Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
Cürmü msşhut kanununun tat- bikine başlandı (Baş tarafı 1 incide) dım ve hemen zabıta memuruna müd- b T — —— — ae —U Para klerinden zararımız olmamıştır ! (Baş tarafı 1 İttide) | ven maddelere taraftar şöriinmemîş, kalâde bir içtima aktederek hazırlanan| altın satın alınmasını istiyen madde- hayırlıdır t Birbirlerini çılgınca seven iki ü ide tadi Fumu bildir-| e isterdim. Bi ihayet birleşebildiler — * rapor oıı:uıı;ı;ıuî:ıî; KAi z Ki ı;:i;ltîrtadıle taraftar olduğunu bi ddıı:îan;î:rl; ı::î:: î:îseıı;ıd;;n- ğ î:ılı' genç nlhaye lf eşe lı ı er 'Ğ Fevka a Tirrko S k " » : I 4 rü Mahmüt V€ sanayi müfettişı-Danış Bundan _soxîrabâ:)f_nn 1'îııeîîliîığıf:'lğlî;7 renkli bir işçi gömleği, diğerinin sır- Budapeşteden yazılıyor: / Aradan epey zaman geçti. Kızm — de bulunmuştur. - Çok uzun olaf f“âor- mış ve projenin 1"“121 eyle ve pek| Htuda da kolsuz çizgili bir fanilâ bu-| — 1ki sevdalı arasındaki aşka engeli genç doktoru bir daha görmeyiceğini ra Oda uümümüi kâtip vekili Gaîfpt'c âh' rey mı%halıfe _kaîî[ k lıuıi Ztmiştir. lunan iki kişi nöbetçi müddeilumumi-| olmak istiyen ana ve babalar geçen-| vaadetmesi üzerine evine dönmesine , tiyar okumuştur. — Râpora meclis oıua- zayyıt' bir ekseriye t:di ğ eee HağA PN karşısında idiler. lerde Budapeştede cereyan eden böy-| müsaade edildi. ha bazı ilâveler de yapıldığı ALET YNŞ heşıcede âyan busüfa fade'şartile İkisi de çok heyecanlı.. İlk bakışta| le bir vakayı ibretle okuyarak kendile| — Fakat Fery'nin bu meselede düşün- —" maktadır. dele_rı _teıkzgar “:3 kı;saî ddi teylar B başından aşağı işçi gömlekli ve çelim-| rini avutmalıdır. Çünkü aşkın yoluna| cesi büsbütün başkaydı. O, çılgımca se Alacağıimız, Vel'ıcıil'“'—' PrOJEYİ geY z siz olanın diğer iri yarı olan tarafm- nekadar engel konursa, hızı 0 kadar viyordu ve aşk insana bin bir ilham h. bul iştir. Bu sabah bu hususta €N Biğrsuk | VUL etmiş dan döyüldüğü tahmin edilebiliyor...| artıyor. İşte Matmazel Magda Darko-| yerir. Kızın Budapeşteye geldiğinden kay-naklâfdan gazetemizin mın'“_ıktl' sadi işlere bakan muharririnin yap* âğ kiklere göre Fransız ve eçnebi İşraZ yizlerin düşmesinden müteyellit y ye- timiz Şüdur; Fransada Türk ihracatçıların gı paranın yekünu 250.000 — Türk İirasıdır. Bu para blokt Eşhas eliadedir. Buna bukabil paramız yektur, y Fransanın bizde, yani Cumhunly Ki Merkez Bankasında blokaj _Pafâ.?n 115.000.000 Fransız frangı, yti ”î;m' kü krymetle 12.000.000 Türk İası kadar bir şeydir Bunun ü lduz di kıymetini üçte bir kaybeuni;;kıan gu Nnazarı itibara alınırsa * itan 8.000.000 liraya ve yalnız ihracâ mütevellit zararları ise 4.000.000 Beya balif olur. — BN Buna mukabil bütün — piyasam' zararı olarak 100.000 — 120'000 österilmektedir. : MUŞMEE : Fransızlar daha evvelden bugü“ğ; vaziyeti bildikleri için bizdeki bloke ol rayı temizliyebilmek yolunda car çda hareketler