seyahati intıibalarının gazetemizde neşrine müsaade buyurmuşlardır Âtatürk'ün trenindeyiz. On gün €vvel başladığımız Doğu seyahatin- dîn Ankaraya dönüyoruz, Tren, gece- nin karanlıkları içinde, Eskişehirle tkara arasındaki mesafeyi 50 kilo- Metre süratle katediyor. Biz bu sürati kâfi bulmıyoruz, daha hızli gitmek daha çabuk varmak istiyoruz; çünkü kalplerde şirin ve sevimli Ankaranın hostaljisi başlamıştır. GÖZ!H ve gönüller Atatürk'e mü- teveccih, hep Onu dinliyoruz. O, geç- tiği yerlere feyz ve bereket saçan gür ı_ıı' klay.nağm temiz suları gibi bize tür- ü hâdise ve meseleler üzerinde dü- Şüncelerini, duygularını, kanaatlarını :nıa'fxym'du. Bazan maziye ait bir hâ- yor beşgünün bir hadisesini çözeli- î“_;: an hâlde yaşayan bir hâdise ile ikbalin bir sırrınt aydınlatıyordu. .CŞer bilgilerinin bütün sahalarında, ikir dünyasının bütün mıntakaların- şan Atatürk gözlerimizin önüne dai- ma yeni yeni ufuklar açıyordu. Üze - rinde durduğu mevzu ne kadar çetin Oşuna olsun Onun en basit idrâklere bfle derhal hitab eden öyle kuyvetli hlf tahlil ve teşrihi vardı ki meselenin düğümlerini bir anda çözüyor, hâdi- selerin karanlıklarını ilk hamlede ber- Taklaştırıyordu. Çeşit çeşit mevzular arasında dola- Şan konuşmalar bir aralık tekrar Do- ü seyahatine intikal etti. Bu seyaha - tin -Atatürk'te bıraktığı intibar öğ- Tenmek benim için paha biçilmez bir kazanç, onu Türk milletine bildirmek © bir gazeteci için vazgeçilemez bir Vazife idi. Atatürk'ün bu noktaya tev- Sih edeceği ışık vicdanları aydınlat- Maya ve kanaatları yapıp yuğurmaya Yarayan başlı başına bir âmil olacak - tf' _BH mülâhaza ile Atatürk'ün sözle- Tini zaptettim; işte Ulus'un baş sütu- Una aynen tevdi ediyorum: Ş “ Memleketin on bir Vilâ- ç t merkez — ve dolaylarını « Sezdim. Bütün bu merkez « ? dolaylardaki Türkleri, ba- D anaları ve çocukları & ile gördüm. Çok sevindim. & Yüksek medeniyet temeline & $ahit oldum: Madenlerden & kur ulmuş temeller..... Bu « Sclmış maden ocaklarında “ P_"ofesörleriyle, teknisyenle- & rlyle_ amelesiyle baştan aşa- & Türk olan yüksek anlayış- « * bir insan sosyetesi..... Üy- « © Memleket bölgeleri geç- & tik ki orada kadınlar erkek- « lerden 'daha çok sapana ya- a Işmış, elinde çapasiyle Tür- « SÜn azık topraklarını zen- ©« gı'_fle!h'rmeğe çalışıyor, tOP- « Oğını seviyor, ona gönülden « ___lldır. Bütün bu- insanlar « Ürkiye Cümhuriyeti zen- ç Sin, kuvvetli ve muhteşem ç Olsun için kendi rızkının « '_ı_zl'"lm seve seve, tereddüt- « *Üz, büyük bir fedakârlıkla ©« dî”ıel haznesine veriyor: « “Ütün gördüklerimizi bu kı- « *? ifade içinde toplamak « “Abil değildir. Türk olsun « “*ya olmasın, bu Türk ca- Miası içinde azçok gezen, Atatürk'ün son seyahatleri nda al ş bir resimleri “ dolaşan, tetkik eden her € gkilli insan kendini bütün “ dünyaya büyüklük — saçan Son dakika: * kuvvetli ve asil bir varlığın * içinde duymamak & ; imkânı yoktur. Böyle duymayan şu- “ ursuzlar bir tarafa bırakılın- “ca, hakiki insanlık, tered- “ dütsüz, kabul eder ki Türki- “ ye Cümhuriyeti ve onun bu- “ günkü sahipleri olan Türk- “ ler bütün dünya medeniyet * ve insanlığı için bir imtisal “ örneğidir. Yalnız bu kadar “ değil, Türkler tarihin çok “ eski devirlerinde beşeriyete “ karşı yaptıkları kültürel va- “ zifeleri yeniden, ve fakat bu * sgefer daha âlü surette yap- “ mağa hazırlanan yüksek bir “ varlıktır. işe WVüÜğu ley“’“lul“len “ dönerken, Ankara'ya ülaş- * mak için geçen şu kısa za- “ man içinde seyahat arkadaş- “Tarıma ifade edebileceğim “intiba budur. ” Ismail Müştak MAYAKON Dünkü at yar lll_“"_colı güzel olmuştur. Bilhassa Atlıspor Kulü- bü azâlarının bindikleri atlarla yapılan son yarış alâka ile takib edilmiştir. Bu yarışlara Bayanlar da iştirak etmişlerdir. Yukar- daki resimde Başbakanımız B. Celâl Bayar ve general Kâzım Özalp'la bu yarışın galiblerini kazandıkları kupalarla beraber görüyorsunuz. (Yarışlara yarışlarında g NMMI; Ankara,22 (A.A.) - Bu gece Baş- —vekil Celâl Bayarın evinde Reisi- cumhurun riyasetinde Vekiller ve Siyasi Müsteşarlarla birlikte bir iç- timâ oldu. Siyasi Müsteşarlığın lü- zumsuzluğu üzerinde müşterek kanaate varıldı. Buna göre ka- nunların tebdilinin Başvekâletten şarların da tir. Reisicumhurun riyasetinde vekiller heyeti toplandı Siyasi müsteşarlığın lüzumsuzluğu üzerinde müşterek kanaata varıldı Siyasi müsteşarlar isfifa ettiler Türkiye Büyük Millet Meclisine arzına karar verildi..Bu karara iş- tirâk etmiş bulunan Siyasi Müste- kâffesi Başvekâlete is- tifalarını vermişlerdir. Başvekil bu istifaları Reisicumhura ve Bü- yük Millet Meclisine arzedecek- Şanghayda Japon istekleri aid tafsilât ikinci sayfamızdadır|. Ziraaf bankası umumi hey'eti Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Ban- kası hakkındaki 3202 sayılı kanun mu- cibince Büdce, Divanı Muhasebat, İk- tısad, Maliye ve Ziraat encümenleriy- le Başvekâlet murahhaslarından teşek- kül etmek üzere toplanacak Umumi Heyet 22 ikinci teşrin 1937 pazartesi günü (bugün) saat: 15.30 da toplana- caktır. Ruzname şudur: 1 — Türkiye Ziraat bankasının 1936 yılı bilânço kâr ve zarar hesab- larının tetkik ve tasdiki 2 — Safi kârın arzedilen şekilde da- ğıtılması. 3 Murakıbların 1936 yılı ücretleri- nin tayini, Balkan antantı devlet bankaları konferansı OB $5) Balkan antantı devlet b 1 könferansına iştirak etmek üzere Ankaraya gelen heyetler azası Ankara garında (Yazısı 4. üncü sayfada) imliyazlı | nihayet verilmesin Japonlar Çin propagandasına i istediler imkân olduğu nisbette yerine getirilecek Şanthay, 21 (A-A.) — Japonya başkonsolosu ve japon baş- ataşamiliteri cumartesi günü akşamı, ingiliz - amerikan enter- nasyonal imtiyazlı mıntaka konseyi genel sekterine ve fransız imtiyazlı mıntakası için de fransız başkonsolosuna japon istek- lerini havi birer nota vermişlerdir. Japonya, japon aleyhtarı hareke- tin önüne geçilmesini, koumintangın büroları da dahil olmak üzere japon aleyhtarı harekete dahil bulunan bü- tün Çin teşekküllerinin dağıtılması- nı, japon aleyhtarı mahiyette her türlü afişlerin, neşriyatın, sinema kurdelelerinin, tiyatro piyeslerinin, radyo önünde nutukların ve röpor- tajların menedilmesini ve nihayet "jagon dostu sözde casuslar ve hain- ler” hakkındaki takibata nihayet ve- rilmesini taleb etmektedir. Japonya, aynı zamanda, merkezi ve mahalli Çin bürolarının ve servislerinin ka- bölgelerde| Yoksa tedbir alacaklarını bildirdiler Fıkra Milyonların göçü 1,200,000 kişinin bir şehirden göçü ne demek olduğunu tasavvur edebilir misiniz? Mukaddes Kitab'ın mezmur- ları bu faciayı haber veren kuru ve kı- sa ajans telgraflarının yanında, ne ka- dar sönük kalacaktır. Telgraflar, yağmurun, japon bom- bacılarını hicret kervanlarına yaklaş- maktan menettiğini ilâve ediyorlar. Siz hava silâhının korkunçluğunu ta- savvur ediniz: ondan kurtulmak için, 1,200,000 kişi çamur ve batakta sürün- meği tercih ediyor. Birkaç gün evelki havadisler, şim- diye kadar 800 bin çinlinin ölmüş ol- duğunu bildiriyordu. İstanbul halkı kadar bir şey! Ve bütün bu facianm adı harb değildir: iki devlet arasında normal bir hesablaşma! Doymuş addolunan büyük dev- letleri bitaraflaştırarak, kuvvetlilerin zayıflarla böyle hesablaşmalarını teş- vik eden bir cebhe vardır, ki Milletler bhesinin tâ karşısına ku- patıl ı, bütün ların azle- n dilmesini, Çin hükümet kamları | cemiyeti ile koumi g makamlarının mües- |rul r ştur. Bir tarafta istilâlar, hicret- sir bir kontrola tâbi tutulmasını, pos- ta, telgraf ve telsiz telgraf servisleri ile Çin ve yabancı ajansların ve gaze- tecilerin telgrafları üzerindeki her türlü Çin sansürünün kaldırılmasını ve japon makamlarının müsaadesi dı- şında çinlilerin bütün telsiz telgraf elerinin dilmesini de (Sonu 4 üncü sayfada ler, fetihler, ve bir tarafta davetler, tâ- likler ve müzakereler... Ne oluyor? Bir muharririn yazdığı üzere, “— Ne olacak? Japonya demire, pamuğa, petrola ve pirince kavüşü- yor!,, Uzak-Şark'ta Avrupa ve Ame- riak, ve bütün cihanda milli hürriyet- lerin ve barışın masunluğu davâsı mağlüb oluyor. - Fatay

Bu sayıdan diğer sayfalar: