Camhttrîyet '• S O N Almanya, Sovyetlere karşı harb hazırlıyormuş İngiliz gazeteleri «Alman devlet adamları akıllı davranmak istiyorlarsa Cenevre kararı münasebetile Alman milletini tahrik etmemelidirler» diyorlar Moskova 22 (A.A.) Alman sosyal demokratlan, içtima halinde bulunan 10 Avrupa dcvletinin millî komünist şubeleri merkez komitelerine bir beyanname göndermişlerdir. Al man sosyal demokratlan, bu beyan namelerinde bu komiteleri Alman komünistlerile birleşerek Alman faşizmine karşı mücadelede bulunmağa davet etmektedirler. Beyannamede Sovyet Rusyaya kar51 faşist Almanyanm harb hazırlamakta olduğu bcyan edilmekte ve şark misakının akdi aleyhinde mütalea beyan olunmaktadır. • Fransız ve İngiliz gazetelerinin . neşriyaü Paris 22 (A.A.) Bazı gazeteler. hâlâ Alman protesto notasını mevzuu bahsetmektedirler. L'ere Nouvelle gazetesi, Alman yanın mahkumiyetini Stresa konferansındaki tertibata atfetmek istediğini yazmakta ve mütaleasına şu suretle devam etmektedir: «Almanya, yalnız bütün dünyanın rikkat ve merhametini celbe çalışmıyor, ayni zamanda bilhassa yeniden silâhlanmasını ve belki de ileride muahedelere yeniden indireceği darbeleri muhik göstermeğe çalışmaktadır.» Londra 22 (A.A.) Mançester Guardiyan gazetesi, diyor ki: «Alman hükumeti akıllıca hareket etmek istiyorsa, Cenevre karan münasebetile Alman milletinin teessürünü tahrik etmemelidir. Versay muahede sindeki mükellefiyetlerin ihlâli, UIus lar Kurumunda anî ve dikkate değer bir birleşme intac etmiştir.» News Chronide gazetesi, şunlan yazıyor: «Alman notasında dikkati celbeden birşey varsa, o da, M. Hitlerin kullandığı mutedil lisandır. Alman devlet adamlan, akıllı hareket etmek isterler se, müstakbel müzakerelerin kapısını kapamamak mecburiyetindedirler.» Tokyo 22 Japon ajansının bildirdiğine göre, Formüz adaların daki zelzele neticesinde 2750 kişi ölmüş, 768 i vahim olmak üzere 5348 kişi yaralanmış, 7165 ev yıkılmış ve 17.000 den fazla ev de ha sara uğramıştır. Japonyadaki zelzelede 2 bin 750 kişiöldü, 5.348 kişi yaralandı Kıyafet kararnamesinde yapılan tadilât Askerî rütbe renklerile hazer ve sefer giyiniş tarzlarında ehemmiyetli değişiklikler yapıldı Ankara 22 (Telefonla) Kıyafet kararnamesinde yapılan değişikliklerin bir kısmını dün bıldırmiştım. Bugün de gerisini bildiriyorum: 40 ıncı maddede ve on ikinci sa hifenin başlangıc satırında yazılı (bı rinci ferik üç san madenî levha üç yıidız, ferik üç san madenî levha iki san yıldız, mirliva üç san madenî levha bir san yıldız) cümleleri yerine (korgeneral üç san madenî levha 3 s. m. kutrunda ay yıldız, korgeneral üç san madenî levha üç yıldız, tüm general üç san madenî levha iki yıldız, tu general üç san madenî levhl bir yıldız) diye yazılacaktır. 43 üncü maddenin birinci satın olan (nişan, madalya ve rozetleri şekil 69 yazısı) silinerek yerine (nişan, madalye ve rozetleri ve dağcı işaretleri şekil A 69 69) yazılacak ve bu maddenin sonuna aşağıdaki şu fıkra eklenecektir: Dağcı subaylar hazer ve seferde ceketin iç ve üst sol cebinin alt kenannın ortası altında ve ay yıldız yukan gelmek üzere 3,5 santimetre uzunluğun da üç buçuk santimetre genişliğinde ve kumaş üzerine san ipekten işlen mi; şekline uygun dağcı işareti taşır lar. 47 nci maddenin sonuna aşağıda ki cümleler eklenmiştir: 2596 kanununa göre askerî imamlann kıyafeti diğer memurlar gibi ola""""«<»' Bizim çocukluğumuz u sabah, sokaklardan, kaf e kafile geçen çocukların tatlı cıvıltılarile, gözlerini uyku dan açacak olan «yirmi yaşından artık» lar, acaba, benim gibi, kendi ço cukluklarını yadedecekler mi?. En hür büyütülmüş çocuklardan biri olduğum halde, ben o çağımı ha tıra getirip, bugünkü yavruların ya şayış ve yetiştirilişlerile mukayese ettikçe, gönlümün için içüı burkuldu ğunu duyarım. Biz çocuk olmadık. Bizim çocukluğumuz ne bugünkü alâkayı. ne bu günkü şefkat \e ihtimamı, ne bu vesaiti gördü. Bayramımız senede iki dini bayrama münhasırdı. Bunlarda da varlığımızı. kıymetimizi değil, e sirliğimizi. hakirliğimizi idrak eder dik. Bayramlar, büyüklerin elini öp mek, karşılarında divan durmak, kapı kapı dolaşıp, büyükleri kutlulamak, onların sağlığına dua etmek demek ti. Kalbimizin saflığı, uluhiyete ya kmlığımız istismar olunurdu. Mem lekette kurak olursa, bizi yağmur duasına çıkarırlar, evde hastalık ve yahud ki sair bir musibet zuhur ederse, bizim şefaatimize sığınırlardı. Mekteblerimiz rutubetli, karanlık, dört çıplak duvardan ibaretti. En tabiî, en ucuz, en bol birer meta olan ışığın ve havanın hasretini çekerdik. Neş'e ayıb sayılırdı ve bize yasaktı. Gülmek saygısızhk, oynamak haşan hk, annemizle babamıza sokulmak sırnaşıkhk sayılırdı. Küçük muhayyilelerle sonsuz ufuklar açan sinemaya bedel, ahlâkımı zı bozan karagöze gider, galiz muhavereler dinlerdik. Jimnastiğin adı bile bize yabancı idi. İdman namına, yaptığımız yegâne şey, hocanın karşısında diz çöküp, okurken sallan maktı. Fosforu, vitamini babalarımız bilmezdi. Çoğumuzun gıdası, çömleğe basılmış, bayat kuru köfteden ibaretti. Fennin, merak sardırıcı, heyecan uyandırıcı, dimağ besleyici, binbir harikasına mukabil, Karabaş tecvidi, Mızraklı ilmihal, emsele, bina, nasara yansuru.. okuduk. Varlık içinde yokluk.. Bizim ço cuğluğumuzun vasfi idi. Defterleri mizi kendimiz diker, kâğıdlarımızı yalar yalar, temizledikten sonra gene kullanırdık. Serbest, sıhhi giyinmek ayıbdı. Dokuz yaşında kızlar çarşafa girer, ay ni çağdaki oğlan çocuİdar uzun pantalon, çekme fotin giyerlerdi. Mek tebe, mezara gider gibi, dua ile «âmin» lerle başlardık. O âminlerin uğultusu, mektebi bitirip te, çıkın caya kadar, kulaklarımızdan gitmez, içimize uhrevî bir hüzün çökertirdi. İşte biz, böyle çocuklardık.. Şimdiki çocukları, bugünün şen, serbest, heyecanlı, gürbüz yavrula rını gördükçe, kendi, heder olmuş çocukluğumu hatırlıyorum. Bugünün çocukları! Eriştiğiniz devrin kadrini bilin. Kaldırımm kenarında dikilip te, pürneş'e geçişinizi seyreden şu adamm gözlerindeki tahas sürü, hasedi okuyun ve takdir edin. Siz, Atatürk devrinin mutlu çocuklarısınız.. Bayrammız şen olsun! Ercümend Ekrem TALU ıf Son dakika: Selânik divanıharbi deS idam kararı verdi Selânik 22 (A.A.) Üçüncü divanıharb Serez ordusu ihtilâlcileri nin muhakemesini görerek sekiz idam ve beş hapis cezası vermiştir. Mah kumlann arasmda Serez fırkası kumandanı General Agnastopulo da vardır. Diğer taraftan Selânik gazetecile rinin, âyan ve meb'usan azasmın ve diğer siyasî ricalin muhakemesi Larisada devam etmektedir. Istanbulun isleri Vali temaslara devam ediyor Ankara 22 (Telefonla) Şehrimizde bulunan Istanbul Valisi Muhittin bugün de îç îşleri Bakanııu ziyaret ve vilâyete aid işlerini takib etti. Bu arada îstanbul nümerotaj işleri için aynlan yedi bin liralık munzam tahsisat ta Vekâlete tasdik ettirilmiştir. Vali Muhittin bana dedi ki: « İşlerim için geldim. Üç dört gün kalacağım. Ehemmiyetli birşey yoktur.> İstanbulda toplanan Feminist kongresi münasebetile sualime de şu cevabı verdi: < Beynelmilel Birlik hususî bir teşekküldür. Bana verilen vazife îs tanbulda toplanmaları itibarile sadece kongreyi açmaktır. Bunu yapmakla vazifem bitmiş oluyor.» Vali Muhittin Feminist kongresindeki bütün murahhasların Reisicumhur Atatürke tazimlerini sunmak ve Ankarayı ziyaret etmek arzusunda olduklan sualime de: < Böyle birşey işittim. Fakat ne zaman geleceklerini bilmiyoruım dedi. Maamafih benim alâkadarlardan öğrendiğime göre Reisicumhur Ata türke dünya kadınlığının saygılarını sunmak üzere gelecek murahhaslar Ankaarda bir gün kalacak ve akjam döneceklerdir. Büyük Parti Kurultayı hazırbğı Sovyet Fransız konusmaları 9 mayısta Türkiyenîn her Fransızlar M. Litvinofun yerinde büyük tezahürat Moskovaya dönüşünü tabiî buluyorlar yapılacak Ankara 22 (Telefonla) Cumhu ri t et Halk Partisinin dördüncü bü yük Kurultayı icin hazırlıklar gün den güne artarak devam ediyor. Kurultayın toplanacağı 9 mayıs per şembe günü yurdun her tarafında büvük gösterişler ve senlikler ya pılacaktır. Parti umumî i^»«~ wr tine bunun icin nergün yujdun her Ktıtttintreıf mur<nctatler ve haberler gelmekte, tarihi birinci konçresini Sıvasta toplamış olan yüce kuru mun etrafındaki bağhlığın her yerde buyük gösterislerle bu vesile ile de tebarüz ettirileceği şimdiden an şılmaktadır. Moskova 22 (A.A.) M. Litvinof, Cenevreden buraya dönmüştür. Paris 22 (A.A.) Tas ajansının neşretmiş olduğu bir tebliğde, M. Lavalle M. Litvinof arasındaki müza kerelerin muvakkat bir zaman için mkıtaa uğradığı ve M. Litvinofun, karsılılclı müz&heret andlaşmasına dair cereyan etmekte olan müzakereler hakkmda halk komiserleri heyeti karşısmda izahat vermek üzere Mosko vaya çağınldığı beyan edilmektedir. Bu tebliğ münasebetile, Havas a jansı, müzakerelerin M. Litvinofun Cenevreden Moskovaya seyahati esnasında tabiatile devam edemiyecek olduğunu işaret eylemektedir. M. Litvinofun, müzakeratın şekli hazın ve bilhassa metni takarrür et • tirmekteki müşkülât hakkında Sov yet hükumetine izahat vermek hususundaki arzusu pek tabiidir. caktır. Yaka sırtmdaki nefti rengi kadife üzerinde işaret bulunamaz. 54 üncü madde aşağıdaki gibi değiştirilmiştir. Merasim kıyafetinde umumiyetle siyah çizme ve ziyafetlerde uzun pantalonla siyah rugandan bağsız çekmeli fotin giyilir. Kararnamenin 62 nci maddesi olan yakadaki işaretler ve harflerle apuletteki rütbe ve işaretlerin mat olan yazısı silinerek yerine sefer de nefer elbisesi renginde elbise giyi lır yazılacaktır. 48 inci madde aşağıdaki şekilde değıstırilmıştir. Nefer ceketlerinin arka etekleri paIaska takıldığı zaman kısalmamak için 2 santimetre kadar uzun olacak ve yakalan devrik olmıyarak üç santimetre yüksekliğinde düz yapılacak ve iki kopçalı olacaktır. Ceket yakalannın iki buçuk santim genişliğinde ve bir santim uzunluğunda ucu sivri sınıf rengi çuha veya kadife dikilecek ve üzerine alay veya müstakil taburlann numaralan konacaktır. Hudud kıt'alarında efradın yakalannda yalnız remiz bulunur, numara konmaz. 105 inci maddedeki fıkra da şöyle değiştirilmiştir: Hava, başgelikli ve hava gedikli erbaşlarile hava gedikli erbaş mektebinin elbiseleri ve kaputlan, düğmeleri mat olmak şartile hava renginde ve subay elbisesi biçiminde olacaktır. nınıııiHnilUIIIIIIIIII|İİİIİII[ll!IlininiliniiniiminılıiMir Ecnebi sporculara atılan dayak Ankara 22 (Telefonla) Fener Libertas maçındaki çirkin hâdise burada şiddetli ve acı bir tesir uyan dırmıştır. Dostça bir maç yapmağa geldikleri yerde Avusturyalı futbolculan otel lerinde dinlenmeğe vakit bile bırakmıyarak karakola gitmeğe mecbur eden hâdise arasıra görülen büvük eksiğimizin nasıl olursa olsun dü zeltilmesi lüzumunu kat'iyetle ortaya koymuştur. Dayak yemiş olarak memleketine gönderdiğimiz bir sporcunun Türkiyemiz için ne kötü bir propaganda olacağı düşünülerek suçlulara uluslarma karşı da suç işle miş olduklan ihtar olunmaktadır. Ankarada Dil Enstitüsü açılıyor Ankara 22 (Telefonla) Kültür Bakanhğı Edebiyat ve Coğrafya Fa kültesi hakkında bir kanun projesi vermişti. Bu proje geri almmıştır. Kültür Bakanı verdiği beyanatta demiştir ki: € Projeye Dil tşleri Enstitüsünü de koyacağız. Musikimiz için Almanyadan mütehassıs olarak Hendemiyi de getirdik. Ilk tedrisat sorumu Fırka Grupundadır. Edebiyat komisyonu dil klavuzu bittikten sonra çalışmalarma devam edecektir.» 9 mayıs günü ocaklardan başlıya rak bütün Parti merkezleri bavrak larla donanacağı gibi bütün şehir ve kasabalarda Parti ile alâkası olan kurumların merkezleri ve spor kulübleri gündüz bayrakîarla ve gece ışıkla donanacaktır. Ankara, Antal Petrol bulunuyor ya, Mers^n, tstanbul, İzmir, Adana, Ankara 22 (Telefonla) Mem Zonguldak, Bursa, Izmit, Samsun gibi yerlerde bu donanmalar daha ge Ieketin muhtelif taraflannda muhtelif şekillerde petrol bulunmaktadır. Ge niş mikyasta yapılacaktır. Ayni gün saat on beşte bütün se len haberlere göre Urfa civannda da açıkta akan petrol delilleri görülmüş hir ve kasabalarda Parti ve Halkevi tür. Maamafih petrol arama işinin da merkezlerinde toplantılar yapılacaktır. Bu toplantılarda, radyosu olan yer ha kolaylaştınlması için mevcud pet rol kanununun değiştirilmesine lüzum lerde Ankarada Kurultayın Uk açılış görülmektedir. Buna dair yeni bir lâ nutkunu radyo ile dinlemekle işe yiha hazırlanacakbr. başlanacaktır. Ankaranın Bayandırhk Ba kanlığına teşekkürü Ankara 22 (Telefonla) Ankara Belediye meclisi şehirlerine karşı gösterdikleri alâkadan dolayı Bayın dırhk Bakanhğına teşekküre karar vermişti. Bu karar Vali Nevzad tarafın dan bugün bir mektubla Bakanlığa bildirilmiştir. Şehir haritalan Ankara 22 (Telefonla) Bayındırhk Bakanhğı iki bin dört yüz kırk üç sayıh Bakanhk teşkilâtınm vazi felerine dair olan kanuna ek olmak üzere bir kanun projesi hazırlamışur. Bu projeye göre idarei hususiye ve belediyelere aid inşaann ve belediye lerin yaptıracaklan şehir veya kasaba halihazır ve müstakbel imar harita lannın Bayandırhk Bakanlığmda kurulacak fen heyeti tarafından tetkik ve tasdik edilmesi lâzımdır. Mülkiye Ankaraya gidiyor Ankara 22 (Telefonla) Mül kiye mektebinin Ankaraya nakli ta karrür etmiş ve mekteb için yapıla cak binamn yeri de tayin edilmiştir. Bina Cebecide yapılacaktır. Yeni Hariciye Müsteşarı Ankara 22 (Telefonla) Veka leten ifa etmekte olduğu Hariciye müsteşarhğına aslî olarak tayin edi len Agâh işe başladı. Kral Borisin Hitlere çektiği telgraf Berlin 22 (A.A.) Bulgar Kralı, doğumunun 46 nci yılı münasebetile Alman Başvekili Hitlere samimî tebriklerini ihtiva eden bir telgrafname göndermiş. M. Hitler, mukabilinde Kral Borise teşekkürlerini bildiren bir telçrafla cevab vermiştir. Ankara ve îstanbul radyolan Ankara 22 (Telefonla) Ankara ve Îstanbul radyolan birleşik işli yecektir. Bundan sonra nutuklar ve konuşmalar yapılacaktır. Fırka ku rultayınm açılışı heryerin uygun ge lecek vasıtalarile köylere de duyıırulacaktır. Mısırın diktatörü Londra 22 (A.A.) Deyli Heraldm yazdığma göre, Mısır Kralı Fuadm sadece Emlâki Kralî Müdürü oldu « • ğu halde, Mısır siyasasmda pek mü him bir rol oynamakta bulunan İbrahim Paşaya karşı beslediği itimad sarsılmıştır. İbrahim Paşaya, bazıları, Mısırın Diktatörü unvanmı vermişlerdir. Kamer = Ay Kameriye = Çardak Senei kameriye = Ayyıl Senei şemsiye = Günyıl Kamet = Boy Kameti mevzun sahibi = Taylar Kâmil = Olgun, erişkin Kamutayın dünkü toplantısı Ankara 22 Kamutay, bugün Nuri Conkerin başkanlığında top lanmışsa da, gündeliğinde görüşüle cek birşey bulunmadığından perşembe günü toplanmak üzere dağılmıştır. Rus san'atkârlan Öksüz ve dullann maaşlan Ankara 22 (Telefonla) Ök süz ve dullara «tahsis edilen aylıklarm evlendikleri zaman kesilmekte olduk lan malumdur. Maliyece hazırlanan yeni bir lâyihaya göre bu gibilerden metres hayatı geçirenlerin de maaşlan kesilecektir. Ankara 22 (Telefonla) Sovyet san'atkârlan bugün şehri gezdı ler. San'atkârlar Ankarada gördük leri iyi kabulden çok memnundurlar. Bu akşam kordiplomatik şerefine Halkevinde bir konser verdiler. Dış îşleri Bakanı Tevfik Rüştü Arasın bugün şehrimize gelmesi beklenilmekte id/ Fakat dün alınan malumata nazaran Dış İşleri Bakanı Cenevreden Parise geçmiştir. Tev fik Rüştü Arasın ne zaman geleceği henüz malum değildir. Tevfik Rüştü Aras Parise gitti Kahr == Kağır (Kırgızca) Osmanlıcadan türkçeye karşılıklar kılavuzu: 2 8 1 ö z türkçe köklerden gelen sözlerin karşlsına (T. Kö.) beldeği (alâmeti) konmuştur. Bunlann her biri hakklnda sirasilc uzmanlarlmlzln (miitehassis) yazilarlnl gazetelere vereceğiz. 2 Yeni konan karşlUklarln iyi aylrd edilmesi için, gereğine göre, fransızcalarl yazllmıç ayrlca 6rnekler de konulmuştur. 3 Kökii türkçe olan kelimelerin bugünkü işlenmJş ve kullanilan sektlleri allnmlştlr. Aslı ak olan hak, aslı ügiim olan hiiküm, türkçe cçek» kökünden gelen şekil gibL Örnek: Kimin kahnna uğradt? = Kimin kağırma uğradıT Kahraman = Kağırman (Yakatea ilâh anlanuna), AIp Örnek: Kahraman ordumuz = Kağırman ordumuz. Örnek: Kavn derya =5 Demizin dibi. Madenleri erittikten sonra kahba dökerler. Örnek: Yüze karib hatası vardı = Yüze yakın yanhşı vardu Örnek: Kariben avdeti memuldür = Yakında dönmesi u mulur. Kariben = Yakında Kaht = Kıtlık Kaır == Dip Mocle Kamus = Kamus Kasavet = Tasa (Bak: Gussa) Kân = Kaynak, ocak Örnek: Kasavetten kendini kurtaramadı = Tasadan kendini Kail olmak = (Bak: Razı olmak) Kanaat = Kanağat kurtaramadı. , Kaim = Dik = (Fr.) Perpendiculaire, vertical Örnek: Kanaatim bu yoldadır Kanağatim bu yoldadır. Kasem = And Kaim = Ayakta = (Fr.) Debout Kanal = Ark (Bak: Cedvel Örnek: Size kasemle söylüyorum =r Size andla söylüyorum. Kaimen = Dikine = (Fr.) Perpendiculairement, Kani = Kanığ Kasretmek = Kısmak, kısalhnak verticalement Örnek: Kaniim ki siz bu işin üstesinden geleceksiniz = Ka~ Örnek: Sözü bu kadar kasretmek anlaşılmasına mâni 0 • Kaimen = Ayakta = (Fr.) Deboat, etant, leve nığım ki siz bu işin üstesinden geleceksiniz. lur = Sözü bu kadar kısaltmak anlaşılmasına engel olur. Kaimen (Bak: Amudî) = Dikel = (Fr.) Perpendi Kifayet = Yeterlik Kanun = Kanun Kasn basar = 1 Kısa görü, 2 (Tıb manauı teculaire, vertical Örnek: Kifayeti dolayısile ona bu vazifeyi verdiler =zYeterliği Kâr = tş, kazanç rim koluna bırakdmıştır.) Kâin = Bulunan, olan dolayıile ona bu ödevi verdiler. Kârazma, kârazmude = Işanlar, işbilen, Kasîr = Bodur, kısa Örnek: Aksarayda kâin bir bab hane ss Aksarayda bulunan Ademi kifayet = Yetmezlik Kâra^ina, kârdan, kâragâh, kârdide, kârgüzar = t# Örnek: Kasirülkame = Kısa boylu. bir ev. Örnek: Ademi kifayeti görüldüğü için isten çikarüdı = Yetbecerir Kasıt, «âi = Ulak Kâinat = Evren (Bak: Alem), kâinat (T. Kö.) mezliği görüldüğü için işten çikarüdu Karabet = Hısımlık Kassan» = Bölücü Kâkiil = Perçem Kifayetli, ehliyetli = Yetkil Örnek: Aramızda karabet vardır = Aramızda hısımlık varKasd = Kurma Kalb = Kalb (T. Kö.) Örnek: Çok kifayetli bir adamdt = Çok yetkil bir adamdı. dır. Örnek: Kasd üe yapılmıs bir is = Kurma ile yapılmts bir is. Kalbetmek = Çevirmek (Bak: Tahvil, Ubdil) Kafile = Katar, takım Karar = Karar (T. Kö.) Kasdetmek = Kurmak Örnek: Muhaclrler kafile kafile gidiyorlardt := Göçmenler Örnek: Bakırt altma kalbetmek = Bakvı altma çeviıınek. Örnek: Çok konuştuk, bir karara varamadık = Çok konusSuikasd = Kıyınç katar katar (takım takım) gidiyorlardt. Kale = Kale tuk, bir karara varamadık. Kâşane = Köşk y Kâhil = Kırçıl Kalem = Kalem (T. Kö.) Karha = Yara Kâşki = Nolaydı Kalıp = Kalıp Kâhin = Baksı, nfcıî, baknı, falcı, baktct Kari = Okur Örnek: Kâşki oraya gitmeseydi =: Nolaydı oraya gitme Örnek: Madenleri izabe ettikten onra kahba dökerler Î = Kahkarî = Ardın ardm, geruin ger» Karib = Yakın seydl r Ornek: Onun ne demek istediğini ancak karine ile anladtk Örnek: O, kâmil bir insandır = O, olgun (erişkin) bir in . Onun ne demek istediğini ancak imkamtla anladık. Örnek: Her kaidenin müstesnan oldbilir s= Her kuralm ay sandır. Karn = Kurun, çağ = (Fr.) Epogue ramı olabilir. KÂzniIen = Büsbütün, hep birden Kasaba = 1 Kent, 2 (Teşrih manan terim ko Örnek: Borcunu kâmilen ödemişti Borcunu büsbütün ö luna bırakdmıştır.) Kauîe = Taban = (Fr.) Baım demişti. Kaide = Duraç (Heykel için) = (Fr.) Piidettal, Karye = Köy Karibi hakikat = Hakikatsi (Bak: Hakikat) Karin = 1 daş, deş, 2 Yakm Karine = Imkanıt Kaide = Kural = (Fr.) Regle