27 Şubat 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

27 Şubat 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bihüceü | | Iamâ;:““ nüshamızın üçüncü sdy- bi köymvğum münevverlerimize Bunun çSK seyahati teklif — ettim. Vip mmîhbiîcceğini şöylece tas. dılm,kğbmm yeni bitirmiş, staj müd. Sihiz, vr de tı“l_ullnla.ı'nış. bir genç- Binüz, [Emlekö ketinizi tanımak istiyor. M?lğrimizi, kasabalarımızı Ttide iniz, Belki de bunlardan bi. muwyî"e%cekainiz; yahut uzün | W türur Mâanen, maddeten kâ. ı Pek Ve kazanacaksınız. P &a m zi Ütevazı bir pâaraniz Var, ay. | & ; I b"hlınya Beliriniz de az mı az.. Fakat OD Yübik gığ Zararı yoktür. Dört lira- | Si mayıç © bileti alatak, önümüz. ' B*lhiliı'siniîa'ımıd“ Samsuna ayak ba. Ki am z | ;ak î:ıî;îf' Mayıs ayında ayak basa. Ür, Atatü:ya girmek çok yümünlü- | l"hdm : __k c!e Öyle yapmıstı.. Onun | H.m l, Tümüş olursunuz.. w M&% Karadeniz sahilleri pek Hiya, Sinoh #pur Zonguldağa, İnebo. Tarihş flala daha bircok şirin yahut — Pinta daiyf’m kasabalara uğrar, aĞ'Öî'ül'ı%ıüni.iz. Yiyeceğiniz Ba.nra bakmak üzere sarf ede. dal Paralarmı da üst üste n Urî bu iş, Samsuna kadar as . İle halledilebilir . — * * h N bir battaniye ile bi ye ile bir hey- :': %ildç;d—mhğmız cefaya dayana. " M&ı Hsaslı bir hastalığı. Yahi l& eminsiniz. İzci gibi ya. d & bir tîlîı!'_bt'ın:,renizv. vardır. Her h“% likeye karşı saçlarınızı | Köyanir Köstiriniz., Onun için, bir | N Beceliği beş kuruşa u- ' . (Tabiatiyle orta yaşlı % i b"'_ MüÜnevverseniz gene " Mu da var:kimi dok. , kimi ıktisatçı, kimi b hçi hiç Ytar Ş .ğ::: ıî:ı huküukçu, kimi muharrir.. L.nğll:atik mesleklerden iş î:;ıq katıldı farzediniz... h. “tüplaşın. aramızda mu. m“*%:;?* Bu seyahat, ya yaya, u*"ı olacaktır. .q(;l;#'h-» beher gün zarfımnda , ı,mdan beş saatten fazla ! %&dmm. bazı günler, N - h:ı*,.%r azâmi sekiz saat git. Yoktu, ” Fakat hergün yorucu l | a h"’ Bazan da üç dört saat B b RW Menzillere ulaştırır. | Thanir.' Sâarhe ' hıy:l"h doğrudur. Önünüze ka Eğer at satın alacak. hayvanları meşhur. epeyce büyük bir ka. falan da var.. Üç gün- Ve Amasyadayız.. Bo. Pa , SİMiz ah âBin mecrasmı takip e. %tlxhe“ h ne fazla cetin yokuşla. s. ”' ne de susuzluk sıkm- * Korkmayın.. Amasya. B&îm““' "';nıom-a Alala, sonra kap, * İ8te €safeler pek yakm... 'îıqıı_fsenlz. üç değil, iki günde Uh p m %Ğâlq ç'u:'î“e yapabilmeniz için, Tüya aığıni “ymbaya bir günde yürü. Ü 1) DA liyeyim. Gerededen Bo SStinle D bir Tle , günde - sıkı gitmek x_——ylîa Varılır. İneboludan Te | j *“kÖVe seyahat f Kastamonuya, karlı havada üç günde gidilir. Fakat bu yollar pek dağlık. tır. Benim rotam üzerinde ise müm. kün mertebe iniş yokuşlardan ve ku- rak, sevimsiz, hali yerlerden ictinan edilmiştir. )| Merzifondan sonrasını sayıyorum : Gümüşmaden, Osmancık, Hacıhamza, Tosya, Koçhisar, Kürekçi, Karacavi. ran, Çerkeş, Bayındır, Gerede, Goldan, Güney, Mudurnu, Torbalr, Taraklı, Geyve, Gölpazarı, Yenişehir, İnegöl Bursa, Mudanya... 