| i i i ie Politikası ve Almanya And bozulduktan |Sir Con Saymen “ italyada toplanacak üçler konferansına Almanyanın da davet edilmesi muhtemel,, diyor Lord Eden Çekoslovakyaya gidiyor. Italyanlar mua- hedenin tadilini esas itibariyle doğru bulmakla beraber bir taraflı hareketi tasvip yol Sonra... Versailles andına karşı olarak Almanya'nın silâhlanması, bu an- dı imzalayan büyük devletleri ay- rı ayrı harekete getirmiş olmakla barabar, birlikte bi pılmasından çeki yor. Almanya'nın ilga etti; kümler, Versailles andının ci kısmının yüz altmışmcı ve Yüz yetmiş üçüncü maddeleridir. 160 cı maddede deniliyor ki: “Alman ordusu, yedi piyade ve üç süvari fırkası olarak tesbit e- dilmiştir. Bu fırkaların mevcudu yüz bini geçmiyecektir.,, 173 ncü madde de aynen şu - dur: “ Almanyanın mecburi askerlik hizmeti ilga edilecektir. Alman or- dusu, yalnız gönüllü hizmetle top- lanmış askerlerden teşekkül ede- cektir.,, Bu sarih hükümler karşısında, mecburi askerliği iade etmek ve ordu mevcudunu on fırkadan o - tuz altı fırkaya çıkarmakla Al - manya'nın yukarıki iki maddeyi il- ga ettiği meydandadır. Esasen Al- manya da bunu inkâr etmiyor. mekle ilişiği olan devletler üç şey yapabilirlerdi: 1 — Almanya nezdinde müşte- rek teşebbüste bulunurlar. 2 — Almanya'yı a Der « neğinde sorguya ç 3 — Ayrı ayrı ld edebi- birler. Bu teşebbüslerin en hafifi ü - güncüsü idi. Ve devletlerin de yap tığı budur, İngiltere; Fransa ve İ- alya, srrasile Almanya'yı protes- to etmişler ve yalnız kendi teşeb- büsü ile bir andım hükümlerini il ga edemiyeceğini bildirmişlerdir. Almanya bu üç devletede ayrı ayrı cevab vermiştir: Mecburi as- kerliği iade etmek ve ordu mevcu- dunu 36 fırkaya çıkarmakla Ver. sailles andı hilâfma hareket etti- ğini inkâr etmiyor; ancak bu andı, silâhlarını azaltmamakta ısrar et- Tnekle ilk önce karşı tarafın boz - duğunu iddia ediyor. Gerçek Ver- sailles'da Almanya silâhsızlandı- rılırken, bunun genel bir silâhsız- lanmıya başlangıç olacağı bildiril- miştir. Almanya, bunu kendisi- lâhsız vaziyetinin devamı için bir şart olarak kabul etmiştir. Fransa İse, Alman silâhsızlanmasının hiç, bir kayda bağlı olmadığını ve ge- nel silâhsızlanma hakkındaki ka - yıtların ve sözlerin bir temenni - den ibaret olduğunu iddia etmiş - tir. Ancak bu, üzerinde durulmı - ya bile değer olmıyan ince bir hu. | kuk meselesi değildir. Ortada bir *mrivaki vardır: Almanya Ver #ailleş adını kendi anlayışma göre tefsir etmiş ve o yolda hareket et- miştir. Buna karşı da protestodan başka bir şey yapılamıyor. Fransa, protestodan başka U - luslar Derneğini de harekete ge - tirmek istemiş ise de buna muvaf- fak olamadığı görülüyor. Fran - sa'nın Uluslar Derneğine şikâyeti, misakın on birinci maddesinin ikinci fıkrasına dayanıyor. Bu fık- rada deniliyor ki: “Beyan olunur ki, Dernek aza- sından ber biri, Ululararası geçi: mine tesir edecek biçimde olan ve barışı veya barışın dayandığı U - İuslararası geçimini bozabilen her hangi bir madde hakkında asam- blenin ve yahut konseyin nazarı dikkatini dostane surette celbet - mek hakkını haizdir.,, Görülüyor ki, böyle bir şikâyet, Uluslar Derneği konseyinin top - lanmasmı bile gerekleştiremez. Böyle bir gereklik, ancak, şikâ - yet on birinci maddenin birinci fıkrasile yapılmış olsaydı hasıl 0- lurdu. Birinci fıkrada şöyle yazı - Mudur; “Beyan olunur ki, her savaş ve- ya savaş tehlikesi, Uluslar Derneği azasından her birine doğrudan doğruya ilişiği olsun olmasın, her halde Derneği alâkadar eder. Dernek bu vaziyette, barışı ko- Yumak için tedbir almak gerekli - Belediyenin yeni yıl büdce- si yarın tasdike gönderili- yor. İstanbulda bir Balkan tütün borsası açılıyor. Almanlar ü üçler konfe- ransına iştirak etmek içinde gene hukuk müsavatı istiyorlar He yapılacak ırans, İngilterenin emniyet mi- üre akel İNE: alina pa Gİ Kİ er : ci ve oradan tayyare ile ama ya dönecektir. Almanya ve üçler konferânsi BERLİN, 22 (AA.) — Fransız pro“ Börsen Çaytung gazetesi, Fransız politikasma (Devanı e amcı sahife Italyada Hava hücumla- rına karşı mü- dafaa tecrübesi İtalya askerlik müddetini indirmi; or, silâh altına alnan'arda terhis . edilmiyor NAPOLI, 22 (A.A.) — Hava hücumlarına karşı müdafaa tecrü- beleri yapılmıştır. Bütün şehir ve liman karanlıklar içinde kalmış - tır. Halk, büyük bir disiplin gös - Askerlik müddeti ROMA, 22 (A.A.) — Harbiye nazırı mecliste beyanatta buluna - rak demiştir ki: «Askerlik müdde- tinin İndirilmesi hakkındaki kanu- nun tatbikine Avrupanın bugün » kü vaziyeti mânidir. Geçenlerde silâh altma alınmış olan © kuvvet- lerin de terhisine gene ayni sebep- ten dolayı imkân yoktur. o Hattâ yeniden bazı sınıfların daha silâk altına çağırılması muhtemeldir.» ğindedir. e Böyle bir halde genel kâtip, Dernek azasından her han- gi birinin talebi üzerine konseyi derhal toplanmıya çağırır.,, Fransa bu fıkrayı ileri sürerek şikâyet etmekten çekinmiştir. Ve öyle anlaşılıyor ki, İngiltere, U - luslar Derneği çerçevesi içinde ol- sun, dernek dışmda olsun, Al- manya'ya karşı müşterek bir te - şebbüs yapılmasına taraftar değil- dir. İngiliz gazeteleri, Fransa'nın ikinci fıkraya dayanarak Alman - ya'yı Uluslar Derneğine şikâyet etmesini bile iyi görmemişlerdir. Böyle bir hareketin, Uluslar Der- | meğine geri getirilmek istenen Al- Sahib ve Min 10 ümcu sene No, 3273 sassasasas. Tenkilden sonra iltica eden Yunan zabitleri şehrimizde.. da alınmış Yunan âsi kumandan ve zabitle - ! rinden geçenlerde Midilliden toprak- larmuza iltica etmiş olan on üç kişi- lik bir grup dün sabah Mersin vapu- rile Çanakkaleden şehrimize gelmiş » “raseremaananırarsaeseeaeeeeeeaeeaeeeee eee eeeeeeeeAa ee ame manya'yı Dernekten daha ziyade uzaklaştıracağını söylüyorlar. İngiltere'nin güddüğü amaç, di. kine gitmemek, uysal davranmak ve genel bir silâhsızlanma muka- velesi imzalamıya Almanya'yı ima- le etmek, Gerçek bugün silâhları azaltan bir mukavele her vakitten ziyade lüzumludur, Çünkü Almanya yarım milyon ve belki de altı yüz bin mevcutlu ordusuile silâhir Fransadan daha çok kuvvetli bir askeri devlet olmuştur. Fransa'na- mma işin daha © kötüsü şudur ki, Fransa askerlik müddetini iki yı- la çıkardığı halde kırk milyon nü- fusu ile bu miktar askeri toplaya- CUMARTESİ | yaptığı yildan bir hücum. o Almanyada karnaval şenlikleri esna sında bile sokaklarda lede) toplar dolaştırıldı. Yunan isyanını süratle tenkil eden Ge neral Kondilisin son harekât esnasın- bir resmi 23 MART1935 muazzam İngilterede işsizlerle zabıta