Büyük Türk medenıyetinin tarihi ve sosyolojık tetkıkterini ıhtiva eden tevkalade enteresan bir eserdir. inkılâbının prensipleri M. Saffet Engin Yazan : Kemalizm ^. j * stanbulun en büyük hususıyeti tarihî II bir şehir olmasıdır. Bütün dünya ile beraber bunu biz de böylece biliriz. pehrımizin güzelliğinden ziyade tarihi •serlennin zenginlığile ö\ünürüz. Hakkr nız da var; geçmişsiz, medeniyetsiz, kupiuru bir güzelhk başhbaşına çok şey ifaie edemez. Eğer İstanbul hıc de güzel Muamele vergisinde yapılan tadılâtm slmasaydı, buradaki mazi hazınelerını mahiyetini evvelce yazmiştık. Eski ka ?örmek için gene dünyanın dört tarafın nun, beş beygirden aşağı rootör ve on Jan gelenler bulunacaktı. Nıtekim, şehri işçiden az işçi kullanan imalâthanelere •ırkinleştirmek hususunda elimizden ge muafiyet bahşetmişti. Hükumetin küçük leni yaptığımız ve hayli muvaffak da o! san'at erbabmı himaye maksadile verdıği duğumuz halde işte hâlâ limanımıza ya bu rüsumdan muafiyet kararı suiistimal nasan seyyah vapurları gdrüyoruz. edildı. Bir kısım sanayiciler, büyük imaSdylemek ıstediğim bu değii. İstanbul, tarih bakımından zengin bir şehirdır. Ayni zamar.da memleketimizin kültür hayatında, ön safta gelen birkaç şehirden b'r ridır. Burada Uni\ersite var, onun tanh okutan bir fakültesi var, Güzel San'atlar Akademisi var, Mimarlar Birliği var, ve.. bır Şehir Meclısile bir Belediye var. Söylemek istedığim şu: Butün bu müesseselerde çalışan insanlar, İstanbulun tarihî eserlerini tesbit ve bunlardan kıymeti olanlarının muhafazası için üzerlerine düşen vazifeleri yapmakla mukellef değil midirler? Bundan tabiî ne olur? diyeceksiniz. İstanbuldaki kıymetli eserlerin muhafazası yalmz İstanbul şehri r.amına değıl, butün Türkiye, bütün Avrupa, bütün dünya, bugünkü ve yarınki bütün insanlık namına yapılması mecburî olan bir vazifedir. Bu da sorulur mu? Sorulmaması lâzım amma, yazık ki sormak icab ediyor. Bakınız niçin: Yanan eski Adliye sarayının yerine bir yenısinin yapılması düşünülürken ortaya umumî hapisane binasınm yıktmla* cağı havadısi çıktı. Mımar Sedad Çetintaş, gazetemizde bir makale yazarak o binanın tarihî kıymeti haiz eski bir saray olduğunu, yıktırılmaması lâzım geldiğini iddia etti. Eder a. Bu, onun şahsî kanaatidir. Meslekî mes'uliyetini müdrik bir halde, imzasile fikirlerini neşretmiştir. Buna karşı ne beklenirdı? Salâhiyettar makamlar, mütehassıs heyetin hazırlamış olduğu tarihî eserler listesine bakarak o binanın yıkılıp yıkılamıyacağına dair kat'î bir hüküm vermek değil mı? Çünkü bir bına ya tarıhidır, yahud da değıldır. İkisi ortası mevzuu bahsedilemez. Öyle yapılmadı. Ortaya bır sürü iddia atıldı ve bir münakaşadır gidiyor: Bina tarihıdır. Değıldır. Mimarı kim? Kimin zamanında yapılmış? Bir gurültü, bir kıyamet. Nıhayet mütehassıs bir heyet kurulmasına ve onun vereceği hükme göre hareket etmeğe karar verilmiş. Manzara hazindir. İstanbul gibi, mevcudiyetini tarihe borclu bir şehirde, tarihî eserlerimize dair salâhiyetle söz söyliyecek bir tesekkülün, bugüne kadar, ortada bulunmaması şaşılacak birşeydir. Adliye sarayı gıbi, bütün şehirlileri alâkadar eden bir mesele karşısında münakaşa çıkabiliyor. Heyet topluyor, tetkikat yaptınyoruz. Mahalle aralarındaki ufaktefek, fakat kıymeti büyük eserlerin muhafazasını nasıl temin edebileceğiz? Yarın biri çıkar da, göğsümüzü kabartan, san'at hankası o güzelim çeşmelerden birıni yıkıp yerine iki katlı kübik bir kulübe kondurmağa kalkarsa hangi vatandas gazetelerimizden birinde itiraz edecek ve hangi makam bir heyet toplr yarak tetkikat yaptıracak? lâthanelerini küçülttüler, işçileri ayrı ayn binalarda çalıştırmak suretile himaye usulünden istifade ettiler. Bu yola sa panlar arasında senede yüz bin liralık kazanc temin eden müesseseler bulunduğunu gören hükumet, derhal tedbir aldı. Muafiyeti ancak birkaç sanayi smıfına tahsis ederek dığerleri üzerinden bunu kaldırdı. Yeni kanunun tatbikile bu mü" esseselerden muamele vergisi istenilme<ine başlanılması üzerine her taraftan şi lArkası Sa. 3 sütun 6 da] 3ir teşekkül yok mu? için yakında şehrimize Çek Alman hududunda bir heyet gönderiyor yeni bir hâdise Defterdar son vaziyet etrafında mufassal beyanatta bulundu Üç Çek tayyaresi Alman toprakları üstünde uçtu Muamele vergısıne aid Rus • Japon ihtilâfı şikâyetler tetkik edilecek Dün her iki tarafın taarruz istanbulun tarihî Maliye Vekâleti tetkikat iddiaları ve tekziblerile geçti eserlerini koruyacak Japonya Başvekili anlaşma için müzakere teklifinde bulunuyor J R1in SSjfl' ONU umhuri ' tSTANBUL C A G A L O G L U Teltrraf ve mektub adresl: Cumnuriyet, tstanbul Posta kutusu: tstanbul. No 248 24298. tdare ve matbaa Telefon: Başmuharrtr ve evl: 22366. Tahrtı heyeti: (nsmı 24299 24290 r C. H. P. Genel Sekreterliğin<4e Cumhuriyetin 15 inci yıldonuimı hatırası olarak, bir tarafmda Büyuk o£(*rimız Ataturkün kabartma bir reslmlmî^ Altı ok. diğer tarafında Cumhuriyefcfcı £5 inci yılmı tesbit eden yazı bulımınakz üzere Partimizce bir madalya yap™pacaktır. 15 inci yıl Madapmtı •.«•»* inan rfirŞBIRDB 4 AÇUSTOS 1 9 o ö San'atkârlarımızın, a ç ğ L s kaya tştirakten ve hazırlıysıfcakldrı nünvuneleri ağustosun onuna kadar C H. Partısi Genel Sekreterliğine göndermeleri rica olunur. Defterdar Kâzım Dün şehrimize gelen Izmir Belediye Reisi, Fuarın hususiyetlerini anlatıyor Izmir Fuarı Başvekil tarafından açılacak ^* Berlin 3 (Hususî) İki Çek tay yaresi bu sabah Alman hududunu geçere'k Glatz şehri üzerinde uçuşlar yapmışlardır. Tayyareler 350 metre irtifadan uçtuklarından pilotlann Çekoslovak olduğu ve fotoğraflar çektikleri tesbit edilmiştir. Alman hududunu tecavüz eden tayyareler şehir üzerinde beş dakika kadar uçmuşlardır. Tayyarelere bir de askerî tayyare refakat ettiği sabit olmuştur Alman gazeteleri bu vesile ile Çekoslovakya aleyhine şiddetli makaleler neşretmektedirler. Berliner Tageblatt gazetesi bu müPrens Konoe (sağda) ve General Ugaki nasebetle ezcümle şunları yazıyor: Londra 3 (Hususî) Sovyet Ja makla itham ve yapılan taarruzların püs«Lord Runciman'ın seyahati esna pon gerginliği el'an devam etmektedir. kürtüldüğünü iddia etmektedir. »inda yapılan bu yeni tecavüz, Çek Her iki taraf yekdığerini taarruz yap lArkası Sa. 7 sutun 1 de] lerin ne dereceye kadar hüsnüniyetle hareket ettiklerini ispat etmektedir.» [Arkast Sa. 7 sütun 8 r«] Vekillerimiz Dahiliye ve M. Müdafaa Vekilleri dün akşam Ankaraya gittiler istanbul Hapishane binası dün tetkik olundu Valinin riyasetindeki heyet, Mimar Sedad Çetintaştan etraflı izahat aldı İzmir Belediye reisi ( X işaretli) dün kendisini karşılıyanlarla görüşürken... Muhiddin ' # Vali Üstündağın reisli , | ği altında, İstanbul 5ehrimizde bulunan Dahiliye Vekili meb'usu Salâh Cim" Şükrü Kaya ile Mıllî Müdafaa Vekili coz, Müddeiumumî Kâzım Ozalp dün akşamki Ankara eksHikmet Onat, Belepresile Ankaraya gitmişler, istasyonda diye mimari şubesi Vali Muhiddin Ustündagla diğer birçok müdürü Ziya, Na zevat tarafından uğurlanmışlardır. fıa başmiman Bed Başvekil ve diğer Vekiller ri, mimar Sedad Çe" Başvekil Celâl Bayarla diğer Vekü tintaş, mimar Alerin de bu akşam Ankaraya dönmeleri rif Hikmet, mimar muhtemeldır. Vekiller Ankaraya dön Mazhar Altan, T a dükten sonra mühim hükumet işleri etra rih Kurumu namına fında ehemmiyetli kararlar verileceği an Mükremin Halil, laşılmaktadır. Vilâyet mektubcusu Maliye Vekili Yalovada Osman, eski Hapi " Maliye Vekili Fuad Ağralı tedavi aneler Umum mü dürü Efdaleddinden Vali. dünkü tetkikat esnasında arkaedılmek üzere Yalovaya gitmiştir. daşımız mimar Sedad Çetintaştan mürekkeb bir heyet, izahat alıyor t dün saat on birde ha îzmir Belediye ve enternasyonal fuar türkü davet ederek İzmirlilerin Ulu Şetertib komitesi reisi Dr. Behçet Salih fe tazim ve hürmetlerini arza gelen, bu Uz, dün îzmirden şehrimize gelmiştir. meyanda Başvekil Celâl Bayarı fuarın Bu seneki fuara Büyük Önder AtalArkası Sa. 7 sütun 4 tel llllHIIIIIIIIIIMtlltlMMtllllilllllllllllllllllllHIIIIIHIIIfllllllirtHlllinlllllllllMIHIIIIMIIlllllMlllllllMUIIIMIIIIIIiniMlllfltMnitlHIHMIIIIHIIIIIIIIIIIMHIII İtalyada ırkçılık Yahudi talebeler İtalyan mekteblerine alınmıyor Londra 3 (Hususî) Romadan, bildirildiğine göre, önümüzdeki ders senesinden itıbaren Yahudi talebesi îtalyan lise ve üniversitelerine kabul edilmiye ceklerdir. na tesadüf eden îb rahimpaşa sarayı bakiyesini kuşbakışı gördükten sonra, tekrar alt kata ine" rek, saraym iç kıs • mını da gezmişler dir. Mimar Sedad Çetintaş, Vali Mu hiddin Üstündağa, saray bahçesinin ta rihî kıymeti etrafın • » da izahat vermiştir. Azadan mimar Sedad Çetintaş, Mükremin Halil ve Efdaleddin, îbra himpaşa sarayı ba « kiyesinin tarihî ba " kımdan olan ehemmiyeti üzerinde bil pisane binası müştemilâtını tetkik etmiş hassa ısrar etmiş ve yıkılmasınm şiddetle aleyhinde bulunmuşlardır. erdir. Heyet, evvelâ, hapisanenin arka kısmıİArkası Sa. 5 sütun 3 tel lltlttllMIIIHtlllMflitlilltMtllllllllilMninMIIIIIIMIIIIHIIMfMtirlMMIIIHirtlllllllllltllflllltlllllllllltllllitltlllllllflHIIIIIHIIIIIIIUMlMillllllllllinilllllltll Metaksas hükumetinin iş başmda 2 nci yılı General Metaksas iki sene zarfında bütün Elen milletinin muhabbetini ve itimadını kazanmıştır Yunanisian bir yıldöniimii kutiuluyor Kahraman alaylarımıza sancak verme merasimi Dün de birinci tümenin 3 üncü ve 4 üncü piyade alaylarına sancak verildi Türk inkılâbına bakışlar Yazan: PEYAMİ SAFA 6 Afiustos Cumartesi gUnil neşre başlıyoruz. \PEK YAKINDA: Yarın biri çıkarsa, diyorum. Dün çık" madığı ne malum? İnşaat disiplininden mahrum bulunduğumuz müddetçe, imar etmek istediğimiz bu sevgili yurd parçasını büsbütün harablığa sürükliyeceğimizden §üphe etmiyelim.. Halbuki, tekrar ediyorum, İstanbulun imarı yalnız İstanbullular namına değil, inîanlık namına başarılması farz olan bir Geoeral Metaksasın Balkan konseyi ictimalan sırasında çekilmiş resimlerinden İKrallar Avlıyan TUrkİ Büyük tarihî romanımız vazifedir. NAD1R NADl i (Yazıtı 6 ncı sahifemizde) Yazan: M. TURHAN TAN\ Birinci ordn müfettişi Orgeneral Fahreddin Altay, Çatalcada 4 üncü alaya sancak verirken (Yazuı 7 nci sahifemizde)