14 Aralık 1937 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

14 Birincikânun 1937 CUMHURİYET ikâye hem tarihidir, hem de meşBaşvekil Celâl Bayar, tasarruf haftası hurdur: Kanunî Sultan Süleymünasebetile söylediği nutkunda çok müman av için Çekmece taraflarınhim bir müjdeyi de verdi ve on aylık harida dolaşırken bir fırtına yüz gösterir, yer cî ticaretimizin neticesini meydana koy. göke çıkar, gök yere iner. Her tarafı sel du. basar, köprüler yıkılır, evler göçer, HünBaşvekilimiz Celâl Bayann verdiği kârın da hayatı tehlıkede kalır. İşte o sımüjdeden öğreniyoruz ki, içinde bulun1 rada İskender Çelebinin bahçesi hatıra duğumuz senenin on ayında haricî tica Yazan: KANDEMtR geldiğinden Hünkârla yanındakiler yüzer retimiz bir sene evvelkinden 25 milyon gibi vaziyette oraya sığınır. Fakat seller lira fazlasile 183 milyon liraya baliğ olmuştur. îhracatımızda geçen seneye naArtık mahkemeye de intikal etmiş olan seyrüsefer kesafetleri, durak yerleri, iniş bahçedeki köşkü de sarmakta gecikmez, zaran on milyon lira bir fazlalık kayde otobüs dedikodusu hakkında malumat ler, yokuşlar nazarı dikkate alınmadan Hünkârın musandıraya çıkarılmasma dilmiştir. almak için Belediye mehafilinde tetki bir istida ile Belediye kapısına gelen her mecburiyet hasıl olur. Şu netice, Cumhuriyet hükumetinin katta bulunan bir muharririmize, Beledi vatandasa otobüs işletme ruhsatı vermeğe İyi amma herif su içinde. Bir çare bukuvvetli tutumunun bir zaferi sayılmalı yemizin en salâhiyettar rüknü, dün bu dünyanın hiçbir şehrinde imkân yoktur. lunup elbisesi kurutulmaz, vücudü de ısıdır. Beynelmilel iktısadî hayatın bir türlü mesele etrafında şu sözleri söylemiştir: Kaldı ki, tramvay, tren, vapur gibi muay tılmazsa satlıcana tutulması muhakkak. istikrar temin edemiyen bir zamanında « Istanbulun otobüs derdi uoktur. yen bir tarifeye bağlı olması lâzım ve Bunu köskte oturan adam da anladığınyerinde alınan tedbirler, bu ekonomi za Işletmesinden kendi hesablanna açıktan böyle de olan otobüs servislerinde hattın, dan bir yolunu bulur, küçük bir maneal ferini hazırlamıştır. Birkaç memleketle Utifade etmek istiuenlerin derdi vardır ki yol ve yolcu kabiliyetini düsünmeden her hazırlar. Hünkârın ıslaklığmı giderir. ticaretimizde şu veya bu şekilde görülen bu da umumun menfaali namına Belediparçası bir adama aid arabaları hergün Sultan Süleyman bu hizmetten son dereaksaklıkların bazı dar görüşlerde yarat yetji alâkadar etmez.» alabildiğine hizmete çıkarmak ve adedle ce memnun kaldığı için yanındakilere tığı endişenin nekadar yersiz olduğu artık Bundan sonra muharrimizin görüştüğü rini çoğaltmak halka hizmet değil, tehli «Şu ateş bin altın değer» der. Ertesi gün tamamen anlaşılmıştır. de sular çekildiğinden köşkten ayrılmağa Belediye erkânından biri de «otobüs me ke teskil eder. hazırlanır ve o tufan arasmda ates bulan Rakamlan verilen bu ayların ekserisi, selesi» ni şu suretle izah etmiştir: Burada şunu da kaydetmek lâzımdır adamı çağırıp sorar: ihracat itibarile kısır, fakat ithalât bakı« Belediye hududu içinde otobüs, ki, Belediye bütün otobüs servislerinde mından dolgun aylardır. Bilhassa, hüku Borcumuz nekadar? ominbüs, otokar, trolay ve saire işletmek elde mevcud arabaların çerçevesi dışına metin bu aylar içinde yeni serbest ithal Binbir altın efendim. münhasıran belediyelerin hakkıdır. çıkarak vatandaşların yeni arabalar te rejfmini tatbik ederek büyük mikyasta itHünkârın ağzı bir karış açık kalır! Bu, kanunla verilmiş bir hak ve imti darik sevdasile paralarının harice akmaSüleymaniye camiinin sağ cephesinde Mimar Sinanın yaptığı şu üç kemerli halât maddelerinin memlekete girmesine Amma yaptın ha, der, bir gece kozarif kapının bir de sol cephede tıpkısı vardı izin vermiş olması, hayatı ucuzlatmak yazdır. Belediye, Heyeti Vekile kararı sını ve imtiyazın Belediye tarafından iş nuklamak için bu kadar para verilir mi? yolunda alınan cezrî kararların tatbikma olmadıkça bu imtiyazı kendisinin de işti letilmesi karşısmda elleri böğürlerinde Meğer herif, ateşe biçilen pahayı isitTanımadığım bir kadın sesi telefonda Eskiden «gerdunei hümayun» un başlandığını göstermektedir. Buna rağ rak edeceği şirketler vasıtasile işletmiye kalarak mutazarn< olmalarını önlemek miş imiş. Bu soru üzerine hemen cevabı bana hitab ediyor. yanaştığı taş merdivene yaklaştım. Uzun men ihracat miktarlanmızda görülen faz veyahud bu hakkı başkasına devir ve icar için hep memleket dahiline evvelden gir yapıştınr: Lutfen Süleymaniye camiine kadar uzun, dikkatle baktım: Karşımda, büyük lalık, düzgün giden vaziyetin en açık ve elmeğe mezun değildir. Yalnız Beledi miş arabalardan istifade etmek tedbirini Bir altın konak ücreti, bin altın da Sinanın şaheserine eklenmiş berbad bir zahmet eder mısınız? yeler, dilerse inhisan tazammun etmemek kullanmıştır. bariz bir tezahürüdür. ates pahasıdır. yama, sürülmüş çirkin bir leke vardı. Niçin.... Mevlid mi var? şartile bunların işletilmesine ruhsat vereYıllardanberi Istanbulun katlanmakta F. G. Rivayete göre Kanunî o günden sonra Hayır...Size.. ben... bilirler. Buraya gelirken, öteki cephedeki meyolduğu tramvay sıkıntısını biraz daha tah pahalı bir meta görünce «ateş pahasına» Garib şey.. Bu sesin tereddüdü bin yit kapısını da görmüştüm. Başlıbaşına Istanbul gibi büyük bir şehirde mun fif için son günlerde açılan bir iki hatta mana doğurabilirdi. Eğer çağırdığı yer bir güzelîik olan o kapı ile, üstad tarafınMaarif Vekilinin telgrafı tazam bir otobüs servisinin ancak tek elda izmirde, Belediyenin imtiyazı kullan der ve gülermiş! * ** bir cami kapısı olmasaydı... dan tıpkı tıpkısına yapılmış bu kapı arasın Mülkiyelilerin Istanbuldaki toplan den Belediyece veya Belediyenin iştirak masile açıkta kalan arabalardan istifade Bir kilo kömürün îzmirde 12 kuruşa Mikrofon elimde, bekliyorum. Niha da şimdi hiçbir münasebet ve müşabehet tılarında Dahiliye Vekilinin çektiği tel edeceği bir şirket tarafından temin oluna edilmiştir. satılmakta olduğunu gazetelerde okuyunyet, hele şükür, meçhul bayan tereddüdü kalmamıştı. Bunu, kimbilir hangi kınlası grafa Maarif Vekili Saffet Arıkan şu ce bileceği münakaşaya değmez bir mev İşletme ruhsatı işinde bir sabah gazeteca bu fıkrayı hatırladım ve kara elmas nü yenebildi. el, nadide bi kemana çivi çakar gibi, vabı göndermiştir: zudur. sinin bahsettiği hususat, hizmetin şekil ve denilen kömürün ağacdan çıkarılan kıs«61 yıldanberi memleket irfanma hiz Bugünkü yazınızı okurken, birkaç değerli bir tabloya mürekkeb serper gibi, Malî külfetlere ve sonu gene bir bütçe tarzı cereyanı, kanunun Belediyeye ver mınm dahi yavaş yavaş elmas değeri alamet eden Siyasal Bilgiler okulu mezungün evvel Süleymaniye camiinde gözüme erbad ve perişan etmişti. meselesine varan geniş bir teşkilâta muh diği hak ve salâhiyetler ve otobüs tali bilmesini muhtemel görmeğe başladım. larının îstanbula toplanan seçkin bir ilişen bir aksaklığı hatırladım. Orada Benim, şimdi burada, bu san'at eseritac bulunan bu işin tanzim ve temini yo matnamesi tetkik edilmeden bu otobüs Hangi makul sebebe dayandığını bir türhünkâr mahfiline açılan kapıyı görmenizi nin nasıl tahrib edildiğini ve ne hale kon zümresine iştirakl mutazammın lutuf lunda Belediye teşebbüse girişmiştir. işinde adi menfaatler peşinde dolaşan ve lü kavrıyamadığım bu pahalılık derece dekâr telinizi şimdi aldım. Naçiz hakkımrica edecektim. duğunu uzun uzadıya tarif etmeme lü da gösterilen iltifattan dolayı zatı devBelediye, bu iş hollolununcıya kadar, meseleyi kendi menfaatlerine göre muha rece artarsa ateş pahasına sözünü değiş Hepsi bu kadar mı?.. Bu kapının zum yok. Şu iki resme bakınız, faciayı letlerine derin şükranlarımı ve seçkin Ankara ve İzmirde olduğu gibi, kanunun keme ve imal eden bazı eşhasın tezvira tirmek ve «kömür pahasına» tâbirini paderdi nedir? gözlerinizin önünd^ canlanmış bulursu arkadaşlara sevgi ve saygılarımı suna müsaadesinden istifade ederek hususî eş tından ibarettir. Bu tezviratı gazete sahihalılık remzi olarak kullanmak zorunda Hayır.. Bir de öteki cephede koca nuz! rım.> has ve teşekküllere inhisarı tazammun et felerine geçirmekte ciddiyetten eser yok kalacağımızdan korkuyorum. înşallah oSinan tarafından ayni şekilde yapılmış Ancak, pek haklı bir merakla, bunu memek şartile işletme ruhsatı vermek ta tur. dun kömürü kara elmas mahiyeti almaz olan meyyit kapısını görürseniz, eminim Türk Yunan kaçakçılık kimin yaptığını araştırmak, bulmak iste rikini ihtiyar etmiştir. Üç dört seneden Mezkur gazetenin yanmyamalak ve da korkumuz boşa çıkar. Bu duaya zanderdi derhal kavrıyacaksmız. takib anlaşmasi mer'iyette beri bu vaziyet devam ediyor. dim. rebildiği malumatı ve rakamlan tetkik e nederim ki altını kuruş yenne kullanan 5imdi meseleyi iyice anlatsanız da, Bu ayın üçünden itibaren , mer'iyet „ ı Münhasıran ve bilâkayd ve şart BeleImam susuyor, meyzîn susuyor,. kay derseniz Istanbulda işliyen 150 ye yakın bahtiyarlar müstesna olmak üzere hemen oraya kadar.. mevkiine giren Türk Yunan kaçakçı diyenin hakkı olup şimdilik ahara verilen yum susuyordu. otobüsün birçok vatandaslara aid olduğu herkes amin diyecektir. Hayır.. Bizzat görün, üzülün ve lık müşterek takib anlaşmasi tatbika İ>i| işletme işi,bir ialimatnameye bağlan*** •Süleynfaniy»kütükahaaesioe^j^cğnı nu ve bunlardan şikâyetçi mevkiinde gö öyle yazın.. ' ^ 'tına geçilmiştir. Anlaşmanm tatbikı4çin mıştır. Talımatnameyi okursanız görecekyollanırken, bir daha meyyit kapısına Bu münasebetle iki yüz yıl kadar evrünen San Halidin Istanbulda 14 arabaÜzülün... Tabiî, kadın değil mi? hudud boyu gümrük mmtaka âmirlerı siniz ki; otobüs işletmek için Belediyeye ya sahib bulunduğunu görürsünüz. baktım. velki odun, kömür fiatları hakkında da Ve tok bir sesle telefon kapandı. karşılıklı temasa memur edilmiştir. ne yolda müracaat edileceği, bu mürabir nark defterinden iktibas ederek üç beş Yarabbi; bu nefaseti, bu ince san'atı, Türkiye ve Yunanistanm gerek kara, On dört araba işleten bir adamın, ba Acaba beni Süleymaniyeye kadar yorcaate seyrüsefer ve bilet tarifelerinin ve kelime yazayım: O tarihte yerli büyük na verilmedi de başkalanna araba ruh mağı kasdetmiş bir muziblik mi? Gayri biraz ötede balçıkla sıvıyarak harab eden gerekse deniz hududlarmda bir kaçakçı servise çıkarılan arabaların tasarruf veveya şebeke ile karşılaşan ve bunun satı verildi diye şikâvet etmesi meselenin enginarlarm bir tanesi üç, kaba lor peyihtiyarî gözjerim takvimi buldu. Nisan.. hangi kötü ruh, hangi kopası eldi? sikalarının ve sair malumatın ne suretle içyüzünü anlatmağa kâfidir. Bütün diğer nirinin okkası bir, taze kaskavalın okkası karşı memleketle alâkasını gören bir Ona daha bir hayli zaman var. Nihayet bulabildiğim bir ayaklı kü mmtaka âmiri bir taraftan kendi men raptedileceği ve arabaların haiz olacağı şikâyetler de hep bu kabildendir. kırk akçeye, kaymağın okkası yirmi patübhane bu suikasdin hikâyesini şöyle anNaçar yola çıktım. sub olduğu teşkilâtı haberdar ederken fennî kabiliyet ve şeraitin ne olacağı ve raya satıldığı gibi âlâ yağın okkasına sekDört asır evvel, resmi küşad günü, Mi lattı: Otobüs ruhsatlan sıraya ve ihtiyaca diğer taraftan karşısmdaki gümrük bu talimatname ahkâmına ve Belediye mar Sinanın verdiği anahtarları, Kanunî göre ve Belediyenin bu husustaki kanunî sen, zeytinyağının okkasına elli, bin pat Abdülmecid bir gün cuma namazı mmtaka âmirile de temasa geçecektir. yasak ve tenbihlerine karşı gelen otobüs Süleymanın, elinde evirip çevirdikten kılmak için Süleymaniyeye gelmiş. Bü Bu suretle her iki memleket müştere ve kayıdsız şartsız salâhiyet ve haklarına lıcana doksan akce nark konmuştu. Köşoför, biletçi ve sahiblerinin nasıl ceza sonra, gene büyük üstada uzatarak: «Bu yük kapıdan içeri girdıkten sonra mahfile ken tahkikat yapacaklardır. Yalnız murağmen işin muntazaman cereyanını te mür için de resmî bir vesika olan defterde Iandırılacaklan ayrı ayrı tesbit edilmişşaheseri açmak hakkı ve şerefi ancak se çıkan merdiveni loş ve dar bularak sinir hakeme, suçlu hangi tarafta ise orada min için, kendisinin ortaya koyduğu ta şu satırlar okunuyor: tir. «Gemiden alınacak kömürün yüz oknindir» dediği san'at mucizesi, işte kar lenmiş. Yukan çıkınca da sıkışmış; A olacak ve mahallî kanunlara göre cezalimatname dahilinde verilmiştir. Bunun kası (70), mahzenlerden satılacak kölandırılacaktır. şımda. böyle olduğu yakında teftişle de mey Şehir yollannm genişliği, darlığı, yolyakyolu aramış. Camide, camiin içinde mürün yüz okkası (80), deve ve araba Yeni şekil sayesinde ikî memlekette Dış kapıda üç hususî otomobil duru ayakyolu olur mu? Tabiî, yok, demişler. lardaki viraj, geçid gibi tehlikeli noktalar, dana çıkacaktır.» de çalışan kaçakçılarla karşılıklı bır kömürünün yüz okkası (90) paradır.» yor. Padişah bu sefer büsbütün kızmış ve dermücadele yapılabileceği için yakm bir Görülüyor ki iki yüz yıl evvel kömür Oraya ne zaman gitsem, böyle, mutla hal irade buyurmuş: «O sütunlu, kemerzamanda çok favdalı neticeler alınması yüzer okka yüzer okka satılıyordu ve beka birkaç ecnebi zair bulurum. li, parmaklıklı methali baştanbaşa örtün.. muhakkak addedüivor. deli «para» olarak hesab ediliyordu. ŞimAmma, içimizde (Süleymaniye) yi Içeriye ferah, geniş, rahat bir merdivenle di o mubarek meta gramla, belki rniligörmiyen, hatta nerede