Avpad casus yakalandı Bir kurşun kalemi ağırlığında bomba taşıyan casuslar! HLA A Eskişehir artı Son aylarda Nevyork'da Riçard V. Roven isminde bir muharrir tarafın - dan “Casuslar ve gelecek savaş,, adlı bir kitab yazılmıştır. Amerikada büyük bir alâka uyan * dıran bu kitab hakkında — Amerikalı münakkidlerden Mordavant Hol şu yYazıyı yazmıştır: “İster para kazanmak için, isterse Yürdseverlik gayretile olsun casus * Tuk eden bir çok kimseler vardır ki düşman tarafının faaliyetini gizlice anlayabilmek için her türlü fedakâr- lıklardan çekinmezler. Önümüzde bir savaş çıkacak olursa o zaman bu es - rarlı adamların faaliyeti eskilerin- den daha müdhiş olacağı şüphesizdir. Bu kadınlarla erkeklerin önümüzde . ki herhangi bir savaşta yüklenecekle- ri vazife ve mes'uliyeti büyük savaş. takinden pek fazla olacaktır. Bu mevztı Üzerinde büyük bir sa - lâhiyet sahibi olan Riçard Roven, yaz dığı bu kitabta tek bir yıl içinde ca - susluk yaptığı için yakalanan, muha- keme ve mahküm edilenlerin Avrupa- da 600 kişiyi bulduğunu yazıyor, Kitabta bu adamların işlerini yü - rütebilmek için ne gibi çarelere baş vurdukları, kimsenin şüphesini davet etmiyecek sürette ne gibi silâhlar kul Tandıkları anlatılryor. Muharrir diyor ki: “1919 yılımım ilkbaharında — Ameri- kâa kimyagerlerinden Prof, Levis, Le- vist denilen bir nevi zehirli madde | keşfetmişti ki bundan üÜç — damlanın deri üzerine damlaması bir İnsan öl » dürmeğe kâfi geliyordu. —— Içİnde humtfddeden — buburütü Bir | bomba Batladiifi Taman 600, 800 met - re içindeki bir infilâk sahasmdaki a - Casuslar konserva — kutularının kapaklarının iç yüzüne işaretler koyarak mektuapla "mışlardır. damları öldürmeğe kâfi geliyordu. — | Gene bu kitabta iddia edildiğine Köre, 1918 senesinde merkezi Avrupa devletleri mağlüp olmasalardı, gizli | Aajanlar vasıtasile Fransa ve İtalyada | bir takım sari hastalıkların mikrob . lart aşılanacal: ve büyük bir felâket vukua gelecekti. O zamanda içinde kolera mikrobu bulunan mürekkebli kalemler düşman memlekete sevkedilmeğe hazırlan - mıştı, O zaman böyle şeyler yapıla - bildiğine göre gelecek harplerde daha müdhişleri yapılması da gene bu ki- tabta mümkün görülmektedir. Bundan başka bir kurşan kalemi ağırlığında bombalar da yapılmıştır. Büyük savaştaki casuslarla muka- yese edilecek olursa eski savaşlarda- ki casusla* centilmen âdamlar sayı - Tabilirler. Şimdikilerin işledikleri ci- nayetler sayısızdır. Bu kitabta, büyük savaşta çalışmış kadımlı, erkekli bir çok casusların hi- kâyeleri, gösterdikleri yüksek - cesa - Tet ve etir'et de anlatılmaktadır, Büyük savaeta, casusları idare e - :::ı!e'î— bunlar kendilerine ne kadar h 'h'"'meı etmiş olurlarsa olsım- > Bir kabaha: işledikleri, sadakat - — | altına 1600 harf yazmşğa muvaffak gin kanadları üzerine istediği işaret ten uzaklaştıkları takdirde şeflerin onları ortadan kaldırmaktan çekinme dikleri çok görülmüştür. Hele bu u - sul para kazanmak için casusluk eden ler için daha ziyade tatbik olunmuş - tur. Para için casusluk edenler, ne ka- dar kurnaz ve usta olurlarsa olsun - lar, bunların sırf yurd sevgisi yüzün- den casusluk eden Alis Dübua, Leoni Van Hut gibi fedakârlık göstermedik leri muhakkaktır. 04)9Y0PJO Vi 4 Casusların bir posta Ppulunun ar kasına bile şifre yazdıkları olmuştur! Kitabta, Almanlar tarafından ca - sus elarak kullanılan sarışın Lehli kadın, Maria Sorel'in heyecanlı hikâ- yesi gayet güzel yazılmıştır. Bu ka - dın, savaştan Önce de Almanya hesa- | bma casusluk yapmakta İdi. Bu ka - dın, ilerliyen Almanların karşısında cabuk bir ricat yapmak mecburiyetin de bulunan bir Rus zabiti tarafından hiç bir muhakeme yapılmaksızın asıl- mıştır, Kitabın muharriri son sayaşta ca - susların haber ve emir göndermek için baş vurdukları mahirane usuller den de bahsetmektedir . Bunlardan bir tanesi yapıştırılmış olan posta pullarının altıma yazı yaz- maktır, Bir casus, mektub pullarının olmuştur. Bu hüneri Pol Bernard is- minde bir harita mütehassısı göster - miş ve pulu Alis Dübua'ya göndermiş tir, Bazı casuslar da icinde su ve balık bulunan tenekeleri göndermek sure - tile muüyyen bazı şahısların hare'nt- leri hakkında birbirlerine haber sal - mışlardır. Bir posta pulu kolleksiyonunun ar- zu edilen şekilde tanzimi suretile de bir filonun gemileri hakkında isteni - len haberler gönderilmiştir. Bu kitabta yazıldığıma göre bir ca- sus, bir köpek meraklısı gibi yaptığı Bir kelebeğin incecik kanatları üzerine şifre yazılabileceği ca- suslardan başka kimin aklına gelir? bir kelebek kolleksiyonunda kelebe - leri ve hattâ haritaları resmetmiştir. Bir başka casus da büyük savaşta konserve kutularının Üüst kapağının altına istediği alâmetleri yapmış — ve öylece göndermiştir. Bu kitabta, gelecek savaşlarda her halde bu faaliyetin, eskisinden daha ziyade artacağı iddia olunuyor. | fakirler bir hapla altı ay tok du - şehri,, değildir! Bir memurun hatası - Gece hayatı - Mektepler - köylüler okumak ihtiyacında .. - Bekâr tale Eskişehir, 30 (Hususi) — Es - | kişehire tayin edilen bir hükümet (— “Orada sıtma çoktur. — memuru: Çocuklıım var.. Gidemem!,, di - yerek istifa etmiş. Bu haberi Es- — kişehirde hayretle karşıladık ve o memura, anlayıp dinlemeden is - tikbalini ayaklar altına aldığı için doğrusu çok acıdık. On, on — beş sene evvel bu endişe belki — varit olab'lirdi. Fakat, bugün Eskişe- hirde sıtma vak'ası yoktur. Etraf- taki köylere gelince: (Sari hasta- lıklarla ve sıtma ile mücadele he- yeti) dört beş seneden beri hum - malı bir faaliyetle çalışmaktadır. Daha iki sene önce civarda açılan (Kör Hasan) ve (Kumarcı) ka - nalları bataklıkların kurumasıma ve sıtmanın kökünden kurutulma- sına yardım etmiştir. Bu kanalla- rr, mücadele heyeti, köylünün yar drmile açmağa muvaffak olmuş - tur. Bugün (Eskişehirde sitma var dır!) demek, memleketi yakın - dan tanımamak - ve yıllardanberi sarfed'len emekleri görmemek de mek olur ki, bune hakikati inkâr derler. Belediyemiz şehir ortasından geçen (Porsuk) dereşinin etrafını b'le temizletmiş ve şehire faydalı bir şekle sokmuştur. Elektrik fab- rikası, değirmenler Porsuktan iş - tifade ederler. Eskişehirde gece hayatı Kış gelince memurları saran en dişe, gece hayatının olmamasıdır. Akşam güneş batınca şehirde ha- yat söner, Porsuk oteli ve caddesi üstündeki bir kaç kahvehanode görülen kalabalık, memur ve zabi tan kesafetinden başka bir şey de ğildir. Akşam olunca herkes evle- rine çekilir. Sokakları korkunç bir sestizlik kaplar. İtşe bizi sikan — sıtma değil — bu sessizliktir. Ne zaman bir temsil heyeti gelecek diye herkes gözünü İstanbula çe- virir. Allah razı olsun Raş't Riza ve arkadaşlarından. Senede bir i- ki defa şehrimize gelir beş on tem sil ver'r ve bizim bir senelik - ti - yatro İhtiyacımzı bir kaç gün için de tatmine çalışır. Hindistandaki rurlarmış. Biz Eskişehirl'ler de | tıpkı Hindistan fakirleri gibiyiz.. Bir kaç temsil ile bed'i zevkleri - miz lâakal altı ay müddetle tat - min ediliyor! | MEKTEPLER Maarif heyet'miz de geceli gün düzlü çalışmaktadr. llk mekteple- rin sayısı gittikçe artmaktadır. Halkta ve bilhassa köylerde oku - ma hevesi uyanmıştır. Köy mek - teplerimize tasavvur ed'lemiye - cek bir rağbet vardır. Köylü ço - cuğu “adam olmak,, , “zengin ol - mak,, için okunmaktan başka çare olmadığımı anlamıştır. Dün Kör Hasan kanalmma yakın bir köyden geciyorduk. Araba - mizin yolunu kesen ki köylü ço - cuğu bizden gazete sordu. Yanı - N Eskişehirde mızda beş gün evvelki (Kurun) ğazetesi vardı. Uzattık. Çocuklar gâzeteyi ellerine alır almaz: — Bu gazete yeni çıkmış olma- . Diyerek sayfaların çevirmeğe başladlar. Çocuklara (Vak't) gazetesinin adını değiştirdiğini söyledik. Görüyorsunuz ya!.. On yaşında ki köylü çocuğunun zekâsı, İstan- bulda çıkan yen! bir gazeteyi ve - yahut adını değiştirdişini kolayca sezebiliyor. Sonra (köylü neden okumuyor?) diyoruz. Köylüyü o- kutmak iç'n gazete ve ucuz kitap gönderen bir teşkilâtımız yoksa, bu kabahat köylünün müdür? Geçen yıl İcişleri Bakanımızla Kültür Bakanlığı birleşerek köy- lere gazete ve ucuz kitap gönder- Mmenin yolunu arıyacaktrı. Bu 'ş kurcalansa memlekete ne büyük hizmet edi'miş olur. Eskişehirde yol Şehrimizin — dertlerinden biri de, şeh'r icindeki yolların çok bo- zuk olmasıdır. Kış geldiği zaman dağ eteklerinde oturan esnaf ve memurların işlerinin başımna cok çamurlu yollardan gecmesi ve ak- şamları karanlıkta evlerine döner ken fenersiz yollardan yürümesi insana usanç veriyor. Belediye iki ucunu bir araya getirip te halkı çamurdan ve karanlIktan kurtar - mıağa teşebbüs etmiyor. Vali İsmail | Hakkı ve beledive reisi Kâmil bu beler pansiyonu Kumarcı kanali.. | işlerle zaman zaman meşgul — ol- muşlardı. Biraz da zenginlerimiz yardım etseler, belediye yeni ge - lir kaynakları bulsa da şu işleri bir an evvel başarsa, Eskişehirin kenar mahalleleri karanlıktan ve oymurdan kurtulmuş clurdu. İ Bekâr talebe pans'yonu Bekâr talebe — pans'yonunun mevcut bekâr talebeye kâfi gel - mediğinden şikâyet edilmektedir. Vilâyet'miz Kültür — çev'rgeninin bu işle yakından meşgrul olmasını ve yatakların arttırılmasını mu - allimler de lüzumlu görmektedir. Eskişehirde yeni brr (Amatör- ler Birliği temsil heyeti) nin ku - rulması düşünülüyor. Bu kurum canlanırsa, Eskşeh'r şenlenecek « tir. . * Çorum hap'shanesinden kaçanlar Geçen sene Çorum bhapishane- sinden kaçan Memo, Çello, Allo ve Misto isminde dört şakinin | Amasyanm A'andağı ormanında gizlendikleri haber alınmış, ken dilerinin yakalanması için yüzba- şı Fuadın kumandası altında bir müfreze gönderilmiştir. ı Müfreze şakileri sarmış, ve çarpışma başlamıştır. “Yüzbaşı _' Fuad bir kürşun isabetiyle yana: ğından yaralanmıştır. Çarpışma neticesinde Memo ve Çello öldü . rülmüştür. Üç jandarmamız ya- jrılınnıth. Yaralılar Amasya hastanesine vetirilmislardir.