11 MAYIS — 1935 . A ef . Hihâye gibi.. ——— O çırak nerede Bir dostum Figaro gazetesinde bir hikâye okumuş... Hikâye de- ğil, — iddiaya nazaran — haki- ki bir macera... Fakat hikâye bile olsa,, o kadar güzel ki, bunu size anlatmaktan kendimi alamadım. Viyana civarında güzel bir ma- Hkânesi olan zengin — bir kadın, uzun senelerdenberi İngilterede, kocasının yanmda oturuyormuş. Nihayet kocası ölmüş, hatuncağız, çocuklarile birlikte ana vatanına dönmüş, Artık ömrünü kendi evin- de geçirmek niyetinde.... Fakat, on beş sen- Tenberi met- rük kalan malikânesinin içinde, ta biatile, ufak tefek — tamirler yap- mak lâzım... Onun — için, evvelâ bir dülger ustası, sonra bir boyacı ustaşı çağırmış, Boyacı ustası gelir gelmez, ka- din onu derhal tanımış: — Maşallah ihtiyarlamamışsmız. Vaktile de burasmı siz boya- mıştınız, değil mi? — Evet, madam. — Sahi... Sahi.. Bakm sizi na- sıl bildim... Hey gidi günler hey. Fakat, bu s6”e- getirdiğiniz çırak, durduğu yefT. uyayor.. Şunun da- ha akıllısmı — bilamadınız mı?... Hani geçen defaki ... Onu tekrar bulup getirseniz..., Usta,gülmüş. — Akıllılar bu sanatte — durm- Yyor.. Sanat araştırıyor.. Geçen de- faki çırağı Berline kaçırdık... O- Nu tekrer — getiremeyiz! Heyhat Madam, iyi nakkaştı — ama artık, gelmez... — Neden? Ne oldu? —— Na alacak? Cümhurreisi oldu. “Ellerin eskiden nakkaş OTüyüynu tabil işitmişsinizdir!) Kadmın hayretini tasavvur e- Üin, aylık toplantısı Türk Ginekologi — Kurumu bu Mevsimin son toplantısını 8/5/935 de Profesör Kenan Tevfiğin baş- kanlığı altında Etibba odasr salo- Nunda yapdı. Bu toplantıda: Ahmet Asrm O- Tiur, Kenan Tevfik, Ali Esat Birol, ilm? mahiyette muhtelif meseleler haklında izahat vermişler, yapı- lsn münakaşalara Kenan Tevfik Ali Esat Birol, Ahmet Asım Onur, Stim katılmışlardır. Bundan sonra Ankarada bu se- De teşrinievvelde — Sıhhat Vekili Ffesör Refik Saydamın başkan- hğr altmda toplanacak - olan (Bi- Timci Türk Ginekologi kongresi) da kararlar verilmiştir. .. L Çin Elçisi Ankaraya gitti Yeni Çin elçisı General Hoyaot u dün Cümur Başkanımıza itimat Tamesini vermek üzere Ankarayı Kendisiyle birlikte şehrimizde bulunan Çin elçiliği erkânı da git Miiştir.. ae , Çocuk esirgeme 'trumunun kongresi . Çocuk esirgeme kurumu İstan- " merkezinin senelik — vilâyet “Sügresi 28 mayıs salr günü Ca- — loğlunda cemiyetin — vilâyet| inde yapılacaktır. v ee İğren Lâğım sularile sebzeleri suluyorlarmış! Belediye, lâğım suları ile seb> zeleri sulayarak tifo gibi salgın hastalıklara sebebiyet — verenler hakkında şiddetli takibat yapma- ğa karar vermiştir, Sebzeler, an - cak kuyu ve memba suları ile su- lanacaktır. Bu emri dinlemiyen - lerin bahçeleri kapa'ılacak ve seb: zeleri ortadan kaldırılacaktır. ğ Şehrimizde menenjit hastalığı başgösterdi Son günlerde şehrin muhtelif semtlerinde gene menenjit hasta- lığı görülmüştür. Bu hastalık et- rafında doktor Bay İbrahim Zati şunları söylemiştir: — “Bugünlerde şehirde menen- jit vak'alarına tesadüf — edilmiye başlandığı doğrudur. Bu meyan- da bir berberin ve bir de doktor- larımızdan birinin oğlu bu aman 81z hastalığa — yakalanmışlardır . Fi Dün yaptığı bir toplantı ile kendisini feshetti Türk Kadım Birliği dün saat on | beşte toplanarak birliğin feshine karar vermiştir. Toplantıya birli- ğin beş yüzden fazla — azasından ancak on yedisi — gelmişti. Fakat dünkü kongre ikinci toplantı oldu- ğu için kongre bu kadar mevcutla toplanmıştır. Birliğin eşyaları Halk Fırkası na ve Birlik bütçesinde bulunan 184 lira 5 kuruşun hasta bakıcılık kurumu ile çocukları esirgeme ku- rumu arasında taksim edilmesine karar verildi. Dıvar çöktü Aksarayda — Küçüklâgada bos- tanlar arasında bulunan tramvay- € Abdullahım — iki katlı evinin Menenjit tamamen kızıl, kızamık| arkasındaki kale duvarı yıkılmış, gibi bulaşıcı hastalıktır. Has- talığın mevsimi yoktur. Yakalanan duvarla birlikte üst kat odalardan biri de yıkılmıştır. Nüfusça zayiat kimse şiddetli bir baş ağrısı ile| Olmamıştır. gözleri döner, etrafı tanıyamaz ve| İKİ İlra Çalmış çırpınmalar başgösterir. Bu vâzi- yet karşısında yapılacak şey he men doktorlara müracaatla has- tanın belinden su aldırmaktır.,, —— Nafra müsteşarı Yu«- nanistandan döndü Su tesişatı ve bazı nafia işleri etrafında tetkikatta bulunmak ü - zere Yunanistana gitmiş olan Na: fia müsteşarı Bay Atıf şehrimize dönmüştür. — Atıf, yaptığı tet- kikler hakkında şunları söylemiş - tir: “25 gün devam eden bu seya- hatte Atina civarındaki su bent - lerini, su isalesi için yapılan tesi - satı, Vardar ovasile Ustroma ve Karasu vadilerindeki sulama ve kurutma işlerini gözden geçirdim. Diğer Nafia işlerile de alâkadar oldum. Ankara su tesisatile küçük Menderes vâdisinin ıslahı işlerin- de Yunanistandaki tetkiklerimiz- den istifade edilecektir, Menderes vüdisi işi ve Cellât gölünün kurutulması ameliyatı üç senede bitirilecektir. Bu işler i- çin üç buçuk milyon lira sarfedil. mesi muhtemeldir. Yunanlılarnm yaptıkları tesisatır iyi buldum. Yur nanistan bu hususta Amerikalı ba- zı müesseselerden istifade etmiş - tir. Biz kendi işimizi kendimiz yapacağız.,, Bir kayıkçı gitmiştim. Dönerken de bir kayığa bineyim dedim ve öyle yaptım. Köprüye doğru gider- ken kayıkçı Sinoplu Hayri ile konuşuyoruz: — Kaç senedir kayıkçılık yapıyorsun? daha Fenere vapurla esmer alnını ziyade buruş- turdu, kendi kendine mırıldanır gibi bir şeyler hesap etti ve sonra cevap verdi: F NĞT A ö eee BB Na ei a üü Kasrmpaşada Bahriye caddesin- de dolaşan Mehmedin cebinden i- ki lirasımı İhsan isminde bir yan- kesici çalmış ise de yakalanmıştır. vapurdan düştü Tahtakalede Deveoğlu yokuşun- da oturan seyyar börekçi Mustafa dün vapurla Kâğıthaneye gider- ken muvazenesini kaybederek de- nize düşmüş, çabuk kurtarılmıştır. Çocukların marifeti Kadıköyünde oturan 18 yaşın- da Fahreddin arkadaşı 13 yaşında Fikret, Raşim paşa mahallesinde bakkal Anastasım dükkânmın ki- lidini kırarlarken yakalanmışlar. dır. Eİİ sıkıştı Kasımpaşaya giden kayıkçı İs- mailin sandalı ile Eyübün sandalı çarpışmışlardır. Bu arada Eyübün sol eli iki sandalın arasma sıkış- mış, parmakları ezilmiştir. Eyüp hastaneye kaldırılmıştır. Yoğurtçular arasında Haai Karei H lesinde oturan yoğurtçu Talip ile İsmail ve Kâmil arasmda — kavga çıkmış, Talip her ikisinden de da- Kahveciye dayak Aksarayda Küçüklângada bos- dükkânda kahveci Osman zabıta- | maruf Hikmetin kendisini dövdü- ya müracaat etmiş, doktor namile | ğünü iddia etmiştir. ranlar Ki tu. Bütün kabahat H l Bekleik e A ile mülâkat selttiler. Tabit bu kadar çok parayı pek kimse ve- remedi, Bunun üzerine göçl!n ;qtnd': ;:höyde ötü. asımpaşaya, Balatta, Ayvansarayda B! turanlar Fatihe, Süleymaniyeye Ka dllen het kendi Başkanlığa çoklukla Bayan Sa- fiye Hüseyin, kâtipliklere de Ba- yan Münevver ve Bayan Nezihe seçilmişlerdir. Toplantıda evvelâ Birlik idare heyetinin şimdiye ka- dar yaptığı işlere dair hazırlanmış olan rapor Birlik idare heyetinden Bayan Aliye Esat tarafından okun- muştur. Raporda Türk kadınlarma bü- tün hakların eksiksiz olarak veril- mesi dolayısiyle Türk kadınlarının duyduğu yüksek kıvancı anlatı - yor, birliğin oniki yıldanberi memlekete yaptığı hizmetler işa « ret ediliyordu. Bu arada birliğin Anadoludan tahsil için gelen kız talebeye bir yurt temin ettiği. (Ka- dın sesi) adında bir mecmua ç- karıldığı, fakir ilk okula tale besine öğle yemeği verildiği yazılı- yordu. Rapor, alkışlarla karşılan- dı. Idare heyeti raporundan sonra Arsrulusal Kadınlar Birliği kong- C) Te varc, Te yok 7 /II Istanbul radyosu faaliyette! Istanbul radyosu plâk neşriya- tına programında oldukça geniş bir yer veriyor. Şimdiye — kadar yaptığı işlerin en iyisi bu olduğu için, zannedetiz, dileyiciler ara - smda bu noktadan şikâyetçi olan- lar pek yoktüur. Yalnız bütün dinleyiciler, çalı - nan plâklar hakkında hiç bir şey söylenmeyişinden şikâyet etmek- te hep birleşmişlerdir. Arkadaşımız İhsan — Arif, ge- çenlerde radyo şirketi — erkânile yaptığı bir mülâkatta bu suali de sormuş, aldığı cevap şu olmuş- tu: “ — Eskiden plâk neşriyatı ya- parken çaldığımız plâğın marka- sını, numarasını, çalınan parça - nın ne olduğunu söylerdik. Fakat sonra bunun reklâm olduğu i- leri sürülerek çalınan plâk başına bizden vergi istediler. Biz de bu - 'nun üzerine vazgeçtik.,, Plâğın — markası ve numarası söylenirse reklâm yapılmış olaca- ğı muhakkak.. Radyo şirketinin plâk fabrikalarile anlaşıp bu ver- giyi onlara ödetmek çaresini bu - lamadığıı da kabul edelim. Yal- nız acaba çalman plâktaki parça- nın ne olduğunu söylemek te ver- giye mi tabi? Biz işte — bunu bir türlü anlıyamadık. Radyo şirketi resinde görüsülen işler raporu, bun| erkânı bunu nasıl izah ederler? dan sonra muhasip raporu okundu. - Bu rapordâ hiçbir tenkit yapılma- Çelebi, böyle olur biz de dan kabul >dildi. Raporla bittikten sonra birlik| . Yakıl,, dediğin! idare heyeti başkanı Bayan Lâtife Bekir kürsüye gelerek dedi ict; “— Birlik işinde on iki ,vn'dı.n-l Beri sizinle birlikte yedi yıldanberi de Birliğin Baş - kanlığını yapıyorum. Kadır he i - larının gerek sıyasal — ktsmande. geekse medenı kısmında tanı o - lasak verilmesini ve kadınlığın te - ktvanç duyuyorum. Teşkilâti e - sasıye kanunuada bütün bu hak ların verilmesi aolayısiyle artık bir Kadın Birliğlisan mevcudiyetine yer kalmamıştır. Birliğin kapatıl masını teklif ediyorum.,, Bayan Lâtıfe Bekirin teklifi kongre heyetinçe reye kondu. Ma-| nisa Kadın Birliği Başkanı Bayan! Şükriye Abbas Birliğin Halkevine devredilerek gene çalışmasına de vam etmesini istedi. Bayan Lâtife Bekir, Kadın Bi Hiğinden ayrılan her üyenin diğer| birçok yardım teşekküllerinde ça lışabileceklerini söyledi. Bu tek lif de kabul edilerek bundan tonra Birlik üyelerinin diğer yardım te- şekküllerinde çalışmalarıma karar " Kısa söz İşlemeğe başlayınca ha, aliç Şirketlader Bllm'de eee kuruldu. Gayri bu canım sayfiye yerine kim gider, Hava alayım diye ağzınd a- — Otuz seneyi iyor. mize mani oldu. —Nedersin? Haliç böyle güngünden neden tenhalaşıyor? Eski yalıların, köşklerin — Nerde o eski günler? Bir Cuma günü çalışır, aldı-| — |dı. Buralara da fabrikalar ğımaz para ile bir hafla O bereket, o bolluk nerede kaldı? Eskiden Eyübe, Kâğıthaneye çok rağbet| — çarsan içeriye kömür tozu doluyor. vardı. Sonra gitmek gelmek de çok ucuzdu. Fakat Haliç , Kayıkçı Hayrinin sözleri vapurları işlemeğe başladıkları zaman parayı çok yük-| — |gibi geldi. bana o kadar boş mı İstanbul radyosu dün gece sa- at 20,30 da Fransız tiyatrosunda Sovyet artistleri tarafından veri -| lecek konseri nakledeceğini - ilân etmişti. Filhakika saat — 20,25 te plâk çalmasını — tamamladı ve (biraz sonra) konseri nakle baş - hyacağını bildirdi. (Dan.. Dan..) larını dinlettikten sonra Fransız — tiyatrosunu açtı ve... Tam 25 dakika, saat 21 re beş kalaya kadar, konseri değil, halkın gürültüsünü dinlettikten sonra spiker haber verdi: “— Konserin saati değişmiş, saat 9,15 te başlıyacak! .» Konserin başlama saati, şu ve- ya bu sebeple, değiştirilebilir. Bu nokta bahsimizin haricinde... Fakat radyo şirketi programda bir değişiklik yapıldığını anlıya » bilmek için acaba niye 25 dakika beklemeğe lüzum gördü dersi- niz? Halkm gürültü dinlemekten zevk alacağını zannettiği için mi? Talebe birliğinin kongresi Türk Talebe Birliği ikinci kon- gresini dün yapmıştır. Kongrede çalışma raporu ve mali rapor üze- rinde münakaşalar yapılmış, birlik için yaptırılan marş tenkit edilmiş- tir. Neticede başka bir marş yaptır rılması hl'll'l.nı;h— Ud yşia Atina elçimiz Atina orta elçimiz Ruşen Eşref dün şehrimize gelmiştir. — eei arsaları da ucur ucuz satı. Güreba hastanesinde Şimdiki halde üç yüz yatağı bulunan Güreba — Hastahanesi - için Şehremininde seksen yalaklı bir en - taniye pavyiyonu daha açılacaktır,