çeviren: Hikmet Münir Vivyan, koltuğunun üzerinde geri - terek kımıldandı. Kumral başını ipek Yastığa biraz daha gömdü. Sicak bir *kşamdı, Sinemaya gitseydi belki bir 2 serinlerdi- Fakat gidecek (kuvveti 'endinde bulamıyordu. Yerde sinema Mecmuaları dolu idi. Fakat © Vivyan, “izolo,, isimli hikâyeyi okuduktan be *İs bu mecmualardan hiç birini gör - Mek istemiyordu. “Jigole,, adı verilen Adam, hikâyeden anlaşıldığına göre, Yalnız kadınların arkadaşı olsa ge - tekti, , Vivyan? 'm, Şeri ismindeki delikanlı İle tnmiğması, tıpkı olo,, isimli! sü hdupu tarzdr olmuştur m ötel salonunda yalnız bağına yor, dansedenleri seyrediyordu. âtibi bu delikanlıyı getirmiş “e kendisine tanıştırmıştı. Yakışıklı, iyinmiş, saçları İyi taran- Mis, tırnakları manikürlü, hem çok İzel danseden velhasıl “Jigole,, isim- İİ hikâyede okuduğu gibi bir adamdı.) işte Vivyan onun eline, tıpkı hi - Mvedeki evli kadın gibi düşmüştü. Hakikatte, hikâyede olduğu gibi, şirsan, bu Jigolo'ya para vermemiş * Du parayla onu öteye beriye götür- *si gibi bir Şey teklif etmemişti. *kat ortada bir yakut yüzük mese - Vi vardı. Vivyan bu meseleyi kimse - © hele kocasına hiç © açamıyacağını liyor, üzülüyordu. Diğer taraftan, kocası (kendisini, tra evlenmelerinin ilk senesinde bu yalnız byakmamış olsaydı, * delkanlıya hiç rastlamamış ola - ös düşünüyordu. Vivyanın karışık zihni, Harisburg" N bir dükkânda işçi kızken, Haris'le tanıştığı zamana gitti. Haris, Viv- “ir ilk gördüğü dakikadan, onun İ- 2, Sıldırır gibi olmuştu. Öyle u- ta boylu gezip tozmamışlar, Haris Men Vivyanm ailesini görmeğe git- ha, ve ertesi hafta evlenmişler ve Viv | Nevyorka getirmişti. Haris, bu ii kıza “benim mavi gözlü bebe -| kar diyordu. Haris, Vivyandan haylıl ıydı. Fakat Vivyan buna aldırmı - | mu, Hiç değişmek bilmiyen, düpe-| a, Salışmalardan o kurtulduğu için munda, Ve gerçekten Harise düş- ç X ide. *vyorkta lüks içinde yaşıyorlardı. a bir musluğunu bile çevirmediği k bir otel dairesinde oturuyor - ala Haris evde bulunduğu kullandıkları bir otomobili var- kü kendisi otomobil kullan - Ni hiç öğrenmemişti. Haris ona, *I mücevherler, elbiseler, kürkler Na Yordu. Muntazaman bir güzellik Ma saısıma gidebiliyor ve telefonla n iyi içkicilerinden istediği içki - Marlıyabiliyordu. at — her ne işse — Harisin İşi, 21 akşamlar eve gelmekten alı- Kü bazan gelip “allaharsmarla- li, diyemiyecek kadar zorda kalan karısına sadece telefonla haber vererek on on beş gün (gelmiyordu. Bazan günlerce mektup ve telgraf gön dermezdi. Kocasının iş arkadaşları vardı galiba. Bunları da eve getirip | kendisine tanıştırmazdı. Vivyan ahbap edinemiyecek kadar da utangaçtı. Otel osalonunda veya berberde rastladığı — bir iki kadın -| dan başka hiç tanıdığı yoktu. Haris, karısını yanımda bulundu - ğu vakitler onu çok sevdiği, dünya - da belki en iyi koca olduğu seziliyor- du. Sevgisi gözlerinden okunuyordu. ( Vivyan da ona gönlünü vermişti. Fa - kat bu Şeri.. Ve yakut yüzük mese - lesi? Vivyan bunları, kocasının ken - disine gösterdiği cömertliği ve kendi eski hayatını düşünerek içinde daya - nılmaz bir pişmanlık acısı duyuyor - du. Vivyan, yakut yüzüğü altı ây önce, bir akşam gene işinden dönen kocasi. nın elbiselerini bir kenara korken, 0- nun cebince bulmuş.İtina ile hir ince kâğıda sarılı idi ve Vivyan bunu baş - başka bir kadın için alınmış gibi düşü ka bir kadım için alınmış gibi düşünerek hemen kendi parmağına takıp kocası HABER — Akşam Postası Yakut yüzük na bir oyun yapmak istedi, Fakat ko - cası bu yüzüğün, kendisine borcu o - lan birisinden rehin olarak aldığımı, borcunu ödediği vakit geri verileceği - ni söyledi. Vivyan iri bir yakutu olan bu yüzüğü parmağında evirdi, çevir - di.. Sonunda, dişarda takmamak, yak nız evde kullanmak üzere bu yüzü - gün Vivyanda kalmasına kocası razı oldu. Bu yaz, Harisin, eve O gelmeyişleri pek uzanmış ve Vivyan, Şeriye rast » layıncaya kadar sinemalara gitmeğe- vakit geçirmişti. Fakat Şeriye rast - ladıktan sonra plâja, mehtap gezin - tisine, dans için gazinolara hep o - nunla gitmişti, Nihayet bir xün Şeri Vivyana, Viv- yanın kendi dniresinde aşk ilân etti. Vivyan da ona, büyük buhranlar için- de yüreğinin bütün sevgisini dökü - yor, ona tutulduğunu söylüyordu. Bütün bunlar arasında Şerinin gözli Vivyanın parmağındaki yakut yüzüğe takılıyor ve böyle görülme - miş, büyüklükte kıymetli taşlarla yü- zükler alan kocasnın ne yaman bir a- dam olduğundan (bahsediyordu. Ve Şeri ona bu yüzüğe Obenzer bir şey| alamıyordu. Sonra Vivyan, sevgi - dalgalariyle büsbütün kendinden geçti. Ne milcey- her, ne Haris, hiç bir şey gözünde ol - madığımı söylüyordu. Bu duygusun - da o kadar hakiki idi ki, yakut yüzü - gün kendi parmağından Şerinin par - amğına geçmesine aldırmamıştı bile, Fakat elbette onda kalmasını da iste - miyordu. Fakat bu hâdise iki hafta önce ol - muştu. O zamandanbefi Şeri bir daha görünmemişti... Bereket versin Maris de dışardaydı. Fakat O bugünlerden birinde yüzüğü istemek üzere geri ge- dirse.... Ya Şeri yüzüğü alıp, tapkr “Jigolo, | Jar gibi bir tarafa sıvışsâ ve bir daha gelmese... Vivyan böylece hıçkırırken kapının zili çalındı. Bu mutat olmıyan bir şeydi. Çünküvotel kâtibi, ogelen ver ziyaretçiyi Önceden haber verirdi, Hem vakit geçti. Saat onu geçiyor - du. Acaba kimdi? Şeri, gelişinden önce daima telefon ederdi. Harisin ise ta - biatiyle anahtarı vardı. Başka gele il cek kimse yoktu. Bununla (beraber Vivyan bunun Şeri olduğunu saniyor. du. Vivyan kapıya gidip açtr. Fakat ge- ten kim ise, herhalde biraz bekliyerek cesareti kırılmış gitmiş imse gö- rünmüyordu. Vivyan yi geri gi! mak yolündâki son'ümidinin de kay - bolmasından sinirlenmek otelin yazı- hanesine telefon etti, Ve o kendisini kimsenin arayıp aramadığını sordu. Nazik kâtip, “evet, dedi.. Şimdi te . lefona veriyorum»... — Alle! Bu Şeririn sesi idi. Neşe ile soru » yordu. — Kapını,çaldım cevap vermedin. Yalnız mısın. Kıyılar sissiz mi? Ve odaya girdiği ozaman iki hafta Kayboluşundan bahsetmedi bile. Fa - kat Vivyan şimdi Şerinin karşısında | tuhaf bir hal alıyor, Yakut yüzüğün Şerinin parmağında olup olmadığını- ustalıkla bir görmek istiyordu. Şeri onu durgun gördüğünü söyli - yerek bir bardak bir şey içmesini tav- siye etti. Ve “ben sana bir içki hazır. lJayrm,, diyerek odanın küçük mutfa - ğına giçdi. Viyan bundan o memnun olmuştu. Bir bardak bir şeyle belki biraz değişir ve yüzüğü sormağa ken dinde cesaret bulurdu. Fakat nasıl soracaktı! Bu sırada mutfaktan bir kutu içerisinde buz şıkırtıları geliyor. | du. Fakat Vivyanın kulağına bir başka ses daha çalındı. Bu ikinci ses, bir a - nahfarın kapıya sokulmasıydı. Şimdi. ye kadar her gelişinden evvel telgraf çekmişse de, bu sefer böyle apansız gelen gene herhalde Haristi, Derhal küçük mutfağa koştu. Şeriyi bileğin - den o kadar hızla yakaladı ki, Şerinin elindeki içki döküldü. — Geliyor, dedi. Ve Şerinin üzerindeki lâmbayı söndürerek tekrar kendini dışarı attı, Haris içeri girmişti. — Nasıl oldu, dedi, Haber vetme - den geldin sevgilim... Haris karısının heyecanını; disi kuru gülümseyişini sezmişe benziyor- du. Bir acelesi var gibi İdi, Karısını soğukça bir iki öptükten sonra doğru- ca oturma odasına gitti; — Tekrar şehirden çıkmak zarure -! tindeyim, dedi. Seni de: beraber ala - cağım,Beraber birkaç lüzumlu şey ha zırlıyalım. Çabuk. On dakikamız yar. Oturma odasını geçerek yatak oda- sına gitti. Vivyan bir gözü . mutfak kapısında olarak kocasını takip edi - yordu bu arada Şeri belki de kaçabi- Urdi. Fakat birdenbire ummadığı bir şey | oldu. Mutfak kapısı açıldı ve Şeri ka- ptnın önünde göründü. Acaba cıldırmış mıydı? Haris bunu muhakkak öldürdür, Şeri, Harise: — Dur! diye bağırdı. Haris olduğu yerde durdu. Derhal eli arka ti Şeri: — Ve nafile aranma,dedi. Ve bir taban ca çıkararak “eller yukarı!, diye em- retti Haris zavallıca bu emri dinledi. O kadar ki, ezik bir sesle Şeriye âdeta yalvararak; “anlaşamaz mıyız, di - yordu. Haris birdenbire delirmiş bir Jigolo tarafından öldürülecekmiydi, Vivyan kendini daha fazla tutamadı. Ve ken- dini de sağır edebilecek (o bir çığlık kopardı. Koridor birden kalabalıkla odeldu, Dış kapı ardına Okadar açıldı Oda birdenbire polisle dolmuşa benziyor - du. Hakikatte yalnız üç polis gelmiş - ti. İkisi Harisi yakaladı. & Üçüncüsü, elini Vivyanın omuzuna koydu. Vivyan, bu eli itmek istedi, Ve titri. yen öteki eliyle Şeriyi göstererek — İşte bu adam, dedi. Bu adam ko- camı öldürmek üzereydi. Şeri, tabancasmı (soğukkanlılıkla bir yana koydu. Ve polislere: — Kadını bırakınız, (dedi. Bu işti eli yoktur. Polis derhal çekildi. Şeri: — Erkeğin eline kelepçeleri takınız, emrini verdi. Sonra Vivyanm yanma giderek ya» vaş bir sesle? Affedersin yavru, dedi. Senl o» nunla ortak sanıyordum. Sonra 8€ « nin masum bir taşra kızı olduğunu öğrendim. Sana şimdiye kadar ne söy- lemişsem inan, yavrucuğum: Ve hiç &- mutma, Bunda samimi idim. Fakat emir emirdir. Biz iki senedenberi bu adamı yakalamağa çalışıyorduk. Ya « kat yüzük Bikmen isminde zengin bi- rinin kolleksiyonundandır. Sen bu yil. züğü onun Üzereinden öyle bir vakitte aldın ki, o kocamn yakut taşmı par - çalamağa vakit bulamadı. nada dyanamadığı için takmana müsaade etti, MİY19İ507 1915. Şeri, Yivyanı bir sandalyeye oturt - mak üzere bulunuyordu. Vivyan ond itti. Şeri tekrar etti: — Bunlar çalınmış eşya idi yav - ru, anladın mı? Odanın öbür ucunda polisler Hari « sin ceplerini araştırıyorlardı. Bir çok parlak maddeler ve iri bir orüvelver buldular. Şeri devam etti: — Senelerdenberi bu işte bulunuyor- du bu adam,.. Ve bu akşam benim tah minime göre tamamen uzaklaşacaktı.. Haris elleri kelepçeli, gözleri kapalı ve rengi uçuk bir halde ayak üzeri di: kiliyor, polislerin (kendini aratştırıp durmasına hiç aldırmıyordu. Vivyan birden kendinden geçerek kocasının boynuna atıldı ve: — Haris! diye haykırdı. Seni sevi- yorum, yalnız seni. Senden hiç vaz ge- çemiyeceğim.. Haris kelepçeli ellerinin ikisini bir donmuş gibi cebine git « | den kadının başına © vuracakmış gibi kaldırdı. — Çekil dedi- Sen mi benden vaz- geçemiyeceksin. Sen mi? Bu yaptığın, Sen, sen ha... Şeri polislere; — Alım adamı dışarıya! dedi. Polisler, Harisi aralarına alıp çı - İ kardılar. Haris, dönüp karısına bakmadı bi- le, Ve Vivyanın, yalnız kadınlara ar « kadaşlık eden bir Jigolo diye tanı - dığı genç polishafiyesi Şeri, bu genç kadına eğilerek; — İstediğiniz zaman emrinize hazı- rım. Bir arkadaş olarak, dedi. Ve sonra 6 da Vivyanı bırakıp çıktı. —SON— İG LA la ASL YEAR a PEY TET hakiki ikşam gazetesidi: KE NİC YELA NN PN viğrenler Kör“dderler