Afrika ormanlarında o uykuya dalan seyyah — Ah! şu sinekler!.. Ihtiyatlı kadın Bir haftadır hasta olan İzak ö - lüm haline gelince karısını çağır. dı: — Rebeka, dedi, artık öleceği: mi anlıyorum. Sana vasiyetim: / Mağazalarımı olduğu gibi muha - faza edersin. Ticaretin yolunda gitmesi için istersen direktörle ev- len... Rebeka, hıçkırarak kocasına te- minat verdi: — Merak etme, kocacığım! Sen hastalanınca ben - direktötle.ni - şanlandım bile. Sen ölünce he - en evleneceğiz. l Gözleri miyop olan adam — affeder. siniz komiser. Sokakta tasması ol - mıyan bu köpeği buldum. Sebep ne imiş -— Niçin bütün gününü kahve köşslerinde geçiriyorsun? Madem ki işin gücün yok, evine gitde ka. rınla otur. — Karım evde daima somurtu. yor da ondan .. — Peki, neden surat asıyor? — Bütün günümü kahve köşe- lerinde geçirdiğim için!.. Radyoda ropörtaj yapan gazeteci — Le birkaç saniye sonra timsahın homur : tusunu işiteceksiniz? | Askı kullanıyor DIşçide Samuel, dişçide pazarlik (edi | yordu: ” — Dişimi çekmek için kaç para istiyorsunuz? — Ikilira.., — Iki lira mı? Iki dakika bile sürmiyen bir iş için iki lira istenir mi? | Dişçi bıyık altından gülerek ces| | vap verdi: — İsterseniz ayni para ile dişi. nizi onbeş dakikada cekerim! Adres ; Bir taksi çağırdı ve: — Çabuk 10 temmuz caddesi - ne... dedi. Şoför sordu: — Hangi senenin? ALE — Evinde hizmelçi kadın olduğunu söylüyordun, halbuki bulaşığı sen yı- | kıyorsun. | — Hizmetçi kadınla İ ondan. evlendim de Bilseydim maksadını Evvelden ben eğer kız Anmazdım hiç adını, Çapkınsın kimyager kız, Elbisen kıpkırmızı, Oldun gönül hırsızı, Güzellerin ırldızı, Çapkınsın kimyager kız, Hayvanlara bırakılsa.. Hangisiaz masraflı? Kocasına sordu: — Kömşumüzun karısına dik - kat ettin mi? — Nesine? — Nesine ölacak, tabii güzelli. ğine değil! Çünkü cirkin... “Amma iyi giyinmeğe (çalışıyor. Benim| # Ba son robumu da tıpkı tipkismâ tak lit etmiş! Şimdi ne-yapadiğız? Adamitağız, mütevekkiline: — Anlaşılan yeni bir rop isti - yorsun? dedi. Karısı cevap verdi: — Sen bilirsin kocacığım: İster. sen bu-evden: çıkalım... Artık'sen düşün, hangisi daha-âz masraflı | olursa... Ahnetfenal! Zengin kadın hizmetçisini ça - gırdı: — Pöticereden bak, hava yağ - mürlu mu? Yağmurlu ise yeni s0- sonlarımı giyeceğim... Hizmetçi pencereden baktı ve cevap verdi: — Hava cok güzel, günlük gü- neşlik... ş Kalın içini çekti: — Ah nefena hava!... Hile — Hangi kulağım çınlıyor? — Sağ kulağın... — Seni hilebaz seni.. Bunu say- mam, muhakkak dinlemişsindir!.. İ zu ne vakit ödeyeceğinizi sormüş, KİMYAGER KIZ ! lışırken bıçak kırıldı... Tendit Süt nine gelerek haber verdi: — Küçüğü bir türlü uyutamı - yorum. Kadın: — Peki, dedi, ben gelir şimdi ninni söyler uyuturum! Süt nine cevap verdi: — “Şimdi annen gelir, ninni söyler!,, diye korkuttum amma, gene uyumadı! Fena haber — Size bir mektupla borcunu - | | zarfım içine cevap için bir pul bile koymuştum. Hâlâ tevap vermedi» | | niz! İs — Size fena bir haber vermek| | istemedim. | Halkası kırılan bir zincir? Muvesvis kadın | Trende: Saç kıvırcık ondüle, Geçersin güle, güle, Bağla işi formüle, Çapkınsın kimyager kız, Meçhul sevgili — Telefonda konuşan Ayşe mi? — Evet benim. — Sizi çoktanberi seviyorum... Bir apartımanım bir de otomobi - lim var, Size evlenmek teklifinden evvel beni isteyip istemediğinizi öğrenmek istiyorum. Acaba beni nasıl buluyorsunuz? | »» Ben de sizi gizli gizli sevi - | i yordum, Madem ki siz söylediniz” ben de itiraf etmekte beis görmü- yorum. Sevgilim! — Ah ne kadar mes'udum? De- mek karım olacaksınız? — Evet! Yalnız birşey sormak istiyorum, — Sorun! — İsminiz nedir Mazeret Lokantada biftek istemişti. z — Affedersiniz bayan! Size... — Bana laf atmağa kalkışirsa- nız hemen imdat zilini çalarım! Erkek yolcu sesini çıkarmadı. Fakat iki istasyon sonra kadm trenden ineceği sırada izah etti: — Demin oturmak üzere oldu- ğunuz yere mürekkep döküldüğü- nü ve elbisenizin kirleneceğini söylemek istiyordum! sele ile et arasında acayip bir nes- ne getirdiler. Bunu kesmeğe çalı. şwken bıçak kıvrılıverince garso- nu çağırdı: — Garson! Bifteği kesmeğe ça- — Hayret! Bir yanağı ötekinden daha kırmızı! — Tabii, zavallının sol çenesindeki dişleri ağrıyordu. Onun için mecbu » ren sağ yanağına tokat atabildim. Ikinci defasında Sevişerek evlenmişlerdi. Balay- larının ilk günlerinde erkek: — Seni öyle seviyorüm ki, de- Garson teşekkür etti ve: — Peki efendim, dedi, hesabı - nıza yazarız! Nezleye çare — Doktor, nezle olmuşum. Ne alayım? — Bir mendil! — Hangisini kurlarmalı? Bir seyahatten dönüşte, yatak odasında bir pantalon askısı gö - rünce kıyameti kopardı. Fakat ka. rısı müthiş soğuk kanlıydı. Hid. detlenmiş gibi görünerek haykır. dı: — Benden haksız yere şüphe ediyorsun! Ben namuslu bir ka- dınım, âşığım yok, olsa bile askı kullanmıyor! Adamı mu, yoksa sandalı mı? Cg 1 /ıt Pİ GO) 1940 senesinde tokantada —Garson, bana biraz o hava getir! | Ama taze olsun! © | di, beni daha ilk aldatışmda seni derhal öldürürüm! Genç kadın kocasının boynuna sarılarak sordu: — Peki, ikinci yaparsın? defasında ne Sirkede lâzım Kaynanasının resmini beğen memişti, ressama sordu: — Bu portreyi ne ile yaptınız, yani nasıl'boya ile... Ressam ceva pverdi: — Yağlı boya ile... — Şimdi eksikliği anladım. Res | min kaynanama tamamiyle ben- zemesi için boyaya biraz da sirke koymanız lâzımdı! Kadın (telgraf | tamircisine) — Korkmayın... Köpek istrmaz!