Geçen kısımların hulasası Abdülhamit, Trbbiyeli (Necdet) 1 Pariste. ki Jön Türklerin muhabere eetiği vahmila #a- rayın zindanlarında baperimişti. (o Kazri Bul- tana Sasdel, Neodeli seviyor. ve Padişası ikna ederek Necdelle bizlikte gn- reydam çıkıyor. Fehim Pâşa sahnede, Paris'i rekkade sorguyu çekilmiştir. Bu srgda gisi bir tepkilât İstanbulda Padişahı çatıştyor... Necmiseher belki günün birlm-| de padişah karısı olacaktı. Bu ihti mal zayıf olmakla beraber, herke #in hatırına geliyor, işte Necmise- ber de sırf bu ümütle günlerini ge girmeğe çalışıyordu. Fakat, sön günlerde birbirini koyalıyan siyasi hâdiseler padişa- hı gittikçe artan endişeler içinde kıvrandırıyordu. Abdülhamit #a- ğı solu, sevdiği ve sevmediği belli olmıyan bir hükümdardı. Ona ka rilik etmek te kolay bir iş miydi? Muhtelif iaraylarda Kapahıp ka - İan az gözdeleri mi vardı? Necmi seherin de böyle meşum bir akibe te uğramıyacağını kim temin ede- bilirdi? “Sarışm kiz,, Kâzım beyle ev - lenip saraydan uzaklaşmayı istik bali için daha hayırlı Buluyotduü. Saadetin Necdetle birleğip ayrıldı ğı günden beri Necmiseherin bey- nini dâ ayni efiel ve ayni ihtiraz sarmıştı. Netntiseher, Saadetin saraydan yıkmağa Büyük harbin yıl. dönümünde Belçika M. inüdâfaa Nazırmntn sözleri İükreğ, 5 (A.A) — Milli mü- dafaa nazırı M. Deteze, Belçika töprâğimâ Alifiari kuvvetleri tara - fndan teğâvüz edildiğinin yirmin- &i yıl dönümü münasebetiyle, dün akşam radyo neğriyat enstitüsün - de bir futuk irat etmiştir. Bu nut- kündâ, nüâğir, milli müdafaanın istilgam öylediği (o fedakârirklara kâllânmâlatiar dinleyictlerinden dilemiştir. Sonra, Belçikanini hâk ve şeref nöktai nâğârlarindan la #inamen beriyüzzimme © olduğunu söyleniekle beraber, 1914 senesin- de, tehlikeyi uzdklaştirmak için elinden gelen her şeyi yapip yâp- #üddiğini caji #üal gördüğünü ilâ- numarası : 39 EN ERO yüğünü bâş mabeyinciyle Yatan: Ishak Ferdi ne entirikalarla uğaklağtırıldığinin! farkında değildi. Sarayda dönen bu dolâbın iç Fehim paşadan başka bilen yoktu. Neçmişeher o gün Kâzım beye kısa bir mektup yazarak © aşkını itirf etmeğe karar vermişti. Fakat, bunun da zânnettiği ka- dar kolay bir iş olmadığını anlıyor du. Gerçe aralarında bir kaç defa gizli konuşmlar olmamış değildi. Halâ bir gün Netmischerin süz- gün bakışlarından şüphelenen ya ver Kâzım bey, müthiş bir yürek çarpıntısı icinde #sendeliyerek ay- rılmış ve odasına geldiği zaman: — Acaba beni seviyor mü? Düşüncesiyle saatlerce Necmise herin hayalini gözünün önünden ağırmamışti. Kâzım bey şüphe ve tereddüt içinde gühlörct; halâ aylarca bu-| caladıktan sonra, nihayet bir gün bu hâdiseyi mahrem olarak Cafer ağaya anlatmıştı. Necmiseher Kâzım beyin o gün! den başlıyan bu tömayülünü Ça- fer ağadan nasılsa öğrenmişti, İş gene Cafer ağaya dayanıyordu. Acâba Cafer ağâ bu temayülün! gizli bir anlaşma şeklinde ilerile-! mesine göz yumabilecek mijdi? (Devami vat) vE etmiştir. Nazır, demiştit ki: “ Bu #uretle, birçok hakikatler öğrenmiş olduk. Hak ve adaletin kati surette silâhlarırı o terketmiş bir cihanih üzerinde — tamamiyle hükümran olacağı mesut günlerin gelmesiri? inlizaren, herhangi bir milletin emniyeti ancak harici bir tecâvüze kafşı müdafaâ kabiliye- tiyle mütenasip olâtaktır. Bunun için icap &den fedakâr- liklâr, derhal kabul ve azami işti- fade ile mâhalline satfedilmeli-! dir ve nihayet, hür bir millet, pi hun takviyesine var © kuvvetiyle şalıştnakla berabet, dâima uyanik unmak ; şerektir.. a Aşk mı, Servet mi? Nâkili * (Vâ - Nâ) Geçen kısımların hülâsası İlhami Böy, dervâtini kaybetmiş Gir Pâğatidadir. Fakât, eski debdebeli hiydü törketmek istemiyor. Onum için, kir: Türkâri Hanımı Cömal Bey ismin dö bir zönğire vermek emelindedir. Halbuki, Türkânla Fikret sevişiyorlar. ee Bey, Fikreti, oğlu gibi büyüt dir, Öze, kızdân vazgöğmesi için rica ei memuru olan Fk tetii önünd, re e isminde sengin bir çikatıyör, delikanli 4 #likâdâr ölüyor. İiyerek güldü. “ 55 Fikiret oni, kâim bilir nbr! dert- 5 olduğunu dhlatmış ki, kendine Böyle güveriğor.. Yeniden ilâ$i aşk 1 herk gidiyordu. Türkâri, aslâ ârka ilâ meşgul olma drklürrei fatköderek viulla kalktr.Ke- möpeye ölürdü. Civardan onlarâ Bakmıyoflardı bi- Je Öyle ya: Şoför ve muavin yerlerin de iki kişi olan bir otomobil gidiyor... Arka tarafta da bir kadın oturuyor. Bündü hayrtte şayan ne olabilirdi?... Hiç... Otüri için, bikani ölmüyotdü... Yalar; iki istisna ilen. Galatasarayı #eşmüşlet, döğru ilerliyorlardı. Demin Türkün: ziyarete gelen Fali- ri Paşanın iki kızı, öte beri almak içir, Beyoğluna çıkinişlâr, dükkân dükkân geziydelardi. İşte, Münla, dali uzak. tin, Şadiyenin otomobilini gördüler: — Buğün de beraberler.. Fikreti gene almış götürüyor.. Aman, bü ka- din.. Zâvalli Türkün, şimdi evde. Fakat, bu sözleri söyliyen Leylâfın cümlesi yarıda kaldı. Otomobilin ar- kasına gözü ifişmişti. Keridisinden ev- vel bu garabeti görüp te: —Â. Â, - diye hüykerini katdeşinin Tâksinie Fıkra müsabakası Es iyi, en güzel fıkraları bize gön derecsklerin yazıları; burada neşredi- lecektir. Yalnız bu fıkraların uzun ol- Akıllı talebe Talebelerinin derse galışmadık- larını gören Riyaziye muallimi” e- peyce söylendi. Bunun üzerine ta- lebenin biri: — Efendim herkes riyaziyeye çalışabilse riyaziyenin o kKıybieti kalmaz ki: -— Ya demek siz riyaziyenin kıymetine halel gelmesin diye ça- İışmıyorsunuz. Saka Sudi zeminkmibeb saskin Nikâh Tütün inhisarı sabık müfettişle- rinden Ferruh beyin kerimesi Mu- bahat hanımla deniz ticaret mü- dürlüğü memurlarından eski gaze- teci arkadaşımız Burhanettin Âli beyin nikâh merasimi perşembe günü Beyoğlu dairesinde icra edil- miştir, Kanuni tescili bizzat. Beyoğlu kaymakamı Sedat bey yapmıştır. Esbak Harbiye nazirı Ziya paşa ile liman şirketi müdürü Hamdi bey de bu mesut çiftin şahitliğini yap- mişlardır. Merasimde bir çok tanımış ha- nim ve beyefendiler (ve mâtbuat erkânindan bazilari hâzıt bulun- muşlardır. Arkadaşritiıza ve genç refikası- © na saadetler temenni edtiz. —4——s Sünnet Hilâliahmer Fatih Kiztaşı hahi- yesi-heyeti tarafından (Aksaray Pertev Niyal liâğsi bâhçesinde 9-8 — 934 tarihine müsadil per- şembe günü fukara o çoğukların sünnetleri icra ettirilecektir; Çubuk barajı Ankâra, 5 (Hüsüsi) — Çubuk barajının sön 800 bin liralık inşaa- ti yüzde ön yedi tenzilâtla Orittim Tütk şirketirle ihale edildi. İrişaat süratle ve mukavelenin akdinden 45 gün sonra başlıyacak ve bir se- nede bitecektir; Bu suretle baraj gelecek yaz sulama işine başlaya- caktır; tv Ankara - Istanbul yolu Ankara; 5 (Hususi) -- Ahkâ- ra — İstanbul şosösihe Bu serte dâ- ha ziyade ehemmiyet vörilecektir. Ankara vilâyeti yollar ve şosele: için koyduğu 294394 lirada mü- him bir kısmını İstanbul — Ankâ- ra şoşesine tahsis edecektir... hayret nidalarma; o da iştirak #eti, Ağızları bir karış açık kalarak, oto- mobilin arkasmdan baktılar: — Bu hâsil iş? — Vallahi bilmem. Acaba yanlış mı gördük? — İkimiz birden gıldırisadik Ya... — Catitmi;, dak detnin Tütkânr ev. de birakip çıktık... — Hem, o, Şâdiyeyi tanımıyor ki. — Tanısa bile, Fikretle o önde, ke yif içinde giderken, otomobilin arka- sında Türkânin oturması pe müfase- bet? Bir türlü aklı örmedi.. — Yütabibi.: Bu Türkün. Ne akla gelmedik şeyler yâpar.: Hem soriiuf ifzeti ndİsi vardit, hem de izzeti nefis sizdir.. İnsan, böyle bir getmeği ka. bul eder mi?.. Hizmetçi gibi arkaları» na oturmuş... — Kimbilir. KimBifi, e dolap çeviriyordur. O #& şeytandır, bilmez misin?.. ğ Türkân, etrafına bakmadığı, bütün Aildkatini öndökiler teksif ettiği için, Fahri Paşanın kızlafını görmedi. Dört kulak kesi'miş; öndekileri din- liyordu. Dinledikçe de hayreti, hide deti artıyordu! Ergani istikrâzı Ingilizce dersler! —31— Müellifi: ömer Rıza Mary recites 1) a poem 2) ©f her dear Snowball,” Plent “After ten the children sat in the | have the pösm about ile / garden, and öld Mrs Robinson ssked “Yes” Said their Gran”! Tom and Mary how they had been | Me about the kittens.” gelting on at school. Thy had böth Granny was ina been learning some hittle ; songs And | seat, with Jane on her İs posms 3) and their Grandmether «sid others sat on the grass, büt #he hopâd that hey wosld Jet her hesr| send up, You ses she Sölne G£ tile. standing at sehool, and it P#İ Tom Said: “Mary, you have İsarnt | a habit 5). more than İ have, yill you begin?” Non hin ie what abe resif “Very bell” aha repilimd”, What The Two Kittent shall it be?,, Two little kittens one “Pibase” Said little İ Jane, thinking | Hiğht, Böğân t4 güdtrel 1) and then to fiğht, Öne had'a möuse, the öther had mene, This wt (88 way ehe fight was begen. “İl 4) Rave vht Mouse” said the bigger cat; “You'li have the moune? We'li see about that!” "İvill have that Mouse!” said the oölder one. “You ahai't 9) Bave (kat möuse! “ Said ehe İittle öde, İ told you before, 'twas 10) a sto Fiy Miğht, Whef test td İtile kittens be gâri tö fiğht, The öld woman took her #weeping 11) bedi, And ewept the kittens right out öf t6E #ödin, The gtöudd wat dövered with fröst 12) and ardi; And eba pöör Litele killeni Bad möwhere 13) v6 ğa. Sö thay böth lay döwn öf (he mat at the door, While eba öld woman finished sweeping the floor. Ühüni they ötept 14) in, as geldt at micâ, 15) Al web WEN arlöw; ad told as İce; For they föund it better, that itöriüy niğlit, Tü İle dawn and sledp, than to guâürdi dad fiğht, 1) röcitek (ridiytE)i inşad öder. 2) Bölm (poyem)! çe 3) Pödini (göyemz)i şiirler 4) Örünüy (gesi): büşük ânle 9) mabit (hamit) det; viiyar 6) stormy (sterri)i “ İiötenle 7) 46 düdriel (İkavürel): kava et- dk. yürüdü. 18) imice (aylı): fareleri Cevap vörüniği di) Wee dim e pi te? (2) What did Mars ro | i Tara and Mary? (5) What BÜ ana Mae besi asri? İİ dd Te dik Marş & vigii Whleki gosm did dine wânt * (öy Why did daş want 16 Pökmi absut the kitten? (7) Dil reelte aitti? (8) Whp not? if ön & fifa niğlit that 0Ne duarralled? (10) Why w# avarrilling (11) What va wömdn de? (12) Where gi kitteni İle down? (13) Did ot dör! AÂnkârada yeni mekt Atikâra; $ (Husütt) > dü bü iöe yehidön iki ie yi tir. Bü öne #tad” bütçeye 200 bini lira köriri 8) İN (EİN) e Yov'll s you wi 9) You #kün't » yön ihall mat. 10) twat < it was 11) Sweeping (avipin): söpürüş 12) brom (brum): düpürği 13) frost (frost): dün 13) nowhere (mohvef): hiç bir yâr yek.. 14) erdpt Üktpi): sürüne düfünü Ankara, $ (Husüsi) — Üçüncü tertip Ergani islikraz tahvilleri 3C ağustosta piyasaya çıkârılacak ve satışı 30 öylüle kadar devam ede- tektir. ka kimüsyle zn nal e erer şim BAhil ddrbiniyet ver. TAP Bükidöni körinttağe gibi.” ye Şadiye Hanım: ” Dn ki, izdivaca — Mean Söyledim yât il dür Ağ pârn kâzâniken şasi “ böyle bir dilenin yükünü ye yola: Gü — Hani ları başka bir kadına aöyliyor..” 2 dişi di izi) - Kvraplda Balündeğim 54 sne sârfında diirha bu hüklâr iğindö şevk: Tanıdım. Oradiki kadırildtin hiç biri sözüme görüninedi.. Hdp İstabtle, İstanbuldaki aşkımı düşündüm... Bu sözleri dinliyen Şadiye, vitesle- Gne tercümân olarak, bütün hiziyle kâyiyötdü... Bir söloktü Hârbiyete, Sisli öâdd4 r Mailak yolunu törânın çok enteresan girdik...” — Öğ rağmen, sizin va dür bir parayla o göğinön öl. Elvir ri kadı a hayata tâkı — Fakat, ya müstakbel “ — Demek ki, Bunlar, uzun sönd- İsrden beri tanışıyörlar.. « diyordu. -