9 TEMMUZ — 195 göcüşüm: ——— EZ Vah zavallı bizim nesil Eskinin ve yeninin ortasında yanıyoruz Bilmem, o zamanları hatırlaya- | pantalonu azmanı cak kadar yaşlı mısmız? — Benim | çıplak ayaklarda sandallar, yol - çocukluğumda, İstanbul halkmın | larda dolaşıyor. Hattâ orta tabakası, akşam oldu Muydu, bol geceliğini giyer, başı - na takkesini oturtur, ayağma ter- İklerini geçirir, — doğru kahveye &iderdi.. Hava azıcık serin olur - sa, sırtma bir de Şam hırkası alır- dr. Hele şöyle bir kuşak bağla - Mmak zarafet icabıydı. Değil akşamları, hattâ bütün gün bu kılıkta gezenler pek çok - tu. Daha eskiden, daha da çok - Muş ya.. Sonra kılıkları düzeltme diye bir şey çıktı. — Bir uğraşma, bir Çarpışma... Bu ne münasebetsiz - likmiş.. Avrupalılara çirkin görü- hüyormuşuz.. Tanımmış - İttibatçı Cemal Paşanın Üsküdar mutasar- rıflığı devrindeydi, hatırlarım, so- kaklara halkın gecelikle çıkması, Kökünden yasak edildi. O zaman, bu zamandır, — işte, böyle, yaz ortasında kalım elbise- Terle geziyoruz.. Yanıyoruz, tutu - #üyoruz.. Aman Allah... Yeni nesil, gene kolayını bul - dü: Bakıyorum, sokaklarda, ba - © açık, - yahut bere ismi verilen tâkke ile - sırtta, gecelik entari - sinden bile hafif kolsuz bir göm - lek, bacakta incecik, bir pijama Te var, Ne yok pantalon ve İmreniyoruz.. Fakat, kedinin yetişemediği ci- ğere “pis,, demesi kabilinden dili- mizi dişlerimizin arasında ve 'dâhavle,, münasımda - şaklatıyo - ruz: d ! Yakışık alır mar şehir ortasmda... Burası plâj mr?. Her şeyin bir &dabı, erkânı var.. İlâhi bu gençler.. Fakat, inanmayın. Sahte!!! Haset!!! Elimizde olsa, — biz de o kılığa girmek için can atarız.. — Fakat, baskına uğrayıp çırçıplak yol orta sma atılan ışkırlağı alınmış ve sa- kalı yolunmuş Karagöze dönmek. ten korkuyoruz.. Sahte vakarrmı - zı bormamak için, kalın elbiseler- le Kerbelâ gibi, Sahrayıkebir gi - bi köprü ortasımdan geçiyoruz ... Vah zavallr bizler.. Bizden bir nesil evvelkiler de, bizden bir nesil sonrakiler de, se - rinlik ve rahat içindeyken, bizler Cayır cayır yanıyoruz.. Zaten yalnız elbise hususunda Mt ya, her şeyde yeninin ve eski - nin ortasmda yanmryor muyuz?. (Va-Nü) Japonlar taklitcilikte birinci geliyorlar ! -Bundan bir kaç yıl önce Sevr Sini fabrikası, kendisini — taklid ttmekte olan bir fabrikanın bu - ı“_l_-'l!’“illuıı işiderek hayli telâşa Üşmüştü.. Yapılan sıkı bir araş - 8 nelicestuda bu fabrikanın Birleşik Amerikada Sövr -wdle bir #ehirde çini yapan bir imalâthane Olduğu anlaşılmıştı. Bu taklid işinde en ileri giden - ler Japonlardır. Japonlar - kibrit fabrikalarını kurdukları şehre sveç,, adını takmışlardır. Ve da yapılmakta — olan kibrit üstüne “İsveç mamu - Tâtr,, damgasımı basmaktadırlar. “Nitekim çelik merkezi olan şe- )lırlerine de Almanyanm meşhur çelik şehri Sollingenin adımı tak - Tuşlar ve burada yapılmakta olan İllet bıçaklarının üstüne, hiç çe - Kinmeden — “Sollingende yapık Kuştır.,, damgasmı vurmuşlardır. . Bi şehir Tökyo ci kr. <- Karadeniz tetkikleri Sibastopol deniz rasadhanesi, Karadenizin doğu yönündeki »- 'gt:&iklerilıı. ' - K bilhassa derinlerde denizin hiç değişiklik göstermiyen bir istikrar Muhafaza ettiğini meydana çıkar- Mıştır. Buna mukabil su yüzünde hararet nakıs 7 ile nakı 25 dere- Ce arasmda değişmektedir. 