20 Ocak 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

İL MW 4 tün 4 Bir Yol 4 ikincileşrin 1455 5 e Ea am mmm amm — Teknikte terakkiler £& HABER — Akşam Postası 1924 Olempiyadın- rlari imdi. nasıl ritalar şimdi nasıl yapılıyor - daki yoğurt hekâesyi ırılmıyan cam Urur gibi görmek nasıl kabildir! | da bulunan validesinin keyifsizli- Haritanın nasıl yapıldığını bü- iyle burada anlat - — mümkün değildir, alnız şu kadar söyliyeyim ki: Yerin dağlarını, ormanlarını, er göllerini, — ırmakları ve kasabaların yer ve vazi - terini sonra bunların birbirle » ipe yükseklik ve alçaklık fark. doğru olarak gösteren bir viralya haritası yapmak için, bı e düşünebilirsiniz ki, bütün ye üzerinde karış karış | ek bir sürü ölçü âletleri kul. e hesaplar yaparak, aylar- tüçler li Yerin — büyüklüğüne ve | Bak göre senelerce uğraş - Ola” alman neticelri kâğıt ü - | Ba Şizmek lâzımdır. olduğu çok güç ve nazik bir iş bip di irsiniz. Bazan le, “ginlık neticesi olarak çizi- bag a bir yanlış çizgi yahud ta harita pr? bir rakam koca bir tini asını bozmağa, sıfıra epin kâfi gelir, Ta v, $ için sarfedilen pa - tur, ğ haddi, hesabı yok- mi ww. buğün de harita böyle Ölçmek, Yor? Araziyi karış karış Parçaş sbeten ufak bir toprak mak, Kan aylarca uğraş - eyi dolum para dökmek 1 ri t İz bir hale sim kolay ve emniyetli ir za etirilmiştir ki, gayet kr iyı 5 İçinde Kuca bir na” kündi,. dana çıkarmak müm - İzah İN yaz bi topoğrafya harita - için ne dağda dolaş - İka mede, mk Ayrı ayrı o hesaplama - © kadar sadeleşti - beli; uçuyor. o Bu tayyare “ Maki ve mesafelerde husu- ep le bir sürü fotoğrafi - dag yor. Bu fotoğrafiler yı - de Bip, zaman şakuli bakış halin- Bu ei teferrüat beliriyor. üzerinde icab eden rö. kay kam rağ bir fotoğraf çı. “eki; meselâ bir dağın yük . vi, di nasıl belli olur diyeceksi - R bi dk bunun için de stereosco - Wu, eousul kullanılıyor. Bu göre Yapılan' stereofotogra- Yükaeyye etleriyle her noktanın ler İği yani tesviye münhani- bi, hay nelerle çiziliyor ve hiç im olmuyor, ırilmiyan cam a mabillerde tayyarelerde, tig cami lanılan yeni bir çe- w var. Bu camlar kırılmı | n Ma uzaktan bir taş atsa- | bi, Sam çatlıyor, fakat hiç Bengi olara aiiyor. Bunun ns- Yop da bir sakatlık olmu Bu iz my olma, bizim bil - iş Yalaz an bir şey sellülaig iz iki katın arasm - Bu in vardır. vidin iki yüzüne hu- Hissediyorum, Yu | * Dönen şeyleri susi bir macunla camlar yapıştı - rılmış olduğu için kılırsa bile siç- ramıyor. Ossiloskop Bazan bir cismi, hareket ha - linde iken görmek lâzım gelir, Fa- kat cismin hareketi hızlı ise göz bunu görmez. Meselâ bir vantilâ- törün yahut bir tayyarenin perva nesinin o hızk dönerken One hale girdiğini doğrudan doğruya görmek kabil değildir. Bazan bir makine işlerken bir tarafı vurur, hangi noktanın vurduğunu anla - mak için makine durdurulur, fa - kat makine durunca vurma kesi- lir. Şu halde ne yapmalı ki, cismi sükünet haline geçirmedn gör - mek mümkün olsun, Bunun için bir âlet yapılmıştı. Buna oscilloscop deniyor. Ossi- loskop âletlerinin esası belli fas lalarla hareket eden cisme o cis - min hareketine uyğun olarak ışık vermekten ibarettir, Farzedelim. Dönen bir vantilâtör pervanesi - ni görmek istiyorsunuz. Ossilos- cop ovantilâtör (o pervanesinin belli zaman içindeki Odönüş sayısına uyğur olarak ayar edilir. Öyle ki, pervane seçtiğimiz bir noktaya geldiği zaman ossilosko- bun lâmbası yanar, fakat o nok - tayı yarım milimetre geçince sö - ner, pervane dönüp tekrar o nok- taya gelince limba gene yanar. Bu suretle siz pervaneyi (o birbiri! ardınca yalnız bir noktada gör - düğünüz için onu durur gibi gö - rebilirsiniz. Bir sinema (o makinesinden de durmadan bir sürü resimler geçti- ği halde onları birlik resim gibi görmenin esası aşağı yukarı bu - dur. Yalnız bu işi (Oher lâmba ile yapmak mümkün değildir. Çün- kü her lâmba çok çabuk sönmez, sönse bile kızıllığr devam eder. O sebepten bu iş için (o büyük bir hızla yanıb sönen ve söndükten sonra hiç bir iz bırakmıyan husu- si lâmbalar yahud opturateur de- nilen perdeler kullanılır. Meselâ dakikada 3000 defa dönen bir pervane kanadına ya - zılmış olan bir yazıyı bu âletle o- kuyabilirsiniz. Fahri Fuad Sultan Ahmed Uçüncü Sulh Hukuk 'ahkemesinden* Mahmutpaşada (27 No. Ir manifatu racı Antiraniğin Roza hanında çavuş oğlu Raver ve Fanilâ ve Çorap fabri. kasında müstahdem ve Nuruosmani « yede Küçük Nuruosmaniye apariıma. nında (7) No. da ikamet eden Hayati aleyhine açtığı (68) lira alacak dava. sından dolayı Hayati tarafma gönde- rilen dava zabıt suretinin zahrındamü başiri tarafmdan verilen meşruhatta bir sene mukaddem mezkür fabrikayı terk ve apartımanından dahi çıkıp bir semti mçehule gittiği ve ikamet - gühının meçhul olduğu anlaşılmış ve ilânen tebligat icrasına karar © veril. miş olmakla mahkemece tayin olunan 12 —1—95 tarihinde mahkemeye gelmemiş veya müsaddak bir vekil dahi göndermemiş olduğundan hak- kında gıyaben muhakemenin devamı- na karar verilmiş davacı davasını se- netle isbat edeceğini beyanla mahke- meye ibraz ve inkârı halinde istiktab ve tatbikat ve yemin teklif etmiş ol- masına binaen mahkemece (Hayati hakkında bunlardan bahisle sıyah ka rarı yazılmasına karar verildiğinden ve mahkemece tayin olunan 5 —2.— 935 tarihine müsadif Salı günü S. 10 Londra şehrinde ge- girmekte olan atletizm fenerasyo- nu reisi gazetesine gönderdiği ge-! zinti mektublarmın birinde yanın ği üzerine Lofdrada yoğurt ara- dığımı, bir Rum lokantasında bul- duğu yoğurdu lokantadan yanlış yere gönderdikleri için bir hayli aradıktan sonra nasıl ele geçirdi- ğini yana yakıla anlatıyor!... Bu yoğurt hikâyesini okuduk - tan sonra bundan tam on bir sene evvel 1924 Paris olempiyadında iken benim başımdan geçen bir yoğurt işini hatırladım. Olempiyad müsabakalarında 800 metreyi koştuğum gün o bir hayli yıpranmış, iki gün sonra ko- şacağım 1500 metre için nasıl ya- rışacağımı bir türlü aklım almr- yordu.. Mide adelâtım teker teker ağ- rıyor, yemek namına bir $ey yiye- miyor, yalnız fazla harareti teskin gayesiyle çatur, çutur buz yiyor - dum. Yarış günü geldi çattı.. Antre- nör Tobin yoğurt (o yemekliğimi söylemişti. Bizde evvelen fede - rasyon reisimiz ve şimdi Londra - da annsine yogurt arıyan Feleğe söyledik.. Peki, dedi... Sonradan öğren - bilmem hangi arkadaşın delâleti- le iki kâse yoğurdu kolaylıkla bul- duk... Kanımızın deli zamanı olduğu için akşam yemekte reise yüklen- dik.. O da bize hiç olmazsa birkaç gün evvel haber o vermekliğimizi söylediği zaman. gülle kaldırma şampiyonu Cemal “Yoğurt yemek elbise sipariş eder gibi bir şey mi- dir,, diyerek takılmıştı!... On bir sene evvel bana Paris- te yoğurt yok diyen reisin Lond- ra sokaklarında fellek fellek yo- ğurt araması bana “evvelâ can, sonra canan,, meşhur sözünü ha- tırlattı!... : 400, 800, 1500 rekortmeni Ö. Besim Koşalay İRADYO | Bugün İSTANBUL: 18; Tokatliyan otelinden transmisyon: çay santi: telsiz caz, 19: Jimnastik; Selim Tarcan, 19,30: Haberler, 19,40; Tiyatro mu- sikisi, 20,40: Havayan kitar, Zekeriya vo ar“ kadaşları. 21,15: Son haberler. “borsalar. 21, 30: Bayan Emine İhsan şu radyo ve tango 13: Dans. — Sözler. 19,45: Konferans, 20: Hafır rrusiki, 20,48: Sözler, #1.: Sentonlik or- İİ! * p, kesten konseri, 21,40; haberler, 21,55; Ne- geti neşriyat, 22,25: Budapeyteden nakil, 28: Sözler — Keklâm. 23,45: dana, BASKhz. BUDAPEŞTE, 550 m, 18: Çift piyano konseri, (Odincar halk şar w radyo piyesi, 245 operet havuları, 22,06 orkestra konseri, 22.35 spor, 2345 konserin devamı, 23,15 haberler, 23.40 plâk. mn amam onda mahkemeye bizzat gelmesi veya bir vekil göndermesi aksi takdirde gı- yaben karar verileceği İlân makamı - na kaim olmak üzere ve tarihi ilân. dan itibaren beş gün zarfında Hiraz etmediğinde mahkemeye kabul'olun - mıyacağı İlân olunur, © (3808) Her parçası ayrı bir beyecanla okunacak macera kıskançlık, kuvvet, aşk ve seyahat romanı Tefrika No.143 — Hele avın sonuna erelim; ta- şıtması kolay, dedi. Filhakika o gün avlanan hay- vanların adedi onu geçmişti. Akşama doğruydu... Uzaklara açılmış olan bir gruptan ayrılan bir yerli koşarak reisin oğlu yanı- na gelmişti. Nefes nefese idi. Çok heyecanlı konuşuşundan (Murad fevkalâde bir hâdisenin geçtiği - ni anlamakla beraber bunun neye dair olduğunu kestirememişti . Yerli sözünü bitirdikten son - ra reis oğlunun £ yüz çizgilerinin karışması, alacağı haberin ehem- miyetini gösteriyordu. Reis oğlu yerlinin anlattıkla - rınm Murada anlatılmasını işaret etti... Hâdise şuydu: Haberi getiren yerlinin bu - lunduğu gruptan biri koştuğu bir anda birdenbire önüne çıkan bir uçuruma yuvarlanmış ve düşmüş- tü, Yerlinin öldüğü muhakkak ol- makla beraber, cesedinin çıkarıl- ması için uçuruma inmenin im - kânsızlığından bahsediliyordu. Reis oğlu hâdisenin geçtiği ye- re gitmek için ayağa kalktı. Murad ve orada (e bulunanlar da onu takib ettiler. Hâdisenin geçtiği yere geldik- leri zaman da, buranın cidden ta- rif edildiği gibi korkunç bir uğu * rum olduğunu gördüler. Üç yüz metreden daha derin olduğu anlaşılıyordu. Kayalar arasında fışkıran ko- caman kocaman ağaçlar, uçuru - mun dibinde ufacık ufacık görü - nüyordu. Bu kadar derin bir yere düşen insanın sağ kalacağma hükmet -| mek imkânsızdı. Reis, bu yerin bu kadar fena olduğunu görünce : . | Hizalanında yaldız işaret: olanlar üzer- etinde 19 -ide muamele görenler- dir.) Rakamlar kapanış flatlarını gösterir ———— BORS | — İmkânsız, dedi. Sağ kalma « sına imkân yok.. Yanımda bulunanlar, ürkek bir halde reisin oğlunun bu sözünü tekrar ettiler. Reis oğlu az sonra ilâve etti: — Aşağıya inib arkadaşı al - mamız lâzım. Etrafı araştırdınız mı, inecek bir yer var mı? Ufak boylu, geniş omuzlu, sert adeleli biri cevab verdi: — Hayır, her yeri dolaştık; i- necek yer yoktur. — Ohalde ne yapacağız? — Yalnız az ileride bir yer var. Üç adam boyu bir iple aşağı in - menin imkânı bulunursa kolayca uçurumun sonuna varılabilir. Reis oğlu söylenen yeri görmek için açıldı ve kalabalık da arka- sını bırakmadı. Filhakika üç adam boyu aşağı inebilseydi, kolaylıkla uçurumun sonuna varmak kabil olabilecek- g Evvelâ bir vahşi, sağlam oldu- ğunu gördüğü bir köke sıkıca ya» pıştıktan sonra kendisini aşağıya sarkıttı; bir başkası onun vücu - dundan ayaklarına kadar sarktı ve bunu bir üçüncüsü takib etti.. Aşağıya doğru sarkan biribirinin ayaklarımı sıkıca tüten yerlilerin kurdukları bu köprü (üzerinden daha beş kişi sarkarak uçurumun dibine inmiye başladılar. (Devamı var) Halkevinde konferans ve temsil Yarın saat on sekizde Halkevi merkez salonunda Ortaköy Şifa Yurdu sahibi Dr. Ahmed Asım ta- rafmdan (Milli savaş ve soysal yardımda kadına düşen vazife - ler) hakkında bir konferans veri - lecektir. Gene yarın saat yirmi buçukta Halkevinin Tepebaşındaki Be - » Viyapı 1, —ş ”,— | 4, *# Yokohama 35 — Ats 04n, — * Mecidiye 42 m “İn Raninor o *40 — Çekler (kap. sa. 16) » Londra 6080 fe Stokhim Alas » Nevyork 07907) Viyanı 42775 * Paris 1203 |ş Madri 3.1995 » Milâso 94667) Berlin 19745 » Brökse' * Ati 4068 4,2509 29018) Varşova 620782) & Budapeşte # Cenevre © 24466) 4 Bükreş 9,0925 » Solya 0703 İş Beler 850404 » Amsterdam 1.1747) Yokohama o 47874 * Prag 189875) 4 Moskova 1091. — 210 15,59 6314 « Merkez Bankası »1083Türk Bor. 3090) Elektrik —.—| » . MN SASOİ Tramva, 31,75 « 1129.) Ruhum 1180 o. İstikrizDahilt 1 94,95) « Anadolu! /» Ergan! istikran 97.—|e Aradota il 1928 A Mİ, —0o) Anado Raddar —00l Hümessii 4 #145 ra 46,— 42.80 # Mart .8. —ği » Berlin “.,— » Varşova a, — | « Budapeşıe tâ, — l | tavir), yoğlu kısmında temsil şubesi ta - rafından (İkizler) piyesi oynana - caktır. Bu konferans ve temsil her- kese açıktır. Davet 23 — İkincikânun — 1935 Çarşamba günü saat 19 da Beşiktaş jimnastik klübü müessisleri heyetinin 935 sene si ikinci toplantısı Beşiktaş Cümhu - riyet Halk Fırkası Kaza merkezinde yapılacağından müessis âzanm gelme lerini dileriz, Beşiktaş Klübü Başkanlığı ME Beşiktaş jimnastik klübünün yirmi beşinei senesinin bitimi ve futbol ile eskrimlerde Türkiye birincilikleri ka» zanılmasını kutlulamak üzereZi — 1 — 935 Perşembe günü akşamı Pera- palas salonlarında tertib olunan sü- vârede bulunmak İçin üyelerimizin davetnameleri almalarını dileriz. Beşiktaş Klübü Başkanlığı Satılık Ev 4 O Süleymaniyede kayserili Ahmed paşa caddesinde yağlı boya üç kat. H i# ie ve yedi odalı bâhçeli bir ev satı. fl & lıktır. Taliplerin Yüksek Iktisat ve Hi Ticaret Mektebi birinci sınıf tale ğ 5 belerinden Bay Saime müracaat. # ları,