7 Haziran 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 4

v P GT — G da ÇUN ç AD B 4 DT TaR e l OWT Her hakkı ablası Hadiyoe'ye alttir. Yazan: Naciye İzzet w kurbanı: - 98 Lem'i birkaç saattenberi çok si- nirli ve heyecanlıydı. Vebu heye- can saatler geçtikçe daha fazla artr- yordu. Bu hal onda o kadar nadir o- lurdu ki neye uğradığını pek kendi- si de tahlil edemiyordu. Bu sağlam ve soğuk kanlı çocuk öyle olur ol- maz şeylere karşı aldırış edenlerden O hayatmda hiç bir sıkmtı ve ga- ile tanımamıştı. Bütün hayatı avare ve tahat geçmişti. Daha şimdiye ka- dar arzularıma ve fantezilerine engel olacak hiç bir hâdise çıkmamıştı. Halbuki işte şimdi birdenbire şu bizi tehdit eden, fakat vukua gelmi: yerek beklenilen ve önüne geçmek için hiç bir şey yapmağa muktedir olamadığımız bir felâket hissi kablel vuku ile bütün müvazenesi ve itida- li bozulmuştu, Açık renkli meşin büyük kana- peye gömülmüştü. En çok sevdiği spor mecmualarından birisi dizlerin- de açık duruyordu. Fakat her/ za- man büyük bir heyecanla okuduğu son maçlar bugün onda hiç bir alâka uyandırmıyordu. — Ruhunu saran müphem bir sıkıntıdan başka hiç bir şey hissetmiyordu. Mecmuayı fır- latarak bir cigara yaktı. Ve düşün- meğe başladı. Bu endişe ve sıkıntının nereden geldiğini samimi olarak kendi kendi- sine karşı itiraf etmek istiyordu. Halbuki işte buna bir tek sebep bula. biliyordu. İzmirden döneli - yirmi dört saat olmuştu. Dikmeni Hacer annenin müşfik ellerine tevdi etmiş- ti. Kendisi yoökken Neclânm - gele- ı-fğini. iyice umrluğu halde işte Neclâ %elmcmiş:i. - “E.... diyordu. Eğer yüreğimde- ki bu sıkıntı bundan ileri geliyorsa üzüntüye değer bir şey değil! Bun- da ne fevkalâdelik var kil,, Koltuğuna daha fazla gömüle- rek bacaklarını — uzattı. Gözleriyle cigarasından kıvrıla — kıvrıla çıkan dumanları takip ederek tekrar bu düşünzeye devam etmeğe başladı. Neclâ çocuğunun kaçırıldığını görerek büyük bir kedere uğramış olmalıydı.. Böyle bir şey onun nahif sıhhati için çok kuvvetli bir darbe o- labilirdi. Neclâ hakikaten o kadar ince, o kadar narindi ki... Bü düşünce yüreğini kararttı. Evfendiktenberi ikinci defa olarak «karısınm bakılmağa ve itinaya muh- .;ğmı*_ı'ıî.;ğıım!ımm"umıın"""mıımılıımmml—ıu cağrır bu Bütunlarda izah ettik: Tür. tiye ve Suriye dostluğu, Türkiye ve _uriye hud:.ıt emniyeti. Allah kısmet eder ve bilhassa kendi halkı kabiliyet gösterirse müstakil olacak olan Suri. yeye bütün teveccüh ve muhabbetleri. mizi söylemekten geri durmuyoruz. Samimi Türk teveccüh ve muhabbeti- nin müstakbel Süriye istiklâli için çok büyük bir ehemmiyeti olduğuna güphe yoktur. Cenub hududlarımızda. ki yeni komşumuza göre bunü takdir ecimemek büyük hata ve büyük gaf. lettir, Nadi, Suriyenin toy politikacıları- na bDügünlük Tkasaca şunları söylüyor: Fatayın aldığı son şekil gene bizim güzel niyetimizin bulduğu ehven bir tabir ve tefsir seklidir. Böyle olma. yıp da eğer Suriyede bir takım insan. lar Milletler Cemiyeti kararma muha. lefet ederek bu yoldaki taşkınlıklarile neticeyi değiştirebilecekleri malihul- yasında bulunuyorlarsa onlarm peri. şan akıllarma şaşmak lâzımgelir, Ce. miyet böylelerinin haklarından gel- mekten âciz değildir. Filhakika bu gi. bi vaziyetlerde tarafımızdan vaki ola. cak sikâyetler üzerine Cemiyet vazi. yetin düzeltilmesini Fransaya, bize veya her ikimize birden havale edebi. lir. Cemiyet emrinin kuvvet, adalet ve kat'iyetle icra olunacağından kim_se—_ nin şüphesi olmamak lâzımdır. KA taç zayıf bir çocuk olduğunu hatır- ladı. ' Sonra şunları düşünerek kendi- ni teselliye uğraştı: — Emine ona iyi bakacaktır.. | Belki birkaç gün orada istirahat et- mek istediği için henüz*gelmedi. Fakat Neclânın hasta ve kendi evinden uzakta, hakir gördüğü bir köylü kızının ellerinde bulunması düşüncesi ona çok nahoş geldi: — Benim karım bu vaziyete düş memeliydi... Fakat belki bana yaza- caktır. Fikrinde beliren bu ümit derhal bir aksülâmel yaptı ve ona çok daha fena bir şey hatırlattı: — Mektubu kime yazacaktı? Ona ÇOk k'l'î!d!ğı yüzde '_V'ÜZ T- hakakak olan Neclâ şüphesiz ki yazmıyacaktı. Emineye — gelinrce bunu hatırma — bile getirmezdi. Bir saniye kadar kendisi yazarak sorma: gı düşüncü. Fakat Lem'i düşününce gene onu bundan alıkoydu: Peki bu mektubu veya telgrafı kime yas zacaktı — Emineye mi? Kibir ve vakarı böyle bir şeye müsaade etmiyordu. — Neclâya mı? Bunu da yapmak istemivardu. Çünk'i o zamançok güç ve sıkıcı bir izahat lâzım gelirdi. —- Beklemekten Laşka yapacak bir şey yoktu. Belki karısı bu sabhah on birde hareket eden treni aldıysa akşama doğru İstanbula gelehilecek- ti. Ortada çok tuhaf bir şey vardı: Lem'i İzmirden döneli evde kalmış; bir yere çıkmamiştı. Çok defalar ka- rısını yemeklerde yapayalnız - bıra- kan Lem'i şimdi ne öğle ve ne de ak şam hiç bir yere çıkmağa muktedir olamıyor ve sanki gizli bir kuvvet o- nu evde tutuyor gibi görüfnüyordu. Geniş yemek salonunda tek takım büyük meşe ve yemek masası üzerin de kaybolmuş gibi görünüyordu. Bu yalnız yemek yemelerin ne kadar sıkıcı olduğunu şimdi kendisi de bizzat öğreniyordu. Buna rağ- men yemeklerini dışarıda yemek ak- lma bile gelmiyordu. Kendisi de an- lamaksızın şu bomboş evde onu tu- tan sanki bir şeyler vardı.. Öyle şey- ler ki, endişe, ıstırap, ümit ve l:gek— lemekti... Günün son ışıkları da söndü. Neclâ gene gelmemişti. hiç bir mek tup da yoktu.. Bu beklenerek geçen saatler sıh- hatli, sağlam ve havai çocuğun ha- yatında fevkalâde birşeydi. Gece u- yuyammadı. Daha bugüne kadar o- nun rahat ve konforlu hayatında hiç bir endişe uykusunu . bozmamıştı. Halbuki bugün işte gece uykusuîlu- ğunun acısını ve bu uykusuzluğun yarattığı kara düşüncelerin acılarını tatıyordu. Kendisine mahsus bam- başka aykırı düşünceleri vardı. O- nuün prensipince en büyük musibet- ler ve müthiş felâketler çok tabii ve kati şeylerdi. Ne yapılsa bunların önüne geçilmezdi. Bunun için işi ol- duğu gibi brrakmak daha makul ve doğru bir işti.. . Uykusuz geçen bu hain, bu sinsi gece şimdi onun altüst olan beynine. sanki ateşten iri yazılarla şu kelime- leri kazıyordu: “Neclâ çocuğunu bulmak için gitmemişti. Hatta şimdi şu dakika- da Hacer annenin evinde bile değil- A Ötekini bulmak üzere gitmişti.. Şimdi onunla beraberdi!,, Neclânın — hiyanetinden şimdi kati surette emindi: Bu sabit fikir artık kendisinde çok kuvetli bir kanaat haline gelmiş- ti. Hem de bu kadar makül ve ola:- gan bir şeydi ki!... , (Devamı var) < HABER — Akşam postası » ü İ A ? n î' ı Bi T HAZİRAN — 1937 Tramvaydan atlıyanlar Dün yalnız Eminönü mıntakasında tramvaydan atlıyan 22 kişi yakalan- mış ve 20 sinden para cezası alınmış, 2 kişi hakkında da muamele yapılmış. tır. ; Berberin si!