CUMHURİYET 17 Temmuz 1937 Sarkî A nadoluda Köyler ve Köylüler Büyük memleket röportajı : 23 Yazan : Bahri Turgud OkaygUn Şehir ve Memleket Haberleri Millî mahsulün ürümü ii sürümü için Gazetemiz, kısa ticarî ilânlan meccanen neşredecek Devletlerin iktısadî hayatlarında bugün koyu bir milhyetçilik hüküm sür mektedir. Herkes ihtiyacını ilkönce kendi millî mahsulile tatmin etmeğe çalışıyor. Eğer memlekette bu ihtiyacı tatmin edecek millî mahsul yoksa, yerine başka bir millî mahsulü ikame etmeğe uğraşıyor. Bu da mümkün değilse, kendisinden en fazla mal satın alan mem leketten bu ihtiyacını temin ediyor. Ancak bu sayede millî istihsalât korunu yor ve iyi şeraitle daimî alıcılar bulu yor. îktısadî hayatı dev adımlarile tekâ mül eden memleketimiz zaten bu ha yatın en ön safına, ihtiyaclarımızın her şeyden evvel kendi millî istihsalâtı mızla temin edıleceği düsturunu koy muştur. Devlet, bu uğurda hissesine düşeni fazlasile yapmaktadır. Fakat bu kâfi değildir. Bu uğurda hususî teşeb büslere yani müstahsillerimize, müs tehliklerimize ve tüccarlarımıza da vazifeler düşmektedir. Biz onları şöyle hulâsa etmekteyiz: 1 Millî mahsullerin sürumlerini arttırabilmek için bunlan ucuza mal etmek ve nevilerini ıslah etmek lâzımdır. Bu ise ancak müstahsillerin toplu bir halde, hüsnü niyetle ve plânlı olarak çalışmalarile mümkün olacaktır. 2 Müstahsille müstehlik arasmda bulunan tüccar, ayni zamanda millî bir iş yaptığını müdrik olmalı ve büyük kârlardan ve ihtikâr fikirlerinden vazgeçip millî mahsullerimizin mümkün olduğu kadar fazla sürümünü temin et meğe çalışmalıdır. 3 Müstahsil ve tüccar, elindeki millî mahsulü en iyi şeraitle satabilmek için onun miktarını, nev'ini ve fiatını alıcılara bildirmelidir. (Cumhuriyet), millî Istihsalâtın müm kün olduğu kadar fazla sürümüne bir yardımda bulunabilmek için çok kısa olmak şartile bu kabil ilânları meccanen neşretmeği kararlaştırmıştır. Bu kabil ilânlar Cumhuriyet İdare müdiriyeti adresine gönderilmelidir. Siyasî icmal Şimalî Çin meselesi ançurinin şimal hududunu teşkil eden ve dünyanın en uzun ve geniş nehirlerinden bulunaq Amur'un seyrüsefer kanallanna hâkün Bolşoy ve Sennufa adalarının Sovyet .kuvvetleri tarafmdan tahliye, Japon va Mançu kuvvetleri tarafmdan işgal edil * mesi yeni bir Japon Rus harbinin derhal patlamasına mâni olmuştur. Fakat a« radaki gerginhk ve itimadsızlık M ançurinin kara şark hududlannda, Sovyet ve Japon kuvvetleri arasında muharebe şeklindeki musademelerin arkası kesilmemesinden ve iki tarafm da birbirini protesto etmelerinden dolayı devam edip duru yor. Merkezi Port Arthur'un bulunduğu Kvangtung yarımadasında olan Japon ordusu bütün kuvvetlerini Siberya hududlarında ve hükumeti Sovyetlerle müttefik bulunan haricî yani Şimalî Moğolistan sınırlarında ve Japonyanm müttefiki olarak istiklâhni ilân eden dahilî yani Cenubî Moğolistanın bazı eyaletlerinde tahşid etmiştir. Sovyetlerle Japonya arasında her an bir harb başlaması beklendiği bir sırada Çinin şimal kısmında muhtelif muahedeIer ve anlaşmalar mucibince bulunan Japon kuvvetlerile Çin askerî kuvvetleri arasında şiddetli musademeler oldu. Bu musademelerin arkasını kesmek için iki tarafın mahallî kumandanlan arasında yapılan şifahî anlaşmalar tatbik edilemediğinden musademeler muharebeler şek * lini aldı. Japonya, Sovyetlere karşı tertib ve tahşid eyledigi Kvangtung ordusunu başka tarafta kullanmak istemediğinden asıl Japonyada seferber eyledigi muhte « lif fırkaları Şimalî Çine sevketmiştir. Bu kuvvetlerin kumandasını da Mançuriden ayırmıştır. Her zaman Japon ordusu împaratora tâbi olmak şartile Büyük Erkânıharbiye reisi, Harbiye Nazın ve askerî talim ve terbiye müfettişi tarafmdan müştereken idare olunur. Ordunun en büyük üç erkânından Askerî Talim ve Terbiye Müfettişi General Katsuki Şimalî Çindeki Japon kuvvetleri Başkumandanlığına tayyare ile gönderilmiştir. Bu tayin, Japonyada ve Japonyaya tâbi bütün memleketlerde hertürlü erzak ve istihsalâtın askerî murakabe altına konujmaş, 1934 senesi 18 nisanmda Asyanm şar * kında Monroe kanununa benziyen siyasî bir esas vazetmiş olan Japonyanm Şimalî Çin meselesini artık kat'î olarak hallet * meğe ve bugün Sovyetlerle harbettiği zaman arkasından ve cenub cenahmdan emin ve müsterih bulunmağa azmeylediğini ispat ediyor. Şimalî Çin yüz milyon nüfusu ve iki milyon kilometro murabbaı araziyi muhtevi gayet zengin bir yerdir. Burada Japonlarla çarpışan ve harbeden kuvvetler yerli ahaliden teşkil edilmiş olmayıp Nankin ve Kanton'nun bulunduğu orta ve cenubî Çinden getirilmiştir. Şimalî Çin ahalisi kendilerini Çin ırkmdan değil, Japonlar ve Moğollar ve Mançular gibi Turanî yani Ural Altay ırkma mensub Sari nehir Tungus'lanndan sayarlar. 1644 senesinden 1912 senesine kadaf yani üç asır bütün Çin ve tevabii üzerinde hükumet süren Mançuların ve MançU hanedanmm Şimalî Çindeki Pekin'i payitaht ittihaz etmiş olmalan, bu havalinin halkını, hor, hakir ve mahkum gördükleri Çinlilerden büsbütün ayırmıştı. îşte Şimalî Çin ahalisinin bu hususîyetlerine dayanarak Japonya Şimalî Çini asıl Çinden ayırmağa yirmi bir sene •„ denberi çalışıyor. Büyük Harbde İtilâf devletleri, Ak « denizde Alman denizaltı gemileri tara • fuıdan çok sıkıştınlmış olduklan 1& zamanda Japonyanm, Şimalî Çine aid 21 maddeli talebnamesindeki iddialannı terviç ve kabul etmişlerdi. Bu suretle Japon donanmasmm ve sanayiinin yardımım temin etmişlerdi. O zaman Amerika bile Japonyanın dileklerine taraftar görün * müştü. Harbden sonra Amerika dokuz devlet muahedesile Japonyayı Şimalî Çinin l Şantung eyaletinden çekmeğe ve bahren müsavat iddiasından vazgeçmeğe icbar eylemişti. Lâkin Japonya Mançuride ve dahilî Moğolistanın bir kısmında yerleştikten sonra tedricen cenuba sarkmıştı. Bu suretle Pekin'in bulunduğu Hope eyaletinin şark kısmı istiklâlini ilân ede • rek Japonyanm himayesi altına girmişti. Bu evaletin diğer aksammda da Japonya askerî garnizonlar bulundurmak hakkını . almıştı. Yeni hâdiseler Çinin, Şimalî Çindeki askerî ve siyasî bütün alâkalannın \ kesileceğini gösteriyor. Sırt hamallığı kalkıyor Belediyenin verdiği karar bugünden itibaren bazı yerlerde tatbik edilecek Şark köylerinde tesettür yoktur Köyde bir anne çocuk doğurdumu, komşular için bayram düğündür. Köy kızlan sabaha kadar löğusanın başında şarkılar söyliyerek onu eğlendirirler îhtiyar bir köy lü bana: Gencdim, bizim keçi dağda kalmışn, yavru doğurmak ihtimali de vardı. Aramıya gittim, bulamadım, dönüşte kuşburnu ve bö ğürtlenlerle dolu derince bir dereden geçerken ıssız bir yerde ateş yandı ğmı ve boğuk bir davul ve ince bir Şark şehirlerinden Bitlisin umumî manzarası zurna çalındığnıı gördüm ve işittim, bulunmasıdır. Şarkı iyi fetkik eden ve n zannettim, yanla mahallî örf ve âdetlere vâkıf olan aydın «ahihten bir Tina gitmeğe karar verdim. Yaklaş okurlar, bilirler ki §arkm hiçbİT köyüntakça telâşım ve biraz sonra korkum son de tesettür yoktur. Sarayın sehhar ve dereceyi buldu. Çünkü bunlar, imamın füsunkâr Arab kadmlanm halkın dinden bize anlattığı Yecüç Mecüçlerdi. Yan gelen taassubundan kurtarmak için perde lanna gidince ayni şamatalı eğlence için ve peçeyi Peygamberin Muaviye tara cfe beni de sardılar, boyları ufaktı, baş fından uydurulmuş bir hadisile ortaya lannda sivri külâhlar vardı. Gözleri bi atan ve bütün islâmlık dünyasma teşmil zim gözlerin aksine olarak dikine idi ve ve tamim eden Emevilerin nüfuzu şark yüzleri kırmızı turpa benziyordu. B e köylerinin eşiğine bile ayak basamamış ni de biraz hoplatıp zıplattrktan sonra tır. Hangi köyüne gitseniz dilber kız ve içlerinden sivri sakallı birisi adım atma kadmîarm serazad bir halde gezdiklerini dan serçe gibi bir iki zıpladı ve yanıma göriirsünüz ve bu tarihî hürriyette; eski gelerek: Türklerin kadm ve hatun mevzularına « Yum gözlerini!» dedi. veregeldikleri krymetin ölçüsünü müşa Yumdum, bir lâhza sonra ses sada hede edersiniz. tesildi. Korka, koka ve hafifçe gözle Işte bu nezih hava içinde kız ve derimi açtım, baktım ki bizim kapının ö likanlılar kolkola girerek löğusanın ya nündeyim, kapıyı çaldım. Konu komşu tağı etrafında bir datre çevirirler. Gencyu uyandırdım, hâdiseyi anlattım, kimi liğin ve genc sevişenlerin ateşin hissiya hayret, kimi alay etti. Nihayet bir iki tını ifade eden şarkılarla döner, dolaşır kabadayı geldi, gittık oraya kimsecik ve yeknasak olan ahenkli danslanna deler yok, yalnız ateş var. vam ederler. Löğusanın yatağmı ihata Bu masal bir esrarkeşin renkli ve muhteşem hulyasına benziyorsa da köylü «srann ne olduğunu bilmiyordu. Şarkî Anadoludaki an'anevî telâkki lerden biri ve belki en mühimmi, insan Jarm iyi şeyler yapmak için yaratıldıklarına inanılmasıdır. (İnfisadı dimağıye uğrıyan tek tük kimseler mevzuumuz haricidir) dünyanın iyilik için tesis edildi ğini takdir eder ve teceddüde dehşetli bir hırs ve inhimak gösterirler. Maama fih bu keyfiyeti Cumhuriyet rejimimizin fikrî zaferlerinden addetmek daha ma kul cJur. Köy manzarasmda beliren her yeni ve muvafık fikir çabucak ve dcne bilir ki bir şimşek süratile intişar sahası buhır. Bu havalide scrbestiye kuvvetli bir istidadı tabiî vardır. Bu itibarla Cumhu riyet rejimini tam manasile benimsemiş lerdir. Din ve nıezhebler bile pek o kadar müessir olamamıştır. Maziden geldığiue ihtimal verilebilen gaddarane teamiille rin hemen hiç yerleri kalmamış gibidir. Şu itibarla ve buna mümasil sebeb Jerle Anadoludaki Türk kavim ve kabileleri diğer milletlerle çok bariz bir tezad gösterirler, bu tezadm ehemmiyeti o kadar büyük, şümulü o derece mühim ve ihtiva ettiği mana öyle derindir ki her tetkik ettikçe Anaoludaki Türk kavim lerin diğer birçok milletlere karşı tefev vuk ve rüçhaniyet iddia ve vasıfları kendiliğinden zuhura başlar. Şu muhakkak ki Anadolu sekenesi halden hale girmiş olmasma ve birçok müstevlilerin tesirile ırkî celâdetinin; istilâ hareketlerine §iddetli mukavemetler gostermiş olması hasebile asabî ve kıskanç bir muhafaza kârlık içinde maddî, manevî birçok ev saf ve mezayasını yirmınci asra ulaştır mağa muvaffak olmuşlardır. Şarkî Anadolu halkının an'anevî te lâkkilerinden biri de görünüşte basit ve fakat hakikatte derin manalar ifade eden ananın takdisli bir tebrik usulile izaz e dilmesidir. Şarkî Anadoluda bir anne çocuk doğurdu mu komşular için bayram düğündür, her evden; en güzel köy yemekleri yapılarak ikram edilir ve köyün gelinlik kızlan löğusanın başucunda, etrafına toplanarak sabaha kadar köy şar kılarile löğusayı eğlendirir ve köyün en aziz bir mahluku mertebesine çıkarırlar Şarkî Anadoluda denebilir ki butün genc kız ve kadmlann millî kıyafetleri aynen bugünkü Kırgızlann millî kisve sidir ve ilk haşmetin bütün gözalıcı hu susiyetlerile süslenen genc kızlar bu vaziyette muazzez anneyi Peygamberin kızıFatmanın lâhutî mevkiine isal ed?r ler. lşin en hususî taraflarından biri de bu genc kızlar arasında delikanlıların da eden bu canlı dairede sevişmenin, tanış manın ve yekdiğerile evlenmenin temel leri atılır. Bunlar kadıru anne olmağa, gencleri nikâhla birleştirmeğe yardım eden öyle hususî ve hayırlı hareketlerdir ki devlet teşkilâtmm bile başarmasına imkân olmadığı halde kendinden inkişaf etmekte olması kibarile çok şayanı dik kattir. Bir zamanlar akmlarile kasırgalar gibi bütün yeryüzünü altüst eden gök tann nın mukaddes rüzgârı olan Türkler sa vaş telefat ve zayiatmı ancak hatunun velud bir anne oluşile telâfi ederlerdi. Bugün ise vaziyet berakistir. Tarihteki asil mefkuremizin hedefi, dünya üzerinde zulüm ve itisafı yok ederek alicenab h'kla kahramanhğı neşretmekti. Bugün ise fark, asıldan ziyade fer'in hususiyetlerinde gözükür gibi bir his vermektedir. Akm mefkuresi bizlere ecdadımızdan miras kaldığına göre şerefli eslâfm ata emanetine ihanet etmiyeceği pek tabiî olmakla beraber herhangi bir taarruzu filhal defetmek zaruretile karşılaşmca cenk meydanmda müdafaadan ziyade akın ve zafer iştiyakile gökreyeceğimize hiç şüphe etmemelidir. Bu vaziyette gene nüfus boşluğumuzu hissetmiyecek kadar kuvvetli olmak ve binaenaleyh şarkî A nadolu köylüsü gibi anneyi takdis ve tekrim etmek icab eder. Sabaha kadar tioğuran ananın başucunda beklemenin birinci sebebini izah ettik, iki sebeb daha vardır: Tarihe karışacak Belediye, sırt hamallığının kalkması hakkındaki kararım bugünden itibaren tatbıka başlıyacaktır. Sırt hamallığile geçinen bazı vatandaşlar bulunmakla beraber bu adamların ağır yükler altında kötürüm ve verem olduklan da muhakkaktır. Bazı vatandaşların bu işle uğraşma larma müsaade etmek insanî bir hareket addedilemez. Bununla beraber elli kiloya kadar olan yüklerin kaldırılmasına müsaade edılmektedir. Belediye, bu kararı kısım kısım tatbik edecektir. İlk olarak buna Köprü üze inden başlanılmıştır. Hamallar elli ki olan sırt hamallığı lodan fazla yükleri Köprü üzerine ge tirecekler, oradan arabalara koyacak lardır. Belediye, bir taraftan sırt ha mallığının kaldırılması hakkındaki kararı tatbîka geçerken diğer taraftan nakliye arabacılarile temasa geçmiş, esasen işsizlikten şikâyet eden bu arabacılarla bir anlaşma temin etmiştir. Be lediye, ayni zamanda nakil işinin pa halıya mal olmaması için bu arabacılar için bir tarife tanzim edecektir. Şimdilik Köprü üzerinde tatbika başlanan bu karar kısım, kısım şehrin muhtelif semtlerinde tatbik edilecektir. Gazi köprüsü hazırlıkları Projede mühim tadilât yapıldı Son günlerde, Gazi köprüsü inşaatı nın bir seneye yakın bir zamandanberi dmrmakta olduğu ve bu miKkiet zarfın* da tecrübe kazıkları kakılmaktan baş ka bir şey yapılmadığı hakkında bazı iddialar ortaya atılmıştır. Bu hususta Belediyenin salâhiyettar makamlan nezdinde tahkikat yaptık. Bize şu ma lumat verildi: « îlk projede temel kazıklarmın boyları 15,40 metro iken bunlann kâfi gelemiyeceği anlaşılmış ve bu miktar 18 metroya çıkarılmıştır. Bugün de 18 metro üzerinden kazıklar yerlerine konmaktadır. Esasen köprüye aid bütün işer daha ziyade Nafıa Vekâletinin murakabesi altında cereyan etmekte olduğundan bir aksaklık ohnası ihtimali yoktur. Şayet tetkiki icab eden bir nokta görülecek olursa Vekâletin bununla da alâkadar olacağı tabiidir.» Köprünün temel kazıklarma aid ameliyat devam etmekle beraber yakında duba aksamı da gelecektir. Şehircilik mütehassısı Prost'un teklifi üzerine projede mühim bir tadilât yapılmıştır. Bu tadilâta göre, köprünün Ûnkapanı cihetindeki mebdei Zeyrek yokuşu olacaktır. Bu suretle Zeyrek yokuşundan köprüye kadar olan kısımla Eminönü Eyüb caddesindeki münakale, köprünün altına verilmiştir. Yalnız bu inşaat üç yüz bin lira kadar bir masrafa ihtiyac gösterdiğinden şimdilik köprü başında bu ameliyata esas olacak bir istinad duvan yapılacak, bilâhare köprünün mebdei Zeyrek yokuşuna kadar uzatı lacaktır. Bir çocuğun yaptığı kaza Tabanca ile oynarken arkadaşını yaraladı Akbıyıkta oturan Cemal İsminde bir çocuk, eline, tanıdıklarmdan birine aid bir tabanöa geçirıjriş ve buftu ce'bine koyarak arkadaşı Ûlânın yanına giderek: < Bak benim tabancam var» demiştir. İki çocuk bir kenara çekilerek merakla tabancayı kurcalarken, Cemal bir denbire tetiği çekmiş, namludan çıkan kurşunlardan biri Ûlânın karnına isabet ederek çocuğu yaralamıştır. Silâh sesleri üzerine polisler hâdise yerine gelmiş ve yaralı çocuğu cankurtaran otomobilile hastaneye kaldırmışlardır. Yaralı çocuğa dün akşam hastanede ameliyat yapılarak karnından kurşun çıkarılmıştır. Müddeiumumî muavinlerinden Sad reddin vak'a hakkında tahkikata başlamıştır. Maarıf Vekâleti önümüzdeki ders senesi içinde memleketin muhtelif vilâ yetlerinde mekteblerin tamir veya yeniden mekteb inşası için bu seneki bütçeye 736 bin liralık bir tahsisat koy muştur. Bu para ile Trabzonda, Ada pazarmda, Tokatta birer, İstanbulda yeniden iki lise binası yapılacaktır. Afyon Karahisar, Diyarbekir, Kars, liselerine ilâveler yapılacaktır. Yapıbnakta olan Edirne ortamekteb binası ikmal edile cektir. Edirne erkek lisesi, Edirne kız ve erkek muallim mektebleri kalorifer tesisatı yapılacaktır. Erzincan ortamektebine bir paviyon ilâve edilecektir. Yapılmakta olan Nişantaşı ortamektebi inşaatı ikmal, Pertevniyal lisesine bir paviyon ilâve edilecektir. İstanbul Erkek lisesinin kalorifer tesisatı, Erzurum ortamektebinin elektrik tesisatı, Edirne kız ortamektebile İzmir Kolleji binası tamir edilecektir. KÜLTÜR IŞLERİ Yeniden yapılacak mekteblcr ŞEHIR ÎŞLERl fiatlar ucuzladıktan sonra Yapılan istatistiklere göre, tramvay fiatlan indirildikten sonra münakale artmıştır. Geçen sene haziranında bü tün şebekelerde beş milyon yolcu ta şındığı halde bu senenin haziranında bu miktar yarım milyon daha ziyade leşmiştir. Maarif müfettişleri arasında îstanbul İlk Tedrisat müfettişlerinin teftiş mmtakalan bu sene değiştirile cektir. Maarif Vekâletinin muhtelif vilâyetlerde ilk tedrisat müfettişleri arasmda da becayişler yapacağı söylen mektedir. Üç ADÜYEDE renkli kedi davası Maarif Vekâleti liselerin bu seneki talebe vaziyeti hakkında Maarif mü dürlerinden malumat istemiştir. Maarif müdürleri bu sene sınıflarım geçen, geçemiyen, olgunluk ikmaline kalan ta lebelerin listelerini hazırlamaktadırlar. Bu suretle liselerin bir senelik randı Anneyi tebcil ve takdisten başka di manı tesbit edilmiş olacaktır. Bu esas ğer taraftan hastalığm ıstırablannı tahfif ayni zamanda Üniversiteye girecek tave elemlerini unutturmağa yardrnı. lebe hakkında da bir fikir verecektir. Kâbus felâketinden kurtarmak. Vekâletin istediği malumat ay sonuna Ikinci sebebi teşrihe lüzum görmeden kadar hanrlanacaktır. üçüncü sebebe geçebiliriz. İşin millî ta rafı bu derece göğüs kabartacak hususî manalar taşıdığı halde üçüncü sebeb bize; tekallüs etmiş müstehzi bir yüzün aynını aksettiriyor. Ocak başındaki bağ daşlanmdan aldığım bu şayam dikkat ders şudur: Köylü; iki elile birden löğusayı gös terdi: Bunca eziyetle doğurduğu ve bize bir insan kattığı, ocağnnızı tüttürecek (neslin baka ve devamı manasına) bir çocuk verdiği için başımızın tacıdır. Köydeki bir telâkkiye göre üç giin den bir haftaya ve bir haftadan kırk güne kadar bir bekleme ve ihtiyatlı olma müddeti vardır. Sebebi de löğusa yalnız kalırsa kâbus gelip kendisıni boğarmış ve hatta bazan kâbus bir kıl haline gelip yemekle beraber annenin karnına gire rek öldürdüğü vaki imiş. Maarif Vekâleti talebe vaziyeti hakkında malumat istedi Üç renkli kedi alışverişinden çıkan davaya dün ikinci ticaret mahkemesinde devam edilmiştir. Tabibi Adlî tarafından, davacı hakkında <bu adam dava takib edemez» şeklinde bir rapor veMÜTEFERRtK rilmiş ve davacının kendisine bir vasi bulmasına karar verilmişti Ceza kongresine giden Davacı Ahmed, vasi olarak karısını heyetimiz dün mahkemeye getirmiş, fakat vasayet Pariste toplanacak olan beynelmilel ilmühaberi olmadığmdan muhakemeye ceza kongresine iştirak edecek olan he devam edilememiş vasayet ilmühaberiyetimiz dün sabah limanımızdan Celyo nin alınması için muhakeme talik olunmuştur. vapurile hareket etmiştir. 3 ve 10 temmuz tarihlerinde bitmiş olan Yüksek Mühendis mektebi imti hanlarımn neticeleri dün ilân edilmiştir. Buna göre imtihanlara girenlerin yüzde doksan beşi muvaffak olmuştur. Bu vaziyetten talebeler ve mekteb idaresi çok memnundur. Bu yıl haziran devresinde mektebden 50 kişimezun olmuştur. Yüksek Mühendis mektebi imtihanları bitti Köprü yeşile boyanıyor Dün Vilâyette Vali muavini Hüdainin yanmda Dahiliye Vekâleti Seferberlik müdürü Hüsameddinin de iştirakile bir toplantı yapılmıştır. Bu toplantıya kaza kaymakamlarile Vılâyet Seferberlik müdürü, Ahzıasker reisi ve diğer bazı zevat iştirak etmiş ve bir seferberlik vukuunda yapılacak işler için şimdiden alınması lâzım gelen tedbirler görüşül müştür. Seferberlik tedbirleri hakkında tetkikler Frvıi TOGAY : Cum huriyet Nüshası 5 kuruştur. Aobne şeraiti { Belediye Galata köprüsünü tamire ve boyatmağa başlamıştır. Köprü yeşil bir renkle boyanmaktadır. Toza, dumana karşı mukavemeti ne olacağı malum olmamakla beraber bu renk pek fena bir manzara arzetmemektedir, Senelik Altı aylık Üc aylık Bir aylık Türkiye icin 1400 Kr. 750 » 400 • 150 » Harie icin 2700 Kr. 1450 m 800 » Yoktıu;