Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
* ’Şım'r 1938 WİZ )D Mühim kararlar Son defa İstanbulda toplanmış | _z""'-'sl benden İT Verine üç antrenor ! kiye İdman Cemiyetleri it- Mumi Merkezinin son iç- ıl"mdl verdiği kararlardan ı.tletızıne olduğu gibi tllkluımı hazırlamak i- iz Antrenör getirmek l mill; bi ıı’*iıl Mi lö;l:e:km' hazırlamak yolun- len boyle bir titizlik &- E 'klt öe i memnun etti. | yle zannediyorum ki, Umumi, bütün hüsnü ni- M“Ünen bu futbol antrenö- ' e y"'h! hareket etm!ş bu- şhnd'" kadar, milli takrmı ha 'ç"l antrenör getirmek hl ir kaç kere yapılmış, DE bir fayda vermemiştir. 55 & 3 %" dünyada en az milli ı;:”“' yapan bir memleket 501 milli takımı hare- B Maalesef bizde çok ender- için esaslı ve daimi bir h;.b“ faaliyeti yoktur. Ve $U sebeblerden çok güç- V İni,; AMatör olan futbol klüb- ; ı"ıl 4 OYyuncuları, haftada im- kl"îum bir kaç günde, Pa | Ve takım arkadaşlarıy- B%ı:ntrenm yaparlar. * milli cınde ayrıca bir kaç İ takım için çalışırlar- her günü antrenman ; aklardır ki, bu da Süa, Za çok fazla gelecek ' '?Tm"'ne) bir vaziyete geti- fakıma hamzed olan ©- Yalnız milli takım 'çin. * *n günlerde, federasyo- l*el'ı *nörü ile çalışmaları fik- Çiuı;meğe de imkân yok— bu çocuklar için ife lda oynamak ulusal ıç_ı T maklı. beraber, her ' ay d Maç yaptıkları takım- 5 '!!gı.ı n alı olmaları da esaslı ; h'—ı.,. d“ğu düşünülürse, bu- "e lleu ilmek ; iç'n kendi takım arkadaşları i- uıee-buı'ııretııııriı: olduk Ç h b, mıî'l:âl:ıı ile hazırlana- Baözea Oşlm yapmak, an. İiğ ? fakm ı-':"-luıızulıu'ı bir araya alinde toplıyarak w Sây; j k%ı:q ıerın '?“ işe hasretme- ' eleri iyi übleriyle alâkaları- üe?e L Yle kabildir ki, bu ne i 'hıng :r m“mkundur Baş- çıll!t N Surette, bu oyun- : ı“îı-. akçok az fayda hı Va 4 ğ ’o'"lıı,ı ede milli İ&knnm KA .j teı eden ve lğlğı yu Cuların yüzde dok vardır; î Fene'bahçe ve Gala- ü Üar Tlren de hemfn hemen her lı:' "lıq, ' kull '*ml' Fakat !lgneüîl lir. İi "Yetle birinci Ve lım İ sınıf ve İngılız— . B., Üı—üı mi etlerden oluyor. “tıl fnyd“ tabiatiyle euoı-u şiüdi_ Sok 85 olüyor. ne naza- q"*lyıııııı buraya ge- ) GN -- " HABER — Akşam Postast olan Türkiye İdman Cemiyetleri merkezi umumis: tarafından veri- len mühim kararlar arasında şun- lar da bulunmaktadır: Berlinde yapılacak 1936 olim- piyadına Türk sporcularının işti- rak edip etmemeler'ne henüz ka- rar verilmemiştir. Yalnız İngilte- reden bir futbol antrenörü getiri- lecektir. Londrada bulunan atle- t'zm federasyonu reisi Bürhaned- din Felek bu antrenör meselesiyle meşgul olmaktadır. İngiliz antre- nör milli futbol takımımızı hazır- İlıyacaktır. Eski atletizm antrenörü Her Abrahamın vazifesine n'hayet ve- || rildiği için Atletizm federasyonu da Amerikadan b'r atletizm antre nörü getirecektir. Umumi merkez bütün bu ted- birleriyle sporculuğu maddeten vı manen yükseltmek yolunda ciddi- yetle çalrmaktadır. 1 — Denizcil'k federaıyonu haric olmak üzere öteki Ffederas- yonlar Ankaraya nakledilecektir. 2 — Başbakahn General İsmet İnönünün Başkanlığı altında bir olimpiyat kom'tesi teşkil oluna- caktır. Bu komiteye Receb Peker, Ali Çetinkaya, Ali Rana, Şükrü Saracoğlu, Aziz Akyürek, Halid Bayrak ve Rahmi Apak âza ola- caklardır. 3 — Havacılık ve spor mecmu- ası, umumi merkez'n de yardımiy le Tayyare Cemiyetiyle beraber ciddi ve tam bir spor mecmuası | halinde çıkarılacak, memleketin kıymetli spor muharrirlerin'n bu mecmuaya yazı yşzmnlm temin edilecektir. — 4 — Teşkilât nizamnamesin'n esaslı surette ıslâhı hususunda açı lacak ankette memleketin bütün tanınmış spor idarecileriyle bazı eski sporcuların fik'rleri sorula- caktır. Salâbaddinin tedavisi Umnmi merkez, son maçta a- yağı kırılan Galatasaray merkez muhacimi Salâhaddinin tedavisi iç'n 250 lira verilmesne karar ver- mştir. Umumi merkezin bu yardım kararı, Galatasaraylılar arasında 'büyük memnuniyet ve şükran u- yandırmıştır. Sovyet sporcuları Sovyet Rusya ile memleketimiz sporcuları arasında bu yaz Anka- ra ve İstanbulda temaslar yapıl- ması kararlaştırılmıştır. Her sene yapılan bu temaslar, iki dost mem leket gençl ğini birbirine tanıtmak noktasında çok faydalı görülmek- tedir. tireceği antrenöre vereceği 300 li- raya yakın maaşı, bu üç klüb ara- sında taksim etse ve bu üçklüb de, kendi kendilerinden üst tarafını ekliyerek federasyonun beraber seçeceği ve beğenecği üç birinci sımi İngiliz antrenörü memleketi- mize getirseler, milli takım işlerin de ayni zamanda federasyonun da emrinde bulunacak olan bu antre- nörler bu üç takımı çalıştırsa- lar, muhakkak ki, hem memleket futbol işler'nin başında giden bu takımların mükemmelen yetiştir- miş ve böylece — memleket spo- runa hizmet edilmiş hem de milli takımımız iç'n tam randman ve- rebilecek oyuncular yetişmiş ola- caktır. Zaman Zaman Eski dertlerim Geçen gün gazetede okudum. Bayan Vahide İnegölde bir klübe başkan olmuş. Bunu okurken içim de büyük bir sevinç duydum. De- mek ki içimizde en nihayet idea- lizme yet'şebilen bir arkadaş var- mış. Neyse dedim. Ve eski dert- lerim gene tepti. O güzel helecan dolu günleri hatırladım.. 1929 da büyük bir zevkle . C.S. birinci- Iklerine hazırlanmıştık. Zavallı Ö. Besim Koşalay ne çok yorulmuş, hepimizin aileleri- mizden ayrı ayrı izin almak için nasıl didinmişti. " Geçen gün Besimin Vahide için yazdıklarını okudum da kendi kendime güldüm. Besim yazısında 1925 senesinde Bayanlarımızı koş turabilmek için ne büyük sıkıntı- lar ve ne çok terler döktüğünü an- latıyor. Gene şöyle bir düşündüm. Za- vallı Besim acaba 1929 da bizleri koşturduğun zaman daha mı az sıkılmıştın ? 1929 da karşılaştığımız güçlük- leri şöyle bir gözümün önüne ge- tiriyorum. İşte o zaman bu iki, yani 1925 le 1929 zu Mmukayese ed'yorum da hiç bir fark göremi- yorum. Zavallı sporumuz 4 sene gibi büyük bir zamanda bir adım bile ilerlememişti. Zorluklar az mıy- dı? Bir de 1935 senesin! bu eski zamanlarla mukayese edeyim de- dim, Şimdi radyoda jimnastik ders- leri, statyomda bol bol Bayan se- yirci, sokaklarda bol bol spor kı- yafetinde Bayanlar var. Fakat iş tatbikata geçince, maalesef saha- larımızı gene 10 sene evvelki ka- dar boş görerek üzüldüm. Neyse ki içimizden bir Bayan Vahide çık tı ve yalnız o idealine ulaştı: Ba- yan Vahideye büyük muvaffakiyet temenni ederken bunun yeni ye- tişen Bayanlarımıza güzel bir mi- | sal olmasını diliyorum. En. Em. Apak İşte bence milli takım için fay- dalı olab'lecek tek yol budur. &. & Hiç bir tarafla konuşmadım amma, bu fikri klüblerin memnu- niyetle kabul edeceğine eminim. Demek ki işin butaraftan da düşü nülecek tereddüt edilecek bir ta- rafı bulunmuyor. » & & Milli takrma namzed oyuncular verebilecek diğer klüblerden yu- karda hiç bahsetmememden bu işi üç klübün inh'sarında görmek fik rinde olduğum — zannedilmesin. Ben bu ulusal işde, inhisarcılığın en büyük düşmanıyım.. Ancak şöyle düşündüm: Bu klübler esasen antrenör ge- tirmezler ve getirmem'şlerdir de. Mali vaziyetleri buna müsaade et- mez., Binaenaleyh bunlar için ay- ni vaziyet yoktur. İçler'ndeki bir kaç milli takım namzedi oyuncu- ları yetiştirmek ve çalıştırmak - i- çin federasyonunda emrinde bulu nacak bu üç antrenörü haftanın muayyen günlerinde ve kendi klüb leriyle meşgul olmadıkları zaman larda bu klüblere taksim etmek lâzımdır. Esasen avuç dolusu para vere- 1300 liraya k—ıi—ç_uk tayyareler saltılıyor Bu tayyareler saatte ancak 9,5 litre benzin yakıyor İlim ve fen bugün o hale gel - miştir ki yapılan hiç bir şeyin ta - mam ve mükemmel olduğu iddia edilemez... Yarın mutlaka ondan daha mükemmelinin yapılacağına şüphe edilmemelidir!. Hava rekorları b'rbirini takib ediyor. Bu rekorlarım sahibleri ya- rım ellerinden kaçıracaklarmı bil- dikleri için durmadan çalışıyor, kendi rekorlarını kendileri kırma- ya uğraşıyorlar. 37 hava rekorun- dan 24 ünü elinde tutan Fransa bunun en bariz misalidir. Fakat ne de olsa rekor tesis etmek fabri- | rekabetin mahsulü hususi teşebbüslerden i - kalar arasında doğan barett'r. Bunun dışında kalan res- | mi, yarı resmi hava teşkilâtı mev- cuddur. Milli müdafaa tayyareci- liği, hava ticaret seyriseferleri ve hususi tayyarec'lik. Milli hava kuvvetlerinde ara - nan en büyük meziyet avcı tayya- relerinin süratli olması ve bom - bardıman tayyarelerinin — fazla bomba taşımağa muktedir olma - larıdır. Bugün seyahat tayyarele - ri artık 250 kilometre sürat temin etmekte olduklarına göre avcı tay yareleri için saatte d0 kilometre - ye yakın bir sürat tem'ni mutlaka lâzımdır. Ordular için ayrıca üç kiş'lik melez tayyareler inşa edilmiştir. Bunlar hem avcı, hem hafif bom - bardıman, hem de uzak keş'f tay- yarelerinin yerini tutmaktadırlar, son günlerde Fransada top taşıyan tayyareler bile yapılmıştır. Bu toplu tayyareler Fransızlar da çok güvenmekte ve harb esnasın- da sivil halkımn mikrob ve gaz har- b'nden korunması için böyle tay - yarelerden mürekkeb filolar yapa rak düşman tayyarelerine karşı üstünlük kazanmayı düşünmekte- dirler. . . » Hava ticaret yollarında rakib milletler birbirler'le zorlu bir ya- rışa girişmiş'erdir. Parisle Londra arasında işle- mek üzere Fransızların yaptıkları yen! tayyareler bu yolda eskiden işliyen Golden — Kliffer tayyare- lerinden saatte 30 kilometre fazla süratlidirler. Paris ile Cezayir ara sında yolcu nakl'yatmma başlandı- " ğı gibi Fransızlar uzak şark yolu- na tahsis ettikleri Dövuatin tayya- “ri Muhitin ortasında demirli relerile İngi#zlerin İmper'al Er - ves ve Hollandalıların K.L. M tayyarelerine rekabet etmeğe ça - lışmakta ve Fransadan beş günde Hindi Çinide Saygon'a gidebil - mektedirler. Cenubi Amerika yolunda Al - manlarla Fransızlar — birbirlerile rekabette devam etmekted'rler. Fransızların Aeropostal'ı bü - yük fedakârlıklarla geniş teşkilât ve iniş yet'eri vücude getirdiği hal de Almanların Doyçe Lufthango' suna muvaffakıyetle rekabet ede- miyor. Dornie Süpervol markalı Al. man tayyareleri şimal denizinden Kanarya Adaları yoluyla ve Bah- du « ran Westfalen vapuruna uğraya « rak sonra bu yolu beş günde geç - mektedirler. Fransızlar, Afrikanın iç'ne doğ ru da uçuşlar yapmağa hazırlan- maktadırlar. General Vilmen'in bu yaz Afrika içlerine doğru yap- tığı toplu uçuş bu yolda yapılmış bir keşif hareketinden başka bir şey değildir. Belki de Fransanın Şimali Afrika — müstemlekesile merkezi Afrikada Kongo müstem lekes'nin Sahrayı Kebir üstünden | birbirine bağlanacağı zaman çok uzak değildir. Hususi tayyarecilik — yolunda mühim adımlar atılmıştır Bugün yifmi b'n franga küçük seyahat tayyareleri İinşa , edilmektedir. Fransada halkı hem tayyareciliğe teşvik etmek hem de tayyare sa- nayi'ni korumak maksadile çeşid çeşid tayyare sahaları inşa edil- mekte olduğu gibi satılan tayya - relerin (7000) frangını hükümet ödediğine göre (13000) - franga bir tayyare satın almak mümkün olmaktadır. Bu bizim paramızla (1000) küsur lira eder ki otomo- billerin fiyatı karşısında hiç de - mektir. — « 40 beygir kuvvetinde motörle - ri olan bu küçük tayyareler saat - te 15) k'lometre süratle gittikleri gibi saatte dokuz buçuk litreder fazla benzin de yakmı l tadırlar. İşin sürat ve ucuzluk yolunda nereye varacağını kestirmek ko- lay olmamakla beraber şimdikin- den daha elverişli neticelere eri - şileceğini tahmin etmek de güc değildir. ceğimiz bu adamları, hiç boş bı- rakmamak ve mütemadiyen çalış- tırarak tam randman almalıyız ki, yapılacak fedakârlığın karşılığı almmış olsun. Hele İzm'r ve An- kara mın'takaları için de ayni va- ziyette iki İngiliz antrenör getiri- "ebilir. Ve milli takrm kadrosu tesb't edilirken bu antrenörleri bir hey- et halinde toplryarak müşterek fi- kirlerinden 'stifade edilirse, o za- man yalnız iyi bir milli takıma malik olmakla kalmayıp, her gün biraz daha, tersine akan b'r nehir gibi geri geri giden futbolümüzü de kurtarmış ve ilerletmiş olaca- ğımıza bütün kalb'mle inanıyor ve spor şeflerimizin de buna inan-| masmı diliyorum. izzet Muhiddin Apak .. Bu. Dünkü maçlar üçüncü küme Dün Şild haftası olduğu için resmi maç olarak yalnız Şeref sa- hasında üçüncü küme müsabaka- ları yapılmıştır. Bu maçlarda Doğanspor - Süm- mersporla 1—İ berabere kalmış, Feneryılmaz Halici 1—2, Kara - gümrük de Ortaköyü 1—3 yerimiş- tir. Beykoz- Güneş Taksimde Beykozla, Güneş ara- sında yapılan hususi maç ol- dukça heyecanlı olmuş, — birinci devre Ü—0 beraberlikle bitmiş, i- kinci devrede oyun daha sert ve zorlu olmuş, Neticede Beyko- zun canlı ve güzel oynayışma rağ- men Güneş takımı 1—2 galib gel- miştir. »