10 Haziran 1937 CUMHURİYET SON TELEFON HABERLER TELCRAF HâdiseSer arasında Bir rakam üzerinde arkadaşırruz Kandemirin yaptığı bir tetkike göre bu sene bize eskiye nisbetle çok az seyyah gelecektir. îşte bir rakam: Bize uğnyacak 14 acenta vapuruna mukabil Pireye 60 vapur girecek. Arkadaşımız bu elim farkın sebebini dünkü yazısında şöyle hulâsa ediyor: «Seyyah vapurlarmdan aldığımız rüsum çoktur.» ve alâkadarlann verdikleri bilgilere göre bir hesab yapıyor, bizden üçte bir nisbetinde rüsum alan Yunanistanda halkın cebine beş misli varidat girdiği neticesine varıyor. Turizm rekabetinde ucuzluktan başka tesirli silâh olmadığını tecrübe etmiyen memleket kalmamıştır. Yalnız turizm değil, bütün ticarî rekabttlerin muvaffakiyet sırrı budur. Ali Çetinkaya devlet şimendiferlerinde bu kaidenin en parlak neticeierini almağa devam ediyor. Rumeli şimendiferleri satın alındığı gündenberi geçen pek kısa zaman içinde geçen seneye nisbetle 25 bin fazla yolcu taşmmış. Çünkü yol ücretleri çok ucuzlatıldı. «Pahalı» sözü, halk için «vebalı» sözü kadar dehşet vericidir. Herkes ondan bucak bucak kaçıyor. Hele gezdiği memleketlerin fiatları arasında mukayese yapmak fırsatına herkesten fazla sahib olan turistler için pahalılığa müsameha etmek irnkânı yoktur. On beş bin defa yazıldı ve söylendi amma tesiri olmadığına göre yazılmamış ve söylenmemiş sayılır; bir kere de biz ilâve edelim: İstanbul, yalnız rüsumunun değil, bütün ihtiyac maddelerinin bu pahaIılığile seyyah yüzü görmez olacaktır. Bir zaman gelecek ki, elimizde dürbünler, garlarda ve nhtımlarda, aylarca bir tek milyarderin teşrifini bekliyeceğiz. Geleceği tutarsa, ayda yılda bir, seyyah diye görüp görecegimiz o olacak. PEYAMl SAFA SON HATIRALAR: v« TELSiZLE Alman Hariciye Nazırı dün Sofyaya geldi Belgradda Almanya aleyhine nümayis Von Neurath, Bulgaristanda büyük tezahüratla karşılandı. Yarın Kral tarafından kabul edilecek [Baştarafı 1 Inci sahifedel mezarlıkta merasim yapılacaktır. Bu ziyaretten sonra saat 1 1 de Kral Boris Vrana kasrında misafırleri kabul edecektir. Misafirler şerefıne sarayda bir öğle ziyafeti verilecektir. Ziyafette Al man Hariciye Nazırile maiyeti erkânı, Almanyanın Sofva elçisi, Kraliçe, ve Kralın kardeşi Prens Kiril hazır bulu nacaklardır. Baron von Neurath öğleden sonra Bulgar Başvekilini makamında ziyaret ederek bir konferans akdedecektir. Al man Hariciye Nazırı akşamüzeri 5 te Bulgar ve ecnebi gazetecilerini kabul edecektir. Bilâhare Alman Hariciye Nazırile Bulgar ricali arasında cereyan e den mülâkatlar hakkında resmî bir tebliğ neşredilecektir. Gece, Başvekil Köse Ivanof tarafın dan misafirler şerefine bir ziyafet veri lecek, ziyafeti bir de resmi kabul takib edecektir. Alman Hariciye Nazırile maiyeti cuma günü saat 16 da tayyare ile Sofya dan aynlacaklardır. Sofya 9 (A.A.) Almanyanın Sofya elçisi Rumelin, bu akşam. elçihk binasında Neurath şerefine büyük bir kabul resmi tertib etmiş ve bu kabul resminde kralın kardeşi Prens Kril ile Kralın yaverleri, Başvekil Köse Ivanof, bütün nazırlar, Sofya belediye reisi. garnizon ku mandanları, umumî erkânıharbiye reisi, sabık Başvekil Muşanof, Zankof, Malinof ve Danef ve umumî harb esnasında ordu başkumandanı General Yekof hazır bulunmuştur. yolladığmdan dolayı Alman hükumetine teşekkür eder. Von Neurat, resmen Bulgaristanı ziyaret eden ilk büyük devlet mümessilidir. Bulgar milleti, bu jest karşısında bittabi bigâne kalamaz.» ** * SARAY ve ÖTESi Saray teşkilâtı için pek lâzım, fakat Hazinei Hassa için pek ağır bir yük olan müesseselerden biri Muzikai Hümayun ve Hademei Hümayun diye yâdedilen ayrı ayrı iki kısımdan mürekkeb olmakla beraber ayni kışlada, ayni sakaf altında ve biribirine mümasil şartlarla ötedenberi mevcud olan heyetlerdi. Bunların geçmiş zamanlarda nasıl terekküb ettiklerine, esefle kaydetmelidir ki bizde tarih bu neviden tafsilâtı zaptetmemek ihmalinde bulunduğundan, vâkıf değiliz. Fakat meşrutiyet sarayı teşekkül ederken gördük ki, biraz da Abdülhamid idaresine müteallik rivayetlerle bilinirdi, Abdülmecidden başlıyarak Abdülâziz zama nında daha geniş bir mikyasa varan bu müessese Abdülhamid devrinde artık büsbütün çığrından çıkmış ve Sultan Reşada taşınamıyacak bir sıklette intikal etmişti, maamafıh bunu taşımak lâzımdı. Nihayet bunlan bir tasfiye ameliyesinden geçirip makul ve mütesssis bir kaideye de muvafık şekle soktuktan sonra taşımak mümkün oldu. Zaten saltanat sarayınm zarurî icabatından olarak bu neticeye vâsıl olmak da mutlaka lâzımdı. Nasıl imkân bulundu? Bu, gayet basitti. Muzika ve Hademei Hümayun erkân ve efradı kâffeten paşalıktan başlıyarak ine ine en küçük rütbelere kadar birer askerî mertebe sahibiydi, ve bu itibarla ciheti askeriye ile alâkadardı. Bu alâka para hususunda Hazinei Hassayı çok ağır masariften kurtaramamakla beraber netice itibrile Harbiye Nezaretinin bu tasfiye ve irtibat zemininde bir tesviye sureti aramasına kifayet eden bir sebeb oldu. O zaman Harbiye erkânmın, zaman icabatma uygun seri kararlar almaktaki himmetine, askerliğe taallukundan dolayı müzakere ve istişareye salâhiyet sahibi olan yaverler heyetinin dirayet kabiliyatı da inzimam edince bu zor zannedilen mesele kolay halledilebildi. Burada kaydetmeğe borcluyum ki o zaman yaverler heyeti pek güzide genclerden mürekkebdi ve bunların arasında en faal, en zeki erkânıharb zabitlerinden, o tarihte pek genc fakat gencliğine rağmen pek kârgüzarlığına her vesile ile bürhan veren Sadullah Bey vardı. Bu genc erkânıharb zabiti cumhuriyet idaresinde uzun yıllar Seyrisefain Idaresinin başında bulunan, bugün de Iktısad. Vekâletinde pek müfid bir idare unsuru olan Bay Sadullahtır. Harbiye Nezaretile, mevzuubahs müesseselere verilecek şekli teferruata kadar müzakere ve tesbit için onun mesaisi azamî nisbette görülerek pek muvafık bir suret bulundu. Bunu anlıyabilmek için o müesseselerin Abdülhamidin elinde ne hale geldiğini bilmek icab eder. Memleketin kesesinden, o biçare fakir keseden mürüvvet ve ihsan dağıtan bu Padişah eğer boş keseden rütbe ve nişan dağıtarak nice müstekreh hıslerle şişkin göğüslere çeşid çeşid nişanlar, hatta murassalarından, takmağa, muhtekır sarraflara, mürtekib mültezimlere kadar hatta bâlâ rütbesi vermeğe kâfi bir sıyaset tedbırı nazarıle bakamadıkça şuna buna şurayi devlette, cemiyeti rüsumiyede, meclısı maliyede, maarıf mechsınde, devair eklâmında ve bunların arasında tercihan istişare odasında birer sandalye bahşederdi. Sandalye derken bunun lâfzî murad olan bir nesne olduğunu unutmamalı. Hiçbir zaman oralarda ismen mevcud olanlann dörtte birine kifayet edecek kadar sandalye yoktu, yoktu amma senede altı defa olsun, yahud yolunu bulan için daha fazla, maaş vardı. Bunlardan sonra kendi elinin altında saraya müteallik muhtehf ocaklar vardı, ve bunlann arasında da Enderunu Hümayunla muzika ve hademe vardı. Kendisinin atıfetine müracaat olundukça hiçbir hesaba uymıyan semahatle, daha doğrusu reddetmekten ürken bir vehimle tervici matlab imkânmı arayan bu adam için o iki müessesenin kapılan daima açıktı. Türkiyeye gelecek , olan Hindli kadın Memleketimizde Türk kadınları hakkında tetkikat yapacak Muzıka ve hademe heyeti gelse meselâ yaverlerden birinden, şundan bundan gelen bir tavsiye ile bunların döküntülerinden birkaçmı alıkor, ve türlü rütbelerle, dolgun maaşlarla Muzikai Hümayuna tayin ederdı. Bir vakitler bu suretle memlekette kalmış olanlar Şişlinin Etfal hastanesi civarında mükemmel evler yaptırmışlar, orada adeta bir müsta'mere teşkil etmişlerdi. Herkesten ziyade bunlar bir yüktü. Sonra fanfare ve orchestre takımlan, saz takımı, müezzinler, nihayet hademe... Gümüşsuyu kışlasının yangından kurtulmuş koğuşları bunlan istiaba kâfi değildi, hatta bütün kışla yangından masun kalmış olsaydı bile... Harbiye Nezareti herşeyden evvel hizmetlerine Iüzum olmıyanları silkip kalabalığı bir tarafa attı. Kalmasına cidden ihtiyac olanları mızıka ve hademe olarak iki büyük kısma ayırdı. Askerî rütbeleri ilga ederek herkesin liyakatine, hukukuna göre sınıflar teşkil etti, bunların maaş itibarile alâkalarını kendisine ahkoydu, iaşe ve kısmen ılbas vazıfesını Hazinei Hassaya bıraktı. O da iase işınde yeni usulü, yani table d'hote teşkilâtını tatbik etti, ilbas meselesinde de gene Sadullah Beyin zekâsı ve zevki sayesinde mızıkacılara üstü kırmızı altı beyaz, hademeye üstü beyaz altı kırmızı birer alaylık kıyafetle gayrıresmî birer münasib elbıse yaptırıldı. Hele Hademei Hümayun için bu elbiseden başka yalnız büyük alaylara mahsus kalpakla birer beyaz tuğ'dan mürekkeb bir serpuş yaptırıldı ki cidden pek güzel bir manzara teşkil ederdi. îşte bu umumî hatlarla vücude gelen mızıka vc hademe heyetleri artık pek makul bir mikyas içinde intizam kesbetmiş oldu. Hele mızıka heyeti en muktedir musikişinaslarımızdan olan Saffet Beyle pek çalışkan bir muallim olan Zati Beyin talim ve idaresi altında günden güne tekâmül eden bir fanfare ve orchestre takımları bulmuş oldu. Onların attıklan esas üzerine yürüyen bu takımlar zaman geçtıkçe daha ziyade terakki ederek memleket için cidden iftihar edilecek bir mertebeye vâsıl olmuştur. Bu meyanda genc kemancı Ekrem Zekinin babası Zekiyi Chef d'orchestre olarak tahattur etmek bir borcdur. Her vesile ile gördük ki bu takımlarda cidden kabihyetlerine güvenilecek san'aıkârlar vardır. Mızıkada istibdad zamanında en ziyade ihmal edilen saz takımı olmuştu ve gene öylece bu takım ikinci derecede kaldı. Aralarında mesleklerinde ıhtısas peyda etmiş olanlar, ve nöbetle sarayda ezan okumağa gelen müezzinler de dahil olduğu halde pek güzel sesliler bulunmakla beraber pek nadir vesilelerle saraya celbedilen bu takım hiçbir zaman diğer takımlar mertebesine yükselememıştır. Buna mukabil gerek akşamüstü sarayda nöbet tutan ve alaylarda çalan bando ile ziyafetlerde kendisini musikişinas ecnebi misafirine de hayretle ve zevkle dınleten orchestre herhangi bir saraya lâyık kemale erismişti. Burada işaret edeceğim ki Gümüşsuyu kışlasında sayılamıyacak derecede bol alâtı musikiveden baska binlerce lira kıymetinde, pek çok itina ile vücude gelmış, her neviden partıtionlarla dolu bir kü lübhane vardı. Bunların zıyaa uğrama mış olması, ve el'an istifade mevkiinde bulundurulması pek ziyade arzu edilir. Hademei Hümayun ki ekseriyet üzere edıb, haluk, güzîde evsafla mütema yiz zevattan müteşekildı, saray teşkilâ tmın en mühim bir unsuruydu. Küçük ve büyük alaylarda başlıca ihtışam esbabından olan Hademei Hümayunun ziyafetlerde de, Mabeyın saflarında ve merdi venlerinde, şa'şaalı, canlı bir ziynet levhası teşkil edişine şahid olan ecnebiler, ezcümle yeni Hünkârı zıyarete gelen Bulgar ve Sırb Krallarile maiyetleri er kânı büyük bir tesir altında kalmışlardı. Hademei Hümayun bu vazifeden başka bizler tarafından ihdas edilmiş olan bir usule tebaan gündüzleri Hünkârın dairei hususiyesine methal teşkil eden ve zülvecheyn denilen sofanm dış kapı sında her saat nöbet tutmak üzere Gü müşsuyu kışlasından Dolmabahçeye gelirler ve burada, pek basit olan saraya, bir nebze tantana bahşetmiş olurlardı. Hademe arasında bir de alkışçılar tabir edilen bir zümre vardı ki sırasma göre altı, sekiz, on kişiden terekküb ederek alaylarda tam Hünkânn arabasının geçeceği bir yerde, halka halinde toplanırlar, ve gür sesle birşeyler söyliyerek alkışlarlardı. Galiba eski Osmanlı Padi şahlarının haşmet zamanında «mağrur olma padişahım senden büyük Allah var!..» diye bağırıldığı hatınmda, belki de yanlış olarak kalmış olan bu alkışın sözlerini hiçbir zaman anlamak mümkün olamamıştı. Böyle sekiz on ağızdan bir gulgule halinde çıkan bu gürültü bende Halid Ziya Uşaklıgil Von Neurath'ın hareketi Belgrad 9 (Hususî) Başvekil M. Stoyadinoviç Alman Hariciye Nazırı Baron von Neurath şerefine öğleyin bir veda ziyafeti vermiştir. Alman Hariciye Nazırı öğleden sonra maiyetile beraber tayyare ile Sofyaya hareket etmiştir. Von Neurath Kral Aleksandr'ın mezarında Belgrad 9 (A.A.) Von Neurath, beraberinde Almanyanın Belgrad sefiri olduğu halde bu sabah Topola'ya gitmiş ve orada Kral Birinci Aleksandr'ın mezanna çelenk koymuştur. Belgradda Almanya aleyhinde bir nümayis Dün akşamki ziyafette bulunanlar Belgrad 9 (A.A.) Şehrin birçok noktalarında Üniversite talebesi nüma yişleri olmuş ve 200 kişilik bir grup Hitlercilik aleyhinde haykırarak Alman Hariciye Nazırı von Neurath'ın ikamet etmekte olduğu villânın önüne gitmek istemişse de polis şiddetle müdahale etmiş tir. Bazı talebe tevkif olunmuştur. İna Mıtter Hindistanın pamuk kralı Mitter'in karısı ve Hind Kadın Birlıği reisi İna Mitter muhtelif kadın hayatı hakkında tetkiklerde bulunmak üzere Londraya muvasalat etmiştir. Hindistanın en güzel kadını olan İna Mitter'in bu münasebetle memleketimizi de ziyaretle büyüklerimizi yakından tanımak istedıği haber verilmektedir. Kendisi daha evvel Almanya ve Italyayı da ziyaret edecektir. Sümer Bankın son bilânçosu önünde I Başmakaleden devam] yaca cevab veriyorlar. Sümer Bankın bilânçosu ancak böyle bir bakımla tahlil olunabilir. Bu tahlil gözlerimizin önüne gönüllerimize inşirah veren hakikatler koymuştur, ve koymak yolundadır. Tahlilimizin neticesi de budur. Türk ihtiyacının en bellibaşlılannı Türk işi ve Türk işçisi temin etmeğe başlamıstır. Bund . bizim için büyük, hayatî ve milli paha biçilmez menfaat vardır, fakat kimseye mazarrat yoktur. Yer yer yükselen fabrıkalar çıftçi ve işçi Türk halkının içtimaî seviyesini yükselttikçe dış âlemle münasebetlerimiz eksilmek söyle dursun, bilâkis daha fazla olacaktır. Önümüzdeki büyük mevzua bir iki makale ile daha temas etmek üzere bahsi bugünlük bu umumî şeklile bırakırken Basbakan Ismet rrıönünün ve arkadaşlarının yarattığı efsanevî i^lere karşı hayranhsımızı söylemeği ve Ekonomi Bakanile Sümer Bank müesseselerindeki bütün yardımcılarını takdir ve tebnk etmeği vazife biliriz. Stoyadinoviç sonbaharda Romaya gidiyor Roma 9 (A.A.) Salâhiyettar me hafılden haber alındığına göre, Stoyadinoviç'm bu sene sonbaharında Romaya gelmesi beklenmektedir. Bulgar gazetelerinin mütaleaları Romada müsbet intıbalar Roma 9 (A.A. Von Neurath'ın Belgraddaki görüşmeleri sonunda neşredilen tebliğ, burada çok iyi bir intıba bırakmıştır. İtalyan zımamdarları mehafi linde tebarüz eüirildiği veçhile, İtalya, Italyanm dost olarak iki millet arasındaki iyi münasebetlerden çok memnun olmaktadır. Sofya 9 (A.A.) Von Neurath'ın Sofyayı ziyareti münasebetile gazeteler, çok samimî makaleler neşretmektedir. Hükumetin naşiri efkân Dnes gazetesi diyor ki: «Harb neticesinde zayıflamış olan, kimsenin ehemmiyet vermedıği küçük Bulgaristan, Hariciye Nazırını Sofyaya Askerî kumandanlara otomobil veriliyor Ankara 9 (Telefonla) Kumandan lara binek arabaları yerine otomobil verilmesi lüzumu bütçe müzakereleri sırasmda da tebarüz ettirilmişti. Bu lâyiha da Meclis ruznamesine alınmıştır. Lâ yiha ile Mıllî Müdafaa Vekâleti emrine yenileme müddeti üçer yıl olmak üzere 2000 lira kıymetinde 10 tane otomobil tahsis edilmektedir. Romanya Kralınm 1200 senedenberi yıldönümü görülmiyen küsuf Kral Carol, Leh Cumhurreisile beraber bugün Sinaya gidecek Bükreş 9 (A.A.) Bükreş gece geç vakte kadar bayram manzarasını muhafaza etmiştir. Sokakları ve meydanları dolduran halk Kral Carol'un yıldönümü münasebetile sarayın önünde şevk ve sevincle tezahüratta bulunmuştur. Saray önünde Cumhur Başkanı Moscickı'nin şerefine verılen gala konseri halk tarafından dinlenmış ve uzun uzun alkışlanmıştır. Kral ve Mosciscki balkona çıkmışlar ve çok alkışlanmışlardır. Konserden sonra sarayda büyük bir kabul resmi yapılmıştır. Bugün saat 16 da Mosciscki, Kral Carol, Veliahd Mihail ve maiyetleri Sina'ya gıdecekler ve Mosciscki Kraliçe Mari'yi ziyaret edecektir. Numan Menemencioğlu Ankarada Ankara 9 (Telefonla) Hariciye Vekâleti Sıyasî Müsteşarı Numan Mene mencioğlu şehrimize geldi. Büyük Okyanustaki rasadlardan alman neticeler Nevyork 9 (A.A.) Gazeteler, güneşin tam küsufunun muvaffakiyetli ra sadlar icrasına müsaade bahşetmiş olduğunu yazmaktadırlar. Bu rasadlar, Amerika, Japonya ve Peru heyetleri tarafından icra edilmiş tir. Bu heyetler, Büyük Okyanusun cenub mıntakalarınagitmişler ve garbî And dağlarının en yüksek tepelerine çıkmış lardır. Bu küsuf, 1200 senedenberi en uzun sürmüş olan küsuftur. Filvaki küsuf, 7 dakika, 2 saniye devam etmiştir. Maruf Amerikan askerî tayyarecile rinden kumandan Stevens, enstantaneler almak üzere And'lar üzerinde 8000 metro irtifada uçmuştur. Gemlikte bulunan kasalardan biri açıldı Bursa 9 (Telefonla) Gemlikte sun'î ipek fabrikası altında iki kasa bu lunarak Bursaya getirildiğini bildirmiş tim. Bu kasalardan bir/ bugün maliyede bir heyet huzurunda açılmıştır. içinde rumca yazılı evraktan başka birşey çık mamıştır. Diğer büyük kasa hâlâ açılamamıştır. YUNUS NAD1 Hava müdafaacı teşkilâtı [Baştarafı 1 ina sahıtede] Kanunla bir de yüksek hava müdafaa komisyonu teşkil edilmektedir. KOiTiutanlık bütün memlekete şamil hava müdafaa plânlarını, hazerde komisyonun ve alâkadar vekâletlerin mütaleasını alarak hazırlıyacaktır. Hava korunma sma aid bütün te^ekküllerin talim, terbiye ve tatbikatı bu komutanlığa aid olacaktır. Hava müdafaa komisyonu namile kurulacak komisyon Genel Kurmay Başkanının reisliği altında hava genel komutanı Millî Müdafaa Vekâleti Hava Müsteşarile diğer Vekâletler müsteşarlarından terekküb edecektir. fstiklâl Harbi malullerine ikramiye veriliyor Ankara 9 (Telefonla) îstiklâl Harbinde malul olan erkân, ümera ve zabitanla efrada zuhur ettikçe bir defaya mahsus olmak üzere ve derecelerine göre nakdî mükâfat verilmesi bir kanunla kabul edilmişti. Şimdi bu vaziyette olan 4 zabitle 47 ere mükâfat verilmesi takar rür etmiştir. Hazırlanan cetvele göre malullerden hesab memuru Toran (Maraş) 300, yedek yarsubay Hasan oğlu Hü seyin (Kemah) 600, Askerî Tıbbıye mektebi deppoy subayı Mehmed Hayri 1200, Muş jandarma bölüğünde teğmen Memduh 300 lira mükâfat alacakür. Diğer 47 ere de cem'an 5200 lira tevzi edilecektir. Beck, Kral Carol'un yanında Bükreş 9 (A.A.) Romanya Kralı Carol, Polonya Hariciye Nazın Islahiye 9 (Hususî muhabirimiz Beck'i kabul ederek kendisile çok uzun den) Yüzlerce Hataylının iştirakile süren bir mülâkatta bulunmuştur. Hassada bir Hatay Erginlik Cemiyeti teşkil edilmiştir. Bu münasebetle büyüklere tazim telgrafları çekilmiştir. Hassada da Hatay Erginlik cemiyeti kuruldu Papaya göre Almanyanın vaziyeti fecimiş Castell Gondolfo 9 (A.A.) Bu sabahki umumî kabulde hazır bulunan Alman hacılan grupuna hitaben Papa şu sözleri söylemiştir: « Bugünkü gün, Almanya için yalnız vahim değil, fakat ayni zamanda kederli ve gözlerimizi yasartacak derecede tehlikeli ve fecidir. Bu derin kederleri izale için her zaman elimizden geleni yaptık ve ne denilirse densin yapmakta de • vam edeceğiz.» Izmir Telefon Şirketi satın alınıyor Izmir 9 (Hususî muhabirimizden) muhakemesi Izmir Telefon Sirketinin hükumetçe saIzmir 9 (Hususî muhabirimizden) tın alınması için hâsıl olan mutabakal üUlndağda kaybolan küçük Sadinin ba zerine şirket murahhaslan önümüzdeki nafta Ankaraya giderek satış mukavele bası tarafından gelen bir telgrafda bazı yeni ipucları elde ettiği ve Sadinin iki karsini imzalıyacaklardır. Beynelmilel mesai konferan deşleri Sami ve Maide ile beraber yarın şehrimize geleceği bildirilmektedir. Buca sında Türkiye Nahiye müdürlüğü baytar Azizin yanınCenevre 9 (A.A.) Beynelmilel da bulunan Şadi adlı çocuğun İzmirde mesai bürosunun yıllık içtimaı bugünkü doğub doğmadığı hakkında tahkikata decelsesinde 9 komisyon teşkil etmiştir. vam etmektedir. Murahhasımız Necmeddin Sadık bunlardan Nafıa Komisyonuna dahildir. Paris 9 (Huısusî) Paris borsasının Ingiliz Kralınm doğum bugünkü kapanış fiatları şunlardır: yıldönümü Londra 110,89, Nevyork 21,46 1/2, BerLondra 9 (A.A.) Kralın hakikat lin 900, Brüksel 378, Amsterdam 1235,25. te 14 birincikânuna isabet eden ve fa Roma 118,20, Lizbon 100,72, Cenevre kat tes'ıdı tehır edılmiş olan doğumunun 513,25, bakır 62.64, kalay 252.2,6, altın yıldönümü bugün Londrada tes'ıd edil 140.6 1/2, gümüş 20 1/8, kurşun 22,7,6, çinko 21,17,6. miştir. İki anah çocuğun Ankara ve civarı su tesisatı PARİS BORSAS1 Ankara 9 (Telefonla) Bütçe enHele muzika ve Hademei Hümayun cümeni Ankara ve civarı su tesisatının kışlasının koğuşları... Kimler yoktu? En tamamlanması için 260,000 liranm sarevvel göze çarpanlar sanki muzikada fına mezuniyet verilmesi hakkındaki lâmuallim olmak üzere celbedilen ve paşayihanın tetkikini bitirmiştir. lıktan başlıyarak türlü askerî rütbelerle Mülkiye mektebi profesörle oraya alman musiki üstadlan vardı. Bu meyanda meşhur Guatelli Paşadan sonrinin unvanı Ankara 9 (Telefonla) Meclis ra îspanyol D'Aranda Paşa, Italyalı, Bütçe encümeni Siyasal Bilgiler okulun Macar Wondra Bey tahattur olunabilir. da diplomatik, malî ve idarî ilimlerin Bunlar hakikaten birer üstad olmakla bekürsülerini re'sen işgal eden öğretmenle raber müessesede bir guna hizmet etmiş re Üniversite profesörleri hakkında tat ler midir? Bunu bilmiyorum, yalnız bik edilen maaş ve ücrete aid hükümlerin Wondra'dan pek çok istifade edenler atatbik olunacağı hakkında bir tefsir ka rasında Kemancı Zeki Beyle viyolonsel rarı vermiştir. Bu suretle Siyasal Bilgiler üstadı Cemil Bey unutulmamalıdır. Daokulundaki öğretmen ve profesör unvan ha garib olarak Abdülhamid nasılsa Yılları ordinaryüs ve profesörlüğe tekabül dız sahnesi için bir opera heyeti teşkili etmekte bulunduğu teyid edilmiş olmak merakına da düştüğünden Beyoğluna ne çeşid bir Fransız, yahud italyan opera tadır Stalinin annesi öldü Moskova 9 (A.A.) Tifliste çı kan Zaria Vostoka gazetesi, Stalin'in annesinin burada 77 yaşında zatürrieden öldüeünü bildirmektedir. bir merak halinde dururdu. Nihayet tahkik etmeğe mecbur kaldım. Sözler «yardımcın Allah ola. Yaşın uzun ola» diye başlar ve kimbilir nasıl bitermiş. Gerek Mızıka gerek Hademe o zaman sarayda pek müsaid hatıralar bırakmıştı, bu da ancak bu müessesenin hal'den sonra iktisab ettiği şekle ve intizama medyun olan bir neticeydi. î Halid Ziya UŞAKLIGİL