arasındaki kanlı müsademe- de yaralanan polisler has- tahaneye kaldırıldı. Tel: ( Müdüre ASU, Va İşleri müüürün 2430 İdare ve Matbana 510 Habeşistanda ciddi tedbirler alınıyor Valilere tetik bulunmaları bildirildi LONDRA, 22 (A.A.) — Dayli Telgrafın Adisababadan © öğren ine göre, Habeş imparatoru bü- tün valilere © yerlerine giderek hu- dut hâdisesinden çıkabilecek bü - tün ihtimallere karşı koymalarını emretmiştir. Seferberlik emri henüz verirme- miştir. Ihtlâfı uluslar kurumuna havale etmiş olan Habeşistan Ce » nevrenin direktiflerine © uymaya karar vermiştir. ler ve Beyoğlunda Ebe oteline inmişlerdir. İtica eden Yunan kuman- dan ve zabitleri şunlardır: Serezde bulunan ve isyana iştirâk (Devamı 6 mer sahifede) “rasemsas. maz. Almanya yetmiş milyondur. Ve bugün Almanya'nın ihdas et - tiği vaziyet, kendisine askeri ba - kımdan müsavat değil, üstünlük veriyor. İngiltere, daha realist bir zihniyet ile, bu emri vaki karşısın- da, olan bitenden dolayı mesuli - yet yükletecek omuz aramaktan ziyade, işin çıkarını arıyor, Önce genel silâhsızlanma mukavelesini andını bozalım diye yol, kimseyi hedefe götürmedi; Ver - sailies bozulduktan sonra genel mu kavele yapmak yolu belki devlet- leri bir hedeke iii TA N TÜRKİYENİN EN BÜYÜK GAZETESİ MİLLİYET BU ISMI ALIYOR Bir Türk okuyucusunun bir memleket gazetesinden di- leği nedir? 1 Okuyucu, bir gazeteden, her şeyden evvel “doğru haber,, 18- ter. Güntün birinde, bir gazete çıkarmak ihtiyacı da, muhakkak ki, balk arasında olanı biteni yine halka anlatmak ihtiyacından doğ- muş ve gazete, halk arasında bir nevi tercüman olmuş ve oku- yucu bu vazifeyi en iyi yapanı, yani kendisini al doğ- ruyu yazanı sevmiş, okumuştur. “TAN, HALKI ALDAT. MIYACAK, DAİMA “DOGRU HABER,İ VERMEGE ÇALIŞACAKTIR. 2 — Yirminci asrın bütün nakil vasıtalarında olduğu gibi, nakil vasrtalarının belki en ehemmiyetlisi olan gazetede de, çabule Yuk, ilk şartlardandır. Fakat, gazeteci, “havadisi çabuk vermek, hevesini “havadisi doğru yazmak,, Özenine üstün tutmalımı? .— HAYIR! “TAN,, HAVADISIN DOGRULUGUNA DIKKAT ETTİĞİ KADAR, HADISEYI OLDUĞU YERDEN, HERKESTEN EVVEL ALMAK, OKUYUCUYA DA HERKESTEN EVVEL YETİŞTİRMEK IÇIN LAZIM GELEN TEKNIK VASITALARI HAZIRLAMIŞTIR. 3 — Bir gazete, bilhassa memleketimiz gö, halkın çoğu tah» «il imkânını bulamamış memleketlerde, halk için mektep vazifesi. ni görebilmeli, onun kendi memleketine ve yabancı memleketlere ait bilgisini arttırmağa çalışmalıdır. “TAN,, OKUYUCULARI IÇIN ÖĞRETİCİ! BIRMUESSESE OLACAKTIR. 4 — Bir gazetenin okuyucunun sevgisini kazanması için onun gazetesi olması, yani dileğine tercüman olması esastır. Okuyucuyu şaşı her şeyden evvel, ga- zeteyi onun ihtiyaçlarının, dileklerinin malı yapmakla kabildir. “TAN,, HADISELERİIN OBJEKTİFİ, AYNASI OLACAK VE DAIMA SOZUNU OZUNE UYGUN TUTACAKTIR. Okuyucular! EN MÜKEMMEL BASKIYI, EN DOĞRU HABERİ, EN GÜZEL YAZIYI EN CANLI RESMİ, HAKLIYA HARLI, HAKSIZA HAKSIZ DEMEĞİ, 8, 10, 12, 14, 16, 20, 24, 28, 3â sayıfa çıkacak olan, Size, memlekete lâyık olmak için iyi hazırlanan, Cumhuriyetin ileriye atılgan, inkılâpçı hareketlerine tercüman olacak ve bu hareketlerin bekcisi, korucusu olmağı kendisine meslek tutacak olan: I AN HER ŞEYDEN EVEL SİZİN GAZETENİZ OLACAKTIR.