Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
| I hnd ılıt B” ki 22 ŞUBAT — 1936 : Benim görüşüm : Halktan toplanan yolsuz. Ti “laneler ,, Dün ikindi üzeri, evimizin kapı- $t çalındı, kulak kabharttım: — Herkes bu parayı veriyor... Sizin de reddetmiyeceğiniz. mu- hakkaktır... - tarzında erkek sesle- Yi işittim. Gid'p bakımnmca, kapıcımızın ya- nında iki zat gördüm... Evimiz hal. kından bir bayana, hepsi ayni me- alde olan minimini risaleler uzatı- Yorlar: ; — Sade iki hız?... dır. — Nedir? - diye müdahale et- tim. — Efendim, malüm ya, şehirle- rfimizi hava tehlikesinden koru- Mak lâzımdır... Onun için, sizin de hlmiyetînizden bu risaleleri alma- &ı bekleriz. Evvelâ: — Ay sonu... Paramız kıt... Ku- Sura bakmayın ! - diye basma kalıp *özlerle atlatmak istedim. Fakat israr ettiler: — Herkes alıyor... teddedeceksiniz? Münakaşa hayli uzun sürdü: atanperverlik, mahçubiyet hisle- Timize dokundular. Fakat ben: — Prensip itibariyle bu gibi mü- atların aleyhindeyim! . dedim. “ku. ancâk vergiler halktan bu dı aliınmalıdır. Meselâ Kı- *Tlay gibi herkesin tanıdığı ve mü- Serreb fıyd“ım bildiği müessese- İer h; &, up yakasına, « kırk Parâlik bir roze takmak için an- cak senenin mu a bekliyorlar. H İ di gunlerını öylordür5i albuki, siz, fiyatı v $ olmak ve muayyen piya. şeraitiyle satılmak iktiza eden tane mi alacaksı- Beherinin fiyatı yarım lira- .Bir siz mi 1J "taplarm Çiftini bir liraya, aşağı ukarı resmi bir şekilde satmağa ü!kıyorıunuz Ben, şahsan buna Viyyen aleyhtarım. Unun üzerine, iki bay, ceple- en bir vesika çıkardılar. Bak- : Voyvoda caddesinde bilmem f.'“l'ım handa maalesef ismini har- lıı “rfıno not etmeği unuttuğum hirli gazlardan korunma,, lâtının beyzi damgası. O teş- âtın adamları imişler. Bol; akat meselâ, vilâyetten yahut yı.hut halk fırkasından a- 4: “Bu memurlarımız şu şe- t'*ılcı kilg ı..îe kitapları iane şeklinde sat- ! üzel'e: evleri dolaşmağa me-| — l—ı“ İır » diye bir kâğıtları yok. Kurban bayramlarındea "'I ve boynuzları toplamak i B' le, evlere bekçilerle ve h“ Merasımle müracaatlar olur. lç..:“’l işlerde resmi müsaadeler üldür. » » * h S““'l'a kapıcımızdan Ogrendım ' —H.:klç sabah evvel, gene böyle N'!et ve yurtseverlik,, mukad- H “erile komşumuz bir Almana, h teber *& başka bir müessese adıy- 'şhu"caıt edilmiş. Beheri bi- tatılmak istenmiş. (Sene- Nti ayı bittiğine göre, tak- k ne demek? Onu da an- | N»(ı ) Almancağız bu “res- k ?) Müracaatı reddetmekten %. ufıhyle çekinmiş ve 1 & İtizarlarla sade bir defter y LKT War, Nİ # & * 4_'- ı—’ nedir? A &. Teceye kadar resmidirler? —ı Başbakan ve diğer bakanlar Dün neler yaptlılar Şel'ırmıııde bulunan Başbakan İsmet İnönü dün öğle yemeğini Perapalas otelinde yemiş, on altı- ya doğru otelden çıkarak Sipahi- ocağmna gitmiştir. Başbakan Ocağın kışlık manej yerinde âata binmiş, on yedide ote- line dönmüştür. Hariciye Vekili Tevfik Rüştü Arasla Adliye Vekili Ş'krü Sa - raçoğlu da ote'de bazı ziyaretleri kabul etmişlerdir. Dört gündenberi şehrimizde bulunan Ziraat vekili Muhlis de dün akşam Ankaraya dönmüştür "'dnn iki tane takvimli cep| . » Ya polis takibatına uğra-| Kumarcılar Kadıköyünde Yeldeğirmenin - de karakol sokağında Abdullahm kahvesinde Nihat, Fettah, Abdur- rahman isminde üc kişi kumar oy- narken yakalanmışlardır. Çıkıp gitti Beyoğlunda Ahmedin fırımnım - da çalışan İsmail çekmecedeki 48 lirayı almış, bir daha uğramamak üzere çıkırp gitmiştir. Âranıyor. Çarptı 1047 numaralı otomobil dün Harbiyede. Emin isminde birine, çarpmış, muhtelif yerlerinden ya- ralamıstır. Yere düştü Fatih — Harbiye hattmda işli yen 122 numaralı tramvay araba- sının sahanlığından atlıyan Alâ - ettin yere düşmüş, yaralanmıstır. |. Metresini dövdü Galatada Peşte apartımanında oturan Şerafettin sarhoş olmuş, metresi Markohiyi fena halde döğmüştür. Şerafettin —yakalan- mıştır. malıdırlar; yahut da, hangi müet- seselerin ne şekilde ev kapıların- dan iane toplıyacakları bir nizama bağlanmalı herkese tamim edil.- melidir ki, halk da vereceğini, ver- miyecefğini bilsin. Meşru olmıyan- ları zabrtaya teslim etme!îdir._ 'Vaâ-Nü' &.2'.': A ..“x —.'Irı. lip edilmemesi işi nihayet büyük bir mesele haline gelmiş ve işe vi- lâyet resmen el koymak mecburi- yetinde kalmıştır. : İstanbul Muallimler birliğinir Halkevine iltihak etmesi hakkır- da yapılan teklifi tetkik eden top- lantıda elli muallim bulunmakta lar, toplantınım idare heyetiyle azaların bir hasbihali mahiyetin- de bulunması itibariyle ekseriyet mevzuu bahsolamıyacağı netice - sine varmışlardı. idi. Gene bu toplantıda bulunan - Na Muall—'imler birlı'ğinin feshi meselesi vilâyette Birlik idare heyeti ile 390 muallim arasında ihti:âf var Muallimler Birliğinin feshedi. Fakat şimdi muallimler arasın- da 390 imzalı bir takrir hazırla - narak Halkev:inde ekalliyetin yap- tığı toplantının muteber olamıya - cağı alâkadarlara bildirilmiştir. Muallimler birliği idare he - yeti bu takriri yerinde görmemel- tedir. İşte bu vaziyette hukuki e ce - miyetlerin mürakabesini alâkadar eden cihetler gören vilâyet işe e! koyarak tetkik edip mütaleasını bildirmesini hukuk işleri müdür - lüğünden istemiştir. Cibali cigara fabrikasında tadilât İnhisarlar idaresi çok eski bir bina olan Cibali fabrikasını tadil ederk modern bir bina haline koy- mağa karar vermiştir. Bunun için binada birçok bölmeler yıkılmak- ta ve yeni salonlar vücude getiril- mekte, yük asansörleri kurulmak- tadır. Bu arada bu fabrikada 14000 İira sarfiyle bir de lâboratuvar ku- .rulması tekarrür etmiştir. Baca tutuştu Beyoğlunda “Lüleci Hendek caddesinde Aslan hanınm ikinci katınım bacası tutuşmuş, söndü - rülmüştür. CUMARTESI | ŞUBAT — 1936 <| | Hicri: 1354 - Zilkade: 28 Te Z ZERİZERE vSA4e D.28 12,28 15,28 17,57 1922 5,07 «SA11,35 6,88 9,83712,00 1,81 11,17 GEÇEN SENE BUĞÜN NE OLDU? İstanbul belodiyesi 750 bin liralık lis İs. tikraz yapmağa karar vermiştir, Eminönü Halkevinin yıldönümü Eminönü Halkevi yarm yıl dö- nümünü kutlayacı.ktır Program şudur: : Merkez salonunda: Gı.mduz sa- at (15) de: 1 — İstiklâl Marşı. 2 — And içmek. 3 — Söylev. Halkevi 'bıışhn Agâh Sırrı Levend. 4 — Şiir. İstiklâl Tisesi sinen Sevim Levend. — 5 — Konser, . Bü tören radvo ile r'e nvılıı cak Ayrıca Ankara Hellevinde yapılacak tören de radyo ile alı . nacaktır. , Gece saat /(20:30) da: talebe - 1 — İstik's1 marşı. ' “ZŞan Monolog Â) Aa şu kadm- lar. B) (Bir saat geç kalan adam) Alaykö-tünde pece saat (20.30) da: 1 — İstiklâl marşı: Halkev' koro heyeti. ç 2 — Sövlev: Gösterit şubes! baskanı D. Celâl Tahsin Boran. 3 — Gösterit: (Bellkıs) 4 perde | gösterit şubesi amatörleri. Bu toplantıların davetiyeleri Halkevinin Cağaloğlundaki mer - kezinden ve Alaykoşkunden alı - nabilir. , OZA — yü —4 HM İN S FA Bıirtüriü veriıemiven' narcıran Okuyucularımızdan Büyükadada E. Ortaç yazıyor: “Soruyorum. Bu matlübumu ne zaman alacağım: Resmi bir vazifeden dolayı 930 yılında kuruüş harcirahım tahakkuk etti. Tahsisat olmadığı için diıvun ilmühaberi tanzim - edilerek 2 numara İle Dahiliye muhasebesine gönderildi. ettirdim, Düyun ilmühaberinin kaybolduğu haberini al- dım. Bir suret çıkartarak yeniden gönderdim. Bir müd- det sonra tahakkuk evrakım istendi. Zamanla bu evrakın bir kısmı kaybolmuş, yenilerini tanzim ederek gönder- dim. En nihayet Divanca vize edilerek 25—9—935 günün- de 12614 sayı ile Muntazam Borçlar müdürlüğüne gön- derildi. Bu,matlubun 170 lirasınt hazine bonosu 3 lira 40 ku- ruşunu nakit olarak alacağım, 3 lira 40 kuruş 10—12— 935 de İstanbul muhasebesine gönderildi. 170 Hralık ha- zine bonom bugüne kadar gönderilmedi. Bu vaziyet kar- şısında Muntazam Boreclar müdürlüğünde İşler yürümü- yor diyorum dağru değil mi?,, CEVABIMİZ: Bu şikâvet, resmi d'airelerlmînîn'ço?!'undn hâlâ hü- küm güren kırtasiveciliğin ne acı hir nisanesidir. İT l 173 lira 40 Temmuz 931 de 7 Takip wBllE'—'S ORUN U ııŞİIEo'c,EvAp n Tmefbtendi Be BEÜLRE Devletin candamarı olan bir vekâlette, bu kadar e- hemmiyetsiz bir işin senelerce bilmeyiz ki ne derece doğrudur. İşin bir yanlışlığa veya bir dikkatsizliğe xurban gittiğini, ve bu yanlışlığın birân evvel düzeltileceğini umuyoruz. Doktorların çare bulama—- dıkları bir hastalık Sirkecide 42 numarada oturan Muzaffer soruyor: “ Günlerdenberi sağ tarafımda müthiş ve tıkayıcı bir sancım var, Hızla yürüdüğüm ve koştuğum zaman, sol tarafım da sancıyor, Büyük hastanelerin tanınmış pro- fesörlerine kendimi gösterdim. Fakat luıstahğ'ım bir ça- re bulamadım, Ne yapayım.,, CEVABIMİZ; : Mektubunuzu tetkik eden doktorumuz divar kit “Sağ tarafınızdaki ağrınm mevkil göğse ve karna ait hıılunâuğu anlaşılamıyor * Yani şikâyetiniz de vazıh değildir. Hastalığınızı çer- çeveleyebilmek için kâfı araz toplamak Yâzımdır ki size bir cevan verebilelim. ' — . . sürüncçemede — kalması —- v y , .-- şüpheli — kalıp L 1.»— &y v“iq__ e ah : Yeol vergisi ve İş kanunu Zamanın fıkracısı dün şöyle yağe nuşti: , : Hele bu kadar çalışan, yıprasan ve gidasızlıktan çöken bu yenç kadtüs- lardan yol vergisi almak, otiları biraz daha sefalete mahküm etmekten başe ka bir işe yaramaz.. Bugün böyle yazıyor: Ankaradan buğün gelen — müalüznat ise,işin bu mahiyette olmadığını yösle riyor. Bayındırlık bakanlığı yol işini başarmak ve,.bitirmek için yolsuzluğa karşı savaş açmış ve bu savaşa bülün temin etmek istemiştir. Mesele bu mahiyctte olduktan son ra Bayındırlık Bakanlığının — seri ve katl'i mubvaf fakiyeli sağlamlıyacak her, zife oluyor ve mesele bu milli vazil eyi başarmak imkânlarını aramak, yahut alıyor. Bunun için her şeyden önce, çalt- şanların istihkaklarını alıp almadık« larını meydana çıkaracak ve istihkak larını-temin edecek iş — kanununa lü- zum vüardır. Bu kanun sayesinde çalışan hak- larını kurlarır ve o zaman vergi Sİiyüa setinin tatbikinde Ffaal ve — müessir bir rol ve bir vazife — deruhte eder, a halde her şeyden önce iş kanununun çıkarılması gerekleşiyor. Çünkü bu sayede çalışan da çalıştıran da, küzüs nan da kazandıran da — vazifelerini bilecek te milli vazifelerini seve seve yapmak imkânlarını elde etmiş olacak Üır. * *& * Bize gelince, fikrimizi evvelce de .yazdığımız için Zamanın bugünkü mü taleasını kendimizinkine daha — yakmn buluyoruz: İş kanunu artık — bundan | fazla gecikmemeli; çıkmalı, işciye ra- hat bir nefes aldırmalı ve onu kadınlır erkekli kolayca vergisini verecek bir hale getirmelidir. Yoksa iş hayatına dair yaptığımız anketten de kolayca anlaşılacağı üzere, işçimiz eziliyor. : * Pehlivanın kırılan kolu Himmet pehlivanın kolu tedavi e- dilirken sakat kalmış. Şimdi pehlivan kendisine ameliyat yapan doktordan bir I'ailyon'lira tazminat — istiyormuş. Abidin Daver itiraz ediyor: Himmet pehlivan, — milyarder ve gangster memleketinde bile, çok görü- lecek bir para istemiştir. Bizim fakir memleketimizde bir kolun, bükülmez bir pehlivan kolu da olsa, milyon gibt korkunç kuwmetlere yükselmesine im» kân.mu vardır? Güreşçimizin bu memleketteki In- san piyasası hakkında, hiçbir fikri öle madığı anlaşılıyor. Evet, doktor bu — tazminatı vere« mez. Yanlıslıksa, bunu istiyerek yape mamıstir. Belki de kol zaten tamir ka bul etmez bir haldeydi. Fakat Himmet pehlivanı nicin haksız bulmalı? O, yalnız kırılan tü« lunun değil, kırtlan © imitlerinin. emel- lerinin. hawllerınin de karsılığını is« 'tivor. Punlar milyondan da çok et- mez mi? T 1 —— (Hat — Sür) Yazmacılar İişsiz ka!dılar Ekonomi Bakanlığı bin'erce işçinin — geçindiği — yazmacılığı muntazam şekilde himaye edebil- mek ic'n yazmacıların ihtiyacı ©- lan tülbent koöntenjanınmı vazma « cılar kooveratifine vermektedir. Kooperatife verilen konten'an tahsisatı bittiğinden yazmarı'ar tamamen issiz kalmıs'lardır. Bu « nun İcin Bakan!Ir$a mürarnat edi. zdreelri lerek kir an evvel tılugt vcrıl * Vimikder nti kkiiüiz İ fedakârlığa katlanmak — milli bir va. İ bu imkânları kuvvetlendirmek şeklini çalışan ve kazananların iştiraklerini —