Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
ü V. .. M M L “ü. H . M . L G U A haydutlar peşinde %ıxı TuFEx PLA:;ILARı- ŞALDIĞI ZANİ (EDİLEN Hıl.EKAR KUR9DU TAKİ B o KENDıSıN , -?OPı-ıE EDİLDİĞİ- ONU HEMEN TEVKİ ETTİREBİLİRİM FAKAT YAPLANLAR h YAN:NDA DE | BULUŞDUĞU APAMLA KONUŞTUKLARINI BiR PUYABİLSEM S OVAKIT ıŞTE—-* |i. | 7 ÇEBİNDE TAŞIMASI Ş ( İÇİN BUPDALA Ol- MAKH LÂZIM --- DAVET Türk gümrük komisyoncuları İs- tanbul Birliğinden: İdare heyeti ekseriyetle istifa et miştir. Yeni intihap için arkadaşların 5.10.936 pazartesi akşamı saat 5,30 da nur. t l5 GA Tabletleri Vi ıKTıDAR KELAARNNCE BELGEVŞEKLİiİ KARŞI birlik binasında toplanmaları ilân olu-| H 0 R M 0 B l N uaaamıaı Hoer eczanede arayınız Yukarda cins ve miktarları ile tahmin bedelleri ve muvakkat te- | hminatları yazılı iki kalem malzeme hizalarında gösterilen gün ve sa- -atlerde kapalı zarf usulile almacaktır. Her ikisinin şartnamesi ayrı ayrı olup komisyondan her gün para- DEĞİK Hovazıdı Sat n el Samsun Askeri Satınalma Komısyonundan ” F EAkRA d vi Şartname Kom isyonu ilânları Teminatt Parast İhale Cinsi Miktarı Fiyatı Lira Kuruş Tarihi Günü Saat İhale şekli Kat : z g K N Un 360000 50400 3770 252 — 7/10/1936 Çarşanba 11 Kapalı zarf Cins Mikt h Muvakk | e ö;çüî; ee Tîeî;; te::;:m“ Sünakası görüve saaki. |— (e ğ . öt çi TARD0Ü Si VZ2000, ELERNİ 0 — 8/10/1936 Perşenbe — 11 — A e y “1 — Samsun garnizonunda bulunan kıtaatların ihtiyacı olan yukarıda yazılı erzaka ait şartna: Türeki ğ > _ meleri karşısında yazılı fiyatla almak ve görmek istiyenlerin her gün tüm binasındaki komisyona gel- AA 12000 kilo 18000 001350 00 14 1.teşrin 936 çar:amba 14 meleri. 2 — Eksiltmeye girmek isti yenlerin 2490 sayılı kanunun 2, 3üncü maddelerindeki vesikalarla keta 7000 kilo 13300 00 997 5014 1.teşrin 936 çar;amba 15 teminat ve teklif mektuplarını ihale saatlerinden bir saat evvel komisyona vermiş olmaları, (1481) A ! Saraçhanebaşı Horhor caddesi HAYRİiYE LiSESi | $ız almabilir. | İsteklilerin, 2490 sayılı kanunda yazılı vesikalarla teklifi havi ka- | palr zarâı belli gün ve saatlerden birer saat evveline kadar Kasım- ' Eaşada bulunan komisyon başkanlığına vermeleri. (1646) 295 MAĞLÜP FAUSTA — Çatı arasında, yani mümkün ol- duğu kadar yerden uzak ve gene müm kün olduğu kadar semaya yakın bir| nokda.. — Seni orada kimse gözetliyor mu? Rujiyeri güldü: — Benim oturduğum yere kimse titremeden gelemez, gelenler de bü- yük bir mecburiyet.olursa gelir. Pek âlâ bilirsiniz ki, herkes bana uğursuz nazarile bakar. — Hakikaten şu biçare cahiller yıl- .dızların insanlara ne büyük menfaat- ler temin ettiğinin farkında değiller. Azizim Rujiyeri, şu asilzadeyi kendi dairende saklayacaksın. O, orada kra- lın dairesinden ziyade muhafaza al- tında demektir. Kimse kendisini göre- mez. Rujiyeri anladığını gösteren bir baş işareti yaptı. Bu sırada kraliçe bir koltuğa çökmüş titriyordu, Gözleri büzüldü, şiddetli bir titremeye tutul-| du. Rujiyeri hemen kraliçenin yanına koşarak boynundan çıkardığı bir şişe- yi koklattı, Katerin hemen geniş ge- niş nefes almağa ve kendisine gelme-| ğe başladı. Nevmidane bir sesle: — Görüyaorsun ya! dedi. Artık so- num yaklaşıyor... Moröver bu vaziyeti hayretle seyre- diyordu. Kraliçe tamamile kendisine geldik-' ten sonra tekrar sordu: — Rujiyeri doğru söyle, ölecek miyim? Münetcim hemen revap verdi: — Hayır madam hayır! Emin olu- nuz ki henüz bu şatuda ölüm yok.. — Bunu iyice biliyor musun? —'Sizi temin ederim ki henüz haya- tınızın sonu gelmemiştir. Bu, yıldızı- nızda açıkca belli oluyor.. çekinme, Kraliçe hayata yeniden avdet edi- yormuş gibi bir canlılıkla: — Sana emniyetim var! dedi. Fa- kat çok zayıfım; hani, benden aldığın 'yedinci tılsım ile yapacağın kordila ne dıdu? — Onu, yarın sabah takdim edece- ğim, Katerin bunun üzerine Morövere döndü: — Mösyö, şimdi sıra size geldi, Söy- leyin bakalım? Moröver iki saat kadar bütün duy- duklarını anlattı. Kuüterin onu, başr iki elinin arasında dinliyordu: Moröverin sözü bitince başını kal- dırdı: — Rujiyeri, benim yirmi üç kânu- nuevvele kadar yaşayacağımdan emin misin ? — Size yemin ile temin ederim “içinde bulunduğumuz sene sizden ev: vel sona erecektir. Katerin soluk bir tebessümle: — Bana, dedi istediğimden sekiz güz fazla veriyorsun. Haydi mösyö dö Moröver, Rujiyeriyi takip ediniz.. Onun, sizi götüreceği yeri pek beğene- cek ve istediğiniz kadar kalabilecek- siniz. gitmek istedifiniz. zaman da mutlaka beni görünüz. ı Kraliçe odasına döndü, vücudunu kaplayan ateşin ilk tesirile, yatağa girdi Moröver ise Rujiyerinin arka- sından giderek, bitmek bilmiyen bir sürü merdiveni tırmandıktan — sonra çatı arasına çıktı. Müneccim, arkada- şını gayet büyük ve güzel döşenmiş bir odaya soktu. — Yemeğinizi buraya getirecekler. İşte bir sürü kitap ve şu dolapta da istediğiniz kadar şarap var. Gündü- zün isterseniz şu pencereyi açar ve Ana - ilk - Orta - Lise . Tam devre dairededir. Mektebin kadar direktörlüğe müracaat edilmelidir, husüsi otobüsleriyle MAĞLÜP FAUSTA —— 299 dışarısını seyrederek eğlenirsiniz. Fa- kat dikkat etmeli, bakana mutlaka bakarlar. Moröver arkadaşına teşekür ede- rek, dışarının manzarasını sevmediği- ni, kitaplara hiç dokunmayacağını ve yalnız şarapla iktifa edeceğini temin etti. Rujiyeri, ertesi sabah kraliçenin hatırını sormağa inm.sti. Katerin dün geceki buhrandan eser kalmadığını söyliyorsa da hali bunun aksini gös- teriyordu. Münectim tekrar yukarı çıkmak üzere kraliçenin yanından ayrılınca yolda Kriyona tesadüf etti. Kumandan Rujiyeriyi nazikâne bir tavırla selâmladıktan sonra: — Ümit ederim ki, dedi. Bazı husu- si haller vüzünden kendilerine etti- Fim kizmeti kâhin efendi unutmamış- lardır zannederim. — Elbette, acaba zatıâlilerine bil- mukabele ufak bir hizmette bulunabi- tecox miyim? — Zaten bende bunun için sizi arı- yoranm, — Ne gibi bir iş yapacağım? — Söyliyeyim ; ileride öğrenebilece- ğiniz bazı sebepler dolayısile, bilhas- sa kralın emniyeti noktasından benim bir adamımı dairenizde saklayacaksı- nız. Sizin ömürünüzü yalnızdca geçir:- diğinizi ve dairenize kimsenin çıkma- dığ'ın: bildiğimden, vereceğiniz odanın | saatte ortalık karanlık olur. Parda- bu iş için münasip bir yer olabileceği- ni düşündüm. Rajiyeri bu sözlere hayret etti. Fa- kat hiç belli etmiyerek kendi kendine: — Neziyanı var? diye söylendi. Bu- Hu da Morüverin yanına koyarım; bi- ribirine iki misafirim olur. |.. Sorra Krtiyona dörerek: — Kabul ediyorum dedi. Adamınızı gönderin, — Onu, 'yi saklayacak mısınız? — İmkânı olduğu kadar çalışaca- ğrm., Hiç kimse dostunuzun burada olduğundan haberdar olamıyacaktır. — Teşekkür ederim. — Size hizmet etmek benim için şe- reftir. Kriyon,öğleye doğru çıkarak Parda yanın yattığı otele gitti. Şövalye, söy- lediği gibi hiçbir. yere çıkmıyordu. Kriyon kendisini şarap içerken buldu. “Pardayan, yüzbaşınmn geldiğini gürün- ce bir bardak daha doldurarak, arka- daşının önüne koydu. — İnsana sizin gibi ikram eden az bulunur azizim. — Yüzünüzden susuz olduğunuzu anladım. Size şarap ikram etmek bir nezaket değil, vazifedir - — Neden geldiğimi biliyor musu- nuüz? Okulumuz bu yıl gördüğü teveccüh ve rağbetten dolayı ilk sırıflardar: itibarcr yabancı _dıl tedrisatına yeni bit teşkilâtla mühim bir istikamet verilmiştir. Kızlar kısmı ayrı bir talebe her gün evlerinden aldırılır. İstiyenlere tarifname gönderilir, Kayıt için her gün saat l0 dan 16 ya nehari — Beni şatoya götürmek için değil , mi? — Tyi bildiniz! Tstediğiniz. zaman hazırım. — Bugünden tezi yok! — Sizin için bu kadar actele ise peki, — Benim için değil, kral için.. — Peki, bu gece saat altıyı çalarken şatonun kapısı önünde büulununuz, ge- risini ben idare ederim- * Akşam, saat altı. Bu Meyvsimde, bu vyan mantosuna ıyfee sarılarak şato- - “un kapısına geldi. Eriyon kendisini * bekliyordu. ) — Haydi girelim, dedi , — Girelim! — Bahna yemin eder-misiniz ki.. — Hayır, hiçbir yeminştmem. Size KÜ g . /|7 li n ©