âhı Beşiktaşta Teşvikiye caddesinde 17 numarada oturan Abdullah dün akşam tramvay caddesinde berber Hamdi ile kavga etmiş, Hamdi ma- kasla Abdullahı karnından ve alnın: dan yaralamıştır, Yaralı hastahaneye kaldırıl berber Hamdi yaknlaî:ışt:r e Beyoğlu birinci sulh hukuk hâkimli- ğinden: Zülâle, Hamit, ve Semiha ve Akil Muhtarın müştereken mütasarrıf olduk ları Kasımpasa nalıncı yokuşunda 69 No. İt ev 600 lira muhammen kıymeti evin tamamı Şuyuun izalesi için açık art tırmaya konulduğundan 12—7—037 pazartesi saat 15 den 16 ya kadar Bey- oğlu sulh mahkemesi - başkâtipliğince müzayede ile satılacaktır. Arttırma bedeli muhanmimen bedelinin yüzde 75 ini bulursa o gün ihale edile- | cektir. Bulmadığı takdirde 15 inci günü gelen 27—35—5337 salı saat 15 'den 16 ya kadar icra olunacak ve ancak arttırana ihale edilecektir, 1 — Gayri menkulün evsafı mahke- me başkâtibi nezdindeki — 937/19 No-lı dosyada yazılı olduğundan anlamak isz- tiyenler orada okuyabilirler. 2 — , İhaleye kadar birikmiş maliye, belediye vergileri vakıf icaresi, tellâliye 20 senelik vakıf taviz bedeli müşteriye aittir. : 3 — Arttırmaya girmek — istiyenler müuhammen bedelinin yüzde 7,5 nishe- tinde teminat akçesi veya ulusal bir ban kanın teminat mektubunu getirmeleri şarttır. 4 — Arttırma bedeli ihaleden itiba- ,ten 7 gün içinde mahkeme kaşasına ya- tırtlir. Aksi takdirde ihâale — bozularak farkı fiyat zarar ziyan ve faiz bilâhü- küm kendisinden alınacaktır. 5— 2004 No. İt icra ve iflâs kanunu- nun 126 ıncı maddesine tevfikan gayri menkul üzerindeki ipotek sahibi alacak- hlar ile diğer alacaklılar gayri menkul üzerindeki haklarını hususile — faiz ve masrafa dair olan iddialarını isbat için ilân gününden itibaren 20 gün içinde evrakr müsbitelerile birlikte satış me- muruna müracaat etmelidir. Aksi takdir lde hakları tapu kütüğü ile sabit olma- yanlar satış parasının paylaşmasından hariç kalırlar. " 6 -— Şartname mahkeme divanhane- sinde herkesin görebileceği yerde asıl- mıştır. Fazla malümat almak istiyenle- tin 937/19 sayı ile başkâtipliğe müra- caatları ilân olunur. — (8683) Yunanistandaki Türk denizcileri Yunan Bahriye müsteşarile sefirimiz nutuklar söylediler Atina, 7 (Hususi) — Türk de- nizcileri bu gün öğleden evvel Ak.- ropolu ve müzeleri gezmişlerdir. Akşam şereflerine Türk elçisi Ruşen Eşref Ünaydın tarafından Ki. fisiada Sesil otelinde verilecek ziya- fette hazır buluna Bye. « Yarın Aris mektep gemisi zabit- leri Türk arkadaşları şerefine gemi- de bir resmi kabul tertip edecekler- dir. Hamidiye, yarımı akşam Korfur ya hareket edecektir. y Gazeteler, Yunan bahriye müs- teşarı Papa Vassiliou — tarafmdan Türk misafirler şerefine çekilmiş o- lan ziyalette Türk — Yunan dostu- ğu hakkında teati edilmiş olan söz- lerden bahsetmektedir. Bahriye müş teşarı Papa Vassiliou, gene Türk bahriye zabit namızetlerini selâmlıya rak ezcümle şöyle demiştir: “— Donanmalarımızın inkişah. na, tensikine fasrlasız surette çalışır- ken sarfetmekte olduğumuz Müşte. rek mesaide hep sizleri düşünüyo- ruz. Sizlerin samimi ve devamlı teşriki mesaisi, hükümetlerimiz ta- rafmdan Balkan Antantı müttefik- lerimizle sıkı bir tesanüt dairesinde hareket etmek suretiyle girişmiş ol- duğumuz müslihane ictaatı tarsin etmekten başka bir netice veremez.., Türkiye sefiri Ruşen Eşref Ün- aydın, ezcümle şöyle demiştir: “— Genç bahriyelilerimizin mes leklerinin başlangıcındaki bu temas- ları onların ruhlarında hususi - bir mevki işgal edecektir. Buna emi- nim, Biribirlerini mütekabilen tanı mak suretiyle müttefik Balkan mem leketleri arasında yeni bir devre aç" mış olan bu mukaddes tesriki mesai Mmirasmı lesellüm cdecellerir Bü Duvarda oyn'rke Üsküdarda Nuhkuyusunda oturatlı | ön altı yaşında Hayreddin duvar üze - rinde oynarken sokağa düşmüş, yara. lanmıştır . Cumbadan bakarken *Ayvansarayda Odalar çıkmazında ©- turan Âli, evinin dumbasından bakar . ken sokağa düşmüş, yaralanmış, Muse- vi hastanesine kaldırılmıştır. Dut top'ariren Fatihte Muratpaşada oturan dokuz yaşımnda Server ağaçta dut toplarken ar kadaşlarından on iki yaşında Muzalfer tarafından itilmiş, yere düşerek yara . lanmıştır. * suretle daha genç yaşlarında iken bü nizamım muhafazasının ayni za- manda umumi sulh sahasında tema yüz etmek — demek olacağına kani olacaklardır.., Gümrük -muhafeaza - subayı Harp okuluna sekiz talebe alınıyor Geçen sene olduğu gibi bu sene de sekiz genç gümrük muhafaza su- bayı yetiştirilmek üzere harp okulu- na alınacaktır. Bu gençler bu sene ve geçen sene olgunluk imtihanı ve- rip de sivil liselerden mezun olan gençler arasından seçilecektir. Eğer kâfi derecede talip olmazsa daha ev- velki seneler mezunları askeri lise- lerden birinde olgunluk imtihanma tâbi tutulacaklardır. Bu gençler aynen orduya yeti- şen subaylar gibi yetiştirilecek ve onlar gibi her türlü masraflariyle mektebe gitme harcırahları hükü- me: farafından verilecektir. Zavallı eşekler ! Piyasaları düşerken ihtiyar atlar kiymetleniyor İstanbul belediyesi şehrir mu-' | ayyen mıntakalarında eşeklerin gez mesini ve nakliyatta kullanılma- sını menedince — beklenilmedik bir Göziyet meydanır erkmıştır” BİRSEREL raftan eşeklerini ellerinden çıkar: mak için ucuz pahalı demeden müş- Yari arıyan eşek sahipleri, diğer ta- raftarı işlerini görmek için at veya katır aradıklarından at ve katır pi- yasası süratle ve eşek piyasasının aksine olarak yükselmeğe başlamış- tır. Bilhassa atların kıymeti her gün biraz daha artmaktadır. | Evvelce 25 . 30 liraya alınmış o- | lan eşeklere şimdi kimse on lira bile | vt:rmezkeu evvelce 30 liraya satılan l bfr hayli yaşlanmış atların piyasası birden 50-60 liraya yükselmiştir. Halbuki eşeğin meşakkate — ta- hammülü, arpa yemek hususundaki kanaatkârlığı atta tabiatiyle bulun- mamaktadır. — Bunun için eşekçiler pek müteesir ve kederli bulunmak- tadırlar. IÇERİDE: * Büyük Millet Meclisinin 11 haziran cü- ma günü yaz tatili kararı vereceği anlaşı'. maktadır. Başveki!imiz İsmet İnönü Mecliste ki mühim nutkunu o gün söyliyecektir , * Yarın saat 18,390 da Beyoğlu halkevinde İhsan Arif Gökpınar tarafından “Cumhuri yetçilik,, mevzuu üzerinde bir konferans veri lecektir. * Btibba odası reisi Üniversitede çalışan ecnebi profesör ve doktorların da yaptıkları işler dolayısile kazanç vergisi vermeğe mec- bur olduklarmı söylemiştir . * Şehrimize gelen mâruf Fransız fikir 8« | damlarımdan Gabrlel Mâurey bugün saat İT de İlk konferansını verecekltir. # Üniversite Astronomi döçenti Nüzhet “gü neş etrafındaki fezada ziyayı bel'eden kütlenin mevcudiyeti,, tezini kabul ettirerek doktora- sınt vermiştir. Bu suretle genç kadım doöçene timiz İlk Türk kadım fen doktoru olduğu gibi ortaya yepyeni bir iddia da atmış ve kabul ettirmiş olmaktadır. * Bergama ovasınm sulanması için müte- haasıs hir heyet mahallinde tetkikat yapmak tadır. - & Sihhiye vekâleti, mürebbiyeler için kurs lar acmağa karar vermiştir. #4 İstanbuldaki bütün eski eserler asıllarıe na uygün olarak tamir edilecektir. *& İş kanunu mucibince sigoörta idaresi ku- rulunca tramvay işçilerinin sigorta sandığın daki paraları geri verilecektir. * Yeni bayrak kanunu dünden — itibaren meriyet mevkline girmiştir . * Şehircilik mütehassısı Prost müstakbel şehirde yedi büyük park ve 13 umum! bahçe yapılmasını münasip görmüştür. DIŞARIDA: #Alman hava nazırı Göring bir — nutuk söyliyerek Almanyanın korkutulacağı Zamz« şe> 2420 12,12 16,13 19,40 2137 211 MA * a * A GEÇEN SENE BUÜGÜN NE OLDN? Yugoslavya, Romanya ve — Çekoslovakya devlet relaleri ile bu Üç devletin erkânı har biyeleri Bükreşte toplandılar. hm geçtiğini, ve Alman kanı döküldüğü za» mMmöu yapılan hakaretin ancak kan dökülmek le temizlenebileceğini söylemiştir. * İngilterenin temmuzun on — sekizinde toplanacak mandalar kömisyonuna Filistinin dağlık arazinin Araplara ve ovalık kısmının Yahudilere verilmesini teklif edeceği Fransız gazetelerinde yâazılmaktadır. W *A Polonya cumhurreisi beraberinde harici ye nazırı olduğu halde Bükreşe gitmiştir. # İngilterede bugün fevkalâde bir toplantı yapılarak altm paniğinin önüne geçmek için kararlar ittihazma çalışılacaktır. * Berlinde Fransız sanat sergisi açılmış ve Alman nazırları bulunmuştur. #& Danimarka hariciye nazırı Berlinde te» maslarda bulunmaktadır. # Buülgar kralr Boris Bulgaristanm Anka ra büyük elçisini kabul ederek uzun boylu görüşmüştür. # Bütün dünya riyaziye âlimilerinin iki ase ra yakın bir müddettir halline — uğraştıkları - halde muvaffak olamadıkları (Göldbach) da vasını parlak bir surette halleden — Soövyet fen akademisi azasından riyaziyeci Vinogra dof mezkür akademi divanımca on bin rublee lik bir mükâfatla taltif edilmiştir. #& Fransız Jeanne d'Arc kruvazörü Alman bahriyesini ziyaret etmek üzere Kliele ge'e- cektir. Fransız kruvazörü Kielde sekiz gün kalacaktır. Bu tanada gemi subayları tay'- yarelerle Berline gelecektir. ve orada bir gün gezeceklerdir. “