Fenni bir haikat: < HABER — 'AXsam porter. Tramvay arabaları 30 kişiye göre yapılmıştır Bundan bir müddet evveline! kadar tramvay şirketinde çalışmış M. Eltutar isimli bir okuyucumuz 5 iz | gazetemize gelmiş, bize son kaza nın sebepleri hakkında bazı tafsi- lât vererek bunları, lüzum görülür se mahkeme huzurunda da tekrar edebileceğini söylemiştir. M. E| tutar tramvay arabalarmın şimdi- ki vaziyetlerinden şu suretle bah- setmiştir: — Bugün tramvay şirketinin e. lindeki yüzlerce arabanm hepsi: de bulunması lâzım gelen elektrik, el ve hava frenleri ancak birkaç arabada mevcüttür. Diğer tram- vayların hepsinde ya bir fren var- dır, veya iki.. Yapılacak sıkı bir muayene bütün bunları meydana çıkaracaktır. Ben sağlam frenli bir arabanın ehli vukuf huzurunda veensert bir virajda hiç bir ka- za yapılmadan durdurulabileceği- ni isbat etmeğe hazırım. Tam fren- Ji bir araba hiç bir zaman fazla kızak yapmaz, çünkü tekerlekle- rin etrafına kasnaklanmış olan çe- likten daha sert bir madde vardır) ki raya zeytin yağı bile sürülmüş olsa raylara yapışır ve kat'iyyen kaymaz. Bundan başka en mü - him mesele, şirket, bu arabaları fabrikaya ısmarladığı zaman bun- ları 28 yolcu ile beraber bir vat- man ve bir biletçi olarak 30 kişilik bir ağırlığa tahammül edebilecek şekilde yaptırmış, tramvayın bü- tün vesaiti ve bilhassa frenleri de bu ağırlığa göre tanzim edilmişti. Şimdiki halde en az elli kişi taşı yan bu arabaların böyle bir vazi: yet karşısında frenlerinin bozula- cağı pek tabiidir. Şirket bugün ber araba seferden döner dönmez depolarında mevcut ve tramvay a- rabalarını yapan fabrikanın koy»! duğu nizami ağırlıkta safraları el raba içerisine yerleştirerek o fren muayenesi yapmağa mecburdur. Sirket bunu yapmamaktadır, Nizamen akşam teslim edilen bir arabanın böyle bir tecrübe ge- çirdikten sonra sağlam olarak sa- bahları vatmana teslim edilmesi lâzımken bu yapılmıyor. : Buna, şirketin depolarında örümcek bağ- lamış olan safralar şahittir. Diğer bir mesele de tramvay a- rabalarının artık kullanılmıyacak- derecede eskimiş olmasıdır. Bele- diye, bir otobüsü beş sene işledik- ten sonra seyrüseferden menettiği halde büyük bir kısmının ömürle- “ri yirmi seneyi çoktan geçmiş olan tramvayların hâlâ işlemekte olma- sı şaşılacak şeydir. Bu arabaları gözden geçirecek salâhiyettar bir mütehassıs her arabanın en az iki, üç bin liralık bir tamire muhtaç olduğunu derhal anlıyacaktır. Bugün bir arabanın bir gün zarfında 100 kilometre işlediğini farzedecek olursak ,her araba 20 senede 120.000 kilometre yol ka- tetmiş olur. Esaslı hiç bir tamir görmiyen “Akraba ginayetleri , çoğalıyor Ana ve büyük anne katilleri Kendilerini doğuranları nasıl öldürdüklerini anlatıyorlar Türkçede “Akrabanın akraba- ya akrep etmez ettiğini!,, diye bir söz vardır; son iki üç gün içinde yabancı gazetelerde gördüğümüz muhtelif cinayet haberleri bu sö « zün doğruluğunu isbat edeceğe benziyor!, Geçen gün, sigorta pi Ama tama ederek bir ihti; rd çük torununu boğduğunı imiş. tık. Bugün de Fransanır çi ayrı yerinde olan iki “aile cir yeti,, ni yazacağız. Bunlardan birisi (Fransanın Bordo şehri civarında olmuş, Ma- dam Drowillard isminde yetimi Jik bir kadın oğlu tarafından böşta ile öldürülmüştür. İhtiyar kadının cesedi meyda - na çıktığı vakit bizzat katil en ya- kın komşuları olan köy papazına giderek, şaşılacak bir soğukkanlı- Irkla: — Çok “tuhaf,, bir şey oldu, demiştir, annemi öldürmüşler! Papaz annesinin ölümünden “tuhaf,, diye bahseden bu adam - dan şüphelenerek polise haber vermiş, katil biraz sıkıştırılınca cinayeti itiraf etmiştir. Cinayet ihtiyar kadının sekiz yüz lira ka- dar tutan parasına tamaan işler miştir. Katil şöyle demiştir vurdum. Fakat dolabint acıp pa - rayı her zaman durduğu yerde gö- > kur, | ni nie mm kalk e remeyince hiddetlenerek birkaç balta daha vurup işini bitirdim! ... İkinci cinayette seksen yaşın - da bir kadın öldürülmüştür. Mak- tul kadın Fransanın Tur şehri ci - varında Mayye koyunde tek başı- na bir evde oturmaktadır. Iki gün evvel odasında feci bir şekilde öl- dürülmüş olarak bulunmuştur, Kadıncağız ucu sivri bir kazık. la öldürülmüştü, Vücudü bu kazık darbeleriyle delik deşik edilmişti. Katil son darbeyi kadınım ağzma vurmuş, sonra kazığı cesedin ağ - zında bırakarak bir kova içinde kanlı ellerini yıkamıştır: Yapılan ilk tahkikatta katilin kim olduğuna dair hicbir iz elde edilememiştir. Fakat ertesi günü Tur şehrinde bir polis karakoluna maktul kadının torunu müracaat ederek büyük annesinin öldürülü - sü hakkmda malümat isteyince iş meydana çıkmıştır. Çünkü henüz on altı yaşmda olan bu müracaat- çının elbiseleri kan lekelri içinde- dir. Polisler şüphelenince delikan - İryı. sıkı bir isticvaba tabi tutarak itiraf ettirmeğe muvaffak olmuş - lardır. Katil çocuk şunları söylemiştir: “ — İşsizdim, babam bana pa- ra vermiyordu. Büyük annemi öl. dürüp biriktirdiği paraları almak istedim. Lâkin ancak 560 kuruş parası çıktı.,, zi bu kadar yol yürüyen bir makine- den gelecek hayrı artık hesap e- diniz. Kazanın hangi tarafından ba- kacak olsak, kaabhatte şirketin de bir hissesi bulunduğunu görürüz. | Şirket frenlerin tutmakta olduğu- nu ve kazanm rayların ıslak olma- sından dolayı meydana geldiğini söylüyor. Madem ki yollar 1s- laktır ve bir kaza olmak ihtimali vardır, şirket niçin böyle havalar- da kullanmak üzere depolarında bulunan ve raspa denilen süpürge arabaları hatları temizlemek i - gin yola çıkarmamıştır. Tramvay arabalarını yapan fabrikadan gelecek bir heyet bü - tün bunları hiç düşünmeden çü - rüğe çıkaracaktır, Adresi yanımızda saklı olan M, Eltutar yukarıda yazdığımız ifade- lerini her an için isbat etmeğe muktedir olduğunu söylemekte Dikkat edilecek olursa M. Eltuta. rın sözlerinden en mühimmi âra- baların fabrikada 30 kişilik olarak yapılmış olmasıdır. Bu sözler ta- hakkuk edecek olursa, arabala». rın 28 kişiden fazla yolcu almama. ları lâzım - gelmektedir. Halbuki bu vaziyet karşısında şirket halkın ihtiyacına karşılık O veremiyecek ve bundan bir müddet evvel mey- dana atmış olduğumuz taksi ile 10 kuruşa adam taşımak meselesinin me tekrâr Ga yap çıka- e Şikâyetler ve dilekler Cezam bitti, iş vermiyorlar... Çocuklarım aç... Ankarada sabık muhabere me- murlarından Recep Erdem imza- siyle şöyle bir mektup aldık; Bundan üç buçuk sene evvel mahkeme karariyle bir sene mu - vakketen memuriyetten mahru - miyet cezası aldım. Cezamın hita- mına yakın Posta ve telgraf umum müdürlüğüne müracaat etlim. Verdikleri cevapta cezam hitam bulur bulmaz derhal tayin edile - ceğim yazılmaktaydı. Halbuki bugün cezamın hitamının üzerin - den 25 sene geçtiği halde hâlâ bir yere tayin edilmedim, mütead. dit müracaatlerim hiçbir semere vermedi. Bugün altı nüfuslu ai- lemle çok perişan bir vaziyette - yim. Çocuklarımın akşam eve geldi. ğim zaman açlıktan feryat etme. lerini görmek benim için taham - mül edilemez bir dereceye gelmiş- tir. 15 yaşımdanberi çalıştığım bu dairede acaba bana hakkımı ver. memek için ne gibi bir sebep gö - rüyorlar. “ Adresi yanımızda mahfuz olan bu vatandaşın acıklı halini anlat- mak için daha fazla bir şey ilâve- sine lüzum görmüyoruz. Alâka dar makamların bu işe ehemmiyet vererek bu mağdur memurunu tekrar bir işe alacağını ümit ede - Fatih Kızılay İlçe Başkanlığından: Kızılay Fatih İlçe konağı 8 — 3 — 936 Pazar günü saat 14 de yapılacağından yazılı o üyelerin toplantımıza ödev vermelerini saygı ile dileriz. kr Bi RL keki Hay allah razı olsun | Yaz olimpiyatlarına |. iştirâk edilecek Yarışda derece kazanamıyan'k ların masraflarını kendileri v€ji idareciler ödemiyecek... Haydi bakalım şimdi istiyen | buyursun!... Hodri meydan! Fakat Nihayet hükümetin kuvvetli eli Olimpiyat maceralarmın köküne kibritsuyu ekti, Ve bu işi temelin - den halletti. İşte karar: “Bu yaz Berlinde yapılacak| dünya olimpiyatlarına her mınta- kadan istiyen atletler, “hükümet nam ve hesabina iştirak edebilir - ler. Şöyle ki: Her iştirak eden sporcu girdiği müsabakada asga- ri beşincilik (o derecesini alması şarttır. Aksi takdirde ihtiyar edi- len masraflar sporcunun şahsıma aittir. İşbu masrafa idareciler de iştirak edeceklerdir. Bu şekli kabul edenler şimdi - den hazırlanırlar, Hareketlerinden bir ay evvel bu hususa dair ta - ahhütnameleri imzalarlar. Yalnız idarecilerin ayrıca bir bankadan kefalet mektubu ibraz etmeleri şarttır.,, Doğrusu bundan daha mükem- mel, bundan daha yerinde bir ka | rar olamaz. Kafalarıda lâtif Av- rupa gezintileri hülyaları kuranla- rm vay haline.. Kış olimpiyatla - rında sporcularımızın âkıbetini, N Bayram maçları Fenerbahçe ve Güne? | “izmir, Ankâra muhtelitlerile k karşılaşacaklar — Haber aldığımıza göre, bayra-, (| İkincimaçta: > mın ikinci ve dördüncü günleri, 4 Sar : e) İzmir ve Ankara muhtelitlerile F. e) e li fi nerbahçe — Güneş takımları ara-| ,, rallici N sında karşılaşmalar yapılacaktır. İlk maçta: Fenerbahçe — İzmir muhteliti. Güneş — Ankara muhteliti. Nazilik yüzünden Almanyada ölüm mikdarı çoğalıyor | Bunun başlıca iki sebebi: li 1 — Yahudi doktorların koğulmaS'ı 2 — veni kübik nazariyeler... İngiliz gazetelerinde okundu.) miyarınm bozulduğunu bildiriye. İn İl ğuna göre, Almanyada ölenlerin sayısı son senelerde göze çarpacak derecede artmıştır. Buna gösterilen sebepler ara- sında, yahudi doktorların hasta- nelerden çıkarılmış olmasını da i- leri sürüyorlar, İ Yüz bin veya daha yukarı nösl fuslu Alman şehirlerinde umumi ö-! | lüm miktarı 1934 de 207.539 iken| 1935 de 224.631 sayısına çıkmış | tır. Resmi makamlar, bu e 1935 senesi ilk aylarındaki enflo- enza salgınından husule geldiğini söylüyorlarsa da, bütün senede Almanyanm her yerinde bol bol insan ölmüş olması dikkate şayan görülüyor. B. U. P. ajansı, birçok Alman hastanelerinin efradımın değişti - rilmiş olması ve bilhassa yahudi doktorların çıkarılmaları netice - simde hastanelerin pekiyi BOM e ALE “tarafından da takviye edilmiştir” | TI MART 1986 di, — b gördük. Türklük propagandâ”” yapacağız diye hükümetin binle”Â,. ce lirası, Türkiye aleyhinde pro” £ pagandalara âlet edildi. Fakat bu sefer paydos! ÂleYj bimizde propaganda fırsatı ara “ yanların ekmeğine sürecek mız olmadığı gibi fakir hüküm hazinesinde de hevesata sarfedi” Ni lecek beş paramız yok. Meyd#'ji i açık, pistlerimiz var, salonları!9” hazır. Kendisine güvenen meyd3” na çıksın! İşte ermeydanı! Yoksa bu iş için sarfedilec€ 60.000 liraile Avrupada zi) genç yüksek tahsilini bitirebili | V Ve memleket 20 tane her husus” 5 mükemmel ve faydalı genç kaz#'f' nabilir. Artık tecrübe ve seyahat ma” ralarma girişemeyiz. Hattâ bize : hâlâ ne ve nerede oldukları me$ | hul olan kayakçılar ve idarecilefi| de memlekete döner dönmez kv rulacak bir- haysiyet divanı” sorguya çekilmelidirler. Ve bu ik, şin mesulleri meydana çıkarıls*” S lıdır, | İzmir muhteliti Altay takımı” dan, Fuat, İsmail Hakkı, ve ser | b vd 7 j | > Bundan başka yeni nazi diği leri arasında eskiden beri bi e. || miz ilâçlar yerine, ize) kım sıhhat nazariyeleri de ması göze ai N Meselâ nazi erkânın: “tabii tedavi,, nin ri 9i Yahudi düşmanı hareke rsi” idare eden Ştrayher üniver* adi de okutulan tıb şekline muse Bu nazariyeler, naziler bir da epey yayılmış ağeğmi e çok hastalar usta doktorla”? “ae cekleri yerde bu yeni çk kN riyecilere danıştıklarından ek” lık ve binnetice ölüm miş... Açık görüşm© Üniversite Hukuk a lebesinden Bay Mehmet Al Mektubunuzu dikkatle Ot Çok ehemmiyetlidir. * e istifade edeceği. < ğu