MAKEDONYA İhtilali Komitesi Balkanları ölüm tuzağı ve pusu yeri haline getirmiş olan teşkilâtın iç yüzü 1s Tetfrika No i Aleksandroffun Vmroyu yeni en diriltmesi Paris kararma kar #tliktı. Onun liderliği altında Ma- yalılar manevi bitkinlikten landı. Aleksandroff Make- Dya ihtilâl ruhunu (kendinde : il etti.“ “Ya hürriyet, ya ö m gözlerini Makedonyanın bir| ân öbür ucuna taşıdı. Kar- katacağı güçlükleri (o biliyordu. | © hayalperver, ve mutaas| “P olduktan başka ayni zamanda “ Pratik bir adamdı. İşe yeni" *itan başlamak lâzım olduğunu Biliyordu. I e bunun için baldırlarına yür. aklar geçirdi ayak'arını öküz inden çarıklara soktu, dara - Böğsüne fişeklik O kayışlarmı taktı, omuzuna karabinayı astı Ve Sofyadaki istirahatiyle emni - Yfini bırakarak Makedonya ke iliğinin güçlük ve tehlikele atıldı, İbtiyatir ve pratik bir adam ol duğu için evvelâ Makedonyanın Balraristana ait Petriç bölgesine Biti, Burası Makedonyanın en i parçasıdır ve bütün toprak İF âkalinin ancak onda birini tem d eder. Böyle clmakla beraber onya idi. Makedonyanın * güzel vadileri, yaylaları ve işğlariyle bezenmiş bir parçası Burası Balkanlarda olduğu gi- Wi Büşir başına küçücük bir der İett, fakat Todor Aleksandroff i- tin İfade ettiği mâna bundan çok la büyüktü. , iMükedonyalların muhtariyet & Bulgarlar hiç bir va tiddi nazarlarla bakmamışlar- t, Bunu sevgili evlâtlarınm bir â olarak kabul etmişler- Bütün yaramaz çocuklar gibi İhların da sıkıştıkları zaman te- *elli-bulmak, “yeniden güçler Bek için daima baba evinin sa * içaarı altına srğınacaklarını bi - orlardı. Filvaki Paris sulh bon - ede da Bulgar delegeleri Ma- myanın 1913 Bükreş uzlaş garında yapıldığı gibi parçalar- ı görünce, bir Makedonya ir devletinin yaratılabilmesi Sırp ve Yunanlıların (o kendi 1, larından vazgeçmeleri şartiy- kaç ulanristana düşen parçayı ter eğe hazır olduklarını söyle. gölerdi. Ancak böyle bir işin *rçekleştirilmesine imkân yok - “Çünkü Sırplar kendilerini müt tyler uğruna feda etmişlerdi, N rı mükâfatlandırmak gerekti. kim Yunanlılar da müttsfik- karşı hiç şüphesiz dostça dav k şlardı. Halbuki Bulgarlar, mek Moğol ırkından olan bu Miş lar düşmanlara yardım et- öte ahval bu merkezde olunca d, varlar Aleksandrofun Make » Sin kendilerine düşen par * Bi Bidip oras'nı Yunan ve Yu- 3 avara karşı bir ihtilâl merke- alg asma yalnız ses çıkarma- ya kalmadıla;, ayni zamanda ii ve Yugoslavların o Make iy keki haklarına karşı e Vâzim olursa kuvvetle sa- ğa devam etmekliğin iyi bir rünce olduğuna da inandılar, un ne kadar tehlikeli olabile tini ve Bulgar devletinin başı- Yazan: Stoyan Kristof na dahili ve harici ne işler açaca ğını akıllarına bile getirmediler. Petriç vilâystinin topoğrafya" sı çok değişiktir. Sanki Romalr- lar İtalyadan kaldırılıp da Bal- kanlarda hâkim iken buralara ge tirmişler gibilombardıya kavak- lariyle, küme küme söğüt ve mey- va ağaçlı vadiler vardır. Keçi ve koyunların dolaştıkları meş kap- kı dağlar vardır ki (o bunlarmı ya: maçlarındaki açıklıklarda buğday ve arpa küneşe karşı tebessüm « derler. Burada Alp dağları büyüklü - ğünde dağlar görülür. Meselâ Ma. kedonyanın en yüksek dağı ve Balkanların en ihtişamlı tepesi Pi rin bunlardan biridir. Dağın adı. nr almış olduğu Slav tanrı P& run insanların bir fırtına tanrısi bulunduğuna inandıkları günler- de sözde burada yaşarmış .. Aleksandrof bu güzel manza- ral bölgeye giderken kendinden çok yaşlı ve kendi gibi ihtilâlin es. ki kodamanlarından olan General Aleksandr Protogerofu da bera » berrinde götürmüştü. Aleksand * rof Ştip'de İvan Mihailof doğdu - ğu şehirde doğmuştu. Ştip ise ih - tilâl hareketine o Makedonyanın başka her hangi bir şehrinden da» ha fazla lider vermişti. Louis Bartu ve Kral Aleksan- drı öldüren katiller de dahil ol- mak şartile hemen hemen bütün Makedonyalı katiller Ştipden çık: mıştir. Göneral Protogerof, Makedon yanın Yugoslavyaya düşen narça- sındaki-Ohride doğmuştu.. Ohri Bulgarların en büyük tarihi hatr ralarını muhafaza eden bir şehir- dir. Balkan yarım adasında ilk Bulgar peskoposluğu burada ku - rulmuştu. Bulgarların Makedon» yada Ohriden daha çok sevdikle- HABER — Akşam Postası 2SİLKTEŞRİN — 1935 AmerikayajA» po Tü çırılan rk Kızı Polis hafiyesi Tomson bankaya gelinceye kadar, Juli kişeden sıvışmıştı. O gece Klarkla Tomson bir lokantada buluştular! Amerika zabıtasının gazeteler de en çok adı geçen sivil memur- larından Tomson, iki arkadaşin- dan birini kapıya dikerek; gişeye geldi. Banka memurunun kulağr na eğildi: — Parasını almak için elbette tekrar gelecektir. Telefonla va- kit kaybetmemek için, buraya bir sivil memur bırakıyorum. Gelin ce, o memura uzaktari bir göz işa” reti verirsin! Ondan ötesine karış- mâ.,! ç Dedi. Tomsonun bundan daha mühim işleri vardr,. İkinci rnemü- ru da bankanın önünde ' bıraka” rak, her ikisine de talimat verdik- ten sonra, otomobiline bindi., Po- — Ne güzel kadın... Diye mırıldandı.. Fotoğrafı ce- bine koydu. O gece lokantada yemek yerken çok iyi dostu olan meşhur polis ha fiyesi Mister Torasonla buluşmuş- tu, -Klark, Tömsonun çocukluk ar kadaşıydı.. Onunla hemen he: ge- ce denecek kadar sık buluşurlar: dı. Klark biraz fazlaca konuşur * du. O gece gene her zamanki gi - bi gevezeliği üzerinde idi.. Gün - lük hayatını anlatıyordu: — Atelyeme gelen kokotlar ara» sında namuslu aile kadılar, ve kızları dayok değil, Tomson! Bu gün makyaj için gelen kadmlar- lis müdürlüğüne döndü. Bankadaki memurlar boşuna bekliyorlardı. Akşam üstü gişe kapanıncıya kadar Neclâ bankaya uğramadı. Banka kapandıktan sonra sivil memurlar da polis müdüriyetine döndüler. e e | Tomsona bu iş nasıl aksetmiş- “? cu ızı meraktan kur- m mas etmeden geçemiyeceğiz. Klariş Julinin kendisine sahte ben yaptırdığı gün atelyesinden çtkarken, masanm üstünde bir zarf buldu. Bu zarfın içinde Jı linin fotoğrafı vardı. Fotoğrarfı tetkik ederkent ri bir şehir yoktur. Burası Bulgar | mmm kültürünün beşiği Oolduğu gibi, şimdi Yugoslavya ile Arnavutluk arasında paylaşılmış olan (Ohri gölünün kıyısında Makedonyanın en güzel şehridir.. Ohride bir insan sesi işitilecek kadar uzaklıkta Pessen vardır ki, burada Bulgaristanın birçok yıl - lar başbakanlığını yapan Andre Liyepçef doğmuştur. Son za» manlara kadar Bulgaristanın Va . şington elçiliğini yapan en büyük Bulgar tarihçisi Simon Radeff de burada doğmuştu. Görülüyoı ki Makedonyalılar Bulgaristanın kül türel, ekonomik ve siyasal haya- tma karışmış ve bu devletle bir» lik kurmak için çalışmış insanlar- dır. Bu iki eski komiteci Sofyadan Makedonyaya doğru yola çıktık « ları zaman Portogerof, ötekinden çok daha seçkin bir şahsiyet ola» rak tanınmıştı. Bir iki yıl sonra ise Aleksandrof bu seçkin adamı gölgede bıraktı. Ve ileride anla' tacağımız acı akibet de işte bu yüzden olmuştur. Protogerof Bulgar ordusunun bir generali idi ve Niş'de Alman imparatoru Vilhelmle uzun uza - dıya konuşmuştu, 1918 kışında Bulgar ordusu Selânik cephesinde isyan edip de Bulgar paytahtı üs tüne doğru yürümeğe başlayınca hemen bir teşkilât yaparak şehri kendi ordusuna karşı müdafaa e- den General Protogerof olmuştu. Vmroyu uyandırmak üzere Ma- kedonyaya doğru yola çıkan bu i* ki mühim komiteci neye başlamak ta olduklarını belki de bilmiyor. lardı. Bunlar kendilerinin bir çoklariyle birlikte ölümlerini in « taç eden çok kanlı bir drama baş - lamışlardı. Aleksandrofla Protogerof se - sim için turneye çıkmış iki poli « tikacı gibi Makedonyaya gitme - diler. Bunlar açıktan açığa, bir şehirden ötekine, köyden köye gidip ahaliyi mekteplerde, kilise. lerde, köy meydanlarında topir yarak eski mücadele için propa - gandalar yapar ve öğüt verebilir » lerdi. Otomobillere atlıyarak, Ken « dilerine Makedonya ihtilâltileri, diyebilirlerdi. Ve böylece Bulgar topraklarında kaldıkları müddet çe hiç bir memur onlara dokun- meazdı, Fakat Aleksandrofla Protoge rof Makedonyanın bu bilfiil kur- tarılmış bölgesine sanki düşman bir ulusun boyunduruğu altında i- miş de kurtarmağa geliyorlarmış gibi sokuldular. Oraya komiteci» leri saran bütün romanımsı ve es- rarla çevrili birer kömiteci gib: gittiler. (Devamı var) dan birine küçük bir (ameliyat yaptım. N — Ameliyat mr dedin? — Evet. Neden şaşıyorsun?7! Bir kadının meselâ kolunda veya kalçasındaki zarif bir beni çıkarıp yüzüne yapıştırmak ameliyat de- gil de nedir? — Bu kadınlar çıldırmış olma" kW! Tabiat lüzum görseydi, onun kalçasındaki beni suratıma yapış - trrrdr.“ Bu, adetâ tabiatla müca - dele demektir. Doğrusu çok in » <a ve nazik bir sanat. -— Para kazanmak için, sana - tımda çok büyük maharet ve in . celikler göstermem lâzımdır. Cebinden fotoğrafı çıkardı: — Bu kadar ince ve güzel bir kadın, bu ameliyata tahammül e » derse, ben elbette onu memnun etmeğe çalışacağım, Fotoğrafı Tomsona uzattı: — Bak azizim, şu kadının gü - zelliğine, Sol yanağına © vaktiyle Kaliforniyada'sun'i bir ben yap tırmış. Tomson fotoğrafa sordu: — Sun'i benler ne kadar man devam ediyor? -—Bazan bir sene, iki sene . Ba- zan ölünciye kadar. — Bununki çabuk düşmüş olma- kı. — Evet.. Çabuk düşmüş. Fakat, benim yaptığım bu ameliyattan sonra, yapıştırdığım benler ölün - iye kadar yüzünden çıkmaz. Bak dostum, şu ince kadrma! Ne tatl; bakmadan Türk Hava bakışı... Ne güze! vücudu var! Tomson birdenbire kaşlarım ça tarak fotoğrafa İaktı.. — Cidden güzel. Ve gözünün ucuyla arkadaşmı süzerek sordu: — Sen bu güzel meleğin adre- sini biliyor musun? — Hayır... — Merak edip istemedinse, ap- tallrk etmişsin! — Bir aile kadını olduğunu söy ledi.. Ve beni yüzüne yapıştırır. ken, gözüme bile bakmadı. Bana cesaret vermiyen bir müşteriden, nDasıl adres istiyebilirdim? Tomson birden elini cebine sok: tu: — Bu ne benzeyiş, azizim! Ba- na gösterdiğin fotoğraf, kaç gün- denberi izi üzerinde yürüdüğüm kadının fotoğrafma o kadar çok benziyor ki... Cebinden kartpostal kıtasında bir fotoğraf çıkardı: — Hele bir se'ı de bak, dostum ' Ne de olsa sanatkâr gözüyle bu benzeyişi sen daha iyi görebilir - sin! Klark iki fotoğrafı yanyana koydu.. Üzerinde birkaç < dakika göz gezdirdikten sonra, ağzını bir karış açarak bağırdı: — İkisi ayni kadın, azizim! A. rada fark aramak (o gülünç olur. İkisi de İstanbulda çekilmiş... Tomson, Klarkın (bu teşhisini çok garip bularak güldü: — Mümkün değil! Bendeki fe toğraf Türkiyeden (bir bankaya gelmiş ve banka direktörü tara: fından bana mahrem olarak tes - lim edilmiştir. Halbuki senbir Amerikalı kadma yaptığın ben w meliyatından bahsediyorsun ve bu fotoğraf şüphesiz ki o Amerikalı kadına aittir. — Yanılıyorsun, Tomson! Bu- nu şimdi sana isbat (Oedeceğim: Fotoğrafların arka (o köşelerinde matbaa harfiye (İstanbul . Foto Moda) kelimeleri yazılıdır. Tomson şaşalamıştı. Klark gülerek mırıldandı: — Nasıl,. Benim dikkatime ne dersin? İşsiz kalırsam, zabıta iş lerinde muvaffakiyet gösterebili- rim, değil mi? (Devamı var) Kurumu Büyük Piyangosu Şimdiye kadar binlerce kişiyi zengin etmiştir. Yeni tertip plânını görünü 7. cü keşide 77 2. cı Teşrin 935 dedir. Büyük Ikramiye : 25.000 Liradır Ayrıca: 15000, 12.000, 10.000 liralık ikramiye- lere (20.000 lira) hk bir mükâfat vardır.. P.ânları okuyunuz. Ve bu zengin Piyangonun talili'eri arasına giriniz.