Haydar kırkına yaklaşıyordu. Bir e- fabrikasında müfettiş vazifes nuşu sık sık evine (o gelebilmesini kârısile haftalarca yalrız kalabilme- Mİ temin ediyordu. Karısı o Münireyi seviyor ve kısa süren a de karısının meziyetleri üzerinde düşün- Mek fırsatını veriyordu. Bununla bera-| Bu hal ona evile çalıştığı mü Macte arasında gidip gelirken trende © duğu romanlardan gelmişti. Bu cumartesi de, her z cumartesi günü Bibi, Haydar Adanaya gidiyordu. Karı- N her zamanki gibi istasoyna kadar gel- İŞLİ, ve kocasının rahatın: temin ede - Sek en iyi Okompartimanı Obizzat kendini Bir zahiple | bir kompartiman- h, sade giyinmiş ve kitap (okumakla Meşgul bir kadının bulunduğu kompar ağam tercihte tereddüt etti, Nihayet, W çünkü kocasmın tereih al edilmiş değildi. İtiyadı veçhile, Haydar gazetesinin dan karşımda oturan kadını iyice KİK Etti güpienli, otuz kat güzeldi, genç kalmış obir tarafı ve bakışlarının çılgınca bir hususiyeti Vardı. Bir roman okuyordu, ve romanın Beyecanlı yerlerinde alt dudağını ısırı. Yordu, Nafile, Haydar gazeteyi bir türlü o-) yordu. Bu akşam kendisini siya-| M meselelerden çok uzak hissediyordu. Hindiye kadar hiç bir zaman kendini! —- rahat hayatını bu derece boş bul-| İaşe, Bethal aklına bir şey geldi: Dünya e Uzak yaşayan bu insanlardan birine defacık olsun kendini U bağlamak! Haydarın bir senaryo tertip etmeğe | İhtiyacı yoktu, çünkü aklına namütena- n hikâye geliyordu. Kendisini kaçmak-| Nolan bir katil, bir casus veya beynel- bir hersız olarak mr göstermeliy- ? Şimdi, işe başlamak için, komşusu- Mun konuşma fırsatını beklemek liztm: Bir aralık kadın elinden kitabı b » Haydar kitabı bakmak için aldı. — Bayanım, polis romanlarını çok- Mu Seversiniz? — O kadar heyecanlı ki.. Herhalde hayat kadar ihtirasir ol- Müyacak, Bu lâkırdıyı altında bir çok manalar İenlen bir tarzda söyledi, ve kadın da Uzun müddet hayretle bektr. ık kararıyordu. Esans müessese- Müfettişi yeni bir noktaya İşaret et- ek istedi; — Elektriği yakayım mı? — Nasıl isterseniz... 7 O halde, karanlıkta kalalım, daha | Vs nkü, geceye çok (o inananlardan ettiği köşe | si. >“ lâkırdıyı tahammül edilmez sıkın İk m kurtulmuş bir insanın iç çekişi ta- M3 etti. Şimdi, kompartimanda karan - | de küm sürmekte (idi. Haydar bir- kadının ellerini yakaladı ve muril- MAĞa başladı: p> Dinleyiniz.. Sizin kim olduğunuzu a MiYorum, bu gece dolgunluğa ihtiya- yaşlarında! | vâr. İnsan yalnız yaşayınca, emni- di Yizlikten çıldıracak hale geliyor. Seyit adını işittiniz mi? — Meşhur hırsız? ok hırsız değil, sergüzeştçi. O, — Maamafih, karnız.. — Karım mı? Madem ki, işin farkın- das Arlamıyor musunuz? Bir vaka benim burjuva kıyafetile gezmemi icap ettiriyor. Karar W — İmdat işaretini. — Neye? — Hayır, çünkü polis sizinle alâkadar olduğu kadar benimle de alâkadar. Haydar nefesini kesmişti — Bana inanmıyor musunuz? İkinci büro çok srkımtı çekmişti. Fakat, hududu geçmeğe muvaffak oldu.. — Saliha? Şu casus kadın? — Ya, evet! Bütün hülyaları, bütün arzuları, Hay- darın kanını kaynatmağa İz mitte casus kadının yanına oturdu, Es- Saliha başladı. kişehirde kadını belinden yakaladı, tren Akşchirden kalküğr © zaman da öptü. Konyaya yaklaşırken biribirlerine sarıl- muşlar, istikbal projeleri © hazırlamağa başlamışlardı. Konyayr geçince, gözleri kapanmağa başladı, uyumuştu. Adaria Istâsyonüna yaklaşı kin, müessesesi müfettişi uyandı. €sANE Kendine gelmek için biraz durakladı, sonra “A- dana", diye bağıran sesleri itince merak etmeğe başladı. Yol sie or tadan kaybolmuştu. Korido; Nihayet, dışarıda, mekte olduğunu gördü. Süratle yürüme ğe başladı. Bağırmağa cesaret edeme- di, çünkü kadın sakallı, bir adamla üç gocuğa doğru ilerliyordu. Koşmağa baş- ladı. Tam yaklaştığı zaman, çocuklar - dan biri sakallı adamdan ayrıldı, ve ka- dının boynuna atıldı: — Anne! diye bağırıyordu. Haydar, pek az rastlanan © tatlılıkta bir aile tablosile karşılaştı: Kadının et- rafında çocuklarm © toplandıkları anda sakal: adam soruyordu: — Seyahatin iyi geçti mi, Hüsniye? Rüya sona etmişti. Kollar; sıkmış olduğu casus kadn, marlarile kafası anası idi. arasında polis ro- dumanlanmış bir ev Hırsızlığa ortaklık eden maymunlar (Kahireden bildiriliyor) Tiyatro sahnelerinde numara Yapan iki artist maymun, sahiplerinin işlediği bir hırsızlıkla alâkadardırlar diye Kahi- re polisi tarafmdan yakalanarak zincire vurulmuşlardır. Sahipleri zengin bir Mısırki hanımın bileğinden pahalı bir bileziği aşırrlar - ken onlar da, zengin kadını yaptıkları bin türlü maskaralıklarla meşgul etmiş- ler ve hırsızlığı kolaylaştırmışlardır. Fa- kat çok geçmeden polis, bu iki yâramaz hayvanı yakaladığına pişman olmuştur. Çünkü maymunlar karakolda uslu dur. mağa hiç yanaşmamışlar ve birkaç po- isin kalçasından yağlı külbastılar ko- parmışlar, mobilyalardan bir çoğunu da Parça parça etmişlerdir. Ümitsiz kalan karakol komiseri may munları ikametgâh senedine bağlıyarak sahiplerine teslim etmeğe mecbur ol muştur, HABER — m PRİL EM e arm een Postair Ton ton amca | ameliyat olacak AKŞAM POSTASI İDARE Evi Istanbul Ankara Caddesi Posta kutusu : İstanbul 214 Telgrat adresi; istanbul HABER Yazı işleri telofonu ; 24472 idsrevellân © :2470 ABONE ŞARTLARI Senelik 6 aylık 3 aylık v aylık Sahibi ve Neşriyat Müdürü; Hasan Rasim Us Basıldığı ver (VAKIT) matbaası | esir, Gü TARİN ke nl KP ai : 'Niyazi Armet 386 sene &vvel bugün | Mehdiye Ispanyol askerlerinin eline geçti Turgut Reis, Cirbe adasında donanmasını Fatih gibi, karadan yürüterek kati bir mağlübiyetten kurtuldu Denizleri titreten Kahraman Tur gut, kırk yedi gemiden mürekkep do. nanması İle Mehdiye yolundaydı. Bu;| nu duyan İmparator Şarlken, Türk ni Mehdiyeye sokmamak için | Anderya Doryayı derhal ar.| kasından çıkardı. Dory: , Manastır önlerinde görün. a ve denizden yaptığı tazyik. lerle rastladığı kaleleri fethetti. 