yapmışlardır. Bu meyâ? — bizden tiftik alarak bizimle Bf?d[:d. piyasasmda rakabet ettikleri de gikre lebilir. İhracatçılarımızın vaziyeti 1 Bizim ihracatçılar daha mâli Y'îna çıkarır çıkarmaz mallarının pedelir m glaca- 300.00 0 değildir. bloke ğ gan yüzde seksenini derhal bir i g kredi suretile almak itiyadlîîid' : 5 z B e içm Binaenaleyh ihracat tacirle müte- mevzuu bahsolan yalnız sa! haki, yüzde yirmisidir. Naylonla bunun. içindedir. ieâ Şu hale göre vaziyet - daha giyat krediyi yapmış clan bankaları alâkada” edecek mahiyette görülmektedir. Fransa ile münaseahatımız. Fransa ile ayda bütün tica;gtimı!b afyon da inzimam ettiği zamali loo'îgn lirayı ve çhit Zamamlar 70 — 80 Ka lirayı bulmaktadır. Şu vaziyete gö ; Fransedan geîemk hareket ne omrse- Olsun piyasayı sarsacak mahiyett€ t lâkki edilmemektedir. Sonra da Fransaya bütün mxacanîıîi fratlıla dcğjildir. Bu ihracatta B& nna_ Para kullanı!mıştır. Belki en Z kul t nulanr framktır. Bu da umumi ihracâ tın yüzde 30 w nisbetindedir- Hal şekli n Bu vaziyetin yegâne hal şekıt Me kîz_.bânkasmm yapacağı fedakafı’ görülmektodir. Bankanın kernidiSi rar etmeden «*e piyasanın za rari'fla__ meydan vermeden işi halletmesi © kün Şörüîmektedir. Ve bunâli öyle olacağından sünphe edilmemektedir" Esasen büyütülmeğe değmiyen ıîu vaziyetim, bir takım hasis menfaatlef” rda * karışMaSile izam edildiği görülmekt©ö” | Bugünkü fiatlar Cumhutiyet Merkez Bankası bugÜ” için İngiliz Krasına 624 — 627 kurü$ fiat vermiştir. Bir gün — evvelki ' HAŞ 622 — 625 kuruştu_ Bu sabah börsada Merkez Blnk“! hisse senetleri yükselmeğe deyami © miştir. Dün 88,5 lirada kapanan HiS** senetleri 89 lirada açılmış, 89,25 Jira” ya kadar yükselmiştir, Türk borcu tahvilleri 22 40 gdadir: Londrzda bir sterlin 96 şrank Londra, 1 (A.A.) — Borsaçıları İf giltere bankasımın dün Dbir İngiliz b sına mukabil 96 Fransız frahgı yerm? hususundaki kararını müsait hir SUrtt te karşılamışlardır. Ecnebi memleketlerde Fransız mebusan meclisi çrangif kıymetten düşürülmesini kabul ettik- ten sonra Maliye nazırı projeyi derha âyana tevdi etmiştir. Ayan meclisi encümeni kanugütt P" Liretin- istikbali İtalyan kabinesi bugün fevkalâde bir toplantı yaparak İtalyan parası hakında kati kararını verecektir. Florin yüzde 10 düşürülüyor Hollanda maliye mahafili florinin yüzde on mikyasında düşürülmesine intizar etmektedirler. Düşmiyecek paralar Frangın düşmesinden dolayı Yugos- lav ve Bulgar paralarının müteessir olmayacağı anlaşılmaktadır. Bu hu- sus Belgrad ve Sofyada temin edil- miştir. Almarya selâmlıyor ! Alman İktısat nazırı doktor Şaht Rayiksşbank idare meclisinin dünkü yaptığı toplantıda bir nutuk söylemiş ve demiştir ki: “— İngiltere, Fransa ve Amerika arasında akdedilen para anlaşması beynelmilel ticaretin inkişafına yar- dım edecektir. Almanya bu anlaşmayı hararetle selâmlar. Almanya, konten janların kaldırılmasıma taraftardır. ancak parasının vaziyetinde herhangi bir değişiklik yapmayacaktır. Bunun- la beraber, beynelmilel iktısadi konfe- ransa iştirake hazır bulunuyoruz.,, Rey miktarı Paris, 30 (A.A.) — Ayan meclisi saat 6 Can sonra para kanununun mad- delerini müzakereye başlamıştır. Mün- hasıran frangın kıyrretten düşürülmesi hakkındaki madd> ile tayini esami su- iretile reye konulmayı icap ettirmiş ve hükümet ancak on reylik bir ekseriyet elde edebilmiştir. Bu meyanda elli dört de müstenkif vardır. Bu netice gösteriyor ki diğer madde- lerde hükümet azami derecede müşkü- lâta maruz kalacaktır. rinci maddesini kabul ettikten SO7? muhtâ"f gruplara et lkten hükümete fevkalâde salâkiyotler YE tavizat bahşedt" ı' ' Başvekil Ankaraya dönüyor Dün Adanada pamuk işlerini tetkik etti Başvekil İsmet İnönü dün sabah Vasıl olduğu Adanada tetkik ve te- maslarda bulunduktan sonra dün ak- Şam üzeri Ankaraya hareket etmiştir. Başvekilimiz dün bütün günü pa- Mmuk işlerini tetkikle geçirmiştir. Mü- tehassıslardan, çiftçiden izahat almış, Ziraat mektebine giderek pamuk tip- leri üzerinde tetkikat yapmıştır. Nafla Vekili Doğu Anadoluda seyahat eden Na- fia vekili Ali Çetinkaya dün Ayvalık | Yolları ve nafia işlerini tetkik etmiş- tir. Nafia vekili bugün İzmirde bulu- hacaktır. p .ı'g lr ğ ' d MAĞ a KT AA b : » VK ÇAĞ SAĞ < a L U d VA UC BÜ ee l d ll Halbuki vaka hiç de böyle değil! İri yarı olan sandıkçı Mehmet va- kayı şöyle anlatıyor: “— Tahtakalede sandıkçıyım. Bu sabah dokuzda mağazamın önünde duruyordum. Bu Samuel mağazama gelerek bana çattı kendisi de sandık- çıdır. Benim kendisine rekabet ettiği- mi söyliyerek sataştı. Etme, yapma dedim. Dinlemedi. Actı ağzını, yumdu gözünü.. Ne İranlılığımı bıraktı, ne Türklüğümü! Ben cürmü meşhut kanununun bu gün tatbik meykiine girdiğini bildiğim den xendisine ihtarda bulundum. Bu- nu da dinlemiyerek yumruk savurma- ya başladı. Ben elimi kaldırmadım. Adam akıllı dövdü. Şimdi göğsüm ağrıyor.n Müddelumumi Samuele sordu! *O da şöyle cevap verdi: “— Ben bunu dövmüş değilim. Bi- lâkis o bana sataştı dövdü,.,, Bundan sonra müddeiumumi dayva- cıyı bir oda ötede bulunan tabibi adli- ye gönderdi. Tabibi adli Haşim, Meh- medi bir sandalyeye oturtup muayene etti, göğsünü dinledi. Bir rapor yazıp iki dakika sonra müddeilumumiye gön- derdi. Müddeiumumi davacıya tekrar sor- du: — Davacımısın? Mehmet şöyle ce- vap verdi: — Evet davacıyım. Bu adam maf-- zada beni dövdü fena halde sövdü. Bunu oradaki bütün tücarlar da bili- yor.. Müddeiumumi Samuele sordu: — Ne diyorsun? — Ne diyeyim. Ben onu dövmedim Tabibi adlinin raporu okundu. Meh- medin on gün zarfında iyi olabilecek | | derecede dövüldüğü tesbit ediliyordu. Müddeiumumi tarafından alınan ifa- delerin altını evvelâ suçlu Samuel im- za etti. Sıra sonra Mehmede geldi. Mehmet cebinden mühürünü çıkarttr.|| Müddeiumumt bunu kabul etmedi. Mehmedin şehadet parmağı ifadeni., altına bastırıldı. Müddelumumi kararı tefhim etli. Va ka dövüp sövme suçlarından ibaret olduğundan takibi şahsi davaya bağ- lt görülmüş. Bu sebeple işin amme namına taki- binden menfaat mülâhaza edilmiyerek davacıya şahsi dava yolile davasını takip etmek lüzumu bildirildi. Samuel serbest bırakıldı. Geldiğin- denberi mahkemeye sevkedilip hapis kararı yiyeceğini tahmin ettiği yüzün- den anlaşılan Samuel serbest birakıl- ma kararını öğreninte sevindi, kendi: ni odadan dışarıya dar atıp çıktı git- ti. Mehmet de istida yazdırmak üzere adliye binasının karşısındaki bir dak- tilo dükkânına girdi. İlk cürmü meşhut vakası bu sabah bir saat içinde böyle neticelenmiş ol- du. Yekta Ragıp ÖNEN —— -. -— ——— ça DU | ÇTT VA A T TTTT ŞA TTT A L C Daimi | okuyucularımıza Gazetemizin evvelce, daimi ku- ponlarını toplamış ve bu kuponları idarehanemizden kartla değiştirmiş olanlara gazetemizin birer aylık ibonesi gönderilecektir. Bu okuyucularımızın kartilarile sirlikte adreslerini idarehanemize Aldirmelerini rica ederiz. nun, sevgilisi Dr. Fery Sarga ile olan maceraları buna bir misal teşkil ede- bilir. Magdanm ailesi bu aşka mâni ol - mak için mahkemelere, polise başvur- duktan hattâ sevgilileri biribirinden ayırmak için Avusturya ordusuna bi- le müracaati akıllarından geçirdikten sonra yelkenleri suya indirmeye mec- bur olmuşlardır. Doktor Fery ile Magda aşklarının yolu üstüne konan sayısız engelleri a- Mağda ile Doktor Meri şarak nihayet evlenmişler ve bütün Macaristanı da sevindirmişlerdir. Üniversite profesörlerinden Doktor| Jeno Darko ile madamı, biricik kızla- rı Magdanınm eve sevdiği genç doktoru getirmesine hiç Sses çıkarmamışlardı. Doktor Fery vaktiyle zengin olan ve umumi harpten — sonra züğürtleşen yüksek bir ailenin evlâdıydı. Buna rağmen Sarga ailesi Budapeştede da- ima parlak balolar verir ve bütün ta- nınmış âileler oraya koşarlardı, İşte bu balolardan birinde güzel Magda genç doktorla tanıştı ve sevişti. Re- fah ve lükse alışmış olması Magda- nın hiç umurunda değildi ve “iki gö- nül bir olunca samanlık seyran olur,, 'sözüne bütün varlığı ile inanmış bir kızdı. Aralarmda münasebet teessiis ettikten sonra doktor Fery sık sık Darkoların konağına gitmeye başladı ve Magdaya talip oluncaya kadar da bu konakta daima iyi karşılandı. Kiızın babası, doktor Fery'nin izdi- : vaç talebine şiddetle itiraz etti, Bunu | işitmek bile istemedi. Parasız pulsuz bir delikanlı. Magdayı nasıl yaşatahbi- lirdi? Hattâ kızına bir daha genç dok- torla görüşmemesi için kat'i emirler verdi. Yalnız kuru sözle - kalmıyarak zavallı kızı büyük babasının taşradaki ' villâsma gördereratr —Rudanesteden | uzaklaştırdı, . )e ğği ç d B” | karmak suçlariyle mahkemeye verdi. _ı.a..l Timğ'acü ge İ L p like l gğ el birkaç gün sonra gazetelere şöyle bir ilân verdi: “Sizi evde saat 5 ile 6 ara- sında bekliyorum. Bir dakika için ge- liniz. Fery” Magda bu haberi okudu ve randevu- ya koştu. Birkaç saat sonra profesör Darko polise koşarak kızının kaçırıl- mış olduğunu haber verdi, Polis hafiyeleri sevdazedelerin izle- rini Doktor Fery'nin arkadaşı İvan Mülerin evine kadar takip ettiler. Fa- kat oraya — vardıklarmda muhabbet kuşları uçup gitmişlerdi. Ayni iş birçok defalar tekerrür et- ti ve her defasında polislerin gelme- sinden birkaç dakika evvel sevdalılar sıvıştp gidiyorlardı. Nihayet ikisinin de Doktor Fery'nin annesinin evine sı gındıkları öğrenildi. Fakat, kovala- maca havadisleri de bütün macar ga- ze'>lerine yayılmıştı. Profesör Dar - ko kızı alıp götürmek üzere Madam Sargonun evine koştu. Magda burada hıçkırıklar arasında diz. çökerek ba- basından biraz merhamet dilendi. Ba: bası ise cevap vermeden evvel kizın eve dönmesi için ısrar etti, Magda buna yanaşmadı. : Profesör henüz sinni rüşte Yyarma- mış olan kızının yuvaya dönmesine mecbur edilmesi için “aile hukuku mahkemesine,, başvurdu. Mahkeme kı zın dönmesine hüküm verdi ve reddet- tiği takdirde polis kuüvveti kullanıl- masını kararlaştırdı. Bunun üzerine polig hafiyeleri Fe- kto a ry'nin evine gönderildiler. Oraya var- ' dıkları zaman kız gene kayıplara ka- rışmıştı! Sanki gökte yıldızlardan bi- rine uçmuş gibi yer yüzünde hiç iz bırakmıyarak sıvışıp gitmişti. Bütün l1 | polis kuvvetleri harekete. geçirildi. Buna rağmen Magda bulunamadı. Aradan üç hafta geçtiği halde Mag- da meydana çıkarılamadı, Bunun üze- ıi rine porfesör genç Fery'yi adam ka- çırmak ve memleket dışarsına para çı Fery hapse atıldı. Nihayet 33 gün son ra genç kızın müstear bir adla ıssız bir köyde yaşadığı anlaşıldı. Orada yakalanarak eve götürüldü. Ve kapalı bir sanatoryoma kondu. Tam iki haf- ta kilitli bir odada tutuldu. Anne ve — babasiyle hastahakıcıdan başka kim- 5| senin kendisiyle görüşmesine miüsaa- Haa de edilmedi. Bu sırada Fery de hanpis- haneden çıkmıştı. Magdayı görmek d için yaptığı bütün teşebbüsler boşa gitti. : J Büdapeşte gazetelerinin hepsininl | merhamet damarları kabardı. Bunlar , sütunlar dolduran acıklı makaleler n yazarak “aile hukuku mahkemesine,, Magda ile evlenmesi için izin verilme- nı yan ıdı| c müracaat ettiler ve doktor Fery'ye sini rica ettiler. Bir tarafta n Fery de ayni mahkemeye bir istida vererek ebevey- nin inadı yüzünden kızım şerefinin ber ksi bat olduğunu ve ancak bir izdivaç iz- 9bi niyle yapılan hatanın tamir edilebile. ! | Mahkeme reisi bu müracaati colı"k | makul bularak eski kararını bozdu ve ” izdivaç vesikasını verdi. İnatçı r:rofe-f'“ sör kızı beş parasız brrakacağını söy: ©* ledi. Fakat âşıklar bu tehdide de & "” hemmiyet vermiyerek gecen hafta bea lediye dairesinde evlendiler. n İnatçı babalara ibret olacak bir hi:. -— vadis verdik, gerçi kızı kendi başıns çe bırakırsan ya davulcuya yatut di DÜ zurnacıya varır sözü meşhur ise de, a , lev saçağı sardıktan sonra artık ina.'ş ve ısrarda fayda olmıyacağında hü, $ şüphe edilmemelidir, g T x Ğİ Bi 4 üi n da ee e Ddt d