27 Mayıs 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

27 Mayıs 1935 CUMHURtYET rastırmal Hendekmekân casus Lavrens Arab ihtilâlini bitirip harbden sonra Londraya elediyenin, şehir plânına intiza döndüğü vakit sormuşlar: Alinin Mehmede borcu var. Ali borren yeni yapı işlerini tahdid et Bütün bu muvaffakiyetlerinizden Şükufe Nihal cunu vermiyor. Mehmedin gözünden kaçmesi bir kısım vatandasların ne kazandınız? Kültür Bakanlığı, ilkmekteb imtihanmak için diyelim. evini değiştirdi. Alinin Dünyanm tepesîn'de kayalar, buzlar birer profesördürler. Her ışıklı, yükcanlarını sıkmış. Gerçi vaziyeti biraz Çöl şeytanı masanın üzerine bir sürü evine Veli isminde bir adam geçti. .Mehlarma dokunan ilkmekteb talimatnaarasına sıkışmı§; göllerle, bataklıklarla sek insan onlarla sıkılraadan görüşür, böyle bulmamak güç. mektub yayarak: mesinin 67 nci maddesini değiştirerek med bu defa Velinin boynuna sarıldı. Padelik deşik olmuş; sonsuz ormanların münakaşaya girer. Her papazın birşeyMülkiyet kanunu size kendi ciriminiz Yüzlerce aşk mektubu! demiş ve ramı da paramı?.. dün şehrimiz Kültür Müdürlüğüne tebözünlü çevresine bürünmüş, için için de ihtısası vardır. Hemen hepsi derin içinde keyfinizin istediğini yapmak hak ilâve etmiş: liğ edilmiştir. Değiştirilen yeni şkele Be birader benim sana borcurn ağlıyan, sessiz bir toprak vardır: «Fin felsefe bilirler. kını vermiş; Teşkilâtı Esasiye kanunu da Bir kolordu bana hiçbv korku ver yok... göre imtihanlarda mektebin bütün mulandiya!» Tabiat, dünyanın başka yerBurada polislerin de çoğu yüksek allimlerinin bulunması mecburidir. An bunu perçinlemiştir; fakat siz meselâ mez, fakat bir tek kadından ödüm kopar! Alinin borcu vardı. Ali bu evde bihnem neredeki arsanıza iki katlı bina lerine bol bol serptiği cümerdliğini bu tahsil görmüştür. Evlenmemeğe yeminli olan Lavrens oturuyordu. Bu borcu şimdi sen ödjye cak muallimlerinin sayısı beşten fazla radan, elinden geldiği kadar, esirgeLokantalarda çalışan genc kızlann olan mekteblerin imtihanlarmda sı yapamıyorsunuz. Sebeb? Belediye yapı Arab kütlelerini Türkler aleyhine ayak ceksin. lar kanununa dayanan bir nizamname landırmak için yıllarca çölde yaşadı. îhmiştir. Finlandiyada güneş seyrek gö çoğu liselerde okumuşlardır. Bunlarnıf maullimile birlikte en çok dört mu Nasıl olur?.. vapmıştır ve plânın tatbikında zorluk çe timal bu müthiş korkuyu, aşklannm çöl rünür; sıcak günler sayılıdır; ekilecek dan birile görüşen bir gazeteci, iyi bir allim bulunacaktır. Bu muallimler baş $imdi Veli ile beraber, siz de nasıl kilmemek için şimdiden inşaata bir hu güneşi gibi yakıcı olduğu rivayet edilen toprak azdır; toprak altı fakirdir. Bu tahsil gördükten sonra neden bu lokanmuallim tarafından seçilecektir. Beşinolur, dersiniz... memleket, yüz yıllarca, İsveçin boyun tada çalıştığını sormuş. Genc kız şöyle ci sınıfları şubeli olan mekteblerde dud çizmiştir. Haydi bir kere de Bele Arab dilberlerinden edinmiş olacak! Sakın böyle bir ukalâlık etmeyin. Bal diye lehine insaf edelim de söyliyelim: duruğu altında kalmıştır. Daha yüz o karşılık vermiş: birden fazla imtihan heyeti teşkil oluHatırlıyor mıutunuz T gibi olur... Nasıl olduğunu ben size anBunda da Belediyenin hakkı yok mu? tuz, yüz kırk yü öncesine kadar ne siyalatayım. « Tahsili kendimizi yükseltmek, a nacaktır. Siz arsanızın sahibisiniz amma o da şeh sal, ne de soysal varhğı yoktu; dilini ••• 1 Garbi Türk Tukyu devleti hangi rin sahibidir, elbette genel güzelliği. iyi yılda batü? unutmuştu; harsını unutmuştu; bütün dam olmak için yaparız; burada yaşaHer ne sebeble ise yeni bir eve geç • Ajans müdürünün seyahati liği ve iyi görünürlüğü o temin edecektir. mak, para kazanmak için çalışırız. şerefli geçmiş günlerini unutmuştu. 2 Istanbulun islâmlar tarafından tiniz... Elektrik yok, su yok, havagazi Çünkü memleketteki yüksek sandalyeAnkara 26 (Telefonla) 16 haziran Her canı istiyen bir başka türlü ve şeh Bilgisizdi, yoksuldu; cansızdı. İşte bu yok. Hemen saatin numarasuıı alır, Su ler sayıhdır. Hepimizin oralara otur da Çekoslovakyada toplanacak olan A rin nizamına aykın yapı yükseltirse bir ilk muhasarası hangi tarihtedir? kısır yurd, ancak yüz yıl kadar kısa 3 Tarık hangi yılda Ispanyaya şirketine gidersiniz. Deftere bakarlar. mamız kabil değildir!» janslar kongresine Anadolu Ajansı Mü gün Istanbulu yıkıp yenisini yapmak lâbir çağ içinde uygurluğun, bayındırlıgeçti? Bu evde sizden evvel Ali isminde dürü Muvaffak gidecektir. zım gelir. Şimdi sokaklara dört beş Ar , 4 Orhon anıtlan (abide) hangi yıl ğın, kültürün, ulusal şuurun en yüksek Finlandiyada en küçük köylere kaBir adam oturuyordu, derler, şirkete olan Muvaffak bundan sonra da Tas Ajan navud kaldmmını zor yapan Belediye dikildi? sekisine ulaşmış; bütün medeniyet a dar mektebler açılmıştır. Bütün halk su borcunu ödemedi. Bu borcu ödersiniz» sının daveti üzerine ajans teşkilâtmı nfn o vakit plânı müzeye, şehri Tannya cununu kargısında kendisine hayran bı okumayı artık benimsesniştir. Çocuk5 Türk ihtilâlci Horasanlı Ebu Müs suyu acarız. havale edip çıkmaktan başka yapacağı lim, Emevî devletini hangi yılda ve rakmı§tır. laruı uzun yollar yürüyerek yorulma görmek üzere Rusyaya gidecektir. Etmeyin, eylemeyin, Alinin bor kalmaz. maları, vakit kaybetmemeleri için hangi muharebe sonunda yıktı? Uluslar Derneğinde dünkü cundan bana ne!.. Finlandiyayı görüp te, Finleri tanıHoş, zaten bu gidişe göre plânm da 6 Saltuk Buğra Han kimdir? Biz orasmı bilmeyiz, şirketin ni • toplantı yıp ta onlara saygı, takdir beslemiyen mektebler bulunduklan yerlere yakınbir işe yarıyacağı yok ya? Hani bir fık 7 Selçuk Imparatorluğunun teme zamı böyle. dır. Her köylünün evinde, üzerinde kimse yoktur. Fenlandiya, bugün, cenCenevre 26 (Telsizle) Uluslar Der ra vardır; herif rüzgârlı havada atla bir lini kuran Ertuğrul Bey hangi yılda netin yeryüzünde eşidir. Küçücük top hiç olmazsa sekiz on cild kitab bulu neği bugün öğleden sonra bir toplanh yere gidiyor ve arasıra cebinden dövül öldü? nan bir rafı vardır. Okumakla beraber Elektrik şirketine gidersiniz, orada da rağının üzerinde kurduğu medeniyet, yaptı. Bu toplantıda M. Edenin Sovj^t müş nohud çıkanp ağzına atıyormuş. Fakarşınıza Alinin borcu çıkar. Havagazi köylerde musikiye, tiyatroya da değer (Cevabları yarınki sayırruzda) peri âlemlerini andırır. îçindeki insanRusya, Polonya, Almanya ve Baltık de kat rüzgâr unu olduğu gibi alıp götürüşirketine gidersiniz. Orada da Ali. Siz verüir. Her köylünün evinde bir org lar bu cennete, bu peri dünyasma yanizi memleketlerinde Ingiltere hüku yormuş. Birisi rastlamış ve sormuş: Dünkü aorğular ve karşılıklan: ukalâlığa baslarsınız. Efendim bu nasıl kışacak kadar güzel, doğru ve iyidir... bulunur, amele köylerinde tiyatrolar meti namına yaptığı temaslar tetkik o1 Tarıhte ilk hekim olarak tanılan nizam? Ali borcunu ödememişse, mah Yahu, ne yapıyorsun? açılmıştır. Hükumet bunlara tahsisat Burası bilginin, şiirin, musikinin öz lundu. Vallahi birader, demiş, rüzgâr kmidir? kemeye gidin dava edin, ben elâlemin vatanıdır. Finler alayişi, debdebeyi verir. Amele köylerinde kış mevsiminC Hippocrate böyle giderse hiç! borcundan mes'ul muyum?.. Türk Yunan ticaret sevmezler; boş yere para harcamazlar; de Ibsen, Molyer gibi büyük yazıcıla2 Beyşehir gölünün eni ve boyu Sizi hiç kimse dinlemez... Ya parayı Lavrensin korkusu müzakeresi birbirlerine yardım ederler. Unuttukla rın eserleri oynanır. nekadardır? verir, suyu, elektriği, havagazini açb » Finlandiya, ahlâk bakımından pek n, bakmadıkları bir tek yoksul insan Atina 26 (Hususî) Haziranda rkek gönlünde yaşıyan tatlı bir C Uzunluğu altmış, genişliği on beş rırsınız, yahud da susuz, karanlıkta otu yoktur. En küçüğünden en büyüğüne yükselmiştir. Halk son derece terbiye müddeti bitecek Türk Yunan ticaret korku vardır: Kadın korkusu. kilometrodur. rursunuz. Şirketlerin nizamı mahkemenin kadar, hatta dışarıdan gelen yabancıla lidir. Herkes birbirini sayar; hırsızlık uzlaşmasının yenisini müzakere etmek Ondan hem ödümüz kopar, hem 3 Bombay şehri hangi yılda ve kim kanunundan daha kuvvetlidir. Çünkii ra kadar her insan orada korunur, dü yoktur. Çok canlı, atlet, lâkin sessiz, üzere buraya bir Türk heyeti gelecek çengeline takılmak için can aUnz. Çekinler tarafından kuruldu? mahkeme hiçbir zaman Alinin borcunu şünülür... Finlandiya nasıl oldu da bu ağırbaşlı, kibar insanlardır. tir. memiz kendimizi avutmak içindir, ürkün C 1520 de Portekizliler tarafından. Veliye ödetrrtcz... Amma, şirket ödetir. hale geldi? Tarihi uzundur; buradaki Finler bu yükselişlerini garb bilgi•** tümüz fedakârlığımızın çığırtkanlığıru ya 4 tngiliz Kralını Hindistan împarabirkaç satırla bunu anlatamam. Hiç lerine verdikleri değer kadar, ilk tahpar. Asrî cemiyet bu işe ağırbaşlıhk ver toru olarak ilân eden diplomat kimdir? Yumurtacıların istekleri Borçlar kanunu diye bir kanun var olmazsa o sebeblerden bir tanesini an sile verdikleri özene borcludurlar... C Lord Bcaconsfield dır. Bu kanun alacaklının parasını tahsil Dış illere yumurta satanlar dün Türko mek için adına hürmet koydu! latayım: Finler, insan yetiştirmeğe beş yaşm fiste bir toplantı yapmışlardır. Bu top Bir mecliste kadın tahakkümünden ba5 Pariste Panteonun yapılması için borçlunun icab ederse malını, mül da başlarlar. Burada çocukların mec lantıda (yumurta ihrac nizamnamesi) nin his açılmış, «kansından korkan ayağa hangi yılda bitti? künü sartınr, maaşını haczettirir, bu da Finler çok okurlar; pek çok okurlar... olmazsa hapsettirir. Fakat Alinin borcuburî olarak gitmeleri gerek olan ana bazı maddelerinin değıştırılmcsi üzerın kalksın!» denilir denilmez, odada bir C 1790 da. Her smıf halk okur. Bilgin okur; tüccar okur; bakkal okur; sokakta müşte sınıfı mektebleri vardır. Beş yaşından deki düşünceler kcsin bir şekil almıştır. gümbürtü kopmuş. Yalnız bir kişinin hiç 6 Düğün yapıp evlendiği halde tsa nu Veliye ödettiremez. Mahkemenin verri bekliyen boyacı çocuğunun; dondur yedi yaşına kadar her Finli bu mek Yapılması istenilen değişiklikler Türko istifini bozmamau hayreti mucib olmuş ya saygı göstermek için gene kız kalan diği hükmü temyiz edebilirsiniz. Fakat şirketin nizamında, ne muhakeme, ne mühükümdar kimdir? ve: ma saja&.genc kızın, ekmek satan genc teblere gider. Buradan diploma alma fiı direktörlüğüne de bildirilmiştir. Ya demek siz kanruzdan korkmu C Bizans împaratoriçelerinden Pul dafaa, ne de temyiz vardır... kadmın elinde hep kitab görülur. Bun yıno» ilkmektfebe giremez. Su mektebBundan başka dünkü toplantıda Al yorsunuz ? Buna türkçede Alinin külâhını Veliye cherie. lar işlerini bitirir bitirmez, oldukları lerde çocuklara okumak, yazmak de manyaya yumurta satışlanmız üzerinde Diye sonılunca, adamcağız: 7 îranlıların Arab alfabesinden ön giydirmek derler. Şirket Alinin külâhını ğil; terbiye, ahlâk; iyiliğe, güzelliğe yumurtacılara bazı öğütlerde bulunul yerde, yanlarına bakmadan başlarını başınıza geçirdi mi, tıkır tıkır paralan sa Yok birader, demiş, ne korkmama ce kullandıkları alfabenin adı? kitaba eğerler. Caddelerde, garlarda karşı sevgi, yaşama yöndemleri öğreti muştur. sı> Yalnız karımın lâfı olunca dizlerimio C Pehlevidir, yirmi altı harfli bir yarsınız. lir. Hocalar pek yüksek, değerli kimher dilden deste deste kitab, gazete, Nasıl olurmus, zördünüz mü? canı kesildi de ayağa kalkamadım. alfabedir, sağdan sola yazüırdı. mecmua satan kitab dükkânları var selerdir. Buraya gelen çocuğun kafasıSABİHA ZEKERtYYA dır. Üç buçuk milyon nüfusu olan bu nı, ruhunu en derin özenlerle işlerler yerde 484 tane gazete çıkar. Bir Finli ve onu, artık kararması pek güc bir alİki araba kazası dört saatlik bir yola çıkarken yanına tın parçası halinde cemiyete bırakırMehmedin idaresindeki payton ara beş tane kitab alır; yolda rasgeldiği ki lar... bası Sultanhamamından geçerken, Al Ana sınıfında insanlığın en ideal tabı gene alır. Burada kitab ticareti tınbakkalda oturan 45 yaşlannda Karpek kazanclı bir iştir. Çok kitab yazı kalıbına dökülen bir çocuk artık ba$niğe çarpmış ve yüzünden ve sol kolunlır. Okumanm çokluğu karşısında ki kasım saymamak; başkasının vanna Yıllardanberi, eşi belki dünyanın hiç Belçikah baloncu Muyter, Briiksel dan çok ağır yaranmıştır. tab fiati de yuksek, böyle olduğu hal el uzatmak; çalışmamak, iğri yollardan Beşiktaşta Dikilitaşta Imrahor cad bir yerinde bulunmıyan, yaş meyvalan sergisi için reklâm kâğıdlan atmak üze de Finler herşeylerinden kesip kitaba yürümek gibi şeyler nedir; bunları desinde oturan Tursunun idaresindeki mızın yabancı ellere satılması için birçok re, geçen salı, geceyansından biraz evpara verirler. bilmez... însanların böyle şeyler yapaaraştırmalar ve alıcılarla satıcılarımız a vel, yanında iki yolcu olduğu halde Bel yük arabasmın beygirleri 1 ürkmüş ve çeş1 Finlandiyada bilginler «ayısızdır. cağına inanmaz... » rasında birçok konuşmalar yapıldığı hal çika ismindeki balona binerek havalan « İşte, ilk çağlarında bu terbiyeyi alan Bunlar halk arasında pek çok saygı göItehlıkeh surette yaralamışür. Her ıkı yatehlıkeh surette yaralamışür. Her ıkı ya, , de bundan iyi bir neticeye vanlamamışb rürler. Bilgi uğrunda çalışanlara çok küçük Fin çocuklan, bugün gördüğü*. . . . ,. , . .. A , , • ralı da hastaneye kaldınlmış, arabacılar y n br. Bunun başlıca sebebi de meyvalanBalon, şıddeth bir ruzgara kapılarak . . ' J değer verilir. Bir iki yıl önce, «konten müz büyük Fin halkını ortaya getirirıı . • ı j yakalanmıştır. m mızın uzun yollara dayanacak şekilde ., , a ilerlemeğe başlamı?, ertesi ffunu OBİedrn ertesi günü öğledrn ıl^rlcmrff<» ba» anms. . . jan» kelimesinin Fince karşılığım bu ler... ambalâjmın becenlememesi ve yol para biraz sonra, Sen Nazere on kilometro Titulesko Akademi azası lan bir gence bizim paramızla 150 lira ŞÜKÛFE NİHAL sının yüksekliğidir. mesafede bulunan Briere bataklığına Bükreş 26 (Telsizle) Dış. Işleri Bakadar bir para hediye etmişlerdir. DüBütün bunları gözönünde tutan Tür düşmüştür. Balon karaya düştükten son kanı M. Titulesko «Rumen Akademişünelim: Bir tek kelime için yüz elli Lö Pöti Marsey Başmuharriri kofis yaş meyvalarımızı pek te iyi sata ra, dakikada 50 metrodan fazla bir si» azalığına seçilmiştir. lira!... mamakla beraber konserve ve marmelât süratle esen rüzgânn şiddetile yüz metro Geçen sene Marsilya Ticaret Odası Marsilya suikasdi Fin bilginleri pek teknikli, pek me üyelerile birlikte Türkiyeye gelip, yazı Amerikada Kaliforniya eyaleti dalıi şeklinde meyvalarımızı pekâlâ ve her za kadar sürüklenmiş ve parçalanmışur. BaCenevre 26 (A.A.) Yugoslavya todik bir yöndemle çalışırlar. Birkaç işleri müdürü bulunduğu Le Petit Mar linde San Diego şehrinde garib bir ge man satabileceğimiz hakkında ileri sürii lonun alçaldığını ve düşmekte olduğu yıl evvel, dünya bilgi akademileri ara seillais gazetesine, memleketimiz hakkm çid resmi tertib edilmiştir. Bu geçid len düşüncelere de dayanarak meyvalan nu gören köylüler imdada koşarak, icin hükumetinin muvafakatile ve M. Ede • sında gökyüzünün yıldızlarını saymak da çok önemli yazılar yazan M. Lcon resmine iştirak etmek için o şehirde mızın konserve olarak dış ellere satılması dekileri çıkarmışlardır. Balondakilerden nin teklifi üzerine Uluslar konseyi, Marsilya suikasdi hakkmdaki siyasal mes'uiçin memleketler arasında bir taksim Bancalın bu gazetenin başyazıcılığına ge oturmak ve evlendiği tarih elli seneyi işi etrafında araştırmalar yapmıştır. yalnız bir kişi hafifçe varalanmıshr. liyetler için Yugoslavya tarafından ya * yapılır; her memleket kendi göklerin tirildiğini ve ayni zamanda Marsilya A geçmiş olmak lâzımdı. Bu şartları haiz Diğer yandan gazetemizin yazdığı yadekl yüdızlan sayacaktır. Bunlann a kademisi üyeliğine seçildiğini memnuni 235 çift çıkmış ve merasim hayli eğlenArsıulusal ticaret konferansı pılan müracaati bir sonuça bağlamaga zılar üzerine bu işi önemli bulan Türkorasında en önce Fin bilginleri kendi yetle haber aldık. Paris 26 (Telsizle) Burada 24 karar vermistir. celi olmuştur. Resmimiz geçid resmine fis genel merkezi ve Ekonomi Bakanlığı yıldızlarını saymışlardır. Herşey çağınM. Laval haziranda arsılusal ticaret konferansı yaGazetesine yazdığı güzel yazılarla iştirak edenler arasmda en kıdemli çif bu hususta hızla araştırma yapılmasını ve da, gününde yapılır. İhmal yoktur. Paris 26 (Telsizle) Dış îşleri Bati, izdivacları üzerinden yetmiş sene neticenin bildirilmesini istemişlerdir. Ofis pılacaktır. Bütün dünya milletlerinin yurdumuzu ve millctimizi kendi yurd Kilise, memleketin kültürü üzerinde daşlarına tanıtan M. Bancala muvaffa geçmiş olan karı kocayı göstermekte Istanbul merkezi araştırmalannın netice iştirak edeceği bu konferans beş gün sü kanı M. Laval Cenevreden buraya döndir. sini dün Ankaraya bildirmistir. büyük bir rol oynar. Papazlar, gerçek kiyetler dileriz. FİNLER ÜZERİNE İlkmekteblerde yeni imtihan şekli Kültür Bakanlığı yeni bir emir gönderdi Rüzgâr böyle giderse hiç! Alinin külâhını Veliye! Garib bir geçid resmi Meyva konserveleri Ekonomi Bakanlığı teşebbüslere geçti Reklâm balonu Fransada bir batakhğa düşerek parçalandı m d e s u d o l d u r a n k a d ı n Bay Kadri, önce hayretle sordu: hayran görünerek, çekilmek üzere ka nızdır, fıkara. Ben öyle sanıyorum. Me yalden ve bu bakıştan kurtulmak için, Bir kadın mı?. Nasıl kadm? Bayan Leman sizi görecekti.. Gel pıya doğru giden pansiyoncu madam, selâ, şimdi sizin için deseler ki, gönlünde pencereye doğru koştu, güzel bir bahar Lâkin sonra birdenbire hatırladı hiçbir sevda yok.. lnanmam; değil mi? s^bahı içinde uyanan îstanbula baktı. eşiğe vannca bir daha döndü. di mi? Peki! dedi; buyursun! Yalnız, dedi. affedersiniz. Şunu İnsan olur da sevdasız yaşar... Boş \a Pencerenin ta önündeki akasya ağacı Bayan Leman mı? O da kim? Kendikendine düşünüyordu: nın üzerinde iki kuş. iki âsık kuş cilvelepeşin haber vereyim: Bayan Leman na tırdı. Bavan Leman da.. Bizim kiracılardan biri... Kim bu Bayan Leman?. Ne isti Bay Kadri fena oldu. Elinin bir ha siyorlardı... Sokakta bir kapı açıldı... Ya? Burada Leman adında bir ki muslu, terbiyeli, çok iyi bir kadındır. yor acaba? îsine gitmek üzere çıkan bir gencin ar rekctile, kadınm ifadesini yarıda kesti. racı mı var? Ne yapayım? Kapınm aralandığım hissedince. cidkasmdan, bir kadm elile buseler yollu Her halde, kendisine söylcrsiniz: Madam Pefla tasrih etti: Yok, sanki demek istiyorum ki çaYazan: diyetini takmdı ve önündeki evrakı guya Burada misafir kabul edemem. tsterse, yordu.. Yok! Öylesi değil.. Yaşh başlı bir hşkandır; kendi halindedir.. Amma.. Bay Kadri hızla geriye çekildi. Hâlâ tetkike dalmış gibi bir vaziyet aldı. Ba • daireye gelir. Ercümend Ekrem Talu bayan. Amması ne? karşısında duran hayalden nasıl kur şını kaldırmaksızm: Peki, efendim. Ne olursa olsun. Fakat benimle ne îçinde bir kurt var. Galiba birini • Buyurun! dedi.. Söyleyiniz! Şimdi de, beni bırakmız, olmaz mı? rulacaktı? Çocuk gîbi, yüksek sesle ona seviyor... Dün akşam her vakitkinden erken alışverişi olabilir? Derhal cevab almaymca, sevki tabiî ile îşim var, biraz. hitab etti: Sanıyorum, sizi bir iş için görmek Anlamadım! Hani yaşlı idi?. geldiniz... Gece de seslenmediniz... Me Git, Allah askına git.. Beni rahat nazarlarını masadan, kadına tevcih etMadam Perlâ, iğilerek selâm verdi ve istiyordu. Galiba. kendi kendine ve sor Madam Perla omuz silkti. Onun narak ettim. Rahatsız değılsiniz ya? bırak! Bir daha yüzünü görmek niye ti. Yüzünün rengi uçtu, dudaklan titre « çıktı. madan cesaret edemiyor olmalı... zarında, gönül işlerinde yaşın dahli yokDiye sordu. di: Avağa kalkmağa davranarak: Bay Kadrinin kulaklannda şu cümle tind< deailim... Bay Kadri sinirlendi: tu. Hayır, Madam. Hiç bir şeyim yok. Siz mi?.. Siz mi?. dive kekeiedi. Ve hırs ve hiddetle aynanın önüne ge Çok rica ederim, Madam!.. de Sevdalanmak yaşa bakmıyor.. de nin hâlâ akisleri duruyordu: «Sizin için 5 îyiyim, hamdolsun.. Çok iyiyim! Bayan Ferdinin yüzüne baktıkça, bir deseler ki gönlünde sevda yok, inan çip, tıraş olmağa başlac . di. O bayana söyleyiniz: Ben hiçbir za di. Allah versin, müdür beyl gün önceki ve daha o sabahki heyecnm Bir saat sonra, dairede idi. Resmî İŞ' mam!.» §u mektubumu, çocukla postaya man evimde iş görüşmem. Bana bir da • Bay Kadri, dalgın gibi cevab verdi: lere dalmak, bir gün önceki ve sabahk tazeleniyordu. Damarlannda yeni bir Kendi kendine güldü. Bakmaz.. nışacağı varsa daireye gelsin. kadar yollayıver. Var... Yok... Ne vazifesi, cadı üzücü duveuları kâmilen dağıtmı«,tı. N« can akıyormuş gibi garib bir his duyuyor Demek ki burada kabul edemezsi Madam Perlâ maksadını izah etmek Başüstüne. nın? Benim böyle şeylerle uğraşmağa Mehmed Ferdi, ne de karısı, hatırına bih du. Şahsivetini kaybetmiş gibi idi. îra « niz? lüzumunu duyar gibi oldu. desinin ansızın zâfa uğradığını, bu da « Kadın. mektubu aldığı halde kımıl vaktim mi var?.. Bak. hele!.. diye mı gelmiyordu.. Yok. Ayıbladığım için söylemi kikada hic bir hamleye kudreti kalma * damıyordu. Hatta odadan içeriye bir a Hayır! Aksama doğru, odacı, gelip: rıldandı. Fakat, gözlerinin önünde gene Peki, o halde söylerim: Hükume yorum. Zaten, zavallı kadının, ağzın Sizi bir kadm görmek istiyor... Ha, dığııu farkediyordu. dım daha ilerledt bir hayal canlanmış, bu sefer, tahtie edite gîtsin. açıp ta kîmseye derd yandığı yok. SeviBay Kadrî sor^u: (Arkan var}. ci bir eda ile yüzüne bakıyordu.. O h& berini getirdi. Bay Kadrinin ciddiyet ve intizamına yorsa da gizli seviyor. Bütün gün yal Bir şey mi söylenaek ıstıyorsun, "Cumhuriy«t,, in tefrikaıı: 10 Madam? Bu Gönül Böyle Sevdi