&r ni t Slere dalr n Yerli Tak çi a MMallar sergisinin t uza tü at bulunan — firmalar Tabal çayçı Sdilmiş. Fakat bu Slkzak Nn Serği bu akşam ğ Nn'“k""ı Çünkil teş- bai, O &yanın taky Methğey A Mühim — bir kısmr y #Yonal Tus Bi Uğrma gönderile di katj : * " Üüzeteler, N tkat ;J.dı Okuduğumuz bir ha Gğm, Bek Tüzüm :“’“ bir yey daha Tahiı e Yalnız esy; Yetinde olan bir e Bötürülüyora, . l alar değil kım mah A, öğreniyo ke M #a ) Titurt 2Ela Tİarın bi 5 w"" ,ıem,.:,:_“-“*'—:*ı İzmirde bij ü İ bğynl Allaz , * Ber w* Münayı Fitinin kurulmasında Tiem, Dakmağ gaç ça lamıyacaklardan de ni Bi binası hakkındaki te- b lti Mtahiç ĞÜ Yü Ühterem v Rüpir Mdiz, "j"“ iktısat vekilinin çi Biletiy akat bundi 1 z aşlnin l | | an sonraki Bin: istediğimiz Ün söylemediği- 2i bur: buraya kısaca &ı İN T ci eNzemiye başladı ihetinden değil, Ma di ar Sihetinden de * Evvela Şun teğ- anlamak lan TMallarda da, yapılan * di Yağramlarda, şekil- *T Yerde yenilik. &r ileri doj nu)" Sürülen tenkitler Tei Müştür: z v - di esasen, riz: Devlet serğiye işti aç » Öğretme, bil Csler ae !:;yapmııı_u_m. H::: Satiş tlıktan istifa şlargı APNak fikri ti- di 'dü. Hu ı:ı%.,i'vnı a diğ tır, Benarı Ylüy, SÜT ::"r.ı“:": Bu _e:tm_'"nî vasıf da Sihiy Vpi Din serğisi geçen ti a Yetine düşüyor Gya O ST pi L Düi v Yorsunuz, Palânca A | Ha Yt veni t YÜü TTiden bi 4 B #blrteke İlhassa makşat bu V'“Ha. :ik * Nazara yeni gö- :.,“.'kıriı' B ı'"in için 1900 ser 'a T ni “ külesini « p ülesini, diğer bi S , diğer bir Bi 'e P : th, tdir. K Tater çarhını bi- İ oN dey s., “TBinin . buhlar de ı ’Üı.:l B a bile — ulak blş b k erekti, 'tu Umumiye yenilik SA _huıu“. T. Halbuki bizim ı.ef ı“'*. :':"q biri K YaYa olüyore iki ha Seriş Ne be, i h İnd, Tzemesi k; ı'.:'-::: Od w"'u“ltrı andı-ı':'ıbkı * l; ahi * ki, İnsan, pıviyu';lu 4 | #hiyor: Ük. Sıcakta niçin * haydi birader böyle Nıuıımn bardkzler İ B dikkaşı, | “rlarda hiçbir Üene Katinize s ik dan ÇN Seri t İ İr » v ,.i'"u.ı. ki hepsi de sene- Çarpmiyor, tlan mellardır, * geker, ; Ve eçi , ©CZa î Süire tipleri yap- Unlar her v Kati er yerde Y :'lnh,_w; Selbedecek yeni ...lî*il; y üz dit Bunları seçme » © ytu *k ü z Mi aç Püla B Rtün gT? Dev leti İYağram etin teşeb a di harekı KŞ Tkül —E bir eketleri, Ündk brogür Merbi K dür pi Otürde tetkik et b Müyz gaç tle bu kadar un. i â _d'iı!diı. t SÜ , t T a H.'İ Bi: herki KANülge . Ce Bilerde şek Si şekil İiz (Vâ-Nü) Wuısu;.-— Kırkçeşmenin artık akmaz olan üç çeşmesi, İstanbul konuşuyor ! Kırkçeşmenin kuru —— çeşmeleri karşısında... Beş mahallenin on beş bin insanı “ Su! ,, diye bağırıyor : Haberci Fatihte Kırkçeştme mahallesinin ismi Kırkçeşmedir amma, tek çeşmesi yok - Kıtiççeşme mahallesi, bugün İstanbul şehri içinde hakiki bir Kerbe- lâdır. Bakın burada oturan bir ihtiyar na- sıl dert yanıyor: — Mahallemizde gece gündüz akan 3 çeşme vardı. Bu üç çeşmenin suyunu beş mahalle kullandığı tçin o zaman bi- le herkes bol bol su bulamazı. Sonra ge çenlerde gelip sulara baktılar, “sıhhi değil,, dediler ve bir gün sonra da, üç çeşmeyi birden, ani de kestiler. O zaman, bütün semt, öyle sıkıntısı içinde kaldık ki, aklınız almaz. Sağa baş vurduk, dinleyen — olmaşı, sola baş vurduk aldırış bile etmediler, Günlerimiz, tam bir Kerbelâ hayatı içinde geçip gitmiye başladı. Şimdi yarım saatlik yollardan azıcık su getirtiyoruz. Fakat bu bizim içccek suyumuzu bile temin etmiye kâfi gelmi tür ve bir su yor. Sular kesildiği gündenberi Çamaşır yıkamak, vücudumuzu, hattâ yüzimü- BüÜ, gözümüzü bile yıkamak çoğumuza nasip olmamıştı.. Bereket dünkü yağ- mur... Allah imdadımıza yetişti. Evin - de fıçısı olanlar fıçılarını doldurdular, Çamaşır filân yıkamak imkânını bul « dular. Fakat şu işin tuhaflığına bakın-. Be- lediye, tifo mikrobu bulunmaslı telili - kesine karşı sularımızı kesiyor. Bizi korumak isterken, öyle fena, öyle pis bir vaziyete sokmuş oluyor ki günler €e su dökülmiyen aptesanelerimiz, kir. E vücudumuz ve çamaşırlarımızla ma- hallede hepimiz ayrı bir tifo me olmak istidadını gösteriyoruz. Belediyenin tedbiri iyi olabilirdi amma, evvelâ buraya temiz su çeşme- leri koymuş bulunsaydı.. Bugünkü vaziyet tavanını kutma - Kırkçeşme mey ydanındaki kahve Kırkçeşmeliler, susuzluktan neler çektiklerini İ dan boya yapmağa kalkan — acemi mühendislerin işine benziyor. İhtiyar anlata, analtaâ yorulmuştu. Daha fazla söylemeden sustu, Bu sırada etrafıma baktım. irili ulak- li bir çok insanla çevrilmiştik. Hepsi de gözümüzün :çine bakıyor, âdeta: — Allahaşkına yarın, çizin de biri burtarın dertten, demek istiyorlardı Nihayet tmahallenin bakkalı: — Şöyle buyurun da, dedi, Kırkçeş » me meydanını, ve kaparımış çeşmeleri - mizi bir görün.. Yürüdük, yamrı yumru sokaktan yeç tikten sonra, yukarıki resimde görrdü« Künüz, artık akmaz olan çeşmelerin bulunduğu yere geldik. Burası bir yangın yeti meydanı idi. Sağda, aşağıla resmini göreceğiniz bir kahve, görüsüy Kahverin önünde çalan bir gramofondan da keskin gazel sesleri yükseliyordu.. Musluğu, yalağı, herşeyi sökülüp ar- tık tamamen' battal edilen Kırkçeşme - nin meşhur üç çeşmesi ö ör € geldiğim HABER'ciye anlatıyorlar. zaman, etrafımdakiler üdeta ağlarcası - na anlatıyorlardı: — İşte suları kesilen çeşmelerinciz.. Atpazarı, Manisalı Mehmetyaşa Hüsambey, Piruzağa ve Kırkçeşme gibi İstanbulun en kalabalık beş mahallesi- nin 15.000 kiştden daha kalabalık tıs'kı, | artık susuzluktan yalıyoruz. Buldukça su için avuç dolusu para ve riyoruz. Yine bulamıyoruz. Artık canı- mıza tak dedi. Değil tifolu, koleralı, ve- balı bir su bulsak onu bile kullanaca - kız. Yazınız Allah aşkına.. Çoluğiyle çocuğiyle beş koca mahalle, Kerbelâda kalmış gibi yanıyor, diye ya- zınız da, belki halimize acıyanlar clur. Saatlerdenberi bulutlarla kapalı olan | gökyüzünden, yavaş yavaş, ince yağ - mur taneleri dökülmiye başlamıştı. Dü yen taneler gittikçe irileşti. Yanımızdakilere alelâcele veda 2dip arkadaşımla beraber caddede bekl otomob'le doğru koşmağı dum. Son olarak selâmladığım bir (h - tiyar: — Bakın, dedi, feryadımızı belediye- ye duyuramadık amma, Tanrı d zırlanıyor- İu... Bol rahmetiyle yüzümüzü güldürece 5 HABERCİ Susuz kalan bir maha'le daha ! Dün Gedikpaşada Saraç Ishak çeş » mede oturan okuyucularımızdan muh - telif imzalar taşıyan bir mektup aldık. Haklı bir şikâyeti anlatan bu mektabu aynen yaztyoruz! Çarşıkapı — Gedikpaşa — Beyazıt -- Kumkapı arasınla iki yüz, üç yüc ev - gden müteşekkil koca bir mahalle bir aydanberi susuz kalmıştır. İstanbulda | ğeri gürpten ilerilyerek Baikan | Pravdanın meçhulüi dağildir. her ö İshak çeşmesine, Kırkçeşme suyu ; baş gösteren tifo hastalığından dolayı Kırkçeşme suyu akan Saraç İshak çeş | mesinin suyu belediye tarafından kesil- di.Sonradan işittik ve duyduk ki Sarac Tan gazetes'ne malbuatırı cevabı Belediyenin, Üfo vukuntı. dolayısile geşme sularını kesmesi üzerine halk susuz, luktan şikâyete başladı va bu şikâyetler ta biatile şikâyeto buşladı ve bu mnkes belitu *Dan,, gazetesi halkin arzı, temenni, ve şi. kâyetlerini Belediyeye