CUMHURIYET 7 îkincikânun 1941 SPORDA TERBİYE Soruyoruz! Balıklarm denize dökülmesine niçin müsaade ediliyor? Gazeteler, şehrimizdeki bahk fiatma ve başka memleketlere ihrac ettığimiz baiıklara aid bazı haberier verırken <bir taraftan balıklar denize dokuluyor, diğer cihetten baiık fiatları yükseliyor. En ucuza satılması lâzım gelen uskumrunun bi'.e kilosu 3540 kuruşa fırlamıştır» diyorlar. Eğer o haberlerin arasındaki «balıklar denize dökülüyor» cümlesi de bir hakikatse bu işe şaşmamak ve sinirlenmemek kabil değil. Dünyanın gecırrr.ekte olduğu müthiş buhran neticesi memleketimizde de et, yağ, pirinc, fasulye ve saire gibi gıda maddeleri fiatlarmın sade mütevazı değıl dolgunca aile bütçelermi h'Ao sar=acak bir şekilde yükseldini ve îıalkımızın lüzumu veçhile beslenebilmesi icin en küçuk membalardfn ve en ehemmiyetsiz gayretlerden de istifade edilmek istendiği şu sırada niçin balıklarm denize döküimesıne musaade ediliyor da fakir fıkaranm ucu?ra karnını doyurması temin edilmiyor? Şehir ve Memleket Haberleri ) Salâhiyetli bir zat Toptan şeker tüccarîarı; menfaat kaygusile bakkallara kesme seker vermiyorlar bu hususta izahat verıyor Tramvaylardaki izdiham ve mevcud arabaların ihtiyaca kâfi gelmemesı hakkmdaki şikâyetler üzerine tramvay ve elektrik idarelerinde salâhiyetli bir zat bir muharrimize şu izahatı vermiştir: ^ « Sefere sevkettiğimiz arabalar halkın ihtıyacına kâfi değildir. Otobüs'erin azalması, taksi tahdidatı, mekteb saatlerile resmî dairelerde işe başlama saatlerinin ayni zama tesadüf etmesi gibi zarurî bazı sebeblerle bu izdiham bilhassa sabah ve akşam saatlerindo daha ziyadelesmektedir. Bu takdirde yapılac?k iş hatlarda fazla miktarda araba işletmekten ibaret kalır. Elimizde mevcud arabalan servise çıka^ryoruz. Mütebakisi bandajsızlıktan veyahud diğer yedek aksamının noksan bulunmasından depodadır. Bütün gayretimizi bu malzemenin celbine sarfediyoruz. Maalesef memleketimizden bunlarm teminine imkân yoktur. Bunların getirtilmesine imkân olan memleletler harb halindedir ve bu fabrlkalardan birço&u hükumetlerinin h=ab ıhtifacmı karsılamağa çalışıyorlar. Bu Dün, şehrimizde hiç yoktan ve sebebsiz bir şeker buhranı başgosternıiştir. Şenrımizdeki bakkalların hemen buvuk bir kısmı şeker istıyeniere şekeı olma dığı, toptancüarın şeker vermedikleri cevabını vermişlerdir. Bazı bakkallar da şekeri vesika ile dağıtır giui yarırnşar kilo, iki yüz ellişer gram olarak ver mışlerdir. Yaptığımız tahkikata göıe, toptarcılar, kendilerine şeker şırketimn şeker vermediğinden şikâj'et ederek bakkjîların taleblerini is'af etmemektedirler. Dün bu hususta şeker fabrıkaUrı şirketi nezdinde tahkıkat yaptık, bize verilen malumata gore şirket depolannda şelrın uzun muddet ihtıyacmı karşıla İsabetti Yazan : Doktor . lecektir. ge ıel direktörlüğüBeden terbiyesi nun neşrettiği mecmükelleflerinin mumuanm son çıkan ayeneye tâbi tulul24 üncü nüshası, maları ve her beden terbiyesi ve spor sahasında en başta bulunması lâ kellefe ayrı ayn tıbbî fiş tahsisı bizde zımgelen işlerden birini seferber vazi bu bahiste yapılan işlerin en iyis yete koydu. Beden terbiyesinde ve diyebiliriz. Bunu yapabilirsek spor sasporda tıbbın mevkii orada resmî dıl halarmda beden terbiyesinin alfabesınile neşrolundu. Senelerdenberi bunla den haberi olmıvanların görenek tesirın bir ijyen şubesi olduğu ve spora rile birdenbire alkışa susamış gibi parhekimliğin mudahalesi lâzımgeldiği lak bir yıldız olmak arzularına eneel hakkında söz söyleyenler, maruz ka' olucu bazı mahzur sayılan fenalıkları dıklan şiddetli mukabelelerden ve çek olsa bile, muhakkak olarak millî büntikleri üzüntülerden dolayı artık tees yeyi harab olmaktan kurtarıcı büyük sür duymıyacaklardır. Spor işlerinin bir eser vücude gelecektir. Bu yüzden devlet eline geçmesi ile atılan ilk şu beden terbiyesi ve spor hareketlerımizurlu hamle, bahsettiğim mecmuadaki de belki zahirî bir sükun devresi b?<=rnüjdelerle filiz vermeğe başladı. U layacak ve bu sükun, onu istismar emarız ki bu filizlenme, yakında çiçek denlerin hoşlarma gitmiyecek, hakikaHe açacak ve meyva vermeğe hazırlana ise taraftarlannın sinirli nâraları aracaktır. sında ekipine zafer kazandırmak için kuvvetinden fazlasile didinen, mosmo: Genel direktörlük: 1. Beden terbiyesi mükelleflerinin olmuş çehresile sağa sola koşan ve msğlubiyeti hissettiği anda hırçınlaşarak muayenesine mahsus talimatname, kavga eden sporcu yerine, yaptığı ba2. Tıbbî muayene fişi, sit işin kendi vücudüne ve dolayısüe 3. Beden terbiyesi mükellefiyetinden milletine ettiği iyiliği takdir eden atik, istisnayı icab ettiren hastahklar cetveli, vakur, kuvvetli ve hareketlerini aldığı Diye üç talimatname neşretmiştir. emirleıe uyduran gürbüz genclik kütEunlardan başka ayni nüshada teşki leleri göreceğiz. Varsın kuvvetli takımlâtın başında bulunan sayın C. T. nın lara gol atacak futbol timimiz olmasın, dahi (Spor Hekimliği ve Spor Muaye fakat haşin hâdiseler karşısmda bilşili, nesi) başlığı üe almancadan tercüme et idrakli mukabele ederek sarsılmıyan tiği bir yazı çıkmış, buna benim dahi sert vücudlü yüzbinlerce genc yetiştirüzerinde ısrarla durduğum (Beden mek memleket için hakikî bir kazancTerbiyesi Enstitüsü) nün teşkili ve dır. Gol atacak futbol timlerinden zimuayene merkezlerinin tesisi lüzumu yade uykusuzluŞa, soğuğa, yorgunluğa hakkında kendi fikirlerini dahi ilâve tahammül edecek nesle muhtacız. etmiştir. Sporda antrenörden ziyade terbiyeciGenel direktörlüğün bu nevi neşriye ihtiyac vardır hükmü. antrenörlerin yatı, memleket için yapılan iyi temenpedagojik meselelerde aldandıkları için nilerin, zaman geçse de, bir gün ta verilmistir. Biz daha ileri gidiyoruz: hakkuk edeceğini göstermesi itibarıle, Beden terbiyesinde antrenörden ziyade çalışanları teşvik edıci mahiyettedir. terbiyeciye ihtiyac olduğu gibi teknisHemen ilâve edeyim ki mükelleflerin yenden ve muallimden önce hekinıH muayenesine mahsus talimatname ile vazifesi vardır. Hekim, ferdi muayene hastalıklar cetveli üzerinde ve tıbbî fiş edip endikasyonu tayin ettikten sonrahakkında söylenecek pek çok şeyler dır ki sıra ötekilerine gelir, hekimin vardır. Biz bunlarda noksanlar gördü vazifesi hattâ tıbbî fişi doldurup rr.ügümüz gibi fazlahklar da bulduk. Hata kellefi muallimin eline teslim etmekle lar dahi eksik değildir. Fakat teşkilâtı de bitmiş olmaz. Hareket esnasında ve arasında hekimliğin çok dar yer tut sonunda dahi onun mühim vazifeleri tu^ı genel direktörlükten hatalı veya vardır. noksan olsa da hakikati ifade etmeğe Statik ve dinamik ölçü ve kavıdları çalışan eserlerin çıkması mühim bir ihtiva eden bir fiş. sahibine alabildiğine iştir. hareket etmek salâhiyetini veren berat Beden terbiyesi üzerinde duıulur.ca deŞiIdir. Şahsın sıhhî hali. fizik kıymoti ve terbiye için bedeni harekete geti takib edilmekte devam olunacaktırBu rince, onun hareketlere olan kabü'yet isler yalnız rakamlara ve rastgele ellere ve istidadlarını bilmek en başta gelen bırakılamaz. bir dava idi. Beden terbiyesinden bekBilgiye dayanan gayeli spor isteyoruz lenen gaye uzuvları ve büyük fonksi Gave memlekete müteveccih olacaktır. yonları sistematik olarak mükemmelİnsan vücudünün gelişmesir.i ve norleştirmek olduğuna göre vücudü tanı mal olarak. ahenkli olarak işlemesini mak mesleğinde olanların hakları apa spordan bekliyoruz ve bilivoruz ki gürşikârdı. Mesele bugüne kadar geri kal büzlesme. güzellesme. sa51amlasma bnmakla beraber nihayet ortaya çıktı. hislerinde tıb ilmi vücud hareketleriıe Artık yapılacak şey onun tekâmülünü dever vermektedir. Mütefekkir ve mütemin ederek hemen tatbikata geçrnek tehassıs hekimlere çok muhtacız. Hetir. Eser, ciddî surette tatbik okınduğu kimler fisleri tanzim için gayevi dutakdirde artık birkaç sene evvel oldu sünecekleri eibi ölçüler ve kayıdİT üğu gibi milletlerarası maçlara götürül zerinde salâhiyetle duracak vasıflnrda meğe lâyık görülen Koç Omer gibi bir olursa beden terbiyesi işlerimiz yolunhastanm seyahati arifesinde döıtnala da yürüyecek, spor hayatımızda deıin giden akciğer vereminden ölümü veya bir inkılâb olacaktır. iki hafta evvel futbol sahalarının bıBeden terbiyesi genel direktörlüçü, rinde ortaya çıkan (şuursuzluk) gibi yukarıda yazdığımız, talimatnamelpri müessif hâdiselerin önüne geçilmış o!a neşretmekle takdire değer bir adım atcaktır. Daha ileri giderek diyebiliriz ki mıştır. beden terbiyesi bahsinde (Türk sistemi) Beden terbiyesinde antrenörden ziyade terbiyeciye ihtiyac olduğu gibi; muallimden önce de hekimin vazifesi vardır 1 bu sayede doğabiBeden t erbiyesi hararlar » Tramvay seferleri niçin kâfi değil? Sebebsiz bir buhran yacak şeker vardır. Toptancılardan her ıstiyene hükumetin tespit etmiş olduğu nark üzerinden derhal şeker verilmektedir. Toptancılar da devamh olarak şeker almaktadırlar. Şeker şirketi depoları bakkallara da açıktır ve kendilerini toîıtancılardarn şeker almağa zorlayan hicbir sebeb yoktur. Yalnız şımdüik sandık bulunmadığından çuvalla kesme şeker verilmektedir. Dün Taşçılar caddesinde bir çok toptancılarm önünde arabalarla şeker boşalmakta idi .Buna rağmen toptancıların bi1 yokluk havası yaratarak fazla menftıp.t teminine çahştıkları anlaşıimakta dır. IHEM NALINA MIHINAİ Bardia'nın sukutu karşısmda ardia müstahkem mevkii karadan, havadan ve denizden yapılan bir İngiliz hürumuna, iki buçuk gün, zor dajandiKtan sonra, teslim oldu. İngilizler, daha hücumun birinci günü İtalyan mudafaasım yarmışlar ve ikinci günu Bardianııı bir cephesini tamamile iskat ederek kasabaya girmişlerdi. Demek ki İtalyanlarm, 30 sencdeuberi işgal ve Habeş harbinden, yani 67 £cnedenberi tahkim ettikleri bir yer, yalnız iki gün dövüştükten sonra, 30,000 askerle beraber bir beyaz mendilin himayLsıne iltica ederek teslim oldu. Dün, Bardianın teslim olduğunn radyodan öğrendiğim zaman, nafızanun sahifelerinden biri açıldı. Çeyrek asır evvel, gene böyle bir deniz kenarında, cerejan eden bir meydan muharebeshıiu şanlı safhalarını hatırladım. Orada da, Bardiada olduğu gibi, karadan, denizden ve havadan mütemadi hücumlara uğrayaıı, orada da, Bardiada olduğu gibi, o yanıan A^•ustralyal^larla dahi çarpışan bir ordu vardı. Bu ordu, beton istihkâmlarda değil, alelâcele kazılmış toprak siperlerde harbediyordu. Bu ordunun silâhları ve cepanesi sayıh ve mahdud idi; bu ordunun bazı toplan Müzeden alınmıştı; bu ordu, müdafaa ettiği tcpeleri vanardağ ağzına ve kanile suladığı dereleri cehenneme döndüren müthiş 3S0 liklere karşı som demirden, patlamaz güllerle mukabele ediyordu. Bu ordu, bazan ona karşı birle çarpışıyordu. Bu ordu, o üç taraftan çevrilmiş deniz kenarını, üç buuddan yağan ateş ve demir sağanaklarına karşı, 25 nisan l'Jlâ ten 9 ikincikânun 1916 ya kadar 8 aydan fazla müdafaa etti. Bu ordu, yalnız 2 gün değil, 259 gün da\andı. Bu ordunun ba.şında sallanan bayrak asla beyaz olnıadı; her zaman, altında can veren sayısız kahramanlarm mubarek kanlan gibi kızıl al olarak kaldı. O deniz kenanmn adı Çanakkale ve bu deniz kenarını karadan, havadan, denizden yağan çelik, ateş ve ölüm kasırgalannın altmda, gözünü kırpmadan sonuna kadar, müdafaa eden ordu da, kalıraman Türk ordusu idi. Aziz okuyucularım, sakın, Bardiayı Çanakkale ile mukayese ediyorum sanmayın; hâşâ böyle büyük bir millî suç işlemek hatınma bile gelmez. Böyle bir yey yapmak mecburiyetinde kalsam bile, söze «lâteşbih. diye başlamağı vazife bilirdim. Ben, yalnız, Giomale d'ltalia gazetesinin o meşhur muharriri Sinyor Gayda'nın bize karşı tehdidkâr bir dil kullanmağa yeltendiği şu gunlerde, bir Bardianın iki buçuk günde teslim ohışunu düşündüm; bir de, 26 yıl önce bu gunlerde, Çanakkalenin aylar ve aylar süren bir mücadeleden sonra, tahliye edildiğini hatırladım; o kadar. Osman Şevki Uludağ J"1 . ^.1 * . . 1 • 1 1 1 • " • 1 • 1 ;> A « i«»î»'i.ltl" Soruyoruz! Zavalh karı koca Üniversiteli fakir talebe Âlarm tecrübesi nasıl yapılacak? Seferberlik müdürlüğü bir talimatname hazırladı 80 lik bir ihtiyarla Bunlara hazırlanakarısı evlerinde ölü cak yurd için bina olarak bulundu bulundu Kocamustafapaşada Cambaziye mahalle.^ınde Çeşme sokağında 17 sayılı evde oturan Emekli Bınbaşı Ali ıle karısı Sevgüı. evlerinde ölmüş olarak bulunnıuşlardır. Bu evde yalnız baslarına yasavan 80 yaşında koca ile 70 yaşındaki karısı, 10 gundenberi evlerinden dışanya çıkmıyorlarmış. Haddi zatında münzevî bir hayat geçirdıklerinden, konu komşu. ilk gunlerde bu halden kuşkulanmamışsa da, müddet uzayınca meralc baş göstermiştir. Nihavet vaziyet polıse haber verilmis ve bir havli çalmdığı halde açılmıvan kapı dışardan zorla açalınmıstır. İçerive gırenler, karı kocanın yataklannda yan yana yattıklannı gormüşlerdir. Önce uyuduklarını sanmışlar, sonradan ölmüs oldukları anlaşılmıştır. Yapılan muayenede, zavallılann gıdai bir tesemmüm tes'rile öldükleri kanaati husule gelmiştir. Bununla beraber, cesedleri muayene eden adliye hekimi Salıh Hasim Sonmez, ölüm sebebınin fetimeyt yapılarak daha esaslı ve kat'i surette tayin ve tespiti için, her iki cesedi de morga kaldırtmıştır. Üniversiteye devam eden fakir tale bemn barınmasını temin etmek üzere, Partınin himayesmde açüacak yurdla rın biran evvel faaliyete geçmesi için bu ışlerle uğraşan komite, alâkadar bina sahiblerile temaslarına devam etmektedir. Bundan evvel Fatih medreselerinin yurd haline ifrağına karar verilmişti. Medreselerde, icab eden tadilâtın yapılabılmesi uzun zamana mutevakkıf olduğundan şimdilik Beyazıd civarında lıususî şahıslara aid bazı binalar kiralanacaktır. Bir yandan da medreselerde tesisat yapılacaktır. Fakir talebelere yardım için Parti tarafından 5 bin lira ayrılmıştır. İktiyaca göre bu miktar artıulacaktır. Ayrıca Maarif Veklâetinden de kâfi miktarda tahsisat istenecektir. Üniversite Rektörlüğü fakültelerdeki fakir talebenin miktarını tespit etmeğe başıamıştır. Şimdiye kadar bu kabil talebeden pek iyi derecede sınıf geçenlere ayda yirmi, yirmi beş lira burs veril mekte idi. Yurdlar tesis edildikten sonra burs usulü kaldırılacak ve bu paralar yurdlara devredilecektir. Diğer taraftan, Ankara Hukukunda olduğu gibi, İstanbul Hukuk fakültesinde okuyan talebelerden istiyenlerin, ileride adliye teşkilâtmda çalışmalan şartile, Adliye Vekâleti hesabma açılacak bir yurdda okumalanru temin için de teşebbüsler yapılmaktadır. ; malzemeden bir kısmını harbden e\ \ el sipariş etmiştik. Fakat bütün bu fabrikalar bilâhare yaptığımız sipariş'.eri iptal etti'sr. Pimdiki halde yalnız Amerika piyas?sı ile iş yapmak kabildir. Amerikadan da alınabilecek malzempyi burava kadar getirebilmek bir meseıe Bayram ertesi yapıiacak olan hava teşkil ediyor. Tünelin kayışmı Fransada deneır.eleri ıçın Vııâyet Seıerbeıiık mubir fabrikadan temin ediyorduk. Bu dirıyeti bir tanmatname hazırıamışıır. Vııayette yapıiacak bir toplantıda bu fabrika kayışın çiftini üç bin küsur talımatnamenin tatbıkı tekrar gozaen liraya veriyordu. Temaslara girişmek geçirilecekhr. Bu denemeae çauşacak i istedik, fabrika ortadan kalkmış. Bu üç ol.m sekiz bin kışilık pasıi korunmd e bin liraya aldığımız kayışı İngiltereden getirtmek is*"dik, yirmi üç bin lira kipıerine vazifeleri tebıığ edılmiştır. Denemede şu şekilde nareket oluna isteniliyor. Sipariş verdik henüz bu siparişi kabul ettiklerine dair malumct caktır. A Tayyare hücumu halka el ve e almadık. Bütün bu vaziyetler karşısınlektrikle muteharrik canavar düduk da yapıiacak şey her işi dört başı malerıle kısa fasılalarla verılecek ve bü mur temin etmekten ziyade mevcud tun tabrıka dudukleri alarme iştiıak vesait*en istifade müddetini mümkür: edeceklerdır. Alarmle birlikte korunma olduğu kadar uzatmaktır. Meselâ tüteşekküllerinde vazife alanlar vazifeleri nelin fazla işletilmesi isteniliyor. Geç vakit binecek birkaç müşteri için kayışı başına gıdeceklerdir. B Cadde, sokak ve meydaıilarda fazla yorup dört aylık ömrü olan bu bulunan halk telâşsız ve acele olarak vasıtanın ömrünü iki aya indirmek mı sükunetle evlerine gidecek, imkân bula daha iyidir, yoksa en kalabalık zamıyanlar, polisin gostereceği ve işaretli manlarda işletip dört aylık miadını bulunan umumî yerlere sığmacaklardır. muhafaza etmek mi daha münasibdir? C Herhangi bir gaz tehlikesinde Filhakika tünel Umumî Harbde munmaske takılacak, maske yoksa yaş men tazaman işlemişti. Fakat lüzumu olan malzemenin celbine imkân vardı. İsdiüerle burunlarını kapatacaklardır. D Tayyareleri gormek maksadile t?.?yonlarda beklenildiği halde araba dışarıya çıkmak, pencereden sarkmak gelmedisi h?kkındaki iddialar varid yasaktır. Bina dahilinde kendi korun olamaz. Her hanei bir arıza zuhur etmaları için vazife alanlar derhal iş başı medikçe tramvay arabalarınm köprüden altı dakikadan fazla fasıla ile a^ç na gideceklerdir. geomelerine imkân yoktur. Yalnız bunNakil vasıtalarının hareket tarzı: Tayyare tehljkesi işareti verildiği es ların müşteri ile dolmuş bulunması nada nakil vasıtaları şu şekillerde haıe başka bir keyfiyettir. Şimdi burada bir sual varid olur: idare vaktile neye vekeı edeceklerdir: A Hayvan koşulu nakil vasıtaları, dek malzeme temin etmemiştir?. Bıliarabalar yol ağızlarını kapamıyacak şe yorsunuz ki tramvay, elektrik ve tükilde yaya kaldırıma yanaşarak dura nel sirketlerinin satm ahnması teşebcak, hayvanlar çozülerek başları araba büslerine çok uzun zaman ev\el baslanmıştı. Sirket aradan geçen bu müdya bağlanacaktır. dpt zarfmda if'arenin satm ahnacağım B Motörlü nakil vasıtaları, alarmle beraber içinde bulunan halkı en yakın dü«ünerek hicbir siparişte bulunmaumumî bir sığınak yerine götürerek mıstır. Bugünkü malzeme ve türplin boşaltacaktır. Şehirden harice çıkan va kavışı da şirket Belediveve de^'redîlyani bir sene evvel celbedilsıtalar hareketlerine devam edeceklerdir. Haricden dahile gelenler hareket etmiyecektir. C Alarm esnasmda garda bulunan trenler yolcu almıyacak, halk umumî sığmaklara gidecektir. Harekete hazır bulunan trenler hemen garı terkederek şehir haricinde münasib bir yerde durarak yolcularını bırakacaktır. Haricde bulunan trenler şehre girecektir. D Alarm esnasında rıhtım ve iskeleîerde bulunan vapurlar yolcu almıyacaktır. Yolcuları varsa boşaltacakUr. Hareket halinde bulunan vapurlar en yakm iskeleye yanaşacaktır. Tayyare tehlikesi bitti işareti fasılasız u!un düdüklerle verilecek. halk bu işaret üzerine dışarıya çıkacak, nakil vasıtalan hareket edecek ve normal hayat avdet eyliyecektir. Bir tarıhte, bir pansiyonda, uç arkadaş, kiracıyız. Bizden başka bir kiracı daiıa var ama; ona, pek «kiracı!• denmez. O kadar sessiz insan kı, değneksiz kör, çiğniyecek!.. Onun, gidip geldiğini, daha dogrusu, «henüz hayatta bulunduğunu» apartımanın iç ve dış kapılarının muayyen saatlerde açılıp kapanmalarından anlıyoruz Sabah: Öğleyin, bire doğru; bir kapı gıcırtısı; sofada, korkak ayak sesleri ve acele açılıp kapanan bir kapı. Gece: Saat bire doğru; tetikte uyuyau pansiyoncu madamın, merdıvenlerdeki ayak seslerinden pirelenerek değil, emniyetle kalkıp açıyor. Çünkü, o saatte gelen: «Kiracı 4 No. lu» dur. Bü gün, tesadüfen «onu», «gördüm.» Tırnak içinde, gördüm diyorum. Ben, onun bir hayalet olduğuna inanmağa başlamıştım. Zayıf, sarartma, çökük bir yüz. Fakat, insana, hüzün vermiyor. Koyu elâ gözlerinin şirin bakışları, ona, «kanı sıcak, insan, hissini veriyor. İnee telli koyu kumral saçlarını, yandan tarayor. Yüzü, tertemiz tıraşlı. «Papiyon. kıravat takıyor. Ksvabı da. temiz ütülü. Pansiyoncu madam, benim «sormak merakımı» uyuşturacak kadar, «nalatmağa meraklı»: Mahmud Bey, bu garsondur, dedi Geceleri, on ikiye kadar çalışır. Peki, niçin, birde geliyor? Bütün garsonlar, dükkân kapandıktan sonra, dışarıda, başka dükkâıılarda içerler. Bu, nasıl olur! Bütün dükkânlar, ayni saatte kapanmıyor mu? Tamdık yerleri vardır. Kspenk kapaiı otururlar. Onlarda keyü edecek Hariciyo Vekili şehrimizde Haricıye Vekılı Şükrü Saracoğlu. Ankaradan şehrimize gelmiş ve Haydar paşa ıstasyonunda Veli ve Belediye reisi Latn Kırdar ıle şehrimizde bulunan meb'uslardan bazı zevat ve dostları tarafından karşüanmıştır. Şükrü Saracoğlu, dun Parkotelinden çıkarak bazı ziyaretlerde bulunmuştur. Hariciye Vekili bayramı şehrlmizde geçirecektir. Parti reisi geldi Ankaraya gitmiş olan Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul vilâyet idare heytti reisi Reşad Mimaroğlu Ankaradan şehrimize donmüştür. Reşad Mimaroğlu İstanbul parti kongresinin ittihaz ettiği mukarrerata aid raporu parti genel sekreterliğine vermiş ve parti işler; etrafında mezkur sekreterlikle temaslarda bulunmuştur. Bu, haksızlık değil mi? Ticaret odası bütçesinde fazla kabarıklık olduğundan oda memurlarınin maaşlarına zam yapılacağını yazmıştık Oda umumî kâtibinin maaşı 100 lira zamla 600 liraya iblâğ edılmiş, üç müdürün maaşına da ellişer lira zam yapılmıştır. Oda memurlarınm maaşlarına zam yapılmaması memurlan çok müteessir etmiştir. Asker ailelerine c yardım işi düzene konuluyor Dün Vilâyette Vali muavini Ahmed Kınığm başkanlığında Belediye muhasebe müdürile Eminönü, Beyoğlu, Beşiktaş kaymakamları toplanarak asker ailelerine yardım içüı yapılan tahakkukata aid itirazları tetkik etmişlerdir. Bu iti razlara göre birçok kimselere hem meskenlerinden hem de ticarethanelerinden mükellefiyet tahakkuk ettirilmiştir. Bazı kimseler de tahakkuk ettirilen para miktarına itiraz etmektedirler. Dünkü toplantıda bu itirazlar tasrif olunmuş ve bunlan önleyecek şekilde bir formül bulunmuştur. Bulunan bu hal şekli maksm tarafmdan tetkik edildikten sonra kazalara tamim edilecektir. Her kazanın kendi anlayışına göre hareket etmesinin bu karışıkhğa sebebiyet verdiği anlaşılmış ve yapılan bir talimatname ile bu işte birlik tesisi kararlaştırılmıştır. Kurbanlık koyun fiatları Takas primleri Takas Limited şirketi, beynelmılel ticaretın arzettığı yeni vaziyet ve memleketimizi alâkadar eden vaziyetler dolayısıle takas prımlerinde yenıden bazı değısıklikler yapmıştır. Yeni değışıklikten sonra takas ithalat ve ihracat primleri şu şekli almıştır: Takas nevilerl Fntersanjabl İngiliz Belçika Holanda İsveç Fransa İsviçre = = Dr. Osman Sevki ULUDAĞ Ticaret Odası yeni meclisi toplandı J İthalât 48 48 51 51 51 51 51 İhracat H'zır Alivre 40 39 40 39 40 39 40 39 47 46 40 39 40 39 Kurban bayramı dolayısüe şehre mühim miktarda koyun gelmiştir. Bunların mezbahada canlı olarak satılan hayvanlardan daha pahahya satılmaması için Belediye alâkadarlara emir vermiştir. Bu seneki kurban fiatları yüksekçedir. yanın bütün güzel kadınları, onun «sevgilisi». Bunda da korkulacak, şaşılacak birşey yok. Pansiyoncu madam, bu «kazancı iyi, temiz yerde çalışan, aylığını günunde veren iyi adam» dan, nedense memnun değil! Bazan, sabahlara kadar, elektrik yakıyor. Kızmak, sırası bana, gelmişü: Sen, sabahlara kadar elektrik yaktırmazsm ya! Hiddetle ayağa kalktı: Elbette yaktırtmam. Kapısuu vuruyor. kapattırıyorum. *** Bir gece, sofada. gezinmeler ve konuşmaiar duydum. Pansiyonda, fevkalâde bir hal olduğuna hükmettim; ben de, sofaya çıküm. Pansiyon sahibi madsm, yanmd? kızkardeşile, sessiz sessiz konuşuyordu. Beni görünce, .4 No. lu kiracı» nın odasmı gösterdi. Kapının altından ış;k sızıyordu. Pansiyoncu Madam: Bu gece, biraz geç geldi. dedi Biraz fazla olmuştu. Sallanıyordu. Âdetini bilirim; odasma girer; ceketini, yeleâini. kıravatını çıkarır, halâya gider. Döndüğü zaman, oda kacısmı kilid'er. Ge'eli. bir saat oldu. H^lâva cıkacak, dive hekledim. Çıkmadı. Kapıyı da kilidlemedi. Acıp bakalım. dedim. Kapıyı. pansivoncu maf'am, vavasça açtı ve bir çığhk kopararak geriledi: Kaoıda bekliyor. Ben de baktım. .4 No lu kiracı». kapmm kenarında, ellerini göbeÇinin üstünde kavusturmuş. emir bekloyen b:r tavrı» ile. avakta sızmıştı. Sarı thsan tevkif edildi Muhtelif dolandıncılık hâdiselerind( ismi geçen San thsan, yeni bir hâdiseden dolayı Sultanahfmed birinci suü ceza mahkemesinde sorguya çekilmiş hakkında tevkif müzekkeresi kesilmiştlr. Tahkikata göre, San thsan, Beyog. lunda terzi Haticeye gitmiş, «Ben Ma« liye memuruyum, eğer istersen seni kazanc vergisinden muaf tutabilirim» demiş. kadının 10 lirasını dolandırmıştır. I 4 No.lu kiracı Pansiyoncu madam, bütün gevezeliğine ve «anlatmak hırsı» na rağmen, «anlalsam mı, anlatmasam mı?» gibi duraklamışü. «Hırs» kötü şey. Kaşerlenmiş k%rıyı yendi: Çok iyi adam. Hiç sesi çıkmıyor. Telgraf, mektub gelmiyor. Bir arkadaşı arömıyor. iki elini dizlerine bastırmıştı. Yüzüme bakıyordu: Bu, karışık adam! Korkuyorum. Hem, iyi adam, diyorsun; hem de korkuyorsun. Sağ elini, ağzıma dayayarak susturdu: Haftada bir gün, izin yapıyor... O gün, akşama kadar oturuyor. Tabiî... Garsonluk kolay m ı ' Ayak üstü çahşıyor. Vücudünü din'eyecek. Pansiyoncu madam, gözlerini kapadı, açtı: Yok, biz, böyle adamlardan korkarız. Neden? Bir çatı altında yaşıyoruz. Bi?e de haber ver. Kadın, «anlarmak hırsı» ıle birden coşmustu: Kazancı iyidir. Temiz yerde çahşıyor. Aylığmı, günü gelince verir. Bunlar, korkulacak şeyler mi? Lâkırdısının kesilmesine kızdı, homurdandı Dur. anlatıyorum. İzinli !»ünlerinde, odnsmdan çıkmıyor, dedim ya. Lâkırdısının kesilmesine kızıyor ama. sonra da, durup sorar gibi bakıyor. Dedin. Sonra? Gözleri, bir maşuka gibi parlayordu: Odasına girer girmez. kapıyı içe Hayattan hikâyeler Vali Lutfi Kırdar Ticaret Odası Meclisini açıyor Ticaret Odası yeni meclisi dün ilk sı müdürü Mehmed Ali, muamelât mütopiantısını yapmıs ve bu toplantıda fettişliğine Sabri Tüten ve kongre muVali ve Belediye Reisi Lutfi Kırdarla rahhaslıklarına Said Ömer Dorınen ile Parti Vilâyet heyeti reisi Reşad Mimar Hüseyin Hüsnü Arsan seçildikten sonra oğlu da bulunmuştur. Mithat Nemli kürsüye gelmiş ve riyaset Vali ve Belediye Reisi Lutfi Kırdar divanı namına teşekkür etmiş'ir. Bundan sonra idare heyeti intihabma toplantıyı açarak azayı selâmlamış ve muvakkat riyasete intihab edilen Mu geçilmiş ve teklif edilen namzedler Nııri rad Fortonun riyaseti altmda riyaset Kozbeyoğlu, Şerefeddin Alemdar, Ziya di' anı intihabı yapılmış, tek'if olunan Kılıc, Süad Karaosman ve Hilmi Naili namzedler Mithat Nemli birinci reisliğe, Barla intihab olunmuştur. Bu arada İbrahim Kemal Baybora birinci reis ve müstenkif kalanlar ve namzedler harikilliğine, Ahmed Kara ikinci reisliğe ve cmde kalanlara rey verenler de olmuşKuri Dağdelen ikinci reis vekilliğıne se tur. Oda meclisi ikinci bir celsede de iki çilmiştir. teamül kararmı tetkik ve idare heyetiHesabat müfettişliğine Ziraat Banka nin teklifini kabul etmiştir. Mahmud ^esari £} Hırsız hizmetçi mahkum oldu Şehzadebaşmda Rağıbın evinde hizMillî filimciliğimizin inkişafını gösmetçilik eden Meîâhat gardroptan altın teren yeni çalışmalar meyamnda bazı bir bUezik aşırmıştır. Sultanahmed ikintanınmış zevatın teşebbüsile yeni ve ci sulh ceza mahkemesinde muhakemebüyük bir filim şirketinin daha kurulsi yapılmış, altı a y h a p s e mahkum olmak üzere bulunduğu haber ahnmıştır. muş ve tevkif edilmistir. Uzun müddet Avrupa filim âleminde Boyalı salam satan bir tüccar bulunan filim rejisörü Vedad Örfi, Evvelsi gün şehrimize gelmiş ve bu işle mahkum oldu Dimitri Papadopulos isminde bir sa meşgul olmağa başlamıştır. İlk olarsk lam imalâthanesi sahibi boyalı salam iki büyük filim vücude getirilecek ve satmaktan maznunen Sultanahmed bi bunlarm direktörlüğü Vedad Örfi tarinci sulh ceza mahkemesinde muha rafından bizzat deruhde edilecektir. Filimler (Bulutlar Parçalanırken...) keme edilmiş. mahkeme, suçu sabit görmüş. bir ay hapis ve bir lira ağır para ve (Karadeniz Uşağı) admdadır. cezası karan vermiştir. Ayni zamanda Millî filimciliğimİ7in inkişpf ettiğini imalâthanenm de bir ay müddetle ka gördükçe şüphesiz derin bir haz duypatılrnasını karar altma alrruştır. maktayız. Yeni bir filim şirketi kuruluyor ler. rıden kilidler; kimseyi de içeriye sokmaz. Bir izinli gunüydü. Baktım, kapı, yarı açık. Çamaşır yıkayacağ^ kirüleri alacağım bahanesile içeri girdim. O, benim, içeri girdiğimi bile görmedi. Parmağı ağzında kalmıştı: Büyük kerevetin üstüne oturmuş. Ama kıravat, yakalık hepsi tamam. Hemen sokağa çıkacakmış gibi. Önünde, bi* büyük şişe, şarab duruyor. Kendi halüıde insan. Sessizce keyif ediyor. Ne kadm yarabbi! Hem sorar gibi bakıyor, hem de kızıyor: Dur, anlatacağım. Kerevetin arka yastığının üstüne bir kartpostal koymuş. Ona bakarak içiyor. Bunda korkacak, şaşacak birşey yok Belki, sevgilisinin resmidir? Hemen, kartpostal! dedin, çıktın . Gene kızdı, homurdandı. Ben fotoğrafla, kartpostalı bilmez miyim? Nah işte, sokaklarda yüz paraya, beş kuruşa satıyorlar. Belki de o kartpostal, sevgılisine benziyordur? Çok düşünmedi: Bir gün de, kızkardeşim görmüş. Kartpostalı anlattı, benim gördüğum değü. Kadm gözü, nekadar keskin oluyor! İkisi de, bir bakışta «kartpostallara» mum yapıştırmışlar! 4 No. lu kiracı, meğer, hakikaten keyif ehli imiş. Maksad, gönül eğlendirmek, değil mi? Hergün bir başka kartDemek ki, sızmak bile, itiyadlann postal al, geç karşısına, keyif çat. Dun hakkından gelemiyormuş! 23751 teneke beyaz peynir varken... Beyaz pevnir kıtlığı üzerinde Belediyenin tetkikleri bitmiş ve dün Beledivenin raporu mıntaka ticaret müdür» lüğüne verilmiştir. Bu rapora göro Cumhurivet buzhanesinde 8574, Karaa5ac soğuk hava deoolarmda 5743. Sirkeci deposunda 2434 ve Tahtakale donnounda 7000 teneke beyaz peynir Vardır. Sehrin uzun müddet ihtiyacma kifavet edecek bu kadar beyaz peynir val°n bnpları rizlevenler aleyhinde şiddetle t=ıkibat yaoılacaktır. •Knrb^ın bavr^mı münasebetile, t?n'vereite ile bütün mektebler bu aksamdan itib?ren tatil vanacaldardır. Derssnbahı baslanacaktır. M«Ut»uu,.^e havram ta»Ui NRİY Eı Nüshası 5 kuruştur. 1 Wıw nrılt{ Sene lik Alb avlık Üç aylık Bir avlık Gazetemize gönderîlen evrak ve vazılar neşredilsin edilmesin iade edilmeı ve ziyauıdao mes'uliyet kabul olunmaı Dikkat Türkiye Îin C içın 1400 Kr. 2700 Kr. 1450 % 750 . 400 > 800 > 150 . Yoktur.