Viyana Avrupa siya- sasının merkezidir “Bütün yollar Romaya gider, Roma imparatorluğunun, gimalden cenuba doğru, İngiltere sahillerini ya liyarak Sahrayikebire kadar, garpten Şarka doğru, Atlantik Okyanosundan parki Anadolu içlerine, ve Kızıldeni - »e kadar yayıldığı zaman Romalılar e: — Dünyada bütün yollar Romaya #ider! derlerdi. Şimdi ise Avrupa siyasasmı tetkik #dince bu sözün başka bir şehir için olabileceği aklımıza gelir. “Artupa siyasasınm bütün yolları Viyanaya çıkar. Viyana olmasaydı Musolini kat'iy- Yen Habeşistan sergüzeştine atılmaz - dr. Çünkü Fransa siyasasının son 8 - Srdanbeti değişmiyen ana hattı kuv - Yetli bir Almanyanın teşekkülüne mâ. ni olmaktır. Avusturya — Macaristan İmparatorluğu büyük harpten sonra Yıkılıp ve Avusturya küçücük bir dev- let haline geldikten sonra Almanya en büyük gaye Almanlardan mü - İeşekkil bu devleti Alman imparator - luğu içine katmak oldu. Hitlerin erk- $I siyaseti ve bilhassa kendinin Avus -| turyalr olması Almanyanm bu arza . Sunu önüne geçmesi güç olacak bir ha- le getirdi. Avusturyalılar cihetinden İşe Avusturya ekonomisinin yeni A - Yusturyanın dar sınırları içinde boğul Ması üzerine Almanya için birleşmek Arrusu Avusturyalıların kalbinde de Yer aldı. Fakat Fransa bundan müt - Miş surette ürküyordu. Çünkü Avustur Yayı ilhakeden Almanyada Tuna devletlerine hâkim ( olmıyacak ayni Zamanda Akdenize akıp gidecekti, Bal tik ve Akdenizine kadar (o Avrupanm ortasında uzanan kuvvetli bir Alman - Yanın bütün Avrupa siyasasıma hâkim mEMAR“Kesileceği şüphesizdi, İşte bu. MuAüzerine Lâval Avusturyanm is - tiklâlini İngiltereden garanti etmesini İstemişti. İngiltere Fransayı dalma el altında bulundurmak ve İstediği za - Man tehdit edebilmek için bu garanti. Yi reddetti. Fransa bunun üzerine 1920 ei arası açık olan İtalyaya dön- Musolini 1,000,000 kişilik ordusu i- İe Avusturyanın istiklâlini o müdafaa *deceğini temin etmesine (mukabil Fransanın İtalyan sömürge siyasasına Müzaheret edeceğini öğrendi. İtalya -| tın Afrikaya asker sevkinin geçen i - nundan sonra başladığı hatır - anırsa hakikat daha sarih anlaşılır. Musolini — Tâval anlaşmasş tam o za, Man vukubulmuştu. ... Büyük bir Lehistan yaratan Versay Muahedesi Almanyaya nit olursa zen" #in madenlere malik bulunan yukarı Silezyayı, ve Leh koridoru mamındaki Araziyi Lehistana verdi. Bu Almanya İle Lehistan arasında büyük bir husu Metin doğmasını intaç etti. Bu yüzden h — Alman düşmanlığı o kadar ger $İn bir vaizyette idi ki Lloyd George bu mıtaka için “Avrupanın bartıt fıçı Mw» dedi, Fakat 1933 senesinde nasyonal 80 Yalistlerin Pan , Germanizm siyasası durumu değiştirdi. Hitler Avusturya 9m Almanyaya ilhakı baş gaye yap- İ Viyana üzerine tevcih edilen Al - Man siyasası bugünkü Leh — Alman dostluğunu doğurdu. ... Harp neticesi koskoca Macaristan — Avusturya imparatorluğu öldü. Mi. i Yugoslavya, Romanya, ve Çekos - ovakyaya kaldı. Fakat imparatorlu - z ölmesine rağmen Viyana yaşıyor- vi Haşmetli günlerini hatırlıyan A - er turyalılar ve Macarlar çoktu. Bun, kine sisin bir rüya olmayıp bir ha” t olduğuna inanıyorlar, ve tekrar Sanlanabileceğine | iman ediyorlar, ie hususta çahışılordı. Ümitleri im- da orluğün banisi Habsburg hane - i e üzerinde temerküz ediyordu. © Ya da onlara müzaheret eder gibi “rünüyordu, Avusturya tacınm mi < Prens Otto Musoliniden büyük iltifat görüyordu. Tehlikeyi sezen Ro - manya, Çekoslovakya, ve Yugoslavya imparatorluğun canlanmasına mâni olmak için birleşip Fransa ile beraber küçük andlaşmayı vücude ge. tirdiler. Fransa vaziyeti olduğu gibi kalmasını istiyor bu suretle İtalya ile küçük andlaşma arasında başrolü oy” nıysrak Tuna, Balkan ve dolayısiyle Avrupa siyasasını hâkim (olabileceği ni ümit ediyordu. Fakat Fransiz — Italyan anlaşma” sı küçük andlaşmanm vaziyeti ni de. giştirdi. Çünkü Fransa Prens Otto * nun Avusturya tahtma gelmesine razı olmuştu. Fransız siyasaları Habsburg ların Viyana hükümetinin başma geç mesiyle Almanyanm Avusturyayı iL hak etmesine mâni olunacağını zan - nediyorlardı. Halbuki küçük andlaşma devlet - leri bunun son derece aleyhinde idi - ler, Fransa ile aralarında bu yüzden bir soğukluk peyda oldu. Hattâ do - laşm bazı rivayetlere göre Yugoslav sabık başbakanı Yevtiçin istifa etmeğe mecbur edilmesine sebep onun Fran - sız tarafları bir siyaset gütmesini İs- temesi imiş. Yugoslavya ve küçük and laşma devletleri Fransanm Habsburg allesini Avusturya tahtına getirtmeye Tazı olması üzerine Fransız dostluğu” nu pek hayırlı görmemeye başlamış - lar. Ayni zamanda Titulesco'nun İn- giltere seyahati gene bu mesele ile İl gili imiş. Habsburgların Viyanaya yer leşmesini Almanların Avusturyayı iL hak etmesinden kendileri için daha tehlikeli bulan bu #ç devlet Arustur - yanın Almanyaya geçmesi için İngil - tere ile görüşmeler yapmışlar. ... Görülüyor ki Fransız, İtalyan, Leh, küçük andlaşmanın, velhasıl bütün Avrupanın siyasası Viyana mihveri ü. zerinde dönüyor, Şarktan garptan, şi“ mal ve cenuptan Viyanaya akan bu muhtelif siyasalar (memleket dahili politikası üzerinden büyük değişiklik - ler yapmaktan hali kalmıyor. Geçen sene o Başbakan Dolfüsün katli bu tesirlerin bariz bir tezahü rüdür. Berlin tarafından yardım gö - ren ve kışkırtılan nasyonal sosya - listler büyük bir ihtilâl yapıp, Fransa ve İtalya taraftarı başbakanı öldüre- rek hükümeti ellerine almağa teşeb - büs etmişlerdi. Buna gene hariçten bir cereyan karşı gelmiş, Paris ve Roma - nın müdahalesi ile Viyana Hitlercile - rin eline düşmekten kurtulmuş ve İ - talyaya müzaheret eden bir idare ku - rulmuştu. Bir hafta kadar evvel (Başbakan Şuşningin kabineden iç ve ticaret ba - kanını çıkarması gene dışardan bir müdahalenin eseridir. Kabineden çıka rılan içbakanı yüzbaşı Tey Berlin ta” raftarı olarak tanılıyordu, ticaret ba” kanı da öyle. Binaenaleyh bu iki AL man taraftarının Âni olarak işten el çektirilmesi Prens Starhembergin A - vusturya siyasasının tamamiyle İtal - yan politikasma uysal kılmak isteme. sinden ileri geliyor. Esasen Ayus - turyadaki diplomatik oçevenler bu memleketin dış ve iç siyasasına perde arkasından bir yabancınm hâkim ol - duğunu söylemektedirler. Bu şahsiyet İtalyan sefaretinde oturan ve Musoli ninin Viyanadaki adamı olan Marioli imiş. Dolfüsün katlinden sonra yeni kabineyi seçtiren, ve son değişikliğe se bebiyet veren hep o imiş, Mariolinin oynadığı mühim rolü da, ha iyi kavrıyabilmek için şunu hatırda tatmak lâzımdır. Prens Starhemberg ve taraftarlarının Avusturyada hükü- met sürmesini mümkün kılan Haynver namındaki “süel, teşkilâttır. Bu teş - kilât ise Marlolinin temsil ettiği hü - kümetin, İtalyanın parası ile idare e dilmektedir. ... Yeni kabinenin tamamiyle İtalya taraftarı bakanlardan müteşekkil 6 - Tap kuvvetli bir Himehr o (Haymver) tarafından müdafaa edilmiş olması istikbalin siyasasını kat'iyyen göster. mez. Avusturya Almanyaya sade ir - Trakyada 7 yetişen mahsuller Ihrac imkânlarının arttırılması için çalışılıyor Hükümetimiz biryandan doğu illerinin bayındırlaşmasına, ge * lişmesine ve iktisaden yüksel - mesine büyük bir gayretle çalışır- ken diğer yandan Trakya genel is- pekterliği bölgesinde * başlanılan işlerin neticelendirilmesine hiç durulmadan devam edilmektedir. Bugünlerde en çok önem verilen iş göçmen akınile günden güne kalabalıklaşan ve çalışkan bir zümre kazanan Trakyanın iktisa- den yükselmesidir. Öğrendiğimize göre bundan bir müddet evvel Trakya genel is - pekteri General Kâzım Diriğin Türkofis İstanbul şubesine yap * tiğr ziyarette bazı esaslar karar laştırılmıştır. Bu arada ilk safta olarak Trakya ihraç mallarınm istihsal şartlarını düzenlemek, ih racatçıları teşkilâtlandırmak ve böylece Trakya mallarınm daha fazla ihracma çalışmak variddir. Peynir, buğday, arpa, çavdar, bunların başında gelecektir. Trakya kavun, karpuz ve yo - ğurdunun iç müstçhlik pazarlar » da daha geniş mikyasta yer bul- masma ayrıca çalışılacaktır. Türkofis İstanbul şubesi direk törü Mahmut Cslâlin başkanlı dında bir heyet bu işler rende) metoddan tetkiklerde bulunmak üzre Trak- yada bir seyahat yapacaktır. ——— üniversite rektörü Romaya gitti Üniversite rektörü Cemil dün ak - şam trenle Romaya gitmiştir. Rektör gitmeden evvel demiştir ki; — Romada yeni yapılan üniversite binalarmın açılma töreni var. Bu tö rende İstanbul üniversitesi onamna bulunacağım. a a m kan bağlı olmayıp ekonomik (bağları daha kuvvetlidir. Avusturya sanayiin de şimdiden Almanya ile birleşmek taraftarıdırlar, Dar vaziyette okalan halkın büyük bir kısmı ayni siyasayı tasvip etmektedir. Gençlik ise Alman olduğuna müftehir daha büyük bir Al manya görmek emelindedir. Binaena- leyh yanılmadan diyebiliriz ki Italya ve Fransanın avuç avuç para dökme. Sine, ve hilkâmeti elinde, bulundur - malarma rağmen Avusturyada gizli » den gizliye buna karşı bir cereyan ak. maktadır. İstikbalde bütün Avrupa ulusal siyasetlerinin e karşılaştığı bu bölgede yeni hâdiselerin vukutmu bek. liye biliriz. d Nuri MAHMUT aha yükselecek mi? Şehre gelen buğday ihtiyaçtan fazla, fakat fiyat düşmüyoı Geçen bir hafta içinde şehri - mizde buğday piyasası yirmi pa - ralık bir düşüşle vaziyetini muha- faza etti. Son üç gündür İstanbula üstüste yurdun muhtelif yerlerin - den normalden çok fazla mal gel- diği halde buğday piyasası gene düşmemiştir. Meselâ evvelki gün şehrimize 559 ton buğday gelmiş- tir. Halbuki şehrin günlük ihtiya- cı 300 tondur. Buğday fjyatlarmın önümüzde - ki hafta ne cereyan alacağı biline- mez. Yalnız muhakkak olan şu - dur ki bu hafta değilse bile gele- cek haftalar içinde buğday fiyat - ları gene yükselecektir. Bu duru - ma göre bir endişe ortaya çıkı - yor: Acaba buğday fiyatları yük- seldikçe hariçten buğday gelmek tehlikesi var mıdır? Alâkadarlara göre buna verile - cek cevap şudur: (Eğer dahilde buğday fiyatları 12 kuruşu geçer- Isıtmanın yeni bir tedavi şekli Sovyet Rusyaya dönen Sovyet pro- fesörlerinden Roman Saria (burada verdiği bir konferans esnasında Ma . larya tedavisinde yeni Obulunan bir larr arasrüda büyük bir alâka İle kar. şılanan bu tedavi şekli şöyledir: Profesöre göre Malarya (tedavisi tıpkı frengi tedavisinde olduğu gibi birkaç ilâcı bir arada vererekten ya - pılmalıdır. Kinin başlı başıma kâfi gelmemektedir. Bu sebepten Almanla rım Akridin boyalariyle yaptıkları i lâçlara müşabih olarak Ruslar Meti - len mavisini kininle beraber vermekte, ! dirler. Ve elyevm Atebrin ayarında çok değerli ilâçlar vardır. Bütün bun lara rağmen Malarya sinsi olduğu ka dar tedaviye güçlük çıkaran bir hasta lıktır. Öyle vakalar görülmektedir ki, bunlarda hiç bir ilâç fayda verme. mekte, bilâkis ateşi bir iki gün için bi. le düşürememektedir. e Özbekistan Kandhar şehrinde 250 iğne yapılması- na rağmen ateşi düşürülmemiş bir çok yakalar görülmüştür. Bu muannit va. kalara karşı şu tedavi bulunmuştur.: Bu tedavi, tannnüt etmiş (her türlü vakalarda belkemiğinden su alarak ve ayni suyu tekrar geriye vererek ayni ameliyeyi tekrarlamaktır. ——— Cevat Nizami geldi Ekonomi Bakanlığı kredi işleri di. rektörü Cevat Nizami kredi işleri ü - zerinde tetkikler yapmak üzere şehri. mize gelmiştir. se hariçten buğday gelebilir. Çün- kü buğdaya konulan gümrük res - mi 6,80 kuruştur. Meselâ Liver « polda evvelki günkü buğday fi « yatları da Türk parasiyle 4 kuruş: küsur santimdi. Şu halde fiyatlar 12 kuruşa çıkarsa dışarıdan bir buğday akması ihtimali akla gele- bilir. Fakat hükümetimiz bu va - ziyete karşı her türlü tedbiri aldı- ğı gibi buğday fiyatların bu ka- dar fazla artmasına da imkân gö- rülmüyor. Bir yandan da buğdayı koruma kanunu ile İstanbulda unun bir çuvalmdan alman 100 ve 150 ku- ruş verginin kaldırılmaşmı, çünkü buğday fiyatlarmın aldığı şu fiyat seviyesine göre artık korunmaşma lüzum kalmadığmı söyliyenler de vardır. Halbuki bu vergi ile Zira- at Bankası eliyle buğday alınmak. tadır. Şu vaziyete göre verginin mahiyeti sadece buğdayı koru- maktan ibaret değildir. Balıkçılık Ens- titüsünün ıslahı Ekonomi Bakanlığı tarafından kat'i surette ıslahı kararlaştırılan ba- lıkçılık enstitüsü pek yakında yeni şe. kilde çalışmaya başlıyacaktır. Ekono- . mi Bakanlığının hazırladığı, enstitü direktörlüğüne” bildirilmiştir” Bu seneden itibaren tetkik işleri ne çok önem verilecektir, Bakanlık bu tetkiklerin sonuçların dan bütün memleket balıkçılarının is- tifadesini temin için mütehassısların verecekleri raporları broşür halinde neşredecektir. Faydalı balıkları yutan yunus ve köpek balıklarınm da imhası için in. celemeler yapılmaktadır. Şehir Meclisinin toplantısı Şehir meclisi teşrinisani toplantı - larma cuma günü ( başlıyacaktır. İlk toplantıda encimenler (seçimi yapı” lacaktır. Gammğkni Kadırga talebe yurdundaki anıt Türk Maarif ocemiyeti (Kadırga talebe yurdu bahçesinde yapılan Ata. türk âbidesinin açılma töreni çarşam. ba günü 14,30 da yapılacaktır. pa Gayrimübadillerin heyeti Gayri mübadillerin Ankaraya gön . derecekleri heyet cumhuriyet bayra « mından sonra seçilecektir. ŞEHRİN DERDLERİ Kodaman sokağının hali Nişantaşında Kodaman Hüsnü Vamık yazıyor: “Eskiden Poyraz sokağında otururdum. Bu sokak o derece berbat idi ki, birkaç defa şikâyet ettim. Aldıran olmadı. Bunun üzerine Nişantaşında Kodaman sokağı - na taşındum.. sü vardır ya, işte baştına aynen bü hâdise geldi. Bakı « niz semtimiz nasıl: 85 numaralı evle 91 numaralı caddesinde 91 humarada | | aparlıman arasin . daki arsada bulunan ahir ve 71 numarada bulunan nal - Yağmurdan kaçan doluya tutulur diye bir atalar sö | bant dükkân mahalleye atsineği ihraç eden birer fab- | rikadır! Yanımızdaki evin bahçesinde bilmem kaç tane arı kovanı varmış. Buradan çıkan arıların korkusuy « Ja en sicak günlerde bile pencerelerimizi Sokağımızda elektrik feneri yok değil, var, Var ama sokak münhani, ve elektrik fenerleri (biribirinden çok uzak olduğundan yol gene tam bir karanlık içindedir. Bundan başka kış gelmeden cadde ismi verilen iş » bu Arnavut kaldırımlı sokağımızın tamirini, mektebe giden çocukların düşmemeleri için açık bulunan kuyu « ların kapatılmasını, şimdi apartuan kapıcıları tara « fından yapılan sokakları temizlik işinin de çöpçüler ta. rafından yapılmasını istiyoruz. açamıyoruz.