Profesör: “Tenba bir yerde rahatça nışan alarak silâh kullanmakla kalabalık bir sokakta ani surette silâh kullanmak arasında çok fark vardır, diyordu — Kaç talebeniz vardır? — Geçen hafta Paristen gönderilen Üç genç var. — Siz şahsen onlarla meşgul oluyor musunuz”. — Hayır, onların işi acele olmadığı igin şimdilik ikinci sınıfla beraber ça - Isşıyorlar. Henüz ameli derslere başla- madılar. Bu arkadaş silâh kullanmasını bilir mi?, Müdür, muaflimin sualini bana tek - rar ettiğinden, hemen ceva, verdim: — Biraz bilirim. — Şimdiye kadar hiç silâh kullan- dan mı ? — Biraz kullandım. — Tabanca mı? Yoksa... — Hem tabanca, em mavzer, hem el bombası, hem süngü. Muallim, hayretle müdürün yüzüne balsyordu. Mü4ürüde hayretini ket - ' medemiyerek bana soruyordu: — Askerlik yaptınız m:?, — Hayır, — O halde? — Ben gönüllü teşkilâtlarnda bu- Yundum, oradan biraz tecrübem vardır. Fakat aradan çok zaman geçti, hasta - landım.. Bütün bildiklerimi unuttum... Şimdi beni buraya gönderdiler. Muallim, müdüre hitaben: — Öyle ise işimiz kolaylaştı. Bu genç ön beş gün bile kalmadan buradan a- liyiillâ dereceli şahadetname ile çıka- bilir, O gün derhal derslere başladık. Pro- Tesör Rimpuni beni bahçeye çıkardı ve açik havada ilk dersini verdi. Bu ders herhangi bir suikastten evvel büyük şehirlerde vücude götirilecek teşkilât - Jara dair idi. Profesör Berlini © misal tutarak orada yapılacak bir sulkastie muvaffak olabilmek için alınması lâr*m gelen tedbirleri anlatıyordu. Şifahi Iza- hat bittikten sonra harita üzerinde de izahat vermek süretiyle suikast proje- sini öğle Yemeğizilen | sonra profesör sul- kastlerde kullanılacak silâhlardan bah- sederken silâh kullanmaktaki mahareti. mi görmek istedi. Cebimden tabancamı çıkararak profesörün gösterdiği hedefe nişan aldım ve isabet ettirdim, Bunun Üzerine profesör şu itirazı yaptı: | — Silâh kullanması biliyorsun, Yalcaf tenha bir yerde uzaktan uzun u- zadıya nişan almakla kalababk bir »5 kokta anf surette silih kullanmak s13- sında büyük fark vartlır, Sen çete mu harebelerinde uzaktan silâh kullanma- sm Öğrenmişsin. Fakat hiç bir zaman bir şehirde, kalabalık içerisinde silâh Teşhir edemezsin... — Nasıl edemem, ben daha genç ya- yımda eridaht talmileri yapar ve hep birinci çıkardım.. — Ne kadar talim görmliş olsanız, yeniden falimlere başlamak lâzımdır. — Endaht talimleri mi yapacağız? — Evet, yarından itibaren, ben bu bahçede mükemmel bir endaht sahası tanzim eftireceğim.. İkinci sınıfta oku yan gençler de bu talimlere iştirak «- Meceklerinden, yarın hep beraber en- daht tecrübelerine, daha doğrusu “en - daht müsabakalarına başlarız. Biribirimizden ayrılırken profesör sordu: — Otomobil kulansbilir misin? — Hayır, ne olacaktı? — öyle ise şoförlük te öğrenmelisi- niz? — Onu yapamam. — Peki, yarın görüşürüz; Mektepten doğru eve döndüm. Haş- taneden hiçbir haber gelmemişti Mü Müre telefon ederek Hanriyetin vaziyeti ni sordum ve herhangi bir değişiklik o) madığını öğrendim. Sabahleyin erkenden Serkisle bera- ber mektebe gittik. Profesör Rimpuni bahçede yüksek #esle emirler veriyor- âv. Mektebin arka tarafındaki bahçede bir endeht sahası vücetle getirilmişti. | Bu sahanın muhtelif yerle (1. AKER RNA ME az YE YE, A a Yİ Müze olarak şişman bir adamın muhtelif poz larda yapılmış resimleri yerleştirilmiş. ti. Profesör iki gençle berâber bana yak Jaşarak: — Sogemon! Bu arkadaşlar seninle beraber çalışacaklar dedi ve gençleri takdim etti, Apelyan ve Levon Eftyan tesmiy edilen bu (o gençlerle derhal dost olmuştuk. Cenevrede başlıyan bü dostluk bilâ- hare Pariste bir kat daha kuvveflen - miş ve nihayet Berlinde daimi bir teş tiki mesai halin! almıştı. İleride, Ber » inde bana ük faydaları dokunan bu gençlere karşı daha ilk anda büyür bir teveccüh hissetmiştim. Onlar da bana karşı tabii yakmlık hissettiklerini dzlma tekrar ederlerdi Her ikisi de. Paristen, tahsillerini ya» rrla bırskarak buraya gelmişler, daha doğrusu gönderilmişlerdi. ömürlerin - de silâh tutmadıkları halde endaht'ta » Timlerine iştirak arzusunu göstermişler di Nihayet profesör bire birer tabanca vererek endaht talimlerine başlanacağı tr bildirdi ve arkadaşlara tsbancanm Sureti İstimalini öğretmeğe başladı. Sıra bana gelince? — Sen zaten biliyorsun, istediğin gi- bi kullan! dedi, Fırsattan istifade ederek? — Müsaade ederseniz bir şey soraca- İırm dedim ve profesörün muvafakat cevab: Üzerine sordum: — Niçin bütün hedefler ayni şişman adamın resimleridir . Profesör Rirapuni gülerek cevap vers di: — Bu itirazı yapmakta haklısın. Bü- tün insanlar şişman olmadığına göre, buradaki hedeflerin kâmilen bir tek şişman adamı göstermesi elbette doğru olamazdı. Ancak bizim işimiz bütün insanlarla değil. Şimdilik bir tek adam- la, resmini gördüğünüz şu şişman a damladır.. — Bu adam kimdir?. — Hâlâ anlayamadınız ime ? İttihat - çıların sadrazam: Talât Paşa, Sizin gibi gençler için bundan daha iyi bir hedef tasavvur edilebilir mi? Bakm sol tarafımızdaki Talâtlar hep sırtları. nr bize çevirmişlerdir. halbuki sağı - mızdaki Talâtlar bize doğru geliyorlar, önümüztekiler de yandan bize bakıp yollarına devam ediyorlar, Arkamızdaki Taldtları gelince! Orlar da otomobiile seyahat eder vaziyette görünmektedir - ler. Şimdi tızaktan ve yakından bu he deflere nişan almıya başlıyacağır. Ev- velâ uzaktan endahta başlıyafım.. Ev - velâ Apelvan ie Eftyan endahta baş Uyarak sö tarafımızdan bize doğru iler Tiyen Talâç Psealara nisan aldılar, fa- kat her ikisi de hedefe issbet ettireme i. Sıra bana #elince prefesörlin istedi yerinden “Talât paşa,, ları yere ser- hedeflere ayni muvaffakiyetle | ettirdiğimi . gören arkadaşlar, bana “Talât paşa deviren, lâkâbnı koymuslardı. Profesör uzaktan endaht tecrübelerindeki muvaffakiyetimi #örün ce bu sefer de bana şu emri verdi; — Yavaş, yavaş hedeflere doğru Mer. liveceksin ve sırtını sana devirmiş olan i e hedefe beş adım İetla tabancanı cebin. | Men evkararak tam beynine ateş se) sin; Yalin hedefin birdenbire arkasma Hava gazi Elektrikten çok kullanılıyor Şirket sermayesini tezyide karar verdi Elektriğin taammümü Üzerine İs- tanbulda süratle istihliki azalan hava gazı son senelerde hiç ümit edilemiye- cek derecede farla istinlik edilmeğe başlanmıştır. Bugün kava gazı, Beyoğ tu yakasiyle Anadolu taraflarının bazı semtlerindeki sokaklardan maada hiç bir yerde tenviratta kullanılmamakia beraber evlerde mutfak işlerinde elek- trikten — kıyas kabul etmiyecek kadar fazla — istihlik olunmaktadır. Gaz şirketi — muhakkak ki şu vazi- yet dolayısiyle — sermayesini tezyit et- mek lüzumunu görmüştür. Bunun için şirket heyeti umumiyesi gelecek ayın on ikisinde fevkalâde bir toplantı yapa- caktır. Öğrendiğimize göre şirketin serma yesi yeni hisse senetleri ihracı suretiyle 880.000 liraya çıkarılacaktır. Şirket ni- zamnamesi de, yeni şekle uymak için, değiştirilecektir, Evlenme Ramazan kızı Bayan Nezihat ilç İnhisarlar Cibali tütün fabrikast mu- hasebe memurlarından (o arkadaşımız Bay İbrahim Aykaçm evlenme törenleri, 24-10-9371 parar günüve gecesi Fatihteki evlerinde birçok kıymetli dost ve arkadaşlarının huzurlariyle icra edil. miştir. Yeni evlilere saadetler dileriz, inn Kaim nca ii İİİ Bugünkü radyo İSTANBUL: 13,30 piâkla dans musikisi, 19 konferans doktor «Ali Şükrü (İştihasız çocuklar ve ye dirmek çareleri), 19,30 radyo fonik komedi (misafir), 20 Ahmet Kemal ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve balk şarkıları, 90,30 Ömer Rıza tarafından arapça söylev, 20,45 Nezihe ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları, (esat ayarı), 21, 15 orkestra, 22.15 ajans ve borsa haberleri ve ertesi günün programı 24,30 plükla po. Tolar, opera ve operet parçaları, & 18 Rumen havaları, 20,15 — opera par. çaları, (plâkla), 20,55 şarkılar, 21,25 piyano konseri, 22,45 kaabre piâkleri, BUDAPEŞTE: 19,30 sign orkestrası, 20,50 şarkılar, 21 45 opara orkestrası tarafından macar havaları, 23,15 salon orkestrası, 24,10 dans plâkları, BERLİN: 18 salon orkestrası, 20,10 knbare piâkları, 11,10 radyo Selon orkestrası kanseri, 28,30 dans ve balâlayka orkestrası, VARŞOVA: 18,15 klâsik kanser, 19,10 saksafon pllkla, Ti, 32 Şopan konseri, 28 radyo © orkestrası, tarafından opera ve epsret parçaları, Davet İstanbul Mülddetumumtiğinden: İİ me bulunduğu anlaşılan İzmir M İ. wüavinlerinden Şevki Sümerin £ hemen ei müracaat etmesi... 7 | dönmesi ihtimalini gözönünde tutarak son derece sür'atle hareket edecek bir saniye içerisinde tabantant çekip ateş edeteksin.. Hanyi bakayım bunu da | rn misir? (Devamı var) Görülmemiş bir rekor BAY ÇETİN “Deniz altı hâkimi,, 25 kısım tekmili birden ALKAZAR Sinemasında devam ediyor gg yeri Vindsor dükü ile zevcesinin Almanya Ja Hitler ilede görüştük mişfı, Bu resim Alman başvekilinin V indsor düşesini karşılağıği alarm aştır Hamallar cemiyeti nakliyutia Inllamılmak üzere yeni Bir araba tipi buff M0 diye fen heyetine görtermiştir. Fen heyeti nü muneşi beğenmiş, İstanbuldaki VW bölüklerinde bu tip arabanın kullanılmasını ka twi etmiştir. Yakmdn bu arama yi EK yaa giye gana he çalma salsa İİ gun Bu akşam SARAY sinemasındi # Meşhur GREGOR'S CAZ ones 14 ŞEN ARKADAŞI #8 “CONGA,, 5 söyliyecek olan Als KVARA'BLAY la Ankss3)” den evvel yegâne temsillerini vereceklerdir. Tlâveten : FERNAND GRAVEY'in temsili NiNA PETROVNA” i YALANI Biletlerinizi evvelden temin ediniz Bu akşam MELEK sinemasınd& RÖMEO JÜLYET"ten, LA DAM O KAMELYA'dan sonfa se” dünyasınm üçühcü şaheseri şerefine büyük gala gecesi | UEYLAKLAR AÇARKEN AŞK — GÜZELLİK — İHTİŞAM ve MUSİKİ ŞaMEsei, ge sollerde: JEANETTE MAKDONALD - NELSON EDDY - BARRYMORE. Numaralı koltukların evvelden aldırılması iy MELEK gişesi bugün sababtan itibaren açıktır. Telefon” AYI R i Şimdiye kâdar ayni filmde bu kadar H * büyük'birtemsil heyeti görmediniz; RRE HARRY BAUR — MARİE BELL — RAİMU — PİE RICHARD WILLM - PİERRE BLANCHARD — VET FERNANDER -— FRANÇOİSE ROSAY -- LOUİS JOU el gibi en büyük Fransız artistleri tarafmdan temsil edilmiş ve W müsabakâsında dünyanm en büyük tem olarak tanınmış mükâfatı kazanmış olan, Bir BALO HATIRAS! şaheseri 1 Teşrinisani Pazartesi âkşâmı SAKARYA Sinemasınd8 ME ARTİSTİK BUYUK GALA olarak takidim edilec GÜNEŞE DOĞRU TURK REJİSÜRLERİ — TORK MUSİKİ USTATLARI v TURK TEKNİSYENLER YAPTIĞI AŞK -GUÜZELLİK-VATANSEVERLİK - HEYECAN vw SERGUZEŞT Perşembe matinelerden IPEK sinemasında © Cuma matinelerden ELHAMRA sinemi E CUMHURİYET BAYRAMI iÇiN SENENİN BİRİCİK TÜRK FiLMİ Hibaren Beyoğlunda Pl b nn lm a, lll izmirde