300 Metre derinlikteyse hararet hiç değişmemek suretiyle daima 8 ile 9 derece arasmdadır. - iİngiltere, — istih- kâmlarını satıyar! < Napolyon muharebelerinde İn- tilterenin ilk müdafaa hatları ©- lan Şarkt Kent sahili boyundaki 45 kilometre uzunluğunda Süel (askert) kanal satılığa çıkarıl- mıştır. Hiç bir vakit kullanılma- mış olan bu kanal Şornklif den Reye kadar olan istihkâmlarm cenahlarmı korumak için yapı- Tmıştr ve düşman askerleri karaya çıktığı takdirde Romney batak- Iıklarını su altında bırakacak ter- tibatı vardı. Hyth şehri belediye meclisi kanalmn şehir içinden geçmekte o- lan 10 kilometrelik parçasını — sa- tm almak için müracaat etmiştir. Kanalm geriye kalan kısrmla- daha vardır. Şşimal kutbunda Sovyet Rusyada “Şimal deniz yolu,, idare merkezi bu yıl içinde kutupta işlemekte olan ilmi istasş- yonlarla burlarım — telsiz telgraf merkezlerinin sayrsını elli bire çı- karacaktır. 'Taymir yarım adasının batı yö- nünde bulunan Rousski adasında yeni bir istasyon kurulacak ve bu- radan buz kütlelerinin hareketle - riyle birlikte meteorolojik taras - sudat yapılacaktır. Ambarcık kör- fezinde Kolyma ırmağının ağzm- da da bir sitasyon yapılacaktır. Ali Zade Şehrimiz muteber tüccarından Ali zade Abdülkerim uzun zamandan be- ri duçar olduğu hastalıktan kurtula- mıyarak dün akşam rahmeti rahmana kavuşmuştur. Cenazesi hugün öğleden sonra sa- at 3 de Kadıköy Feneryolu Bağdat caddesinde kâin 171 numaralr haner sinden kaldırılarak Karaca Ahmed- de ailesi makberesine dzhıedilıedıür.l HABER — Akşam Postam Narh, gene esll glbl kaldı Ekmek: 11 -Francala: 15 Bir fırıncı diyor ki : - Pahalılık satışı azalttı. Ekmek alamıyanlar var... Dün Blediye Iktisat Müdürlü - ğünde toplanan nark komisyonu buğday ve un fiyatlarını incele - dikten sonra ekmeğin kilosunu 11 ve francalanın 15 — kuruş olarak kalmasma karar vermiştir. Komisyon un fiyatlarında bir değişiklik olmadığı için ekmek - lerde bir tenzilât yapmamıştır. Ekmek çeşnilerinin — bozukluğu şikâyetine karşı — Belediye Reis muavini Hiâmit: — İstanbulda 300 fırın var, bun- ların tamamen kontrol edilmesine Buğday işlerin- deki yolsuzluk Zraat Bankasının eski direktoru mah- kemeye veriliyor Vilâyet idara heyetince, Zira - at Bankası — Istanbul şubesi eski direktörü — Ahsen ile arkadaşları hakkmda yapılan tahkikat — bit - miştir. Ahsen ile İstanbul şube - «i buğday işleri şafi Sund, satış &- miri Adil hakkımda “ihmal ve sui- istimal,, den memurlar kanunu - nun 230 - 240 mer — maddelerine göre “lüzumu muhakeme,, kararı verilmiştir. Banka genel direktörü Kemal Zaimin bu işte bir ilgisi görülme- miş, bilâkis ilgili Kamseleri ikaz ettiği anlaşılmıştır. Bu kararlar kendilerine bildi - rilmiştir. Karar evrakr — yakmda hakyerine (mahkemeye) verile - cektir. Hulllee Limanımıza gelen Yugoslav mekteb gemisi Dün Yugosiavyadan “Villa Ve- lebit,, isimli mektep gemisi ikin - ci defa olarak limanımıza gelmiş ve Yugoslavyanın Kotor şehrin « deki deniz tecim akademisi tale - be ve profesörlerinden bir grup getirmiştir. Talebe elli kişidir. ŞEHRİN; imkân yoktur, belediye — bu işi mümkün olduğu kadar yapmakta- dır demiştir. Dün borsada yumuşak buğday. lar beş kuruş on iki paradan altı kuruş 35 paraya kpdar ve yumu- şak unlarım çuvalı 585 - 695 ku - ruş arasında satılmıştı: Şehrimize 318 ton buğday ve 30 ton un gel- miştir: Bu işle alâkadar tüccarlar yeni mahsal çıkmakta olduğu i- çin şehrimize daha fazla mal ge- leceğini ve fiyatların günden gü- ne düşeceğinin muhakkak oldu » ğunu söylemektedirler. ! ... ( Bir fırmcı da — muharrirtmize şunları anlatmıştır. — İstanbulda 17 - 18 yıllık Pe- rıncıyım. İnanım bana, bu şeltir. ne vakit ekmek pahalılaşsa ek Kadınlar önümüzdeki cumartesi günü Miting - yapacak Türk Hava Kurumunun — yeni kurulan kadınlar kolu önümüzde- ki cumartesi günü Hava Tehlike - sini bilen kadın üyeleri — çoğaltı mak için bir miting hazırlamıştır. Bu miting ogün saat 17 de Tak- sim alanımda, Cümhuriyet âbide « si önünde yapılacaktır. Bu mi- tingte şehir meclisi üyelerinden Safiye Emin, Cemile — ve Meliha Avni birer söylev vereceklerdir . O gün orada bulunacak olan - tanbul Hava Kurumunun ilk ku - rucularmdan — olan Erzurum saylavı Nakiyenin — de bir söylev söylemesi muhtemel görülmekte « dir. Hava Kurumu üyelerinin, bil - hassa kadınlar arasında çoğalme- sı için, büyük bir gayretle çalışıl « maktadır. Taksimde — yapılacak merasimden sonra da Cümhuri - yet âbidesine bir çelenk konacak- tir. a mek satışt da o kadar azalır. Bun- dan bir kısım halkın yegâne gı- dası olan ekmeğini pahalılaşınca az yemek mecburiyetinde kaldığı anlaşılır. Ben evvelce günde dört ağız ekmek çıkarırdım. Ekmek pahalılaşınca bu üç ağıza — indi, hattâ bu da fazla geliyor. Bunun için ben buğday ve un fiyatları inince kendi sattığım — ekmeğin fiyatlarmı da indirdim ve gördüm ki ekmek daha çok satılıyor. Ar « tık siz bunden istediğiniz sonucu çıkarmız.., Tramvay işçi lerinin parası Sosyeteden alama- dıkları haklarını hava kurumuna bırakdılar Tramvay sosyetesi işçileri son yaptıkları bir toplantıda yirmi ye- di senedir hesabı görülmiyen ih - ihtiyat sandıktaki paraların yarı- silen cezalarla yevmiye ve ücret « lerden kesilen yüzde ikilerdn top- lanmaktadır. Sosyte bu sandıkta - ki para ile ameleye yardım ede - cektir, fakat bu yardımı yapma - maktadır. İşçiler kendilerine har- canımmayan bu paranım Hava Ku - Tumumna verilmesini, —bu suretle sosyete kasasında duran paranm daha hayırlı bir işe harcanmasını muvafık görmüşlerdir. Bu karar Ankaraya bildirilmiş- tir, İşçiler aralarında imza topla - yarak haklarını bıraktıklarını tes- bit edeceklerdir. —— Yeni Antep valisi Liman Genel direktörlüğünden Gaziantep ilbaylığma tayin edilen Ali Rıza Çevik buay — sonlarma doğru yeni işi başına gidecektir. Ali Rıza Çevik daha evvel An . karaya giderek direktif alacaktır. DERDLERİ Kartalda kapanan geçit Küçük yalılar namına Hüseyin Arif imzasıyle aşa- gıdaki mektubu aldık: “Kartal kazasının küçük yalı köylülerinden denize yakın semtte oturanlar, tren hattının yanındı ka yoldan yürüyerek Bostancıya gelir ve bu suretle kar saba merkezine De vapur, tramvay gibi nakil vasıtalar rtna gelebilmek için en kısa yol, burasını bulurlar. Küçük yalıyı bu patika vasıtasıyle Bostancıya bağ- Bostancı — kasabasına girilecek noktada bir dere ve bu derenin üzerinde de çok dar ve telgraf direklerini yere bağlıyarak sağlamlığını temin tellerin hasıl ettiği malgalarla yolcuları müşkül vazi- lıyan ve tam yete düşüren bir geçid vardır. Başkaca yakın yolları olmadığından halk buradan zorlukla geçmeğe razı ve senelerden beri buna katlan- ımaktadırlar, Şimdi yaz mevsimi dalayısıyle bu geçide gelinen kü- çilcük arsada birisi plâj mı, gazinc mu bir maktadır. Bu belki bu semtin belediyesine bir fayda getireceklir ve belki buranın plâja olan ihtiyacını ie- edilir mi?,» faki pati- tırmanmak veya eden mek lâzımdır ki, sa geceleri de sık sık Halbuki bu halkm şey yapr nocu bundan | I tal kayı min edecektir. Lükin bir diye biraz varidat bulacak rilqtzltlıılııdei Rölr: Kartal verirken geçidin kapatılmamasını raramn TrlEa 1 tren hattı olan bi için büyük bir tehlikeye maruz hl'ılıîıe;ş::dıgrîç!b“mek üzerinden atlamak ve kişi para kazanacak ve bele- diye bir kitlenin yolu iptal kaymakamı bu yapıya izin şart koşmuş. Halbur dir. Bir tarafı Hattın yolu bulunerya kadar - tepelere istasyona kadar hat üzerinden yürü: halkın kadın ve çoluk çocuk için bu- nun ne kadar korkunç olduğunu tasavvur edin. Bilhas: buralarda fener falan da yoktur ve trenler gelir geçer, Zazinonun tren hattına yanaşan geçidini bırakmak çok mümkündür ve gaz hiç bir gey kaybetmez. Marız ve çok çabuk bir zamanda bekleriz ki Kar- 4 bu işe bir çare bulacaktır., ; kısmında