! Cumhariyet • • 20 Niean Türklerle Süngu Süngüye No. 159 A. DAVER Çanakkalede Konya vilâyetinde ] mes'ud bir nahiye! Yazin kazanıp kışın keyif sürüyorlar Konya (Husu sî muhabirimiz den) Bozkır kazasına bağh ve Toros dağlarının tabiî güzellikleri içinde, tsviçre den bir parça gibi duran Hocaköy nahiyesi müref feh bir nahiyedir. Üç yüz evi, bin yedi yüz insanı o Nahiye Muduru lan bu köy; bir Cafsr buçuk asır evvel Alanyanın Turşamba mevkiinde 0 turmakta olan Türklerin yerlerini bırakarak burada yurd kurmak arzu larından doğmuş. Şimdiki Hocakö yün bir buçuk asır evvelki Temtek sakini Kerim, teşebbüs ve propaganda ile Turşambada oturanlan Ho caköye getırip yerleştirmiş. Kerim ayni zamanda o zamanın hocaların dan bulunduğu için köy de «Hoca köy» ismini almış. Kerim, Hocaköyü kurmakla iktifa etmemiş, bu köyün etrafında da bir j çok köyler tesis etmeğe başlamış, buna da gene propaganda ve gittikce artan nüfuzile muvaffak olmuş. Şimdi Hocaköyün etrafında daha on iki köy vardır. Bu köylerin en göze ba tan hususiyetleri birbirlerine çok ya km bulunmalandır. Hocaköyde bir birine en uzak köy üç kilometro öte dedir. Bu köylerin Toroslarda olması, köylüyü san'ate, bağcılığa ve mey vacılığa sevketmiştir. Ekin için mü said saha hemen hemen hiç olma dığından burada ziraat yoktur. Na hiyedeki her erkeğin bir san'ati var dır. Bu san'atkâr köylüler el işlerini sürebilmek için senenin sekiz ayıru köylerinin dışuıda, Izmir, Antalya, Mersin, Aydın taraflarında geçirir ler. Bahçe ve bağcılık munhasıran Hocaköy nahiyesinin çok çalışkan, çok becerikli, çok temiz ve çok gü zel olan kadrnları tarafından idare 0lunur. Bu nahiye halkınm hiçbir tüccara ve hiçbir bankaya hiçbir zaman için borclu olduğu görülmemiştir. Sene nin yaz aylarında haricdeki işlerin den kazandıklan paraları köylerine getiren erkekler, burada bir prens, bir mirasyedi hayatı sürdükten sonra sonbahann ilk nemli havaları başlarken gene çalışma yerlerine dağılma ğa başlarlar. Bu köylerde her türlü vergi vaktinde verilir. Hükumetin her türlü emri vaktinde yerine ge tirilir. Denebilir ki tahsildar çehre sinin asık olduğunu, olacağını bu köylüler kadar bilmiyen, tahmin e demiyen kimse yoktur. Görgülü insanlan bir araya top lamış olan bu köylerde modern bir mekteb binası vardır ve bu bina bir yatı mektebidir. Soğacık köyü ayn ve gene modern bir mektebde çocuklarını yarın için hazırhyor. Her kö yün temiz bir misafir konağı vardır. Her köy bir Cumhuriyet meydanuıa sahibdir. Köy sandıklannın köylerine hatın sayüır gelirler temin eden değirmenleri, bahçeleri, bağları, dükkânlan bulunur. Köylerde bütün evlerin üstü kapalı ayakyolları vardır. Her köyde birkaç tane de gene üstü kapalı ve akıntık umumî ayakyolları yap tırılmıştır. Nahiyenin faal Müdürü Cafer, nahiye mekteblerindeki mu allimlerle elele vermiş bir vaziyette köylünün ve köyün ilerlemesine çalışıyor. Femînîzm için Türk kadını ne düşünüyor? Atatürk, düşmanın Conkbayırını ve Kocaçimen tepesini işşral etmesi halinde, vaziyetteki tehlike ve vehameti derhal takdir etmişti! Anzaklar, Sazlıdere, Çaylâkdere ve Ağıldere yataklarından kol halin de harekete ve Türk ileri karakollannı tarda mecbur olmuşlardı ve bu a nzalı arazide yaptıklan gece yürüyüşünde çok sıkmtı çekmişlerdi. 7 ağustos sabahı, Conkbayınna taarruz e den Ingiliz kıtaatı, Conkbayın tepe sinin garbindeki Şahinsırti zaptetmiş, Ağıîdere ile Asmaderenin garb sırt lanna kadar gelmişlerdL Bu esnada Kocaçimen Conkbayın hattı boştu. Düşmanın önünde hiçbir müdafaa kuvveti yoktu. ederek 9 uncu fırka gelinciye kadar düşmanı tevkif etmeleri için hemen yola çıkarmı; ve bu kuvvet te o sırt lan sabahleyin saat 8 de işgal ettiği zaman düşman da Conkbayınna pek çok yaklaşmışn. Bu esnada Kemal yerinde bulunan 9 uncu fırka kumandanı miralay Kanengiser şimal grupu kumandanlığından aldığı emir üzerine buraya hareket etmis ve buradakı kıt'alann kumandasını denıhde ederek fırkasmm iki alayını ve topçusunu mevzie sokmuştur. Saat 9,30 da kendisi topçu mevzii yakımnda bulunur ken bir makinelitüfek kurşunile yaralandığmdan geri gitmeğe ve bu mıntaka kumandanlığından çekilmeğe mecbur olmuştur. Bundan sonraki Ana fartalar muharebeleri de Atatürk ta rafmdan idare edilmişb'r. Bu takdir de Anafartalarda vaziyetin Türkler lehine kurtanlması Kanengiserin şahsî cesaretine rağmen 9 uncu fırka maiyet kumandanlan ve askerlerile Atatürkün yüksek idarelerinden ileri gelmiştir.» Bu Alman nalıncıkeseri darbesini düzelttikten ve 9 uncu hrkaya, Alman miralayı yaralandıktan sonra muvak katen fırka erkânıharbi binbaşı Hu lusi Beyin kumanda ettiğini söyledikten sonra muharebeleri takibe devam edelim: tngilizler sabahleyin 9 da Asma derenin garbindeki 14 üncü alayın diğer taburlanna taarruz ettilerse de s5kemediler. Merkez ve sağ cenahlarile de Conkbaymna taamıza başladılar. Çok faik düşman kuvvetlerinin taar ruzuna uğrayan 1 4 üncü alayın 1 inci taburu bidayette sarsılsıldıysa da Be simtepede bulunan bir bataryanm a çığa çıkarak müessir ateşile yardım etmesi ve bu esnada yetişen 9 uncu fırka kıt'alannın muavenetile taarruz durduruldu ve tngilizler akşama kadar orada kaîdılar. Dr.Pakize Izzet diyorki: «Bütün Hariciye Vekillerini kadmdan seçin, bütün dünya kardeş olur!» Yıldızda kadm lar kongresi açılmazdan önce muharririmiz Suad Derviş dünya fe ministlerile mü lâkatlar yaparak kadın işleri için neler düşündük lerini neşretti. Kongrenin de vam ettiği bugünlerde Türk kadınlarının ayni mev Dr. Pakize tzzet zular üzerindeki mütalealarını öğrenmek, şüphe yok ki vaziyeti bizim cephemizden aydınlatacaktı. Kadm hastalıkla rı mütehassısı doktor Pakize Iz zetin fikirlerini ricaya giden arka dasımız mülâkatmı şöyle anlatıyor: Kadm hastalıkları mütehassısını Cağaloğlundaki muayenehanesinde aradım. Biraz sonra gene doktorla karşı karşıya idik. Ankeümizin mevzu unu anlattım. « Sulh... Ve kadın! dedi. Siz gazeteciler resimlerinizde, karikatür lerinizde bile sulhu bir kadın olarak göstermiyor musunuz? Kadm sulhun sembolidir. Kadının karakteri kav gaya, mücadeleye değil, hisle hare ket etmeğe, banşa meyyaldir. Dün yanm bugünkü buhranlı halini düşünün. Her memleketin Hariciye Ve kilini kadm olarak seçin, emin 0 lun ki, bütün dünya kardeş olurdu. Kadınların sulh üzerinde en faal bir unsur olacaklanna kaniim.» Evli kadının tabiiyeti hakkında ne düşünüyorsunuz? < Bu mesele üzerinde salâhiyetle söz söylemek ancak hukukçu arka daşlarıma düşer. Ben sadece, ne o lursa olsun kadının kendi tabııyetinde kalması taraftarıyım. Kanun nazarında erkek kadın birliği mi, dediniz? Türk kadmlığı için kongrede bu hususta müdafaa edile cek bir mesele kalmamıştır fikrin deyim. Ancak, diğer dünya kadmlan, erkeklerle kanunî müsavat istiyecek Atatürkün yerinde müdahalesi Sabahleyin 19 uncu fırka kuman danı kaymakam Mustafa Kemal Bey düşmanın Şahinsırtı tuttuğunu ve bir kısım kuvvetile de Conkbayınna iler lemekte olduğunu haber alınca cep hesinin biricik ihtiyat taburunu der hal Conkbayınna gönderdi ve bu tabur da Besimtepe Conkbayın hatnnı zayıf bir avcı hatn ile işgal ederek ilerlemekte olan düşmanla çarpışmı ya başladı. lşte Conkbayınnı ilk defa işgal eden ve Alman miralayı Kanen<?iserin kumandasmdaki 9 uncu fırka kıt'alan yetişinciye kadar müdafaa eden kuvvet, 14 üncü alayın 1 inci taburile bunun solunda mevzi almış o lan 72 nci alayın 2 nci taburundan iki bölüktü. Halbuki Almanlann resmî Büyük Harb eserine ve diğer Alman mem balanna bakarsanız «bir Alman za bitinin faal müdafaası 7 ağustos sa bahı Sanbayırda vaziyeti Türkler lehine kurtardı. Şimal ve cenub grup lan arasında sahil muhafazasma memur bulunan 9 uncu fırkanın kumandanı Kanengiser saat 4,30 da bu hâkim sırtlan işgal etmek emrini almış b. Fırkasmdan daha ileride giden mumaileyh tam zamanmda yetişerek topladığı bazı zayıf kuvvetlerle yak laşmakta olan düşmana karşı koydu ve hrkanm yetişmesi için zaman ka zandı. Pek yakın mesafede bulunan düşman Sanbayır sırtlannı işgal için ciddî hiçbir teşebbüs yapmadı; 7 a ğustos sabahı buhran bu suretle geçi rildi.» derler. Kanengiser de, ileride görüleceği üzere, hanraünda vaziyeti kendinin kurtardığını yazar. Halbuki Anafartalar vaziyetinin Türkler lehi ne kurtanlmasının bir Alman zabiti nin eseri olduğunu iddia etmek bir haksızlıkhr. Büyük Erkânıharbiye Harb Tarihi Encümeni, bizim yukandaki iddiamızı şu suretle tevsik edi yor: «Bu meselenin hakikati şudur: A nburnu mıntakası sağ cenahını işgal eden 19 uncu fırka kumandanı Mus tafa Kemal Bey, (Atatürk) düşma nm Conkbayın ve Kocaçimentepesini (Sanbayın) işgal etmesi halinde, A nburnu mıntakası vaziyetinin tehlikeye düşeceğini görerek 7 ağustos sabahı, kendi emrinde Düztepede bulunan 14 üncü piyade alayınm 1 inci tabu runu ve 72 nci piyade alayının 2 nci taburundan iki bölüğü Kocaçimen ile Conkbayın arasmdaki sırtlan işgal 17.30 İnkılâb dersi. Üniversiteden nakil, Manisa saylavı Hikmet 18,30 Jlmnastik, Azade Tarcan . 18,50 Travyata operası (iklnci perde) 19,30 haberler 19,40 Eşref Şefik (spor) 20 Ünlversite namma konferans . 20 30 demir caz 21,15 son haberler, borsalar 21,30 Bedleri zaman bizi nümune gösterecek rıye Tüzün (şan turkıçe sözeü) ve radyo lerdir. Burada Türk kadını müsava caz ve tango orkestralan, tın davacısı değil, müdafaa me\rzu VIYANA: udur.» 17.25 org konseri . 18 slyasal haberler18,20 paskalya neşriyatı 19,20 Wagne Kadmla erkek arasmdaki ah rin «Parsifal> operası . perde aralannda lâkta birlik meselesine ne dersiniz? haberler . 24,25 gece konseri, paskalya Sualimi henüz bitirmemiştim ki, şarkıları. hastabakıcı içeriye girdi. Bir hasta BERLİN: kadmın doktoru görmek istediğini 17,05 Königsbergden nakil 19,05 spor söyledi. konusması . 20,05 gramofon 21.05 ha Nazik kadm doktoru, cevab verdi: berler 21,15 oda muslkisi 22,05 org « Biraz beklesin!^ konseri . 22,20 Götenin Faustundan sahFakat ben «insanlık hali bu, kim neler 23 05 haberler 23,35 Bethovenln bilir?» diye düşündüm, doktoru yeni bir senfonlsi 24,20 radyo temslll. gelen hasta ile yalnız bırakarak bekBELGRAD: leme salonuna geçtim. 12 05 gramofon . 13,05 plyano konseri Bir müddet sonra tekrar doktorun 13,35 gramofon . 17 05 gramofon 18,05 karşısma oturduğum zaman gülüm halk şarkıları . 19,35 piyano, keman konsiyeret dedi ki: seri: Griegin eserleri 20,05 gramofon 20 35 uluslarm zamanı 21,05 hlkâye ve « Ya, işte böyle arkadaş, bizim musikl . 23,05 haberler 23,35 gramofonanketlerimiz de böyle!.. la dans muslklsi . 24,05 gece konseri. Evet ahlâk meselesini konuşacakBUDAPEŞTE: tık. Kadmla erkek telâkkileri ara 18,35 konser . 20,15 org konseri 21,35 smda ahlâk telâkkileri dünyanın bir konser 21,55 opera orkestrası 23.20 çok yerlerinde maalesef taban tabaÇingene orkestrası 24,05 salon orkes • na zıddır. Meselâ, bir kadm için (gütrası . l,,10 haberler. nah) sayılan bazı hareketler erkek TULUZ: ahlâkıyatı mevzuu bahsolunca hemen 20,15 şarkılar . 20,25 fillm musiklsl (mübah) oluyor. 20,50 hafif musikl 21,20 duetolar . 21,3! Burada kadının hareketi de (mühalk muslklsi 22,05 «Donklsot» ope bah) görülsün, demek istemiyorum. rasından parçalar 22,40 salon orkes Fakat eğer muhakkak surette birlik trası 22 50 şarkılar . 23,35 radyo fan isteniyorsa bu birliği, ayni hareket tezisi . 24,20 fll?rmonik orkestra 24,40 leri erkekler icin de (günah) saymak şarkılar „ 24.50 Viyana orkestrası 1,10 yolurda aramalıdır.» radyo fantezısi . 1,20 asierl bando. VARŞOVA: îşde kadm erkek birliği hak 18 viyolonsel konseri . 18,35 yeni plâkkındaki fikriniz nedir? lar 18 50 çocuk temsül 19,55 gramo t Görüyorsunuz ki ben bir (dokfon 20,35 piyano konseri 21,05 dlnl tor kadın) değil, bir (kadm dokto âyln . 21,50 Wagnerln Parslfal operası ru) yum. Bazı kimselerin iddia ettikleri gibi kadının fizik tesekülâtı çalışmasma mâni değildir. îşde erkeğe Bu gece nöbetçi olan eczaneler şunlardır: tanınan haklar, kadm için de mevzuu Şmasi (Büyükada), Yusuf (Hey bahistir. Çalışan kadın sefil olmaz. beli), Bensason (Yemiş), Ubeyd (CaBilâkis memleketlerde müstehlik unğaloğlu), Sıtkı (Beyazıd), Hikmet Cesuru azaltır, müstahsili artırır. mil (Küçükpazar), Üniversite (Vez İSTANBUL: Nöbetçi eczaneler Ingilizlerin birinci Conkbayın taarruzu Yukanda kısaca hulâsa ettiğimiz bu birinci Conkbayın muharebesini biraz tafsilen anlatalım: lngilizler 67 ağustos gecesi, Conkbayın, Kocaçimen Damakçıhk isti kameh'nde tarruz ettikleri zaman karşılannda Ağıîdere müfrezesini teşkil eden miralay Kanengiser kumanda smdaki 9 uncu fırkaya merbut şu kıt'alar vardı: 14 üncü, 25 ve 64 üncü piyade alaylan 1 âdi ateşli dağ bataryası, bir «eri ateşli sahra takımı (2 top), 2 seri ateşli dağ bataryası. Avustralya Yeni Zelandiya fır kası iki koldan taarruz etmişti. Ingi lizler, hücum kollannm ilerisinde iş gal kolu namile pişdar gibi iki müf reze sevketmişlerdi. Bunlar ileri ka rakol müfrezelerimize baskın yaparak ilerlemişler. Asmadere cenub sırtla nnda piyade 14 üncü alaya hücum etmişlerdir. lşte Kanengiser Bey 7 ağustos sabahı vuku bulan, bu birinci Conkbayın muharebesinde