Bugüne kadar satın alan- larm memnüniyetle karşı. ladıkları NAUMANN mar. kal Erika yazı ma- kinalarımızla (ometanet ve zerafetine erişilmiyen NAU-. MANN markalı Dikiş maki- nalarımızn Y36 senesi model: lerini görmek üzere bir kere satiş mağazamızı Ziyaret et- alâkadarlardan rica İdeal ve melerini ederiz. Peşin fiyatlarımız ne dere ce ehven ise taksitli satış şe- raitimiz de o nisbette müsait ve müşterilerimizin menfaat- İerine uygundur. Makinaları Satış Türk Limited Şirketi Merkezi: Galata Hezaran sokak 19 -21 Tel. 41085 ANKARA Gaddesi VAKIT » Georg Thieme evinin ISTANBUL | A Almanya'da Leipzig'de meşhur TIB KiTAPLARI Sergisini mutlaka ziyaret ediniz. Tababete, Cerrahlığa, Sihhata ve Ulümu Tabiiyeye ait eserler. Bu ayın sonuna kadar açıktır. Akay işletmesi Direktörlüğünden Şeker bayramma tesadüf eden birincikânunun 15, 16, 17 ci Salı, Çar şamba ve Perşembe günleri Haydarpaşa - Kadıköy - Adalar - Anadolu - Yalova hatlarında pazar tarifesi tatbik olunacaktır. 238 sens uzak bir yerde menfi olarak kal mağa namusunuz üzerine söz vermedi- niz mi? — Evet ama ben sözümde (durüyo- rum. Evimi, barkımı bırakarak seyaha- te çrkmuş bulunmuyor muyum? İkinizin de bulunduğu memleketi terektmiş de- ğil miyim? Salonda ses kesildi. Herkes bu müna- kaşayı dinliyordu. Yalnız Bulgar pren- si sa'onda yoktu, Dük Jorj bağırarak sözlerine devam etti: — Evet, fakat aramızdaki müukave- lenin İkinci kısmı mucibince böyle mi hareket edecektiniz? o Galiba bu kism: unuttunuz. O halde hatırlatayım: Mem- Jekette tanıdığınız adamlarm hiçbirile badema görüşmemeği kabul etmediniz mi? Bundan başka on sene benimle ve karımla görüşmiyecektiniz. Bizim bu- Junduğumuz yerde buluhmıyacaktnız. O halde burada işiniz ne? Biz buraya geldik, siz de peşimizden geldiniz. Bu- nun şebebi karrma karşı (beslediğiniz sevgidir. Namuslu adamlara yakışmıya- cak bir şekilde nefsinize mağlüp olarak karrmı takip ediyorsunuz. OGözleriniz kârarmış. Vera benimle evlendi. Sizi hiç bir münasebeti yoktur. Evlenmeden evvel de takip ediyordunuz. Hâlâ takip ediyorsunuz, Buraya gelmenizin başka ne sebebi olabilir? Adolar, yıldırımla (o vurulmuşa dön- müştü, Dük Jorjun sözlemi (o iştiyor, fakat'manalarını idrâk edemiyordu. Ni- hayet şu cevabı verdi * — Dük, beni dinle, Eski dostluğumu- zu hatırhyarak bana ti büsbütün başka b rut. Bu sebebi manlesef şindilik söyle memeğe mecburum.Fakat sizin karmızla tiçbir alâkam yoktur. Ve Oolamazda.. (3584) R GÜZEL PRENSES Arada feci bir anlaşamamazlık var. im nadatınızda çok haksızsınız. — Hâlâ söylüyorsunuz. Söz söyleme ge yüzünüz var mı? İstediğim gibi bir adam olsaydınız sire: Buyurun dışarı, kozumuzu pay edelim, derdim. Size bir defa daha tekrar ediyorum ki bu dünya da İkimiz birden yaşıyamayız. Birimiz ortadan kalkmalıdır. — O halde ben hazırım, Buyurun dü- ello edelim. Benim göğsüm açıktır Ma-, demki eski bir dostunuzu öldürmeğe It sum hissediyorsunuz. Öldürünüz. Za- ten ben hayatımdan bıkmış bir (Ohalde- yim, — Seni öldürmek mi? Seninle düel- lo'etmek mi? İşte bu kabil değil, Çün- kü namussuz bir adamla düello edilmez. Son sözlüm budur. Eğer şerefiniz varsa düello değil, belki intihar edersiniz! Dük Jorj böyle söyliyerek (oOkarısmı kolundan tutup yürümeğe başladı. DO- şes Vera, giderken dönerek (o Adolara muzaffer bir bakış fırlattı. Adolar, hiddetle Jorjun söylendi: — Ben hiç bir zaman verdiğim sözü bozmuş değilim. Fakat sen düello et- mekten kaçmakla bir korkak olduğunu isbat etmiş bulunuyorsun. O Korkeklık da haklı olduğundan emin bulunmayan- lara yakışır. Fakat Dük Jorj hayli ilerlemiş bulun- duğu için