27 HAZİRAN — 1935 HABER — Akşzın Postas Karta 1 Oğullarının ülkesi ARNAVUTLUKTA Türkçeye çeviren: 4. EKREM No. 9 Şimdi de siyah cübbe giydiğinden dolayı üstüne düşen bir vazife .. w o daha var: Kendi ellerile öldürdüğü adamı Mahalli bayraktarın — evinde yerlere bağdaş kurmuş, yiğit tü- fekçiler arasma oturmuştuk. Bir- birimize sigaralar sunarken, ken- dimize dair sorulan suallere ne- zaketle karşılıklar veriyorduk. gömmekl!. ta olduğu gibi, çağlar kadar eski| kapısını çalarak 24 saatlik bir hi- an'anelerde şekillerini hiç — de- ğiştirmemiş, bundan yüzlerce yıl önce ne ise hâlâ öyle devam et- mektedir. Avrupalıların diline vendetta Arnavut dağlıları kabilelerile I olarak geçmiş sözü misal olarak Gvünür, söz söylemekte ihtiyat - alalım. Bizde buna eskiden kan kâr fakat ölünceye kadar inatçı : davası denirdi şimdi de doğru - kişilerdir. Hele Dukajinler övünmekte v* bu kabileye ilgili olmaktan ku rüm duymakta haklıdırlar. Çünk orta çağlardanberi Arnavutlu' dağlarının bu kısmında orta ça” lardanberi buyruk salmakta ola yasanın — yapıcısı Lek Dukajı: bu kabilenin çocuğuydu. Bilgin lerden bazısı Arnavutluk kabi' yaşayışının başlangıcındanberi | lan yasa ve âdetleri — bir arav toplayarak bütün bir kanun ha' ne getirmiş adam olarak işte b Lâk adlı dağlıyı gösterirler. Lek yazısız olan yasası bütü hükümet ve din yasalarının üs tündedir. Bu yasa kısas — usul! €Vva talienie) temeline dayanı” maye isteyebilir. Bu evin adam - ları onu korumağa ve emniyetli bir yere kadar götürmeğe mec - burdurlar. Bu öc hakkında çok alâkaya de- ğer bir de vak'ayı — anlatayım : Bundan bir kaç yıl önce aile şe - işi bir papasa refini temizlemek Arnavutluk devlet merkezi git tikçe Garplılaşmaktadır. Eğri büğ- rü ve daracık sokakların yanında elektrikle tenvir edilmiş geniş cad- deler vardır. Eşek ve katır sürücülerinin yanıbaşında ayağı poturlu şoförler en son model otomobilleri sürerler. Tiran şehri Cenup ve Şimal Arnavutluğun ortasında olduğundan devlet merkezliğine seçilmiştir. Tam üç gün sevimli Şala vadisi- ni indik. Buranın delicesine akan, akpak suları, yemyeşil alanları ve binlerce çekirgeleri gözlerimi - | zi oyalıyordu. Şala kabilesinden | de (mıntakada) koruyucularımız- dan biri gaydasını — şişirerek dağ havaları çalmak suretiyle bizi eğ - lendirmeğe uğraştı.. Eski yolcu - lar gaydanım çaldığı havayı belki yanımıza katılan yedi muhafız ö- | de üzüntülü diye tarif edebilirler- nümüzde yürüyordu. — Bunlar a- rasıra tüfeklerini kayalık arasın- da gizlenmiş haydud yataklarıma geviriyor ve biz geçinceye kadar ' Öylece nişan almış vaziyette du - suyorlardı. Geçmekte olduğumuz fırın ka - di. Ancak bize bestenin sözleri an- latılmca — öyle olmadığını öğren- dik. Türkünün sözleri şunlardı: “Büyük bir kayanın — arkasına gizlendim. Kardeşimin katili o - ralardan geçti.. Çentekli kurşun vızladı. Ünümüzün öcü almdı.;, - P YOUoMÜ'dür) ” Ve'Ülusun Buyüğü, vt Sgn'urdn * N Brabin önündeki Ösum ırmağını şu çok güzel köprüden geçersiniz.| * *YFXoYo at sineğirdlelu bülger diliği esasları üzerine — buyruk ç Arnavutluğun yalnız 'ki ırmağında gemi işletilebilir. Çünkü irmaklar salar. Daha açikça söylemek için diyebiliriz ki yasa erkeğe karısı- nı yahut çocuklarını — öldürmek hakkını vermektedir. Bundan yirmi yıl önce bir dağ h Arnavut kendisine sadakats'z lik gösteren karısını, — kain bi- raderinin vermiş olduğu bir kur- şunla öldürmüştür. Kain birade- rin kurşunu vermesi ise kız kar - deşinin öldürülmesine muvafakat ettiğine bir belge sayılmıştır. Malisörler arasında kan - öcü hölâ vardır: Arnavutluk — dağlarında he'e Malisörler arasında kan davası hâlâ bütün şiddetile — sürüp git- mektedir. Malisörler çevrelerin dağdan denize doğru olan vollarında çok hızlı akarlar. Osum 1r- mağı Cenupta zeytin, incir, bağ ve tütün yetişen zengin bir bölgeyi sular. dan doğruya (öç) sözile ne de- | düşer. Arnavutlukta an'ane ruha- mek istediğimizi — anlatabiliriz Bugün ailesinin borcu sayılan bir; kan öcünü almakta gevşek davra- narak bir Malisöre kabilenin ka- pıları kapanır, bu adam aforoz edilir. * Diğer taraftan öcalacağı adamı yanında bir kadın yahut — çocuk varken, yahut herkesçe kabul e - dilmiş bir besa yani — muvakkat bir mütareke günlerinde öldüre - cek olursa gene afaroza uğrar - Usulü dairesinde — öcünü aldığı de doğup batan bütün impara -| takdirde, meseleyi hemen her ta- torluklara rağmen hep egemen - | rafa yayar ve ailesinin lik ve ozgürlüklerini korumuş -| temizlemiş olduğunu 4 lardır. Bu iyi nişaner buyruk salmak: | kovalanırsa, her hangi şerefin” ilân eder. Öcalmak için kan dökülen adam bir evin ARNAVUTLUĞUN ZAHİRE PAZARI Arnavut dağlıları için İşkodra mıntaka pazarıdır ve bunların en| lüm ne de hapis cezasma hüküm çok aldıkları mal hububattır. Dağlardan üç günde inerek pazara var-| vermez, ona sadece bir para ceza- mak ve buradan 25 kiloluk hububat çuvalını sırtlayarak gerisin ge- sı yahut bütün emlâkinin- yakıl - |ları üstünde srasiyle Sicilya, Napoli, Türkiye, Avusturya ve İtalya riye gitmek Arnavutla karısı için işten bile sayılmaz, | nilikten ve dinin buyruklarından da daha zorludur. Kara cübbeli, siyah sakallı papas, elverişli bir fırsat kollayarak piştovunu çek - kurbanı çn soğuk kanlılıkla dua - dirtmeden öteki dünyaya gönder- miş, işin bu safhası dağlı bir Ar - navuda düşen vazifedir; papas da bunu gerçek bir Arnavud yapmıştır. Şimdi de siyah giydiğinden dolayı üstüne düşen bir vazife daha var: Kendi elleri- le öldürdüğü adamı vermek.., Gerçek bir Arnavud gibi ulusal ödevini yapan bay papas, din töresini de gerçok bir ruhani gibi yapmak için, kilisede ölünün başı ucunda ne söylenirse - söyle - miş ve mezara gömdükten sonra kurbanı için soguk kanlılıkla dua- lar etmiş, talkınmı vermiştir. Kabile ihtiyarları — tarafından idare olunan Lek'in yasası, yazı » l kanun tarafından — kabul ve tatbik edilmiş jüri usullerinin ya- şayabilmiş en iptidat şeklidir. Davacı kendi jürilerini tayin e- der; davanın bir karara bağlan - ması ve dava edilen adamın bera- et kazanabilmesi için bütün jüri - lerin müttefikn reyi lâzımdır. Bü- tün jüriler “suçlu değil,, deyip de içlerinden birisi buna — aykırı rey verdi mi, bu adam jüri heyetin - | den çıkar yerine iki kişi daha ge- çer. Jüriler suçlu için belki de ne ö- ması hükmünü verir, gibi | cübbe | gömmek ve | mezara soktuktan sonra — talkın | Işkodra çarşılarında olış veriş Arnavut kadınlarının yüzlerine bakaın, sımsıkı örtülü... Bunlar çarşıda bir mala bakmak istediler mi sanki pencere açıyorlarmış gibi yüz örtülerini dikkatle - kaldırırlar. Bratım kalesi üst şehrin çevresini sarar. Şu gördüğünüz hkale duvar- |bayrakları dalgalanmıştır.