büdirmeğe vasıta olan bütün Türk gazetelerine dünkü baş ma sile hücum etti ve aşağı yukarı “mürtecilik,, ile ithama kadar ileri vardı. Tan baş müharririnin bu yazısı bütün ar kadaşlarımızın haklı bir. infinlile mıştır. Bugünkü *Cumhuriyet,, in birinci xay fasında “kırk çeşme inkılâbı,, başlığile — bu mevzu Üzerinde şüyle bir cevap varı kurk gazeteleri karşılan, “— Dün bir gazete, diğer meslekt dan şikâyet oderek hunları düpedüz ile thama kadar ileri gitmekten kendir Çünkü son günlerde — İs kirkçeşme suyunun kapatılması yanmaştir. anbulda c B bazı inkılâıplar olmuş da gazeteler hafazakâr bir ruhla ve dolambaçlı yollarin tundan şikâyet etmişlermiş ve hu koyu hir değilmiş. Horkes, kirkçeşme suyunür değil, susuzluktan şikâye Üriyorsa, susuzluk da başka hastalı) tirir. Yağmurdan kaç fi manası var mı7 F kılâp bareketleri say süküt mührü mü vurmak rusu bu kadarı eidden fazla nkılâj ve masum birkaç mütaleadan dolay bünti irtica ile harm etmekta ölçüy yen ve lariıya sığmayan bir rosi, yani azla gay mi bir dine (htida edenlerin ver. İZ Yördez aşırı tanasup ruhü sırrtır. dan sakınmak JAzımdır. Ve zaten ne olursa olaun riyeli asıldır. matb “Akşamcı,, da şu cevabı veriyor: “— İnkılâp » Kedilerin limesini sulistimal etmive li planması, muslukların palılmast veya hamalların yü: taplarında anin at şuması nazari Bunlar, alelüde be “Düşünülen 151âh: bir değişiklikle yapılsır lâplardan mıdır? 1 lediye ıslâbatlarıdır. le olmASIN midir? Kaldı ki, son samanlarda şehirc mizde göde çarpan u: ti şerilerimiz gibi biz de getelere dercolunan gik almıyor. Halkın temennile: muayyon sütunlarımızda — tebı miz pürüzler çaBucak Galayı pek samimi teşekkürlerimizi de be diyeye bildirdik. Bay Emin, “kedi, musluk ve sırt y n Kıtâbı kebiri.. müvaceberinde bizi yobaz ha Wwe getirmesin! Aman yazıktır biz CUMHURİIYET'te: Garp ve şima! iaşizmleri ve Türkiye derin Pravda gazetesinin harici « yasetimize dair yazdıağı son baş makaleden Yunüs Nadi şöyle buhsediyor: Pravda gazetesinin biri 50 yürüdüklerini tahayyül ettiği iki faşizme ait dıir. Eğer va rak değil, on geniş faraziyeleri çok mubal n bu hareketler rejim ol manasaile (yanli askeriyi de gümil) siyasi kom binezonlar şeklinde mütalea — olunabilir. O başir başına bir sull ve barp at yaseti datma gözlünün önünde bulund yürür. Türkiyenin bir barış siyascli takip etliği. ifade etmekte Pravada asla yanlış Filhokika biz ediyöruz. ni gir, bir barış siyaseti Fakat fikir halinde veya temenni geklinde değil, hakiki olarak. Başta timiz olmak Üzere, hiç gizli değil, tamamen açık bülün komhbünezanları. mız insanlığın müştak olduğunu pek iyi bil. diğimiz bu siyasseti muvaffak etmek gaye, Kine müteveccilitir, ve bütün işlerde Kandi öi. tiklâlimize ne kadar kaskanç suürette — bağlı bulunduğumuzu herkesten daha iyi Savyet, ler devleli dostumuz bilir.. Boğazlar üzerind binnefis Rusya e olan acı tatir konuşmala, rımız daha dünkü hadisedir. Yeni Boğazle refimini tanrmak hesabına kimseye Verebi (Lütfen sayfayı çe ne Terkos verilecekmiş. Halka Terkos suyu içirilecekmiş. Sevinmiştik. Bekli- yoruz. Bir ay geçti. Çeşmemiz kurudu Su verilmedi. Yazın ef sıcak günlerini yaşıyoruz. Bu aylarda suya fazla i'sti - yaç vardır. Bunu nazarı - itibara alıvak Saraç İshak çeşmesine su verilmeliği Terkos suyunu getirmek müşkül ise eski suyu akıttırılmalıdır. te Civardan, sakaların getirdiği sılar çok pahalıdır. Muntazanf da getiri!.. yor. Bu yolsuzluğa nihayet vermek, koca bir mahalleyi susuzluktan kuryar mak lâzımdır. e JADERCİ