1200 ve birçok ganimet aldıktan son. ra yoluna devam etti. Turgut, İs; ya yolundaydı. A. likanta ve Valansiya sahillerini ele geçirdikten sonra Balear adalarına vardı. Türk bayrağını buralarda heri kuvvetin üstünde dalgalandırdıktan sonra tekrar Afrikaya döndü. Geldi. ği vakit, Mehdiyeyi deniz ve karadan sarılmış buldu. di Cirbe adasına çekil, Şarlken, kendi askerlerinden ma, ads Sicilya Hidivi Vegonun, Arap Emiri Seyit Arifin askerlerini de te. min etmişti, Bir ay süren muhasara, vermeden devam etti. Turgut, Mehdi. ye şehrine bir imdat kuvveti sokmağ: düşündü, Sekiz yüz avcı, iki yüz süva. ri, beş bin murabitin ile şehir civarın. daki zeytin ormanında belirdi. Sicil, ya kralı; Rados şövalyeleri, kumanda. Bı, Halkulvad kumandanı burada idi! Ter. Ani hücum, o kadar şaşkınlık ver. di, ki müdafaa etmek vaziyetinde ©.| lanlar canlarını korumak yollarını ara mağa başladılar, Halkulvad kuiman danı, maiyetiyle beraber öldürüldü. Müthiş bir bozguna uğrayarak Cirbe adasına kaçan Araplar, bir müd det sonra her zamankinden fazla bir kuvvetle düşmana yardım etmeğe, askerlerini zahireye boğmağa başla. dılar, Bu, hücumun yeni bir şiddetle başlamasına sebep oldu. | netice 10 Eylül günü, kalelere iki yüz a. dım mesafede kurulan yirmi topun i endahtları yüzünden bü. oXuna uğrayan müdafiler » durmaktan vazgeçtiler, YAZİ “AŞIK Mİ Gİ 14 4 eN İN. TEA d ii 1550 yılı 12 Eylül günü, 398 sene evvel bugün, şehir tamamiyle galip. ler eline düştü, Etrafa saldıran Is. panyollar, ganimet diye yedi bin esir paylaştlar. Sicilya Hidivi, Turgut tarafından yakalanarak zincire vurul muş olan oğlunun fidyei necatı için Çikale kaptana yetmiş yaralı verdi, *»*. Aradan bir ay geçmişti. Turgudun sığındığı Cirbe adasına hü. cum etti. Turgut, vaziyetin çok teh. likeli olduğunu anliyordu. Buradan kurtulmtk çok güç, adeti imkânsızdı. Ya harp ederk mahvolmak veya tes. Tim olmak lâzımdı. Şüphesiz ki Türk denizeisi birineisini tercih edecekti, Buna hazırlanırken üçüncü bir çare buldu. Kadırgalarındaki tayfa ve esir, leri karaya çıkardı. Bulunduğu yer. den adanın mukabil tarafına bir kara yolu hazırladı. Bu yol, kalın tahtalar, dan yapılmış ve üzerine yağlı madde. ler dökülmüştü. Iş bittikten sonra gemilerinin al, tına birçok tekerlekler yaptırarak yerleştirdi. Bu suretle Fatihin donan. masını Halice indirmesini taklit edi. yordu Turgut, plânmda muvaffak oldu. Dorya, i Büyük ameliyeyi yaparken, düşmanı, nı şaşırtmak İçin mütemadiyen top a. teşiyle etrafı velveleye veriyordu. Dorya, Sicilyadan gönderdiği bir geminin gözü önünde zaptedildiğini | görünce, sonsuz bir hiddetle hücum emri verdi. Fakat, hedefte, Türk do. nanmasının yerinde yeller esiyordu. ACELE SATILIK EV Feriköy Rum kilisesi yanında Keşfi efendi sokak 2 No. caat ayni mahalde IŞ ARIYOR Galatasaray lisesinde tahsil görmüş muhasebe ve usulü muzalfeye aşina makinede seri yazan bir genç iş aramalı tadır. Taşraya da gider. Müracaat Vakit propaganda servisi B.Y.