(Luzamlıların Mezarlığı Bi Üyük 'fbl*ı rtomanı İeî::i"m" _'ı' ş"h Nusreti kendi- Süm yü '*ğe uğraştılar. Zavallı - ı'“"uıi vi ş'ım.“mu gibi sapsarı e #ti. özlerinin altında zaten Tz bi olan Morartı büsbütün ba- rsekil almış, İediyordu., Am,'b"'""i için üç dak'ka BU lâzim geldi. Nihayet, kirpiklerini açtı. ölüy arı öyle fers'zdi ki, genç a Benziyordu. Alnı, Üdaki arile doluydu. Solgun hı,_“u*:ı" yarı açılıyordu. Yüzü ğ arla buruşmuştu. h'duf “mım. Dirayet Hanıma solgunluğunu «t &5 Vaç xllır — he * .x- - Hm: gelir? B hanım, endişe içinde: * Hayır... Asla böyle bir hale iğr b'!Iılmıç olacak. Bu çocuk bi h 'erhalde, bu sebepten dola - kî_tme kapılmıştır. Lâkin, baş - n #ey anlayamıyorum. xx:erhılde bir şey görüp kork- acak. q::'uh Bey odaya girdi. Bu küçük x_;“ sofaya çıkan biricik kapı iydı. N“'fd. büyük b'r gayret sarfe- Ü, zenini gözleriyle takip %kldı'ıye. onun yanında diz Ve sordu: ;k'?rkıun mu kardeşim? z; n Evet. -dedi.- Oradaydı... Ütlükle kaldırabild'ği | Rösücı di l Avaş yavaş yanaklarının so - “fu azalryordu. Üzerindeki ik eksiliyordu. Katiriye, bir &ha sordu: K .S:'“" yoksa? Diyorum değil... q'ı__ Odada biri vard N& Pinın yanında... Bayaz bir Hakikat kardeşine bakarak ::G:nı b'r büyük gölge mi? Uq“" Yet... Kocaman bir beyaz İB Hlı'ı'rn: q.n: gölgenin şakl; nasıldı? KUN dilk '_“l. ceyap vermeden © - xod.*'- Kadriye sordu: Türgay *N içinde birinin mi saklı N :“'ıu tahmin ettin? <V" bir dakika düşünüp: İale ;'ü Yoktu. L“Uth?mm. Dirayet Hanımın u “y':lldıdı: Vrucağa hayalât gö- “k-..“'" Evhama kapılmış :!ı- Uraj aN , » Nuh Bey, sofaya & _kı:îııd'ki kapılara baktı. İyi- ioı*_i“klırmı dair kanaat siyordu. İçeri — girdiği Biya l Ayağa kalkmıştı.Ona j İil. k_'""“'irlm sanıyor- Mi? -diye sordu.- Ha M yle — düşünürseniz Nirsınız... Köşede, “ran kocaman bir ka- zd ni k Parmağı ile gösterdi ter | Nakleden : Vâ- Nü ve ilâve etti: — Omuzları kalkıktı... Kadriye: — Ne omuzları? -diye sordu.: Gördüğün adam mıydı? Hemşiresi ona uzun uzun bak- tıktah sonra, bezgin: — Bilmem... -Cevabını verdi. Bir müddet sonra, Tahire — ile | annesi, sayfiyeden çıktı; sokaktan uzaklaştı. — Pa Adile, misafiri salona aldı ve Dirayet Hanıma haber vermek i- | çin dışarı çıktı. Bi : — Biri geldi, hanım efendi... | lim 19 Sabbek, 14 — Beşiktaş 383 | mediğinden mi görmedik. İt Üzerine daima böyle fena - Zannedersem yanımızdaki - sayfi- yoktu. Şüphesiz heyecan- | Aabidir. Bizi dinliyordu gali- | Biy driye, halasının sözlerini ta- | İadı: li yazı | hiyi Tn kapısı yanındaki sağ kö- | a tini yaklaşarak, gördüğü | Bey sordu: çen sene bir ik! kere gelmişti. İs- mini de söyledi ama, ne olduğunu hatırlyamıyorum. — Lâtif Bey mi? — Evet... Lâtif Bey, piyanonun yanında, koltukta oturuyordu. Dirayet Ha- nım odaya girer girmez, yerinden kalkarak ona doğru yürüdü. Otuz yedi yaşlarında kadardı ve o yaş- ve iri yariydı. Yüzünün çizgileri azim ve irade ifade ediyordu. Bel- ki de biraz haşindi. Burnu, etliydi; gözleri maviy di; sarı saçları epeyce kısa kesil- mişti. Dirayet Hanım sordu: — Ah, efendim, başımızdan ge- çenleri sormayın... Buraya geldi- gimizi haber aldığmıza" nazaran macerayı da duydunuz mu acaba? Lâtif Bey mütehayyır göründü: — Ben buraya ancak biraz ev- vel geldim. İstanbuldan dün ak- şam ayrıldım ve buraya geceliyin dunuz? —Evvelk! gün... İlk günümüzün Yazı odasında biri mi vardı | ne fena bir hâdise ile geçtiğini bi- lemezsiniz. — Ne oldu?. Yoksa bir otomo- Köşe- | bil kazasına falan mı uğradınız?. — Yok, yok... Evvelki gün, bu raya girerken, kapıda polis komi- serlerinin bulunduğunu gördük... Tetkikatta bulunuyorlardı. — Tetkikatta mı?... Yoksa, bu- rada bir hırsızlık mı olmuş?... — Hayır... Fakat sofada kan bulundu. — Olur şey değil... Demek ki e- vinizde bir cinayet olmuş?... Dirayet Hanım, misafirine bir | işaret yaparak daha yavaş sesle | konuşmasını tavsiye etti., — Bunun böyle olması lâzım | geld'ğini biz de tahmin ettik. Lâ- kin, Nusretin yanında bu bahsi açmalıtan çekiniyoruz. Zavallıcık, çok asabi... Adeta bizi endişeye düşürecek kadar #'nirl'... Dün, bir buhran geçirdi... Bir kaç dakika kendini kaybetti. —Ben de sizden Kadriye ve Nusret Hanımların havad'sini al- mağa gelmiştim... — Kadriye meseleyi büyük bir soğuk kanlılıkla telâkki etti. Gel- diğinizi şimdi orlara haber vere- dır. Lâtif Bey, bu tekliften memnun olduğunu gizlemiyen b'r hareket- te bulundu. Kısa bir süküttan sonra, Lâtif (Devamı var) ta görünüyordu. Gayet uzun boylu | yardım, Siz dün mü teşrif buyur- | yin... Taşındığınızı bilmiyorlar- | HABER — Akşam Pos ' Çocuk haftası | Hediye kazaoanların isimlerini neşrediyoruz | 15 gün evelki bilmecemiz KA ÇobiK idi. Doğru halledenlerden Fatih- te Sultanselimde Fuat Kâmil oğ- lu İhsan Sabahattin B. I inci, İz- mirde Karşıyakada Nevare Ta - cettin H. 2 inci hediyemizi kazan- | mışlardır. | KAKAO KAZANANLAR: | | 3.— Usküdar Bülbüldere 244 Ayten 4 - Fatih polis merkezi Ma- hir, 5 —Musa Bey sokağında 1 Neclâ, 6 - Beyoğlu Musevi Hisesi | Mediha, 7 — Pangaltı 5 Maide, 9 — Süleymaniye 21 Metin, 10 Kumkapı 3 cü kat Lıv Geting, 11 | — Dökmeciler 11 Sadık, 12 — Ci- | bali 71 Mustafa, 13 — Sultan Se- | Nevhiz, 15 — 27 inci mek. Sabri | 17 — Türk kadınları biçki yurdu | Pervin, 18 — Bıçakçı mahallesin- de 25 Hadiye, 19 — Üsküdar 22 Feriha, 20 — Pangaltı Zaffer S. BİSKÜİ KAZANANLAR 5 Fahrünisa, 21 — Çapa kız mu- allim mek. 312 İffet, 22 — Eyüp | 11 Bedia, 23 — Ortaköy 32 Nuri, 24 — Beşiktaş 141 Tunus Bayu, 25 — Tophane 212 Mehmet Nuri, | 286 — 5 inci mek. 332 Ahmet Ne- | cati, 27 — Kabataş 705 Nazım, 28 — Unkapanı:l Sabahat, 29 — ' Fener 45 İsmail Şeref, 30 — Eyüp Davut ağa 34 Hacer, 31 — Davut | P. orta mek. Akif, 32 — Beyoğlu Hamalbaşı 65 Fedon, 33 — Orta- köy Dereboyu 160 Ziya, 34 — j Hayriye lisesinden Emin, 35 — Beşiktaş 50 Erdoğan, 36 — Üskü- | dar 1 Adil Hikmet, 37 — İst. dcü | Vakıf Han 14 Müveddet, 38 — Esnaf Cemiyetinden Bakiye Hak- | kı; 39 — Beykoz Yalıköy Alâat. | tin, 40 — Sultanselim 19 Şadiye, | KİTAP KAZANANLAR: 41 — Galata sıhhiye merkezi | Raif oğlu Şakir, 42 — Kız orta | mek. 874 Şehriban, 43 — Samat- | | ya 54 Naciye, 44 — Gedikpaşa ] mektebinden Arşalyos, 45 — Pan-| Her parçası ayrı bir heyecanla okunacak macera, kıskancak, kuvvet, aşk ve seyabal romanı Tefrika No. 86 Aslanlı adam, Merzukanın bu arzusunu zaten anlamıştı. — Ben'm Şerifimi görmeyi çok merak ettiniz galiba.. — Evet., — Bu dost ormanın en ihtiyar filidir. Kendisini çağırmadan gel- için mez.. Olur olmaz şeyler ra- hatsız etmekten çekinir. Ekseriya bana ormanda yol aç- makta yardım eder. Uzak mesa- | felere beni sırtında götürür. — Demek on beş gündenberi kendisini sizi rahatsız etmek iste- — Evet.. Şimdi çağırayım ne - yeyi tutan bey olacak... Hani ge- | Şükrü, 16 — 40 mcı mek. Ayşe, | rede olursa olsun muhakkak sesi- me gelecek ve benim emirlerimi dinliyecektir. Merzuka gülerek: — O halde çağır da dedi. — Pek âlâ çağırayım!, diye ce- vap verdi ve mağaranın yakının - daki yüksek kayanın üzerine çıka- rak, demin Merzukaya not ettirdi- &i heceleri keskin, kulakları hır - palayan bir sesle tekrarladı. Çok geçmeden, uzaklardan ko- pup gelen ağaç dallarınım sesin- den iri ve önüne çıkan şeyleri yı- kıp gelen bir hayvanın yaklaştığı- nr anlamamak imkânsızdı. Filhakika, bu gelen Şerifti, Ge- niş kulaklarını birer yelpaze gibi açmış önüne çıkan dalları kırarak, görelim, yerdeki kuru dalları ezerek geli- | yordu. Aslanlı adamın yalnız olmadı- ğını görünce durakladı. Küçücük gözleriyle dikkatle baktı. Hortu- munu kaldırarak kulaklarının ara- sında gezdirdi. Bir kütüğü andı- ran iri ayaklarmı kıpırdattı. Aslanlı adam, kayadan yere ine rek file koştu ve hortumundan ya- galtı 3 Belkis, 46 — İst. R. Doğ- | kalıyarak bir şeyler mırıldandı. | las Ferbanks, 47 — 15 inci mek. 3 ten Melâhat, 48 — Gelenbevi or- ta mek. 232 Feridun, 49 — İst. | kız lisesi 219 Fahire, 50 — Uzun çarşı 29 Ekrem, 51 — Çapa 31 in- ci mek. 6 Mihri, 52 — İnkılâp ki- taphanesi Kirkor. 53 — Beyoğlu Hikmet, 54 — Beyoğlu 15 Yuana, 55 — Fener Şahiser Hamdi, 56 — 48 inci mek. 113 Nihal, 57 — Kızıl toprak Necat, 58 — 37 inci | mek. 155 Nahide, 59 — Moda Re- bi Cevri, 60 — Şişli Terakki lisesi Rifat. DEFTER KAZANANLAR: 61 — 15 inci mek. 793 Belkis, 62 — Beyoğlu 9 Vangelia, 63 — | Tütüncüler cemiyeti Necdet, 64 — Pangaltı Poyraz sokak 19 Selma, 65 — 25 inci mek. 3 Şükriye, 66 | — İst. 396 Bürhan, 67 — Yeni pos-| ç | tahane Halil, 68 — Kandilli 455 Mualla, 69 — Beşiktaş 18 Vişne zade Muazzez, 70 — 15 inci mek. Suzan. KART KAZANANLAR: 71 — Harbiye Koca Biçak Ap. 1 Malik, 72 — İst. Telgraf merke- | zinde Zafer, 73 — Vefa lisesi 662 | Vasfi, 74 — Bağlarbaşı Ayten, | | 75 — Kadıköy 295 Nimet, 76 — | | Kadıköy 11 inci mek. 287 Mürşi- | | de, 77 — Aksaray 142 İffet, 78 —| Beyoğlu 14 Asuman Nedim, 79 — | Eyüp 34 Hacer, 80 — Tavşanlı | | Fil. en uysal bir mahlük gibi onu | takip etti N&unllım Hamdi, 81 — Aksaray 58 Şükran, 82 — Kadıköy Zavo mek. taleb. Metin, 83 — Aksaray 20 Nevzat, 84 — İst. 15 Sadi, 85 Eyüp Sultan 32 Hayriye, 86 — | Vefa lisesi 973 Neecdet, 87 — Be- | yazıt 63 Kadri, 88 — Beşiktaş 9 | Muallâ, 89 — Fatih Altay mah. | 11 Cemal, 90 — İst. 1263 Halit, 91 — Çengelköy 15 Sadi, 92 — | Şehzadebaşı 82 Saliha, 93 — | Trabzon uzun sokak İhsan, 94 — | İst. kız lisesi 1417 Kadri, 95 — Teşvikiye yolu 3 Nusret, 96 — İst, 1 inci mek. 140 Yakop, 97 — Tica- ret lisesi 736 Osman, 98 18 inci mek. 136 Nevzat, 99 — Gazi Os- man Pa. 412 Lütfü, 100 — Eski- ir Şükrü Kaya, 101 — İst. er - 1328 Mehmet, 102 — Ortaköy 23 Nezihe, 103 — Tepe- başı 46 Leylâ, 104 — Kumkapı 29 Berhiz, 105 — Galatasaray li- sesi 834 Sedat, 106 — Süleymani- ye Paşa Metin, 107 — Kızıl top- rak Talia Ziya, 108 — Türkiye Ziraat bankası Ali, 109 — Davut Paşa orta mek. 266 Fuat, 110 — Yeni şehir 22 Aysel, 111 — Ada - na 12 Neriman H. 112 — Hayriye lisesi ilk kız.Emine H. 113 — Bü- yükada 12 Naci, 114 — Kadıköy 14 Melih, 115 — Büyükdere Kâ - | Afrika fillerinin Asya filleri gi- bi olmadığını bilenler, onun bu uy- sal hareketine kolay kolay inanmı- yacaklardır. Dünyanın belki hiç terbiye kabul etmiyen bu hayvanı- nı, aşlanlı adamım bir esiri gibi görmek insana hakikaten bir fev - kalâdelik aşılar. Aslanlı adam, dostlariyle fil arasında bir yakınlık, bir alışkan- lık vücude getirmek için Merzuka ile Abdullaha: — Bana yaklaşınız. -dedi, Kor- kacak bir şey yok. Bir kuzudan daha munis, bir — ceylândan daha yumuşak kalplidir. Kim- seye bir fFenalığı dokunmaz, kimseden de, buna karşı, bir fena- lık görmek istemez. Merzuka ve Abdullah yaklaş- tılar. Aslanlı adam, hortumunu yeni dostlarının eline vererek araların- da yakınlık tesisine çalıştı. Fil, çok iyi, çok sakin hareket ediyordu. Merzuka, filin cidden heybetli vücuduna bakarak: — Şimdiye kadar böylesini gör- memiştim. diye hayretini göster- di. — Böylesini görmemiş miydi- niz? — Hayır.. — Hakikaten görmemişsinizdir. Bu, yalnız vücudiyle değil insanı aklı ile de hayran eder. — Çok mu akıllıdır? — Sormayın.. Ben buna değme | insanların yapamıyacağı — şeyleri yaptırdım ve kendisinden — tasav- vur edemiyeceğiniz kadar yardım, vikaye gördüm. zım, 116 — Samatya 5 Fatma, 117 — Karaköy Hirant, 118 — Fener de Şadiye, 119 — Samatya 16 Bel. kis, 120 — Fatih 9 Nafia, 121 — Kasımpaşa 41 Adnan, 122 — A. dana 2 Fuat, 123 — Kadıköy 15 Maide, 124 — Nişantaş 818 Seba- | hat, 125 — Adana Faruk, 126 — Üsküdar 6 Naime, 127 — Bakır- köy Servet, 128 — Süleymaniye 7 Melâhat, 129 — Beykaoz Yalı- köy 21 Alâattin, 130 — Beyoğlu 13 Halil, 131 — Kadıköy 3 Atif, 132 — Samatya 61 Handan, 133 — Üsküdar 21 Melâhat, 134 — Beyoğlu 157 Nuri, 135 — Bakır- köy 55 Niko, 136 — Büyükada Katina, 137 — Ankarada 2 Cabi, 138 — Eyüp 11 Bedia, 139 — Ka- dıköy canibe, 140 — Samatya 12 Nuri, 141 — Şişli 2 Ali, 142 — Be- yoğlu 31 Cafer, 143 — Pangallı 5 Maide, 144 — Osman B. 61 Ha- tice, 145 — Topkapı 545 Naciye, 146 — Aşıkpaşada 9 Şükriye, 147 — İst. erkek lisesi 396 Bürhan 148 — İst. ecza deposu Şeref. 149 — Balıkesir 1 Muzaffer, 150 — Pangaltı 5 Malilce hanım ve bey ler. — Hediyelerimiz her hafta per- şembe günleri matbaamızda tev- zi olunur.