B im görüşüm: | Mürekkep | cinsler! ve kıymetli vesikalar Tanıdığım muhterem bir zat bundan beş on yıl önce yararlık Büyük Şefimiz de ken- disinin hizmetini takdir. ettikle dair ona bir mektup yollryarak ii Fat etmi göstermiş. rp ine | ler. Bahsettiğim zat, tabiatiyle mem nün... Bu mektubu, çerçeveleterek, iftihar vesilesi olm üzere, salonu» nun duvarına asmı Okumak üzere gözlerimi kırpış- tırarak baktım. Hattı seçememiş olnamı evvelâ miyopluğuma atfe- derek bir iskemlenin üstüne çıktım, iradeli elle çizilmiş net satırları ari- cak o suretle okuyabildim. İşte böy» | lelikle dikkatimi celbetti ki, ilk ba: | r a seçemediğimin sebebi, meğer gözlerimdeki arıza değilmiş. Duvar- da asılı durmaktan mürekkebin ren- &i belki de yüzde yetmiş derecede | diyahlığını kaybetmiş. > Derhal, muhterem dostuma de- | dim ki: — Aman, bunu buradan indiri. | > torunlarınıza bir övünme vesilesi “arak intikal etmesi gereken böyle NT ve muz? T » soluyor, görmüyor musu- duvara asacaksanız fotoğrafı h gi “ çıkararak asın. Orijinali, « yah sar Sara sarılı olarak, ışık görmez bir Yerde saklayın. ğ Teklifimi makul buldu, öyle ya- Pacağını söyledi . Fakat, sonra düşündüm ki, iş Kadar basit değildir. Geçen asirla Mk Mi ağ > nice levhalarını biliriz. ki, ie e? altında © kalır ve siyahlığını b kaybetmezler, Çünkü bunlar, UL? k mürekkebi, denen ve nebatı 'astan yapılan T; - C8ki resimi buy ha) ntikal etmesi icap eden bü Vesik za ei sikalar hep bu mayi ile kale- alındığı icin, wrlera i tün eN parşmenler, kâğıtlar Tinde “ vazıh okunabiliyor. Yimdi, bütün resmi dairelerimi- ken eğ mürekkep, ömrü pek an ve kimyevi esastan yapıl- ma Ay, : ley, 'UPa mürekkepleridir. Dakti- | © ile kâda en zin Yazılmış satırların ömrü ne ye uzundur bilemiyorum. Fakat “anılması arzu edilen en kiy- imiz re Md bile, şayet Gi be epli iseler, asırlarca sonraya acağı muhakkaktır. meva eden düşündürücü bir v.d. Daire ve levazım müdür- Yeti, mürekkep meselesini ehemmi- © mevzuu bahsetmeli, yalnız bu ün değil, on asır sonra da gayet va- zıh olarak kalacak bir cinsi seçerek, | Yahut y Me SUE oksa hususi surette ısmarli- w il icap eden kıymetli kayıtlarm »azılması için emre âmade bulundur malıdır, eğ (VA - Nü) Bizde bahri inşaat Mevcut müessesoaler | tetkik ediliyor Ticaret odası İktısat vekâl, didiiği etinden ve- rilen bir «mir Üzerine bizde bahri ins şaatm şimdiki vaziyetini etraflı bir şe. kilde tetkik etmektedir. Haliçte bir ersane kurulmadan evvel | şaat sahasında meler buj kümetin “ğrenmeği Kiz anlaşılmaktıdır. sına yeni | bahri in- nu hü #u gördüğü ” Bu ârada Ticaret oda- gelen emirden hâlâ itim ağıeut bulunan ve ileriki Türk iaşaat hriyesin; e tn Cöasnı teşkil edecek olan P tek mâyeye ahş aâtının tam bir hi. âdi tutulmasının düşün & “© göstermektedir. Odanın yapa cağ n : ğ z | ği tetkikat böyle bir himayenin iyi netice verip vermiyeceğini gösterectkir. Ahşap tekneler yapan imalâthaneler. den yalnız Haliçte yirmi kadar vardır. Bunlardan bazıları oldukça tekemmül etmiş bulunmaktadır , sında pis bir. sokeki r.. Isirgan otları gi ktorlar kuw rek de ğer en “e i Süreyyaya do (solda). Kööasıin hastaneye kaldırılmas Mİ: Olarak Sakiyen “lar. vyonin eek; oca; prevanloryom (90 “a alamadığı cşağıa okuyabilirsin )rtada ) Hacı M uhiddin sokağındaki 52 uumaralı ev. maaşı miç z r tarihi var (sağda). Istanbul konuşuyor ! Mihrimah sultan camiinin mezarlığında ısırganlar arasında 40 günlük bir çocuk bulundu! 30 kilo et sulın alabild'ği kişinin bir günde topu topu BM e aballe! Allah için olsun şu İçtimaı muavenet teşkilâtımızı yapmağa derhal başlayalım Yazan: Haberci Sağlığında malüllük maa Tütün parası alıyordu, velkasıl eli- nize çok para geçiyordu. Ölünce msaş di. Neye kestiklerini sordüm. «Kay | dihayat şartile bağlanmış bu maaş» de, bekle Bunun dü açıklı bii x alıyor- mayısındı murafler silâhlı Türklerin istanbul gehrine girdiği g ği hi kapıdan 25 adım öteke kesi, Koy dana eti satan kasap Halim Başara. La sokakları boş mahal- 1453 yr w evleri sessiz ve öşünür diler. İkramiye (alan da veren olmadı, t özlerini daldırmış düşünür gör- t yası da havaya kariştı. o Güya lelere g' iu tütün parası da ya J düm, Ona sordum: hüllenizde? bize iki yüz lira değerinde arâzi verile. | a nizde? ) — Kaç kasap var mahat€ cekti. — Üç tane... dedi - Vesikslardan bir tanesini uzattız — Günde kaç okka €t satıyorsun? — Şund — Belli olmaz ama. Üsti kotama bağlanılan maaşın üste on okka i stekaüdiyer olduğu lum, belki siz bir yat gartile olduğuna dair bir kayıt bulursu. tutar. — Ya öbürleri? — Onlar da onar okka satar — Demek ki ceman yekün otuz ok- nuz. €virip çevirdim. Bayan Ser — ka?. tad ydr. Ikinci (o kolordu 13 üncü — Eh işte Ri ak 1 Gürler Bâ- ali; 2 inci tâbür birinci bölükteri Tama 4ygj yili Md esini “ nis ir günü yani İstanbulu zaptımızdan tam il oğlu Mehmede beşine! derectderi ma. ından 75 Okuruş asli bağlandığı ve kendisine 200 razi verilezeği bildirilyor ve te ye nevinden olduğu işraet edilen şın kaydı hayat şartile bağlanacağı yazılmıyordu. 181 olduğu anl 484 yıl sonra kasabın verdi et ve sağlam gıdanm tarafımızdan hi. lâ tamamen zaptedilemediğini gösteri- . yordu, Acaba bu doğru muydu? Koskoca- Edirnekapı semtinin beş mahallesinde. kişi bir günde ancak 30 okka kız elinde 15 yaşında bir ge ka ize baktı — Peki araziyi neden O aramadınız? ki altı bi e malü Cetçik) le mİ geçiniyordu? Bir Çanakkale malülu 926 danberi mllracaat etmiş olsaydınız Mihrimah Sultan camiinin arka ka- Adının Servet olduğunu © öğrendi bunu alabilirdiniz? Yoksa vermediler urların arasında o uzanan, dar, urlu ve ısırganlı (o yolda biraz ,, soldan birinci sokağa saptım. Yü büyüklü on beş yirmi çocuk gülüşüp oynaşıyordu, Onla- mi? Kırk Kurda bir hurda! Bu srrada odaya 22.23 mat yüzlü bir taze girmişti. Önun da örtü vardı. Söze karıştı: beni evine davet etti. Dar bir kapıdan girdim, iki adımirk bir © taşlıktar mini mini biz odaya daldım. Dikiş odanın yarısını kaplıyordu. makinesi başında bi koşuşuyor. alüld ip baktır. Hepsi birer © aslan | o — K99m m » > iye devam et. | “Bu gresiyi almak * İçin sekiz dn parçası idi. Bir kapının önlünde elindeki | ti » Çanakkalede sol gözünü kaybetmiş | gilenin birleşmesi lâzımgeliyormuş. Bir. kırmızı gülü koklayarak bana bakan on | ti. leşemediğimiz için alamadık Ve bir kenarda duran bir takim veşi- (Devamı 4 ine kaları, nüfus kâğ HABERCİ dört yaşında bir kıza yaklaştım: “Bu sokağın 4d: ne yavrum? — Hacı Muhiddin mahallesi cami s0. . diye mırıldandı. derdiniz yok mu? fıtlarını göster kağte — Bir — Ne gibi? —- Faraza bir şikâyet, bir arzu falan.. Bu sırada genç kızın cevap vermesi- | ne meydani brrakmayan şakrak bir es işittim? z iğ -— Gelin ayol gelin.. Dertli mi arıyor. nuz? Biz, bütün dertiiler bu mahalle. Se toplanmış gibiyiz. Dullar mahallesin- de dertsiz insan olur mu? ! Tek katlı bir evin penceresinden ağ muş, evi yarı yarıya örten çamaşıria. e alayarak bakan, siyah başörtülü, otuz otuz beş yaşlarında buğday benizli bir bayan gözüme ilişti. Tatlı bakışi karâ gözleri ve bu gözlerin üstlerinde birer muntazam hilâl resmeden ince ra lar; vardı. Yanına varınca devam ez — Biçkisi benden, iliği benden, tiresi, dikişi benden, bir parçasi o © kuruşa #renk gömleği dikiyorum. | — Bu ne ucuz şey bayan: Günde kaç tane bitiriyorsun? — Bir top kumaşı anca* üç - dedim » günde | sliyebiliyorum. Vm bir toptan kaç gömlek çıkar? * 26.27 tane. Demek ki geceyi gün | düze katarak çalışıyor ve üç günde 7 aranıyorum. Başka hiçbir yer- ok, Şunu yazmağı unutma hem geçiniyor hem de kuruş k den gelirim Y ki bu paraya z 0 : ii memlekete iki tane asker: yetiştiriyo. | 3 kuruşa bir frenk gömleği dikerek geçinen bayan Servet, kız kar- |, h | deşi ve çocuklarından | (Üstte) Edirnekapıda Mihrimah arkasındaki Dul kadınlar sokağı YEN, viri muharrirle konuşuyor, yaşlarında | 3 aramama TAN'da ; Londrada imparatorluk toplantısı kmet Emin “ Londrada top Te 7 giyme v muş olan Comları era müzakereler porak Türk - betlerins yeni br 14 iliğini bul or ve diyor ki: Londrâda hazırlanacak (ikti: nları, memleketimiz hususf 'ka ile takip edecektir Bir vakitler, İn- giltere ile tamamile t s cöreyan eden alım ver lât ve ih k nisbeti mağa çalış ii İrd. mleketimi. yekünu isinde tutuyordu, Bugün yete dönmek için ik arafta ) arzu ve hüsnüniyet vardır. İmparatorluk iktisadi sedleri gevşerse İngilterenin bir vakitler bizden almas ya alışik bulunduğu, harptenberi el- mamaya başladığı mallara müsteri ol, | ması imkân: kuvvetlenecektir. Bu da bizim İngiliz malları ve smat ve ikti- sadi sahalardaki İngiliz teşebbüsleri için ödeme kudretimizin artması de- mektir. Londra konferansının vereceği neti. , bütün dünya için y bir ikti- yığır arması itibarile elbette çok mühimdir. Fakat bizimle İngiltere arasındaki münasebetlere ayrıca hiz ve kuvvet vermesi İmkânı vardır. CUMHURİYET te: Yurtta toprak vaziveti ve ziraat kıymeti Bugün Yunus Nadi bizdeki zirant ve toprak politikasını tetkik ve şu neticeye varıyor: O halde Türkiyede toprağın bir noktai nazarla dahi Lüyük kıym ni göz önünde bulundurmak lâzım Bu kıymetin hiçi'r sebep ve ba'ıan be kün başlıca vazifesidir. Toprağm ziraat kıymetine gülmece Türk ekotomla'nin baş işini bugün da. hi ziraat'n elde ılmamasına dikkat etmek her Tür- tutmakta olduğunda zannetmeyiz ki kimse ile ibtilâfımız o'- sun. Bilâkis hükümetten millete kadar hepimiz ziraatimizin daha verimli olma- sı İçin geceyi gündüze katarak çalışıyo. ruz, Bu iş az toprak, çok toprak hiç toprak . meselesi olmaktan her gün daha ileri verimli olm tediğimiz bir ziraat meselesidi badi. oturan taria sahibini çiltçi tayma. makta isabet yotur. Nitekim ziraatin doyurmadığ: veya ihtiyaçlarına vela €*» mediği birçok çiftçiler de muvakkat bir zaman için zaruret sevkile madenlerde, ormanlarda o çalışmağa geliyorlar da amele olmuyorlar, ihtiyaçları olan pi rayı tedarik eder etmez gene köylerine dönüp tarlalarının başına g'diyorler, Memlekette ik, orta “ve büyük toprak diye velev ki miktar hoktas'n. dan bir'ayırdım yapmaktansa Ekoncmi Bakan: Celil Bayarın p:k güzel söy'te diği gibi İstihsali göz önünde bulundur. mak muvafıktır, Her iyi istihsal mx”. nı bizce İyİ ve cn samimi yardımlarımı. za lâyıktır. AÇIK SÖZ'de : Helt Ziya, Ün'vers'te ve bir teki? Bu gazete buzün son defa olar uç Yarından sonra çıkmıyor. 5 sayısında Reşad Fevzi metruk bir me, bed'de kıyametten bir dakika evvel due eden bir kâhin gibi göyle bir tele lifte bulunuyor: Ortaya bir hakikat Edebiyat ve kültür inküi #tin essrler, en kısa bir zamanda ml. y harf cevriler hangi eserlerin çevrileceği meselesi, belki, bir program, urun bir etüd, lâhiyettar bir heyet'n kurulması işidir. Fakat, kalbur üstünde kalmış öyle eser ler var ki, herkes, bunları gözü kapalı sayar. Evvelâ bunlar, tez elden çikarıl. malıdır. İleride kurulacak bir heyet, ayrıca tetkikatını yapar ve bir tasnif neticesine varabilir, Gelecek yıl da, tıpkı bu seneki gibi (Sayfayı çeviriniz)