28 Mart 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

28 Mart 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CLJ^IAl •*KT Devlet fabrikaları Kurtların balık avı Mektebliler arasında yapılacak müsabakalar Onümüzdeki pazar günü Taksim stadında büyük merasim yapılacak ve müsabakalara başlanacaktır Maarif Vekâletinin mekteblerde baş Bu merasimden sonra stadyoma gidi lamasını arzu ettiği spor müsabakaları lecek, talebeler ayrılan yerlerde duracakmevsımın gecıkmış olması nazarı itıbara lardır. alınarak bu sene yalnız futbol ve voleybol Müsabakalar başlamadan evvel Ebedî müsabakaları olarak yapılacaktır. Lıseler Şef Atatürkün hatırasma hürmetle üç arasında yapılacak müsabakaların idarî dakika sükut edilecek, bilâhare geçid resişleri İstanbul Lisesi beden terbiyesi mu mi yapılacaktır. Bu merasimi istanbul allimi Galatasaraylı Vahiye havale edil Erkek Muallim mektebi beden terbiyesi miştir. nnı'limi Fer^ad idare edecektir. Futbol maçlarına 16 resrnî ve hususî Merasimd°n sonra Galatasarayla îslise girecek, maçlar her hafta iki oyun o tanbul lisesi arasındaki futbol maçı başlarak turnova halinde yapılarak mayıs so lıyacaktır. Maçlar, badema Taksim stadnuna kadar bitirilecektir. vomunda cumartesi günleri yapılacaktır. Futbol maçları yarımşar saatten bir saErkekler arasındaki voleybol turnuvaat olarak yapılacak, berabere kalındığı ları gelecek hafta baslıyacak, bu maçlar takdirde ortar dakikalık iki devre daha Kabataş ve Deniz Ticaret mektebinde oynatılacaktır. Maçlar gene berabere bi yapılacaktır. tecek olursa ikinci oyun, müteakıb hafta Kızlar arasındaki müsabakalar, istanyeni baştan yapılacaktır. bul Kız lisesi salonunda yapılacaktır. Mektebler arasında yapılacak futbol Yeni hakemler maçlan lisanslı hakemler tarafından idaFutbol federasyonu Istanbulspordan re edileceği için Maarif müdürlüğü aşağıda isimleri yazılı hakemleri bugün saat Sami, Vefadan Sabri Ragıb ve Galatabeş buçukta Maarif müdürlüğüne davet saraydan Arife hakemlik için lisans vermiştir. etmiştir. Ahmed Âdem, Nuri Bosut, Şazi TezGalatasarayın antrenörü can, Tarık, Adnan Akm, îzzet MuhidGalatasaray kulübü antrenörü Vıyadin, Feridun Kılıc, Şevki Çanka, Nec nalı Her Tandler'in kuntratı bitmiş ve det ve Halid Galib bu toplantıda buluna yeniden mukavelesi yapılmıştır. rak maçlarm idaresi için vazife alacaklarBüyük kürek yarışlarî dır. 2 nisan pazar günü bu maksadla bü Oxford Cambridg ÜniveHte'.eri arasındaki senelik kürek yarışı cumartesi yük bir merasim yapılacktır. Hazırlanan günü Taymis nehrinde yanılacaktır. programa göre resmî ve hususî kız ve erkek liseleri sporcu talebeleri bu mera Bir Ingiliz takımı Almanyaya sime iştirak edeceklerdir. Erkek talebe be gidiyor yaz pantalon, kız talebe de jimnastik kıIngiltere profesyonel birinci lik takımyafetile hazır bulunacaklardır. larından Stoke City 6 mayısta AlmanMektebler merasim günü Türk bayra yava gidecektir. Stoke City 20 mayısa ğı taşımıyacaklar ve flâmalarını yanla kadar Almanvada kalacak ve muhtehf rına alacaklardır. şehirlerde dört maç yapacaktır. İstanbul Kız Muallim mektebi Türk bayrağile mekteblerin önünde yer alacak, lcra memuru olmak istiyenmektebler hurufu heca sırasile yürüyeceklerde aranan ehliyet lerdir. Ankara, 23 .(Telef onla) ,SF İçsa>iQ3«R*u;~ Her mekteb kırk dört kişilik gruplarla vo muavinliVİprinp nrta tahsili bitirmiş, ıırtrajime işıirak edcıcklerdiı. Liscleıin mahkeme ve adlive dairelerinde en aşasDorcu talebeleri pazar günü saat ikide gi'ü'ç sene muvaffakîyetle hizftet etmiş Galatasaray lisesinde toplanacaklardır. ve yaşı otuz beşi geçmemiş olan kâtib ve Sporcu talebe yanlarında muallımleri başkâtiblerden ehliyet ve iktidarlan İcle beraber İstiklâl caddesinden Taksime ra kanunu ve bu kanunun tatbikatile, r.derek Cumhuriyet abidesine çelenk ko medenî kanun ve Ceza kanununun icra ••acak'ardır. Talebe abidenin etrafında işlerine taalluk eden kısımlarından im•ar alacak, Şehir bandosunun iştirakile tihan netıcesinde anlaşılanlarm tayini takarrür etmiştir. ' HSİ mar'inı söyliyeceklerdir. r Yabancı yün (kamgarn) istihlâkinde«Hapishane çürükse, ki bu artış, fabrikanın daha iyi evsafta kumaş imali hususundaki piyasanın taIbrahimpaşa sarayı lebıni karşılamıya matuf mesaisinin nesağlamdır » ticesi olmuştur. Bünyandaki küçük yünlü dokuma Dün arkadaşımız Mimar Sedad Çetinfabrikası, 1936 da 49,117 metre olan ku taştan şu mektubu aidık: maş imalâtını 1937 de 72.842 metreye çı«Cumhuriyet» in bugünkü nüshasında karmıştır. 1938 in ilk 10 aymdaki ima ve hele dünkü bir akşam gazetesindet lât yekunu 67,152 metre olduğuna göre (Hapishanenin matbaa kısmı) diye tas1938 de bu rakamın da aşılmış olduğu rih edilerek buranın çürüklük ve harabmuhakkak addedilebilir. lık yüzünden kendi kendine çökmüş olSümer Bankın idaresindeki yünlü fab duğu bir haber fıkrası halinde intişar rikalannm imalâtmda müşahede edilen etmiştir. Bu haberin mahiyetıni ve hajHt^ikkate değer artışlar fabrikalar ma kikat .cephesini şöylece anlatmak istemulâtının piyasada karşılaştığı rağbet rim: kadar imalât Jeknik ve teşkilâtmın de^ Umumî hapishane binalan baştanbaşa vamlı surette terakkısi Ü>akımmda*n da"çürük Ve" c!6k kötü binalardır. Fakat gütakdirle karşılanması lâzım gelen bir e nün birinde. kendi bınalarına sığmıyarak ittisalindeki Ibrahimpaşa sarayının hemmivet arzetmpkt o dir. cüz'î bir kısmını da işgal etmiştir ki bu gün çökmüş olduğu haber verilen mahal de matbaa itt'haz edilmiş olan saray akAdana, (Hususî) Kozan yolu üze samındandır. Burasmm üzeri kârgir bir rinde Anberdere mevkiinde fırtına ve tonozla örtülü olup kendi kendine çökşıddetli yağmur yüzünden üç kişi ölmüş mesi şöyle dursun, yıkmak için sun'î bir tür. Hâdise hakkında alman malumat şu müdahale esnasında bile dinamit kuldur: Saimbeyli kazasımn Dallıkavak kö lanmak ihtivacım hssettirecek kadar yünden karı. koca ve çocuklarından mü sağlam ve metindir. Eğer bu tonozun rekkeb üç kişilik bir aile çalışmak ve daha üstüne sonradan gerilmiş olan uybeş on kuruş para kazanmak için bun durma ve âdi catı, cöktü ise bu da saray dan bir müddet önce şehrimize geliyor aksamımn çürüklüğünü ifade edecek bir hâdise olamaz. Bu cirkin çatı temizlenip lar ve çalışıp, çabalayıp bir mikdar paatılır ve mesele kalmaz. ra biriktirdikten sonra da, köylerine Şimdiye kadar bu kıymetli saray hadönmek üzere geçen gün yaya olarak yola çıkıyorlar. Aile reisi 60 yaşlarmda pishane binası diye amlmakta ısrar edilMahmud, karısı 30 yaşlannda Gülistan miş ve efkân umumiyeye böylece tanıve çocukları yedi yaşında Zeynebin teş tılmış olduğu için çok mühim ve hassas kil ettiği bu kafıle, şehirden birkaç saat bir mevzua temas etmekte olan bu gibi açılınca, Anberdere mevkiinde müthiş haberlerin mahiyetini şu suretle tavziha bir fırtına ve yağmur sağanağma tutulu lüzum gördüm. Mimar: S. Çetintaş yorlar. Bannacak vasıta ve imkândan mahrum olan bu zavallılar, bu tabiat baskını karşısında yol ortasında takatsizÇengelköyünde tutuşan likten düşüp kalıyorlar ve bir müddet fundalıklar sonra her üçü de ölüyorlar. Bu Çengelköyü tepesindeki fundalıklarAdana (Hususî) Torosspor kulübü burada büyük bir müsamere vermiş, genclerin gösterdiği muvaffakiyet alkışlarla karşılanmjştır. Torossporlu gencler, feci ve tüyler ürpertici hâdiseden güç dan bir kısmı dün akşam üzeri tutuşmuş, dört maç yapmak ve temsiller vermek üzere yakmda Hataya gideceklerdir. haberdar olabilen zabıta işe elkoymuş derhal yetişilerek, yangın, başlangıcmda ve tahkikata başlamıştır. Gönderdiğim ıesim Torossporlulardan bir kısmmı bir arada göstermektedir. söndürülmüştür. kadar yükselen dağları, devâsâ çam ve Devlet işletmelerinin murakabesi için servi ormanları, gölleri, nehirleri ve gükabul edilmış olan kanun hükümlerine zel manzaralarile meşhurdur. Bundan uygun olarak «Sümer Bank Birleşik başka bu memleket topraklarında altın Yün İpliği ve Dokuma Fabrikaları Müdamarları vardır. Türlü hayvanlar bu aessesesi» firması altında birleştirilmiş razide dolaşır. Memleket, balıkçılıktan olan Feshane, Hereke, Bünyan ve Merinos yünlü fabrikalanmızın imalâtm da bir hayli kâr getirir. Britanya Kolomda, son yıllarda çok hızlı bir inkişaf kay biyasında mevcud kurtların, son zamanlarda insanlarîa balık avlamak rekabededilmiştir. tinde bulundukları keşfedilmiştir. Bun Bunlardan ilk üçü eskiden kurulmuş fabrikalardır. Sümer Bankm idaresine lar, balık avını insanlardan başka türlü geçtikten sonra noksanlan ikmal edile yapıyorlarmış. Nehir ve göllerin sahillerek modern usullerle işletilmeye başla rine diziliyorlar, hatta bir parça da suya nan bu fabrikalann randımanları sene girerek oralarda bol bol bulunan balıklan den seneye asikâr bir inkişafla yüksel ağızlarile yakalıyor, yutuyorlarmış. Kurt m^kten geri durmamıştır. lar, küçük balıklara ehemmiyet vermiFeshane fabrikasmm 1935 senesindeki yor, büyük balıklan enselerinden ısırmak kumaş imalâtı yekunu 766,651 metre idi. suretile dişleri arasına alıyorlarmış. BaBu imlât 1936 senesinde 834,118 metre lıkların başını yemekle iktifa ettik'ıeri, ye, 1937 de 944,442 metreye çıkmış ve gövdelerini bıraktıkları daha ziyade görü1938 senesinin yalmz ilk 11 ayında imalüyormuş. Bahkçılar, balık bollu lât yekunu 1.041,017 metre olmuştur. ğuna rağmen kurtların rekabetine Ayni fabnkanın yerli yapağı istihlâki imalât seyrine müvazi bir artış kayde kızmışlar, onlarla kendileri başa çıkamaderek 1936 da 532,160 kilodan 1937 de yınca hükumete müracaatle müdahale 779.347 kiloya çıkmış ve 1938 ilk 11 aetmesini istemişlerdir. Israrla yapıîan müracaatler karşısında, balıkçılarm gösyında 782,827 kiloyu bulmuştur. Hereke fabrikası imalâtının takib terecekleri yerlere kurd avcıları yollanettiği terakki seyrı de daha az memnu masına karar verilince, bahkçılar, kurdniyet verici değildir. 1936 da bu fabrika ların en çok pusu kurdukları yerlenn lismızın imalât yekunu 420,434 metre iken tesini hazırlamışlardır. Bu yerler o ka1937 de 517,587 metreye çıkmış ve 1938 in dar çoktur ki nekadar avcı yollansa, yalnız ilk 11 ayı zarfında 537,973 met kurdlarla tamamile başa çıkılamıyacas?ı reye yükselmiştir. Ayni fabrikanın iplik anlaşılmıstır. Britanya Kolombiyası, buimalâtı da 1936 da 5107, 1937 de 9259 kilo günkü Almanyadan aşağı yukarı bir misiken 1938 in ilk 11 ayında 55526 kiloya li genislikte arazisi olan bir memlekettir. çıkmıştır. Fabrikanın yerli yapağı istih Dolayısile kurdların balıkçılıkta insan lâki 1936 da 41,569, 1937 de 19,406, 1938 larla rekabetine büsbütün mâni olmak, de 81747 kilodur. Yabancı yün istihlâki imkânsız sayılmaktadır. ise 1936 da 6000, 1937 de 26796, 1938 de 39361 kilodur. Dokuma fabrikalarının Usta hayvanlar, balıkçıbenizsizlik idn yegâne deva kanl ihya eden n m A Enmuntahipetibbatarafındantertipedilıniştir. O U \ U r randımanı mütemadiyen larla rekabet ediyorlar Britanya Kolombiyası, 5,000 metreye Mustafa Kemalpaşa Belediyesinden: artıyor KANSI2LIK ARKA B E L 28 Mart 1939 Norc ^i, zaflyet ve Chlorose nıniP ) rAKİO Nafıa Vekâletince musaddak proje mucibince tesis etmekte olduğumuz elektrik tesisatımız için lüzumu olan kablolarla bunlarm montaj işleri 15 gün müddetle münakasaya çıkarılmıştır. Talib olanlarm proje ve fennî şartnameyi Belediyeden ve İstanbulda Galatada Selânik Bankasında 67 numarada mühendis Hasan Hâlet Işıkpmardan almalan ve ihale günü olan 3 nisan 939 tarihinde Belediye Encümenine müracaatleri ilân olunur. (1923 ) ROMAT İ Z M A L UM B G O A 8 i Y AT i K ve bütün ağnlara karşı • SİLKO SANCILARI DAiMî ve ÇABUK GEÇiRiR Bursa ı Merinos Yetiştirme Müf ettişliğinden: ıııı merhemi ile masaj yapınız. 1939 modeli bir kaptıkaçtı otomobili Bursa Merinos Yetiştirme Müfettişliği için (939) modeli bir kaptıkaçtı otomobili almacaktır. Muhammen bedeli (İki bin altı yüz) liradır. 2 İhale 8 nisan 939 cumartesi günü sabah saat onda Bursa Belediye dairesindeki, Mubayaa Komisyonu tarafından açık eksiltme suretile yapılacaktır. 3 Şartnameyi görmek ve daha fazla tafsilât almak istiyenler iş saatinde hergün Bursa Merinos Yetiştirme Müfettişliğine müracaat edebilirler. 4 Eksiltmeye girebilmek için taliblerin (Yüz doksan beş) lira muvakkat teminat akçesini Bursa Malsandığma yatırdıklanna dair Sîindık makbuzu ve Ticaret Odası kayıd vesikalarını ibraz etmeleri lâzımdır. (1893) RADYOLİN ile SABAH, ÖĞLE ye AKŞAM Her yemekten sonra günde 3 defa muntazaman dişlerinizi fırçalayınız. OTOBÜS MUBAYAASI Trabzon Belediye Riyasetinden: 1 Trabzon şehri dahilinde ve sayfiye kısımlarma işletilmek üzere, beheri 4000 liradan 12000 lira bedelle Ford veya Şavrole marka 3 aded otobüs mubayaası yirmi gün müddetle ve kapah zarf usulile eksiltmiye konulmuştur. 2 Otobüslerin evsaf ve mahiyeti Fen İşleri Müdürlüğümüzde bulunan şartnamelerde muharrerdir. Bu şartnameler, 6 kuruşluk bir posta pulu gönderilmek suretile parasız tedarik edilebilir. 3 İhale 4/4/1939 tarihine musadif salı günü saat 14 te Belediye Daimî Encümeninde icra olunacaktır. 4 Eksiltme kapal ızarf usulile yapılacaktıı 5 Muvakkat teminat: 900 liradır. 6 Teklif mektubları 4/4/1939 salı günü saat «13» e kadar îhale Komisyonu Reisi olan Beledive Reisine makbuz mukabili teslim edilecektir. (1976) Zavallı bir aile Torosspor kulübü Hataya gidiyor j Yazlık Çiçek Soğanları Cinsı Katmerli Begonya Yıldız Dalya Kanna Tüberoz sümbülteber Glayöl Çeşit 5 10 10 20 Tanesi Kr. 30 25 20 20 10 Mevlut Baysal Bahçe Mimarı Dördüncü Vakıf Han. Kat i, No. 18. Tel: 23426 Tefrifa No. 7 DUNYA BOYLEDİR İŞTE... ^**^***KEMAL R A GI B ~~~~~~~* Buraya sanki alış veriş etmeğe gelmiş, miştim, sanmm. Şimdi, neredeyse, gelir. k?ı . na güze! bir kadm çıkar çıkmaz o Bakmız, az kalsm unutuyordum. na da dıller dökmeğe kalkmış, bundan Yervantla görülecek, benim de ufak bir ötesini hiç düşünmüyor gibi görünen bu, işim vardı. Bunu bitirelim. Sizinle nasıl iıstü b°.şı çok düzgün, her hali pek k:v olsa, gene konuşuruz. ı a k genc bir yandan telefonun numarası Anlamıyorum, ne demek istiyorm çevirir gibi karıştırıyor, bir yandan da sunuz?.. Ne zannediyorsunuz?.. Ben sizi a ı u"unun ıçindeki küçücük bir makasla tanımıyorum. Şimdiye kadar yüzünüzü f te' 3nun te'ini kesiyordu... bile görmedim. Siz de... Belma, bir aralık döndü. Eglenir gibi Sahi!.. Affedersiniz. Kendimi tab:r ses'e: nıtmağa vakit bulamadım: Haydar... En Rica ederim, dedi. Bunları te!ekıymetli, en güzel pırlantaları, incileri topfonda konuştuğunuz adam kim ise, ona larım. Kimisıni saklarım. Kimisini bir elmı söy'üyorsunuz?... den alır, bir başkasına satarım. Şimdilik Hayır, çevirdiğim numara başkabütün işim, gücüm bu... Bakmız ben si=üe konuşuyor. Burada da şimdilik sizden zin kim olduğunuzu sormuyorum. Hem, b" 'a, hiç kimse yok, sanırım. belki biraz saygısızhk olur. Sizi gene öfkeSonra, yapacağını yapmif, bitirmiş lendirmekten korkarım. Hem de... Hem gibi, telefonu yerine bıraktı: Artık istediğimiz gibi konuşabili de nasıl olsa sizi arayacak ben değilim. İlkönce siz, beni bulmak istiyeceksiniz. Bizi kimse rahatsız edemez!. Belma, korkmuş gibi, bir adım geri Beni siz arayacaksınız!.. ye çekildi: Belma, onu dinlerken: Acaba, bu adam deli mi?.. Kocamm içeride olduğunu söyle Diye düşünüyordu. En sonunda daya Benim kendimi aratmak için, hat mı anladım!.. i namadı: ta arkamdan koşturmak için bildiğim öyO aralık yandaki kapı açıldı. Önde Ben mi, dedi, sizi ben mi araya le kolaylıklar var ki... Buna hiç kimse, Muhtar, arkasmdan da Yervant, içeriye cağım?.. Bir daha yüzünüzü ^örmeğe hatta en nazlı kadmlar bile karşı dura girdi. Pazarlığı bitirmiş olacaklar ki kuyumcunun yüzü pek gülüyordu. Haydabile hevesim yok. Kim olduğunuzu da maz!.. sormadım. Siz kendiliğinizden söyledi Olur şeydeğil!.. Pek şaştım, doğ rı görünce durdu: niz. Fakat bugüne kadar nasıl birbirimize rusu... Mağazayı kapıyoruz. Saat yediyi yabancı isek yarın da gene öyle... Şimdi, merak buyurmayınız, he geçti... Yarına kalmaz. Daha bugün, ben men şimdi ne olduğunu anlıyacaksınız!.. Diye söze başlarken birdenbire korku buradan çıkar çıkmaz aramaya başlıyaile, haleacnla geriye çekildi. Haydar, ceGenc kadma doğru birkaç adım socaksınız!.. binden bir rovelver çıkarmış, onlara doğkuldu: Kendinize nekadar güvenîyorsu Belki sırası değil amma, dedi, si ru uzatmıştı. Bir yandan da dişlerinin anuz?.. Acaba neden?.. Inciler, pırlanta ze birşey arzetmeme müsaade buyurulur rasmdan bir ıslık çaldı. Sonra: lar biriktiriyor muşsunuz, öyle söylüyor mu?.. Yerinden kımıldayım, deme!.. Ne söyleseniz, ne yapsanız size dunuz. Onlara mı güveniyorsunuz?.. Pek pek yaraşıyor. Gözlerinizin, yüzünüzün o Diye bağırdı; kuyumcunun üstüne doğmerak ettim, doğrusu... ru yürüdü. kadar derin bir manası var ki... Öfkele Şimdi, şimdi bu merakınızı yatış niyorsunuz, bir başka güzellik geliyor. Anlaşılan, dışarıda da bu ıslığı beklitırmaya çahşacağım, hanımefendi!.. Bu, Korkmuş gibi görünüyorsunuz; büsbütün yenler vardı. Kapı birdenbire açıldı. İçebenim için, bilseniz ne büyük zevk ola güzelleşiyorsunuz!.. Birdenbire şaşırmış riye iki kişi daha girdi. Ikisinin de birer cak!.. gibi bir bakışınız var, aman nekadar ince, elinde çanta vardı. Öteki elleri de ceble Her halde kadınlarla pek çok alış nekadar güzel!.. rinde idi. Çantaları yere bırakırken elleveriş etmemiş olacaksınız!.. Belma, artık açıktan açığa alay etti: rini de ceblerinden çıkardılar: Biîer bı Neden?.. Bunlarla mı, bu parlak sözlerle çak parıldadı. Birisi Muhtara, öteki ku Onlan incitirseniz en sevdikleri, en mi, karşmıza çıkan kadınlan arkanızdan yumcuya doğru yürüdü. Ellerindeki bıbeğendikleri şeyden bile vaz geçerler de koşturuyorsunuz?.. Böyle mi ahştınız, sizi çağı, onların göğsüne dayadılar... onun için... Sizin gibi kendilerine güve boyle mi alıştırdılar?.. Bunları, sizi bu Bütün bunlar, birkaç saniye îçinde olnenler, bu kadar çok öğünenler hiç bir iş kadar kendinize güvenmeğe alıştıranları muş bitmiş, Haydarın çaldığı ıslıktan yapamazlar. Bunları pek bilmiyorsunuz, demin pek merak ediyordum amma başka hiç bir ses duyulmamışn. galiba.* şimdi artık o da kalmadı! r t AnlıyacağıGenc hırsızın yüzündeki çizgHer bir. aralık birdenbire gerümiş, çahlmıştı. Şimdi, bunların hepsi böyle çarçabuk, hiç gürültüsüz olup bitiverince yavaş yavaş gülümsedi. Sesinde de deminki hırçınlık kalmadı. Karşısındakilerle eğlenir gibi: Görüyorsunuz ya, dedi, bağırıp çağırmaya imkân da yok, lüzum da yok!.. Haydi, çabuk, işe yarar ne varsa hepsini çıkar!.. îlkönce şuradan başlıyalım. Şunları çıkar bakalım, şunları, şunları da... İşimizi nekadar çabuk bitirirsek o kadar iyi olur. Sizin için üzüntünün, korkunun önüne geçmiş oluruz, benim için de yorgunluğun... Zaten gürültü ile iş görmek, hem saygısızhk, hem de beceriksizlik demektir. Şu kutuları da unutmıyalım; ötekileri de uzat... Haydar, bir yandan bunları söylüyor, bir yandan da hemen oracıkta eline ne geçerse hepsini çantamn içine atıyordu. Sonra kasaya doğru döndü: Şunu da aç bakalım. Haydi canım, nazlanmanın sırası mı?.. İşe yarar, ne varsa, hepsi on dakikaya kadaT bu çantalara yerleşecek!.. En çok on dakika.* • iArkasî var\

Bu sayıdan diğer sayfalar: