10 Aralık 1934 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

< N0 Birinei Kânım 1934 ” a & ea Haftalık iktisadi icmal: — Ulusal ökonomide iyilik £ Almanyaya ihracat Si E'YĞ HABER Iîıım Postııı aa | hç 1932 yılmdan beri ökonomik iş- dllılîı “Zin memleket — menfaatine t olgun bir şekle girmesi için î:'_(hükümet) tarafından alman ıı"'ıel'îı'ı müsbet neticeleri elde ımeğe başlanmış ve 1933 — 34 M . İ senesi içinde hemen bütün Ki "“ı ökonomi sahasında faaliyet hugelll' artmıştır. Yaban memle- erde ökonomik buhranın tesi- 'üg,uı"ı her yerde kötüleşirken 4| | *Mizde görülen salâh çok mut- ' bir hâdisedir. hiıınu“ı ökonomideki salâhr tes - *tmek ve ortaya koymak için a I:'"lt usul devlet varidatınm huuhelıf nev'lerini ehemmiyet ba- dan son sene'er zarfinda mu Iİ Yue elmektir. Eğer devlet vari- | ,nda, vergi nisbeti çoğaltılma- ” du' bir artma görülüyorsa bu hal %'ıî piyasada işlerin z'yadeleş- ı, ' Sini, halkm satm alma kudreti- ;:n?uksnldıgın ve netice itibariy- # || ”tnel (umumt) refaha doğru . ildiğini gösterir. Devlet varida- K tij ticari p'yasa ileçok yakm- *l îh!:ı alâkadar olan kısrmlarından, ». sarlar geliri şubesinde tespit — âı'n neticeleri tetkik edel'm: # | “isarlar umum idarsinin son 4 , #zarfınmda devlet bütcesine ver- Üıı Para şöyle hesap olunmakta- 1930.31 36.293.000 T.L. 1931.32 32.920.000,, 1932.33 29,598.000 ,, 1933.34 30,276,000 ,, Şı.ı rakkamlardan anlaşılryor- “hhisarlar varidatı 1932 - 33 se- ide buhranım tesiriyle en aşa-| dde dusmuş fakat geçen malf ;? en itibaren vaziyet düzelme- ış ve gelir artmıştır. Bu ı.htma Nisbeti içinde bulunduğu- ) * 1934 35 mali senes'nin ilk al- , lyı zarfında daha büyümüştür. » Yis 1935 de geçen seneye na- ı n daha bir ilâ bir buçuk mil- 9h İiralık bir fazlalık elde edile- Ii oranlayabilir'z (tahmin & 'bl ır F Ükomk faaliyetin salâha doğ- .,ı'tt 'ğini tespit için devletin ida ıqD i bir ticaret şubesinin Dev- 'h €miryollarınnı son senelerde- idatını ölçelim: vi syolcu nakliyat hasılatı. 1930-31 4,810,000 T. L. ı 31.32 4,331,000 ,, 1932233 3,851,000,, D 33.34 4,129,000.. 1 Eşya nakliyatı hasılatı , 930 31 8,053,000'T.L. ' *131 32 9,321,000 ,, ' —lâîî 33 7,532,000 ,, B 34 9,652,000,, &i N statistiklerden de anlaşıla- ; gıı31 1932 . 33 senesinde en az d"h. tlde ederek buhranın en had "“ yaşamış bulunuyoruz. 34 senesinde yolcu ve bil- *$ya nakliyatmda görülen ; ik Ulusal ticaretin mutlu bir .<| 'l:te; doğru gittiğini göster- b ir, Lt?nd âresinin genel işletme hası- 3A son iki sene zarfında gö- d 2 Milyona yakın artma bu | n tekit etmektedir. | Iau &t Demiryolları ve liman- 530 Benel işletme geliri. . 8) “31 14,032,000 T.L. ' 193 5 hıl al *vlet Demiryolları ve Liman- 12,453,000 ,, Devlet varidatınm ticari faali- yet azalıp çoğalmasını takip eden ve bu hâdiseden derhal müteessir tik. Bu tetkikimizi biraz daha de- rinleşdirerek vardığımız neticenin yani 1932 - 33 deokonomik buh- ranın en dad devresini atlattığımı- zın, daha esaslı tespiti için ayni seneler zarfında gümrük varidatı- mızı tahlil edelim; Genel Gümrük Geliri 1930-31 67,303,000 T.L, 1931 -32 50,866,000 ,, 1932 -33 48,109,000 ,, 1933434 50,068,000 ,, Genel varidatın bu kısmında da en aşağı yekün 1932 - 33 senesine isabet etmektedir. Hesabatı tespit edilen son mali senede (1933;- 34 de) evvelki seneye göre 2 milyon liralık bir artma görülmektedir. Türkiye okonomik buhrandan en az müteessir olan memleketler içindedir. Buhranın en büyük ga- ilelerinden biri işsizliktir. Türkiye- de kurulmuş mühim sanayi teşki- Tâtr olduğu halde işsizlik yoktur. Ülkemizin müteessir olduğu cihet zırat mahsul fiyatlarındaki fiyat düşkünlüğüdür. Hükümetin son iki sene zarfında aldığı ciddi ted- birler ve dünya piyasasında bu maddeler fiyatlarındaki görülen nisbi salâh hallolunmuş gibidir. Geçen aylar zarfında İzmir, İstan- bul ve Karadeniz limanlarından yapılan üzüm, incir, tütün, fındık ve yumurta ihracatında geçen se- neye göre yüksek satış fiyatları İktisadi kalkınmamıza başka bir delil olarak son senelerdeki ih- racat fazlalarrmız dolayısıyle Cüm huriyet merkez bankası elinde top lanan mühim döviz yekünunu gös- terebilir. Son dört sene zarfında kambi- yo piyasasında döviz arzı mütema diyen talebden fazla olmuş ve bu | fazla Cümhuriyet Merkez Banka- sı tarafından satın alınmıştır. Ban- kanın elindeki döviz (ecnebi mem leketlere karşt alacak) mikdarı Eylül 1934 sonunda 541 milyon fransız franğına vasıl olmuşdur. Altına tahvil olunan bu yekünun muhtelif kısımlarınm kaynağını şöyle tespit edebiliriz: Cümhuriyet Merkez Bankası dö- viz portföyü. Fransız frangı hesabiyle Bank: Konsorsyomundan 60 milyon. 1932 de satın alıman 140 ,, 1933 de satın alınan 226 . 1934 de satın alınan MizZ., Yekün 540 ,, Bu hesap yaban memleketleri mer kez bankaları tarafından, kliring fazlası idhal edilen Türk malları bedeli olarak, Cümhuriyet Merkez Bankamız matlubuna geçirilen döviz mikdarını ihtiva etmemek- dedir. Almanyaya ihracatda zorluk: Geçen sene Okonomi Bakanı- mız Bayan Celâl Berlinde bulunur ken Alman meslekdaşı ile beraber Türk — Alman ticaret anlaşma- sınr imzalamıştı. Bu anlaşmaya bağlı kliring (takas) hükümleri son sene zarfında Türk — Alman ticaretinin her iki memleketin : 32 15,102,000 ,, '34 14,828000., olan iki mühim kısmını tetkik et- | velde edilmiştir. —— ——— —- -j menfaatine uygun bir şekilde inki- SrRoibaro haü isesiyle alaıza(ı aokuz zenci malıkemeye gaturuluyar. Amerikada lmç adeti Kırk bir yılda 4250 zavallı parçalanarak öldürülmüştür. Bundan dört beş sene kadar ev- vel, Amerika hükümetinin şimal mıntakasında Skottbaro şehrinde dokuz zenci, iki beyaz kadına ta- arruzdan dolayı idama mahküm edilmişlerdi. Halbuki hadise şöyle cereyan etmişti:; Hayvod Patterson isminde bir zenci, arkadaşları ile beraber trende seyahat ederken, meslek- leri pek te ciddiyetle söylenilemi - yecek iki beyaz kadma aynı kom- partırmanda tesadüf etmişti. l Beyaz kadımnlar, zenciye işaret etmeğe başladılar. Zenci gençti ve bir zenci güzeli idi. Kadımnla - rın davetine mukabele etti ve an- | laştılar, mutaassıp Amerikalılar görmüş ve ' beyaz kadmları tevbih etmışlerdı. | Bununla da kalmıyarak ve beyaz | bir kadının siyah renkli bir adam - : le münasebetlerde bulunuşunu fe- | ber cinayet telâkki ederek, zen- | cileri bu kadınlara taarruzla itti- J ham ettiler ve dokuz zenci idama dilmek korkusu ile ittihama işti - rak ettler ve dokuz zenci idama mahküm edldi. Zencilerin avukatı Layboviç. isminde biriydi. Beyaz bir in- sandı. Bununla beraber bu hak - sızlığa ve vahşete tahammül ede- | medi. Kararı temyiz etti. Âme- rika münevverleri arasımda “Tinç,, aleyhine büyük bir cereyan uyan- dırdı. Arada, beyaz kadınlardan | birisi, Rubi Bates de işliyeceği haksızlığın ve cinayetin büyüklü- ğünü anlayarak nadim.olmuş, ilk ittihamımı geri alarak zencinin ve arkadaşlarının hiç bir kabahatleri olmadığını, münasebatin kendi davetleri üzerine başladığını iti - raf etmişti. Fakat öteki arkadaşı itiraf etmediği için ve ilk ittha- mında ısrar ettiğinden temyiz mah “ Yalniz, Bu münasebeti bazı | .Zenci Hayvud Gaterson muhazemesi esnasında, uğur elinde bir at nalı tutmuştu! olı_ıraâ | olduklarına kanaat i getirmiştir.. |Fakat... Söylediğimiz gibi, zen -« / ciler hapiste kalmakta devam edi- yorlar. Ve her an, hallım ani bir hücumu tehlikesine maruzdurlar. Bu hadiseye Skottsboro hadise Ü si demlıyor. Ve Amerika için hıç /|te iyi bir hadise olarak anılma - ü maktadır. üueıâ zencileri itham etmişken sonra ifadesini tekzib eden Miss Rübi Beyts. kemesi bir türlü beraat kararı ve- | |rememiş, yalnız idam kararmı | nakzetmişti. Bir kaç kereler halk, zencileri linç etmek için hapishaneye hü - cum etmişti. Fakat zenciler mu- hafaza altında bulunduruluyordu. Kurtuldular. Bu muhakeme o zamandan bu güne kadar hâlâ devam etmekte- |dir. Zenciler hâlâ mahbustur. A- merikanım münevverleri masum Zaman zaman Amerikada hal- km, hapishaneye — hücum ederek bir zenciyi aldığmı, sonra götürüp linç ettiğini okuyoruz. | Bu havadise, tahkikata giri - şildiği ilâve edilir. Biraz sonra unutulur, hiç bir suçlu bulun- maz. Çünkü, Amerikada, bilhassa Amerikanm şimalinde halk linç etmeği bir anane telâkki etmekte- dir. Linç demek yakmak, parçala- mak suretiyle adam öldürmek de- mektir. Hükümsüz, kararsız, hal- | kın coşkunluğu yesâne hakim sa- yılarak adam öldürmek.... Bugün medeni memleketlerden yalnız Amerikada bu âdet vardır. Herkes zanneder ki, Amerikada yalnız zenciler linç edilir. Vakıa linç edilenlerin ekserisi zencidir amma, beyaz adamlardan da linç edilenler vardır. 1885 senesinden 1926 senesine | kadar Amerikada 4.250 kişi linç ııııııııııııııııııııııııııııııhıııııııııııııııııııııııııııılıııııııııııııııııııııııııııııııııj ednmîştir' Bunla.rdan 3'205 i zen- şaf etmesine sebep olmuştu. Bu suretle, bilhassa 1934 senesinde, Almanyadan makine ve kimyevi madde gibi idhalâtımız artmıştır. | Bu idhalâttan neşet eden borcları kliring hükümlerine istinaden Al- manyaya yapdığımız buğday, ü- züm, incir, fındık, yumurta, yapa- ği ve yün ihracatı kıymetleriyl: ödüyorduk. Yapılan mühim satış- lar dolayısıylebu maddelerin fi- yatlarında hissolunacak derecede | yükselme görülüyordu. Aramızda bu şekilde bir ticaret anlaşması olduğu halde Almanya geçen ay diğer idhalâtı meyanında Türk mallarına yeniden ağır tah- didat koymuştur. Bunun neticesi olarak Teşrinisani ortalarından beri bu memlekete ihracatımız he- | nur, men hemn durmuş gibidir. Halbu- ki Almanyadan yapdığımız idha- lât henüz bütün kolaylıklardan is- tifade etmektedir. Bu vaziyet Berlin ticaret Ateşe- | ; ci, 1.045 i beyaz insanlardır. Linç hadiselerine ekseriya iş - sizlik zamanlarında tesadüf olu - Bu devrelerde hallkım asabi- yeti artar, boşanacak yer ara. İinç hadiselerinde zavallılara yapılan ezivetler, facialar göz ö- nüne getirilirse, bu hareketi be - yaz insanlarım, yani medeniyet miz tarafından Alman makamatı iddiasında bulunanların yapmış nezdinde protesto edilmiştir. Eğer memnuniyeti mucib bir cevab alı- namazsa Alman idhalâtına karşı ayni şiddetde mukabil tedbir alı- nacağı muhakkakdır. R.Ş. |olmalarına hayret etmemek kabil değildir. Yalnız surasını da ilâve edel'm ki, bugün Amerikanm büyük hir ekseriyeti samimi bir surette linç hadiselerinden nefret eder.

Bu sayıdan diğer sayfalar: