' Cumhariyet ' 23 Mart Türklerle Süngü Süngüye No. 134 A. DAVER Çanakkalede ^ Dün muhtelif maçlar yapıldı Dün hürmet ve minnetle RADYO anılan 4 büyüğümüz aksamki oroerram^ İSTANBUL: 17,30 İnkılâb derslerl, Ünlversiteden nakil, C. H. F. genel yazganı Receb Pe ker 18,30 jimnastik, Azade 18,50 hafif musiki . 19,30 haberler . 19,40 spor, Eşref Şefik 20 Üniversite namma konferans, Doçent Nuri Adil (Sevr ve Lozan) . 20,30 Bedriye Tiizin demir caz 21,15 son haberler 21,30 radyo orkes trası . 22 radyo caz ve tango orkes . traları. VIYANA: 17 temsil 17.20 haberler 17,30 edebî neşriyat . 18 şarkı ve masıkı 18,30 konuşma 19,10 halk şarkılarım öğrene lim . 18,40 konuşma . 20.15 filim parçalan 20,25 ulusal neşriyat 20 35 haftanın makalesi 21,05 şarkı ve musiki 21,50 eğlenceli konuşma 22 musiki ve şarkmın devamı 22,35 haberler ve hava rapo?u . 22,45 şarkı ve musiki kon seri 24,05 haberler 24.25 Çingene orkestrası. Biz, Çanakkaleyi, kilometro başına ayda 9,000 şehid vererek müdafaa etmiştik! Mecruh saflan o kadar kalaba lık olurdu ki insan adeta birbirinin arkasında birçok avcı hatları ha linde hücum kuvvetleri ilerliyor, zannederdi! Zayiat müthişti. I 2, 13 haziran murıharebeferi hariç olarak cenup grupunda, 99,855 şehid. mecruh ve gaib vardı. Esasen az olan ga iblerin büyük bir kısmı parçalanmış efrad ve pek ufak bir kısmı da ağlebi ihtimal yaralı olarak düşman eline düşmüş olanlardı. Zabit zayiatı pek çoktu. Bu za man zarfında meselâ 7 nci fırka taburlarının herbiri 7275 zabit zayi etmişti. Başlangıcda 4, son raları 6 kilometroya baliğ olan bir ceohede 70 günde verilen bu za yiat, hakikaten müthiştir. Kilo metro başına ayda 9000 zayiat demektir. Bunu meselâ Almanla rın garb cephesine nisbet eder sek 700 kilometroluk olan bu ceohede ilk ayda Fransızlann 6,300,000 zayiat vermesi icab e derdi. Bu zayiatın başlıcası düşmanın evvelâ gemi, sonra kara topçusu nun müthiş faikiyeti, her hücu mun süngü kavgasına müncer olması, tarafeynin fevkalâde şiddet ve asabiyeti, bidayette tahkimata iyi dikkat olunamaması, gayet dar ve her tarafı ateşe maruz bir noktaya külliyetli kalabalığın toplan masıdır. Ağızağıza olan gizli yollar ve siperler muharebe günlerinde müthiş birer mezbaha oluyor du. Muharebe başlar başlamaz, her makam elindeki ihtiyatı ileriye sürüyor ve bunu yapmadan rahat edemiyordu. Sebebi gayet ba sitti. Bu bombardıman o kadar müthiş olurdu ki bu ateşin altında ileri hatlarda canlı insan kalacağına ihtimal verilemezdi; bundan başka ileri hattan muntazaman haber almak için bir çare ve va sıta bulunamazdı, yoktu. sakin günlerde dahi 150 ilâ 400 nefer zayiat olurdu. Düşmanın zayiatı da herhalde pek çok olsa gerekti. İlk çıkan a layların, az zamanda mahvolduk ları, mahdud esirlerin ifadelerin den anlaşılmıştı. Düşman da, biz de harbi harbederek öğreniyorduk. Ingilizler Anafartalardan çekil dikleri zaman, Sir Askit Avam kamarasında İngiliz zayiatının Ça nakkalede cem'an 204,000 nefere baliğ olduğunu söylemişti ki bu miktarın hiç olmazsa 130140 bini cenub grupu hissesine düşer ve bunun da mühim bir kısmı ilk zamana aiddir. Fransızlann da en az 7080 bin zaviatı olsa gerektir. Düşman, kendi tayyarelerinden günden güne daha ziyade istifade temin etmişti. Daha 5 mayısta iki tayyare filosu, sabahtan akşama kadar, grupun tepesinde dolaşarak ihtiyatları keşif ve ihbar etmişti. Düşman topçusu tayyarelerin verdiği işaretlerden tçok istifade edi yordu. Mestur hedefin hemen manası kalmamıştı. Tayyarelere karşı atış için çok acami idik. Bidayette 45 batarya, bolca cepane ile tayyarelere ateş ederlerdi; fakat hiçbir netice alınmazdı. • Bunun için tayyareye karşı, kendimizi sakla maktan başka çare kalmamıştı. Evvelâ, meydanda olan mahrutî çadırlar yavaş yavaş çamurla sı vanmış, dallarla maskelenmiş, biraz sonra çadırlardan çıkarak zeminliklere girmiş, nihayet toprak içine sokulmuştuk. Düşman top çusu gerileri de muntazaman hergün ateş altına alırdı. En mühim hedeflerinden biri de p«*k ziyade ihtiyatsızlıkla kendisini iyice gös termiş olan grup karargâhı idi. Bunun sevk ve idare bakımından büyük zararı oluyordu. Muharebe başlar başlamaz t&yyafeter 'Ve bir iki batarya atışlarını grup karar gâhına çevirirlerdi ve kopan mu habere hatları yüzünden kıtaatla muhabere pek güç olurdu. Bundan maada hergün bilâistisna birkaç defa bomba ve obüs bombardımanına maruz kalınırdı.» Merhum kaymakam Nihadın bu mühim ve kıymetli mütaleaları burada bitryor. lArkası var] Darüşşafakada yapılan Salih Zeki, Ahmed Rasim, Galatasaray k*TÎ"bünün İsmail Safa ve Hasan Ferid ihtifali çok güzel oldu senelik koncraside bitti Dün Fenerbahçe ve Şeref stad larında üçüncü küme lik maçlarile diğer bazı müsabakalar yapılmış • tir. Fener sahasında; Vefa genc takımı, Süleymaniye genc takımı gelmeditnnden hükmen galib ilân edilmiş, İstanbulspor B takımı da Beykoz B takımına hükmen galib ilân edilmistir. Vefa takımı, tstanbulspor takı • mile hususî bir maç yaparak 20 galib gelmiştV. Vefa B takımı da Süleymaniye B takımını 40 yenmiştir. Bundan sonra millî takım kad rosuna girecek oyuncular takım halinde antrenman yapmışlardır. Fakat dün ancak 12 oyuncu gel mintir. Şeref stadında yapılan üçüncü küme Hk maçlannda Karagümrük Halici 42 yenmiş, Sümerle Orta köy de 11 beraVere kalmışlardır. BERLİN: Dünkü ihtifalden bir intiba Memleketin en hayirlı ve feyizli müesseselerinden biri olan Darüşsafaka da, dün gene bu müessesenin yetiştir • diği dört büyük evlâdmm, riyaziyeci Salih Zeki, muharrir ve gazeteci Ah • med Rasim, şair İsmail Safa ve riyaziyeci Hasan Feridin hatıralarım yad için bir ihtifal yapildı. Dün Darüşşafaka konferans salonu orada yetişenlerle ve davetlilerle dolu idi. Salona bu dört ölünün büyük fo • tografları asilmiştı. Merasime saat 15 te baglandı. fakat tesirli bir sesle kisaca sunlan söy» Iedi: « Darüşşafakada yetisen ağabe • yim İsmail Safa 1866 da doğmustu. Muallim Naci kendisine (Şairi maderzat • anadan doğma şair) lâkabmı takmiştı. O arkadaşlarile beraber Serveti Fünun manzumesinin ilk nüvesini meydana getirmişti. Birçok kimseler onu eski edebiyata mal etmek isterler. Filhakika muallim Naci ile yakmlıklan dolayisile evvelâ öyle idi. Fakat son raları Hâmidin tesirüe Cenab, Fikret, Ali Ekremle ayni yolda yürüdüler ve Edebiyatı Cedideyi yoğurdular. Ne y«zik ki veremdi. Onu Midilliye götür • düler. İyi olmuştu. Fakat (Meşveret) gazetesinde mütemadiyen devrin is tibdadina çattığı için birgün Abdülhamid onu Sivasa nefyetti. Orada sihhati tekrar bozuldu ve 35 yaşmda öldü. İsmail Safa bu genc yasinda ölmesey • di herhalde daha pek çok eserler ve • recek ve memleket için daha pek çok çalişacaktı.» Darüşsafaka Müdürü bundan sonra İsmail Safanin kardsi Ahmed Vefadan da kisaca bahsetmis, İsmail Safanin birçok şiirlerini okuduktan sonra dün gazetemizde Ercümend Ekrem Talu tarafından Darüsçafaka ve İsmail Safa hakkinda yazilan satirlara isaret e . derek Cumhuriyet gazetesine ve yazi Jbu. kürsüden açiktan t nin muharrinne açiğa teşkkür etmeği bir vazife blidi ğini söyliyerek sözüne nihayet vermiştir. 17,05 orkestra konseri . 18,50 hikâyeler . 19,10 spor konuşması 19,25 konuşma . 20,05 konser: Bethovenin eserleri . 21,05 haberler 21.20 spor neşriyatı 23 05 haberler . 23,35 ştutgarttan nakil 1,05 Hamburgdan nakil. Galatasaray Anac'olııyu yendi Taksim stadyomunda Galatasaray Anadolu arasında şild karsüaşması yapılmıştır. Galatasaray bu maça ikinci takım kadrosile çıkmıs ve 3 2 galib gelmiştir. BUDAPESTE: 18,45 amele korosunun konseri 20,20 gitare konseri 20,50 konferans 21,20 muhtelif operet parçaları . 22,50 haberler 23,10 Çingene musikisi 24,05 gramofon neşriyatı. BÜKREŞ: 13,15 gramofon 18.05 dans havalan 19,05 haberler 19,15 dans havalarının devamı 20,05 konferans . 20,20 gramofon . 20,45 konferans 21,05 koro kon seri 21,35 konuşma 21,55 balalayka konseri . 22,15 konser. layrmüttefik kulübler arasında Dün Karagömrük sahasında gaymüttefik kulüblerden Davudpaşa Gencler BLliğile Fatih İdman spor kulübü birinci takımları arasında oynanan maçta Davutpaşahlar bire karsı altı golle galib gelmişlerdir. Salih Zeki ve Ahmed Rasim için Evvelâ kürsiye gelen riyaziye mu allimlerinden Mehmed Izzet salonda bazir bulunan merhumun oğlu Maliki takdim etti. Hazir bulunanlar Maliki alkitladılar. Mehmed îzzet, Salih Ze kinin nasil yetiştiğini, karakterini, Darüşşafakadan birincilikle çıktıktan sonra Parise tahsile gittiğini, oradan dö nüşte Posta ve Telgraf mühendisi olduğunu, bOâhare Galatasaray Lisesine Tevfik Fikretten sonra • müdür getirildiğini, oradan Darülfünun hocalı • ğina ahndığini anlattıktan sonra onun riyaziye, kozmografya, fizik, hendese, cebir üzerine yazdığı değerli eserleri saydı ve herkesi onun ruhu için bir dakika ayakta durmağa davet etti. Mehmed tzzet bundan sonra Ahmed Rasimi ele alarak onun öksüz kaldık • tan sonra nasil Darüş«afakaya girdi gmî,* burasmı birincn'ikle bitirerek Ahmed Mithat Efendi merhum tarafin dan himaye edildiğini, ve daha pek genc yaşinda gazetecilikte temayüz ettiğini, bilhassa mezahta müstesna bir kabiliyet gösterdiğini anlattı ve sö züne söyle devam etti: « Merhum mükemmel bir gaze teci idi. Musikiye vâkıftı. Musiki ile uğraşanlari himaye, edibleri takdir, komikleri irşad eder, tamburî Cemil ve Münir Nureddin gibi üstadlan teş vik ederdi. Eserleri 85 parçadir. Biz • zat kendisi 6 5 şarkı da yazmiştır. Alafranga musikiye (fen) der, alaturka musikiden bilhassa Anadolu türküleri • ne bayihrdı». Mehmed İzzet bundan sonra Ahmed Mithat Efendinin ve Ahmed Cevdetin, Rasim hakkındaki yazilarinı ve takdirlerini okuyarak hazir bulunan oğlu Mazlumu hazıruna takdim etti ve büyük ölünün ruhu için bir dakika ayakta sükut edilmesini teklif etti. Bisiklet teşvık yarışiarı Dün birinci bisiklet tesvik yarısları yapılmıştır. Yarıs Mecidiye köyile Kefeli köyü arasında gidip geltne (25 kilometro) olarak ter • tib edilmistir. Yarısa 13 müsabık girmiş ve derece alanlara Istanbul Bisiklet Heyeti tarafından madal yalar verilmiştir. Derece alan sporcular şunlardır: Birinci Kirkor «Beşiktaş» 4716 dakika, 2 inci Agob «Süleymaniye», 3 üncü Jirayer «Yeni Şişli», 4 üncü Lâmbo «Süleymaniye», 5 inci Muhsin «Galatasaray», 6 ncı Ga • lib «Fenerbahçe», 7 nci Dirnitri «Feoeryılmar», 8 inci Tanas «Fe neryılmaz», 9 uncu Aziz «Feneryılmaz», 10 uncu Vasken (Yeni Şişli», 11 inci Abdullah «Süleymaniye», 12 nci Kirkor «Yeni Şişli». Yapılan program mucibince bundan sonra her 15 günde bir teşvik bisiklet yarışı yapılacaktır. LAYPZİG: 19,30 gramofonla marşlar 20,05 gra. mofonla dans havalan 20,30 zamane neşriyatı . 20,40 konuşma 21,05 hab«»rler . 21,10 operet 23,20 haberler 23,25 spor neşriyatı . 23,40 dans havalan. HAMBURG: 19,05 gramofon . 19,30 askeri konuş ma 19,50 hava raporu 20.05 radyo temsili . 21,05 haberler . 22,10 opera parçaları 23,05 son haberler 23,25 musiki neşriyatı . 24,05 dans havalan. Nöbetçi eczaneler Bu gece nöbetçi olan eczaneler şunlardlr: "• !> ' t " î Şina«i (Büyükada), Yusuf (Hey beli), Bensason (Yemiş), Ubeyd (Cağaloğlu), Sıtkı (Lâleli), Hikmet Cemii (Küçükpazar), İbrahim Halü (Saraçhanebaşl), Nuri (Aksaray), Erofilos (Samatya), Hamdi (Şehremini), Arif (Karagümrük), Merkez (Baklrköy), Emilyadi (Fener), Halk (Hasköy), Merkez (Kaslmpaşa), Rlza (Beşiktaş), Kapıiçi (Galata), ltimad (Bostanba şi), Kinyoli (Tepebaşl), Tarlabaşl (Taksim), Maçka (Maçka), Faik İs kender (Moda), Mahmud (Altlyol), Ahmediye (Üsküdar). Zayiat çoklugu Yeni mermilerin tesirine alı şıncıya kadar da çok sıkıntı ve zarar çekilmişti. Bir tayyare bom basile 60, bir obüsle 90 kişinin saftan haric kalması ilk zaman larda nadir değildi. Bunun için en Riyaziyeci Hasan Ferid Bundan sonra tekrar kürsüye gelen Mehmed İzzet, riyaziyeci Hasan Ferid merhumun hayatım, Paristeki tahsDmi, memlekete hi::Metlerini ve nihayet meb'usluğunu anlatarak merhumu saygı ile yadetmiş, eserlerini saymiş ve gerek İsmail Safa ve gerekse Hasan Ferid için hazırunu iki dakika ayakta sükuta davet etmiştir. Bu sirada hazir bulunanlar İsmail Safanin oğulları muharrir Peyami Sa • fa ve İlhami Safayı alkişlamiy ve umumun israrı üzerine kürsüye çıkan Pe yami Safa, bir oğul sifatile, babasini yetiştiren bu müesseseye çükran borcunu ifade etmiştir. Bundan sonra misafirler hazirlanan büfede ağırianmişlardir. Memleketin bu en kıymetli irfan ocağinı biz de tebrik eder ve yurd a 62 senedenberi olduğu gibi daha birçok Salih Zekiler, Ahmed Rasimler ve İsmail Safalar yetiştirmesini dileriz. Galatasaray kuiUbünün kongresi toplandı Galatasaray kulübünün senelik kongresi dün toplanmiştir. Bundan evvelki kongrede Güne» kulübile temas etmek üzere yedi kişilik bir heyet seçilmişti, Bu heyet müspet bir neticeye varama miş ve dünkü kongrede vaziyeti he yeti umumiyeye haber vermiştir. Bu non üzerine bu işin halledilemiyece ğinden, Galatasarayin kendi kendine çaltymasina karar verilmiştir. Bundan sonra yeni idare heveti in • tihabatı yapilmiş, baskanhğa Üniver • site Hukuk Fakültesi devletler hukuku profesörü ve eski Hariciye Müstesari Menemenlioğlu Ethem, ikinci reisliğe Tevfik Âli, umumî kâtibliğe Osman Müeyyed, muhasebeciliğe Yusuf, veznedarlığa Muslih seçilmişlerdir. Kongre, yeni idare heyetine nizamnamenin tadili ile beraber yapacağı işlerde büyük bir salâhiyet vermiştir. Yeni idare heyetine muvaffakiyetler dileriz. Küçük bir nahiyenin yaptığı büyük işler Azerbaycan gecesi İstanbuldaki Azerbaycan Genc ler Birliğinin tesisi yıldönümü münasebetile per;embe gecesi Park Otelinde parlak bir müsamere ve ırilmistir. Müsamerede şehrimizdeki Azerî genclerden birçoğu ve maruf simalar hazir bulunmuştur. Saba ha kadar süren toplantıda Azecî san'atkârlar tarafından birçok Kafkas ve Azerî millî havalar çalın miş ve millî danslar oynanmıştır. Azerî hayatma aid bir komedi çok muvaffakiyetle temsil edilmistir. İstanbuldaki Azerî genclerine yardım maksadile te'ekkül eden cemiyetin müsameresi güzel ve derin intıbalac bırakmıştır. İsmail Safa Bundan sonra kürsüye gelen Da • rüşşafaka Müdürü Ali Kâmi Aksoy ağabeyi İsmail Safa hakkinda titrek Mühteşemin cezası affedilecek mi ? Afvonkarahisarda okiıyan Senirkentli talebe bir arada Afyonkarahisar (Hususî) Ulu borlu kazasina bağlı Senirkent ismin de sirin bir nahiye vardır. Bu nahiyenin niifusu 7000 kişidir. Fakat bu nahiye halkı kültiir sahasında çok ve rimli bir şekilde çahşmakta, birçok kazalara nümune olmaktadır. Burada, her aile sahibi çocuğuna ilk tahsili yaptırdıktan sonra onu mutlaka liseye göndermektedir. Denilebilir ki, Senirkent nrhiyesinde ilk tahsilini bitirmemiş ve liseye gönderilmemiş bir genc yoktur. Eskiden burada ilk tahsilini bitiren çocuklar tsparta, Burdur ve Yalvaca giderlerdi. Fakat bundan dört sene evvel Afyon Kar?hisarda Senirkentli talebe için bir yurd tesis edilmis olduğundan şimdi nahiyenin bütün gencleri, orta tahsillerini Afyonda görmektedir. Afyonda tesis edilen talebe yur • dunda Senirkentli kırk talebe vardır. Burası çok ucuz bir memleket olduğu iç.'n f?zla rağbet görmektedir. Yurd, leylî bir pansiyon halindedir ve talebenin biitün ihtiyacını burası temin et • mektedir. Fakir olan talebe yurdda meccanen yer, içer, yatar ve çam'şın yıkanır, mekteb ihtiyaclan da temin edilir. Biitün Senirkentliler, yurd a el lerinden geldiği kadar yardım ederler. Bu ilim yuvasma gösterilen umumî alâka ve yardım Senirkent nahiyesi genclerini her veçhile yükseltmektedir. Galatasaray Vefa maçında ceza alan Vefalı Mühteşemin ceza sının affedilmesi için Futbol He yetine müracaat edilmistir. Millî takım kadrosunda yer alabilecek o • Ian bu oyuncuya verilen cezanın geri kalan kısmının affedileceği ümid edilmektedir. ÇARDAŞ FÜRSTİN MARTHA EGGERTH'in en giizel filmi Biitün İstanbul halkına müjde: Musiki muallimi aranıyor Mudanya Halkevi başkanlığından: Evimizin bandosunu yetiştirmek ve İs teklilere musiki dersleri vermek üzere daimî bir musiki muallimine ihtiyac vardır. Taliblerin sarih adres ve tercümei hallerile şartlannı yazı ile Mudanya Hal kevi başkanlığına bildirmelerL ŞIK S İ N E M A S I N D A Buçünden itibaren h»?hvor. Bursada yaphan müsabakalar «Bursa (Hususî) Bayram ta tili burada muhtelif spor hareket • lerine fırsat vermiştir. Eskişehirden gelen Demirspor takımile Bursa Sebat futbol takımları arasında ya pılan maçı Eskişehicliler sıfıra karşı üçle kazanmışlardnr. İdmanyurdu kulübü İstanbuldan millî takım güreşçilerinden bir kısmını şehrimize getirerek burada güreşler yaptırmıştır. Bu güreşle rin neticesi de şudur: 56 kilodan Istanbullu Muzaffer Bursalı Cevadı, 61 kilodan tstan • bullu Esad Bursah Ahmedi, 66 ki lodan Bursah Hakkı Istanbullu Faruku, 72 kilodan İstanbullu Saim Bursah Ahmedi, 79 kilodan Yusuf Aslan Bursah Süleymanı yenmiş lerdir. Ayrıca yapılan serbest güreşte 87 kilodan Mersinli Ahmed, Bur •alı Hüseyni tuşla yenmiştir. Sinemanın şöhretini hiç kaybetmiyen ismi Fransızca dersleri Pratik bir metoda ve uzun tecrü • belere sahib diplomalı bir Fransiz matmazeli, fransizcasmı süratle Her letmek istiyenlere müsaid şeraitle ders verir. Kadmlar tercih olunur. Gazetede F. rümuzuna müracaat. GRETA f GARBO SENENİN EN MUAZZAM FİLMİ 1935 SENESİNİN BEN HUR'u DOkORCS DCL. AlO 6SN6CR «OuLRS KARiYOKA V i V (istilclâl uğrunda) L L A A V i \1errn Go'd\wn j'rketinin I9o5 senesınde vegane transızca söztıi Meksiken orijinal şarkıTi ekstra süpprfilimi ] Bugün matinelerden itibaren | P E RV Sİn6Ill 3510 Filimin iki safhası birden Fiatlerde zam yoktur.