20 Mart 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

20 Mart 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ei ü ç Y2 Italyanlar Cibuti demiryolunu kesmiye çalışacak Yeni İtalyan gayelerinden Londra: 19 (A.A.) — Röyter ajansı bildiriyor: Şimal ve cenup cephelerindeki şid- detli bombardıman devam — etmektedir. Harrardan Röyter ajansına — gelen bir telgrafa göre İtalyanlar Ogaden cephe- sinde büyük bir faaliyet göstermeğe başlamışlardır. Ogaden — mıntakasında yağmurların durması bu faaliyete imkân vermiştir. Adisababada düşünüldüğüne göre general Grazlani uzun — zamandan / beri beklenmekte olan büyük — taarruza pek yakında — girişecektir. —Harrar ve Cicigaya karşr yapılacak — olan bu taar" ruz motörleştirilmiş kuvvetler vasıtasile Cibuti demiryolunu kesmek — maksadını takip edecektir. Daggabur ve — Sasabaneh yeniden bombardıman edilmiştir. Eritre mahafilinde söylendiğine gö re, general Grazlani pek — yakında Ras Nasibu ordusuna karşı bir — taarruz ha- reketine girişecektir. Habeşistana gelen son haberlere gö re bazı Habeş vilâyetlerinde ve ezcüm- le cephelere yakın bulunan mıntakalar” da dahili karışıklıklar baş göstermiştir. Habeş milliyetperver — cemiyetinin dün Adisababada yaptığı toplantı, bozguncu" lara kargı giddetli tedbirler alımacağı * lânı bu haberi teyit eder mahiyettedir. Ras Destanın mahpus — bulunduğu haberi Adisababada resmen — yalanlan- maktadır. Bu kumandanın — şimdi Sidar taarruzunun Diri bu imiş noda bulunduğu ve Somali — cephesine yollanılan yardımcı kuvvetlerin başında olduğu söylenmektedir. Yeniden bombardıman Resmi bir Habeş tebliğinin bildirdi- ğine göre, bir İtalyan tayyare filosu ye- niden Gerami bombardıman etmiş ve üç saat süren bir bombardımanda gazlı bom balar da kullanılmıştır. İtalyan tayyare- leri öğleden sonra tekrar — gelerek bir kaç bomba daha atmışlardır. —Halkın büyük bir kısmr, şehri tahliye ettiğinden ve gerek Goram, gerek şehir mıntakası dahilinde yatmakta olan yüzlerce yarar İr emin yerlere barmdırıldığından gazın tahribatr mühim değildir. : Cephelerde birşey yokmuş Roma: 19 (A,A.) — Mareşal Badog lio telgrafla bildiriyor: İki cephede de kayda değer bir hâdi- se olmamıştır. Eritre cephesinde Habeş hava toplarının ateşine maruz kalan bir İtalyan tayyaresi, işçilerinden biri müs- tesna olmak üzere bütün râkipleri yara” landığr halde İtalyan hatlarına inmeğe muvaffak olmuştur. 13 ler Londrada toplandı Londra, 20 — İtalya, Habeşis- tanm sulh tekliflerini tetkik eden on üçler komitesi bugün saat onda Sen Ceyms sarayında toplanmış- tır. Yankesicilikten yakalanan Deli Nuri Polis nezarethanesinde bile birisinin 7 İirasını çarptı Zabıta memurları dün gece yaman bir yankesiciyi yakalamışlardır. Uncuyan apartımanı kapıcısı İbra * him dün gece on bir de İstiklâl caddesin den geçerken bir genç birdenbire: — Babacığım nasılsın, iyi misin, Ben memleketten geldim. Seni arıyorum di- yerek boynuna sarılmıştır. İbrahim hiç tanrmadığı bir adamın boynuna sarılma” sından şüphelenmiş: — Ben seni taniımıyorum. — Hangi memleketten geldin! deyince — meçhül genç yanıldığını söyliyerek uzaklaşmış- tır. İbrahim bir kaç dakika sonra cebini yoklayınca yirmi lira bulunan cüzdan- nın aşırıldığını anlamış, hemen merkeze koşarak başından geçen — vakayı anlat- mıştır. Bu şikâyet üzerine iki sivil zabr ta memuru İstiklâl caddesinde araştırma yapmışlar, deli Nuri isminde — bir sabr" kalryr yakalamışlardır. Nurinin eşkâli, İbrahimin tarifine uyduğundan hemen üzerinde araştırma yapılmış, kapıcının cüzdanı bulunmuştur. Meşhur bir yari» kesici olan deli Nuri diğer vakalarar o- lup olmadığının tahkiki için Beyoğlu merkezinin nezarethanesine konmuş' tur, Deli Nuri nezarethaneye girince et- rafına göz gezdirmiş, bir adamın köşede uyuduğunu görmüştür. Uyuyan adamın ismi Vehbidir. Kendisine —memur süsü verdiği için yakalanmış, nezarethaneye konmüştuüur. Deli Nuri bu — adamın uyumasında istifade ederek — üzeri: ni yoklamış, bir fırsatını bulup Vehbinin cebindeki yedi lirayı çalmıştır. Vehbi yatım saat sonra uyanıp da üzerindeki parasının yerinde yeller es- tiğini görünce şikâyette bulunmuş, deli Nurinin üzeri tekrar aranmış, biraz ev- vel çaldığı yedi lira çorabının — altında bulünmuüştür. Deli Nurinin daha bir — kaç kişiyi dolandırdığı anlaşılmıştır. - Çarşafla gezen erkek : (Baş tarafı I incide) peşinden koşmuşlar ve kendisini yakalamışlardır. Yüzündeki peçe kaldırılınca ve çarşaf açılınca bunun 17 yaşında bir genç olduğu görülmüş, karako- la götürülerek sorguya çekilmiş- tir. Sultanahmette bir pazarcının oğlu ve ismi Abdullah olan bu genç verdiği ifadede demiştir ki: “— Çarşaflı gezmeyi merak et- tim. Evde giydiğim bu çarşafla Şehzadebaşına. kadar geze geze gittim. Sinemaya girdim. Maksa- drmm eğiencedir.., Zabrta bu genci bırakmamıştır. Hakkmda esaslı takibat yapılı- Venizelosun cenazesi Harp gemisile Yuna- nistana götürülecek Alina, 19 — Venizelosun ölü- mü burada birçok muhitlerde bir matem havası yaratmıştır. Dişiş- leri Bakanı Demircis gazetecilere verdiği bir beyanatta, Venizelos hakkında çok sitayişkârane sözler söylemiş ve “Yunanistanın kay- bettiği büyük evlâdının yurt se- verliği ve sönen zekâsı karşısın- da hepimiz ağlamalıyız,, demiş- tir. Venizelosun, resmi cenaze me- rasimi ÂAtinada yapılacaktır. Ce- naze Fransız ve İtalyan toprakla- rından geçerken resmi merasim yapılacağını bu iki hükümet - bil- dirmiştir. l'ı Wi HA'BER 'Akşam postası Edirneyi gene su basmıştır. Bal. ! kanlarda ve E- dirne havalisin- | de günlerden be- | ri yağan yağmur- lar buna sebep olmuş, nehirler dün gece birden- bire yükselmiş- tir. Nehirler ke- £ narındaki arazi —— ve mahalleler su | altında kalmıştır. Feyezan saat 23 te başlamıştır. Sular Meriç boyunda Söğütlük de- nilen büyük ormanı aşarak Edir - ne — Karaağaç yolunun mühim bir kısşmını da basmış, bu yüzden Karaağaçla Edirne araşındaki münakalât durmuştur. Sabaha karşt Tuncada suyun yüksekliği 4,39, Meriçte 4,35 met- reye çıktıktan sonra durmuştur. Bu sabah telefonla Edirne vi- lâyetinin salâhiyetli bir adamiyle görüştük. Bize dedi ki: — Arda ve Tuncanın yükselme- si ile Meriç tikandı. Bu yüzden E- İki kadın Ayrı ayrı bir çocuğun annesi olduklarını iddia ediyorlar Dün Sultanah- met 2 nci sulh ce- za hakyerinde enteressan — bir davaya bakılmış. tır. Davacı Fat- ma, dava edilen mahallebici Meh met Âli.. Davacı, Mehmet Aliden 5 yaşındaki Ner- min isimli çocu- ğu istemektedir . Fatma davasını hâkim Reşide şöyle anlatmıştır: — Bu çocuk benimdir. Ben an- nesiyim. Mehmet Ali benim ne kocamdır. Ne de Nerminin baba- sı. Nermini yanında tutmasına hiç hakkı yoktur. Bu adama beriim ço- cuğumu yanmda Zorla tuttuğu için ceza, bana da çocuğu veriniz. Buna karşı da Mehmet Ali şu cevabı vermiştir: — Bu çocuk benimdir. Ben Ner- minin babasıyım. Fatma ne benim karımdır, ne de çocuğun annesi. Gerci Nermin bir müddet onun yanında bulun - du, bulundu amma bu annelik do- layısiyle değildi. Ben bakması için kızımı bu kadının yanına bırak - mıştım, |* Bu iddia üzerine hakım şahit- leri dinlemiş, sonunda Fatmanın avukatı, Nerminin kimin çocuğu olduğunun ancak kan tahlili ile belli olacağını söyliyerek: — Fen işi kati surette halleder, Kan muayenesi yapılsın, demiştir. Mehmet Alinin avukatı bunu kabul etmiyerek demiştir ki: — Kan tahlili nesebi isbata yüzde yüz yaramaz. Olsa olsa, bazı ihtimallere işaret edebilir ki, bu da hakikatin kati olmasmma yetmez. K” Bu iddialar üzerine Fatma ile Mehmet Alinin ve Nerminin kan- Mehmet Ali Tarınım tahliline karar verilmiştir. dirnenin bazı mahallelerini ve ci- var araziyi su kapladı. Suların ir- tifar 4,70 metreyi bulduktan sonra sabaha karşı durdu. Vilâyet icap eden tedbirleri za- manında almıştır. Kayıklarla sular üzerinde dolaşılıyor. Hiç bir teh- like yoktur. Nüfusça zayiat da ol- mamıştır. Bahçelerde hasar var- dır. Suların akşama doğru yavaş yavaş inmeye başlaması muhtemel görünüyor. Son vazıyet Edirne, 20 (A.A.) — Sular iki - —-. Edirneyi gene su hati Suyun irtifa:ı Tuncada 4, 39 Meriçte 4,35 metrevı buldu Pr. Hulüsi Behçetin konferansı 20 MA MART — 1838 Edirnede Selimiye camii ve geçen sene kabaran Meriç... saat evvel durmuştur. Ve ayni dur” gunluğu muhafaza etmektedir: kadar ev su altında kalmış ve " — evl cerde oturanlarla eşyaları z47 — ta ve itfaiye tarafından hazırlar *. sandallarla kurtarılmışlardır. !? —— sanca ve hayvanca zayiat yoktü” Vaziyet Gazimihal köprüsünd” ve diğer yerlerden tarassut I&I, ğı! mektedir. Zabıta ve itfaiye kuY ” - vetleri tetiktedir. Muıuıfıplf dan alman haberlere göre. a zan orada daha fazla mucip olmustur. Frengiyi memleke timize Yahudiler getirmşilerdir -. Ün'ıverıite Tıb Fakültesi pro- fesörlerinden Hulüsi Behçet dün üniversite konferans salonunda | frenginin tarihi hakkında bir kon- ferans vermiştir. Hulüsi Behçet frenginin tarihi hakkmda şu sözleri söylemiştir: “ 0 Frengi 1744 - 1750 senele-| rinde başlamıştır. Fakat 1895 de Tokyo civarında bulunan taş dev- rine ait insan iskeletleri üzerinde de frengi tahribatı görülmüştür. Bunun üzerine tıb âleminde fren- ginin dünyaya Japonyadan yayıl- dığı fikri kuvvetlenmiş ise de, son- radan Dahi adlı bir profesör bu id- diaları çürütmüştür. Avrupada frengi âfeti sekizinci Şarlin Napoli üzerine mağlüp olması ile başlar. Şarlin ordusunda Kristof Kolombun tayfa ları da bulunuyordu. Bu sefer es- nasında ordunun peşine takılan 800 fahişe yüzünden frengi bütün or- duya ve ordunun mağlübiyeti ile bütün Avrupaya yayılmıştır. Bu öyle korkunç bir âfet halini almış- tır ki birçok krallar ve prensler bi- le bu hastalığa kurtulamamışlardır. Bu sıralarda Nis seferini yapan Barbaros Hayreddin bile bu has- talığa yakalanmış ve sonradan bir yürürken | yakalanmaktar yahudi doktor tarafından Jaı; edilmiştir. Barbaros yahudi torun kendisine vermiş o! dui'll lardan Fransa kralına da hediy? diyor ve bünların ismi Pilül Barbaros oluyor. Frengi memleketimize lıp" vadan kovulan yahırdiler Mfa dan getirilmiştir. Fakat bu ” manda bizde fahişelik olmadığ'” dan bu hastalık mevzit olarak Pı' mıştır. Frengi Türkiyede bilhassâ # rım ve 93 muharebelerinden ,alr yayılmağa başlamıştır. Abdülbht iu mit zamanında Golç paşa of Türk doktoru ile Anadoludakl“r kikleri neticesinde bu feci ha'v]f ğın korkunç tahribat yaptı!l vf çok vakalara rasgelmiştir. ilk mücadele umumi harpte b"v mış ve cumhuriyet devrinde bığt" kadar fazlalaşmıştır ki bugün "., harla söylüyorum, talebelere ”) terecek vaka bulamıyoruz. Bî'â’ bütün şerefi Sıhhiye Vekâle aittir.,, M Hulüsi Behçetin yukarıd&:';ç sa ettiğimiz konferansından ** 4 frenginin muhtelif safhnlarmw projeksiyonla resimler göste"w ve profesör uzun uzun alkı$” mıştır. ./ı:, J' Habeşistana gönderilen Afyon işi Milletler cemiyetinde konuşulacak Ankara, 19 — Habeşistana gön- derilen afyonlar işi 18 mayısta mil- letler cemiyetinin bu işle alâkadar komitesinde görüşülecektir. Uyuş- turucu maddeler direktörü Ali Sa- mi de bu toplantıda bulunacak, mesele etrafında izahat verecek: Türk Hava Kuı'ııılîıı balosu V* ! Ankara, 19 — Türk hl" rumu Ankara şubesi 21 / nü akşamı Ankara halkevi a/ larında vereceği büyük hazırlıkiarını bitirmiştir. fi Bulgar haydutla "'_ Bir köyü bastıl? Atina, 19 — Bulgar ç den bir grup Deduğaçu bii' soymuşlardır. F !

Bu sayıdan diğer sayfalar: