Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
HABER — Akşam postağr — e— — Kral Daranın iht ! İ işamını < * Persepolis civarındaki dağın içine oyul muş, Dara mezarı. xi y_ ..... . ee & w Burası çoktandır bilinmekteydi. Bundan 2400 esne evvel İranda hü- küm sürmüş olan Kral Daranm, aza- met ve ihtişamını resimlerle gösteren yeni yeni eserler meydana çıkarılmış- tır. Şikago Üüniversitesi tarafımdan gönderilen arkeoloğların geçen sene- denberi, eski İran payitahtı Persepo- liste hafriyat yapmakta olduklarını okuyucularımıza bildirmiştik. Hafri - yat heyeti geçen yıl Daranım büyük Sarayını bulup çıkarmışlardı. Şimdi - Ye kadar meydana çıkarılan eski sa - nat eserlerinin en güzelleri olarak bildirilen bu dikkate şayan heykel ve oOymalar, İran sarayının yaşama üdet- lerine dair gayet iyi bir fikir vermek- te ve tarihçilere dünyanın eşlerini daha görmemiş olduğu büyük impa- ratorluklardan birinin niçin düştüğü he dair yeni birtakım vesikalar temin etmektedir. Oymalarım en güzeli B00 metro u- Zunluğunda olan taraçanımn kapısını Süsliyen üç metrelik kaplamadır. Bu- rada Daranım muhteşem bir kürsüye Oturmuş Medlerle İranlıların an'ane- lerine göre adalet tevzi ettiğini görü- Yoruz. Anlaşıldığına göre kraldan bir lütuf dilenmekte olan bir Medyalı, kürsüye yaklaşmış, beli az ileriye doğru bükük, sağ eli de dudaklarının Üstünde görülmektedir. Kaplamanımn —üstündeki resimler, Dara ile yanıbaşında duran veliahti Serhas'tan başkası hep tabil büyük- lüktedir. Bu haşmetli adamlar, kahra- Manca büyüklükte tersim edilmişler- dir; boyları ikişer metrodur ve elle- rinde hakanlık alâmeti olmak Üüzere irer lotüs — çiçeği taşımaktadırlar. Kral da, hükümdarlık işareti olan bas tonunu tutmaktadır. Tuhaf değil mi - dir ki, resimlerin ayaklarındaki ayak- kabılar şimdiki İranlıların giydikleri vanlara başkanlık ettiği zaman bile yanında hep Çeşnicibaşısı bulunurdu. Bu adamın vazifesi hükümdarın yiye- ceği ve içeceği her şeyi sunmadan ev- vel tatmaktı. Suyu bile evvelâ Çeşni- cibaşı tadar, sonra kral içerdi. Serhasin arkasında duran gçeşnici- başı elinde taşıdığı eşyadan tanınmış- tır. Burada kralm gayet güzel kıvrıl- mış olan sakalmı silmek için elinde bir peçeta taşımaktadır. AA kRSELARDĞRARARRİ A Haaar a i h Bu eser şimdiye kadar bulunanların en kiymetlisi telâkki ediliyor. izanistânıh Hatâiva 'ahalisinin' giydik- ” leri ve başlık denilen bir cins örtüdür. Onun arkasında da.kralım yay ve to- puzunu taşımakfa olan silâhçıbaşı vardır. Resmi kılıcın kımı fevkalâde sanatkârane işlenmiştir. Üstünde lo- tüs çiçekleri, tek boynuzlu bir at başı, dağ keçileriyle koç başları görülmek- tedir. En solda mızrak taşıyıcılardan iki kişi vardır ki, bunlar hassa muhafız- larıdır; mızrakçılardan üçüncüsü de istida verenin hemen arkasında hazır bir vaziyette durmaktadır. Onun ya- nında da elinde henüz ne olduğu anla- şılamıyan madeni bir kap taşıyan bir saray memuru Vardir. Jarım keşfedilmiş-olduğu uzun taraça, şehrin yanıbaşında bir dağ ici- ne oyulmuş olan Daranın mezarından pek de uzakta değildir. Daranın tür- besinin mevkii çoktan keşfedilmişti. Fakat burada son zamanlarda yapıl - mış olan yeni hafriyat Persepolis şeh- rinin büyük İskender tarafından ni- çin yakılmış olduğuna dair yeni bir takım delilleri meydana çıkarmıştır. Tarihçiler Yunanlıların istilâsından sonra Persepolis şehrinin bir yangın neticesinde tamamiyle yanmış olduğu- nu çoktan biliyorlardı. Fakat bu yan- ginin Yunan askerlerinin yaptıkları şenlikler sırasında bir kaza neticesi çıktığı sanılıyordu. Fakat ortaya çıkan Enkaz arasında bulunan başsız Yunan heykeli eserler, yangımnm bilhassa ve belki de büyük İskenderin emriyle yapıldığını | w anlatmaktadır. Bilginletr enkaz âarasında başsiz bir ——— Yunan heykeli bulmuşlardır. Bunun bir yunan ilâhesi olduğunda hiç şüp- —— he yoktur. Bu heykel Atinadaki hara- ©| belerde bulunmuş olanlara o kadar benziyor ki Yunanistandan kaldırılrp buraya getirildiğine hiç sşüphe bırak- mıyor. Bunun, Daradan sonra tahta çıkmış olan Serhas'ın Atinaya yaptı- ğı meşhur akından dönerken getirdi. — | ği sanılmaktadır. Kendi ilâhelerinden birini Persepo- liste görmeleri. Yüunanlıları o kadar kızdırmış olabilir ki; âdetleri olduğu ) | veçhile şehri sadece yağma edecekle« rine baştan başa yakmış da buluna- bilirler. telara cçok benzemektedir. Tahtları üstünde silâh kuvx'etîylet tıfhmaı'ı eski ve yeni birçok hakanları Bibi Kral Dara da daima suikast Vel öldürülmek korkuları - içindeydi.. Di- Kızları soymakla servet topliyan adam SERMAYESİNİ Nevyorktan bildiriliyor: Sahnelere figüran kızları kimsenin teklif bile etmeye cesaret gösteremiye ceği derecede hafif elbiselerle çıkara- rak milyonlar kazanan Erl Karaol iflâs etmiştir. Kazandığı azametli yekünla- rın hemen hepsi uçup gitmiştir. Birleşmiş Amerika federal mahke- mesine geçen hafta verdiği iflâs isti- dasında bizim paramızla 1.299.500 li- ra borcu, buna mukabil 513362 lira mevcudu olduğunu göstermiştir. Erl Karolle daima her işi büyük mikyasta yapmış olan bir adamdır. Pittsbüurg şehri tiyatrolarında prog - Tam sattığı günlerden, — varyeteler kralr olduğu zamanlara kadar bütün hayatı hep tiyatrolarda gecmiştir. Bundan dokuz sene evvel otuz yaşında iken tiyatrosunun sahnesinde bir eğ - lence partisi vermiş ve Joyg Havley * adlı kıza, şampanya dolu banyo tene- kesine çıreıplak girmesi icin bizim pa- ramızla 1500 lira hediye etmisti. Bun dan dolayı Amerika — mahkemeleri Karol'a bir sene hapis cezası vermişler di, Gösterdiği varyete numaraları do- layısiyle daima başı dertte olmakla KEDIİIYE Erlin kızları sişmanlanmamak mecburiyetindeydiler. Onları klüplerinde sahneye çıkarmadan evvel her gece böyle tartardı. Nevyork YÜKLETTİ beraber o hiç aldırış etmezdi. Sahibi olduğu Vanite tiyatrosunda || güzel vücutları mümkün olduğu kadar çıplak teşhir edebilmek için hiçbir cezadan çekinmemiştir. Günün birinde en güzel kızlarından sekiz tanesini, büyük mağazalardan birinin camekâ- nına mumdan yapma modelmiş gibi yerleştirmiş ve bir komedyeni bunları orada giydirmeye memur etmiştir. Nevyork polis müdür muavini yüzbha- gı Jeyms Koy bu manzaranın hadden aşırı şımarıklık olduğuna kanaat ge- tirerek sekiz çıplak kızı, komedyeni ve Karolu tevkif etmişti. Yılmaz tiyatrocu bu tevkifi reklâm için fırsat bilerek karakolda sek'z kı- za, ÂAmerikalılarm meşhur “kadın bu mudur ?,, şarkısını söyletmiştir. Karol kızlara çok büyük maaşlar verirdi. Figüran kızların haftalığı bi- zim paramızla 150 Jliraydı. İstediği tipte kız bulabilmek için çok defalar haftada 350 lira da verdiği vardı. Karol'un İngilterede de birkaç var- yete göstereceği savi olunca, İngiliz dahiliye nezareti onun İngiltere top- raklarına çıkmasını menetmişti.