İki esararlı cinayet (Baş taratı 1 ıncide) Topkapı surlarının kovuklarından birinde ve diğeri de Maslak yö- kanda — yapılınıştır. — Müddeim- mümi Kenân bu iki esrarlı cina - yetin tahkikine — müddeiumumi muavinlerinden Nureddin ve Kâ - mili mmemur etmiştir. Maslak cinayeti Maslak yolü — cinayeti şimdiye kadar İstanbulda bir eşine daha tesadüf edilmemiş derecede vah - şice yapılmıştır. Maşlak yolu ci « varındaki hendeklerden — birinde bütün vücudu bir iple sıkıca bağlı olduğu halde bulunan bu ceşedin tanınmasına imkân görülememiş - tir, Çünkü cinayeti yapanlar ken- dilerinin gizli kalması için cese - :in başının derisini — soymuşlar - ır. " Dün yapılan tahkikatta en az bir hafta evvel işlendiği tahmin edilen bu cinayet kurbanımın b'r hıristiyan olduğu anlaşılmıştır. Öl- dürülenin üzerinde —iki kurşunu eksik bir tabanca — bulunmuştur. Fakat bu tabancanm — sonradan ceşedin üzerine konulduğu söylen- mektedir. Cesedin buraya başka bir yer « den getirildiği de — anlaşılmakta- de. — Cesedin — üzerinde bir de kâğıt bulunmuştur, Bu — Kazaras namında birine bitaben yazılmış » tır, Fakat bu kâğıdın da maktulle alükası derecesi tayin edilememek tedir. Gâriptir ki cesedin nasıl öldü - rüldüğü de malüm değildir. Dün cesad morga nakledimşitir. Ba hususta morgun cesed — üzerinde yapacağt otopsi nelicesini bekle - mek icab etmektedir. Topkapı cinâyeti Topkapıda meydana çıkan ci - nayet de birincisinden daha kor - kunç ve daha — esrarengizdir. Bu cesed Topkapıya — giderken eski kale bedeni içinde bulunmuştur. Cesed kalelerden birinin — oyuğu içine altı metre yüksekten atılmış- tir. Burada uçurtma uçuran çocuk - lar cesedi — yukarıdaki delikten görmüşler ve zabılaya haber ver - | mişlerdir. Burası jandarma mın - takası olduğundan jandarma tah- Wnuı;ı.—. Postası Habeş meselesi (Baştarafı | inci de) büyük tezahürlerle askerleri — se- lâmlamışlardır. Roma, 24 (A.A) — Havas A- jansı Muhabirinden: 29 uncu fırkanın bir çok kıt'a - ları ile General Graziani ve erkâ- | n harbiyesi Mesina'dan hareket etmiştir. Napoli'de Peloritana fırkasının yeni kıt'alarını ve bir çok müta - hassıs bölükleri yükliyen bir va - pur harekete hazırlanmaktadır. Napoli'de bir vapur amele, bir diğer vapur da mühimmat yükle - mektedir. Spezzia'dan gelen Arabia va - kikata başlamış biraz sonra da müddeiumumi — muavinlerinden Kâmil işe el koymuştur .. Bugüne kadar yapılan tahkikat bu cinayetin bundan beş altı gün evvel yapıldığını anlatmaktadır . Bu cinayete kurban olan cesed dokuz yerinden — yaralanmıştır. Göğsünden haçvari şekilde de ya- rılmış'ır. Uzun araştrrmadan sonra ce- sedin üzerinde bir pasaport bülun: muş ve bu pasaport biraz ip ucu vermiştir. — Bu pasaportta bir de resim vardır. Pasaport Bursadan Misira gitmek için alınmıştır. Ah- med adlı bir Musırlıya aitdir Ah- medin İstanbula bir hafta kadar evvel Bursadan geldiği ve bura - da şehrin görülmeğe değer yerle . rini gezerken Topkapı — surlarını gezmeğe çıktığı ve burada henüz bilinmiyen şahıslar tarafından öl- dürüldüğü tahmin edilmektedir. Maamafih cesedin — üzerinde bulunan elbisesinin sonradan giy- dirilmiş ve cesedin de — başka bir yerden getirilmiş olmasındn şüp - helenmektedir. Bunun için civarda bulunan bazı kimseler isticvap e - dilmiştir. İş, yeni bir safhada... — Sarda bir hâdise Sarlılar Fransızlara karşı nümayiş yaptı İki gün önce Fransızlardan Al. manlara geçen Sar gümrüklerinin devri esnasında bir hâdise olmuş- tur. Bünu “yeni hududda ilk hâ- şalelerle takib etmişler, — Fransız memurlarına karşı gürültü lardır.. e Bu hareket, Sar hükümeti tara- fından Alman hükümeti mümessi- H nezdinde protesto edilmiştir. Ayni zamanda Lorende oturan ve Sar hükümeti Fransız memurların. dan olanı biri, her zamanki g'bi o- tomobili ile, Sarbrüke geçerken, hududda durdurulmuştur. Ceble- ri aranmış ve Fransızca gazeteleri müsadere edilmiştir. Gümrük memurları, bu gaze - telerin Almanyada yasak olduğu - nu söylemişlerdir., Fransız memuru bu vaziyeti kendi şefi olan Haymburger'e bil- dirmiş, o da, Alman mümessiline Sarın henüz Uluslar Kurumu ida- resinde olduğunu ve bunun Mart birinci gününe kadar böyle de - vam edeceğini anlatmıştır. Bunun üzerine Alman mümes - sili vaziyette yanlışlık olduğunu Tramvay Şirketi Nafıa ile yeniden konuşmalara başladı Belçikadan iki murahhas geldi Nafia Bakanlığile — İstanbul *Tramvay şirketi arasında yakın- da Ankarada yeniden konuşma - lar başlıyacağı haber verilmek- tedir. 'Tramvay şirketinin 926 yılında yaptlar mukavelenin feshinden dolayı Nafia Bakanlığı &leyhine açtığı davanın ne netice verece- ği bugün için malüm değildir. Bu husustaki Şurayı Devlet kararı salı günü tefhim edilecektir. Fakat dava ne suretle biterse bitsin Nafia Bakanlığile şirket a- rasında yeni mukavele konuşma- larma girişileceği muhakkaktır. Bundan bir müddet evvel Şir- ketin Belçikadaki idare merkezin den gelen iki Belçikalı murahhas burada kaldıkları müddetçe şir- ketin bu konuşmalara dair olan poktai narzarını tesbit etmişlerdir. Şirket salıdan sonra Nafia Ba- kanlığına yeni tekliflerde buluna- caktır. Şirzetler büsbütün yeni e- saslar dahilinde bir- mukavele yapılması muhtemeldir. Röyter ajansından alarak yazdı -| ğına göre, Sarbrükta — aralarında itiyaf ederek derhal mahalline te-| kavga çıkan bir İngiliz askeri bir lefon etmiştir. “Deyli “Herald,, İtalyan askerinin süngüsiyle ya- ralanmıştıt. puru, yeni İıt'alarla malzeme almaktadır. Habeşistan anlaş- ma yolunda.. Roma, 24 (A.A) — Habeş se- fareti, Habeşistan'ın bitaraf — bir mıntaka tesisini kabul eylediğini, 9 ve 12 Şubat tarihlerinde teyid ettiğini tebliğ etmiştir. Bu mınta - kanın tesisini müzakere etmek ü - zere Guvie mıntakasında Habeş kumandanı Wardair'deki İtalyan kumandanı ile temas için hükü - metinden talimat almıştır. 22 Şubat tarihinde, Habeş ku « mandanımna, İtalyan Hariciye Ba - kanlığının cevabını beklemesi için emir verilmiştir. Fransız valisinin cesedi geldi Marsilya, 24 (ALA) — Uzak Şarktan gelen “Porlhos,, vapuru, Fransız Somalisindeki âsil Habeş kabileleri tarafından öldürülmüş olan Vali Bernard'ın cesedini ge- tirmiştir. ÂAruavutluk (Baş tarafı 1 incide) ve hattâ hiç derecesine — inmiştir. 29 milyondan 18 milyon — altın franga inen bütçe neticesinde me- murların parast — verilememiş ve hâlâ da verilememektedir. Arnavut Kralı Zogo, neticenin çok kötüye varacağını anlayınca yaverini bir mektupla — Romaya, Mösyö Musoliniye göndermiş ve dehalet etmiştir. Bunun üzerine İtalya Arnavut- luğa bütçe açığını kapamak için üç milyon altın frank — vermiş ve Zogo, minnettarlığını Musoliniye bildirmiştir. Bundan, Arnavutluğun bir İtal- yan müstemlekesi haline girmeyi yeniden kabul ettiği neticesi çıka - rilmaktadır. Müze müdürü * Hamdi (Baş tarah 1 incide) tıraları anılacaklır, Ressam ve bir Türk Arkecologu olan Hamdi Ozman 1881 tarihin - de müze müdürü olmuştu. — Mer- hum Türk müzelerinin dünyada birinci dereceye çıkkmasını temin etmiş beynelmilel bir şöhret sahi- bi bilginlerimizden idi. Paraguay Milletler Meeclisinden çekiliyor Cenevre, 24 (A.A) — Paragu- vay hükümeti, uluslar kurumun « dan çekilmek hususundaki kararı- mı, Uluslar Kurumu umumi kâtip - liğine teblği etmiştir . Şuşnig'in (Baş tarafı I incide) oradan Londraya giderek Londra hükümetile temas edecek.. Ve a. şağıdaki tel yazısında da anlaşıl- dığına göre; “Londra hükümeti Habsburg hanedanınım tahta av- detine mutlaka muarız - değildir. Çünkü bu avdet keyfiyeti, her: hangi bir muahedeyle menedil. memiştir.,, Almanlık ve Avusturyalılık kavgası Almanya ile birleşme taraftarı olanlar: “Biz, ayni milletiz, niçin âayrı ayrı devletler teşkil edece- ğiz ve bu yüzden kuvvetsiz dü- şeceğiz?,, demektedirler. Şuşnig | ile Dolfusun yolunu tutanlar ise şöyle demektedirler: “Habsburg hanedanı Avusturya devletini ku- tarak dünyanın büyük bir kısmı- na hâkim oldukları zamanlar, Al manlar, Füçük küçük derebeylik. lerdi. Biz niçin onlara tâbi ola. hım? Biz, Almanyanın bir vilâ- yeti haline gelemeyiz. Bizim çok eski ananelerimiz vardır., Avusturya imparatorluğunun ihyasına doğru Paris, 24 (AA.) — — Akşam Avusturya sefaretinde verilen zi- yafette bütün resmi erkân hazır bulunmuştur. Avusturya nazırları bugün Londraya hareket edecek- lerdir. Bu ziyaret, Avrupa vazi- yeti hakkında basit bir fikir tea- tisinden daha üstün bir ehemmi- eti haiz olacaktır. Avusturya na- zırlarının Londrada, İngiliz gö- rüşlerine dair oldukça açık sual- ler irad etmelerine intizar edil. mektedir. Mali mesele olarak, A- vusturya şimendiferlerine İngiliz sermayesi yatırılması keyfiyeti mevzuu bahsolacak ve bunun OK KMN — B gl GKMEYÜN mühim malzeme siparişleri yapı- lacaktır: Siyast meseleye gelince, Ro- mada düşünülen istişart misakla Habsburg hanedanımım mühte- mel bir avdeti hakkımnda İngiliz” devlet adamlarının mütalcaları sorulacaktır. Bu son mesele hakkında Vi- yanadan gelen haberlere, Habs- burg hanedanınm avdeti'e ulusal toplanma gayretinin kolaylastı- rılmış olacağı ihsas edilmekte- diz. 'Tahmin edildiğine göre İngi- Hizler vaziyeti olduğu gibi muha- keme edeceklerdir. Londra hü- kümeti Habsburg hanedanının tahta avdetine mutlaka muarız değildir. Çünkü bu avdet keyfiye- ti herhangi bir muahede ile me- nedilmemiştir. Maamafih. İngiliz hükümetinin, Romada Fransız - İtalyan tebliğile ileri sürülmüş ©- lan istişari misak akdini tama- müstakil telâkki ettiği ve tahta avdet meselesinin derhal mevzuu bahsedilmesini tercih e- deceği söylenmektedir. Şuştniğin beyanatı Paris, 24 (A.A.) — Başvekil $uşnig ve hpriciye bakanı Berger matbuat mümessillerini kabul e- derek, Avusturyanın iç ve dış si- yasaları hakkında beyanatta bu- Tunmuşlardır. Başvekil Suşnig, memleketin, krallık rejiminin inkırazmıdan do layı bilhassa geçirdiği iktısadi mücadeleleri mevzuu bahsederek monsenyör Ssipel'in uluslar ara- sında iktısadi ve manevi bir ol- birliği prensipi tesis ettiğini ve Dolfuss'ün fransız devlet adamla. | rile temas etmek için hie bir fır. satı. kaçırmadığını söyledikten 21 ŞUBAT 1888 seyahati sonra, izahatına şöyle devafi miştir: “Teasnüd politikamız, mef”” lif milliyellerin, katiyen ı bir kütle halinde imtisasınt zam etmez. — Bilâkis terakki' medeniyet için uluslar a: ki rekabetin hayati bir eh yeti olduğuna kaniiz.,, Bundan sonra B. Şuşnig olduğu gibi, harici istiklâlin mamen muhafazasının da, ” için esaslı teminat olduğunu lemiş ve devlet idare ve t tındaki islâhat hakkında malümat vererek, bu işlerde * diktatörlük emmaresi tahtiye etmiş, yapılan lerin, halkın meşru - ihti z devlet hayatının basit bir tel den ibaret olduğunu kayd tir. B. Şuşniğ beyanatına şu retle devam ediyor: ' “İşleri oluruna bırakmak V© miyen devlet, kendisinin üj 5 de müesses bulunduğu prensif | & ri inkâr mahiyetinde olacak . rette, herhangi bir siyast f te müsaade edemez. MmMj istiklâlini muhafazaya 4 olan, yalnız yeni Avusturyadi, Federal hükümet intizami sis etmekle, maddi muvaff: ı% lerden başka manevt ıııı'hk zafer elde etmiştir.,, B. Şüşnigden sonra B. Avusturya - politikasının şüncesi olduğunu — söyl Bunlardan biri, Avusturyayâ olanların sayısını mümküf duğu kadar çoğaltmak, diğeri barışın muhafazasıma ya! - mektir. | Inailiz Ygllahdln yaptığı pra- pağanda Diğer taraftan, İngiliz v& ti bu kış yaptığı — bir Avusturyaya da — gitmiş bt Viyanaya gelmişti. Bu sabah gelen İngilizce K Herald,, gazetesinde, veliahtinin Viyanada K ) t | h 'tu A & & w* ı—îg SAT Ki di K DEE, L b P b — n 0 z TAŞLŞ TT aK VA Tnf # PLA MA Ce A < işçilerinin mahallesine [i!i:; kendilerile görüştüğünü j Bu mahalleler, geçen yt p rülen Başvekil Dolfüsün / hında — sosyalistlerle — hü / kuvvetlerinin çarpışması sinde harap olan yerlerdir: Gazete şöyle yazıyor: “Her ne kadar bombalarif tıkları delikler tamir de bir çok kurşun izleri y da hâlâ görülmektedir. VE buralara habersizce Rdf'“ / kinlere, hayatlarına dair ( süaller sormuştur.,, a İngiliz gezetesi, veliabi” — ralarmı gezerken, “Avusturyayı idare / evlerimizi bombardıman Bir İngiliz prensi ise 51 ıjl' ziyaret ediyor. Ne 7“':/ önce gelmedi..,, gibi | ni yazıyor. A Veliahd, böylelikle, 3 ya balkı arasında bir propagandası yapmış ""%ğ Âcunda ve ülk©” de buğday , & Dün akşam İstanbul 'Milli İ da Üniversite namına » sad Tetkikleri «A€ Refii Şükrü tarafındaf ve ülkemizde buğdaY z mevzulu kiymetli — bir verilmiştir. Konferansın sını yarınki iktisad SÜt okuyacaksınız. L LELASLEELAR A