16 Ekim 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HÂBER — "Akşam postası — -Bu kızla mutlaka açıkça — konuşmanız lâzımdır F. Ertüğrul imzasiyle aldığımız - bir l meyiniz. Bu görüşünüzde yanılmanız mektupta şöyle bir mesele hakkında fikrim'z: soruluyor “17 yaşıridayım. Henüz "senin ikin- ci sınıfındayım. Altı, yedi aydanberi te- miz bir aile kızı ile tanışıyoruz, — Kızı seviyorum; bü sevgim de gel'p geçici bir histen ibaret değildir. Onu hayat arkadaşı olarak seçmek ve istikhalde bir yuva kurarak mes'ut olmak, sevgi- min gayesidir. Bundan iki ay evel memleket içinde bir seyahate çıktım. Ön beş gün kadar evvel İstanbula döndüm. O zamandan - ber? kızın bana karşı alâkasının gevşe- miş veçokrazalmış olduğunu görüyo- rum. Geldiğim gündenberi bütün arzu ma tağmerni, onunla bir türlü konuşama- dım. Takip ve tahkik ettim: Kız baş - kasiyle de alâkadar değil, hattâ evinden dışarı bile çıkmıyor. Acaba bu kızdan ayrılsam mt Ne yapsam?.,, CEVABIMIZ: Evvelâ, kizın size karşı alâkasının a- salmış olduğuna hükmetmekte acele et- #htimali olduğu gibi, onu size karşı böyle görünmeğe sevkeden ailevi bir sebep te mevcut bulunabilir. Sonra, sizin kendis'yle ileride evlenmek istediğiniz - den haberi yoksa; daha tüiddi münase - betler aramak lüzumunu hissetmiş ola- maz mı? Bu niyetinizden haberi olsa dahi, s'zin hayatınızı kazanati!meniz için daha uzun seneler beklemek 1lâ - zimgeldiğini düşünerek — ümitsizliğe düşmüş olabilir. Belki de bu kadar u- zun bir zaman beklemeğe #/levi vazi - yeti müsait değildir. Bunları düşünerek herhangi bir izdivaç talebini derhal ka- bul edebilmek içni siz'nle münasebetini hemen kesmeği daha hayırlı ve faydalı görmüş olabilir. Bu ihtimallerden hangisinin hakikat olduğunu anlayatilmek için onunla mutlâka açıkça konuşmanız lâzımdır, Eğer sizi beklemeği kabul ediyorsa me sele kalmaz. Fakat aksi halde onun ta- |h ve mukadderatırtı mutlaka size bağ- lamasını istemek faydasızdır ve büyük bir haksızlık olur. Şikâyetler, temenniler: -Her su abonesi -neden 1070 kuruş fazla veriyor ? Belediye halka hizmet etmek ve daha çok kazanmak istiyorsa şirketten kalan bu kötü usulden vaz geçmelidir Kadıköyünde Caferağa mahallesinde Bahçe sokakta 25 2umarada oturan o- kuyucularımızdan Bay Pektaş bize yol- ladığı bir mektupta diyor ki: *“Belediye, su aborelerine, şirketten miras kalan bir usul tatbik ediyor. Bu usul şöyledir!: He: aboneden evvel e- mirde vereceği su saati için 450 kuruş depozito alıyor. Bu para, su saatinin iade edileceği zamana kadar kend!'sinde Yerebatan su isliyor Kuyuluar, çeşmeler kapandı, fakat bir türlü terkos gelmedi Yerebatan mahallesinde oturan oku- | yucularımızdan İ. Sökmen bize yol - ladığı bir mektupta susuzluktan şöyle dert yanıyor: “Her gürn şehtin bir semtinin şikâ - D yet ve feryadımı mucip olan susuzluk mihayet semtimize de geldi, çattı.. Yıl - lardanberi evler!mizin altındaki Yere- batan sarnıcından su alarak ihtiyaçla - rımızı karşılıyorduk. Bundan bir ay evvel belediye, Yerebatan sarnıcına zehir atarak: kuyularımızı iptal etc. Bir kaç gün evvel de evlerimize hbarname- ler dağıtilarak bü kuyuların ağızlarının çimento ile kapatılması bildir'ildi. Gün- İdelik ihtiyaçlarımızdan vazgeçtik, ma- hallede Rir yangın çıksa halimizin ne olacağını düşünmek — bile tüylerimizi ürpertiyor. Kapanan çeşme ve küyüula larımızın yerine mahallemizde bir Ter- kos çeşmesi olsun yapılması için na- hiye müdürlüğüne ve alâkadarlara ge- rek şifahen ve gerek tahriren vaki olan bütün müracaatlarımız semeresiz kaldı. Bizim halimiz ne olacak?., & ü ğ Bu semt halkınıri cidden müşkül va- ziyette olduğu anlaşılıyor. Çünkü bir - denbize 50 ile 100 lira arasında mâsraf |yaparak evine terkos suyu alabilmek, bilhassa bu zâmafda, Her babay'itin kâtı değildit. Filkik'ka terkos suyunu, şebekenin en yakmından geçtiği evin kapısından içeri alabilmek elli liraya mal olmaktadır. Bu vaziyette hiç değilse bu mahalieye umumi bir iti terkos çeşme- si yaptırmak lâzımdır. Alâkadarların nazarı dikkatlerini çek$riz ha £ kalacaktır. Verilen su saati işlemeğe başlar, başlamaz 90 kuruş saat kirası, 125 kuruş ta maktu Üücret namiyle 215 kuruş alıyor. Bu parayı aldıktan üç ay sonra bu müddet zarfında sarfe- dilen su bedel/ hariç olmak üzere, 90 kuruş saat kirası ve 125 kutuş ta mak- tu ücret olmak üzere gene 215 kuruş alınıyor ve böylece her üç ayda bir de- fa bu 215 kuruş alınmakta levam edili- yor., Böylece her abone, bir sene zar - fında, sarfettiği su parası ve saat kirası depozitosu olarak verdiği paralar hariç olmak üzere tam 1070 kuruş vermiş o- luyor, Bu paraya, o sene zarfında saatte görülecek her hangi bir bozukluğun ta- miri ücreti de dahil değildir. Şimdi soruyorum: Bir aboner aldığı saatin bedelini depozito olarak peşinen verdikten ve herhangi bir bozukluk için de ayrıza tamir ücreti ödedikten sonra her üç ayda bir su parasından ay- rr olarak niçin 215 kuruş ödesin? Eğer belediye halka h'zmet edecekse imti - yazlı şirketten kendisine devrolunan bü haksızlığı ortadan kaldırmalıdır. Son- ra bu “maktu ücret,, te ne oluyor? Iîuı şerait altında abonelerin miktatı » bütün gayretlere rağmen - çoğalmı - yorsa bundan hayretle bahsedilmemeli, bilâkis pek tabit görülmelidir. ,, Okuyucumuz haklıdır. Beled'ye bü- tün şehir halkınım temiz su kullanması- nı temin ic'n mut'aka bu eski kaldırmalı ve biraz fedakârlık yapmalı- dır. Böyle bir hareket belediyenin a- leyhine değli, lehine olacaktır, kanaa - tindeyiz. Çünkü su ucuzlayınca aboöne- miktarı artacak ve sarfiyatın fazlalığı yapılan tenzilâtın bel birkaç mislini kazandırmış olacaktır. Nitekim Nafia Vekâletinin Devlet Demiryollarında tatbik ettiği ucuzluk sisteminden sonra yolcu adedinin ve dolayır'yle varidatın bir kaç misli artmış olması, bu kanaat'n ne kdaar isabetli olduğunu