yaralan mışh. \Arkast var] Bizde, inkılâbdan sonra kadma her yapabileceği iş, serbest bırakılmıştır. Bu itibarla dileğimız, bu ımtiyaziara henüz malik olmıyan memleket ka dınlarma da kurtancı bir (Atatürk) elinin uzanmasıdır.» neciler), Nuri (Aksaray), Teofilos (Samatya), Nâzım (Şehremini), A köy), Emilyadi (Fener), Yeni Tür kiye (Haskdy), Yeni Turan (Kasımpaşa), Receb (Beşiktaş), Kapıiçi (Galata), İtimad (Bostanbaşı), Kinyoli (Tepebaşı), Tarlaba<;i (Taksim), Maçka (Maçka), Faik İskender (Moda), ( Mahmud (Altıyol), Ömer Kenan . (Çarsıboyu, Üsküdar). ' Sıvasta büyük bir agaç bayramı yapıldı M İ L L î Sinemada Karioka Bugün ve yarın son günüdür. Dikkat: Bu fılm Istanbulda bir daha gösterilmiyecektir. Sıvasın Istasyon caddesi Mevsimin en böyük filmi olan M. Auscl Sıvas «Hususî» Burada büyük bir ağaç bayramı yapılmışhr. Bay rama bdtün şehir halkı iştirak etmiştir. Havalar açıldığmdan çiftçi sevinç içindedir Ziraat Bankası köylüden buğday almaya devam etmektedir. Turhal şeker fabrikasmda işlenecek pancann ekimine de başlanmıştır. Bu seneki mahsulün çok iyi olacağı tahmin edilmektedir. tntizam = Düzenlik tntizar etmek = Beklemek, gozlemek Örnek: Vürudunuza çançesm üe intizar ediyorum = Gei menizi dört gözle bekliyorum (gözlüyorum). tnzıbat (Zaptürapt) = Yasa Örnek: İnzibat, bir memleketin idaresinde en ehemmtyetli birşeydir = Yasa, bir ülkenin çevriminde en önemli birşeydir. tnzımam etmek = Katılmak Örnek: Önümüzdeki lâyüad müşkülâta bir de bu inzimam etti = Önümüzdeki sayısız güçlüklere bir de bu katildu tnzivagâh = Çekilge Örnek: Bir zamanlar şehirlerln hercümerdnden el çekerek bir küçük köyü inzivagah ittihaz etmistim = Bir zamanlar ?ehirlerin kargaşalığmdan el çekerek bir küçük köyü çekilge e • dinmlstim. tpka etmek = Bırakmak, alıkoymak tpka kalan = Dönek tpka kalmak = Dönmek, kalmak tptal etmek = Çürütmek Örnek: Taahhüdatmt iptal etmek için binbir yola başvur du = Bağıtlarını çürütmek için binbir yola başvurdu. tptidaî = Han» tptidaî = tlkel Örnek: Akvamı iptidaiyenin malumatt da, mahareti de İVtidaidir = İlkel uluslarm bilgileri de uzelliği de ükeldir. tptilâ = DUskünlük Örnek: Oyun iyi birşeydir, yalnız iptüâ derecesine varma . malı s s Oyun iyi birşeydir, yalnız dü§künlük derecesine var mamalı. Müptelâ = Diişkün Örnek: O adam işrete müptelâdır = O adam içkiye duşkündur. Müptelâ olmak = Düskün olmak, uğramak, yakalanmak Örnek: 1 Bilmem neden bu sırada oyuna müptelâ oldu =s Bimem neden bu sırada oyuna düskün oldu. CLARK GABLE'i SON GUNAHI filminde görmeü ve ....... ölmeli. İnça etmek = Yapmak Bina etmek = = Kurmak, yapmak • Örnek: Bu evi 1895 te inşa etmişti = Bu evi 1895 te yapmtftu tnşia etmek = Şavmak (Bah: Eşia) tn'iab (Teşaub) etmek = Dallanmak, kol salmak Şube = Kol Örnek: Bu yol dört fubeye ayrüvr ^ Bu yoî dört kola ayrutr. Inşikak etmek = Yanlmak, çatlamak, ikiye ayni • şıak İnşîrah = Ferahlık, iç açılma Örnek: Intfrah içinde geçen bir gün s s Ferahlık içinde geçen bir gün. tntaç etmek == Sonaçlamak, bitirmek, sebeb olmak Örnek: Bu itf intac edemeden = Bu iji bitiremeden (tonuçtıyamadan), Bu hastalık ölümünü intaç etti = Bu hastalik ölümüne se. t>eb oldu. lntak etmek = Söyletmek, dile getirmek Örnek: Feryadı dağlan taşları intak edecekmisçesine = Eavkvrısı dağlan taşlan dile getirlrcesine (söyletircesine). İntaş etmek = Çimlenmek, yeşermek Örnek: ToHumlar intaşa bafladı = Tohumlar çtmlenmeye 'Syeaermeye) başladt. Inhba = Duyuş (Bak: His), iz = (Fr.) tmpression örnek: Onun bende btraktığı intıba hiç te iyi değildir =r O+un bende bıraktığt iz hiç te iyi değüdir. Intıbak etmek = Uymak \ tntıfa = Sönme lottfa = Faydalanma, asığlanma Örnek: Parasından daha çok intifa fikrîyle = Parasından âaha çok faydalanmak (astğlanmak) fikriyle. Intihab = Seçî, seçme, seçim Örnek: MeVus intihcfln henüz bitmedl = Saylav seçimi he|BİU bilmedi. Intihab etmek = Seçmek önuk: tkiden birint intlhab etmelUtnta a tkiden birini seç melisiniz. Müntahab = Seçken Örnek: Memurlarinız meyamnda en müntahabt hangist dir? İfyarlaruıu arasında en seçkeni hangisidir? Müntahîb = Seçmen örnek: Meb'us intlhabmda mZntahfbi sanüer rey verir =s Saylav seçiminde ikinci seçmenler oy verir. Intihar = ölünç Örnek: İntihar da bir cürümdür^ fakat cezası da cürümle birlikte çekilmif olur =s Ölünç de bir suçtur, ancak cezası da suçla birlikte çekümis olur. İntihar etmek = ölünmek, kemTini oldürmek Muntehir = ölnük Örnek: Muntehir, intihar etmezden evvel yazdığt yazısında», s= Ölnük, kendini öldüı mezden önce yazdığı yazı . ttndd... İntikal = Geçme tntikal = Anlayış, varrş Örnek: Seriülintikal bir adam = Çabuk anlayışh {çabuk va~ rıslı) bir adam. tntikam = ö ç Örnek: İntikam, yüreği kemiren bir kurttur = Öç, yüreği k*miren bir kurttur. tntikam almak = öcalmak Örnek: İntikam almak için onu Sldürdü = Öç almak için 0. nu Sldürdü. tntîkamcu = ö ç g ü d e r Örnek: O ne intikamcu bir adamdı = O ne öçgüder bir a damdt. tntisab etmek = Kapılanmak Örnek: Zenginlere intisab etmekten başka birşey bümez • di = Zenginlere kapüanmaktan ba$ka birsey bümezdi. tntisab etmek = Yamanmak, girmek Örnek: Bir ise intisab etmek = Bir ise girmek. tntişar etmek = Yayılmak, çikmak Örnek: Yeni bir haber inttsar etti = Yeni bir haber çıktı. Z Korkulu bir hastalığa müptelâ oldu =: Korkulu bir hastahğa uğradı iyakalandi). tptina etmek = Dayanmak tptisam etmek, tebessüm etmek = Gülümsemek tptizal = Bayağılaşma Örnek: Bu yoldaki mütalealar artik iptizale uğradı = Bu yoldaki oylar artık bayağüastı. tcade (Ihtiyar anlamtna) = trde trade (Kudret anlamtna) = Enerji trade etmek = Buyurmak • > Örnek: Böyle yapılmasını irade etttter = Böyle yapumasmt buyurdular. tradî = trdesel Gayriiradî trdesiz, ird'esizce Örnek: Mücerred harekâh iradiyesinden mes'ul olan intanlar, gayriiradi hareketlerinden ceza görmezler = Yalnız irdesel hareketlerinden soravlanabilen insanlar, yadirdesel har» • ketlerinden ceza görmezler. tradeli = trdeli, enerjik tras etmek = Vermek Örnek: Çekirgeler toprağın verimliliğlne zarar iras etti = &• kirgeler toprağın verimlüiğine zarar verdi. trad = Gelir Örnek: İradiyle geçinir bir adam = Geliriyle geçinir bir a. dam. trad etmek = Getirmek, vermek Örnek: 1 Nutuk irad etmek = Söylev vermek. 2 Misal irad etmek = Örnek getirmek. DÜZELTME Kılavuzun 24 üncü sayısında ikinci yaprağın ikinci sırasında, 24 üncü satır şöyle olacaktır: tnad = tnad (T. Kö.) (tnad) sözü Türk kökünden gekKğine göre, bunun yerine yazJmış olan; tnadına = Zoruna Satırı lüzumsuzdur.