e IPA e rg A i ŞAM AYA 12 Esnafın dertleri ARABACI işsizlikten şikâyetçi iddia ediyorlar : /stanbulda bir hamallar inhisarı var ! İstanbulda iki binden fazla yük arabası var. Bunlar yirmi dört is keleye bölünmüşler, çalışıyorlar. Fakat, insanın yük arabacıları. na (çalışıyorlar) demeğe dili var: mıyor. Çünkü hemen hepsi işsiz likten kırılıp gitmektedir. Otomobillerin çoğaldığı, tram vaym örümcek ağı gibi şehrin he“ köşesine sokulduğu zamandanberi İaytonlar nasıl ortadan silinip git ti ise bir gün yük arabalarının da böyle kayboluverdiklerini görece ğiz. Çünkü,İstanbulda yük arabac: lığı, iş buhranı içinde can çekişi - yor. Vük'eraböla, dizilmiş ü Ticaret mi, durgun? Eskisine na ük arabaları sıraya dizilmiş iş zaran daha azmı güç olu- yor? Bütün nakliyat|Yormuş... G i kmyonlarla miyapılı-| Geçen gün yeni (o postahanenin yor? Bu sorguların topuna cesaret- | arkasındaki eiödeğeni göşiyor - le (evet) denemez. Kim bilir belki | düm Bir kenara sira sira | yaylı, öyledir, belki de değildir. Muhak. | Yük arabaları sıralanmış... Araba - kak olna bir şey arabacıların elleri | cılardan bir rsi bar kolları bağlı işsiz ve kazançsrz bu: | bie kahvenizi Gölü e eni Tniiesinediz. Viksız iskemlelere çökmüşler, baş- Müşteri, yük arabacıları için bir başa vermiş dertleşiyorlar. Bir kıs- (hayali mubal) halini almış gibidri, | m! arabaların içine uzanmış uyku Arabacılar içinde en ziyade şi | kestiriyor. Hayvanların bağlirine skâyet:edenleri “piyasa Ve ticare! Biri o. torbası seşirilmiş.. Hep- merkezlerine yakm iskelerelde ça: | *! bomboş... Biçârelerin beyhude lışanlardır. Bu biçareler iş alabıl. | Yere boyunlarını silkeleyip başla mek için mevcut nizami tarifeyi de | "m! uzatarak yiyecek bir şey ara - bir tarafda bırakmışlar.. (Allah ne | Yorlar verirse) kabilinden bir tevekkül ekmek parasına © çalışmaya raz; i bulunuyorlar, | Mahallelere yakm, nüfus kesa - feti fazla olan yerlerde, o bilhassa Beyoğlu giti (Oapartımanı fazla semtlerin iskelelerinde © çalışan yük arabacıları neyse,. Kendi bo- Zazlariyle hayvanlarını doyuracak bir &kmek parası çikarabiliyorlar sanız $u cevabı veirler: — İyi kötü geçinip ( gidiyouz Maksat boğazı doyurmak.. O da o- huyor.. Eğer bir iki gün iş fazla o - lursa araba tamiri, oatlarm kışlık otu, arpası, bir de nallama masrafı olarak bir kaç para arttmabiliyo - Hemen Allh, şu yeni manları eksik etmesin! oÇünküc sayede göç fazlalaşıyor. Yeni a- partımanlar bitince eskilerinde o - turanlar onlara taşınıyorlar, Eski © apartmanlar da yenilere | rağbet karşısmda fiyatları indiri - yorlar. e Onlar da kendilerine ki- racı buluyorlar.. (Biz, hemen her yıl Mayıs, Haziran, Eylâl ve Teş - rinievvel aylarında iş yaparız. Ma. yıs, Haziran aylarında sayfiyelere göç olur. Maamafih son seneler » de İstanbulda sayfiyelere eşyasiy - le gidenler çok azâld.. Eylül, Teşrinievvel ayları da apartı » — Iş yok.. İşte böyle (akşama kadar pinekleyip duruyoruz. Yük arabacılığının bu haline sebeb ha- mallardır & Hamallar şehrin he men bütün nakliyat işlerini inhi - sar âltıma almışlardır. £ Eskiden yalnız iskelelerde bölükleri var - dı. Şimdibütün ticarethanelerin yakınlarında, mahalle aralarında İ bile teşkilât yaptılar.. Yasak oldu - iğ 15 Bunlara hallerini soracak olur - | £u halde üç Yüz kiloya kadar yük | taşıyorlar, değiştire, değiştire.. A- rabalara iş bırakmıyorlar. Bir mağazadan mal taşınacak de- gil mi? Miktar 300 kilodan fazla değilse iki üç kişi birleşip götürü - | yorlar 300 kilodan © fazla olursa tüccarla anlaşırlar, parça başına 50 - 100 kuruşa pazarlik ederler. Sonra bize gelirler arabayı 50 ku- ruşa tutarlar, Bötün malı yükler - ler.. Bu süretle tufeyli olarak hiç taşrmadan komisyon alırlar. Mağazalarda (oçalışan aylıkçı hamalalar da arabalara iş vermez- ler. Tüccar kendi malı icin araba ça - ğıramaz. İşte böyle, bütün işi ha - mallar inhisar altına almış bulu - nuyorlar, — Şikâyet etmiyor musunuz?. — Ediyoruz. Ettik, edeceğiz Fkat sonu gene bu! Burada Mey - dancıkta Alyanak hanında cemi » yetimiz var. Cemiyet (o bu işlerle konturatların bittiği aylardır. Bu İ meşgul oluyor.. Esnafı korumak, iki ayda da çok taşınma olur. ! kurtarmak için çalışılıyor. Geçen Fakat eski iş bolluğu nerede ?.. | gün gene şikâyet olundu.. Hamai- Boğazından arttırıp — bir mintan, | ların yüz kilodan fazla yük taşı - bir pabüç alan arabacıya (lord) | yamıyacakları hakkında kayma - diyoruz!.. kamdan emir geldi. Fakat gene Ticarethanelere yakm iskelele - | yapacaklarını yapıyorlar. lerin arabacıları ise çok dertli .| — Çare?. Bunlar içinde bir ( iki ay gününü! — Çaresi, hamalların işiyle ara- #rra ile siftaharz geçirenler çok olur | baların işi ayrılmalıdır. Hamallar HABER — Aksam Postası LAR ORMAN Mofyonun İş umduğundan da kötü çıkmış- | tr. Silâhlarına davransalar, muka- bekliyorlar. Arabacıların iddiaları na göre işsizliğe sebep hamalların ağır yük taşımalarıdır. 100 kilodan fazla yük taşıyama - malıdır. Taşırlarsa pay başları kolbaşları cezalandırılmalıdır. Meydancık arabacılarının kâh - yası Ali ile konuşuyoruz. . Bütün arabacılar etrafımıza toplanmış « | lar.. Kâhyalarının o söylediklerini : baş işaretiyle tasdik ediyorlar. Yaylı arabasının üstünde bağdaş kurmuş oturan, genç, zayif bir a ! Ji Yük arabalmı günün bir saatlerinde arabacı'ara oluyor! çok yatak dam. Meydanc'k arabacılarından Ali, söze karşıyor: — Saat beş oldu.. Daha siftahım yok, Evde iki çocuğum, bir karım. bir de anam ekmek bekliyor İriyarı, karayağız & birarabacı hayvanların başmdan yemlikleri çtkarırken şöyle söylendi: — Bazan üç günde bir siftah et- tiğimiz de olur. Biz nasıl olsa bir okka ekmek buluyoruz. Fakat bu hayvanları doyurmak lâzm. Ne ise şimdi yaz, mari (o yaprakları, sebze art'kları toplayarak onları da besliyoruz. Bu sırada yanımıza saçı sakal ağarmış bir ihtiyar yanaştı. — Arabacıların en yaşlısı Nuri baba! dediler. Hayatının istirahat devrelerin de bile böyle arabalar üzerinde didinmeğe mecbur kalan bu nasip- siz ihtiyar konuşulanları duymuş. derdi kabarmış: — Evlâd! dedi, yaşım altmış ii 1 Çünkü bele göreceklerinden emindirler.. Fakih OAli bundan evvelki ziyaretlerinde esir alaca - ğım diye Mofyoyu tepeden tırnağa i denebilecek kadar silâhlamıştı. i Bu şekilde tüfenklerle kuşatılmış üç yüzden fazla askeri vardı. Bu İ nöbetciler onların yanmda birer i korkuluk gibi kalırdı. Adamlarma İda haber göndermek imkânsızdı. Zaten gönderebilmiş olsaydı bi- le yardıra göremiyecekti. Çünkü i Fakih Ali ile Selimin kervandan İ ayrılmasından beş on dakika son- ra yüz kadar silâhlı Niyam Niyam- & kervanı kuşatmışlar, adamları bağlamışlar ve eşeklerde yüklü bulunan basmaları ve silâhları zabtemişler ve bir kulübeye yığa- rak etrafını da kuşatmışlardı. Fakih Ali ile Selimin, yakalan- dıkları bu dakikada adamları da tiklim tıklım bir kulübeye sokula rak üzerleri simsıkı kapatılmıştı. Fakih Ali, Mofyodan hiç böyle bir hareket beklemezdi. Ali dayanamadı, Kendisine mız raklarımı uzatan askerlerin mani ehemmiyet vermiyerek ilerledi. Reise yüksek “bir sesle bağırdı: — Mofyo bü yaptığını anlama- dım. Seni yanındaki alçak mı ze - hirledi. Mofyo hiddetle ayağa kalktı: — Yanımdaki alçak değil, be- nim dostumdur. Ona böyle ağır — Sana ne yaptım ki alçak olu- yorum. Düne kadar ben de senin dostun değil miydim. Dostuluğu bozacak bir şey yaptığımı bilmi - ij yorum. — Bana kötülük yapmak istiyen * | birisi benim dostum olamaz. — Ben mi kötülük yapacağım “| sana? Reis cevap vermiyerek yerine oturdu. Ve askerlere: — Götürün kulübeye kapatın bun ları diye emir verdi. Askerler, Fakih Ali ile Selimi cevap vermelerine meyden bırak- madan sürükliye sörükliye götür- düler.. Reisle Vahap yalnız kalınca yi- ne konuşmaya başladılar. Yavaş konuşuyorladı. Reis uzun çubuğun da Gandi adını verdikleri tütün içiyor ve arada s'rada da arkasın- : iki; on yedi senedir arabacıyım .. Günde iki okka ekmek alamıyo - rum.. Tam 360 lira borcum . var .. Hayvanlar da, araba da hacizde Zaten bizim esnafın çoğu bu hal - de. Borç gırtlakta!. Geçen gün ka- zanç vergisi diye geldiler, dayan - dılar.. Bayramlık Oo yeni ceketimle buraya sabah gelip, akşam gidiyö » ruz. İş yok.. o Esnaf batıyor. Sen derdini Marko Paşaya anlat! , i İhtiyar arabacı hem söyleniyor, hem de zayıflıktan kemikleri gözü ken, kendi gibi ibtiyar, hayvanla - rını okşüyordu. 1. A. Gökpınar “| sözü benirı kulübemin altında söy | İiyemezsin. Alçak sensin! bir yorgan sattım da verdim, İşte, BHAZİRAN —1885 o 4 IN KIZ Vahşi hayoanlar arasında ve Afrikanın balta görmemiş ormö" larında geçen aşk ve kahramanlık, heyecan, esrar ve tetkik un No: 3mm Yazan: Rıza Şekib kapıdan ışık alan vücudu bir heykel gibi parlıyordu | dan geniş sırtıma uzattığı elile s tını kaşiyordu. k Uzun ve kıvırcık saçları par parça ve küçük küçük örülmür. O kadar s.kı taranmış ve Y o kadar'parlatılmıştı ki kıvırcık lıktan eser bile kalmamıştı. Mofiyonun kulübenin kap*” dan ışık alan vücudu bir hey gibi muntazam görünüyordu. j Şimdi ayaktaydı. Geçirdiği büyük bakırdan yapılmış zir deri önlüğünün üstüne kadar * kıyordu. Kollarında geniş ve lemeli bilezikler vardı. j Mofyonun reis olduğunu 4 lamak o kadar güç bir şey deği di. Bütün haliyle, bütün görü şüyle bu, kolaylıkla anlaşıl! du. Mofyo, hududa yakın bir yi lenin reisi bulunduğu için be? adamlarla daha çok temas e bir vahşiydi. Bu yüzden hareki, lerinde beyazlardan geçen medenilik vardı. Vehap, Sonunda kendi başi” gelecek felâketi daha evveli? sezmiş ve ondan evvel hareke derek kazdığı kuyuya düşü tü. O, en kısa bir yoldan sapı Mofyo ile buluştuğu zaman kiye Alinin kafilesi köye heri gelmemişti bile.. Mofyo'yu istediği gibi deldi muştu, Ona: J — Fakih Ali senin (o hays' kıyarak kabilenin bütün erke i rini ele geçirmek için geliyor. mişti, Bunu yanmdaki Selim | dındaki adamla konuşurken tesadüf eseri olarak işittim. g i Jirsin, seni severim ve sen b“ l dostumsun, Başına böyle bir lâketin gelmesine mani olms* i çin ondan evvel ve onlardan # | yolumu değiştirerek sana gel” ai Haber veriyorum. Eşekler yüklü duran silâhların hepsi doludur. Ne yapmak Msn şün, ona göre hareket et. yarım saat kadar bir v. ti Mefyo kendisine iki Vehabın böyle kendisine vermesinden cok sevinmişti: «Devamı get), ği “Gençlik Tılsım! SEKSÜLİN Eger iktidarsızlıktarı sid” isenz. eyer birçok il alıpta hiç birinden görmedinizse size sor TECRÜBE tavsiye edeceğiz” Nİ EİT LA EV LİLA la NN ES e Nİ Aİ CR El MATER TN KUTUSU 200 Ki / BEŞİR KEMAL MAHMUT Eg ECZANESİ