A a:—" bir koltuğa uzanmıştı. x& okuyordu. Köpeklerden bi- ayakları üzerine başını yas- ha, tenbel tenbel gerindiler. Son- isi de kıvrılıp yanyana yat- Mürebbiye, Göiyle misafirini - selâmladıktan :'ğhk'lr kitap okumağa ko- İtılar, Ramiz: Niz! trdı: —î Kuşluğun anahtarını verse- kümesleri, evin sağ tara- AĞA duv; ya kaş Bebatla Üüstünden sarmaşık - gibi r sarkmış, kümesin üstünü ” G, mini mini bir havuz içinde ğğ Pa aa. Tümallar d yekIn '*'ılq Bgörünce, evvelâ ortalığı ). *e vererek uçuştular. Son- :.i:hq’" birer yere konarak - sin- o Zaman, Kâmile, kapıyı açtı. A... Kaçacaklar. kolları- başma, di göremiyorum. Siz t nerede? Tüygç Birbirleri ae ."'”t. ka; Bazı xq—ç hdı.: Sedeği, © Fadar düşkündürler g,_:"ul._ delikanlı Esir Kadın Aşk Ve His Romanı Nakleden: ( Vâ- Nü ) HABER'in tefrikası No. 5 Araçanın önünde, Mis Yack- | bükülüşüne bakıyordu. Kâmile, sıkıldı: — Haydi, gidelim artık... Kapıya doğru yürüdüler. 'Turgut, oradaydı. Alnmı par- — İçeri mi girmek - istiyorsun? h:f_iığdı de ayağa kalktı. Deli- | -diye sordu. ikisini de okşadı. Hayvan- Çocuk: — Hayır! -diye başını salladı. Ramiz: — Merhaba, Turgut... Nasılsın yerinden kalkıp ha- | bakalım? — Merhaba.., n Turgut, ellerini pantalonunun cebine sokmuş, iki adım geriledi. erkek biraz bahçeyi do-| Parmaklıklar, alnında penbe izler brrakmıştı. Kâmile, çocuğunun saçlarını okşadı, Oğlancağız, ba- î;nkde ne kadar güzelsi- | şını, annesinin okşayışma uzattı. , Ve onlarla beraber yürümeğe baş ladı. Başınım annesinin elinden çıkmasına çalışıyordu. Evin eşiğinde, Matmazel hay- kırdı: — Haydi, Turgud! İçeri gel... Vakit doldu. Oğlan, bu emre itaat etmedi. Kuş ="d'- Dürdanenin yalısına bi- | Mürebbiye, ayni sözleri tekrarla- duvara yaslanmışlardı. Ora» | dı, Çocuk, kaşlarını çattı. Ramiz, 'âr vazifesini gören bir | gülmeğe başladı. Turgut, ona dik Vardı ki, ta dibindeydi, Bu | dik baktı ve yanlarından ayrıldı. Kâmile: — Çaya dönsek... -dedi.- Zevce niz, herhalde gelmiş bulunacak... Tellerden içeri baktılar. Zarif | Sizi marak eder. — Artık kıskanmıyor. Bönü Heldez izena Yü dey e Yiştirdir “t>77er oti a r — Ne zaman gideceksiniz? — AÂman, bu gidişten bana bah- setmeyin... Aklıma geldikçe öyle korkuyorum ki... — Niçin? — Çünkü yeni baştan hayatımı — Ne metin erkeksiniz. maşal- lah! —Benimle alay etmeyin. Buna sonra sahibe- | hakkınız yok. — Sizi azarlamak hakkımdır, omuzlarıma, Bu esnada, genç ka- | Ramiz... Bir seneden beri karınız N:—"%ııılıhehıh- hastaydı. Burada, onun başmda oturuyordunuz. Fakat mademki artık iyileşti, yeniden hayata atıl- iye ga Yabbi... Ne hoş kadm!,, | malısınız. Burada, sizin için, ya- h.q__'ö:üıudu. Kümlleyi tevi- | pacak hiç bir çöy yoktür!” İştatze Onun tarafndan kı- | tekrar dört elle sarılmalısınız. #onra muhabbeti büsbü- | Yükselmek emelini sizde görür- Genç kadın, elbette, | sem daha gözüme girersiniz. Si- ;.*"'dln daha yükseğine | zin gibi genç ve srhhatli bir adam, “Zzat delikanlının fikri | buranın tenbel muhitinde uzun za man mes'ud olamaz. — Kâmile! Demek ki benim — Ramiz! Size söyledim. Ken- dimden esla bahsetmiyeceğim. Sı- zin dostunuzum. Siz bana düşün- celerinizi anlatabiliyorsunuz. Fa- kat, ben, kendiminkileri size nak- iağn Üat yaşvalarında değildi. Kü | ledemem, Çünkü benim sır - orta- ler da tüneklerde | ğım yoktur ve olamaz. Bundan sokulmuşlardı. | bahsetmiyelim. Siz, bir aileyi ida- ttmışlar, biribirle- | re etmek vazifesiyle mükellefsi- Tıştırmışlar ve dişi| niz, Bu vazifeyi takdir etmeli, ona Wı.'""e oynaşıyorlar, | göre davranmalısınız. “Sizi tanıdığım vakit, yakında patronları olacağınız işçilerle uğ- raşmıyordunuz bile... Gerçi, ente- resan ve hararetli bir gençtiniz... niz kadın olmadığımı anlatarak, HABER — Alışam Postasi | Iİngilterede — yeni ev kanunu (Baştarafı 8 ncüde) ikametgâhm bulunduğu mıntaka- nn memurlarına verilmiştir. Bu kanun lâyihası, yeni evle - rin yapılması, ve dolayısiyle yeni mahallelerin kurulmasını, mak - sada yetecek ölçüde, yeni ikamet- gâühların temin edilmesine — bağlı tutmaktadır. Bundan dolayı ka - mun, Sağlık Bakanlığına ihtiyaç - larını bildirmeleri ve ona göre _de teklif yapmaları için memurları, mımtakalarındaki ikametgâh vazi- yetlerini bir an evvel araştırmağa davet etmektedir. Sağlık Bakanlığı mahalli ihti - yaçların ölçüsüne göre projenin tatbik müddetlerini tesbit edecek- tir, Bu kanuna göre yeni inkişaf sahalarının tatbiki maksadiyle, bahse mevzu olabilecek arsaların satın almması yahud da ypılacak olan yeni evler hakkında bu gibi arsalarım sahipleriyle görüşüp an- laşabilmeleri için mahallt memur- lara kanunla salâhiyet verilmek - (Frankfurter Saytung'tan) İSTANBUL ! 18 Fransızca ders, 18,30 jimnas « tik; Bayan Azâde, 18,50 dans musikisi plâk, 19,30 haberler, 19,40 apor Eşref Şefik, 20 orkestra; plâk, 20,30 Bayan Bedriye Tüzün, Demir Caz, 21,15 son haberler, 21,30 radyo orkestrası, 22 rad. yyo caz ve tango orkestraları 223 Khz. VARŞOVA, 1345 m. 18 Dans musiki, sözler, 19 Haberler, 19,20 Piyano Müuslkisiy 2öykü sözler, 20 Piyano konseri, 20,20 konferans, 20,20 çiter âletiyle konser, 20,485 sözler, 21 köylü şarkıları, 21,45 popüler senfonik konser, edebiyat, reklâm, 23,15 dans. 545 Khz. BUDAPEŞTE, 550 m. 18 Sözler, 18,30 kontrebas âletiyle konser, 19, Sözler, 19,30 arkestra, 20, 15 öperet Les Cloches de Corneville, 22,40 haberler, 23 askeri konser, 24,25 çingene orkestrası, 841 Khz. BERLİN, 357 m. 19 Plâk, 19,35 bahri nmeşriyat, 20 opera operet parçaları, 21,10 Leipzig' - den nakil, 23 haberler, 23,20 Münihten kış sporlar; haberleri, 23,38 musiki pro- gram arası, 24 dans musikisi, İş arıyorum Buharla ve elektrikle — işler makine ve motörlerde ve hava gazı elektrik ve terkoz tesisatı iş- lerinde çalışmak üzere iş arıyo - rum. Adresim Babıâli Cağaloğlu yokuşu Nur matbaası No.33 Ca « Dip.. Aerar ea erıker vereeeenare nn HABER Akşam Postası İIDARE EVİ ISTANBUL ANKARA CADDESI Telgrat Adresli İSTANBUL BABEH Telefon — Vazıt 23879 — Tânrer tAmç -ölenler 63 yaşındaki genç kızla n En genç 100 yaşında ailesi.. 104 yaşındaki Cimi baba ve aileler Yaşadığımız çağların en yaşlı adamı Zaro öldükten sonra, yer- yüzünün her yanında yaşlı adam serisi birer birer kendini göster- meğe başladı. Yaş, gerçekten mühim bir me- sele halindedir. Dün, bir adam, 70 yaşma gel- di mi yaşlı tanılıyordu. Bugün bir adam, daha erken bir vakitte yaş- Ix sayılıyor, tekaüd sırası geliyor.. Zaronun ölümünden sonra, her kesin dikkat gözünü daha çok çek- meğe başlıyanlar arasında, şu 104 yaşında ve hâlâ çalışan İngilize ne dersiniz? - Bu adamın adı Ceyms Maylı- dir. Merdiven yapıyor. Evet, bu kadar yıldanberi mer- diven işiyle uğraşan ve bunu bu kadar ilerlettikten sonra, bu ya - şında bile bırakmağa hiç bir se - beb görmiyen Ceyms, yâahud onu| gitmi herkesin çağırdığı gibi, — kısaca söyliyelim: Cimi, 1831 yılında doğmuştu. Yani, İngilizlerin kra- liçesi Viktoryasınm, kraliçe olma- sından 6 yıl önce... Daha on yaşımdayken, babası - nın merdiven marangozluğu işine| girmiş ve bu işin ustalıklarını öğ - renmeğe koyulmuştu. İşte o gün, bugün o işin başındadır. 104 lük Ciminin ailesi, baştan başa çok yaşıyanlar soyundan.. Ciminin, büyük babası 102 ya- şında ölmüştür. Babası 103 yaşın- da... Annesi ise, tam 100 yıl yaşa- mıştır. Fakat annesi bu yüz yıl i- çinde tam 21 tane çocuk dünyaya getirmiştir. Cimi, sabahleyin saat 6 buçuk- ta kalkıyor. Fakat ortalık loşlama- ğa başlayınca hemen işini bırakı- yor. Çünkü gözleri, eskisi kadar i- yi görmüyor. Biraz yaşlanmış desenize!? İngilterenin Sutamton liman şehrinde yaşıyan bu adam, oranın merdiven ihtiyaçlarından bir ço- ğunu temin etmiştir. Gene birçok gemi kumpanyala- rı için de merdivenler yapmakta- dır. Merdiven yapma sanatmın, yüz yıldanberi hiç değişmediğini söy- lüyor. Merdivenler, hâlâ Ciminin bü- yük babasının vakitlerinde oldu- ğu gibi elle ve ayni biçimde yapı- lıyorlar. Üstünden çıkılmağa başlanan ve boru biçiminde bir gemi merdi- veni henüz ortaya konmadı. Yalnız bunları meydana koya- cak âletler biraz değişti ise, bun-| ların işi karıştırmaktan başka bir| şeye yaramadığını Cimi baba, bü-| yük bir kanaatle söylüyor. İ ABONE şnmi:ı-ı;ı_î $ Do 8 6 12 ayas $ lmnı 120 850 800 1230 KŞ |— Bonebis. 180 dda M0 1616 ILÂN TARİIFESİ ; Tenret İlünlarının satırı 1240 ı İ HKaami Hânlar 10 burüştür. Sahibi ve Neşriyat Müdürü: HASAN RASİM US Banılarfı yeri (VAKTT) SMatbansı basarak, | Sonra, hararetli haliniz delilik de- | ni oldum. Şimdi artık bizi kıskan- faeton'ları sey. | recesini buldu... Tasavvur ettiği- | mıyor. Şimdi artık buradan ayrıl- manız, eski hayatınıza başlama- da, genç | sizi tedavi ettim... Zevcenizi na- | nız lâzım. Ve vücudunun | hak yere istiraba düşürmenize ma | ( Devamı var ) 104 lük Ciminin yüzünde pek kırışık yok.. Hâlâ dik yürüyor. Bir yüz yıl yaşadığına adetâ inanmı- yacaksınız. Yalnız, saçlarının ak- lığı, size uzun bir yaşayış yolcu- luğu yaptığından haber verir. Bu. nunla beraber, kaygusuzluğu, si- ze, onun saçlarma da bakmağı u- mutturacak bir üstünlük halinde kendini göstermektedir. 104 lük Cimi babeyı görenler, böyle anlatıyorlar... Daha otuz yaşındayken başm - dan büyük acılar geçmiş... 1857 Rus savaşında kardeşle - rinden yedisi — soğuk ve açlıktan ölmüşler. Bundan hemen üç yıl sonra, on yedi çocuğundan doku- zu, dört ay gibi kısa bir vakit için- de birbiri ardınca ölmüş.. Cimi ba- ba, bunların — tifo hummasından öldüğünü yazıyor, — ne doktorlar, ne hiç bir kimse, onları bu apansız felâketten kurtaramamış... 104 lük Cimi, “ben, ölseydim, kederimden, ancak o zamanlar ö- lürdüm,, demektedir. Fakat iş bununla bitmiyor. Bu büyük acıya, kendisi daya- nabilmiş olsa da karısı dayanamı- yor. Ve kısa bir zaman içinde o da ölüyor. İşte, sonra yalnız kalıyor. Şimdi Cimi babanın, çocukla - rından yalnız üç tanesi var. Bunlardan biri, tıbkı bizim ko- ca yaşlı Zaroda olduğu gibi 80 ya- şında... O da babasmın izinden iştir. İngilterenin başka bir yerinde babasının gösterdiği ustalık — ve üstünlükle merdiven yapmakta - dır. Kalan ikinci “çocuğu,, 74 ya - şında bir kızdır. Bu da kasablık ediyor. Daha genç denebilecek bir başka kızı da 63 yaşındadır. Bu 63 lük genç kız da babasının yanında yaşıyor, ona bakıyor. Cimi baba, yahud asıl ismiyle Ceyms Mayls, yüz yıl içinde, acu- nun pek değişmediğini söylemek- tedir. ' Fakat tam kırk yıl var ki, Lon- draya, merkez şehre gelmemiş- tir. Gelecek yıldönümünde, bu kırk yıllık bir aradan sonra, Londraya kadar bir uzanmak ve 105 inci yı- la girmesini orada kutlulamak is- tiyor. Oğlu, yanma geldiği zaman - lar, bazan Cimi babayı otomobil içerisine alıb gezmeğe çıkarmak - tadır. Fakat Cimi, hâlâ atlı bir ara » bayı daha iyi buluyor, ve otomo « bilde gittikçe, durmaksızm, oğlu - na yavaş sürmesini öğüt veriyor. Tabii, ne de olsa babasıdır. 80 yaşındaki oğlu, onu, tam bir uy - sallıkla dinliyerek, yirminci asrın çıldırasıya hızmı da feda ederek, yavaş yavaş tarihlik bir kafile ha- Hinde şehrin sokaklarında dolaşı- yorlar. 104 lük ihtiyar, bir 104 yıl da- ha yaşıyacağına inanmış değilse de, her halde ölümü düşünmüyor. Hem, yeni yapılan birçok gemile- re muhakkak surette birer merdi- ven yapılmak lâzım geldiğini ve bunlardan bir çoğunu elbette ken- di yapacağını umuyor. Insanlara bir kere çıkmak,'son- ra inmek, gene çıkmak ve gene in- mek gibi bir çetrefil — seyahatten başka bir şey temin etmiyen — bu gayesiz ustalığı içinde 104 lük Cimi baba, hayatın — sonuna da varmamak üzere — sanatını sanki bilerek seçmiştir. ' YENİ ÇIKTI Komünizm Fiati 50 kuruş.. Tevzi yeri - VAKIT Matbaası