'Yol arkadaşlarımı İstanbula selâ. metler, ben de gideceğim yere gide . rim. Eğer arzu eden olursa, proğ- ramda ufak tefek değişiklikler de ya. parız. Hesaptan anlaşıldığına göre, - hiç bir yerde dinlenmemek - şartiyle yol, bir aya yakiın sürecek. Tabiatiyle hiz dinlene dinlene gideceğiz. Bir bu. çük , iki ayda seyahati tamamlarız. Biribirimizden memnün kalırsak, ge- lecek sene, meselâ bir başka tarafı gezmek üzere sözleşiriz.. Belki bizinr bu teşebbüsümüzü be. genir başka gruplar da teessiüs eder. Bütün bu seyahat esnasında insa. na ne lâztm olacak para, yaya gidil. | diği takdirde günde vasati 30 kuruş olacağını tahmin ediyorum. Haydi haydi 40, Bu da ekmek, katık, gecele. me paralarıdır. Birçok köylerde saç ekmeğini ucuza alırız, katığın da iyi- sine, kötüsüne bakmayiz. Yatacak yerler bazan toprak üstü de olabilir. Atm boğazı ise günde vasati 30 kuruş. tan fazla değildir. Bu seyahati yapa. bilecek bir hayvan 50 . 60 liraya alı- nır. 90.. 100 verirseniz daha mükem., melini bulursunuz ama, 50 60 lıklar cefaya dayanıklı olurlar. Seyahat bi- tince hayvanı yarı fiyatıma satmak mümkündür. Ben, geçeceğimiz yollardan ancak Gerede ile Mudurnlu arasını biliyorum. O sahanın güzelliğine doyum olmıya. | cağına ve yol arkadaşlarımın bir cen. netten geçeceklerine dair teminat ve. .ririm... Aramızda diğer sahaları bi- lenler olursa onlarm malümatmdan . da istifade ederiz.. Hastalanırsak da korkmaymn: İçimizde doktor buluna. cak ya!!... Hemen ekseri yerlerde ısıt. ma olacağından, yakalanmamak için kinin yutacağız. Eski Anadolu seyahatlerimizde yaptığımız bir yol türküsü vardır. Bir. likte onu da söyleriz. Ben de genç ol- mamakla beraber, araya katılırım: Alntmızda yanar gençliğin tacı Yorgunluğun anasını satarız! Elimizde neşemizin kırbacı Ufukları önümüze khatarız!. Göğsümüz kuvvetli, gönlümüz temiz. Tükenmez yolları tüketiriz biz. Ne saray,ne konak, ne han isteriz, Nerede gün batarsa orada yatarız! *.”.. Bu mevzu anlatılış itibariyle hi kâyeye benzememekle beraber . hayal hakikat olacak mı bilmediğim için, bu sütuna yazdım.... Eğer hakikat 0- lursa, seyahat tafsilâtımızı Habere (Vâ.Nü) HABER — Ak'gam postası — amca Bisikletçi Yazan: Nivı_ıf Anü&i , — MAZSAN At ŞKiKi _CîNLER Nimi -.. İNAN — Miki Yediler arasında 75 sene evvel bugün 18 inci asırda benzeri yapıla- mıyan Brüksel adliye sarayının temeli atıldı 90 metre yüksekliğindi 28 büyük salon ve 245 odalı bina, 43,769,000 franga tam yirmi bir senede l?i_tlrilebildi Yer yüzünde ©© insan zekâsının ve insan kabili- yetinin yarattı- gı öyle eserler vardır, ki gene insanlar, bu e- serler karşısın- da — hâyretten dona kaliırlar. * — İstanbulda Türk dehasının — ya- rattığı — eserler pek çoktur. Şehrin mü- him — ihtiyacla- rından biri olan Adliye - sarayı- nmm İnşast mey- zuubahs oldü- gu bugünlerde Brükselin meş- hur Adliye sa- rayımndan bahs- etmeğe — fırsat bulduk. Brüksel Ad- liye binası, şeh- rin en yüüsek * tepelerinin bi- rinde — 26000 metre murabba genişlikte bir arsa kurulmuştur. Binanın mü hendisi Joseph Toelaret, plânmı Atinanm Akropol mabedine nazire olmak “üzere hazırlayarak ' «kral bi- rinci Leopold zamanında, 1862 yı- lr 28 şubat günü 75 sene evvel bu gün temelini attırdı. & Jozef, tam öon yedi sene muaz- zam eserini bitirmek için geceli gün düzlü çalıştı. Fakat sarayın bitiril: mesine kadar yaşamadı. Bina ölü- münden ancak dört sene ve başlan masmdan tam yirmi bir öene sonra tamamlanabildi. Onun gibi kral birinci Leopold da küşat resmini yapamadı. Bu şe- ref, kendisinden sonra gelen ikinci Leopold'a nasip oldu. Fakat bu eş- “siz âbideyi ziyaret edenler kapı- dan girerlerken ilk önce birinci Le« opold ve mimarın heykelleri ile kar şılaşırlar. Yirmi bir senede ikmal edilebilen Adliye — sarayı hakkında kısa ca malümat verelim: Binanın 27 büyük salonu, 245 odası, 8 avlusu vardır. İnşasr için sarfedilen para, 43,769,000 frank- tır. Ön sekizinci asırda buna ben- zer diğer bir bBina yapılmamıştır. Brüksel Adliye sarayımnı gezen bir seyyah, binayı şöyle anlatıyor: “Binanım en büyük giriş kapısmın yerden tavana kadar olan yüksek- liği 35 metredir. Müselles şeklinde- ki kemeri, dört köşeli büyük taş sütunlar üzerine bindirilmiş ve bu kemerin geri tarafına Yunan esatı- rında akıl perisi olan Minervanın yarım heykeli konmuştur. Bütün Brükselin meşhurmrî ada malzask, üzerinde | Sötunların başlıkları ve kaideleri oymalarla süslenmiştir. Merkezde 98 metre 50 santim yüksekliğinde sivri bir kubbe yapılmıştır. gn " “Kuvvet, adalet, kanun; merha- ”" met,, i gösteren dört büyük heykel sanki, koca binanın himayesini üzerine almış gibidir. - Birinci kata çıkmak için iki sal- tanat merdiveni vardır. Sol taraf merdiveninin başında beyaz mer- merden yapılmış Roma vazı kanü-« nu Çiceron ve Ulpiyan'n, sağ taraf merdivenin başında Yunan vazı kanunlarmdan Demosten ve Likür gun heykelleri — bulunmaktadır. Dehlizden kubbeye kadar boş kalan yer 97 metre yüksekliktedir. 18 metre uzunluk ve 12 metre genişliğinde bulunan cinayet mah- kemesinin tavanı altın yaldızlı ka- bartmalarla, duvar cilâlr oyma tah« talarla kaplıdır. Müddeiumumi ve avukatlara, gazetecilere muhtelif yerler, salonun ayrı bir süsü halin- dedir. Birinci kattan ikinciye ora« dan merkez kübbenin / balkonuna - cıktık. Fakat hepimiz solumağa başlamıştık.» z Çünkü tam 525 basamak merdi- ven çıkmıştık. Bu doksan " metre yükseklikten Brükselin panaroma. sını seyretmek her şeye değerdi. Şehrin bütün mahalleleri, büyük * binaları, bulvarları, meydanlar gö- zümüzün önüne serilmişti. Uzakta köyler karmca yuvasını andırıyor- du. Hava berrak olduğu günler, Anvers şehrinin çan kuleleri görü- ! Jürmüş,,, ŞAT ŞU TABANCA gY'ATEŞ ET/

Bu sayıdan diğer sayfalar: