Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
, ŞEZE #9 Mekzleğe ei T aN YST girEREŞ ol ! za Böaidiz od ; srl D a:ğğ BB SRE göği e SAĞ E aB za? 3998 O geslli .g::::: n.“îa'nâ':,:gıâ_â ... ğğ=îfbğ=ğg" F qu D'pağ A slz B â . F aA gll O Fald d — afdab € OĞ GYT ş T ERRE z l B B9 vopıyse TAUNİ TepzenaKoR souNglanm öPFEN di Dise “u9a İ wggngğâ A A GÜDEER? ci Seebiri f I=âFğ€gğE 8;?%—;% G” gazziği O SrREliz Ö g îg..aw a » H ğ &8 e Ia C:â'g,_",e zz ÖF gört 3 33087 0r 'ğ ğ”"ğ £F0 Egîğâg » LA %âğ“ SEO İzfhi Ka N Rir, 4 v - z I Ş G D gğ 2 &ğ;&ş" f*ş- zt 0 “sğâğğ î EN 2 ğğışîî î p_%g ŞEs — ğT B azra OK LA ğ ş T AM ESEFCE -& P . EORESEİrEŞİEZ * ?ğîasgsğı ER% T SEĞRAESLERSE” agğ'ğğEğîg—E e BEPEERFEsEESEE ? AEEFERAER NH e N Z SöRpeş KB E&ğ he MA âğğâgw KGK o -© ' Bafta Prs çe EBisİE < ” SraA _"ğââg BER y gi F Lf S- GsEç € B eğ kiz Bİİ & a - B N Te B B E%E îğğ z Ce ŞÖS Ü ğa EPERRi Si BF Gü553E %% suoyacoEOŞ şîîsğ%ğğgğğ çörrek İ Uıîâüa%ıÜl%“îî k x AzE S E "3% ” G SK Ş Fç| Va ı ğğ 'ğ _Cîâ z K gi < Y LT U e ©i GU C £ Hf - 3 e Di ; ) F g 5 5 HORTL!YAN FAUSTAK - Sonrı birdenbire ayağa lmlkank e Hni kamasına götürdü. " Şimdi haykırıyor: | — Onu öldürenlerin vay haline .. b Fakat o anda engizitörle göz göze &eliyor ve hakikat bir şimşek — gibi ken- dini toplat yor. Ö zaman Espinosayı bazan ateşin, bazan yalvaran bir sesle — şunları söylüyor: i — Monsinyör! Monsinyör! — Beni niçin buraya getirdiniz? — Niçin? Ah! Monsinyör bilmiyorum, fakat bana öy- “ Te geliyor ki.. öyle hissediyorum ki, siz buraya bir mucize yapmak için » geldniz.. Onu dirilteceksiniz.. değil mi? - Böyleyin değil mi? Cevap verin, Mon- osinyör, — yoksa, yemin ediyorum ki ben - de ona iltihak edeceğim.. Ve Montalt bunu söyler söylemez, tımasmı çıkararak göğsüne indirmeğ: -— ©O zaman Espinosa, her, ı&ki - gakin sesiyle şunları söyledi: ci — Mösyö, — Prerises Favustanın ;B:!erim:ın önünde içtiği zehiri, ona — Maşni namındaki — bir zehir tüccarı sat- * Öyeretir. Magni — benim adam'mdır. Bu “adamın zehire karşı bazı ilâçları da ğ wardr ki, bunlardan birisini de ben al- B l dirüz. İştel K O Espinosa bunları söyliyerek ce- —0 . Mbinden küçük bir şisşe çıkardı. Montalt — çilgin bir sevincle haykırdı ve engizi- törün ellerine sarılarak yalvardı: 0 — ÂAhi Monsinyör, onu kurtarın!. Kurtarın ve sonra benim canımı alın... ŞŞT An'qâpîş ” ei ee H i M t *_""4 Yi tiyecağim; çok şükür, ehemmiyetsiz bii şeydir. ' _ N “Bu keîım*!er gayet sade, hatti İrA N Yü K ;;ı tatlı biı'lianıı söylenmişti. Montalı &- saa H__ ,ı—.'__,ğı. - — Mösyü Kardiual. sizin hayatınız, ' bizim için çok bym-tı dir. Sizden is-' “ona bitmez tükenmez bir zaman Fibi Favustanın hayatına mukabıl, kendi- sine dehşetli bir teklif yapılacağını his- setti. Buna rağmen — Espinusanın göz- leri içine bakarak — temin edici bir sesle dedi ki: — Ne isterseniz, Monsinyör hep- sini yapacağ m!.. Engizitör, Montalt'ın yanma iyice sokuldu ve hâkim bir tavırla gözlerinin içine bakarak: Engizitör, Montalt'ın — yanına iyi- ce sokuldu ve hâkim bir tavırla gözleri- nin içine bakarak: — Dilekat edin, Kardinal!.. Dedi, Bu kadının hayatı, sizin nazarınızda her şeyin fevkinde — olduğu için onu kurta- tıyorum, Fakat buna mukabil, siz bana aitsiniz... Bunu unutmayın.. Montalt , Kararının kat? olduğunu gösteren bir baş işareti yapt': — Unutmam, Monsinyör, dedi. O- nu kurtarın, her emrinizi yapacağım. — Sözünüze itimat ediyorum. Şim- di bana yardım edin ilâcı içirelim. Montalt titriyen elleriyle Favusta- nin başını kaldırdı. Kalbi büyük bir ümnitle çarpıyordu. —Bu aralık Espinosa da küçük şişeyi — Favustanım ağzına boşalttı ve: — Şimdi bekliyelim, dedi. Yi Bir müddet sonra, Favustanın yü- zünde hafif bir k zıllık — belirmeğe baş- lamıştı. Montalt, Favustanm Üüzerine eğil- miş , ilâcın — tesirini heyecan ve ız- tırapla — takip ediyordu. — Dakikalar, geliyordu. Nihayet, yarı açık duran dudakları arasmdan, hafif b'r nefes © k- tı. Bu nefesin sıcakbömr yüzünde his- seden Montalt, — sanki bunun kuvvet- ANSIZCA DERSİ DERS: İ ir ği —— — —— —— — (Her hakkı Haber Gazetesine aittir) (1 Numaralı Durand ailesi resmiyle takip edil Turk ve Fransız alfabeleri arasındakı fark L « ” Fransızca ile türkçe alfabe arasında büyük bir fark yoktur. Fransızların alfabesinde bizde mevcut olmıyaa F harfler bulunduğu gibi bazı harfler de bizdekinden başka Kendi kendine 1000 kelirae |'e turlu okunur, TEA343417 ££ G 1133813 H E ââ':tön.âu_ğîg mî“?;ğ%gğg ğâu n dS 5d g - - B âğğâ â% oğâ .— bğ . > ’ğ’ Ka > P g c.aâ'îgb'îxsü — Ü - £ Oöğdasa . ei git n * ’33&3—“&3 ğîğ B G İ3n3ddi EoğuM .. âğğ 'â'âğ Ae5 <£i ğğ”â Bt g LA Eu_""âoğ âug . () Di Ü ünğknüee : z Nâ_-g_gâğg:ı Ez> Z B ;â"':'“ .ğhe z ” ggğfj “ğ'ğ :.gâ 5 BİYBİR İ daşi . SA do ü m>.==.ğ8â ? j wğââwîsââoâğâ « Göyyiz.dds” uâöugâââ %ğ HORTLIYAN FAUSTA 7 Kİ C'est la grand' - möre. C'est le böbe. C'est le grand «pöre. C'est le;pöre. C'est le fils C'est la fille, C'estla möre. C'est la famille Durand. Ce sont la grand' 4 | | t “ A S AĞA Gi Bim üt £ F CUĞ ğ 3 Ti $ 4 b> 6 # n B A ğ İ Göie o Ek d gl Zaesi Ç $ İş3f ddi & Ğd Sila BASB » VZ SE8, ibiş 3 54 Sie9 < y S AM K SA 260 e Bu Södğgru B w S g ” — | 3 ğğğg ğâgâğ ğâE" t S ağs Ğğğ:ğ z bE '; : Üggğîw?âo —İm. _E İ — YNYN =.'ğ -a:uog""ğ ın'ğ. K '“"ağs:'”âîn.—'îâ gATEdR 8Z aS 'ESEi3 | BF âğğsvîîâğagââ; | - möre, Frarısızcaya çaeaviriniz pöre, la grand' - möre, le fils, la fille, et le pere sönt dana Şu cümleleri de fransızca olarak yazınız ve yanlışsız yazdığınıza kani olduktan sonra bir hayli tekrarlayınız, Bu bir ailedir. — Bu büyük babadır. — Bu büyük an- nedir. — O (erkek) salondadır. — Anne salondadır. — mille. La famille est dans le salon, La möre, le grand « le salon Tülle est la möre. I est le grand - pöre, grand'-möre, C'est un fils. C'est une fille. C'est une fas le grand-pöre, le pöre, le fils, la fille et la möre. C'est una annedir. — Bunlar bir baba ve bir oğuldur, — Bunlar bır baba ve bir annedir, tur — Kücük çocuk salondadır. — Bu Düran ailesidir — Düran ailesi salondadır. — O büvük babadır. — ÖO büviik Bu bir kızdır. — Bu bir oğuldur. — Bu bir küçük çocuk« Ni lenmesine yardım ediyormuş gibi derin bir nefes alıyor, sonra elini Favusta- mrın — kalbi Üüzerine — koyüyor.. Hafif bir çarpıntı hissediyor ve çılgın bir se- vinçle bağırıyor: — Yaşıyor! Favusta yaşıyor!.. Bu anda Favusta gözlerini açıyor ve üzerine eğilmiş olan — Montalta bir nazar atfettikten sonra tekrar kapayor ve derin bir uykuya dalıyor. , O zamana kadar, bütün teferrua- tiyle, — her hareketi — dikkatle takip eden Espınosa; e — Prenses Favusta, bir iki saat içinde tamamiyle kendine gelecektir. dedi. Muctizenin artık tahakkuk — etti- ğini anlıyan — Montalt, Engizitöre döndü: — Şimdi emriniz, Monsinyör, - de- di. — Mösyö Kardinal, ben, — Fransa kralı üçüncü — Hanrinin imzas'nı taşı- yan bir evrakla, mührünü elime geçir - mek için. İspanyadan buraya geldim. Bu evrak, papanın odasında bir çekme ce içinde — mahfuzdur. Papa odasında bulunmadığı zamanlar, oraya, sizden başka kimse giremez, Anlıyor musu - nuz Montalt... Bu evrak bana lâzım dır... Espinosa bunları söyliyerek ısrarla Montaltın gözleri içine ba'stı. Kardinal sofut bir tebessümle: — Pek âlâ. Bu evrakı bulaceğım, diye cevap verdi ve sert, haşin adım larla — dışarıya çıktı. Yalnız ka'lan Esvinosa, bir müdüs! | Csrtin bir dü-ünceve daldıl-tan sonra Favustuya yaklaşarak, onu uvandırmak için hafifçe omuzuna dokundu: — Beni dinliyecek ve söyledikleri- İ 4 Aİ_- DKT eV LA Paril Li**fıiğ__â*—*—" K (yor musunuz?... Pardayan yasıyor!. . j mi anlıyacak kadar keudinizi küvvetli hissediyor musunuz madam ? | Favustanın gözleri aralandı ve En- B gizitöre baktı. Bunu — bir cevap telâkki İ eden Espinosa sözüne devam etti : j — Hareketimden evvel, çocuğu - î nuzun — dkibeti hakkında sizi temin et- ) mek — istiyorum, Mmadam.... Çocuğunuz yaşıyor.. Mirtis'le beraber şimdi Roma- yı terketmiş olmaları lâz m.. Maamafih, Sizst Kent'in, sırf size vermiş ol7uğu | sözü tutmak — için çocuğunuza dokun « | madığını zannetmeyin. Çocuğunuzu öl- : dürmedi. Çünkü, sizin oğlunuza mil- yonlarca miras bıraktığınızı — ve bunla- rın — yerini de yalnız Mirtis'in bildiğini haber almıştı. : Espinosa, söylemiş olduğu sözle- rin — Favusta üzerinde yaptığı tesiri ane lamak için bir müddet sustu: Favusta mütemadiyen kendisine ba- kıyordu. Fakat — Engizitörün müdek- kik gözleri Favustanın çehresinde hiç bir. heyecan alâmeti — görmüyordu. Bunun üzerine: — Duydunuz mu?.. Ne söylediği- mi anladınız mı?., Dedi. Favusta başiyle “evet,, işareti yap- | î | ı 4 &) | t tr. Espinosa bir nevi hürmetle, eğil- di ve: — Bütün söyliyeceklerim bundan ibarettir, Madam, diyerek kaprya doğru yürümeğe — başladı. Fakat dışarıya madan döndü ve ilâve ettit — Bir kelime daha Madam; Parte dayan Rian sarayı yangınından kürtül- du.. Pardayan yasıyor Madam.. Duyü« Esp'nosa bunları — söyledikten son ra, müsterih ohtık dııınıı gıhı. Ja ..'