22 Temmuz 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 14

22 Temmuz 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

anurour î P 'yEr 'pliza ZezE : A *A | 8 SA İ ' ll FH ı : ti g zi : ! ğîğğ Eıı g Re Ş 4 opuynazı wm;soy “SOOUS YYÖZEY SANAU 10)4090Y,, yuxzısula BozllloNI İNGİLİZCE DERSLERİ (Her hakkı Haber gazetesine aittir) DERS: 66 (20 N. lu “Tütüncü dükkânında" resmile takip edilecektir), Kendi kendine 1000 kelime ile "5 "4 dupyuuoyes y yilkiğe da” vyUĞUZ UÖŞ düyeze n İNGİLİZCE DERSİ şpe dA StİEZD YurduK Yaoposa Ü UODNISL SAT —— SUyun$ ÜPUNUUNDUMD — ULUTURAANP ÇPUNİN) 30 YISLARN 4 Çzayorus 4of zppyçLo av zpufvy P0 PufDf TU pua) “S2aNONUS 107 SOPINE J0 SPUn NE PUY INOKL pue Copuyn 2)eş4o 3 yogoJ HON3 Wş 'e OB PUNO ZL “10Yy PKO ZPEPA OSMÖKE pus a0bİR “zDADd OYDAOJ TU 6 ) Son birkaç derstenberi devam ettiğimiz “Tütüncü dük, dükkünmda” mevzuu üÜzerindeki çalışmalarımızı bu ders. Geçen dersteki vazifeler te bitireceğiz. Bunun için, bu bahiste öğrenilmesi lüzumge. len diğer baza kelimeleri gördükten sonra bütün mevzuu ingilizcesinden tekrar edeceğiz. " Yalnız, evvelâ geçen dersin sonunda ingilizceden türk, *GA9ASYOOG PU “SIDMOLYEIS “MPUSĞUEMİDU. DUUT) MULE SÜ ge are “sğangns oj ur Ayferoodsa sysrumdonaO) Areyç * çeye ve türkçeden ingilizceye çevrilmk üzere verndiğimiz tercüme vazifelerinin yaplımış geklini görelim: Çevrilecek olân ingilizce cümlelerin türkçeleri şunlar. “saşgasına 9p HapköĞ unjna Üeyo Mirzeç adruDİr UrBSI) D1DÖ WYÖZ UPLAYİOĞ AIYBUYO UNF TUURYDODUNA 298 d0 g je10009egOT — Kddad üj o 0s pit saayıydıy *Szapçoy Pu sası> ayoreS)p pue Sefpo sayonod 0dE$YOJ SE YİNE * *D) DADÜRD DA ASBADÖY YUAĞDA “LAYIBAY UNN YAIĞ “anN3 doy SPHadi “yYpı SA AOPYORLYDİ GÜL ĞD DA p | di. Rahip büyük bir dikkatle — hareket etmişti. Maamafih açıkça — hareket et- seydi bile gene netice değişmezdi. Deh. şet içinde bulunan Ravayak, hiçbir şey, zörmiyecek, hiçbir şey hiçbir şey anlamıyacaktı. Dizleri fena halde yanmgğa başlıyor. du. Fakat o, ayağa kalkmayı veya yeri-. ni değiştirmeyi —düşünmüyordu. Neye — Ateşi görmüyor _—ı"ıı&— mayıfi ki yarın yola çıkıyorsunuz ve bir | de bizden olacaksın!  yarar? Zavallı cehennemde bulunduğu | ğımızı hissetmiyor musunuz?” « hayli uzun mesafe katedeceksiniz, Ve sonra bütün bunlar, w “ kanaatindeydi. Nereye — gitse, bu ce- — Filhakika çok “km Kiş — Ravayak kapıya kadar gezilemiş deh | bir rüzgâr tarafından dağılmış gibi ol —— hennemi ateşten kurtulamıyacaktı... Aradan uzun bir zaman geçtil Raya- yak inliyor, dna ediyor, dövünüyor ve ancak kendisinin bildiği bir sürü sözler mırıldanıyordu. 'd- Birdenbire karşısındaki - duvar, hiç farkında olmadan, kayboldu ve gözleri kör eden bir ışıkla beraber, alevler fış- krımağa başladı, ç Saçları diken diken olan — Ravayâk bir sıçrayışta ayağa fırladı ve çılgın bir ve ademi memntniyet ifade — eden bir tavırla bağırdı. * — Bana bak Jan Fransua, boğaz'znan bir dana gili ne bağırıyorsun, öyle? Se- $ yıp’ Uyu, Göreceksin ki rahat edecek- sin. Ayni zamanda beni de rahat brra- er ne olursa olsun, bir ha- olduğuna kanaat ıdur — kuvvetile onu kucakladı ve w bir sesle kekeledi: — Orada!.. İşte!. Orada! Görmüyor musunuz? —-bu'u görüyorum. — Hayırl.. Göz kamaştırıcı bir ışık! — Sen delisin! Her taraf kapkaran- hk, sen işıktan bahsediyorsun sediyorum.. Fırtına başlarıgıcı. — Hayır cehennem!. Bu cehennem ateşidir!.. Ve mademki siz hiç bit şey görmüyor, hiçbir şey hissetmiyorsunz, demek ki, yalnız ben cehennemlit ol- düm, lânete uğradım!.. Bütün bu sözler — gitgide artan Lir dehşet içlüde söylenmiş ve birer heçkı- tıkla nihayetlenmişti. Havayak son sözleri söyleyince, ra- hip hiddetle silkindi, onun kollarından | Kurtuldu ve kızgın bir sesle bağırlı : — Cehenneme kadar git.. deli adam! Boş hayallerinle befii uyumağa brcak- miyorsun 1,. Ravayak tekrar hıçkırarak inledi: Rabip hiddetle ayağa kalktı. Rova- yakı elinden tütarak ve alevlerin fışkır- Ravayak tekrar uludu: — Yandığımı hissediyorum,.. Bitmez tükenmez bir uçurum ıorllyımın.xhn ıınuıq nde K ———LM— — Söyledikleri doğruydu. Biraz — evvel duvarta bulunduğu yerde şim Ji bir de- lik vardı. Bu Welik gon derece derindi ve içinden alevler fışkırıyordu. Buna rağmen rahip omuzlarını kal- dırarak bağırdı: — Artık fazla oluyorsunuz. — mösyö Ravayak!. İyisi mi hemen yatın. Unut- şet içinde alev uçurumunu seyrediyor- dü. Bu sırada müthiş bir gök gürlemesi odayı salladı. Rayvayak dehşetle sıçra- dı ve soluyarak sordu: — Duydunuz mu? Gülâr tekrar hiddetli biı tavır takı- narak bağırdı: — Hiçbir şey d_ııyıııln.. Çünkü si- zin sıçma hayallerinizden başka mey. danda hiçbir şey yoktur. Rica ederim, eğer uyumağa niyetiniz yoksa uyuma- yın fakat beni rahat bırakım, Benim is- tirabate ihtiyacım var, çünkü size Te« fakat edeceğime söz verdim! » Ve rahip yatağına iyice gömülerek, hiçbir şey duymak ve görmek - İstemi- yen bir adam tavrile mantosunun baş- Ş ninle rehat oturmanm İmkânı yok: kil. — Cörüyorum! Hissediyorum! Yanı- Tığını iyice kalasına: çekti, kendimi öldürdüğüm içindir!. Ml_ Ş | y Odanın örtasımdz Jurüp şu düvora he | Yoruml!.. Cüıınandqmdlyorm ti Bü'derede, attaktatır geleik Bizçoli'seni ınıııuu,jın Fransua? © nive ba'ıvorsuğ? de var” Besim — gibi | e! < 5 terişöyle bağırmağa:başladılar! | — Cehennemlik kadın cevap W — Jan Fransua! Jan Fransua! Oras a mısin? Semki müstebit bir adamı vurmaktan kerkuyorsun; — işte seni bekliyen b kibet!.. Bizim duıhın* - Bizimle bera- ber ıdmidnl... -Bu kadının tatlı ve elemli bir yüzlü var-. — — GANE C VİRRİZ 'Ni e lEEİE A L IĞ îğîğğğ'ğğşş _noığşğğâs-â_ğ ğğ;ğğâ îgğ Ü % ğ- 'g-ş ğ % G, Ehüblk 'i £ şlk St p VOĞ _'ı k Tz —.ğ 8 ' E P. a : ze Z 5 : î ğ — A GKL GND D” < Dll yi Ser A b | Eîâğ z îî—ğ—î'ğ:sğ şğ z ğğğğîî: 'î âğîğ ğıgîğ ğğg;ğ ŞA —ğâğ" İKi KBA Eğşğâ H R Cslmr : HL ğ%%g Sit HİA Gd A TT vt H aha 5 gfi ŞAlp aa aP YA 0A6 . pak !! iğ l ğğ *îâ;ğğ : z îğ%* ag:z—a?ğğğ ğğğ*gî_ğ G DAT y K” ÜHlE SADA Tz EL zti Se$ FRORE N si S338) ç MWT MT ERE. AUK | | h! Y * İ9nrs * . e » GAPetuy Gts ea CAY Kİ ..ı.—'ıoı" î AA PARDAYANIN OĞLU PARDAYANIN OĞLU öf G Ravayak, ayni — zamanda bu Mçürü tmun içinde, kırmızı, yeşil, mavi aleve — ler arasında, ıstırap içinde kıvranan, koşan, uyuyan birçok adamlar gördü ve —— bu adamlar pençelerini ona doğru uza* 5] tarak tehditkâr tavırlarla bağırıyorlar- — — '= | di: “ — Gel!... Bizimle beraber Bgel!,. Sen U du ve Ravayak bu uçurumun ortasında ancak genç ve güzel bir katlın gördü. dı ve gözlerini ona dikerek şöyle dedit —— — Bana iyi bak Jan —Fransua! Ben Bertiyin annesiyim.. Mgıkhirıdıllh; A Benlyinbılıın&:d&yevırııı k istemis — yoçsun!.. delit.. Bin defa deli adam!, *'-' Ben sırf onun yüzünden “cehennemlik * oldum ve şimdi burada stırap — içinde kıvranryorum!.. Çünkü o, benim namı- sumu payimal etti ve çünkü bana kar$i | :eu:u,umıunnını.mumhîı L | bir cürüm işliyerek çocuğumun babast — —— | oldu, Böyle bir ebeveyinlik nazarr itir —— bara alınabilir mi? Ve şimdi burada kı” — tanıyotsum — bu da o sefil yüzündet —— — D ıuıı;ibiblrvıdyıtıldıhnnıc*’ sesle devam etti: kacaksın, dığı yere götürdü, Elini hayali bir ma- Dehşetinden âdeta çılgın bir hâle'ge- | | — Hayir, ona bir baba — nazarile bar £ biğim Bu doxt sesi bedbaht Ravayaka !irar | miaya dayadı ve hiddetli bir sesle: den zavallı Ravayak cevap | Flamaz ve h'“”"?""“'d"'î’ j — Gcesaret vi soğuk kanlılık verdi. Müte- | — — Duvardan başka bir şey olmazığı- verdi.: çe ret dliyor!.. Ben öyle ümit etmiştim id. — mad bu göz Yamaştırıcı ışığı çörü-| n gördün ya! dedi. —Hissetmiyor mu- — Buradayım. sen benimle kızımın intikamını alacak” —— KSB omadiven harareti bissediyor | sun? — Bak Jan Fransual., dinler. Mas | Sin. Ve bu rstirabrmizı bir hayli tahfif ederdi, Fakat şen korkak ve alçaksınd. günklü korkuyorsun ve çünkü onu vur”

Bu sayıdan diğer sayfalar: