| Kadınlar için | i mean Tam yakışıklı o olmux ancak Lol sik ti olmağa bağlıdır. Eğer böyle ir istiyorsan 2 muayyei zâmin - besleyici yemekler (© yemeli ve ündelik eğzersizlerinizi ya;.malısınız. Yiyeceğiniz yemeğin cins ve ma hiyeti O çok mühimdir. Bu elverişli “surette tanzim edilmedikçe (o neti- ede vucut gıdayı (lüzumu veçhile temihil edemez , (İnsan göbek salar. “Bir hafta için sabah kahvaltılarm- “da meyve, öğle yemeğini hafif ve ak- “şamiları basit, fakat kuvvet (verici ye- ekler yeyinizi.. Hissedeceğiniz netice- ler# siz de şaşacaksınız. Hele beden hareketleri hiç de ih- m “edilmeğe gelmez. Gerç' yaşamak. olduğumuz o şartlar altında böyle rr için pek vakit yoktur: eğlence çok daha cazip olan başka şeyler d Fakat insan, sihhati ve vü —- .cudunun güzelliği için her gün birkaç dakika feda edebilir. © “Beden harecktlerini Byle rastgele ikide birde yapmaktan hiç bir fayda hasıl olmaz. Bunları her sabah munta- n yapmak ve her gece yatağa gir- “sneden evvel de birkaç dakika mâşgul sağı âdet edininiz. Faydah neticelerini en kısa zaman- , göreceksiniz. , Daktileluk ve yazıhane işleri gibi riyetlerde bulunan kızar için fır- buldukça © kırlarda uzun yürü - “yüşler (kadar faydalı bir iş (yoktur. Bunlar Oayaklarma rahat ayakkabılar giymeli, ikide birde derin derin soluk alşrak uzun adımlarla yürü'nelidir. Derin soluk almanın ehemmiyeti- ni takdir edenler pek azdır Yazıhane- Güzel “ientlu olmak Manken kızlar talimde erdeki ağır (havaların kötü tesirleri- Bi defetmek için dışarıya çıktıkça ciğerlerinizi (Otemiz ve saf hava İle dol- RİZA. Soğuk havalardan ve yağmurlar - odan O korkmayınız. İğne «ibi batan soğüktüzgârlar sadece kınmız'n ce- revanını arttırır: Yeter ki o errtnizda i sağlam 246 kokladılar. Ufacık dillerile onu yalama- u ğa başaldılar. Elleri ve ayakları bağlı olan bu mi- safirleri ile oynamak istiyorlardı. Üs- tünden atlıyor, etrafında dolaşıyor, son tıyorlardı. Küçük pençelerile o yüzünü & okşıyorlardı. Bereket versin ki yavru oldukları için tırnakları zarar verecek - kadar keskin değildi. Edvar, biraz dinlendikten sonra bağ- Jarmı koparmak için çabalamağa başla” dı. Bir hayli uğraştı. Fakat kayışlar çok sağlam olduğu için etlerine © geçiyor. fakat kopmuyordu. Nihayet uğraşmak- di tan bitap düştü. İnin içi çok fena kokuyordu. Kok- müş et kokusu, dayanılmıyacak kadar kövvetli idi. Edvar güçlükle nefes ala- biliyordu, Çünkü her nefes alışta mide- si kalkıyor, gözlerinden yaşlar geliyor du. Biraz sonra kurdun pençeleri altın- 7 da parça parça olacağını da düşündükçe çıldıracak gibi oluyordu. 2 Ellerini bağlayan kayışları ağzına gö j türerek dişlemek istedi. Fakat kayışlar a o kadar sert ve sağlamdı ki diş bile geç- miyordu, Mecalsiz bir halde kendini sas Hwerdi, Annay: düşünmüğe başladı. Bu görmezsiniz. Yürüyüşlerde puklu ayakkabı giymeyiniz (o Ayaxle- rmızda spor urun sdımlar atarken “ “Kollarmızı se) ivicesallayımız. İ lar ra delikanlının göğsü üzerine çıkıp ya-! Üst baş olsun, hiç bir zarar çok yüksek to- açıkta topuklu oo iskarpinlerle GÜZEL PRENSES bir köşeye doğru gitmek istedi. Fakat kurdun gözünden kurtulması imkân- sızdı, Kurt, nihayet Edvarın karşısma geçip oturdu. Yeşil gözleri bir (e fosgor gibi parlıyordu. Sık sık solumasını Ed- var bile işitiyordu. Delikanlı, hayvanın kendisine hücü- ma hazırlandığını anlayınca olanca kuv vetile bağırmağa başladı: — İmdat, imdat, Can kurtaran yok mu? Zavalk genç, kendisini kurtaracak bir adam bulmak için değil, daha (o ziyade kurdu yanından uzaklaştırmak ümidile bağırmıştı. Avcılık yaptığı için böyle bağrılınca aslanların ekseriya gürültü. den kaçtıklarını biliyordu. Fakat bunun bilhassa yavrulamış dişi bir kurda tesir edip etmiyeceğini bilmycirdu,. Bir daha ve bir defa daha bağırdı. Bu bağrışla- rım kürt üzerinde tesiri tamamen aksine oldu. Hayvan yerinden kalktı. Onun ü- zerine atıldı. Evvelâ ayaklarını yokladı. İşe nereden başlamak Mz:m geldiğini kestirememiş gibi ayakları bıraktı. Delikank büyük bir gayret © sarfe- derek yerde boylu boyunca yuvarlan- mağa ve böylece sağa sola doğru kaça- rak hayvanm saldırışlarmdan kurtul. j müthiş vaziyette bile onu aklından çı- bi k karamıyordu. mağa çalışıyordu. Kurt bu vaziyete kı- p Bu sırada mağaranın ağamdan doğru| #arak ba defa onun gırla. değen e gittikçe yaklaşan bir uluma işitildi. Ed.) (0 N ii, İN varın her tarafı büz kesildi. Kurt yav: ruları hemen oldukları yerden #rıliya- Tak mağaranın kapısma doğru yürlidü- i ler. Mağardnın içine doğru büyük bir kurdun girdiğini hissetti. Yavruları da yanı sıra yürüyorlardı. 5 Yırtıcı hayvan, mağarada insan ko- p kuşunu almea homurdandı. Sonra Kdva a rm yanına yaklaşarak sevinçle etrafın- v da dönmeğe başladı. Edvar sürünerek kaçırdı. Fakat bu, çok Kurdun sabrı tükenmişti. Biraz geriye çekilerek hiz ve bir- den delikanlınm üzerine atladı." Edvar, bu hüsumdan da kurtulmak için yerde yuvarlanmakta devam ederken sürmiyecekti. kurt onu yüzü koyun bir vaziyette iken gakalamış. sırtma atlamıştı. Zavallı delikanlı bütün Balkanları in. İeten bir feryat kopardı. Fakat tam bu Bu yazıda tarif edilen hareketler HABER —- me Aşağ'da tarif edeceğimi eğzer sizleri kolayca yapabilirsinz: 1 — Sırtınız dıvardan 45 santim ve ayaklarınız otuz santim aralık birakarak durunuz. Dirsekler omur hirasmda ve kok omuz hizasından az aşağı olmak | iyi yemek yemeğe ve her gün muayyen zamanlarda ekzersiz yapmağa bağlıdır üzere (ellerinizi biribirinden az ayrık, göğsünüzün Üstünde tutun. Yasaşi yavaş gövdenizi sağa döndürerek 8ol elinizin parmak Ouclarnı odıvarı değdiriniz; (ayni hareketi (sola dön. mekle tekrar edin. Her hareket (&fasılasında derin bir soluk alın; fakat ayaklarınızın vazi- yetini hiç kıpırdatmayın. 2 — Sırt östü, yere yatm (o ve ayaklarınız: odöşemeden dokuz santim yukarıda o ölmak üzere kaldırm; son. ra da dizleriniz midenize değecek suret- te bacaklarınız; bükün ve dizlerini biribirine (o bitiştirin. İki dakika kadar böyle durduktan © sonra gene başlama vazyeti alın. Böyle yaparken de elleri- niz başınızın o gerisinde, döşemeye d - ğecek (o surette, kollarınızı uzatın. Bacaklar kalkık iken derin soluk alın ve bacaklar uzatılmış iken soluğu” nuzu (salıverin. o Önceleri bu hareket $izi çok yorarsa yalnız (on iki defa yapım; sonrada bu sayyı yavaş yavaş arttırın. Bu hareket (Okarın, kalça ve bal dırlar için çok faydalıdır. 3 — Boylu boyunca srt üstü yat- mış iken bacaklarınızı gövdeye zaviysi kaime havaya kaldırırsınız. Sonra da omuzlara kadar yükselerek (dizlerinizi! yüzünüzle ayni (o batta getirin. Mü- vazeneyi | bulabilmek için ce dirsek- leriniz yere değmek suretiyle elleri. niz belinizin ber iki yanından destek olmalıdır, Karın adaleniz yorulmağa başla - ii Birincikânun — 1938 Londranın şık mankenleri, yani ter- zihanelerin son moda elbiselerini giyip müşterilere gösteren kızlar, endamla - rının güzelliklerini ancak yorucu jim- yıncaya sanki bisiklet faydak kolay olan GÜZEL PRENSES sırada birden mağaranın İçi aydınland ve arka arkaya üç silâh patladı. Kurt birden sarsılarak yan (tarafa devrildi. Edvar, büyük bir gayretle ve birdenbire yerde iki defa yuvarlanarak kurdun düştüğü yerden biraz ayrudı. Hayvan, müthiş hırıltılarla « çırpınıyor. âdeta yerleri eşiyordu. o Hayvana iki kurşun isabet etmişti. Ağzından kanlar boşanıyordu. Yavrular analarının etra- na toplanmışlar, bağrışıyorlar ve akan kanları yalıyorlardı. Bu sırada bir kadın çığlığı mağarayı inletti, Mağaranın kapısından içeri gır- miş olan silâhlı birkaç erkekle bir kadın ellerindeki meşalenin ışığına gözlerini alıştırarak etrafa, bilhassa ateş ettikleri noktaya bakıyorlardı. Kadın, yerde elleri bağlı bir (o halde yatan eski orman bekçisini tanıyınca: — Edvar.. Edvar Diye bağırdı ve koşarak delikanlının Üzerine atıldı. Hemen bir o bıçakla onu bağlayan kayışları kesti, (sonra onu kuvvetli kollarile kaldırarak (o göğsüne bastırdr. Erkeklerden birj elinde tuttuğu meş- aleyi onlara yaklaştırdı. Edvar (o bitkm ve kendinden geçmiş bir halde idi. Yal- ruz meşile (o yaklaştırılınca kendisini kurtaran kadmı tanıdı. o Mecalsiz bir halde: — Lâlenka... Diye mırıldandı ve bayıldı. Geçirdiği müthiş heyecan onu mahvetmişti, ». . Edvar, aklı başma geldiği zaman ken disini bir ateşin karşısına (| serilmiş ayı postu Üzerinde buldu. Yavaş yavaş ker» dine geldikçe korkunç bir rüya gördü. gün zannediyordu. Ateşin üzerinde kaynamakta olan ye- mek kazanı ve etrafa kurulmuş olan ça- kadar bacaklarınızı o havada sürüyormuşsunuz gin çarh ettirin. Sırt, göğüs ve bacaklara bu eğzersiz! yaparken ve tabi bir surette soluk aka. Güzellik doktoru mektedirler. meden evvel ve ketleripi, vanarlar ve diretarım al 247 dırlar ona hiç de yabancı gelmiyordu. Başucunda oturmuş olan güze) çingene kızı Lâlenka, onun uyanışını seyrediyor du. Genç kadın, delikanlınm saçlarını ok- şıyarak : — Edvar, dedi, nihayet © uyandın. İyi misin? Seni Allah (muhafaza etti, Müthiş bir tehlikeden kurtuldun. Vücu dunda birkaç ehemmiyetsiz (yâre var. Koyduğum merhem onları çabucak ge- çirecektir. Edvar, onun ellerini tutarak: — Evet, dedi, şimdi yavaş yavas 2k- Irma geliyor. Hayatımı sana borçluyum Lâlenka.. Tam kurt dişlerini boynuma geçireceği sırada sen yetiştin. — Evet, Edvar, tam vaktinde yetiş- tim. Adamlarımdan biri mağaranın ci- varından geçerek buraya (geliyormuş. Senin bağrışmı işitmiş. o Hemen bosa haber verdi. O havalide kurtlar bulun- duğunu bildiğim için hemen tüfeği kap- tam. Yanıma da altı kişi alarak (Okosup mağaraya geldik. Ve çok şükür ki tam vaktinde yetişebildik. Artık (o Üzülme, Dinlen.. İstediğin kadar yanımızda ©- turur ve arzu ettiğin vakit gidersin. Genç kadm, son cümleyi (o söylerken gözleri yaşardı. Sonra sözlerine devam etti: — Bu kabile eski efrattan değildir. Senin bizimle beraber bulunduğun za- mân şimdi buradakiler bizim kabileden değildi. Bu kabileye reislik yapan adam öldü. Eski kabileden benimle kalan arka daşlar pek azdı. Bunun (üzerine beni kendilerine reis seçtiler, Kraliçe dediler, Kabilem seksen kişiden ibaret. o Fakat bana o kadar saygı ve sevgi gösteriyor- lar ki ben de bu adamları elimden geldi- ği kadar iyi idareye çalışıyorum. Fakat Edvar, şimdi artık yavaş yavaş anlata» nastikler sayesinde muhafaza edebil- Bunların hemen hepsi Lusy Klevtonun acmış olduğu mekte- be vazılıdırlar, Sabahleyin işlerine git- aksamları islerinden cıktıktan sonra mektebe u#rrvarak öğ retmenlerin efisterd'kleri beden- Baret