ORMANIN KİZİ Vahşi hayyanlar arasında ve Afrikanın batta girmemiş ormanlar HABER — Alnııım Pnıhıı şmı rında geçen aşk va kahramanlık. heyecan. esrar ve tetkik romanı Kulubunun N G : el aNo: 55 ee Yazan: Rıza Şekib tama bisiklet yarışları Bora, karşanın kara adamla — cüneşkülüünden: dolaşmasını, onunla çok - sıkı ahbab olmasını istemiyordu Karşa Boranın bu lıınlıoüııl hiç de iyi bulmadı. Senelerdenberi bir arada yaşadıkları halde Nılıl bir hârekette bulunduklarıni ha tırlamıyordu. Birdenbire değiş - miş olmasını havsalasına sığdıra-! madığt için evvelâ ne yapacağını şaşırdı ve bir mâna veremedi. Korkudan tir tir titriyen Kara Adam diye ad verdiği maymunu: na yaklaştı. O hâlâ ağaçta el ve ayakları ile sıkıta tutunmuş sal - lanıyordu. Kucaklıyarak yere in - dirdi. Fakat Bora'yı da uzaklaş - tırmayı ihmal etmemişti. Bugünden sonra Kara Adamla Bora arasındaki eski dostlüğu ye- niden canlandırmağa imkân bula- mıyan Karşa bunun sebebini bir türlü anlıyamamıştı. Artık ne Kara Adam Boraya, ne Bora Kara Adama yaklaşıyor, biribirlerine rastladıkları zaman daima kaçınıyorlardı. Bora Kar - şa'yı saymamış olsaydı, belki bu - gün Kara Adam çoktan dünyaya gözlerini yummuş Kara Adam, Bora ile ınlırm- da geçen hadisteden sonra Karşa- dan artık hiç ayrılmaz — olmuştu. Daima onunla beraber dolaşıyor- du. Bu, hiç şüphesiz Boradan kor- kusundan alacaktı. İşin garip tarafı şuydu: Kır;ı nın Kara Adamla dolaştığı gün - denberi de Bora Karşaya sokul - * maz olmuştu. Gerçi emirlerine| karşı koyduğu görülmüyordu. Fa- kat çok zaman Karşa ile karşılaş- mamak için binbir hileye başvur- duğu açıkça anlaşılıyordu. Bir âkşamdı. Ormanda kuş ses-| lerinin çoğaldığı bir saatti. Kar - şa Kara Adamı ile dallardan dal- lara atlıyarak, yatıp kalktığı a - ğgaçtan uzaklaşmıştı. On ağaç geç- mişlerdi. Sol taraftaki meydan - | lıkta Bora'yı yalnız başına uzan- miş gördüler. Kara Adam ona rastladıkları dakikaya kadar tür- lü türlü hokkabazlıklar yaparken birdenbire durmuş ve sesini kes- mişti. Karşa'nın aklından onları tek- rar barıştırmak için bir tecrübeye daha girişmesi geçti. ç Fakat bu düşüncesini yerine ge- tirmek için tam harekete geçeceği sırada çok garip gördüğü bir hay- van gölgesinin Bora'nın yanında belirdiğini farketti. Bora bu ya - bancı gölgenin farkında değilmiş gibi sakin, çok sakin yatıyordu. Az sonra onun birdenbire doğru-!| larak bu gölgenin üzerine atıldı- ğınr gördü. Bu neydi? Uzaktan renk renk tüylere bürünmüş gibi gördüğü bu canlı mahlâkun ne öolduğu Bora ile savaşı Zamanında anlaşılmıştı. Karşa süratle ağaçtan atlıya - rak aslanın yanma gitti. O, gen kıztn geldiği dakikada, çoktan canlı mahlüku cansız bir hale so- karak gene evvelce uzandığı ye- re dönüp uzanmıştı. Karşa, ensesinden aslanın diş- leri göçen mahlüka baktı. Bu bir İnsan, yerlilerden biri idi. Fakat şimdiye kadar hiç görmediği bir şekilde vücudünü tüylerle kaplı - K y yarak kendisini tanımmıyacak bir hale sökmüştü. Uzun zamandanberi, kendileri- le tamas etmekten çekindiği a - damların kendi köşesine sokulmuş olmaları tüylerini diken diken u- yandırdı. Bu yerlilere karşi gene eski kinleri kabardı. Bu adamın buraya valnız gel - miyeceği muhakkaktı. Başka ar - kadaşları da bulunacaktı. Karşa hissiz bir şekilde yeni - den yere uzanan Bora'nın yanına yaklaşarak onu ayağıyla dürttü. Aslan ayağa kalktı. Halinde ken- disine karşı çekingenliği açıkça belli olmakla beraber, gene Bora bunu hissettirmemeğe çalışıyor - du. Karşa, Borâ'nın bu halini gi - dermek ve dostluğunu kazanmak için uzun saçlarından yakalıya - rak kendisine çekti. Kara gözleri- ni hayvanın, içinde ateşler yanan, gözlerine dikti. Başını sarstı ve okşadı. — Ne var, bakalım, söyle, dedi. Niçin benden kaçmak istiyorsun? Aslan bu söyleneni anlamış da cevap vermek istemiyormuş gibi başını aldı ve sonra başımı, ileri- deki ağaçta kendilerini gözleyen Kara Adama çevirerek büyük düşmanlıkla baktı. Karşa da başını, elinde olmak- sızın, aslanın baktığı yere çevir « mişti. Gözüne Kara Adam ilişin - cet — Ha, anladım! dedi... Kara Adam değil mi? Söyle bakalım o- na düşmanlığın niçin?.. Karşa “Kara Adam,, adını kuv- vetli söylemişti. Maymun kendisi- ne sesleniliyor sanmış olduğu için ince sesile cevap verdi. Bu &evap Bora'yı köpürtmeğe kâfi geldi. Karşa'nın kulaklarını tırmalıyan bir kükreme ile may - munu yerinden sıçrattı. Çok kat'i olmamakla beraber, Karşa, Boranın kendisine göster- diği bu küskünlüğü Kara Adamla dolaşıtğına verdi ve bir deneme kabilinden maymuna sert bir ses- le: — Kara Adam... Haydi baka - hm.. Git., Doğru verine... Kara Adam başmı çevirerek daldan dala seğirtip uzaklaştı. Ve bu dakikada Bora'nın Karşaya karşı durumu da değişmişti. Yal- taklanarak düzgün bacaklarma süründü. İri pençelerini genç kızın göğ - süne dayayarak pürüzlü dili ile başını okşayan ellerini yalamağa çalıştı. Artık iş anlaşılmıştı. Bora, Kar- şanın Kara Adamla dolaşmasını, onunla çok sıkı ahbap olmasını is- temiyordu. Genç kiz: — Seni yaramaz seni, dedi. Haydi bakalım... Kara Adam git- ti, gel benimle... Bora genç kızın peşini bir köle gibi takip etti. Karşa ormana, kendi yuvasma kadar sokulmağa cesaret eden vahşilerin izlerine düşmüştü. (Devamı var) 30 Ağustos utku (zafer) bayramı şerefine “ulusal savga — yarışı, adile kulübümüz tarafından bir bisiklet ya- tışı tertip edilmiştir. Bu yarişi başaranlar; bir büyük Gü- neş kupasile beşi gümtş ve beşi bronz madalya ile ödenmeneceklerdir (mü « kâfat). Şöyle kl: Birinci gelene Güneş kupası ve bir numaralı gümüş madalya ve beşinci- ye kadar (beşinci içerde) kazanç &- rası numaralarile gümüş, ve altın - cıdan onuncuya kadar (onuncu içer - de) yine kazanç sırası humaralarile bronz madalyalar verilecektir. 2: — Bölgelerden (mintakalardan) gelecek bisiklet binerler ekzersizleri - ni yapmak üzere 20 Ağustosda İstan- bulda bulunacaklardır. Bisiklet bi - nerler iki Eylüle kadar yatacakları yerleri hazırlanmış olduğu gibi De - miryolları ile Denizyolları ve Vapur- euluk girketi vadurlarında tenzilâtlı biletlerle gezileri temin edilecektir. 8: — Yarışa girecekler ön sekiz ya- | şından aşağı — olmiyacaktır. Nüfus tezkereleri; yazılma sırasında yarış düzemi komisyonuna gösterilecektir. Yazılma 15 Ağustos 935 günü söona erecektir. 4: — İl bölgelerinden yarışa gire - cek bisiklet binerler 10 Ağustos 935 gününe kadar Taksimde Sıraserviler- de 20 numarada Güneş kulübü baş - kanlığına başvurmalıdırlar. Başvur - ma mektuplarına kartopstal büyük - lüğünde ikişer fotoğraf da iliştirmeli- dirler. 5: — Yarış uzunluğu: Kilyos Kum yalısında hıılıı' Flo dâ biter, vüde dt Yarış yolu: Kilyos — Büyükdere — Hacıosman bayırı — Mecidiyeköyü — Hürriyet Abidesi — Kâğıthane — Sün- net köprüsü — Silahtarağa köprüsü — — Bahariye — Eyüp — Defterdar — Sur hendeği yolile Edirnekapı — Topkapı Floryadır. — Ankara, İstanbul, İzmir, Bur- sa, Balıkesir, Edirne, Kocaeli, Te - kirdağı, Kırklareli, Eskişehir, Konya, Adana, Mersin, Trabzon, — Samsun, Zonguldak, illeri (vilâyetleri) mınta. ka federasyonlarına ve Muhafiz Gü- etine bağlı bulunan bisiklet binerlerin ulusal savga yarışına girmeleri rica edilmiştir. Güreşçilerimiz Izmirde 7-0 galip İzmir, 16 — Dün öğleden sonra Alsancak sahasında yapılan Türk- Macar karışık güreş müsabakaları 7 -0 Türk takımı lehine neticelen- miştir. Bu yıl yabancı ser- gilere gremiyeceğiz Hükümetimiz gördüğü li . zum üzerine bu yıl hariçte açıla- cak arsrulusal sergilerden hiç bi- rine iştirak edilmemesine karar vermiş ve bu kararı ilgili (alâka- dar) olanlara bildirmiştir. Bu yıl yalnız arsiulusal Selânik panayı - rına iştirak edilecektir. Şükriîh Kaya şehrimizde Iç İşleri Bakanı Bay Şükrü Ka- ya bu sabahki trenle Ankaradan şehrimize gelmiştir. İç Bakâanınm, yeni gelecek göçmenler için ıyrı-l lan mıntakaları görmek üzere Trakyaya gitmesi muhtemeldir. 16 TEMMUZ — l'l.'!ı Memleket mektubları Tireliler bir halat ve çuval fabrikası istiyorlar Bu yapılırsa küçük Menderes sevinecek kum yalısın- halkı çok Tireden yazılıyor: Tire, pek eski — zamandanberi ürgancı memleketidir. Burada ya- prlan urganlar gerek sağlamlık ve gerek beyazlık itibarile Anadolu- nun her tarafında, Yunanistanda, Bulgaristan ve diğer Balkan mem leketlerinde tanımmış ve şöhret al- mıiştır. Bir zamanlar sanat merke- Zi ve organ şehri olan Tirede bu- gün nihayet 650 uragn çarkı işle- mektedir. Tire çevresinde kendir istihsal kudreti çok yüksektir. Bu havali de yılda on veya nihayet ön üç mil yon kilo kendir mahsülü alınabilir bir kabiliyette arazi vardır. Bir zamanlar bu kabiliyetli a - raziden çok istifadeler edilmişken bugün ancak senede bir buçuk ve- ya iki milyon kilo kendir istihsal edilebiliyor. Bu yılım kendir istih- sali bir buçuk milyonu geçmekte- dir. İşte bu kendriler urgancıları - mız tarafından işlenip urgan ola- rak Ege mıntakası ile Bursa, An- I lecektir. z talya, Konyı ve Yımııı adalarına Durmuş Türkmenoğlu Bayan Şuşnig Evkaf genel bugün direktörü ... . cnpet hrimizde uğraşıyolr -gömülüyor. , şeıı:ıhfm;mı ağ BE'bağ Şuşnig iyileşmiş |£ (..îim..fîî'î..—'î:îî.. Viyana, 15 — Resmi bir bildi-| Dün de evkaf idaresinde uğraş - riğe göre Şuşnig'le ailesinin baş -| mış, bir çok meseleler etrafında larına gelen kazanın otomobilin makinesine ârız olan bir bozuk - luktan ileri geldiği ve bu işte kim- senin suçlu olmadığı tasrih edil - mektedir. Viyana, 18 — Madam Şuşnig'- in ölüsü halkın saygılı durumu ö- nünden ve iki keçeli askerlerin a- rasından geçirilerek Şönbrün kili- sesine kaldırılmıştır. Ölü töreni, bugün yapılacaktır. Şuşnig iyileşmiştir. Karısmın kiliseye nakli esnasında hulun - müuştur. Yaraları sarılıdır. Manen henüz düzelip düzelmediği, akli melekeleri tamamile yerine geldi- ği tahkik edilememiştir. B ere Fransız finans uzman- ları şarımızda inceliyorlar ! Finansal tetkiklerde bulunmak üzere Ankaradan — gelen Finans Bakanlığı uzmanları (mütehassıs- ları) Beyoğlu maliyesindeki tet - kiklerini bitirmişlerdir. Bunlar a- raşında Fransız uzmanları (mü- tehassrslar) da vardır. Mütehassıslar dün — Yenicami maliye şubesine giderek vergi iş - lerini gözden geçirmişlerdir. Mü - tehassısların İstabnul cihetindeki tetkikleri daha on beş gün süre - cektir. ÜROLOG-0 Dr. Reş saat 15 te| PERATOR id Sami ı Idrar yolları hastalıkları mütehassı st Beyoğlu İstiklâl caddesi (Mulen Ruj karşısı) Vahap B. Ap. No. 61 gönderilmektedir. Bu mıntaka i| ihtiyacını diyebiliriz ki tamamil Tire urganları temin ediyor. Kazamiıza bu sanat yüzünden nede yarım milyon lira para ıi:j yor. Bu sanat inkişaf ettikçe, ha riçte satış temin edildikçe bu ye kün artacakfır. Urgancılarımız kı hap imal ettikleri gibi son zaman larda halat üzerine de büyük mu vaffakiyetler gösteriyorlar, Üçyü: dörtyüz kilo ve 300 metre uzunlu ğunda halat yapılıyor. Avrupa ur ganlarını geride bırakan Tirede bir fabrikaya şiddetle ihtiyaç var dır. Cumhuriyet hükümetimizir endüstri teşkilâtından Tirenin de istifade etmesi çok yerindedir. Torbalı, Kuşadası, Baymdır, Ö- demiş kazaları ile Aydın vilâyet merkezinin ortasında ve hepsine şimendifer ve şose yolları ile bağ: Ir bulunan Tirede bir halat ve çu val fabrikası yapılmalıdır. Tire « nin bu ihtiyacı temni edilirse Kü- çük Mendres havzasınım yüzü gü- izahat almıştır. Bay Fahri yeni vakıflar kanu - nunun tatbikine aid işleri Devlet Şürasmına gönderilmek üzere ha- zırlanan azlık vakıfları talimatna- mseine esas olacak noktalrı göz « den geçirmektedir. Yeni kanun « la tasfiyesi lâzim — gelen bir kıs sım vakıflar için de hazırlıklara başlanmıştır. Sızan haberlere göre, evkaf teş- kilâtında bazı yeni değişmeler o - lacaktır. İstanbul kadrosunda da tebed. düller beklenmektedir. Bay Fah- ri öğleden sonra şube âmirlerinin bulunduğu bir toplantıya başkane hk etmiştir. Bu toplantıda iki Al . man Mütehassıs da bulunmuştur , Bay Fahrinin buradaki tetkikleri daha bir kaç gün sürecektir. Bay Fahri — dün şunları söyle - miştri: — Araştırmalarımı hentiz b!ü- remedim. Evkaf işleri — üzerinde tetkiklerimin sonunu bir raporla bildireceğim, W— Belediye bahe vani T aZ zami mbe cu: ŞUhH'Tıqıfmı ia ıln:“ı'.kçıılın Ui vat tam 21 de DE- İ —© DOLU — aperet 8 serde yazan: Ekrem İN Teşit. Besteliyen * | Cemal Reşit Dikkat İN Kadıköylüler vapur lariın yetişebilecek * lerdir.