10 Eylül 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

-. ;:&ğj_ — ç VaT ğ: ;." - v -ç “a v aA Ğ Siz Muvaffakiyetimin sırrı ŞMelıng,, e mağlübiyetten sonra, bir sporcu için ;Li'_j_ en büyük servet olan “nefse itimad,,1 şîî;ıj bile kaybetmiştim. Fakat ... Yazan : !,-l Luiz”. son maçtaki rakibi k“ÇUR bir haylazken, annem- kaçar umumi? bir jimnastik î mruklarımı işletirdim. Her 'e k gibi, ben de, annemin en- Ylamalarım müstakbel mes- b“YUk maniler gibi telâkki Melek gibi bir kadın olan %mm nazarımda o zamanlar iı!ll'ıat'umdı Onu mütemadi- Y X. ?;ff u nk'k r üman şöyle derdi: Böks Mas ettiğin bazı kimselerin, y,&;*um l teşkil etmelerinden kor- Her ne olursa olsun, sana W Tın muhabbetini ve beyazla İ kazanman lâzımdır, Joe. Ha Müsterih olmasını T bir viücutta dürüst K hb:“'ln blr ruh küçük yaşımdan itibaren, '*u "“ıd h'n dllrustluk ve vücut kuv- ana daima iyi yolu göste- İ idar ütipE %'ıx z'"tımı. tamamile ona med- *’;' temin Fj $ eden odur, Biaaenaleyh * sakin hayatını da anne- İçki içmem, tigara kul- )l N ke î;ela bir tütün veya içki M hÜerıne küçük bir rek- .h:detl Ususundaki - tekliflerini, ’% zam, tddederim. İlk viski içi- 'ü. biş â ıl:nda Son içiş'm olmuştur. üq:"eıâ ” 3 dözima almayacağıma sş,:em;n h'em'—' sonra da kendi ken $ ’ıı._.mi';tlm Bakın halise nasıl K NÜmü? dört ü'fı ı,nı Yaşımda bir çocuktum, ğlheylerım çalışmak Üze Tıştırmağa başladım k-ılî: . tî:?ı' Ooynamaktan bıktı- Kök e : : arı arasında, T Y ; Balm yarısına î“%l'“uh ? Vir viski şişesi buldum. MÖü tüt X “:h. Vi dansetmeğe başladı. he OE Lı“'ğ:ı î'; kafamın kurşun issettim. Nihayet bi 38ma yıkıldım ve annem O$luktan bitkin bit va- 'hüka H ki, © zaman, annemle leme, hayatımın en İrhmdah mühim anlarındari biri olmuştur. Buna “mükâleme,, demek doğrü değildir Çün kü ben, gözlerimi döşemelere dikmiş, sadece annemin izahatını dinlemiştim. hîtq% tlinden kurtulmanın yoları- | llun ' a gittik! hın“!tnu gittiklerinden, evde' Tomi Far — müsubakadan Bana basit fakat telkin edici birkaç cümleyle, alkolün ve tütünün fenalıkla- rını ve insanın kuüvvetli ve sağlam ol- ması için neler yapması lâzım geldiğini izah etti ve büyüdüğüm zaman bile tü- tün ve içki kullanmayacağıma dair ben den söz aldı. Ağaca tırmanmak yarışı İlk antrenmanlarıma, ikamet ettiği- miz Albama dağlarında, benim gibi di- ğer haylazlarla, sabahtan akşama kadar oynamak suretile başladım, En sevdiği- miz oyun, imüz adalelerini ve yumruk- ları kuvvetlendirmek için mükemmel bir vasıtaydı. İşte oynadığımız oyun, arkadaşlar- dan biri, 10 a kadar sayar, diğerleri de. ağaçlara tırmanırlardı. Sayılar onu bu- lunca, arkadaş, eri talisiz veya en bece- r'ksizlerden birisinin arkasına atılır ve tepeye tırmanmadan evvel onu yakala- mağa çalışırdı. Takip edilenm arkadaş dalların birisine asılıp oradan kendisni yere atmağa ve hareket yerine gelmeğe mecburdu. Eğer hedefine gelmeden ya- kalanırsa, o zaman, ebelik ona düşer- Saatlerce meşgul olduğumuz bü spo- run, bize ne kuvvet ve çeviklik kazarn- dırdığı kolaylıkla anlaşılab'lir. Kısa bir zaman içinde ben ve arkadaşlarım, ha- kiki bir Tarzan olduk. Şimdi pekâlâ anlıyorum ki, bu oyunlar, bana, müte- hassısların nazereti altında yapılan jim- nastik hareketlerinden çok daha fazla faydalar temin etti. Babam öldüğü zaman beş yaşımday- dim ve annem ik'nci defa evlenince, A- labamayı terkederek Detroitye yerleş- tik. Burada “medeni,, sporlarla, bilhassa beyzbolla meşgul olmağa başladım. Kendi takımımda, temayüz etmekte ge- cikmedim ve eğer bir siyahın bu sahada muvaffakiyet kazanmasına imkân bulun madığını idrak etmeseydim, mühakkak ki bu spora dev>m r#ard'm. Mus'ki Bu aralık, annem, ailemizin musikiye son derece istidadı olduğunu ileri süre- rek; bana keman çalmasını öğrenmemi Coue Luiz - * ee e SONTd.. | söyledi.. Vakra ben de musikiyi çok se- verdim, ama, itiraf ödeyim ki, spor ka- dar değil, Bir müddettenberi boksla meşgul olan arkadaşım Holman Vilyams, yavaş yavaş, kendisini tanıtmağa başlamıştı. Doğrusu onu deta kıskanryordum. Bir gün bir elimde keman, diğer elimle de kaldırımda top zıplatarak, sokakta do- laşırken, sınıf arkadaşım Tharston Mac Kinneyre rastladım. Adeta istihfafla, bana şöyle dedi: “Müuzikacılık taslayacağına, boks öğ- renmek içi nbizim klübe yazıl, Kim bi- lir? Sendeki vücutla, belki de bir gün ağır siklet şampiyonu falan olursun?,, Thurstan, Mişigan eyaletinin hafif sık- let amatör şampiyonu İdi ve biz hepi- miz, mektepte ona hayran kalırdık.. O- nuün benimle meşgul olması beni son de- rece sevindirdi. O gün, keman dersim- den kaçtım ve ilk boksör dersimi aldım. Bu had'se 1931 senesinde cereyan edi- yordu. Yaşım 17 vardı ve sıkletim 85 kiloydu. Dokuz ay sonra Johnny Miller adında bir boksörle ilk maçımr Yyaptım. Klüp arkadaşlarımı yalnız bir tek sağ yumruğumla yenmeğe alıştığım için, Millere karşı da aynı tatktiği kul- lanmava kalktım ve yüz kızartıcı bir şekilde mağlüp oldum. Fakat bundan sonra, kabiliyetimi göstermek için büs- bütün çalışmağa haşladım. Bir müddet sonra, bir hayır temiyeti menfaatine yaptığım bir boks maçını müteakip, klübün boks antrenörü Corc Mudi beni kenara çekti ve şöyle dedi: “Sizi John Roksbourga takdim edece- ğim, Bu adam s'yah gençlerin büyük bir dostudur!,, O günden itibaren Roksbourg benim hamim ve büyük dostum oldu. Beni profesyonel boksör olmağa teşvik eden de odür. * Kardeşlerin'zin mabudu o'acaksınız , İsminiz şöhret bulduğu zaman - ki bu, tamamile elinizdedir. Bütün siyah gençliğe, tevazu, mertlik ve cesarette nümüuneij imtisal olacaksınız. Şampiyonluğa yükseldiğiniz gün, bü- tün ırk kardeşlerinizin mabudu haline geleceksiniz, Sizin vazifeniz — zannetti- Türkiye serbesi güreş şampiyonluğu Müsabakalara yarın başlanıyor Türkiye serbest güreş birincisini ta. yin edecek olan karşılaşmalar yarın ve öbür gün Taksim stadında yapılacaktır. Bu müsabakalara girecek olan pehli. vanlarımızım. hemen hemen ekserisi şehrimize gelmişler ve bu şampiyonluk maçların itertip eden Emiönrü Halk . evine müracaat ederek kayırlarını yap. tırmışlardır. Karşılaşmaların €en heyecanlılarını teşkil edeceği şüphesiz olan ağır siklet. te dün de yazdığımız g'bi - Dinarlı Mehmetten başka bütün tanınmmış peh livanlar kayıtlarını tamamlamış bulun. maktadırlar, Geçen sene de bu müsabakalara gir. meyen Dinarlı gene ortada yoktur, Galatada Romanya otelinde — oturan müumaileyhin, iki gün evvel Anadoluya gittiği söylenmektedir. Eminönü Halkevi reisliği aşağıya da neşrettiğimiz tamimi bütün gazetele re göndererek kaytlarını yaptırmamış olan pehlivanları davet etmektedir . Güreşçileri davet Eminönü Halkevinden: 1 — Evimiz tarafından her yıl tertip edilecek olan (Türkiye serbest güreş şampiyonluğu) müsabakaları bu sene 11 eylül cumartesi ve 12 eylül pazar caktır. 2 — Bu müsabakalara iştirak edecek pehlivanlarımızın her gün Cağaloğlun. da Halkevi binasında bulundurulacak memura müracaatla şera'ti öğrenmeleri ve kayıtlarını yaptırmaları ilân olunur. Tommy Farr Haydutların bücu- muna uğradı Fransız gazetelerinin Nevyorkian aldıkları bir habere göre, birkaç gün evvel Coe Louis'e mağlüb olan Tomi Far, Long Branch şehrinde yaptığı gösteriş maçından sonra cebleri para dolu olduğu halde, sabaha karşı an.- trenörü ve menecerinin refakatinde attrenman kampına dönerken, gangs- terlerin takibine maruz kalmıştır. Gangsterlerin bindiği otomobil ken- disini yol kenarındaki uçuruma doğru itmeye çalışmışlarsa da, Tomi Farın şo förü büyük bir soğukkanlılık göstere. rek gangsterlerinden elinden kurtul . mıya muvaffak olmuş ve otomobili en yakın karakola kadar getirmiştir, , Bunun üzerine-üç polis motosiklet .- le, boksörün otomobilini muhafaza al. tma almış ve Far yoluna devam et . miştir. Haydutlar henüz yakalanama . mışlardır. ginizden daha asilanedir, Joe.,, İşte büyük dostumun, bana söylediği sözler, Bundan sonra fırsat bekeldik ve bu fırsat 1933 senesinin ilk baharında çıktı?: Sen - Lui de, yarım ağır sıklet şampiyonluğunu kazanıdım. O zamanlar bir fabrikada işçiydim ve haftada 25 dolar kazanıyordum, Vazi- fem, otomobil şasilerini kaldırarak mon taj yerine götürmekti. Bu güç bir işti. Üstelik, daima formunu müuhafaza et- mek istiyen bir sporcu için hiç de avan- tajlı değildi. Bir gün eve döndüm ve anneme: “İşimi bırakıp, kendimi tamamile boksa vakfetmeğe karar verilim,, de- dim, Onu bir türlü ikna edemediğim için, Roksbourgu imada çağırdım ve beraber ce annemi razı etmeğe muvaffak olduk, “Madem ki Roksbourg da aynı fikir- dedir, dedi, ısrar etmiyorum, Fakat şu- nu unutma ki, Joe, her şeyde olduğu gibi boksta da, muvaffak olmak için, muntazam ve dürüst bir hayata ihtiyaç vardır.,, Hezimet Profesyonel boksörlüğüm, işte böyle başladı. Vakıa şerefli galibiyetler kazan dım, Profesyoönel olarak yaptığım otuz iki maçtan ancak birisini kaybettim. Fakat bu bir tek mağlübiyet en mühim maçımda vuku bulmuştu. Maks Şmelinge ile yaptığım maçım- dan sonra, itiraf edeyim ki, boksu ta- mamile terk etmeği düşüindüm. Onüun müthiş yumruk kasırgası, sadece benim küvvetimi yenmemiş, aynı zamanda, bü- tün maneviyatımı da mahvetmiş ve böy lelikle, her sporcunun en krymetli ser- veti olan ”nefse itimad,, , bana kaybet- tirmişti. Artık bundan evvelki galibiyet lerimi hiç düşünmiyordum. Ringe çık- tığım gündenberi, ilk defa olarak, kabi- | liyetimden şüphe etmeğe başlamıştım. Mağlübiyetim hakkında söylenen söz- lerin ve dedikoduların her türlü asıl ve esastarı âri olduğunu söylemeğe lüzum Hindistanın dev CüSs£eE 'i pehlivanı Fazlı Muhammet Gelecek hafta şehrimize gelerek Tekirdağlı ve Mülâyimle karşılaşacak Yarın ve pazar günü yapılacak olan Tür. kiye s&erbest güreş şampiyonluğu müsaba, kalarından az zaman sönra Türkiye birincisi ve ikincisi mühim bir imtihan geçirecekler. dir. Komar, Vandervalt, ve Kampel gibi tanın. mış güreşçileri şehrimize getirmiş olan or. ganizatörler bu ayın ön — dokuzunda veya. but yirmi — altınsında Hindistanın Müslilmanlar serbest güreş şampiyonu olan Fazlı Muhammedi de İstanbula davet etmiş. lerdir. Halen Londrada bulunan Bu pehlivan iki metre boyunda ve 125 kilo sıklet.inde hir güreşçidir. <e Ti Budev cüsse adamın Tekirdağlr ve MülA. yimle yapacağı miüsabakaların çok enteresan olacağıma şüphe yoktur. . var mıdır? Beni nelerle itham etmedi? ler? Korkutulduğumu söylediler. Hal- büki mağlübiyetime yegâne sebep Şme- lingin demir yumrukalrıydı. Sonra, sırf para alarak mağlüp olduğum söylendi, halbuki o zaman bankada 200,000 dola- rım vardı ve hayatta her şey bana gü- ler yüz gösteriyordu. F Matbuatın ve halkın uyddurmaları be- ni, antrenörümle menecerimle ve hatta çıldırasıya sevdiğim ve bügün bü- yük bir sükünet içinde yaşadığım karım la hali ihtilâfa soktu. Bir aralık, Şme- lingin rekabetinden kurtulmam için, kendisini sinemacılığa tahrik ettiğimi ve aleyhine entrikalar çevirdiğim de söylendi. Bana cesaret veren karımdır Hulâsa her şey söylendi, Mağlübiye- timin asıl sebebinden başka her şey.. Halbuki mağlübiyetime yegâne seben henliz tamamile formda olmayışımdı.. Maçı kaybettikten sonra, bilhassa, Marvanın - kartmın ismi böyledir - inkisar hayale uğrayacağını düşündüm. Halbuki beni nasıl sözlerle karşıladı bi- liyor musunuz? formunda olman lâzım. Sana ' vazifesini tamam'le üzerime alıyorum. Göreceksin ki, mlvaffak olacaksın!,, Formumu tekâmül ettirmek, sık sık ringe çıkmağa başladım ve karmı bana mütemadiyen cesaret verdi. Benim için hiçbir şey kaybolmuş de- ğildi. Sonrası malüm, Ben, işte 'boyleçe, İdünya şampiyonu oldum...,,