gösterir. usulü Terzi Bayan İkbal Lâlelide Tayyare apartımanlarındaki dairesinden ikinciteşrin başında Beyağ. lunda Sakarya (eski Elhamra) sinerha- sının bulunduğu Elhamra hanında 5 numaraya taşınmacaktır; — müşterilerine arzeder. Uear d ni Birsümileszi aökekdanDElana ÖĞÜ DD eee BAD ge v hai Bdi dd ddi Ce l - Ekenemi Iş hayatinda yeni devre Pazartesi sabahı saat altıdan itiba- ren iş hayatımızda tatbik edilen hafta- da 48 saatlik mesez sistemi içtimai ve iktısadi hayatımızda bir değişiklik baş- langıcı olmuştür. Bu medeni çalışma tarzının fayldaları o kadar barizdir ki bunun üzerinde uzun boylu durmak hem lâzımdır, hem de fuzulidir, deni- lebilir. Piz daha ziyade şu şeklin tatbikinden doğan ve kendini hissettiren bir vazi - yet üzerinde durmak istiyoruz: — 48 saatlik iş haftasının tatbikinden sonra da iş yerleri, bilhassa bu tatkıkatla a- lâkadar olan sanayi müesseseleri için ihtiyaç nisbetinde olan çalışma müd - detini kısmamak zarureti vardır. Bu zaruüret ortaya işçi, bilhassa kalifiye işçi raeselesini de çıkarmış bulunmaktadır. Bizde dinamik bir inkişafa mazhar olan sanayiin tekniğe taallük eden kıs- mr bütün muasır icaplariyle yerine getirilmiştir. Fakat bir de mütehassıs işçi yetiştirmek tarafı vardır. ki — bu mevzu: üzerinde ne kadar gayret gös- terilse gene bir zaman meselesidir. Nitekim; her sahadaki terakkimiz, bu sahada da kendini göstermekten hali kalmamıştır. Lâkin nihayet sana - Yömizileki seri inkişafla mütehassıs işçi yetiştirmek hususu tabiatiyle hem ahenk olarak yürüyememiş ve bu hal şimdi kendir; şiddetle hissettirmiştir. Günde sekiz saatlik mesaisini ikmal e- den işçi tezgâh başından çekildiğ za- man onu istihlâf edecek ikinci ekibi tedarik pek te zor bir şey değikir. Memleketimizde geniş bir iş buhra- nı yoktur. Fakat işçi buhranı de görül- memiştir. Yalnız mütehassıs #şçi buh - ranı vardır ve onu bulmak pek, amma | pek çok müşküldür. 48 saatlik iş haftasmım sanayide ilk husule getirdiği tesir ve düşünce mev- züu budur, Bunun için sanayi müesse- seleri #ki ekip çalıştırmaktan — ziyade kanunun mMmüsâzde ettiği şekilde Yazla ücret vererek 11 saate kadar: işçiyi ça- Tıştırmak mecburiyetinde kalacaklardır. A, F. Kadın hekimleri toplantısı Türk Ginekologi kurumu bu toplantısını, dün Beyoğlunda Tıp senenin ilk cemiyeti binasında yapmıştır. Bu toplantıda — geçen senenin idare heyeti faaliyet raporu, — genel sekreter taralından okunmuş ve — ittifakla kabül ve tasvip edilmiştir. Bundan sonra ye. ni idare heyeti intihabına geçilerek — birinci başkanlığa Prof, Kenan Tevfik Sezenel, ikin ci başkanlığa Dr. Orhan Tahsin, — Prof. Ali Esat Birol ve genel sekreterliğe Dr. Ahmet Asım Onur seçilmiştir. Cemiyet azası, umum! harpten — sonra ilk Bir tezat ! Yazan : Kara Davill “Akşam,, gazetesinin ilk sayfasında geçen gün bir karikatür gördüm. Manzara şu: İki kadım bir sinema kapısında — karşılaş. rarşlardır. Biri Üç beş yaşında bir kız çocu, ğun elinden tutmaktadır. Duvarda bir sinema afişi var ki kırklık bir erkeğin yirmi beşlik plâtin saçlı bir dilberi öptüğünü tasvir et. mektedir. Bir kenarında da “Pembe dakika. lar,, adlrı mevhum bir film şöyle takdim edi. liyor: Aşk, neşe, zevk, ıstrrap, cinayet! Ve çocuüklu kadmın ağzından karşılaştığı kadına şu sözler söyletiliyor: “Zamane çocukları şaşılacak şey kaârdeş!.. Bir saat bile yanımdan ayırmadığım halde fena şeyleri nereden öğreniyor bilmem!..., Buna hayret ettim doğrusu.Nedemek bu? Bu şehirde bir çocuğun annesile şöyle bir do. laşması,dünyada nekadar fena şey varsa hep sini öğrenmesine kâfi midir? değildir şüp. hesiz.. Bir öpüşme sahnesini bir afişte, bir filmde, bir gazetede göstermek ahlâka mu. gayir, müstehcen bir hareket suretinde tef. sir edilebilir mi? Edilemez — şüphesiz.. Bu bâal — sadece ve ancak Akşam gazetesinin bir hatası ölarak kabul edilebilir. Eğer bu gazetenin — tahrir heyeti biraz dikkat etmiş olsaydı ayni nüs. hanın ayni sayfasında, bu garip iddialı ka. rikatürden yedi santimetre ötede çıplak bir Greta Garbo ile bir artisİin şapur şupur öpüş tüğünü gösteren kocaman bir resmi neşreder miydi? ' Sanatkârın çok veya az kazan- ması meselesi.. İstanbulda her sabah saat 9,5 da çıktığı i. çin“Son Posta,, adımı kullanmak kadar “İlk Pösta,, adımı kullanmak hak ve imtiyazına da malik bulunan bir gazete, — sanatkârların kazatnıçları etrafında yazılar neşretmek sev. dasına tutuldu. Bu meyanda İbrahim Hoyi imzasile bir ve Naci Sadullah imzasile de bir ki ceman yekün iki adet MÜHİM YAZI hneş. rettiği görüldü. Bu yazılardan ilkinde, mev. zuun iyice anlaşılmasına İmkân verecek ta. raflar eksikdir, ikincisinde ise dayanılan ra. kamlar baştan aşağı yanlıştır. İbrahim Hoyi yazısında bahsettiği muhar. 'rirlerin hangi dillöri kullandıklarmi da kay. da lüzüum görmüş ölsaydı; bir Türk roman. cısınm bir başka memleket — romancısından niçin daha âaz kazandığı derhal anlaşılırdı. Mesele evvelâ, dil meselesidir. — Sonra telif haklarma hürmet meselesi gelir. Türk mü., ellifi herhangi bir diğer memleket mülellifi gibi birçok yabancı dillere tercümesinden en ufak bir istifade temin edemez. Zira mem. leketimiz beynelmilel kültür âleminde henüz telif hakkı ödemeği kabul etmemiştir. Yok. sa memlekette de keli:mesinin veya cümle. sinin garp ve şimal ve cenup kitapçıları ta. rafından dolarla, ruble ile, #terlingle, frank. la, ley, âdrahmi ve lirai Misri ile tediyesi icap eden kiymetler yok değildir. Bunlar, eserle. defa önümüzdeki mayısta Amsterdamda top lanacak olan arsrulusal kadın hekimleri kon. gresine iştirake karar vermiştir. " gdan daha tabit ne vardır? Adları a h 16 İLKTEŞRİN — 193 7 AD ri başka dillere cayır cayır tercüm? “ halde öon para alamamaktadırlar. V ancak, Türk müel!ifinin Türk kültürü da bir başka feragati ve bir yüksek * g suüretinde tefsir etmek doğru olur. * p Ji dullah yazısındaki rakamlara gelindt” ğ Ti harrir bunları kitapçı Lütfiden ..ıcıızv“.w İl “yet ediyor. Semih Lütfi ise bu riva, İ v ça tekzip ediyor. Hem bunun böyle 04 , & D ellifler arasında Semih Lütfi ile hiç bf y münasebeti olmamış bulunanlar ; dı ki kitapların hacim ve muvaffakiy”” | deki tahavvülle mütenasip olarak fiyâ*” dalmâ mütehavvildir. " ğ Naci Sadullaha bir fikir vermek İSİİ y söylemeliyim ki bizde ön yıl evvelilt " | forması 50 liraya kitap satılırdı. satırları yazan bir çok eserlerinin böY, fiyat ile satın almdığıı hatırlar V? jj müktedirdir. Bununla beraber Naci #” hm ikinci ve mühim hatası ise matlellifler arasma *200 hikâye, dört t () ve altı adapte roman,,m telif hakkım! ı raya satmış olanları iyice tasrih — ©* bulunmasıdır. Binaenaleyh, biz bu yazımızla, gazetede “Yedi Meşale,,.cilerden VASi hir tarafından ortaya atılmış olan 17 g bir ksrmımı teşdt ve bir kısmını tekZif — şu kanaati ortaya atmaktayız: l Kendisine şeref ve şöhret temin €€ seri yazdığı gün, Türk edebiyat ve ? Alemi de, dünyanın her memleketinde” | masil âlemler gibi, her suretle müelli” min eder. | 4 İ Türk dilinin yeni şeklile günden gÜ” 4i nişliyen sirayet dalresi, muvaffak TÜf gy ellifine daha büyük ufuklar açmaktadi! | disine şeref ve şöhret temin — edecek (p halk edeceği güne ve âna kadar — “tEF'ği sizler, acemiler ve muvaffakiyetsizlefı gi lesi arasında kalacak olanların büyülk "0 rakamları alamamalarında hiçbir fevt” — lik yoktur. ö J Bu cihet, kelimeleri dolarla ölçülefi Ti liflerin memleketlerinde de böyledir. # kada açlıktan ölen mülellifin sayısı TÜ7 de aç kalrp ölenlerden çoktur.. el | | Kara Davilj/ d -e mezunlarının ziyaf?; — Yüksek Iktisat mektebi Yüksek İktısat ve Ticaret M W Mezunları Cemiyeti İstanbul 37 p bu yıl mezun olan genç arka : | refine dün akşam Beyoğlunda NoY salonlarında bir ziyafet vermîılG 7 Bu toplantıda diplomalarını aliP , 11 ve iktısadi müesseselerde mübiff 4 zifelerle hayata katılan arkadaşlâ' 4 muvaffakıyetleri için temennilerdt % lunulmuş ve toplantı büyük bif "e içerisinde geç vakte kadar devam © — tir. # IÇERİDE: * Kış Mevsiminin gelmesi dolayısile Dev. let demiryolları idaresi Küçükçekmece . Ye. Şilköy tarifelerinde bazı tadilât yapmıştır. Bu meyanda Küçükçekmeceye — Sirkeciden kalkan son posta da kaldırılmıştır . * Evvelce yaptığımız tahmin veçhile ayın 11 inde yapılan toplantıda ekseriyet buluna. Miyan gayrimübadiller koöngresi — çarşamba Bünü yapılacaktır. Kongrede iİdare — heyeti seçimine şimdiden hazırlıklar yapılmaktadır. * Dün sanayi birliğinde — jerse ve trikotaj sSanayille meşgul olanlar bir — toplantı yap. mışlar, bu ik! sanayi istihsalinde — fazlalık olup olmadığı etrafında görüşmüşlerdir. * Çocuk Esirgeme merkez kurumu, Cum. huriyet bayramı dölayısile süt damlasından SÜt verilen çocuklara elbise — giydirecektir. Yapılan yardım kâfi gelmezse. umumi! mer, kez de kuruma nakdi müuavenette — buluna. caktır. * Kalabalık caddelerle meydanlarda kar. şıdan karşıya geçmek Üzere ayrılan yerlere könan #arı çivilerin tanesi elli kuruşa mal olduğu için pahalr görülmüş ve bu — yerlerin boya ile tayini için de belediyeye — yeni bir müracaat yapılmıştır. . * Maarif vekâleti ilk tedrisat umum mü. dürü İsmail Hakkı, Maarif müdürü Tevfikle birlilkte sabah Çatalcaya giderek — Celâlbey köyündeki köy yatı mektebini teftiş etmiş.. ler ve akşam tekrar şehrimize dönmüşlerdir. * 933 Ergani istikraz tahvillerinin doku. zuncu ikramiye keşidesi yarın ııbg.h cumhu. riyet merkez bankasımda maliye — vekâleti * ve diğer bankalar mümessilleri — huzurunda yapılacaktır. * Türk . Macar ticaret anlaşmasmı tet. kik etmek üzerö Ankaraya gönderilen Ma. car hükümet mümessili bugün alâkadarlarla temaslara başlamıştır. * Ankaradaki bütün kütüphane ve kırtasi. yeciler bu pazardan itibaren hergün öğleleri on Üçten on dörde kadar yemek tatili yap- mak üzere dükkânlarını kapatmağa — karar verdiler. * Külliyetli tütün mübayaatı için —Anka. rada temaslar yapmakta olan — Avusturya rejisi relsi şerefine dün akşam Ankarada İk. tisat vekâleti tarafmdan bir ziyafet — veril. miştir. * Ziraat vekâleti köylünün — hayvanlarına mer'a temin edilmesini alâkadarlara bildir. miştir. * Eminönünde tramvay durak yerinin de kaldırılması — mukarrerdir. Karaköyde de köprü gişelerinden biri tramvay durak yeri ittihaz edilecektir. * İstanbul otomatilr telefon müdürü Ni. yazinin Ankara telefon müdürlüğüne tayini kararlaşmıştır. İstanbul telefon müdürlüğü. ne de vekâlet mürasele ve muhabere müşa. viri Eminin tayin edileceği söylenmelttedir. * Türk ve Yunan salâhiyetli komisyonları Meriç nehrinde etüdlerine ve bir kısmı da işe başlamışlardır. Bu hayırlr başlangıç üç beş sene içinde nehirlerin taşmalarını durdura, caktır. — ÇALA.) “Jâtr vücüda getirmektir . di DIŞARIDA: * Vindsor Dükü Almanyada HEssefli ğf ret ederek bir maden ocağında vukü ğ grizo infilâkr neticesinde yaralanan * hastanede ziyaret etmiştir. S * Milletler cemiyeti asamblesi Telfi gi han dün Berline gitmiş ve Propagandi gi doktor Göbelsle uzun bir mülâkattâ — muştur. * Kral Farukun izdivacı tarihi, nun aymın ilk haftası olarak tesbit tir. Merasim “Mümtaze,; sarayında ' * Sinema yiıldızlarından grada gelmiştir. * B * İranın eski konsoloslarından — * - Hüdeyri Bağdatta bir cinayet işlemi?' ” kol şefi Tevfik Sadunu vurmuştur: — £ ağır surette yaralıdır. Bu hâdise Bâ5 | yast mahafilinde büyük bir heyetâf ' * İtalyada faşistlik aleyhinde — * g bulunmakla maznun 17 kişi daha * ğf olmuştur. Bunlar 18 sene ile 18 KA cezalar yemişlerdir. Suçları komüîî"_'f * Suriye parlâmentosu 19 — teşrif” —| açılıyor. W * Kral Karol manevraları — müt€” g nutuk söylemiş ve bu nutkunda —" 4 “Fransa ile Romanyanın dostluğu F gl cek iki orduya müstenittir. Yoksa DU * Gita M q' - 3Ş AA

Bu sayıdan diğer sayfalar: