4 Istanbuldan Yalovaya gitmek için Balkanlarda seyahat eden_ bir Zaman zaman postalarımızda-| ki düzensizlikten şikâyet edilip durulur ve gariptir ki her şikâyet-; ten sonra posta idaresinin işleri bi. raz daha sıkılaştırmasına rağmen postalarımızda intizam bir türlü temin edilemez, Şunu da ilâve et- meli ki bu intizamsızlık içinde ga- zetelerim ve posta idaresinin kula- ğına kadar gelenler pek az, adetâ | devede külaktır. Bu iatizamsızlıkların bize bi: şaktserini gösterdiler. Yukarda | kılişesini koyduğüumuz Bü mektup zarfının üzerinde (Kaplıcalarda ) ve (Yalovaya) kelimeleri açık ve okunaklı bir yazı ile yazılmıştır.| İstanbuldan verilen bu mektubun da zahiren doğruca Yalovaya git- mesi İâzım gelir gibi görünür. Halbuki iş hiç de böyle olmamış- tır. Bu talisiz mektup vakra yirmi gün süren bir yolcülük sonunda Yalovaya gitmiştir. Fâkat İstan- meydan Dirarlı Melimedle diğer tanın - mış pöhliüvnların güreşmeleri işi- ni ozganize edeceğimizi dün ha - ber vermişlik. . Bu sahadaki çalışmâlarımızın müsbet ölarâk lerliyor. Dün Çö -| ban Mahmedin buna müsbet ce vf vab verdiğini yazmıştık. —Bugün | de Türkiye Baş pehlivanı Kara Ali ile tanımmış pehlivanlardan Mülâyim matbaamıza gelerek bu defiyi (meydan okumayı) kabul ettiklerini söylediler. Ayrıca gene yâğİr güreş pehlivarilarından Te - kirdağlı Hüseyin, Bulgaryak Mol- la Mehmed, Bulgaristanlı Adem Afyonlu Süleyman, Çoban Mah - mud, Manisalı Rifatın da Dinarlı | Mehmedle güreşmeğe - hazır ol . duklarmır ilâve ettiler. Bu suretle Dinarhı Mehmedin meydan okuyuşunu en iyi dokuz | pehlivanımız — kabul ediyor de -| mektir. Bu pehlivanlardan Çoban Mehmedden maadası profesyo - nel olduklarından Dinarlı Meh -| medle karşılaşmalarında hiç h.ıl mahzur yoktur, Bu itibarla 15 gün kadar sonra İstanbul halkı fevkalâde çetin ve heyecanlı güreş müsabakaları gö- recekler demektir, Hele bu zamana kadar pazar günleri Taksim sahasında yapılan yağlı güreşler de biteceğinden #imdi biribirleriyle güreşen sekiz yağlı güreş — pehlivanımızım en kuvvetlisi anlaşılmış olacaktır. mektup HABER — Akşamı Poöstam KURUN — Astmı Üs büğünkü ya » zısındla “dünya siyasasına — topld bir Bakış,, büşliğiyle bugünün önemli hâ- diselerini izah etmektedir. Habeş Meselesi | Bu mesele bügünlerde Uluslar Ku- İrumuna gidecektir. Hakent kuruluna | | | İ | bUl postahanesi mektabu Yalova: ya göndeteceğine, bilimmez nasıl bir kârayla Avrupu yolunu yolla- | Mektup bu şekilde hemen| mıştır. bütün Bâlkan yarım adasını gez dikten sonra Belgrada ve oradan da Yugoslavyanın Kavadar kasa- basına gitmiş ve orada karar kı!'- mışlır; Bu Yugoslavy kasabasının me- murları türkçeyi bizim memurlar- beşinci Bir üye — seçilömediği için bu işle Ulaslar Kurümü — uğraşacaktır. İngiltere, Fransa ve İtalya bupün Terde hep bu iş üzerinde konüşuyor - lar. Halya harbct — ölmaktân 2iyade | bBarışçı gibi görünmeğe çalışiğor. Bu- | nitfla beraber bazı İtalyan gazeteleri | harbin önüne geçilemiyeceği fikrinde- dir. Japonya | ve | Habeş işi Japonya, Habeşislârdaki ekonomik tecimisel riktisadi ve ticdri) menfadt - | Terintn bir Helyan — harbi ile — sarâr | görmesi karşasında sessiz kalamıyacua- | dit Roma hükümetine açıkça bildirmiş- tir. Bu vaziyetle — Halyanın vaziyeti oldükça stkı$acaktır. Almanyada din kavgaları Alman Nazileri — Yahudilere karşı ötedenberi amansızdılar. Şimdi kato. liklöre karşı da mücadeleye geçtiler: Hors “dim ve mezhep — nazırı,, olda, Katolik papazlarına, gazetelerine kar gı çalışma başladı. Hitler rejimi kato likliği kendisine düşman telâkki et - mektedir. Bulgaristandaki hareketler Bulgaristan, içişlerinde sarşıntılar dan dâhâ iyi bilmekte ölataklar ki bu mektubun Yalovaya gide- ceğini ve bunün da İstanbulun bur nu dibinde olduğunu bilmişler ve mektubü İstanbula havâle etmiş- lerdir. İşte 6 vakit âklı başma ge- len İstanbual postahanesi mektu bu Yalovaya Kaplıcalara gönder- mek ferasetini göstermiştir. Yugoslavya postahanesi, İstan- bul damgasımın yanma, kırmızı kalemle bir de is'ifham işareti koymak istihbzasını göstermiştir. Dokuz pelı—iîvan okuyor Şimdiki halde — Dinarlıya en küvvetli rakıp Mülâyim ve Kara - Alidir, Mülâyim pehlivan bundan iki söne evvel bir Amerika seyahati | yapmış, oraad karşılaştığı bütün pehlivanları yenmiş — olduğundan Dinarlımın yaptığı Amerikan ser- best güreşinin bütün inceliklerine vakıftır. Bu da bu iki pehlivanın yapacağı güreşin çak zevkli ve o derece de heyecanlı olacağına en büyük delildir. Kâra Aliye gelince, iki sene- denberi Türkiye — başpehlivanı ümvanını taşıyan bu yiğit her ne kadar serbest güreşin incelikleri - ni bilmiyorsa da bükülmez kolu ve demir gibi olan adaleleri bu noksanını tamamlayacaktır. Esa - $€n Çok zeki bir güreşçi olan Ka- Ta Ali, müsabaka gününe kadar Mülâyim pehlivandan serbest gü reş dersi alacağını, ve bunu öğre neceğini söylemiştir. Memleketimizde şimdiye kadar bir misli daha gürülmemiş olan bu fevkalâde güreş mksabaka - mMız, ayni zamarıda bir hayır ce - miyeti menfaatine yapılacağın - dan, pek büyük bir rağbet göre - ceği muhakkaktır. Yarın da Kara Alinin, hayatı - nı, güreşe nasıl merak - saldığımı, nasıl çalışa çalışa baş pehlivan olduğunu, Mülâyim pehlivanın da geçiriyor. Vaziyet hâlâ durmamıştır. Rodna Zaştila gibi örtâlığı — kariştı « rön kurumları hükümet yeniden can - Tandırmaktadır. Yunrnanistanda hukümet buhranı Yünanistanda kabine çekildi, gene eski başbakan yeni — kabineyi kurdu- Sebep Cümhuriyet ve kraliyet müna - kaşalarıdır. Ve bu münakaşalar henüz dürmüş görünmülyor. _ngyetlerde Celâl Bayar'ın temasları Moskova, 26 (A.A.) — Türk e- konomik heyeti başında Bay Celâl| Bayar olduğu halde Noguinsk'de- | ki elektrik fabrikasının radyo mer. kezini gezmiştir. Dün gece ağır endüstri komiserliği, Türk heyeti| şerefine bir kabul resmi yapmış ve bunda Türkiye büyük elçisi Zekâi | Apaydın ile bütün heyet ve elçi- lik ileri gelenleri, ağır endüstri komiseri dış bakanlığı ile ağır en- düstri ileri gelenleri hazır bulun- muşlardır. 23 Temmuzda Celâl Bayar bo- raberinde Zekâi Apaydın, Bav Krestinski olduğu halde Bay Ka lenin tarafından kabul edilmiştir. Görüşme oldukça uzun sürmüştür. Türk ekanomi bakanı ile büyük el. çisi ayni günde Bay Voroşilof ta- rafından da kabu! edilerek uztrı| uzadıya görüşmüşlerdir. 23 Tenı- muz akşamı Türkiye elçiliğinde bir şölen verilmiş ve bunu bir ka bul resmi takip etmiştir. — Bunda ağır endüstri komiseri Bay Ko- sengoltz Krestinski ile dış ve ağ » endüstri ve dış tecim kömiserlik-| leri ileri gelenleri hazır bulunmuş. | lardır. PÜ Di n D AAA L A L DA S SI İA hakiki akşam gazetesidir LA verenler kâr ederler, ilânlarını FANTEZİ T TEMMÜUZ — tüt5 400 yıl önce gelmek ister miydiniz? “Biliniz ki ne sesli sinemaya gidebilecektiniz;,; e dJe bendzinli bir Çakmağınız olacaktı?,, “Ah eski günlerde dünyaya gel | meli imiş!,, denir. Eski günlerde doğmuş olanlarıni | şimdi ölmüş bulunacağına hiş | süphe yoktur. | Fakat çök eski günlerde, mese- lâ bundan 400 yıl önce en zengin bir adamın evlâdı olarak dünyâya geldiğinizi düşünün! | Yirmi —astır. — medeniyetinin size verdiği vereceği bu dört mamur, fen istirahatını da düşü nün. 400 yıl evvelki zengine “zavak h? ,, diyeceksiniz. Zâvallı dört adam! Küçük iki kişilik Bir spor oto « | mobilinde gezemiyordu. | Sözlü sinemaya gidemiyotdu. —| En sıcak günde beş saat daya - nan bir kelle buz alıp evine götür- mek imkânından mâhrumdu. Eski günlerin neresi iyi? Yolculuk zör, üzün ve can sı- kıcı idi.. Tayyareye binebilir miydiniz ? | Radyo dinleyemezdiniz. Kendinizi sigorta ettiremezdi - MÜLA Telefori yokta.. Kırılmak bilmez saat ve otomo- bil câmı yöktu. Akşam üzeri, iyi bir Amerikan revüsü olan bir bara gidemezdi - niz. İ $i | “| yüz yıl önceki Bunların hepsi bugün yapılan şeylerdir, Eski günlerin neresi iyidir? | Eğer kadınsanız, bir meslek sahibi olamazdınız? Herkesin içinde fosur fosur si- | ğaraları içip yine de kendinizi say | dırmak, — tenkide uğramamak - mümkün değildi. | Eski günler ha! ı Benzin çakmakları eski günler- de var mıydı?. Ya bir çekişte “Zazazt!..,, diye kapanan çantalar, gömlekler, cep | kapakları... Traş kremi denen şey — yoktu. Berbat bir sabunla traş olurdu- lar... Üzerinden parayı atıp da altın- | dan gigaranızı alabileceğiniz oto- | matik seyyâr dükkânlar yoktu. Taksi otomobilleri yoktu.. (Bakın bunun için bir şey sö:- liyeyim.. Eskiler, bu cihetten bel-| br Bizden üstün görünebilirler.) Kadın erkek ayni plâjda yüze - mezdi.. Caddeler, şoseler., Eskiden hak getire!... Kısa eteklik denen şeyin eseri görülmüyordu Kadınlar saşaklı bir gelin ara - bası gibi giyinirlerdi.. Kalın ku - | maşlar, kaba biçimler, vesmi va - hatsız ve türlü kayıtlar altında bir elbise... . 400 yıl önceye doğru gidip bun ların en zenginine aid olan elbi - | seyi giyer misiniz?.. | Elden düşme — gramofon plâk - | ları, portatif yazı makineleri, &« lektrik süpürgeletini bulamazdı - NIZ.. | Gaz acakları, srhhi imdad oto - mobilleri yoktu. Bir şey yoktu... İ j | | | Amerika seyahati hatıralarını, ©- —mt Bir çok hastalıkların ilâcı bula- | rada yaptığı güreşleri, Cim Lon- | sine oynanmak istenen oyunu ya- | namamıştı, Tekrar dönmek — ister | dosla yapacağı güreş için kendi - zacağız. .. | misiniz?, İ Bütün bu tedavileri, vakit ka 4 zandıran mödern vâsıtaları, bü * tün bu başıboşluğu ve zevki bıra- kıp döner misiniz dört yüz yıl öne cesine?. | Dört yüz yıl öncenin en zen « gin adamına içinizden gülersiniz bugünl. Zavallı dört yüz yıl önceki ih- san.. Serlin bugünkü hayata nis « betle olâa olsa bir kaynanan eksik değildi!.. Ona fen de tesir edemis YOr.. pi Nakleden: Hikmet Münir - Kültür bakanlığında değişiklikler Kültür Bakanlığında yapilmâk- ta olan önemli değişikliklerden ve talim terbiyedeki yeni atanmalatı (tayinleri) dün yazmış ve kültür direktörümüzün de kültür bakânı ile birlikte Ankaraya gittiğini ilâ- ve etmiştik. Haber aldığımıza gö- ve Mehmet Eminin vekil olarak bu hunduğu kültür direktörlüğ alınarak başka bir vazifeye ata- nacak ve yerine genel müfettişler- den Salih Zeki getir:'!ecektir. Yüksek okul öğretmenleri ara- sında bazı değişiklikler de ola- cağından bahsedilmektedir. Bun- lar arasında Çapa kız öğretmen muallimlerinden Tevfik'ın İstan- bul kültür direktörlüğüne atana- cağı rivayetleri de dolaşmaktadır. Gazi terbiye enstitüsü direktö. rü ilk tedrisat genel direktörlüğü- ne getirilecektir. Gerek müfredat programların- da, gerek talimatnamelerde esaslı değişiklikler yapılacağı gibi, dai- ma değiştiğinden bahsedilen imti- han talimatnamesi tekrar ele alı- nacak ve esaslı sürette tespit edi- lecektir. Bağdat-Istanbul demiryolu uzatılacak mı? Son zamanlarda Müsülün ce- nup taraflarında Gayyarede zen- gin petrol madenleri bulunmuştur. Fakat bulunan petroller kesif ol- duğundan böru ile nakline imkân | görülememiş ve trenle nakledilme. sine karar verilmiştir. Bunun için de Gayyareden Musul yoluyla Nusaybine ve Bici yoluyla Bağdada şimendifer hattı döşenmesine karar verilmiştir. Bu suretle Bağdatla Nusaybin arasın- da doğrudan doğruya tren hattı olacağı gibi petroller de kıwmen bizim demiryollarımızla nakledi- lecektir. Haydar Rifatın eserlerinden: Kuruş Felesefe Epikür Küçük Hikâyeler Lenin Mezhebi Hep Vatan için Hep Miltet için Ümi ve Hayali Sösyülizm 9talin Cinayet ve Ceza Tarih Felsefesi | |