bu sözleri işittmedi. Adalar, böyle söylemekle beraber, hâdiseye çok müteessir olmuş, Oâdeta beyninden vurulmuşa (dönmüştü Bü- hassa küçüklüklerindenberi çok seviş- tikleri Dük Jorjun kendisine böyle bir muamelede bulunması onu çok mütees» sir etmişti. Canavar ruhlu Vera, zavalir Dükün gözlerini bağlamış, kendisini sevdirerek onu bir esir baline getirmiş” arkasından AHUDUDU ÇILEK #ÖmerAbdürrahman DERMAN Muayenehanesi — VALDE HANI içinde No. 21 | zeeeeeemsemesezızseszzas Eminöntünde GÜZEL PRENSES ti. Böylece Dük, Veranın her (sözüne pek kolaylıkla inanıyor, onun ber gös“ terdiğini hakikat diye kabul ediyordu. —ır- EŞKIYA İNİNDE * Edvar, tahmininde aldanmamıştı. A- deta bir mucize kabilinden imdadına yetişmiş olan beygir kendisini gayesine erdirsçekti, Edvar, yapacağı İşin hay- dutları sonuna kadar tâkip etmek oldu- ğuna karar vermişti. Onların yerlerini öğrendikten sonra Sofyaya (dönecek rahip Daguber ile Kont Adoları bula- rak vaalyeti onlara anlatacak, beraber- ce bir tedbir düşüneceklerdi. Haydut. larm saklandıkları yer belli olduktan sonra onları zabitaya (haber vererek bastırmak da mümkün olabilirdi. Edvar, haydutlarm peşinden gider. ken en ziyade Annayı (o düşünüyordu Eğer yanında bir tüfek bulunsaydı pek iyi iş görebileceğini düşünüyordu. Fâ- kat şimdi yanmda bir (o rovelver ve bir bançerden başka silâh: yoktu. Üstelik rovelverin kurşunları da pek azdı. Bu- nun için yedi kişiye hücum ederek An- Bayı ellerinden kurtaramazâr. Böyle bir hareket çılgnılıktan başka bir şey değil di. Yapılacak şey haydutlar Ibtiyatla ta- kip etmek ve saklanacakları yeri bul #maktı. Haydutlarla kendisi arasında üç yüz gdrmirk Mir mesafe (o bulunuyor ve onlar biran gözden kaçrımamağa dikkat ediyordü, Haydutlar gittikçe (otmanm en çok Ağaçlı ve dağlık yerlerine giriyorlardı. Geçtikleri yerletde tepeler, uçurumlar ve büyük sellerle çağlayanlar vardı. ” Edvat, birden bindiği hayvanım si- EN MAKBUL HEDİYE ve iKRAMDIR KAYISI PORTAKAL Muz BEGENDİIK Holivut Istanbul Magazinin Bayram nüshası Üç renkli kapak ve dubi ton mürekkeple çıkacak olan Holi vut'un 17 kânunuevvel nüshasını mutlak okuyunuz. 239 bırsızlanmağa başladığını görünce ahi- nn yakın bir yerde bulunduğunu anla- dı. Fevkalâde ihtiyatla hareket etmek #amanı gelmişti. Derbal hayvandan aşağı indi, Hayva- nı yedeğine alarak yavaşça çalıların a» rasından ilerlemeğe başladı. Biraz ileri- de dar bir geçit görünüyordu. Ayın şpğı yürüdüğü yerleri iyice &y» dınlatamadığı için müşkülâtla ilerliyor ve ara sıra etrafı yoklamağa (mecbur oluyordu. Biraz sonra dört tarafı bir tepe sil- silesi ile çevrilmiş düz bir meydan gör” dü. Bu meydan âdeta bir köye benziyor” du, Haydutların inleri burasıydı. Meydanın ortasında bir takım çadır lar kurulmuştu. Çadırların arasında tek tük kadm ve çocukların © Öteye beriye gidip gelmekte oldukları görülüyordu. Hayvanı orada bir ağaca bağladık- tan sonra Annanın (ne olacağını anla- mak İstiyerek yavaş yavaş tepenin ni- hayetine kadar ilerledi. Buradan kimse- ye görünmeden olup biten şeyleri göre bilecekti. Çadırlarda haydutlarm (karıları ve çocukları bulunuyordu ki bunların mik» tarı yüze yakındı, Kadınlar, OAnnanm Üzerindeki ipekli elbiseyi görmek için onun yanma sokuluyorlardı. Bu bali gören haydut ğrdi: — Geri çekiliniz, Kimse bu kıza do- kunmüsın, Kaptan kendisine hiçbir fe nalık edilmemesini emretti. Yarn ak şâm gelecek, o zaman bu kızm ne ola cağını kararlaştıracak. O gelinceye ka- dar kız benim himayem altındadır, am ladınız mu? Haydut Hökar böyle söyliyerek An #âyi elinden tuttu ve çadırlardan birine götürdü. Hokar, ba“