bulunduğunu bil gene öyle bir ayakyolu yapın!..» Ertesi tki otomobil kazasî gramla satılacak ve bedeli de «altın» ümiyenlerin sayısını düşünsek, eminim yü gün ustalar gelmiş, kollar sıvanmış, ve Dün sabah 717 numaralı hususî oto zerinden hesab edilecek gibi bir durumzümüz kızanr. Mimar Sinanın en büyük şaheserinin en mobil, Yenicami kemeri altmdan ge da. Onun yarm pantantif yapılmakta kulgüzel parçalanndan biri, sefih bir sultaBugünkü rayice göre yirmi iki milyon çerken, Yenikövde oturan Haralambo lanılmıyacağmı ve siyah yakutlar halinde liraya mal olan bu, mimarlık bakımından nın keyfine kurban edilmiş..""' ya çarpmıştır. Zavallı adam ağır suretbeyaz gerdanlara takıhnıyacağmı kim te yaralanmıştır. taşıdığı yükseklik ve yapılışmdaki fevkaAksakallı muhatabım, aynlırken: temin edebilir? Fatihte Maltepe çarşısında evvelki lâde zarafet dolayısile Ayasofyadan da Bu eski bir hikâyedir, dedi, amma M. TURHAN TAN gece meçhul bir otomobil 55 yaşlarında üstün olan san'at harikası azkalsın, Mi yazık ki hâlâ devam ediyor. Yüz yıl önRebia admdaki kadına çarpmıştır. Ya mar Sinanın kellesine de mal olacakmış. ce yapılan bu küstahlığın artık yerinde ralanan kadın hastaneye kaldınlmıştır Insan, bu güzelîik ve azamet karşısın yeller esmelidir. Evkaf mademki şimdi Şoför kazayı yaptıktan sonra firar et da gaşyolurken, ister istemez, geçmiş Süleymaniyeyi esaslı bir şekilde tamir etTayyare piyankosunda ikramiye ka « miştir. zanan talihlilerin isimlerini yazıyoruz. günleri de hatırlıvor. tiriyor, bu arada o eklemeleri, ayakyolu 40.000 lira kazananlar: Avluya açılan büyük kapıdan giriyor ve sairesile yıkıp atmalı, o güzelliği mey Halkevimizin himaye ettiği yoksul çocuklardan 49 ve 17 nci okullara Bursada Ahmedvefikpaşa hastanesindevam etti: sola kıvrılıyor ve bir hayli ileriledikten dana çıkarmalıdır. de mutemed Rifat, Eyüb Çeşmeciler devam eden 100 erkek çocukla 50 kız çocuğa, Profesör Bay îbrahim Âli ta Süleymaniyenin hünkâr mahfili sonra mabedin arka cephesine ulaşırken Evet, Evkaf bunu behemehal yapmacaddesinde 35 numarada Memnune, Sıbugün ne haldedir, biliyor musunuz? Ben rafından birer takım elbise hedive edilmiştir. Bütün Şisli ve civarmdan boyuna düşünüyorum: «Titrek sesli mü hdır. vas Üclerbey mahallesincîe arabacı Hade tuhaf konuşuyorum, değil mi, nereden bir sene çalışarak ancak elde edebildiğimiz yardımların vekununa tekabül tereddid bayanm gözlerine ilişen aksaklık Dalgm dalgm yoluma devam ediyor bileceksiniz. Yukanya şimdi kimseyi çısan, Liman isletmesinde Rüştü. eden 800 lira tutanndaki bu vardım, villardanberi birçok hayir işlerine ha"e olsa gerek?» 15,000 lira kazananlar: dum. Biraz evvelki aşina, arkamdan ses karmıyorlar ki... Kapılar kilidli. Cünkü vatını vakfetmiş olan değerli Profesöre karşı bizi çok mütehassis etmiştir. Ancak, dediği yere, hünkâr mahfilinin lendi: Ankara Samanpazarında Bayan Ni • orası bir kitab deposu olmustur. Bu işi Kendisine alenen teşekkürü borç biliriz. met, Bevoğlu Yenişehir hamamında o • kapısına varıp da, etrafı şöyle bir alıcı gö Durun... Durun... Şimdi aklıma kim yapmıştır, farkmda değilim. Ancak, cakçı Dikran, Sıvas Pınarbaşı mahallesi zile süzünce: geldi. Bir de küçücük hikâye var.. üç gün evvel tavana kadar yığılmış kitab Başmüdür Ankaraya gitti Et fiatları üzerinde tetkikler Bavan Nazime. Buldum.. dedim. Durdum. bekledim, yanıma geldi, ve denklerini tesadüfen gözlerimle gördüm. 12 000 lira kazananlar: Et fiatlarının ucuzlatılmasmı temin İstanbul Gümrükleri Başmüdürü Aylardanberi orad& durduğu söylenen Nişantaşı Halâs aoartımanı 5 numa Mustafa Nuri, dün akşam Ankaraya maksadile yapılmakta olan tetkikata bu kitablar acaba günün birinde mahfi • gitmiştir. Mustafa Nuri senebaşmın devam olunuvor. Dün de Parti Vilâvet rada Bavan Ruhi, Ankara Eti Bank lin sakatlanmasını mucib olmaz mı? Ma yaklaşması dolayısile Ankarada temas merkezinde Vali ve Belediye Reisi Mu memurları. 10.000 lira kazananlar: lum ya orası nihayet bir kaç kişinin na larda bulunacaktır. hiddin Üstündağın riyasetinde toDİa Bakırköv Emrazı Aklive hastanesin a nan komisyona Belediye tktısad İşlerı maz kılması için yapılmış, fazla ağırlığa müdürü Asım Süreyya, Mezbaha mü de memur Vasfi, İzmit Gölcük sirketinmütehammü olmıyan bir yerdir. Sonra da Kolonilerden gelen mallara dürü Nıhad, Liman idaresi Umum Mü de Cemal, Ankara Balıkpazarı Yenisafa koca Istanbulda kitab deposu yapılacak dürü Raufi ve Kasablar şirketi reiâi 'jokakta Hasan, Eminönünde köfteci aid tahkikat baska bir yer bulamamışlar mı? Ahmed iştirak etmişler ve bu mesele tsmail, Lüleburgazda Hidayet Galib, İki hikâye.. 32 nci madde hükümlerine tâbi ko üzerinde görüsmü^lerdir. Alınacak ted Beşiktaş Saimbev apartımanında Ba Ikisi de manasız ve münasebetsiz. loni ve müstemlekelerden gelen eşya birler arasmda bilhassa nakliye, tah van Senive, Galata kibrit fabrikasmda Bizim titrek sesli meçhul bayanın «gi larm mahrecleri üzerinde bazı yolsuz mil ve tahliye ücretlerinin indirilmesi 18 memur. din, görün, üzülün, öyle yazın» diyişinin lukların ihbar edildiğini yazmıştık. Dün aid kararlar bulunacaktır. Et fiat ne manası şimdi anlaşılıyor. HÂLKEVLERlNDE bu hususta aldığımız mütemmim ma larımn bu suretle şimdikinden daha aVe iste, gittik, gördük, üzüldük ve öy lumata göre, işin başlangıcı gümrükte şağı bir hadde tenzili çareleri araştırılNedim hakkında konferans olmustur. Seylân mahrecli bir çayın maktadır. le yazdık. Bugün 18 buçukta Beyoğlu HalkevinŞimdi; asıl yola çıkmalan lâzım olan Cava mahrecile gösterildiğini gören de muallim ve edıb Halid Fahri tara Borsa Komiseri döndü lar gitseler de, görseler, üzülseler ve bu Gümrük idaresi, bunu Takas heyetine fından cNedim» mevzulu bir konferans Ankarada bulunan Borsa ve Osmanlı mün asebetsizlikleri ortadan kaldırsalar bildirmiştir. İşin bidayette önlenmesi ve verilecektir. Duhuliye serbesttir. Her i [bir suiistimal mahiyeti arzetmemesi te Bankası Komiseri İhsan Rifat dün şehbari. Fakat sol cephedeki bu kapı yüz sene evvel Abdülmecid tarafından 'kes gelebilir. l rimize dönmüştür. işte bu hale getirilmiştir, hâlâ da böyle duruyor KANDEMIR olunmustur. S iinanın eserine sürülen leke kalkmahdır Evkala diişen bir vazife İktısadî hareketleı Büyük müjde! Otobiis dedikodusu Istanbulun salâhiyettar idarecileri diyorlar ki «Şehrin böyle bir derdi yoktur, kendi hesablarına istifade etmek istiyenlerin derdi vardır ki bu da Belediyeyi alâkadar etmez» PENCERESİNDEN Ateş bahasına mı ? Süleymaniye camisinde vaktile Abdülmecidin aptesane yaptırdığı yeri düzeltmek lâzımdır Şişli Halkevinde giydirilen çocuklar Piyango taHhlileri j , ||| 1 r , r i | f T|. . ı, ıiı,, ıır••ııı r • ıı»••»^ m i n